Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 HAZİRAN 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/11
AtinaVian
olumlu tepki
• ATÎNA (AA) —
Yunanistan hükümeti,
Cumhurbaşkanı Turgut
özal'ın Kıbns sonınu
hakkındaki son
açıklamasını olumlu
karşıladı. Hükümet sözcüsü
Viron Potidoras, dün
yaptığı açıklamada,
"Türkiye Cumhurbaşkanı
Türgut özal'ın Kıbns
sorununun çözümüne
yönelik ilgi ve iyi niyetini
gösterdiği açıklamaları
hükümet tarafından olumlu
karşılanraaktadır" dedi.
Pinatııbo
durulmuyor
• MANtLA (AA) —
Filipinler'i bu ay basmdan
beri eıkisi altına alan
Pinatubo yanardağında
yeraltı faaliyetinın başladığı
ve volkamn zaman zaman
kül püskürttüğü bildirildi.
Fılipinler'deki uzmanlar,
yanardağda meydana gelen
bu yeni faaliyetin büyük bir
patlamaya neden
olabileceğini belirttiler.
İslami Cephe
Perez de Cuellar, Ankara, Atina ve Lefkoşa'ya gönderilecek bir mektup hazırladı
Kıbrıs içiıı bu kez BMcleıı atakDe Cuellar'ın mektubu, James Baker'ın bir süre önce Dışişleri
Bakanı Kurtcebe Alptemoçin'e gönderdiği mektupla paralellik
taşıyor. Cuellar'ın mektubunda, Türk tarafının Rumlann kabul
edeceği bir toprak oranı önermesinden ve yeterli sayıda Rumun
kuzeye dönmesine izin verilmesinden söz ettiği bildiriliyor.
ŞONEM ATİYAS
NEW YORK — BM Genel Sekreteri Pe-
rez de Cuellar hafta başında Ankara, Atina
ve Lefkoşa'ya uiaşacak olan bir mektup ha-
zırladı. Böylece bir süredir Kıbns için bas-
kentler arasında süregelen yazLşmalar yeni bir
içerik kazamyor. Cuellar'ın mektubu, ABD
Dışişleri Bakanı James Baker tarafından bir
süre önce Türk Dışişleri Bakanlığı'na gönde-
rilen mektupla paralellik taşıyor.
BM'deki ikinci önernli gelişmeyi, Genel
Şekreter'in, Güvenlik Konseyi'ne bu hafta
içinde Kıbns raporunu verme karan oluştur-
du. Cuellar, Kıbns'la Ugili olarak Güvenlik
Konseyi'ne vereceği raponı son mektup dip-
lomasisi gelişmelerinin ardından hızlandır-
dı. Konseyin raporu en kısa sürede görüşmesi
bekleniyor. Cuellar 6-7 temmuz tarihlerinde
Türkiye'de olacak. Güvenlik Konseyi'nin ra-
poru görüşmesinin ardmdan TürkiyVye çağ-
nyı güçlendiren Cuellar'ın, çabalanna des-
tek niteliğini taşıyan bir baskanhk açıklaması
yapması bekleniyor.
Cuellar'ın hafta başında Ankara'ya ulaş-
ması beklenen mektubunda, yardımcısı Gns-
tave Feissel ve Kıbns özel Temsilcisi Oscar
Camillion'un Kıbnslı taraflarla ve Türk Dı-
şişleri ile "halen çözümlenmeyen konularda
ikili göriişmeferi" sürdüreceğini belirttigi bil-
diriliyor. Mektuptaki ikinci önemli noktanın,
son zamanlarda yapılan "çeşitli zirve
önerilerinin" Güvenlik Konseyi'nin Cuellar'a
verdiği misyon çerçevesinde "somut" sonuç-
lar üretmesi şartıyla anlam kazanacağının
kaydedilmesi olduğu belirtiliyor. BM diplo-
matları, Cuellar'ın "anlamlı sonuçlardan"
öncelikje Türk tarafının Rumlann kabul ede-
ceği bir toprak yüzdesi önermesini ve yerle-
rinden edilen Rumlann yeterli sayıda kuze-
ye geri dönme iznini kastettiğini vurguluyor-
lar. Cuellar'm mektupta bu konuya değinme-
si, ABD Dışişleri Bakanı James Baker'ın bir
süre önce Ankara'ya gönderdiği mektuptaki
talepleri güçlendirecek. Türkiye, Baker'ın
mektupta bahsettiğr toprak yüzdesi 29-25'e
"olumlu" sinyal verirse ağustos ayı içinde
Türk ve Yunan devlet başkanlannın yanı sı-
ra Rauf Denktaş ve Yorgo Vasüiu'nun, Türk
ve Rum toplum liderleri olarak katılacağı bir
zirvenin Nevv York'ta BM Genel Sekreteri da-
vetiyle gerçekleşmesi ihtimalinden söz edili-
yor.
