Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 HAZÎRAN 1991 HABERLER CUMHURÎYET/3
YEMEKLİ DEFİLE — SHP Genel Baskanı Erdal tnönü, önceki akşam venügi yemektc Sosyalist Eotennsyomd üyelerine bir de defiie sundu. Fransa Sosyalist Partisi Delegasyonu Başkanı
Mouriois iik kez böyle bir gösteriye tanık oldnklannı belirterek "Türkler bizi burjavalaştıracak" diye espri yaptı. (Fotograf: Erdogan Köseoğlu)
Iraklı Kürt lider Celal Talabani Cumhuriyet'in sorularını yanıtladu
PKK yüzyılın îlk yıllarıııı yaşıyor"Liderliği pek çok hata yaptı, ama PKK'yı terörist bir örgüt olarak
niteleyeoiem. Birçok konuda ayrılıyoruz ve birçok sorunlanmız var.
Bu gibi yeni kumlmuş aşırı gruplann olgunlaşmaya ihtiyacı var. 20.
yüzyılın sonlanna geldiğimiz bir sırada halk savaşı, devrimci savaş gibi
şeylere yer olmadığı kanısındayım. Kanaatimce PKK önderliği hâlâ
yüzyılın ilk yıllannda yaşıypr..."
IZLENÎMLER
"PKK, eğer bizi dinleyecek olursa, Türk toplumundaki yeni
gelişmeleri ve gerçekleri kabul etmelerini söyleyeceğim. Abdullah
Ocalan'a, eğer beni dinlerse, bir yıl süreyle askeri eylemleri
durdurmasını, barışçı ve siyasi bir çözüm için Türk hükümetiyle
diyalog kurmaya calışmasını söyleyeceğim. Türkiye'de yeni geÜşmeler
var. Kürt politikacılan yeni koşulları dikkate almak zorunda."
ŞAHİN ALPAY
Kürdistan Yurtseverler Bırlığı
örgütü lideri Celal Talabani,
Sosyalist Enternasyonal Konsey
Toplantısı'na katılmak üzere gel-
diği tstanbul'da sorulanmızı ya-
nıtladı.
— Sayın Talabani. bazı Türk
gazeteleri PKK'yı bir yurtsever
'örgüt olarak nitelediğinizi yaz-
dı. Böyle mi düşünüyorsunuz?
TALABANİ — Bana PKK'yı
bir terörist örgüı olarak görüp
görmediğım soruldu. Liderliği
pek çok hata yaptı, ama PKK'yı
terörist bir örgüt olarak nitele-
yemem. PKK bir siyasi parti;
kendisini Marksist-Leninist ola-
rak niteliyor. PKK ile birçok
köriuda ayribyonrz ve birçok
sorutriarımrZ var. Fakat tecrü-
belerimiz bize gösteriyor ki bu
gibi yeni kurulmuş aşırı grupla-
nn olgunlaşmaya ihtiyacı var.
Bir zamanlar bana "Tiirkiyeli
bir Kürt olsaydın ne yapardın?"
diye soruldu. Türkiye'de de-
mokratik süreç devam ettiği ve
siyasi çalışma yapma olanağı
bulunduğu sürece, çalışmalan-
mı yasal yollardan, basın, par-
lamento aracıhğıyla yürüteceği-
mi söyledim. 20. yüzyılın son-
lanna geldiğimiz bir sırada halk
savaşı, devrimci savaş gibi şey-
lere yer olmadığı kanısındayım.
Soğuk Savaş'ın sona ermesin-
den sonraki yeni dünya düzeni
ve ikliminde demokratik geliş-
me olanaklan mevcut. Kürtler
demokratik yollardan hakları
için. mcüadele edebilirler. Bu
konuda PKK'dan ayrılıyoruz.
Kanaatimce PKK önderliği hâ-
lâ yüzyılın ilk yıllannda yaşı-
yor...
— Türk yetkililerinin sizler-
den PKK'nın kuzey Irak'taki
faaliyetlerine izin vermemenizi
istediği yazıldı. Bu isteği nasıl
karşdıyorsunnz?
