Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 HAZİRAN 1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/7
SERGİ
Neveser Aksoy'un 'pencereler'i
• Költttr Scrvisi — Paris'te yaşayan genç
ressamlanmızdan Neveser Aksoy son yapıtlannı
Fransa'nın Lyon kentinde
"Espace Floral Perraud" galerisinde sergiliyor. Türkiye'yi
kültürel ve turistik yönden tanıtmak amaayla 6 aydan
beri Lyon'da çalışmalannı sürdüren "La Maison de la
Turquie" (Türkevi)nin girişimiyle gerçekJeştirilen bu sergi
sanatçının yurtdışında açtığı 14. kişisel sergisi oluyor.
Amerika, Fransa, Japonya ve Lüksemburg'da sergUer
açan Neveser Aksoy, Paris Güzel Sanatlar
Yüksekokulu'ndan mezun. Geçen yıl Paris Sorbonne
Universitesi'ndeki plastik sanatlar doktorasını da pekiyi
dereceyle veren sanatçının "Pencereler" konusundaki
resimleri büyük Ugi gördü. 13 yıldan beri çalışmalannı
bu konu üzerinde yoğunlaştıran Neveser Aksoy,
sergisinde özellikle Türkiye'den pencere resimlerine yer
verdi.
Bahar sergisi
I KiUtör Servisi — Boğaziçi Sanyer 91 Çevre ve Kültür
Günleri çerçevesinde Sadberk Hanım Müzesi'nde, dört
genç ressamın çalışmalarından oluşan bir sergi, bugün
açüıyor. Bahar sergisi kapsamında MÜ öğrencilerinden
Hülya Botasun, Zafer Mintaş, Aydan Murtezaoğlu ve
Bülent Şangar'ın yapıtlarına yer veriliyor. Genç kuşak
ressamlann çalışmalannda söz ön planda. Dört genç
ressamın çabşmalan Sarıyer'deki Sadberk Hanım
Müzesi'nde ay sonuna dek görülebilecek.
'Kitap5
New York'ta
• Költür Servisi —
Ferit Edgü ve Bülent
Erkmen'in birlikte
tasarlayıp
gerçekleştirdikleri
"Kitap", 5.
International Art
Directors Club
sergisine seçildi.
"Kitap" aynca başan
plaketiyle ödullendirildi. Şu sıralar New York kentinde
sürmekte olan sergi, 1991 yılı içinde Amerika ve
Avrupa'nın çeşitli kentlerinde tekrarlanacak ve 70. Art
Directors Annual'da basılacak. Geçen yıl Mas
Matbaacılık tarafından Türkçe ve İngiJizce olarak sınırh
sayıda yayımlanan "Kitap"ın aynca "Kitap'ın Oluşumu"
adını tişıyan bir sergisi de açılmıştı.
SİNEMA
Yılın en iyi filmleri
• İSTANBUL (tÜHA) — Sinema yazarlan, her
mevsimİD sonunda yakiaşık 25 yıldır geleneksel olarak
sürdürdükleri yıün en iyi yabancı ve yerli filmlerine
ilişkin değerlendirmelerini açıkladılar. Buna göre yüın en
iyi yabancı filmleri sırasıyla Meflsto, Düşler, Ran,
Kurtlarla Dans, Cennet Sineması, Bağdat Cafe, Cyrano,
Güneş tmparatorluğu, Vahşi Duygular, Brooklyn'e Son
Çıkış. Yılın en iyi üç yerli filmi ise Camdan Kalp, Iki
Başlı Dev, Bekle Dedim Gölgeye. Yılın en iyi kadın
ovuncusunun belirlenmediği ve Necmettin
Çobanoğlu'nun Umuda Yolculuk'taki basanlı
oyunculuğunun değerlendirildiği açıklamada diğer
sıralamalar ise şöyle: Yılın en iyi yönetmeni Fehmi Yaşar,
en iyi senaryo Fehmi Yaşar, en iyi görüntü yönetmeni
Orhan Oğuz, en iyi fîlm müziği Serdar Ataser ve Ayşe
Tütüncü, en iyi erkek oyuncu Fikret Kuşkan, yardımcı
erkek oyuncu Cüneyt Çalışkur, yardımcı kadın oyuncu
Füsun Demirel.