Cuellar, mektubuyla ABD Başkanı Bush-
un Türkiye ziyareti öncesinde bir adım atmış
olacak. Aynca kendi ziyareti sırasında mek-
tubunda somut tepkiler alma imkânı bula-
cak.
Cuellar'm bu hafta içinde Güvenlik Kon-
seyi'ne vereceği raporda, Türk tarafının bü-
tün bu yoğun baskıya karşılık sürekli olarak
tekrarladığı "siyasal eşitlik" konusunda Rum
tarafından "somut söz aldıgını" ifade etroe-
si bekleniyor. BM diplomatlanna göre siya-
sal eşitlik kavramı "soyııt" bir kavram. Ûs-
telik "siyasal eşitlik ölcüsii" yorumlayana gö-
re değişiyor. Cuellar, raporunda "siyasal
eşitlik" için Rum tarafının onaymı aldığı yo-
lunda bir ifade ile gelirse, bunun Türk tara-
fını "hangi ölçüde tatmin edeceği" sorusu
gündeme gelecek.
Kıbns müzakere sürecinin özelükle "top-
rak ve yerlerinden edilenler" gibi iki özel ko-
nuda Türk tarafı ve Türkiye üzerinde yoğun-
laşarak hız kazanmasınm nasıl sonuçlar ve-
receği bilinmiyor. Ancak önümüzdeki yü ba-
şında Genel Sekreterliği bırakacak olan Cu-
ellar Genel Sekreterlik kariyerinin başından
beri uğraştığı bu konuda bir "basan" eide et-
me şansını sonuna dek kullanmaya niyetli.
Amerikan Dışişleri Bakanı Baker da aynı şe-
kilde Kıbns konusunu tsrail-Arap meselesin-
de olduğu gibi "özel birtfgiyle"izlemeye baş-
ladı. Kısa bir süre önce bölgede bulunan
ABD Dışişleri Koordinatörii Nelson Ledsky,
Türk diplomatlara "yakında New York'ta ye-
niden görüşmeyi bekledigini" söyledi.
Ledksy'nin bu ifadesine şaşıran Türk diplo-
matlar, bir New York ziyareti için gerekli ko-
şullann olmadığını söylediklerinde, ABD
Dışişleri Kıbns koordinatörü öngörüsünün
ciddiyetini vurgulayan ve öngörüsünde ısrar
eden bir tutum takındı. Baker'ın mektubu,
Genel Şekreter'in mektubu, Türkiye zivareti
ve ardından ABD Başkanı Bush'un ziyareti
üzerinde duran diplomatlar, Ledsky'nin ön-
görüsünün ağustosta "bir dörtlii zirve" yi ima
ettiğini söylüyorlar.
ABD, K. Irak'ta kalıyor
• CEZAYtR (AA) —
Cezayir'de köktendinci
liderlerin, yandaşlannı
süahlanmaya çağırdığı
bildiriliyor. Islami Selamet
Cephesi Başkan Yardımcısı
Ali Belhac, ordunun
müdahalesinin demokrasiyi
korumayı değil, tslami
harekeıi ezmeyi
hedeflediğini öne sürerek
Islamcılan ordudan
korkmayarak, bulabildikleri
tüm silah ve patlayıcıları
stoklamaya çajhrdı.
G. Afrika'da
KP yasal
• CAPE TOWN (AA) —
Güney Afrika
Parlamentosu, Komünist
Partisi üzerindeki yasağı
resmen kaldırdı. Irk ayruncı
sistemi kaldırma yolundaki
reformlann son aşaması
olan bu kararla birlikte
polisin, şimdiye dek sahip
olduğu mahkeme kararı
olmaksızın şüphelileri
gözaltına alma yetkisi de
kaldınldı.
Washington, Paris ve özellikle Londra'dan
gelen baskılara boyun eğerek birliklerini Kuzey
Irak'tançekmeişlemini ertelemeyi kabul etti.