TALABANt — Bizden Türk-
iye'nin iç işlerine kanşmamamı-
a, Türkiye Cumhuriyeti aleyhi-
ne faaliyetleri desteklemememi-
zi, topraklarımızın Türkiye'ye
karşı askeri bir üs olarak kulla-
nılmasına izin vermememizi is-
tediler. Bunlar haklı taleplerdir.
Türkiye'nin egemenliğine ve bü-
tünlüğüne saygılı olmalıyız.
Türkiye Kürtleri mücadeleleri-
ni nasıl yürüteceklerine kendile-
ri karar vermelidir. özerk Kür-
distanı kurduğumuzda da Türk-
iye'ye karşı askeri faaliyetlere
asla izin vermeyeceğiz. Eğer
PKK, siyasi ve askeri mücade-
lesine devam etmek istiyorsa,
Türkiye Kürdistanı vardır. Öte-
ki Kürt partilerinin iç işlerine
kanşamayız, ama PKK, eğer bi-
zi dinleyecek olursa, onlara bir
dost olarak Türk toplumunda-
ki yeni gelişmeleri ve gerçekleri
kabul etmelerini söyleyeceğim.
Abdullah Öcalan'a, eğer beni
dinlerse, bir yıl süreyle askeri
eylemleri durdurmasını, banşçı
ve siyasi bir çözüm için Türk
hükümetiyle diyalog kurmaya
çalışmasını söyleyeceğim. Eğer
bu bir yıl içinde, bir önceki yıl
askeri faaliyetlerle elde ettikle-
rinden daha çok başarı sağlar-
sa, silahlı mücadeleye son verip
taleplerini siyasi ve banşçı yol-
lardan ileri sürmelidir. Türki-
ye'de yeni gelişmeler var... Ce-
lal Talabani'yi Istanbul'da gör-
mek önemli bir adım... Kürt po-
litikacılan yeni koşullan dikkate
almak zorunda.
— Türkiye'de bazı tutucu
çevreler eğer Kürtler Irak'ta
güçlü bir özerkliğe sahip olur-
larsa yann Türkiye Kürtleri de
özerklik isteyeceklir diyorlar.
Bu görüşler konusunda ne dü-
şünüyorsunuz?
Özal, Brandt'ı
nasıl çağırdı?
ÜMİT ASLANBAY
Sosyalist Enternasyonal top-
lantısının son gününe kadar hiç
bir SHP'linin haberi yoktu.
Toplantıdan önce, yetkililere bu
konuda yöneltilen sorulara ve-
rilen yanıttar hep aynıydı:
— Şa anda söz konusu degil,
böyle bir bilgi de yok. Ancak
önceki gece, SHP Genel Sekre-
teri Hikmet Çetin konuyu öğ-
reniyordu. Genel Sekreter Aya-
la'ya Cumhurbaşkanlığı Sözcü-
sü Kaya Toperi telefon etmişti
ve Cumhurbaşkanı Turgut
özal, Sosyalist Enternasyonal
Başkanı WUIy Brandt'ı bekli-
yordu.
SHP'nin bu konudaki rezer-
vini bilen Brandt ve çevresinde-
ler, ilk ağızda, Ankara'ya gidip
gelmenin "zor" olacağını söy-
leyince, bu sorun çabuk çözüm-
leniyordu:
— O halde Sayın Cumhur-
başkanı'nın özel uçagı, perşem-
be sabahı tstanbol'da gelir ve
sizi alır, Ankara'ya götüriir,
tekrar tstanbul'a dönmenizi de
saglar.
Brandt konuyu Inönü'ye de
açıyor, görüşlerini alıyor ve da-
veti kabul ettiğini de bildirir-
ken, Çetin ve tnönü de ilk kez
doğnıdan bilgi sahibi oluyor-
lardı. Ancak görüşmeye de kar-
şrçıkmıyorlardı.
Bir gün öne Başkanbk Diva-
nı nezdinde yapılan kulis etkin-
liği ile tnönü'nün Sosyalist En-
ternasyonal genel başkan yar-
dımcılîğı hemen hemen kesin-
leşmişti. tnönü, büyük bir ola-
sılıkla bir dahaki enternasyo-
nalde 24 başkan yardımcisın-
dan birisi olacaktı. lkinci ola-
rak bizzat Inönü'nün girişimiy-
le, KKTC Cumhurbaşkanı Ra-
uf Denktaş'ın Brandt ile görüş-
mesi sağlanıyordu. Uluslararası
bir forumda, SHP'lilere göre
"Uk kez KKTC kendi görüşle-
rini ortaya koyarken" iç politi-
kada da "puan kazanıyoriardı".