MÖZİK
Vaya Con Dios konseri
• Kültür Servisi — Vaya Con Dios topluluğu bu gece
saat 21.00'de Hilton Convention Center'da bir konser
verecek. Topluluk şarkıa Dani Klein ve arkadaşlan
tarafından üç yıl önce Brüksel'de kuruldu. Vaya Con
Dios 'Night Owls' adh ikinci albümleri ile ünlendi. Caz
ve soul muziğinden Edith Piafa dek uzanan 12 şarkıdan
oluşan album büyük başan kazandı. Topluluk şu anda
Türkiye de dahil olmak üzere 12 Avrupa ülkesini
kapsayan bir konser turunda bulunuyor.
ÖDÛL
Praemium Odülleri
• PARİS (AP) — Praemium Uluslararası ödülleri'nin
bu yüki sahipleri belli oldu. fsveçli film yönetmeni
Ingmar Bergman, Polonya asıllı ressam Balthus, Italyan
mimar ve tasanmcı Gae Aulenti, Ispanyol heykeltıraş
Eduardo Chilhda ve Avusturyalı besteci Gyorgy Ligeti.u
bu yılın ödüllerine değer görüldüler. Japonya'nın dev
basın kuruluşu Fujusankei tarafından desteklenen
Uluslararası Praemium Odülleri, sanat alanmda ömür
boyu yetkinlik göstenniş kişilere veriliyor. Bu yılın seçici
kurulunda dört eski başbakan yer aldı: Ingiltere'den
Edward Heath, Italya'dan Amintore Fanfani,
Almanya'dan Helmut Schmidt ve Fransa'dan Jacques
Chirac. Resmi ödül töreni 30 ekimde Tokyo'da yapüacak.
Tiyatro sanatçısı Ulvi Uraz'ı onyediyıl önceyitirmiştik
Salmede kendi insanımızKEMALBEKİR
"tlk kuruMuğumuz giınden beri ama-
cunız açık. Sahnemizden kendi insanı-
mızın kendi sorunlannı, soluğunu, gü-
litşnniı, ağlayışını gostermek. Tiyatroya
sokagunızı, günlük yaşayışınuzı, tarihi-
mizi, oluşnuuaızı, kompiekslerimizi, ha-
sılı tiımıi ile bizi biz yapan her şeyi sok-
mak. tstijoruz ki sevircimiz kendine gül-
sün, kendine ağlasın. Aynada kendini
çirkin bulursa aynaya kızmayıp guzel ol-
manın yollannı yine tiyatrodan eglene-
güie öğrensin."
Ulvi Uraz, tiyatrosunun dergisi Pas-
tav'da (ekim 1968, s. 20) "tfeni Yıl" baş-
lıklı sunuş yaasına böyle başlamış.
Tiyatro yaşamı süresince, kısaca özet-
lediği bu ilkeye bağlı kalan Ulvi Uraz,
ne yazık ki genç denebilecek bir yaşta
(1921-1974), on yedi yıl önce 25 mayısta
aramızdan aynldı.
sürüluyor. Refik Erduran soruyor:
"...Varsayalım ki Türkiye'de tiyatro ya-
zan yok ve olmadı, şimdiye kadar dog-
nı düriıst bir şey yazılmadı... Bu, insan-
lan, aydınlan, sanatseverleri çok uzecek
bir durum degil midir? En bıiyiik boş-
luk degil midir? Bunun giderilmesi için
bir caba hareanması gerekmez mi? Böyle
bir caba göniyor musunuz berbangi bir
yerde?" (Cumhuriyet, 30 Nisan 1991)
Sanırun, Ulvi Uraz'm önemi, bu bağ-
lamda ortaya çıkıyor. Türk oyun yazar-
hğuıın geliştirilmesi için beklentiler onun
tiyatroya yaklaşımında yanıt buluyor.