EDİP EMtL ÖYMEN
LONDRA — Kürtler için
Kuzey Irak'ta saptanan "Gü-
venli Bölge"deki Amerikan ve
muttefik kuvvetleri, Ingiltere ile
Fransa'nın bir haftadır sürdür-
düğü girişimler ve Avrupa Top-
luiuğu'nun da baskısı sonucu en
az 4 ay daha bölgede kalacak.
ABD Genelkurmay Başkanı
Colin Powell, BBC'ye verdiği
demeçte geri çekilme işleminin
şimdilik durdurulduğunu açık-
ladı ve "Bölgede ne miktarda
bir askeri varhk lntacagımızı
göriişiiyoruz. Bu konuda miit-
tefiklerimizle temas halindeyiz.
Kısa sürede bir karara varaca-
gız" dedi.
İngiliz savunma kaynaklan,
Kuzey Irak ve Türkiye'de top-
lam 11.800 muttefik askeri kal-
dığını, bunlann ne zaman ve na-
sıl geri çekileceklerine, Kürtler-
le Saddam Hüseyin arasında
bugünlerde varılması beklenen
özerklik anlaşmasına göre karar
verileceğini belirtiyorlar. özerk-
lik görüşmelerinde öncü rol oy-
nayan Kürdistan Demokrat
Partisi lideri Mesut Barzaoi, son
gunlerde çeşitli basın yayın ku-
ruluşlarına verdiği demeçlerde
geçen aydan beri tartışılan an-
laşmanın "yüzde 70 oranında"
kesinleştiğini açıkladı. Sayıları
çeşitli kaynaklar tarafından 500
olarak tahmin edilen Kürt aşi-
ret liderlerinin, konuya ilişkin
görüşlerini Barzani'ye aktar-
makta oldukları bildiriliyor.
Anlaşmanın bir hafta içinde ni-
hai biçimini alması bekleniyor.
Kürdistan Cephesi'ne katılma-
yan lran yanlısı "Kürt
Hizbullahi" adlı grubun Sad-
dam Hüseyin ile herhangi bir
anlaşmaya karşı olduğu da be-
lirtiliyor.
Çevik Güç (Hazır Çekiş) ko-
nusu ise Ingiltere ile Amerikan
yönetimi arasında Körfez buna-
lımının başından be/i süregelen
"mükemmel uyum"u yine örse-
leyen bir gelişme oldu. Savaştan
sonra Türkiye sınırına yığılan
Kürt sığınnıacılara yardım ko-
nusunda da öncülüğü Ingıltere
üstlenmiş Amerikan yönetimi
bu konuda işbirliğine "geç ve
güç" razı olmuştu. Kürtler için
Güvenli Bölge önerisini yine In-
giltere yapmış Amerikan yöne-
timinin katılımı neredeyse iki
hafta kadar süren bir kararsız-
lıktan sonra sağlanabiimişti.
Başkan Bush'un Amerikan kuv-
vetlerinin Kuzey Irak'tan bir an
önce geri çekilmesini sağlamak-
tan başka bir şeye öncelik ver-
mediği biliniyordu. Avrupa
Topluluğu ile her fırsatta çeki-
şen ve onlara ters dttşen tngil-
tere ise gerek sığınmacılara yar-
dım gerek Güvenli Bölge, gerek-
se son olarak Çevik Güç konu-
larında arkasına Avrupa Toplu-
luğu'nu da alarak Amerikan yö-
netimini bu konularda işbirliği-
ne yine "kerhen" razı etti.
tngiliz savunma kaynaklan,
Kuzey Irak'ta Kürtlere gerçek-
ten güvenli bir özerklik sağlana-
bilirse muttefik kuvvetlerin şim-
diki erteleme süresi olan 4 ay-
dan sonra peyderpey Türkiye'-
ye çekileceğini ve lncirlik
Üssü'nde "beklemeye" alına-
caklarını tahmin ediyor.
öte yandan BM Güvenlik
Konseyi, Irak'a uygulanan am-
bargoda yumuşamaya gidilme-
sinin düşünülmediğini açıkladı.
Bu ilan sadece kayıriarda görünmesi içindir.
220.000-000 BELÇIKA FRANGI
YENİ MEZBAHA PROJESİ FİNANSMANI
DEVLET KREDI5I
(100.000.000 BELÇİKA FRANGI)
T.C.
