Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 18 HAZtRAN 1991
Yerel Yönetim Düzeltimi
Yapılmadıkça»»»
Belediyelerin yönetim yapısı, halkm etkin biçimde yonetıme ve
denetlemeye katılımını sağlayacak biçimde yeniden duzenlenmelidir.
Özellikle anakent beledıyelerinde, ilçe birimi gibı yapay yonetsel
sınırlan bir yana bırakmalı, komşuluk ve semt olçeklerinde katılmaya
elverişli birimler, duzenekler kurulmalı, daha organik bir katılıma
yarayışlı basamaklar, yerel yonetım birimleri oluşturulmalı, birleşık
(federatif) bir yapı öngorulmelidir.
Prof. Dr. CEVAT GERAY
Muhalefetın ışbaşında olduğu beledıyelenn
karşı karşıya bulunduğu sorunlann kökenın-
de, ozelhkle hukumetın, yandaşı olmayan be-
ledıyelere karşı sınırlayıa, köstekleyıcı tutumu
yatmaktadır Bu da beledıyelere özeksel (mer-
kezı) yönetımın bir uzantısı olarak bakan gö-
ruşlerden, demokrasıye ınançsızbktan kaynak-
lanıyor
Anayasanın 123 maddesı yönetımın kuru-
luş ve görevlenyle bır butun olması ılkesını ön
gormekle kalmıyor, özekten (merkezden) ve
yennden yönetim ılkelerıru de getırıyor Ana-
yasa, 126 maddesıyle ozeksel yönetımın ku-
ruluşunu "yetkı genışlığı" ılkesıne dayandın-
yor Buna karşılık anayasa (127. maddesınde)
yerel vönetımlerın ">erınden yönetim ılkesı
ne uygun" bır kuruluşa, gorev ve vetkılere sa-
hıp olacağı ılkesım ongoruyor Bununla da ye-
tınmeyerek, yerel yönetımlere "görevlerı ıle
orantılı gelır kaynakları sağlarur" buyruğunu
koyuyor
özekte sıyasal erkı elınde bulunduran par
tı, anayasanın 127 maddesınde yer alan "ış-
lenn >önetımın butunluğu ılkesıne uygun bı-
çımde yurutulmesı", "kamu gorev lenndebır-
hğın sağlanması", "toplum vararının korun-
ması", "yerel gereksınmelerın gereğı gıbı
karşılanması" gibı her yana çekılebılecek es-
nek, keyfıhğe yol açabılecek bır anlatımdan
da yararlanarak yerel yönetımler uzerındekı
vönetsel denetım (ıdarı vesayet) yetkısını ge-
nışletmek, saptırmak, amaç dışı kullanmak
eğıhmım açıkça ortaya koymuştur Bu tur gı-
rışımlerın, yasal düzenlemelerın çoğu yönet-
sel ve anayasal yargı organlannca tuzeye (hu-
kuka), anayasaya aykırı bulunarak ıptal edıl-
mıştır Çeşıtlı konularda anayasada değışık-
lık yapmayı sağlayan, Arap şeyhlerıne Boğa-
zıçı'nı satmak ıçın bır gecede yasa çıkaran ık-
tıdarın, anayasanın sonışturma ya da kovuş-
turma açılan yerel yönetım organlarının geçı-
cı bır önlem olarak kesm karar venlınceye de-
ğın görevden uzaklaştırma yetkısını Içışlen Ba-
kanhğı'na veren maddesını değıştırmek ıçın
hıçbır gınşımde bulunmamıştır Üstune ust-
luk bu yetkısını genışletecek yasal duzenleme-
lere gırıştığıru, sudan bahanelerle beledıye baş-
kanlarını görevden uzaklaştırmayı geçıcı bır
önlem olmaktan da çıkardığını, sürekhlığe dö-
nuşturduğunü bılıyoruz.
