Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 HAZÎRAN 1991 EKONOMİ CUMHURİYET/13
Dış borçlanma
uyansı
• ANKARA (UBA) —
Hazine ve D15 Ticaret
Müsteşarlığı, dış
borçlanmada özel sektör
kuruluşlanru da uyardı.
Başta belediyeler ve KlT'ler
olmak iizere kamu kurum
ve kuruhışlannın
borçlanmasına Hazine izni
getiren müsteşarlık
açıklamasmda "Dış
' borçlanma hususunda özel
sektör kuruluşlan her ne
' kadar bu tebliğ dışında
I kalıyorsa da kredi
| kuruluşlannın tutarlıhğı ve
| dış borçlanma
politikalannda uyum
sağJanması amacıyla özel
sektörün de Hazine'ye
danışarak uluslararası
sermaye piyasalanndan
borçlanmalarının yararlı
.1 olacağı düşünülmektedir"
! denildi.
TÜSÎAD
Konseyi
• ANKARA (UBA) —
Türk Sanayicileri ve
İşadamlan Demegi
TÜSlAD'ın en yetkili
organı olan Yüksek Istişare
Konseyi, Ankara
toplantısını, ANAP
kongresinden bir gttn sonra
gerçekleştirmeyi
kararlaştırdı. TÜSİAD,
bugün de Türkiye için
TUSlAD öncü Göstergeler
Endeksi arastırmasını
açıklayacak. Araştırma,
Türkiye için gelecekte
ekonomik dalgalanmalan
tek bir endeksten izleme
olanağı veren yeni bir
endeks sistemini içeriyor.
Moskova'da
hastane
• MOSKOVA (AA) —
ENKA inşaat tarafından
Moskova'da gerçekleştirilen
ve "SSCB'nin en çağdaş
hastanesi" olduğu belirtilen
1000 yataklı Ikinri Dünya
Savaşı Gazileri Hastanesi
bugün açılıyor. Hastanenin
proje müdürü Zeki Işın,
AA'ya yaptığı açıklamada
88 milyon dolara mal olan
projeyi inceleyen Sovyet ve
yabancı uzmanların bin
yataklı bu hastanenin
ülkede "Halka açık en
çağdaş tıp tesisi" olacağı
görüşünde birleştiklerini
kaydetti. Işın'ın verdiği
bilgiye göre 2 bilgisayarh
beyin tomografi cihazı da
dahil olmak üzere 15
röntgen odasıyia donatılan
hastanede proje
çerçevesinde ENKA'mn
ithal ederek hastaneye
yerleştirdiği tıbbi cihazlann
toplam değeri 19.5 milyon
doları buluyor.
Fatura
sınırı
• ANKARA (AA) —
Bakanlar Kurulu fatura
kullanma zonınluluğuna
ilişkin sının yükseltti.
Bakanlar Kurulu'nun
dünkü Resmi Gazete'de
yayımlanan kararına göre
Vergi Usul Kanunu'nda yer
alan ve 300 bin lira olarak
tespit edilen fatura
kullanma zorunluluğu ile
ilgili smır 500 bin liraya
çıkarıldı. Dün yürürlüğe
giren söz konusu kararla
aynca Vergi Usul
Kanunu'nda yer alan ve
amortismana tabi iktisadi
kıymetlerdeki doğrudan
doğruya gider yazabilmeye
ilişkin sınır da 100 bin
liradan 200 bin liraya
çıkarıldı.
Bilgi
transferi
• ANKARA (AA) —
ABD'li bilim adamı Prof.
Dr. Oliver D. Hensley
Türkiye'nin ileri teknolojiyi
yakalamasının yolunun bilgi
transferinden gectiğini
soyledi. ODTU'nün konuğu
olarak "Bilgi ve Uzman
Değişimi Programı"
çerçevesinde ABD'deki
Texas Tech
Üniversitesi'nden gelen
Prof. Hensley, AA
muhabirinin sorulannı
yanıtlarken bilgi transferi
sayesinde Türkiye'ye yeni
teknoloji ve yeni bilim
adamlarının daha hızlı
gireceğini kaydetti.