SHP yetkililerine göre Enter-
nasyonal'in yayımladığı sonuç
bildirgelerinde yer alan Ortado-
ğu'ya yönelik çözüm önerileri,
Kürt sorunu da dahil olmak
üzere, SHP ve Türkiye'nin gö-
rüşleri etkin olmuştu. Bir
SHP'liye göre altının çizilmesi
gereken bir konu da lnönü'nün
önerdiği "dünya ordusu" ko-
nusuydu.
— Körfez savaşının hemen
başında dile getirdiği 'dünya or-
dusu kurulsun' onerisi o zaman
'hayalci' diye nitelenmiş, hatta
gülenler olmuştu. Bugün Sos-
yalist Enternasyonal benzer bir
karar çıkanyordu...
Toplantılar sırasında koltu-
ğunu zaman zaman Inönü'ye
terk eden Brandt, önceki gece
Dolmabahçe Sarayı'nda verilen
yemekli resepsiyonda da açılışı
Sevinç tnönü'yü dansa kaldıra-
rak yaprruştı. Arkasından diğer
delegeler de piste çıkmıştı. Türk
yemeklerini ve tatlılarını, Türk
rakısının verdiği atmosfer ile
eritmeye çalışmışlardı. Üzerine
ise 18 ve 19. yüzyıl stilize edil-
miş Osmanlı kadın kıyafetlerin-
den oluşan defiie de epey ilgı
çekmişti.
Fransız Sosyalist Partisi de-
legasyonunun başkanı eski Baş-
bakan Pierre Maurois. Erdal
İnönü'nün bir moda defilesi
sunmasını çok ilginç bulmuştu.
Sosyalist Enternasyonal topla-i-
tılarında Uk kez böyle bir gös-'
teriye tanık olduğunu söylüyor
ve espri yapıyordu: "Türkler bi-
zi burjuvalaştırmaya çalışıyor."
Talabani sıcak kişiliğiyle her-
kesle hızlı bir dostluk kurdu.
SHP Genel Sekreteri Hikmet
Çetin değişik ülkelerin temsil-
cileriyle tanışırken uzakta da
olsa atılıp "O da Kürttür' di-
ye sesleniyordu. Hikmet Çetin
ise Talabani'nin bu samimiyet
gösterisine karşıhk yorum yap-
madan gülümsemekle yetindi.
BRANDT-SEVTNÇ İNÖNÜ - Dolmabahçe Sarayı'nda verilen yemekli resepsiyonda Brandt, Se-
vinç tnönü'yü dansa kaldırarak açılışı yaptı.
TALABANt — Onlara şunu
söylerim: Irak Kürdistam'nda
özerklik olmadan da Türkiye'-
de özerklik değil bağımsızlık is-
teyen pek çok Kürt partisi bu-
lunuyor. örneğin biz Irak'ta
özerklik sağlayamadan, PKK,
bağımsızlık istiyor. Bu görüşle-
rin Kürtlerin taleplerine karşı
çıkmak için bir bahane olduğu-
nu ve Kürt sorununa gerçek, si-
yasi bir çözüm bulunmasını ön-
İemeyi amaçladığını düşünüyo-
rum.
Sanıyorum Kürtlerin yaşadı-
ğı beş ülkenin smırlannı değiş-
tirmenin olanaksızlığının pek
çok kimse farkındadır. Kürt li-
derleri arasında, Saddam hükü-
meti gibi zayıf düşmüş bir hü-
kümetle başa çıkmakta güçlük
çekerken-bütün dünyaya karşı
çıkmayı düşünecek kadar akıl-
sız kimseler olduğunu sanmıyo-
rum.
Irak Kürdistanı'nın özerkliği-
nin Türkiye'de özerklik taleple-
rine yol açacağını söyleyenler,
Türkiye'de demokrasinin geliş-
mesini engellemek istiyorlar.