Köklti çözüm
Soruna koklu çozum, yerel yoneümlerı gerçek-
ten ozeğın (merkezın) sultasından kurtaracak,
kent halkının kendı kendısını yonetme hakkı-
na dayalı olarak demokratık, özerk bır yönet-
sel, akçal, sıyasal yapıya kavuşturacak bır 'ye-
rel vonetım duzeltımı'nın (reformunun) ger-
çekleştmlmesmdedır
Bu da once yerel yönetımle özeksel yöne-
tim arasında, kamu ışgorulerının gereklerıne,
teknolojık gekşmelere ve ışlenn ekonomık açı-
dan verımlı, etkın biçimde yurutulmesıne, kent
halkının katılım ve denetımını en ust duzeye
çıkarmaya u>gun olarak görev ve gelır bölü-
şumunu ıçeren akçal denkleştırme (malı tev-
zın) yapılmasına bağhdır
Kamusal ışgorulerın (hızmetlerın), görev ve
yetkılenn özeksel ve yerel yönetımler arasın-
da böluşümü yapıldıktan sonra yerel yönetım-
lere duşen görevlerın, ışgorulerın (hızmetlerın)
yenne getınlmesı ıçın, yerel yönetımlenn özeğe
avuç açmayacak biçimde, kendılerınm kulla-
nım ve egenımıne (hukum ve tasarrufuna) bı-
rakılmış özgu kaynaklar sağlanmalıdır Öze-
ğın topladığı vergıler uzerıne ek yuzde (mun-
zam kesır) eklenmesıne olanak sağlanmalıdır
Başta trafık, sağlık, eğıtım ıle ılgüı pek çok
kamu görevının artık genel yonetımden alın-
ması, bunlann halkm katılımına, denetleme-
sme en elverişli biçimde etkm, verımlı olarak
yennden yurutulmesı gerekır
1984'ten bu yana devlet gelırlennden yerel
yonetimlere pa> verılmesıne ılışkın yasalar, si-
yasal iktidarca, anayasa ılkelenne ajkırı ola-
rak keyfi biçimde uvgulanmaktadır. Butçe ya-
salanyla, öbur yasal duzenlemelerle, bu pay-
lann dağıtımında, özellikle iktidarın yandaşı
olmayan belediyelerin, daha dognısu kent
halklaruun cezalandınlması, yandaşı olanla-
ruı odullendirilmesı sonucunu doguran bır tu-
tum gelıştırmiştir. Aynı zamanda, çeşitlı vol-
lardan bu paylann hak sahibi beledıyelere ak-
tanlmasını kısıtlayıcı, beledive gelirlennı azal-
tıcı bir nygulama yapılmaktadır.
O halde, beledıyelere devlet gehrlennden
pay yenne, belediyelerin yerel kaynakları ha-
rekete geçırebıleceklerı ozgu yerel vergıler ya-
mnda, devletçe toplanan gelır, kurumlar vb
vergıler uzerıne belediyelerin ek yuzde (mun-
zam kesır) uygulanmasına, bu vergılerın kav-
nakları (matrahları) uzermden ayrıca beledi-
yelerin de ek vergı almalarına olanak sağlan-
malıdır Bu, ozeksel yönetımın beledıyeler uze-
rındekı yonetsel, akçal açılardan baskılarına
son vermenın en koklu çözumlerınden başta
gelenıdır
Anayasa değışıklığı sırasında seçümış bele-
dıye organlarının özeksel yönetımce görevden
uzaklaştırılmasma ılışkın kurallar kaldınlma-
lıdır Bu, bağımsız yargıya bırakılmalıdır
Yıne anayasanın yönetımın butunluğu ılke-
sıne u> gunluk gerekçesıyle öngörduğu, yonet-
sel denetım (ıdarı vesayet) yetkısı tuzeye uy-
gunluk denetımıne dönuşturulmelıdır Bu ko-
nuda son sözun özeksel yonetıme değıl, yargı
organlanna bırakılması ılkesı getınlmehdır
Özeğın yonetsel deneumı, yol gösterme, ışlem-
lerde bırömeklığı sağlama, tuzeye aykırılıklan
ızleyıp yargıya başvurma sımrları ıçınde kal-
malıdır
Sonuç
Belediyelerin yönetim yapısı, halkın etkın
biçimde yonetıme ve denetlemeye katılımını