Yaklaşık on dört yıl süren, 1974'te ölü-
müyle sona eren özel tiyatrosunda ser-
gilediği oyunların yazarlanna bir baka-
lım: Haldan Taner, Refik Erduran, Ok-
tay Rifat, Aziz Nesin. Rıfat Ilgaz, Or-
han Kemal, Necati Cumalı, Recep Bil-
giner, Sermet Çogan (bir Orhan Kemal
uyarlaması), Kemal Bekir (bir Hüseyin
Ulvi Uraz, yerli yazarlara örnek bir özveriyle yaklaşmıştı.
Uraz'ın oynayıp da seyircinin belleğine yerleşmediği rolü
yok gibidir. Tiyatromuza ulusal rengini vermek için
çabalamıştı. Bu yıl on beşincisi verilen ödüller, onun
adını yaşatmayı amaçhyor.
Rahmi uyarlaması), Melih Cevdet-Oktay
Rifat ikilisi, Orhan lyiler, Güner Nam-
h, Mehmet Akan, Zeki Ozturanlı...
örnek bir özveriyle yaklaştı yerli ya-
zarlara. Oyunun eksikleri varmış, uzun-
luğu kısalığı, tutarsızlığı varmış, yapısın-
da dengesizlik göze çarpıyormuş, aldır-
madı, üstün bilgisi, sezgisiyle açıklannı
kapatmasınr bildi. Haldun Taner, onun
bu yönü için şunu yazmıştı:
"Yazara saygı ilkesinden hareket eder,
yazann tecrüoesiziiğini, (eknik eksikli-
ğini hiç yüzüne vunnadan dostça duzel-
tir, hatta onlara kendi kendilerini diizel-
tiyonnuş hissini verecek ustalıkiar gös-
terirdi." (Bir Ulvi Uraz Vardı, Milliyet,
28 Ekim 1984)
Ben, Ulvi Uraz'ı 1944 yüında Devlet
Konservatuvan öğrencisi olduktan son-
ra tanıdım. O zamanlar konservatuvann
sürekli oyun gösterileri yokru. Okulu bi-
tirenler, Carl Ebert'in yönetiminde "Tat-
bikat Satanesi Temsilleri' adı altında yıl-
Bugün tiyatromuzun genel gidişine
şöyle bir baktığımızda neler göruyoruz?
OIup bitenleri nasıl değerlendiriyoruz?
Yazarlanmızca, tiyatroculanmızca or-
taklaşa vanlan yargı, paylaşılan gözlem
şu: Tıkamklık. Sonra da bu ukanıkhğın
aşüması yönünde görüşler, öneriler...
Tartışma önümüzde. Yerli yazarlara ye-
terince olanak tanınmıyor, önlerine set
çekiliyor, yasak savarcasına seçilen oyun-
ların da sunuluşlarına gerekli özen gös-
terilmiyor.
Oysa değeri su götürur yabancı oyun-
lara, müzikallere, tiyatromuza ne kazan-
dıracağı uzun boyiu araştınlmadan yı-
ğınla emek harcanıyor, para harcanıyor.
Ote yandan tiyatro yöneticilerimizden,
eleştirmenlerimizden kimileri, yazarlan-
mızm Batdı yazarlar düzeyinde oyun ve-
remediklerinden yakınıyor. Onların ye-
terince sahnelerimizde değerlendirildik-
leri, yine de yapıtlarıyla kendilerine sağ-
lanan olanağın gerisinde kaldıkları öne
da bir iki oyun sunarlardı. Biz öğrenci-
ler de bu gösterilerde ya figüran olarak
ya da küçük küçük rollerle görev ahrdık.
Işte, gerçek Ulvi Uraz'ı o zaman tanıdım.
"Yanhşhklar Komedyası", "Kahvehane",
"Anasınm Kuzosu", "Köşebaşı" oyunla-
nndaki olağanustü başanlan, yalnız be-
nim için değil, o günleri yasayanlarca
unutulur gibi değildi.