Tarihe bakarsanız, Kürtlerin
Irak Kürdistanı'nın Türkiye'-
den ayrılmasından önce özerk-
lik talep ettiklerini göreceksiniz.
1908'de, hürriyetin ilanmdan
sonra Kürtler özerklik istediler.
Birinci Dünya Savaşı'ndan ön-
ce ve sonra yine özerklik talep
ettiler. O zaman bizler Musul vi-
layetinin bir parçası olarak Os-
manlı devleti sınırlan içindey-
dik.
Irak'ta özerk bir Kürdistan
kurulmasıyla Türkiye'de Kürt-
lere özerklik talebi arasında bir
ilişki yoktur. Kuşku yok ki Or-
tadoğu'nun herhangi bir ülke-
sinde olumlu bir gelişme, öteki-
lere de esin kaynağı olabilir. ör-
neğin, Türkiye'de demokrasi
İran, Irak ve Suriye halklannın
da aynısını istemelerine yol aça-
bilir. Bu, tran, Irak ve Suriye
halklarına esin kaynağı olacak
diye demokrasinize son verme-
nizi mi gerektirir? Demokratik
bir Irak devleti çercevesinde
özerkliğe kavuşursak, bu başka-
ları için de esin kaynağı olabi-
lir. Ama Türkiye, Iran veya Su-
riye'nin parçalanması için değil.
Bu, Türkiye Kürtlerini de ay-
nı yolu izlemeye ikna edebilir;
ama Türkiye'nin parçalanması
anlamına gelmez. Aksine,
Türkiye'nin birliğini güçlendi-
rir. Ülkelerin birliğj ve bütünlü-
ğü, diktatörlüklerde değil de-
mokrasilerde güven altına alına-
bilir. Avrupa ülkelerine bir ba-
kın. Demokratik ve federatif
birçok ülke göreceksiniz. Al-
manya, aynı dih' konuştuğu hal-
de federatif, Avusturya, Belçi-
ka, Isviçre, Birleşik Krallık,
tspanya, hepsi federatif ülkeler.
Cumhurbaşkanı özal'ın
Kürtlerin varbğını ve dillerini ta-
myan politikasının Türkiye'nin
birliğini güçlendireceğine inanı-
yorum. Çünkü böylelikle Kürt-
ler eşit yurttaşlar olduklanna
inanacaklardır. Demokratik bir
toplumda Kürtler yerel yöne-
timlerini ve yöneticüerini seçer-
lerse, bu, toplumdaki çelişki ve
gerginlikleri giderecektir. Suri-
ye, Iran ve Irak Kürtleri bağım-
sızlık talep etmiyor da neden
Türkiye Kürtleri bağımsızlık is-
tiyor? Bunun temel nedeni
Türkiye'de Kürtlerin varlığının
dahi tanınmamış olması, onla-
ra dağ Türkleri denmiş olması-
dır.
— Türkiye'de bazı kimseler,
Irak'ta özerk Kiirdistan'ın
emperyaiistlerin bir oyunu oldu-
gu, böylelikle Kerkük ve Musul
petrollerinin denetimini ellerin-
de tutmak istediklerini iddia
ediyorlar. Bu görüşler konusun-
da ne diyorsunuz?
TALABANİ — Tarih oku-
yanlar, iddianın aksine, biz
Kürtlerin emperyalist oyunlann
kurbanı olduğumuzu görecek-
tir. Birinci Dünya Savaşı'ndan
sonra Kürdistan'ı bölen, Irak
Kürdistanını Irak'a bağlayan
kimdir. Irak 1922'de kuruldu-
ğunda yalnızca 350 kişilik bir
ordusu vardı. Kürdistanı'nı
Irak'a bağlayan tngiliz ordusu
oldu. Ingiliz Dışişleri Bakanlı-
ğı'nın açıklanan belgelerini
okursanız, Irak'ın kuruluşunun
bir tngiliz tasansı olduğunu gö-
rürsünüz.
Irak Kürdistam'nda özerklik
taleplerimiz her zaman Ameri-
kahlann ve tngilizlerin muhale-
fetiyle karşılaştı. 1975'te tran,
Irak'la Cezayir anlaşmasını ya-
parak Kürt devrimini destekle-
meye son verdi. Bu anlaşmanın
arkasında Amerikahlar vardı.