sağlayacak biçimde yeniden duzenlenmelidir
özelhkle anakent beledıyelerinde, ılçe bırımı
gıbı yapay yonetsel sımrları bu yana bırakma-
lı, komşuluk ve semt olçeklerinde katılmaya
elvenşh bırımler, duzenekler kurulmah, daha
organık bır katılıma yarayışlı basamaklar, ve-
rel yönetim bırımlerı oluşturulmalı, bırleşık
(federatıf) bır yapı öngörulmelıdır
Yukanda açıkladığım ıçerıkte bır yeniden
düzenleme, daha doğrusu duzeltım gerçekleş-
tınlmedıkçe özellikle beledıyelerle özeksel yö-
netim arasında suregelen sürtuşmeler, özek-
sel yönetim baskısı, yasal kıhfa sokulan keyfı
uygulamalar surup gıdecek, bundan da yalruz-
ca yerel yönetıcıler, pohtıkacılar değıl, kent-
lerın halklan ve toplumumuz buyuk kayıpla-
ra uğrayacaktır
HESAPLASMA
BÜRHAN ARPAP
Deprem ve İstanbul
Islanbul hızla yayılıyor Ozellıkle Mecıdıyekoy'den başlaya-
rak yukarı Boğaz sırtlanna doğru sıçramalar yaparak alabıl-
dığıne başı boş bır yayılma 35 kattan aşağı duşmeyen bır
tırmanış
9
Onların deyımıyle 'Gokdelenler, bır başka deyışle
'Göz Tırmalayan'lar
Adı ne olursa olsun, ıkısı de Istanbul'u yok edıyor
1
Bu gıdışle İstanbul bır şehır olarak yok olacak' Ne şehırcı-
ler ne beledıyecıler durumu onemsıyor' Stfıra yakın bır pa-
rayla ele geçırdıklerı tarla-arsalara center yapmakla yararlı
bır atılım yaptıkları kanısındalar Doymak bılmez bır açlıkla
her şeyı yutan uç beş holdıng babasına dur' dıyebılecek bır
guç yok mu? Istanbul'u vurgunculardan koruyacak yetkılı bır
kımse yok mu
7
lyı ruyetlı, yureklı ve alnı açık'
Mecıdıyekoy-Yenıkoy yayılma çızgısınde olup bıtenlere dur'
dıyebıleceki Evet, 'dur' dıyebılecek bırı' Istanbul'u açgözlu
babalardan koruyacak yığıt kışı nerede
7
Gokdelenler 35 kata dayandı Daha da tırmanacak gıbı!
Boğaz yamaçlarında 35 katlı goz tırmalayanlar kullanıma
açıldığında kısa sure sonra olup bıteceklerı gorur gıbı oluyo-
rum Patlayan kanalızasyonlar, ıkı de bır kesılen yetersız elek-
trıkler
1
35 katlı dev yapıların su gereksınmesmı karşılayama-
yan muslukların 'tıss', tıss'ları
1
Ve hepsınden onemlısı Istanbul'un trafiğını daha da kor-
duğumleyecek çıkmaz durumlar
1
Şımdılerde akla gelmeyen
fakat çok yaşlılann hâlâ dehşetle duşünduklen deprem, 1894
depremı'
Boylesıne önemlı sorunu duşunup tartışanlar var şımdılık
İstanbul Inşaat Muhendıslerı Odası nın 4 Mayıs 1991 gunu
duzenledığı 'İstanbul ve Deprem Sempozyumu' bu yolda ya-
rarlı, ılgınç gerçeklerı basın aracılığıyla Istanbullulara duyu-
ruyor
Bu sempozyumun amacı İstanbul ve yakın cıvarı ıçın sıs-
mık tehlıke, bötgenın depremsellığı, depremlere dayanıkh yapı
tasarımı ve ınşaatı, depremler sırasında olabılecek hasarla-
rın azaltılması ıçın alınması gereken onlemler ve bır de dep-
reme hazırlık konularını oldukça kapsamlı bır şekılde eie ala-
rak tartışmak, bu konudaönerıler uretmek, meslektaşlanmız
ve kamuoyunu bu konuda bılgılendırmektır Bu bağtamda,
bu sempozyumda deprem ve deprem muhendıslığı konula-
rında çalışmaları olan ve olayın farklı yonlerı uzerıne uzman-
laşmış bılım adamlan, araştırmacılar ve uygulamada çalışan
muhendıslerın sunuşları bulunmaktadır Depremlere karşı ye-