Ister küçük, ister büyük, Ulvi Uraz-
m oynayıp da belinnediği, seyircinin bel-
leğine yerleşmediği rolü yok gibidir. Ça-
lışmalan yalnız oynadığı rollerle sınırlı
kalmazdı. Daha o zamanlardan, Türk ti-
yatrosuna katkıda bulunmak için çırpı-
mr, okoır, inceler, araştınr, Batı'dan bes-
lenen tiyatromuza ulusal rengini vermek
için kendi kaynaklarımızdan, Karagöz-
den, ortaoyunundan, meddahtan yarar-
lanmak gerektiğini söyler, bunun yönte-
mini bulmaya çabalardı.
Çoğu zaman "halktiyatrosu"ile "har-
aâlem (bayağı) tiyatro" birbirine kanş-
Unlır. Bir yandan gelenekten yararlana-
rak halka yönelmek, öte yandan çağdaş
tiyatronun estetik düzeyini konımak.
Zor, çetin bir yoldu tuttuğu yol. Bıçak
sırtında bir işti ki Ulvi Uraz, kendi özel
tiyatrosunu kurduktan sonra hem yönet-
men, hem oyuncu olarak bunu başardı.
Şimdi her biri alanmda üne ulaşmış
birçok sanatçıyı düşünüyorum. Ne za-
man karşılaşsam, Ulvi Ustalarının adı-
nı anarlar, onun çırağı olmakla duyduk-
lan övüncü dile getirirler. Elbette bun-
lar yalnız sözde kalmayacak, bir gün ge-
lecek, yazıya da dökülecek.
Bir başka özelliğini daha belirtmek is-
terim. Bu konuda da sözü, yukanda adı
geçen yazısından bir alıntı yaparak yine
Haldun Taner'e bırakıyorum: "Heie dü-
riistlügü, rekor dereceye çtknuşü. Yazar-
lar hiç ummadıklan, beklemedikleri bir
anda, postadan bir para havalesi alırlar
ve neden sonra bunun Ulvi Uraz'ın kuy-
tn bir Anadolu kasabasında yaptığı bir
tumedeki yazar teiif iicreti oMnğunu öğ-
renlrlerdi. Korsan tiyatroculugun alıp
yiirikJügü, tefif hakJannın üstüne orurul-
dogn, eserterden parca parca asırntalar
yapıldığı bogttnkü ortamımızda büsbü-
tön deger kazanan bir durastlük."
ORHAN KEMAUİN MURTAZA'SIN-
DA — Ulvi Uraz, 1960ların sonlannda
Orhan Kemai'in 'Murtaza'suıı sahnele-
miş, Murtaza roliinü de üstknmişti.
'DetiDumruVun yönetmeni ve oyuncusu Ulvi Uraz Ödülü'ne değergörüldü
Ipek Ifolu üstünde bîr geçit"Deli Dumruria Güngör Dilmen yalın
anlatımı, ince taşlamalan ve akılcı söz
oyunlarıyla emek üstüne, can davası üstüne,
tanrı-insan-Dede Korkut adaleti üstüne ve
yaşamın özü üstüne keyifli, şiirsel bir oyun
yaratmış.
DELİ DUMRUEA ÖZGÜN YORUM — Ankara Devlet Tiyat-
rosu sanatçısı Selçuk Yöntem 'Deli Dumnıl' oyunundaki özgün
yonımuyla bu yılın Ulvi Uraz Ödülü'nu aldı.
DtKMEN GÜRÜN
UÇARER
Ankara Devlet Tiyatrosu'nun
sahnelediği 'Deli Dumnıl' tiyaı-
romuzda gelenekselden cağdaşa
uzanan yolda bir köşe taşı. Yü-
cel Erten'in de belirttiği gibi
'Ipek Yolu' üstünde bir geçit...
Deli Dumnıl'u ITI Kongre-
si'nin bitimine ramak kala izler-
ken kendi kendime sormadan
edemedim: Neden böyle bir
oyun Uluslararası İstanbul Ti-
yatro Festivali'ne katılmadı?
'Deli Dumnıl' hem bu festivale
katılmalı hem de ITI Kongresi'-
ne çağnh delegelere duyurulma-
h, gösterilmeüydi, kongre süre-
since sahnelenmeliydi.