Turiznı
zirvesi
• Ekonomi Servisi —
Tlırizmciler, sektörün
sorunlannı ve çözüm
önerilerini tartışmak üzere
22-26 temmuz tarihlerinde
Ankara'da bir turizm zirvesi
toplayacak. Türkiye Seyahat
Acenteleri Birliği Turizm
Yatınmcıları Derneği,
Ibristik Otel ve Işletmeciler
Birliği, Rehberler Derneği
ve özel havayolu
ulastırmacılanndan oluşan
Turizm Sektörü Ulusal
1
Kurulu'nun (TUSEK)
şemsiyesi altında
toplanacak turizm
zirvesinde ortak kararlar
alınması bekleniyor.
Savunma sanavîî hareketliBüyük helikopter ihalesinin ağustos ayı içinde
J
toplanacak Savunma Sanayii Icra Komitesi'nde karara /Uçağı hava kuvvetlerine teslim etti. Radar proiesi
bağlanması bekleniyor. Mayın avlama gemisi
projesinde karar bu yıl sonuna kadar verilecek. • ilk
Eğitim uçağı projesini kazanan Agusta fîrması, 4 adet
r
çerçevesinde de Fransız Thomson fîrmasının üreteceği
ilk radar 38 ay sonra verilecek.
EVREN DEGER
ANKARA — Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin (TSK) moderni-
zasyonu çerçevesinde savunma
sanayii projelerinden ikisinin
daha bu yıl içinde sonuçlandı-
nlması bekleniyor. 24 Nisan
1991'de helikopter ihalesinde
son tekliflerin alınması sonra-
sında bu projenin ağustos ayı
içinde toplanacak Savunma Sa-
nayii tcra Komitesi'nde karara
bağlanması öngörülüyor. 15
mayısta son teklifleri verilen
mayın avlama gemisi projesin-
de ise karann bu yıl sonuna ka-
dar alınması hedefleniyor. Ge-
çen yıl başında sonuçlanan ra-
dar ihalesinde ilk radann 38 ay
sonra Türkiye'ye teslim edilece-
ği öğrenildi.
Savunma Sanayii Müsteşarh-
ğı'na yakm kaynaklardan edini-
Ieh bilgiye göre projelerdeki son
gelişmeler şöyle:
D b y n avfauaa gearisi Top-
lam 6 adet mayın avlama gemi-
si üretimi için son teklifler 15
mayısta verildi. Ihaleye 6 firma
katıiıyor. Bu firmalar, Abeking
and Rasmussen (Almanya),
Lürssen Werft (Almanya), DCN
(Fransa), Inter Marine (İtalya),
Vosper Thornycroft (Ingiltere),
Kangnam (Güney Kore). Ihale-
de iki ayn teknoloji yanşıyor.
Alman teknolojisi geminin ön
gövdesinde mıknatıslanmaz çe-
lik kullamrken diğer ülkeler ise
GRP olarak adlandırılan cam
takviyeli plastik kullaruyor. İha-
lenin bu yıl sonuna kadar kara-
ra bağlanacağı öğrenildi.
Bu ihale-
de son teklifler 24 nisanda ve-
rildi. Ihale kapsamında ilk plan-
da 200 genel maksat helikopte-
rinin üretimi, daha sonradan da
bu sayının 720'ye ulaştınlması
planlamyor. Ihalede Fransız Ae-
rospatziale'nin AS 532 UC Co-
ugar, Italyan Agusta'nın AB 412
SP, ABD'nin Bell fırmasımn 412
HP, Alman MBB'nin BK 117 ve
ABD'nin Sikorsky firmasımn
UH 60 Blackhawk tipi helikop-
terleri yarışıyor. 7 mayısta ise
Alman MBB firması ile Fransız
Aerospatziale firması birleşerek
Eurocopter firmasına dönüştü-
ler. Ancak her iki firma da 24
nisanda verdiği tekliflerin geçerli
olduğunu, Türkiye'nin seçimi
halinde daha önceden önerilen
modeli üretebileceklerini iletti-
ler. Bu ihatenin ağustos ayı için-
de toplanacak Savunma Sanayii
Icra Komitesi'nde karara bağ-
lanması bekleniyor.