terlı derecede gerçekçı ve guvenlı bır çozum bulunabılmesı
jeolojı, jeofızık, ınşaat muhendıslığı, mımarlık, şehır ve böl-
ge planlama dallarında deprem konusunda uzmanlaşmış
araştırmacıların bırlıkte çalışmaları ıle mumkün olabılır Ama-
cımız boyle bır ortamı oiuşturarak konunun kapsamlı bır şe-
kılde ıncelenebılmesıne ve bu aşamada alınması gereken ön-
lemler ıle ılgılı önerıler uretılebılmesıne ımkân sağlamaktır
İstanbul ve yakın çevresınde nufus yoğunluğu, yapı sto-
ku fabrıka ve sanayı tesıslerının sayıları ve bunlann Turkıye
ekonomısındekı payı duşunulurse böyle bır çalışmanın öne-
mı ve ıvedılığı ortaya çıkmaktadır
Istanbul'da yaşanan büyuk depremler 325'te 5 şıddetın-
de, 427'de 9, 478 de 9, 555'te 10, 865'te 9, 986'da 9, 1344'te
9,1462 de 9,1549'da 9,1659'da 9,1766'da 9,1895'te 10 şıd-
detınde Sayıların dılı açık Konuşur 325 yılından geçen yuz-
yılın sonuna kadar Istanbul'da 12 buyük deprem olmuştur
Şıddetlen 8 ıle 9 arasında değışmektedır Konunun ılgınç yanı,
yıllar arkada kaldıkça depremler arası surenın kısalmasıdır
Ikıncı derecede deprem bölgesı olduğu bılınen Istanbul-
un deprem açısından durumu hıç de ıç açıcı değıldır Gerçı
yururlukte bır deprem tuzuğu vardır Bılımsel esaslara uygun
olarak hazırlanmıştır Once. toprağm yapısını öğrenmek ge-
rekır Istanbul'dakı yapılarda bu çok önemlı zorunlara uyul-
duğunu söyleyemeyız
Genç bır deprem muhendısı yıllar once şöyle demıştır
Deprem sımgesı olan Japonya'da uzmanlığımı yaptım Bızım
deprem yasamız her bakımdan yararlıdır Yazık kı uygulan-
mıyor'
TERÖRLE MÜCADELE YASASI
KALDIRILMALID1R
Sıyası iktidarın demokratık halk muhalefetını susturmak amacıyla uygu-
ladığı baskı potıtıkalarının b r urunu olan ve halen Anayasa Mahkemesı
nde ıptalı beklenen Terörie Mucadate Yasası' demokratık hukuk ûevletı
ılketenyle bağdaşmayan evrensel hukuka ve ınsan hatdarma aykırı devlet
terörunu ışkenceyı muhbırlığı meşrulaştıran savunma hakkını yok eden
adaletsız ve eşıtsızlıklede dolu uygulamaya neden olan bır yasa dır
Hak ve Szgurtuklenne sahıp çıkan halkımızın bu yasayı da tarıhın çöplu-
ğune atacağına olan ınarcımızla rıukukçular olarak Terörie Mucadete Ya-
sası nın karşısında olduğumuzu ılan edıyoruz
NOT Yasaya karşı hukukçularca toplanan ımzalar 19 6 1991 gunu saat
10 00 da Ankara Turkıye Barolar Bırlığı bınası önunde toplanılarak TBMM
ve Anayasa Mahkemesı'ne sunulacaktır Tum hukukçuların katılımın bek
Iryoruz
TERORLE MÜCADELE YASASI NA KARŞI TAV1R ALAN HUKUKÇULAR
ILKMECUS
Hıfa V. VeUdedeoğln
15 000 lıra (KDV ıçınde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad 39-41 Cağaloğlu-lstanbul
Ödemelı gondenlmez.
RÖNESANS İNGİITERE'SİNDE TÜRKLER
Nazan Aksoy
5 000 hra (KDV ıçınde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul
Ödemcli gönderilmez.
^Metropoliten9
Müzesî
İstanbul gibi bir megapoliste, Sultan Abdulhamit dönemınde
inşa edilen tstanbul Arkeoloji Muzesı bınasından başka
hiçbir ozel muze bınası yapılmamış olması; yuz yıldır bir
turlu gelişemeyen kultur ortamımızda belki pek çok kişiyı
yadırgatmıyor, fakat Turkıye'yi uzaktan seyreden herkesin
kafasından bu konuda geçenleri biliyorum.