ŞAŞBAKANLJK
HA2INIP VE DIŞ TKTARET
MUSTEŞARUGI
BELÇİKA KRALUGI
HÜKÜMETİ
AUCI KREDISI
(120.000.000 BELÇİKA FRANGI)
PAMUKBANK T.A.Ş. GENERALE BANK/BELÇİKA
KREOIYI KULLANAN
. . .. JANSAŞ . .
IZMIR BUYUKŞE.HIR BELEDIYESI
IÇ VE DIŞ T1CARET A.Ş.
IYESI
•PAMUKBANK bu krediyi
"Sağlıklı Yaşam Projesi"
kopsamında garanti etm'ıştir. Nisan 1991
HEYECANLIBEKLEYİŞ — Türkiyeden Kuzey Irak'taki mülteci kamplannadönenKürtler, Sad-
dam yönetimi Ue Kürt liderleri arasındaki özerklik görüşmelerinin sonucunu heyecanla bekliyor.
Türkiyeden dönüp, Sinsink'te İngiliz askerlerinin koruması alündaki kampa yerleşen Kürt kadını
da çocukları ile birlikte evine döneceği zamanı bekliyor. (Fotoğraf: Reuter)
NEW YORK TIMES'IN HABERİ:
Silopfde sürekli askerWASHINGTON (AA) — ABD ve Avrupalı
müttefıklerin temmuz ayı ortalannda Kuzey
Irak'ı boşaltacakları ve Kuzey Iraklılann güven-
liği için Silopi'de yaklaşık 5.000 kişilik bir mut-
tefik birlik bulunduracakları yolundaki bir ha-
ber de New York Times gazetesinde yer aldı.
Gazetenin, ABD hükümet kaynaklanna daya-
narak dün verdiği haberde, ABD'nin Stuttugart-
taki Avrupa komutanhğı tarafından geliştirilen
plana göre bu kara birliklerine ABD askerleri-
nin yanı sıra, îngiliz, Fransız ve Türk askerleri
de katılacak. Silopi'de konuşlandırılrnası olası-
hğı bulunan kara birliklerinde, Italyan ve tspan-
yol askerlerinin yer alması bekleniyor.
Plana göre lncirlik Türk-Amerikan ortak sa-
vunma tesislerinde de Irak içlerindeki hedefle-
rin vurulabilmesi için ABD ava ve bombardıman
uçaklan bulundurulacak.
YUNAN BASIM;
AT Başkanı
Özal'a Kıbns
için mektup
gönderdi
STELYO BERBERAKİS
ATtNA — Atina'da yayunla-
nan Eleftherotypıa gazetesinin
dunkü sayısında, Avrupa Toplu-
luğu AT Dönem Başkanı Jacqu-
es Sander'in, Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'a bir mektup iletti-
ği bildiriliyor. Gazeteye göre
Sander bu mektubunda, "Eger
Türkiye, AT ile flişkUerini nor-
tnallestirmek isthorsa, Kıbrıs
sorununun çözumıinde ilerleme
kaydedilmesi ve Türkiye'nin,
\vrupa Konseyi'nin Kıbns'a iliş-
kin almış olduğu kararlara uy-
ması gerektiğine" dikkat çeki-
yor.
Eleftherotypia'ya göre San-
der'in Özal'a ilettiği mektubun-
da, "AT dönem başkanlıgının
Türkiye ile AT ilişkilerinin nor-
malleştirilmesini sağlayacak hiç
bir faaliyet gösteremediğini,
çünkü Türkiye'nin Avrupa Kon-
seyi'nin bundan 12 ay önce
Oubfin'de Kıbns ile ilgili almış
olduğu kararlara karşı çıktığı"
vurgulamyor. AT'nin bir yandan
Türkiye ile AT ilişkilerini diğer
yandan Kıbrıs sorununun çözü-
mü için faaliyet gösterdiğinden
söz eden Sander'in mektubun-
da haziran ayı sonuna kadar
Türkiye'nin bu konudaki düşün-
celerini belirtmesi durumunda
Türkiye-AT ilişkileri dosyasının
yeniden açılacağı ve konunun
konseyin gündemine getirilece-
ğine dikkat çekiliyor.