25-30 mayıs tarihlerinde
Uluslararası Eleştinnenler Bir-
liği'nin 15 kişilik yönetim kuru-
lu da tstanbul'daydı. Yanılmı-
yorsam, hemen hiçbiri izleye-
medi bu güzelim olayı! 'Deli
Dumnıi'un böylesi önemli et-
kinlikler sürecinde gerektiğince
yer alamanjış olması her şeyden
önce kendi kaybımız... Kimbi-
lir, belki de yurtdışı turnelere bu
yıl 'Deli Dumnıl' gönderilerek
bu kayıp biraz olsun hafifletile-
bilir...
Güngör Dilmen yalın anlatı-
mı, ınce taşlamalan ve akılcı söz
oynnlanyla emek üstüne, hak-
sızlık üstüne, erdem üstüne, can
üstüne, can davası ustıuıe, tann-
insan-Dede Korkut adaleti ustü-
ne ve de yaşamın özü üstüne ke-
yifli, şiirsel bir oyun yazmış De-
de Korkut'un 'bir yeni cağ' bek-
lentisini gunumuze tasıvarak.
Yücel Erten, düş gücünün
zengirüiklerine kapılanm kolay-
ca acabilecek bir yapıya sahip
olan oyunu fanteziİeriyle alabil-
diğjnce yoğurarak ortaya gele-
nekselin çağdaş, çağdaşın gele-
neksel içinde eridiğj bir bütün
çıkartmış. Erten'in sahne dili
oyuncuların dinamizminde da-
ha da boyutlanırken görsel ve
işitsel açıdan çok hoş sonuçlar
elde edilmiş.
örneğin, köprüden geciş sah-
nesi, örneğin kervan sahnesi...
develerin canlann ritmine uya-
rak yürüyüşleri... Bu egzotik ge-
çitteki çengi, kervanbaşı ve
tefleriyle-zilleriyle-sesleriyle onu
izleyen bezirgânlar sanki masal
dünyamızdan pınltüar... Ya yi-
ğit pazan; kişinin kişiye kıymet
btçtiği, türlu hünerlerin sergilen-
diği insan pazan?..
'Deli Dumnıl' kısır döngüle-
rin dışına tasan, seyirlik kay-
naklan çağdaş sahne dîliyle kul-
lanan, takım oyunculuğunun
önemini vurgulayan bir çalışma.
Erten'in, Dede Korkut'u iki
sesli olarak yorumlaması, onun
alışılagelmiş görunumünü kıra-
rak grotesk eğlendirici bir biçım
kazandırmanın ötesinde, sanki
deyişlerimn mesajlar haünde ya-
yılmasını da vurguluyor.
Azrail'in cinsiyetsiz yorumla-
mşı da Erten'in hoş buluşlanh-
dan biri olmanın ötesinde doğ-
nı bir bakış da. Ana'nın buna-
lımlanm, ölüm korkusunu iple-
re dolanarak âktardığı can iste-
me sahnesine yönetmen drama-
tik bir yonım getirmiş. Bu yak-
laşun, sahnenin bütünunde var
olan ironinin altı çizilmeden ya-
kalanmasını sağlamış ki, bu da
ana figürünün vericiliğin simge-
si oluşu gerçeğini yıpratmamış.
'Deli Dumrul' bir DumruPun
ya da Elirin, Azrail'in, Dede
Korkut'un oyunu değil, birbiri-
ni tamamlayan 17 kişinin oyu-
nu. Selçuk Yöntem'den Ayşenil
Şamlıoğlu'na, Berrin Ötenel'-
den Tank Ünlflotia'na, Hida-
yet Daş'a, Sabri Ozroener'e dek
tum sanatçılann oyunu... Ve de
öncelikle Yücel Erten'in oyunu.
Ulvi Uraz Odülleri Erten ve Yöntem'inKülriır Servisi — 1974'te yitir-
diğimiz tiyatro sanatçısı Ulvi
Uraz'ın adını ve anısını yaşat-
mak Uzere ailesi tarafından ku-
rulan Ulvi Uraz Tiyatro ödül-
leri'nin 15!si sahiplerini buldu.