Prof. BELKIS MUTLU Mimar Sinan Üniversitesi
20 yuzyıl metropollen arasında >alnız şünüyor ve hıssedıyorum Her açıdan son
îstanbul'ün modern sanat muzesıne sa- derece umutsuz ve olumsuz bu ortamda
İstanbul Beledıyesı'nın onculuğunde bır
modern sanat muzesı kurulması çalışma-
hıp olmayışı, Turkıye'nın gelışmışlığı ve
uygarhğı açısından çok olumsuz bır go-
runum yaratıyor Üstelık sanayıleşmış ul
kelerde nüfusa göre muze oranı 40 000 ya
da 14 000 kışıye bır muze olmasma ve bü
tun tarıh hazınelerımıze karşın bu oran
bızde 350 000 kışıye bır muze dolayların-
da.
larını buvuk bır sevmçle karşılamamak
olanaksızdı
\ncak çok kısa zamanda ortaya deh-
şet verıcı bır gerçek çıktı Istanbul'da yer-
lısını öfkeden çıldırtan bır nufus göçüne,
artışına, şehır >ağmasma neden olan ye-
Ayrıca mevcut müzelerımızın toplu- m ışyerlerı, fabrıkalar, oteller, tıcaret mer-
ma sanat, kultür hızmetı göturmek, ta-
nh, eskı eser bılıncı aşılamak, sanayı ve
teknolojı gelışmesmı desteklemek; mev
cut değerlen bılımsel yayınlarla tamtmak,
eserlerın >arınkı kuşaklara bozulmadan
ulaşmasmı sağlamak gıbı günumuz mu-
zecıhğımn temel görevlerını yenne getır-
dığmı de söyleyemeyız
üulunç butçelerle, teknık donanım ve
malzemeden, yeterlı yardımcı personel-
den yoksun bır ortamda, aylık 500 000
ortalama maaşla, sa>ıca çok az, fakat çok
özverılı bılımsel personelın ayakta tutma-
ya çalıştığı, ulkemız açısından yuz kızar-
tacak kadar eksık sayıdakı muzelerden
daha fazlasını beklemek bu koşullarda
zaten mumkun değıl Çok eleştınlen bu
kurumlara, sanat meraklısı, destekçısı dı-
ye tanınan kımselerın hıç >ardım etme-
dığı, beklenmedık katkılarda bulunan kı-
şı ve kuruluşlar olmasa durumun daha
kötu olacağı da bıhnmez Bu alanda mıl-
yarhk bağışlanvla Sayın Nun Arlasez'ı ve
rahmeth Leyla Turgut'u muzelenmız mın-
netle anar
tstanbul gıbı bır megapoliste, Sultan
Abdulhamit dönemınde ınşa edilen İstan-
bul Arkeoloji Muzesı bınasından başka
hıçbır özel muze bması yapılmamış olma-
sı; yuz yıldır bır turlu gelişemeyen kultur
ortamımızda belkı pekçok kı-ıyı yadırgat-
mıyor, fakat Turkıye'yi uzaktan seyreden
herkesın kafasından bu konuda geçenle-
n biliyorum Zıra ben de aynen öyle du-
kezlerı, gökdelenler ıçın rahatbkla arazı,
arsa bulunur, ımar duzenlemelerıyle ye-
nı olanaklar yaratılabılırdı. Fakat yıne
yuz yılda tek bır muze bınasıyla yetmmış
Istanbul'da yenı bır muze ınşa edecek ar-
sa yoktu
1
Istanbul'un eskı ımar planın-
da bu amaçla aynlmış tek alan ıse artık
kullanılamayacak kadar kuçültülmuş,
başka bınalarla doldurulmuştu Iş mer-
kezı, kooperatıf, mahalle, gecekondu ar-
saları uretmek ya da urettırmek ıçın yo-
rulmaz bır çaba gosteren butun merkez
ve kışıler, çaresızhk >a da gerçek boyut
ve çehrelerını kanıtlayan bır ılgısızlık gös-
terırken, Sayın Nejat Eczacıbaşı'nın bu-
tun muzenın kuruluşunu ustlenmesı ger
çekten alkışlanacak bır davranış Fakat
onu yalnız bırakmamak gerekıyor Zıra