Kürtlerin Irak'taki özerklik
mücadelesi haklı bir mücadele-
dir. Bağımsız bir hareket oldu-
ğumuza birçok kanıt gösterebi-
lirim. Körfez savaşından sonra
kimse Saddam'm iktidarda kal-
masını istemiyordu. Biz Bağ-
dat'a giderek kendisivle göriiş-
tük. ABD, Suriye, İran veya
Türkiye'nin izinde olsaydık
Bağdat'a gitmezdik.
Biz demokratik ve laik bir
Irak istiyoruz, oysa tran, fun-
damentalist bir rejimden yana.
Başkan Hafız Esad her zaman
bizim dostumuz olmuştur, ama
onlann politikası Bağdat'ta baş-
ka bir Baas rejimi kurmaktır.
Oysa biz demokrasi istiyoruz.
Emperyalistler Kürtleri destek-
lemek isteseydi, onlan kim dur-
durabilirdi? Saddam'ı devirip,
bütün Kürdistanı kurtarabilir-
lerdi. Hareketimizi bastırmak
için Saddam'a yeşil ışık yakan
kimdi? General Schwarzkopf,
Saddam Hüseyin'in halkımıza
karşı silahlı helikopterler kul-
lanmasına izin vermedi mi? 31
martta bütün Kürdistan deneti-
mimiz altındaydı. O sura mütte-
fikler Irak'ın üzerimize saldır-
masını engelliyorlardı; özerk de-
ğil bağımsız Küraistan kurula-
bilirdi. Ama onlar Irak'ı güney-
de Şii ayaklanmasını ezmeye,
kuzeyde bizi zayıflatmaya teşvik
ettiler..
TalabanVden Ecevit'e suçlama
Özal'la
3 yıldır
temastayızFATtH M. YILMAZ
Kürdistan Yurtsever Birliği
(KYB) lideri Celal Talabani,
Türkiye ile yaptıkları görüşme-
lere üç yıl önce başlanıldığını
söyledi. Talabani, "Sayın Özal
başbakanken kendisinin bir da-
ntşmanıyia görüştüm. Türk hü-
kümetini, bağımsız bir Kürdis-
tan istemedigimiz konusunda
ikna etmeye çalıştım" dedi.
Talabani, DSP Genel Başka-
nı Bülent Ecevit'in "Kürtler,
Kazey Irak'ta Türkmenleri asi-
mile etmek istiyor" şeklindeki
sözlerine ilişkin olarak da "Bu
sözkri duyunca şaşırdım. Böyle
bir amacımız yok. Türkmenle-
re yapılaniann sorumlusu Kürt-
ler degil, Ecevit'in arkadaşlan-
dır. Bir avukat gibi savundugu
arkadaşlandır" diye konuştu.
KYB lideri, Irak yönetimi ile
Kürtler arasmdaki görüşmele-
rin uzayabileceğine dikkat çe-
kerck müttefiklerin Zaho, Da-
hok ve Ameriya'dan çekilmesi
durumunda Türkiye'nin yeni
bir sığınmacı akınıyla karşıla-
şacağını öne sürdü.
PKK ile ilişkileri konusunda
Talabani, Türkiye ile sürdür-
dükleri görüşmelere PKK'nın
kanşma hakkının bulunmadı-
ğını ifade etti ve "Türkiye'den
moral destek istiyoruz. Dışişleri
Bakanı Alptemoçin ve Cum-
hurbaşkanı Özal ile göruşmek
için cabalarımız var" dedi. Ta-
labani, PKK'nın Irak tarafın-
dan desteklendiğini de öne sür-
dü.
Sosyalist Enternasyonal top-
lantısı nedeniyle tstanbul'da
bulunan Celal Talabani, dün
Hilton Oteli'nde bir basın top-
lantısı düzenledi. Talabani,
Türkiye ile yaptıklan görüşme-
lere ilişkin olarak şunlan söy-
ledi:
Türk hükümeıi ile görüş-
•ndcrimiz süriiyor. Biz, flişkile-
rin geliştirilmesinden yanayız.