ödüllere yönetmen dalmda Yü-
cd Erten, oyuncu dalında Sel-
çuk Yöntem değer görüldü.
1990-91 sezonunda, Güngör
Dilmen'in yazdığı, Ankara Dev-
let Tiyatrosu yapımı olan ve Is-
tanbul'da da sergilenen "Deli
DumnıP'u sahneye koyan Yücel
Erten ve aynı oyundaki yonı-
muyla Selçuk Yöntem bu yılın
Ulvi Uraz Tiyatro Ödülleri'nin
sahipleri oldular.
Haluk Sevket Ataseven, Ha-
yati Asıiyazıcı, Kemal Bekir, Ce-
vat Çapan ve Orhan Alkaya'dan
oluşan seçici kurul, Yücel Erten
Tatilde programım:
Güneş... dinlenme... Yamaha!
G/.iemle bckJenen yaz geldi;
Yamaha'dan size harika bir öneri var!
7'den 70'e tüm müzikseverlcr...
Koşun bir Yamaha Yetkili satıcısı'na!
Seçin Yamaha'nızı, hayatınıza yeni bir
heyecan,bır melodi katın...
Üstdik, sakın unutmayın;keyboard'unuzu
Yetkili satıcımızdan aldığınızda, hem yaz
kurslanmızdan indirim avantajı kazanacak
hem de yararlanacağınız diğer kolaylıklan
öğreneceksıniz...
YAMAHA^ İ ^ İ H H I M MUZIK ENSTRUMANLABI ^ ^ ^ M H ^ B
TÜRKTre GENEL DÎSnUBCTÖRLERl
U m u n B&gat Bunı vc Munk Suıcmlcn 1 K ^ ^
« * k > Humret C jd Hi.Mi.twbr I, Mdkıyı kjı 5 ^ 1KU7U tambJ Tıl 1.1.11 2'--2 ^6İJ> İ I İ 4 1 I 2 M
H K M a . V : > \^iMKik3S22OlamT*'-,\ 22 IK 78 214404 05 has lit I 22 206«
E p Balgc MüdUOge l î S i v ü k N . . l»/\ fc,>İS!»U.r Td M 214401 0S
(Vu Amdcta MİBc MMürtüJS H ^t-a l >U.^ S., Vî-( ^ A»r>ın, yVslart Id 4 I.W12VU ! » < - < : I4O08OT
Günty.\n«lcJuB>KıçıM0dürK*ıi/j,4UVjBul>j>.hnıTuıAf< N,. 78 Adjna TU - ] 1.10"^ I4İ3 37
Kındcmz ve D Anadcıju Bfilffe Madttrtügâ < umhnrnrT Mndın kjptxruf3 < *1 Sc» 6,^7 Sunsun T\I (.16) 11 14 te II Ifl 27
ve Selçuk Yöntem'i şu gerekçe-
lerle ödüllere değer buldu:
"Eski bir söylenceden esinle-
nerek yazılmış başanlı bir yerli
oyunu, Anadolu törelerinin bi-
çimsel özelliklerinden de yarar-
lanarek çağdaş tiyatroyla gele-
neksel tiyatronun özelliklerini
bağdaştıran bir anlatım zengin-
ligıyle ileten sahndeme çahşması
ve sahne üzerinde Dede Korkut
masaUannın dün>asını >eniden
üretmedeki başansından otünı
'Deli Dumnıl' oyuounun yönet-
meni Yücel Erten'in, 1990/91
Ulvi Uraz Tiyatro Odülleri
'Yönetmen' ödulujle değerlen-
dirilmesi;
'Deli Dumnıl' oynnunda, ka-
lıplaşmış o>unculuk anlayışlan-
nın dışındaki özgün yonımu ve
yönetmenin sahne üstü düşün-
cesini ustalıkla yanstan oyuncu-
luk çalışmasından ötürii Selçuk
Yöntem'in, 1990/91 Ulvi Uraz
Tiyatro Odülleri 'Oyuncu' ödü-
Ittyle degerlendirilmesi Seçici
Kurul tarafından uygun görül-
mnştür."