burada konu, artık bır çıban olan Istan
bul'un daha da çırkınleştırılmesıne karşı
yapıldığı gıbı, a>7uka çıkan kultursuzlu
ğuyle de mucadele etmek' Modern sanat
muzesı bu araçların en önemlı olanların-
dan bırı Nereden gelırse gelsın, şımdı Is
tanbul'da yaşadığı ıçın övunen, şehrın
esas kultürunu ve dokusunu yok etmek
pahasına burada servet sahıbı olan her-
kesın, bu onurlu hemşerılığe kendısının
değıl bızım ölçulenmıze göre yakışır ol-
duğunu kanıtlamak ıçın, Istanbul'da yap-
tığı gıdenlemez zararlarm ancak çok ku-
çuk bır karşılığı katkılarla bu gırışımı
desteklemesı gerek îstanbul'ün gerçek bır
metropol olması ıçın, bu muzenın bır
metropohten muze olması, yam buyük
hemşehnlerının katkısıyla bu sıfata ulaş-
ması gerek
Bırkaç mılyon dolarlık ılk katkı, yapan
kışıye, yanı burada Sayın Nejat Eczacı-
başı'ya muzenuı kurucusu olmak onuru-
nu ve ölumsüzlüğunu sağlar Fakat bu
muzenın şehre ve çağımıza yaraşır bır bı
çımde ışlemesı, gelışmesı, kulturel ve bı-
lımsel faalıyetlerde bulunması, yenı eser
ler satın alınması ıçın çok sayda kışı ve
kurumun desteğıne gerek var Yalnız İs-
tanbul Beledıyesı'nın ortaklığıyla yetını
lır, yeterlı butçe olmazsa bu atılım yarın
sız kalır Zıra yol tuzaklarla dolu, bma-
nın teknık donammı ve bakımı her geçen
gun daha pahalı olacaktır Eser temını
ıçın, >aptıklarım satarak yaşayan sanat-
çılardan bağış ıstemek gıbı muzecılığın
"etık" kurallarına aykırı davranışlara da
hıç gınşılmemelıdır Dunya muzelerınde
geçerlı genel kural, eserın bırısı tarafın-
dan satın alınması, ancak olçutlenne ve
polıtıkasına uygunsa muze tarafından bu-
nun bağış olarak kabul edılmesıdır Böyle
bır muzede bu mekanızmarun yalnız açı-
lış aşamasında değıl süreklı ışlemesı ge-
rekecektır Muzede çalışacak yetkın pro-
fesyonellerın maaşının ıse bugun olduğu
gıbı ılerıde de gunun koşullarına uygun
olması, ozel guvence altına alınmalı, dev-
lete ya da beledıyeye bırakılmamalıdır
Zıra bırkaç yuz bın hra ayhkla, yetenek-
lı gençlenn şımdı çalıştıkları daha pres-
tıjh muzelen bırakıp aynı maaşla oraya
gelmelen beklenemez Çok azını burada
sayabıldığımız bu gerçekler, fınansal te-
melın çok genış ve sağlam olması gerek
tığının ancak bazı behrtılerıdır
Muze bınası olarak maalesef yıne ge-
çen yüzyıldan kalmış bır bınanın ancak
restorasyonu soz konusu Açıkçası, 68 yıl-
dır suren cumhurıyet dönemınde îstan-
bul'ün nufusu 14 mıslı arttı; Chıcago gı-
bı gökdelenler yukselmeye başladı, ama
yenı, ustelık çağdaş bır müze bınası ya-
pılamıyor Feshane bınasının kulturel bır
amaçla restorasyonu şuphesız çok yarar-
lıdır.
Turkıye'nın bılgi ureten bır ülke olma-
sını ıstıyorsak yaratıcıhğı desteklemek zo-
rundayız Sanat, ınsanlardakı hayal gu-
cunun, yaratıcılığın doruğa ulaştığı alan
Modern sanat muzesıne ılk harcı koyan-
lara destek olmak, gereklı uyanları yap-
mak, bu şehırdekılerın îstanbul'a borcu
PENCERE
Medrese, Üniversite,
Yüksekokul...