Gazeteye göre mektup, AT'nin
Kıbns konusunda Ankara'ya bir
çeşit baskısı olarak kabul edili-
yor-
Arnavutluk'ta Baker'a büyük tezahürat
Halk
4
Baba Bııslı cliye bağırdıDıs Haberler Serrisi — ABD
Dışişleri Bakanı James Baker
1
ın tarihi Arnavutluk gezisi, dün
Arnavutlann "Baba Bush" şek-
lindeki sevgi gösterileri ile baş-
ladı. Başkent Tiran'daki tsken-
der Bey Meydanı'nı dolduran
yüz binlerce Arnavut, Baker'ı
"Amavutluk'un ABD gibi olma-
sını istiyoruz" sloganları ile se-
lamladılar. Baker'ı Arnavutluk-
un başkenti Tiran'da Başbakan
YUi Bufi, Dışişleri Bakaru Mu-
hammet Kaplani karşıladı. Ba-
ker'ın vanşı öncesi, Arnavut yet-
kililer, son Lenin heykelini de
yerinden kaldırdılar.
Arnavutluk'u bugüne kadar
ziyaret eden en yüksek düzeyli
ABD yetkilisi olan Baker'm ko-
nuşmasını dinlemek üzere Is-
kender Bey Meydam'nda yakla-
şık 400 bin kişi toplandı. Ti-
ran'a, önceki geceden beri çev-
re yerleşim birimlerinden akın
olduğu öğrenildi.
Baker, meydanda yaptığı ve
Arnavutçaya çevrilen konuşması
sırasında, "Özgürlük, demokra-
si ve banş saflanna hoşgeidiniz"
dedi.
AP'nin haberine göre, Başba-
kan Bufi, Baker'ı "Tiran'ın şe-
ref vatandaşı" olarak onurlan-
dırdı.
Komünistlerin işbaşına geçtiği
yıllardan bu yana kesik olan ve
geçen mart ayında tekrar kuru-
lan ABD-Arnavutluk ilişkileri,
ABD Dışişleri Bakanı James
Baker'ın ziyareti ile önemli bir
aşama kaydetti. James Baker, 47
yılhk bir aradan sonra Arnavut-
luk'u ziyaret eden ilk ABD Dı-
şişleri Bakanı oldu. Devlet Baş-
kanı Ramiz Alia, geçen hafta
oluşturulan yeni hükümetin
üyeleri ile görüşmeler yapacak
olan Baker'ın parlamentoda da
bir konuşma yapması bekleni-
yor.
ABD Dışişleri Bakanı, Tiran
ziyareti öncesinde Belgrad'a uğ-
ramış ve gerek federal, gerekse
cumhuriyetlerin liderleri ile 10
saatten uzun süren görüşmeler-
de bulunmuştu. Baker, görüş-
melerden sonra yaptığı açıkla-
mada, bu ülkeye gelirken taşıdı-
ğı "iç savaş" endişelerinden kur-
tulamadığını söylemişti.
Yugoslavya'yı 15 yıldan bu ya-
na ilk kez ziyaret eden ABD yet-
kilisi olan Baker, Belgrad'da
kaldığı sure içinde Sırbistan yet-
kililerini, Hırvat yetkilinin dev-
let başkanı olmasına izin verme-
ye ikna etmeye çahşırken, Slo-
ven ve Hırvat yetkililere de,
ABD'nin Yugoslavya'dan olası
aynlmalan tanımayacağını ilet-
ti.
TÜRK—ABD ILIŞKÎLERI—3
Bush, Ankara'ya moral verecek
ABD Başkanı'nın Ankara'da "Sizi takdir ediyoruz,
dostunuznız, geleceğiniz parlak; bu geleceği nasıl daha parlak
hale getirebiliriz" gibi bir yaklaşım içinde olacağı anlaşıhyor.
Ancak anlaşmalar, milyarhk yardımlar bu tablonun içinde yok.
ÜFUK GÜLDEMtR
WASHINGTON — ABD başkentine
egemen olan havadan, George Bush'un
temmuz ayında Ankara'da, "Sizi takdir
ediyoruz, dostunuzuz, geleceğiniz parlak;
bu geleceği nasıl daha parlak hale getirebi-
liriz" gibi bir yaklaşım içinde olacağı anla-
şüıyor.
Türk-Amerikan ilişkilerinin 21. yüzyıla
uzanacak acılımımn da bu kapsamda gün-
deme geleceği tahmin ediliyor. Irak artık
bölge güç dengesinin önemli bir aktörü de-
ğil. Kürt konusunda ilginç gelişmeler yaşa-
nıyor. Türkiye ile ABD, bu sarsıntı sırasın-
da büyük ölçüde aynı değerleri paylaşarak
ilan edilmemiş bir stratejik işbirliği yaptı.