*Bölgedeki tüm iilkelerle oldu-
yoruz. Kendisini Kuzey Irak'a
ça|ırdık. Türkmenlere silah da
verebiliriz, kendi ordulannı
kurmalanna da ses çıkarnuyız.
Niçin asimile edelim?"
KYB lideri Talabani, ulusla-
rarası bir Kürt konferansı top-
lanması yönünde çaba harca-
dıklarını belirterek bunun ba-
ğımsız bir Kürdistan istendiği
şeklinde değerlendirilmemesini
istedi. Talabani, Kürt gruplar
arasında ceşitli görüş aynlıklarr
bulunduğuna işaret ederek
"Ancak amaç konusunda taer-
kes aynı seyi düşünüyor" şek-
linde konuştu. Talabani, Irak-
ta amaçlannın demokratik bir
hükümet olduğunu kaydederek
şöyle dedi:
"Irak yönetimi ile yapılan gö-
rüşmeler sürmektedir. Birçok
konuda anlaşma sağlandı. An-
cak yeni anayasa başta olmak
üzere özerkliğin sınııianmn be-
lirlenmesi konulannda anlaş-
mazlık sürmektedir. Ben, anlaş-
ma sağlanacağına ilişkin umut-
lu olunması yanlısıyım. Görüş-
meler uzayabilir. Yıllardır Irak
yönetimi ile görüşmeler yapıyo-
ruz. 1963'te yaptık, daha son-
ra surdürdük. şimdiki görüşme-
ler de 2063'e kadar uzayabilir.
Burada onemli olan, Irak'ta ya-
şayan tüm halklann, banş için-
de ve demokratik ilkeler dog-
rultusunda yaşamalarıdır."
Talabani, dün başlayan Irak
Başbakan Yardımcısı Tarık
Aziz'in ziyaretiyle ilgili olarak
bir gazetecinin "Petrol boru
hatünın açdmasına izin verecek
misiniz" şeklindeki sorusuna,
"Ben olsam Irak'ta demokrasi
sağlanıncaya ve Kürtlere özerk-
lik verilinceye kadar petrol bo-
ru hattını açmam" karşılığını
verdi.
KYB üderi Celal Talabani,
Türkiye'ye ABD askerlerinin
eskortluğunda geldiğine ilişkin
haberlerin asılsız olduğunu söy-
ledi ve Kuzey Irak'taki mütte-
fik gücüne ilişkin şöyle dedi:
Kürdistan Yurtsever Birtiği lideri Talabani aün "' " '
düzenlediği basın toplantısında Ecevit'i suçlayarak -.
"Türkmenlere yapılanlardan Kürtler değil, Ecevit'in
avnkatıymış gibi savundugu Irak yönetimi
sorumludur" dedi.
gu gibi Türkiye ile de yapıcı iliş-
kiler kurmak istiyoruz. Yaptı-
gımız görüşmeler tam olarak
hükümet yelkilileri düzeyinde-
dir. Bu göriişmelerde istihbarat
yetkilileri kesinlikle bulunma-
mıştır. Aynca Türk bükümeti
ile yaptıgımız görüşmeler şim-
di defil, üc yıl önce başlamış-
tır. Sayın Ozal'ın başbakanlığı
döneminde kendisinin bir da-
mşmanıyla görüştüm. Türk hü-
kümetinin o dönem, Kuzey
Irak'ta bağımsız bir Kürdistan
kurulacağı yönünde kaygılan
vardı. Ben, bu kaygılann yersiz
olduğu ve böyle bir niyetimiz
buhınmadıgı yolunda Türk hü-
kümetini ikna etmeye çalıştım."
Talabani, üç >il önce yapılan
görüşmede özal'ın danışmanı-
nın kim olduğuna ilişkin bir so-
nıya, "Benim hafızam zayıftır.
Hatırlamıyorum" karşılığını
verdi. Talabani, Türkiye ile yap-
tıkları görüşmelere devam et-
meyi arzuladıklannı belirtti ve
"Şimdi önce Dışişleri Bakanı
Ahmet Kurtcebe Alptemoçin,
sonra da Cumhurbaşkanı Tur-
gut Özal ile göriişmek için te-
maslanmız var. Kendikriyte gö-
riişmek istiyoruz" şeklinde ko-
nuştu. Talabani, Türkiye'den
moral destek aradıklarını da
vurguladı.