Dunyada bır benzerı var mı bılmıyorum, Turkıye'de ılgınç
bır olay yaşanıyor
Geçenlerde ANAP'lı mılletvekıllerı, gıderayak 44 unıversı-
te kurulmasına karar verdıler Meclıs Eğıtım K&rnısyonu'ndakı
gurultu patırtı arasında unıversıte sayısı bır kalemde 29 dan
73'e çıkarılıverdı
Olur mu olur'
Ne var kı unıversıte dedığın hıyar turşusu gıbı kavanozda
kurulmuyor kı
Unıversıte, bılım adamı demek' Bılım adamı da bostan-
da mevsımlık yetışmıyor ya da serada hemen boy atmıyor,
omur boyu ter dokmek gerekıyor çalışıp çabalayacaksın,
urun vereceksın araştırma yapacaksın, ortaya yapıt koyacak-
sın Unıversıte kurmak ıçın "beyın" gerekıyor, bılım adamı-
nın temel nıtelığı ve belırleyıcı kımlığı var
Bılım adamı, ınanca karşı aklın egemenlığını, bılımın dın-
den bağımsızlığım benımseyen kışıdır Bılımsel yöntem, her
tur onyargıyı bır kenara koyarak gerçeğın keşfıne doğru yola
çıkmak demektır, unıversıteyı medreseden ayıran da budur
•
Pekı ANAP'lı mılletvekıllen, zaten unıversıte olduklan kuş-
kulu 29 unıversıtenın sayısını bır kalemde 73'e çıkararak ne-
yı amaçladılar'
Olayın ıkı yonu var
Eskıden mılletvekıllerı seçım bolgelenne KIT kurulmasını
ısterlerdı Devlet Anadolu'nun bır yerıne fabrıka kurdu mu,
çevre şenlenır canlanır ış alanı açılır, ışletmeye partızanlar
yerleştırılır, bır taşla bırkaç kuş vurulurdu, ama o bölge böy-
le bır fabrıka ıçın elverişli mı' lşletme verımlı olabılır mı'
Boşver
Yıne de bu gelışme çevre halkının yaşama koşullannı lyı-
leştırme ve gelışme eğılımlerını ıçermıyor mu' Insanlığın uy-
garlığa doğru yuruyuşu bu yuzden durdurulamaz, surup gı-
der
Eskıden fabrıka ısteyen mılletvekılının şımdı unıversıte adı
altında yuksekokula yönelmesı neden'
Bır kez herkes çoluğu çocuğu okusun, "yuksek mekteff gör-
sun, 'buyuk adam' olsun dıleğınıgönlundetaşıyor Gençku-
şaklar unıversıte kapılarına nıçın yığılıyorlar' Bır Anadolu ken-
tınde (unıversıte değıl) yüksekokul açıldı mı yaşam değışı-
yor oğretım uyelerıyle öğrencıler şehre canlılık getırıyorlar,
kıralar artıyor, yenı kahveler, lokantalar çay bahçelerı açılı-
yor, ama hayatın çatlamasına karşrt genct sıyaset de boş dur-
muyor
Nedır o sıyaset'
Unıversıtelerın sayısını çoğaltmak ısteyen gücun ıçıne,
medrese kurmayı amaçlayan polıtıkacı da sınmıştır hayatın
ıkılemı bu odakta, aydınlıkla karanlığın alacasını buluşturu-
yor
•
Unıversıtesını kurmak ısteyen gencının hedefinde yatan ne-
dır' Amaç, unıversıteden çok Islamcı sıyasetın bır "kampus"
unu oluşturmak, değıl mı'
Tarıhın dennlıklennde unıversıte ıle medrese ılışkısı yatmak-
tadır Avrupa'da 18'ıncı yuzyıl sonuna kadar unıversıtelerde
devlet-kılıse gorevlısı yetıştırılırdı Osmanlı'da medrese kafası
cumhurıyete kadar dırendı, 1863'te kurulan Darulfunun bu
yuzden uç kez kapandı, 1933'te gerçekleşen unıversıte re-
formundan sonra da medrese kafası hortladı
21'ıncı yuzyıla doğru şerıatçı akımların Ortadoğu'da estır-