T e U z fcalrnl Bu proje kap-
samında yaklaşık 2 bin 700 tel-
sizin üretimi için Ingiliz Marconi
firması seçilmişti. Firmanın be-
lirlenen paketten toplam 50 ka-
dar telsLzi Türkiye'ye teslim et-
tiği öğrenildi.
R I İ T BmlfHİ thaleyi Fransız
Thomson-CSF firması kazandı.
Proje çerçevesinde ilk radar
Fransa'dan hazır olarak gelecek.
Bu çerçevede ilk radar S0 ayda
tamamlanacak. Daha sonra
ikinci aksamlar için ABD'ye gi-
derek, burada Aydın Corporati-
on firmasına verilecek. 8 ay ka-
dar da burada kaldıktan sonra
ilk radar 1994 yılı başında Tür-
kiye'ye tesl'm edilecek.
E0Om uçmgf prvjtai îhaleyi
Italyanların Agusta firması ka-
zandı. İlk dört uçak hazır ola-
rak îtalya'dan getirilerek Çiğli-
de Hava Kuvvetleri'ne teslim
edildi. Bu ay sonuna kadar Türk
Havacılık Sanayii tesislerindeki
jjretim hattından 2 uçak
çıkacak.
Alçak irtifa hava savunma
ihalesi ise Patriot füze sistemi
alımı yüzünden şu anda dondu-
ruldu. Yeni çıkılacak ihalede sis-
tem sayısı azaltüacak. Zırhlı
muhabere aracında ise yaklaşık
70 kadar araç Ankara yakınla-
nndaki FNSS tesislerinde bek-
liyor. Bu araçların "kalite
diizeyi" sağlanamadığı için Ka-
ra Kuvvetleri Komutanlığı teslim
almıyor.
Bufday öretkileri girdi fiyatlanodaki yüksek artşUn yakınıyor.
Buğdayda fîyat tartışmasıtZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) —
Buğdayda fıyat tarüşması alevleniyor. Sek-
tör temsilcileri art arda rapor hazırlıyorlar.
TZOB'a göre son yedi yılda Türkiye'de buğ-
day fıyatlan 16 kat arttı. Buna karşılık ma-
liyet artışı 25 kata ulaştı. Türkiye Ziraatçı-
lar Derneği, yüzde 30 üretici kân ile birük-
te 1 kilogram ekmeklik buğdaya 846 lira ve-
rilmesi gerektiğini öne sürdü. TZD Başka-
m Ibrahim Yetkin, "Yaptıgımız maliyet be-
sabını herkcsle tartışmaya hazınz" derken
Ziraat Muhendisleri Odası Ege Bölge Şu-
besi raporunda, buğday fıyatlan dolar cin-
sinden hesaplandı ve hükümet tarafından
verilen fıyatlann dolar olarak geçen yüki
düzeyin altında kaldığı vurgulandı.
TZOB Başkam Osman özbek, Türkiye^
de yüzde 60'lar düzeyindeki enflasyona kar-
şılık hububata verilen yüzde 39"luk fıyat ar-
tışıyla üreticinin güç duruma sokulduğunu
öne sürdü. TZOB tarafından gerçekleştiri-
len çalışmaya göre Türkiye'de son yedi yıl-
da buğday fıyatlan 16 kat artarken gübre-
de 30 kat, tohumhıkta 21 kat, motorinde 24
kat, ilaçta 27 kat fiyat artışı yaşandı.
TZOB'a göre genel olarak maliyet artışı 25
kata ulaştı. TZOB bu durumda 1991 ürü-
nü hububat fiyatlanndaki artışın yüzde 80
olması gerektiğini öne sürdü.
TMMOB Ziraat Muhendisleri Odası Ege
Bölge Şubesi tarafından hazırlanan rapor-
da da buğday fıyatlan yülara göre dolar cin-
sinden hesaplandı. Hesaplama sırasında
buğdayda fıyatlann açıklandığı tarihteki do-
lar kuru göz önüne aiındı. Çalışmada, bu
yıl açıklanan fıyatlann dolar olarak geçen
yılki düzeyin altında kaldığı vurgulandı. Av-
rupa Topluluğu'nda tahıl ürünlerindeki mü-
dahale fiyatlanmn da ele alındığı raporda,
Avrupa Tbpluluğu'nda üreticiye verilen fı-
yatlann Türkiye'nin çok üzerinde olduğu-
Ziraat Odaları Birliği'nin
hazırladığı bir rapora göre,
son yedi yılda Türkiye'de
buğday fîyatları 16 kat arttı.