Ecevit'e eleştiri
Bir gazetecinin DSP Genel
Başkanı Ecevit'in "Kürtler,
Türkmenleri asimile etmek
istiyor" şeklindeki sözlerini
anımsatması üzerine Talabani,
şu karşılığı verdi:
"Sayın Ecevit, zeki ve tanın-
mış bir politikacıdır. Söyledik-
lerini duyduğumda şaşırdım.
Kürtlerin Türkmenleri asimile
etmek gibi bir niyen' yoktur. 3.5
milyon Kürt, 3 milyonluk Tiirk-
men nüf usu nasıl asimile eder?
Kuzey Irak'ta Türkmenlere kar-
şı yapdanlar, Kürtlerin degil,
Sayın Ecevit'in arkadaşlannın
isidir. Yerierinden sürulenlerin,
öMürülenlerin sorumlusu Kürt-
ler degil Sayın Ecevit'in avuka-
tıymış gibi savundugu Irak yö-
netimidir. Biz, Irak MUIi Türk-
men Partisi lideri Muzaffer
Arslan'la da göriişmeler yapı-
"'Görüşmelerin uzama olası-
lığı var. Eger müttefikler, şu an
Zaho, Dahok ve Ameriya'dan
çekilirlerse Türkiye o zaman ye-
niden bir sığınmacı akını ile.
karşı karşıya kalır."
Talabani, Türkiye üzerinden
ABD yönetiminden silah alın-
dığı iddialanmn ise "yanns" ol-
duğunu söyledi. Talabani,
Türkiye'den de silah istemeleri-
nin söz konusu olmadığını bil-
dirdi. KYB üderi Celal Talaba-
ni, Kürt sorununa ilişkin olarak
Avrupa'nın ABD'den daha faz-
la çaba harcadığını da kaydet-
Azeriler de konuştu
Talabani'den sonra Azerbay-
can Sosyal Demokrat Partisi
Genel Başkanı Araz Alizadc de
bir basın toplantısı düzenledi.
Alizade, araştırmalara göre
Azerbaycan'da en güçlü parti I
olduklannı öne sürerken "Biz:
ne tran'ı, ne Türkiye'nin ne.
Rusya'nın terkibinde bir Azer-
baycan istemiyoruz" dedi. Ali-
zade, ülkesinde dinci akımlann
güçlü olmadığını da vurgular-'
ken Kiril alfabesinden Latin al-
fabesine geçilmesine karşı çık-;
tıklannı, bunun "komiinisüerta'
işine gelecegini" söyledi ve kül-
;
türel boşluğa yol açacağını,
muhalefetin görüşlerini yay-~
makta zorlanacağım ifade etti.
KKTC Toplumcu Kurtuluş
Partisi Mustafa Akıncı, Kıbns '
sorununun federal bir yapı için- •'
de çözümünü istediklerini ve
Sosyalist Enternasyonal'e üye-
olmayı arzu ettiklerini bildirdi.".
Akıncı, "Kıbns'ın tek ayakh bir
biçimde temsil edildiğini" vur-t
gulayarak SHP yerine kendile-
rinin adadaki Türk toplumu-»:
nun durumunu aktarmalan ge- i
rektiğini söyledi. ,
Gürcistan Sosyal Demokrat..
Partisi adına bir basın toplan-
tısı düzenleyen Genel Başkan -.
Guram Muchaidzade ise ülke-:
leriride sağ partiler ile Komü-,,
nist Parti'nin yuvarlak masa \
çevresinde ittifaka girdiklerini,,
kendilerinin milis gücünün ol- j
madığını, milis gücü oluşturan;
bu partilerin parlamentoda '•
temsil edildiklerini bildirdi. !
O9b@QEÖdl Kızıltepe Mevkii
A r . T */w-ı *-T\ Kemer-AHTALYA
NEVİN MENGÜ
Suluboya Resim Sergisi
15 Haziran-31 Temmuz 1991
Düzenleyen: MUTLU SANAT ODASI