dığı ruzgârlar, Turkıye de sozde unıversıte, ama, ozde med-
rese kurmak ısteyenlerın değırmenlerıne su değıl, para taşı-
maktadır
•
Unıversıte sorununda durum şoyle
Bır Unıversıte sayısı durmadan katlanıyor, ama, bılım ada-
mı sayısı aynı orarida artmıyor
Ikı Unıversıte sayıst artıyor, ama, bılımsel araştırma ve ge-
lıştırmeye ulusal gelırden ayrılan pay, dunya olçulerıne göre
gulunç duzeyde
Uç Unıversıte sayısı durmadan artıyor ama, bunun kara-
rını veren sıyasal ıktıdar, unıversıte ozerklığıne ve bılım oz-
gurluğune karşıdır
Kor ve topal yuruyoruz
TEŞEKKÜR
Insan Hakları Derneğı İstanbul Şubesı Çocuk Komısyonu'nunca ıkıncısı
duzenlenen Çocuk Hakları Konulu resım-şıır öyku-masal odülûnde faalı
yetımızı destekleyen kuruluşlara ve jurı uyelerımıze teşekkur eder bıriıktelı-
ğımızın devamını dıterız
Arkada? Dağıtım Aydmlar Mucelllthanesl-Atti B«b»-Bakırköy Beledl-
yesl-Cumhurlyet Oazetesl-Ooğan Kardeş DefgttJ-Demokrat Dergist-Ec-
zacibaşı llaç San -Elvan PektM-Fama Ctty-Gön^ Gazeteai-Hataf
A Ş -Hürrtyrt GazatMİ-KMrt GKto-Kınrazı Fara DergtaHJm Ajans-Milllyat
GnwtM)-Pınaf SOt RDF Ltd -ftoklam Sanatlan-Satah GuMesi-Trend
Borsa Dergi*i-TAYA Ltd -Tonpo D«rgial-2000'a Doğnj-Vep»
INSAN HAKLARI DERNEĞİ ist. Şb.
ÇOCUK KOMİSYONU
AMDEĞİL YAŞAM
Oktay Akbal
5 000 lıra (KDV ıçınde)
Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul
ödemcU gdnderfln
BAYRAMDA \İP KEYFİNİ YAŞAYIN...
İ S T A N B U L D A N
D A L A M A N
GİDİŞ
A N T A L Y A
GİDİŞ
TANİTIM SÜRESİNCE
HERKESE ÖZEL FİYAT
İSTANBUL-DALAMAN
İSTANBUL-ANTALYA
600 000.-
600 000 -
2176
22/6
23/6
Cuma
Ct
Pazar
DÖNÜŞ / İST
26/6
28/6
29/6
30/6
Çar
Cuma
Ct
Pazar
16
08
08
20
22
10
10
00
00
00
00
00
00
00
18
18
20
20
00
00
00
00
21/6
22/6
23/6
Cuma
Ct
Pazar
22
12
12
DÖNUŞ / İST
26/6
28/6
29/6
30/6
Çar
Cuma
Ct
Pazar
23
14
14
14
00
00
00
55
00
00
00
22
22
23
23
00
00
55
55
VIPAIRProjesı
Sultan Havayolları'nın
özel bır hıztnetıdir
6 km lık kum\aldan pınl
pırıl denıze gırelım
Gol ve konallarda >e$ıl
turlara katılalım
Antık Kaunos kentı ve
kaya mezarlanyla
Guzelhk çamuru surunup
kaplıca ıle rahatlayalım
22 29 Haziran 7 gece 8 gun
2 kış oda • kafıvaH 490 000 TL • KDV
Td (61 Inl I2
"VI P
V I P A1R Tunzm \ S Florva Asfaltı
No 68 Senlıkkov 3481D İstanbu)
Telefon (1) 373 7171 573 7S 7S 57T 77 77
Tele< 21 lOOsltn trsıta ısttokj Telefax (l)
<
i74 797y
istanbul V.I.P. AIR ozel termınalı-
Eski ıç hatlar A kapısı yanı
REZERVASYON.
• İSTANBUL (1) 574 76 50 (10 hat)
(1) 574 83 33 (10 hat)
• DALAMAN (6119)28 75
• ANKARA (4)127 43 91 (4 haı)
• ANTALYA (31)21 20 16
VE SEYAHAT ACENTELERİNİZ.
ÇALIŞANLARIN
SORULARI
SORUNLARI
Yılmaz Şipal
5 000 hra (KDV ıçınde)
Çağdaş Yavmlan Türkocağı
Cad 39 41 Cağaloğlu tstanbul
Odemeli gondenlmez.
Bodrum Turgut Reıs'te
kıralık vılla
2 21 'Temmuz devresı
Te» 358 28 61
Bavan gazetecı, Kadıköy
ıskelesme yakın bır yerde
daıre arıyor
Tel: 512 05 05 (544)