bulundurularak her yıl İstan-
bul'da sahnelenen bir yerb' oyu-
nu tiyatro estetiğine en uygun
biçimde yonımlayan, yaratıcılı-
ğı yetkin bir yönetmene ve her
yıl tstanbul'da sahnelenen bir
yerli oyunda rolunü yetkin bi-
1990-91 Ulvi Uraz Tiyatro Ödülleri'ne
yönetmen dalında Yücel Erten, oyuncu
dahnda Selçuk Yöntem değer görüldü. İki
sanatçı da Güngör Dilmen'in 'Deli
DumruPundaki başanlanyla ödülün sahibi
oldular.
Ulvi Uraz Tiyatro Odülleri,
Ulvi Uraz'ın tüm tiyatro yaşamı
boyunca yerli oyun sahneleme
ve ülkemiz tiyatrosuna yeni ya-
zar, yeni oyun kazandırma ko-
nusundaki özeni göz önünde
çimde yonımlayan bir oyuncu-
ya veriliyor.
ÖdüUer, 1991-92 sezonu ba-
şında, Istanbul'da sahnelenen
bir yerli oyunun açılışında sa-
hiplerine verilecek.
ULVİ URAZ TÎYATRO ODÜLLERİ
Y a m a h a f i v a t ı v l a , ö d e m e k o ş u l l a r ı v l a 1 n ı ı m a r a !
1976-77: Yönetmen: YUmaz On«y / Oyuncu: Ye-
sûn Donnan / özel ödüllen Yönetmen: Erol De-
miröz/ Oyuncu: Tomris Incer
1977-7& Yönetmen: Ergin Orbey/ Oyuncu: Gen-
co Erkal / Özel ödüller: Yönetmen: Macit Ko-
per / Yönetmen: Başar Sabuncu / Oyuncu: Şe-
ner Şen.
1978-79: Yönetmen: Verilmedi/ Oyuncu: Münir
Özkul/ özel ödüller: Yönetmen: Cüneyt Türel
/ Oyuncu: Kenan Işık.
l!>79/80: Yönetmen: Verilmedi/ Oyuncu; Suna
Pekuysal.
1980/81: Yönetmen: Raik Almaçık/ Oyuncu:
Möşfik Kenter.
1981/82: Yönetmen: Mehmet Akan / Oyuncu:
Zeki Alasya ve Metin Akpınar.
1982/83: Yönetmen ve oyuncu odülleri verilme-
di.» Onur ödülü: Ankara Sanat Tiyatrosn.
1983/84: Yönetmen: özdemir Nutku/Oyuncu:
Işık Venersu/Onur ödülü: Vasıf Öngören.
1984/85: Yönetmen: Genco Erkal/Oyuncu: Ze-
liha Berksoy.
1985/86: Yönetmen: Ali Poyrazoflu/ Oyuncu:
Yıldız Kenter.
1986/87: Yönetmen: Nurhan Karadag/ Oyuncu:
Feyha Çelenk.
1987/88: Yönetmen: Ferhan Şensoy/ Oyuncu:
Hikmet Könnükçü.
1988/89: Yönetmen: Kenan Işık/ Oyuncu: Serptt
Tamur
1989/90: Yönetmen: Ergin Orbey/Oyuncu: AH
Sürmeli/ özel ödül: Bilsak Tiyatro Atölyesi.
1990/91: Yönetmen: Yücel Erten/ Oyuncu: Sel-
çuk Yöntem.
Akademi
odülleri
• Kültür Servisi —
Akademi Kitabevi Edebiyat
ödülleri'ne katılma süresi 1
temmuz günü sona eriyor.
1980'den beri verilmekte
olan Akademi Kitabevi
odülleri bu yıl yine roman-
öykü-şiir-inceleme ve çocuk
yazını dallannda verilecek.
Sami Karaören, Okay
Gönensin, Yalvaç Ural,
Onat Kutlar, Refik Durbaş,
Aziz Çalışlar, Hüseyin
Haydar, Ûlkü Ayvaz,
Feridun Andaç*ın
oluşturduğu seçici kurul bu
yü aynca 'A. Kadir ödülü'
de verecek.