Buna karşılık maliyet artışı 25
kata ulaştı.
na dikkat çekildi. Konuyla ilgili olarak şu
açıklama yapıldı:
"Avrupa Topluluğu'nda 1991 iirünii için
sert bugdaya verilen fîyat, ton basına 310
doUrdır. Yumuşak bugdaya verilen fiyat da
221 dolar. Tüıkiye'de ise buğdaya verilen en
yüksek fiyat tonda 181.9 dolardır. Türkiye
ile Avrupa Topluluğu'nu verim açısından
karşılaşnnlı^ımızda da karsunıza carpıa bir
tablo çıkmaktadır. Avrupa Topluluğu'nda
buğday üretim alanı Türkiye'ııin 1.7 katı ol-
masuıa karşu üretim diizeyi 5 3 katıııa ubş-
maktadır."
Odamn Ege Bölge Şube Sekreteri Ahmet
Tomar, geçen yıl Anadolu durum buğdayı-
na dolar cinsinden verilen fıyatın ton başı-
na 215.9 dolar olduğunu belirterek bu yıl
açıklanan fıyatın 181.9 dolarda kaldığma
dikkat çekti.
Türkiye Ziraatçüar Derneği raporunda,
üreticinin en çok kullandığı amonyum nit-
rat gübresinin 1990 yılında yüzde 111 artış
gösterdiğine dikkat çeküerek aynı gübrenin
1991 yılımn ilk 5 ayında yüzde 65 oramnda
arttığı vurgulandı. Türkiye'de buğday fıyat-
lan ele alındığı zaman yaşanan ekonomik
ortamın ve girdi fiyatlanmn gözardı edile-
meyeceğıni vurgulayan TZD Başkam tbra-
him Yetkin, "Dernek olarak vspılan araş-
tırma soDucn maliyet fıyatlan belirlenmiş-
tir. Biz bu fıyatlan her yerde tartışmaya
haanz" diye konuştu. TZDraporundabuğ-
daya yüzde 30 üretici kân ile birlikte 846 li-
ralık fıyat verilmesi gerektiği öne sürüldü.
TZD Başkam Yetkin, uygulanan yanlış po-
litikalann cezasımn üreticiye çektirildiğini
belirterek Çukurova'da buğdayın tüccar ta-
rafından 440 liraya alınmaya başlandığını
öne sürdü.
Borsada
büyük çapta
alım'Satım yapanlar,
aracı kurumlardan
neler bekliyorsu-^
nuz?
Yapı Kredi Yatırım beklentilerinizi bilir. Borsada büyük çapta alım-satım yapanlara çok uygun olanaklar sağlar.
YAPI^CKREDi
YATIRIM
Telefonlar: 169 61 43-169 05 98-179 83 69
Çernişev:
KEÎB için
herkes
hazır değil
ANKARA (AA)— SSCB'nin
Ankara Büyükelçisi Albert Çer-
nişev, bölgedeki diğer ülkelerin,
Karadeniz Ekonomik Işbirliği
Bölgesi'nin (KEİB) oluştunıl-
ması konusunda şu anda Tür-
kiye kadar hazır olmadıklannı
bildirdi.
Çernişev, Türkiye Odalar ve
Borsalâr Birliği'nce (TOBB) In-
gilizce olarak yayımlanan "Tur-
key-Economy" adlı dergide yer
alan demecinde, KEtB'nin oluş-
turulmasının yaranna inandığını
belirterek bu sayede bölgede in-
sanların, sermayenin, mal ve
hizmetlerin serbestçe dolaşabi-
lecegini hatırlattı. Çernişev, Ka-
radeniz'e kıyısı bulunan ülkeler
için KEİB'nin ekonomik ve kül-
türel açılardan büyük yararlar
sağlayacağını da vurguladı.
Çernişev ancak tüm bunlara
ulaşmamn kolay olmadığını be-
lirterek "Böyle bir dönemi geç-
mek için belirli bir zamana ih-
tiyaç vanur" gorüşünu savundu.