ABD yönetimi, bu işbirliğinin geleceğe em-
sal olmasını dih'yor. Ancak bu seyahatin
Camp David'den daha ileride olmayacağı-
nın da bilinmesi isteniyor. Yani anlaşma-
lar, milyarhk yardımlar tablonun içinde
yok. Bir yetkili, "Bu ziyaretin en önemli
yönii, bizzat ziyaretin kendisi" diyor.
Bu ziyaret, aynı zamanda ilk kez bir
Türk liderin, içerde kaybettiği prestijin ak-
sine dışarda büyük prestij sahibi olarak siv-
rildiği bir dönemde gerçekleşiyor. Bush ile
Özal, şu ana kadar 50 telefon konuşması
yaptı. Bush'un geçen ay hastalandığı sıra-
da şahsen cevapladığı geçmiş olsun telefon-
lannın içinde Özal'ınki de vardı. Bush iie
Ingiltere Başbakam arasında böyle bir iliş-
ki yok. Özal bir şey önerince, Bush bumı
ciddi ciddi ele ahyor, Ulusal Güvenlik Kon-
seyi'ne götürüyor ve "Özal bunun dofru
olacağını söylüyor" diye sayunuyor. An-
cak Amerikan yönetimi, Özal'ın içerde
prestij kaybettiğinden de habersiz değil. Bu
bakımdan, her ne kadar Bush'un ziyareti-
nin 'Özal merkezli' olması uzak bir ihtimal
değilse de ABD Başkanı'mn Türkiye'de ya-
pacağı konuşmalarda satır aralannda, çok
partili parlamenter rejime, muhalefet ve si-
vil topluma göz kuıjması da bekleniyor.
Bush'un, Türkiye'deki konuşmalanndan
birinde ünlü bir Türk yazara atıfta bulu-
narak Türk aydmlarına da mesaj vermesi
uzak bir olasılık değil. ABD bu ziyarette,
Türkiye'de muhalefet tarafından meşruiyeti
sorgulanan bir lider ile karşı karşıya oldu-
ğunu biliyor.
Bu ziyaret, yine Türkiye'deki ABD Bü-
yükelçiliği'nde önemli bir nöbet değişimi-
ne rastlaması nedeniyle de önlem taşıyor.
12 Eylül'un ABD elçisi Robert Straosz Hn-
pe, askeri yönetimle diyalogda sıkıntı çek-
meyecek bir kişiliğe sahipti. 1983'te iş ba-
şına gelen ANAP yönetimi, her ne kadar
bunu açık açık söylemekten kaçındıysa da
hep dinamik ve genç bir hükümetin çalış-
ma temposuna ayak uydurabilecek, yara-
tıcı olabilecek bir Amerikan büyükelçisi öz-
ledi. Bugünkü BUyükelçi Morton Abramo-
witz, biraz geç gönderilmekle birlikte, bu
ihtiyacı büyük ölçüde giderdi. Hatta Türk
bürokrasi çarklanm tedirgin edecek düzey-
de girişken oldu. Türkiye'yi Washington'a
çok iyi yansıtması nedeniyle Türk iş'adam-
lannın, ekonomi kurmaylarının da takdi-
rini kazandı. tki ulke ilişkilerindeki yeni sı-
caklık da Abramovvitz döneminde ortaya
çıktı.
ABD'nin yeni Türkiye Büyükelçisi Ric-
hard Qark Barkley ise bu sıcakhğı gelişti-
rebilecek bir büyükelçi görüntüsüyle Anka-
ra'ya geliyor. Barkley, Amerikan dışişleri
camiasında saygın bir isme sahip. ABD
Başkanı Bush ve Dışişleri Bakam Baker'a
yakın bir dipiomat olarak tanımyor. Bu
özeüiği, Türkiye'ye atanmasında önemli bir
rol opadı. ABD Barkley'e önem verdiği
içindir ki onu Doğu blokunun en gelişmis
ülkesi olan Doğu Ahnanya'ya atamıştı. An-
cak iki Ahnanya birleşince, parlak bir dip-
iomat olmasına karşın Barkley merkeze
döndii. Bir süreden beri Ankara'ya isim
arayan ABD Dışişleri de Barkley'i Bush'a
önermek için bunu fırsat olarak bildi.
ABD Başkanı Bush'un iki günlük Tür-
kiye ziyaretine, özetle bu hava içinde yol ah-
nıyor.
BİI'Iİ