Umut
tüccanna
mahkûmiyet
• CENEVRE (AA) — Bu
yıl *en iyi yabancı film'
dahnda Oscar ödülü alan
'Umuda Yolculuk' Fılminde
öyküsü anlatılan Türk aileyi
felakete sürükleyen Mustafa
ödün, ltalya'da bir yıl ağır
hapis cezasına çarptırıldı.
Milano Mahkemesi'nde
gıyabında yargılanan
Mustafa ödün, ihmal
yüzünden ölüme sebebiyet
vermekten suçlu bulundu.
Bir adam kaçırma
şebekesinin başı olduğu
büdirilen 26 yaşındaki
ödün, Enhas ailesini kaçak
olarak Isviçre'ye sokmayı
vaat ederek para almış,
daha sonra aileyi Splügen
geçidinde terk ederek
kaçmıştı.
Tezhip
seı^isi
• Kultür Servisi — Çiçek
Derman ve öğrencüerinin
tezhip sergisi, İslam
Konferansı Teşkilatı İslam
Tarih Sanat ve Kültür
Araştırma Merkezi
etkinlikleri kapsamında
Yıldız Sarayı Çit Kasn'nda
açıldı. Tezhip meraklıları
için sergi, 20 hazirana dek
surüyor.
Schwarzkopra
20 milyar
• Dış Haberier Servisi —
Amerika'mn 5 buyük
yayınevi, Körfez savaşının
ünlü komutanı General
Norman SchvrarzkopPun
hayat hikâyesinin telif
bedeli olarak 2.5 milyon
dolar ile 5 milyon dolar
(yaklaşık 20 milyar lira)
arasında değişen teklifler
sundular. Herald THbune
gazetesinde yer alan habere
göre Bantam, Harper
CoUinsi, Alfded a Knopf,
William Monow ve
Randotn yayınevleri The
New York Times
gazetesinde yayımlanmaya
başlanan Schwarzkopfun
hayat hikâyesini
yayımlamak istiyorlar.
Onerilen miktarların bu
kadar farklı olmasının
sebebinin yayınevlerinin
kitabın 'dünya haklan'nı,
'Ingilizce haklan'nı veya
'Kuzey Amerika haklan'nı
satın almak istemeleri
olduğu bildiriliyor.
TYB'den
yayıncılara
ödtil
• Kültür Servisi— Türkiye
Yayıncılar Birliği, yayın
dünyasına 40 yılı aşkın süre
emek veren yayınevlerini
onur plaketiyle
ödullendirecek. 18 Haziran
günu Mulkiyeliler Birliği
lokalinde duzenlenecek
yemekli toplantıda aynca
80. yaş günu dolayısıyla
yazar Rıfat Ugaz'a da bir
onur plaketi verilecek. Bu
törende ödüllcndirilecek
yayınevleri şunlar: Remzi
Kitabevi, Inkılap kitabevi,
Varhk Yayınlan, Dost
Yayınlan, Özyurek
Yaymlan, Ingiliz ve Ecnebi
Kitabı Mukaddes Şirketi,
İstanbul Maarif
Kütüphanesi, Arkın
Kitabevi.
BUGÜN '
• Kongar'la Dotora Dobra
Atatürk Kitaplığı'nda
Dobra Dobra'mn bu
haftaki konuğu Emre
Kongar. Kongar'ın söyleşisi
saat 16.00'de başhyor.
• Japon Tiyatrosu
Japonya Geleneksel Noh
Tiyatrosu'nun gösterisi saat
20.30'da Atatürk Kültür
Merkezi Büyük Salon'da.
• Şan Resitali
Yunanistan'dan Batko-
Marda Ikilisi'nin ve
SSCB'den lmanov Lutfiyar
ile Zohrab Adıgüzel'in şan
resitah" saat 21.00'den
itibaren Rumelihisarı'nda.
Siyah Beyaz
Fotoğraflannız kaliteli vc
ucuza basılır.
384 12 08