Çernişev, "Belki Türkiye di-
ğer ülkelere göre daha hazırdır,
ancak Karadeniz'e kıyısı bulu-
nan diğer ülkeler şu anda böyle
bir gelişme için henüz hazır
degiUer" dedi.
Çernişev, KEtB'nin dışa ka-
palı bir bölge olmayacağını da
belirterek "Bu bölge ekonomik
işbirliği ile ilgilenen her ülkeye
açık olacakür" ifadesini kullan-
dı.
TOBB'nin dış ekonomik iliş-
kilerden sorumlu g^enel sekreter
yardımcısı Okan IJçer de aynı
dergide yer alan demecinde Ka-
radeniz bölgesindeki ülkelerde
ekonomik büyümenin sürdüru-
lebilmesi için gerekli olan istik-
rar ortamının sağlanması konu-
sunda Türkiye'nin daha aktif bir
rol üstlenmek amacında olduğu-
nu vurguladı.
Üçer, böyle bir girişimın aynı
zamanda bölgede kalıcı bir ba-
rışın sağlanmasına da katkıda
buiunacağını kaydetti.
Üçer, Türkiye'nin yakın bir
geçmişte yaşadığı deneyimlerin,
Türk yetkilileri Karadeniz çevre-
sinde bir ekonomik işbirliği böl-
gesi oluşturulması konusunda
girişimde bulunmaya ve somut
bir öneri getirmeye yönelttiğini
de belirtti.
Üçer, bu nedenle KEİB konu-
sunda iyi tasarlanmış bir işbir-
liği projesiyle ortak hedeflere
doğru yol almanın mümkün
olabileceği bir zeminin hanrlan-
mış olacağını kaydetti.
Bankalarda
18.8 trilyon
liralık kamu
kâğıdı var
ANKARA (ANKA) — Ban-
kaların elindeki tahvil ve bono-
lar, 28 Aralık 1990 - 17 Mayıs
1991 tarihleri arasmdaki beş bu-
çuk aybk dönemde 4 trilyon 504
milyar lira artarak 18 trilyon
819 milyar liraya ulaştı. Tahvil
ve bonolardaki oransal artış
yüzde 31.5 oranında gercekleş-
ti.
Merkez Bankası verilerine gö-
re artışın 3 trilyon 736 milyar h-
ralık bölümü devlet tahvili, 768
milyar liralık bölumü ise Hazi-
ne bonosundan kaynaklandı.
Bu artışlar sonucu bankalann
elindeki devlet tahvili tutarı 15
trilyon 848 milyar liraya, Hazi-
ne bonosu tutarı ise 2 trilyon
971 milyar liraya ulaştı. Geçen
yıl sonunda ise devlet tahvilleri
12 trilyon 112 milyar lira, Ha-
zine bonoları 2 trilyon 203 mil-
yar lira ve toplam 14 trilyon 315
milyar lira düzeyinde bulunu-
yordu.
Bankaiarın elindeki tahvil ve
bonolar 10-17 mayıs günleri
arasındaki bir haftalık dönem-
de ise 531 milyar lira arttı. Bu
artışın 420 milyar liralık bölu-
mü Hazine bonosu ve 111 mil-
yar liralık bölümü devlet tahvi-
linden kaynaklandı.
EKONOMİ NOTLARI
OSMAN ULAGAY
Moraller Neden Bozuk?
Ekonomi Çok Kötüye mi
Gidiyor?..
Türkiye'nin gündemini Koşk polrtikasının entrikalan işgal
ederken, ekonomide ne oluyor? Birçok kesimde görülen hoş-
nutsuzluk ve karamsarlık neyin göstergesi? Durum gerçek-
ten çok kötüye mi gidiyor? Bundan sonra neler olabilir?
Bu sorulara cevap ararken, önce birkaç noktayı belirtmekte
yarar var.
Bir kere Türkiye'de çeşitli kesimlerin baklentilerini bir ara-
da karşılayabilmek için ekonominin iyice canlandırılması, bü-
yüme hızının sonuçta dengesizliklere yol açacak noktalara
doğru zorlanması gerekiyor. İktidarlar kolayca bu tuzağa dü-
şüp kısa vadede puan kazanmak için ekonomiyi zorluyor ve
geçen yılki gibi yüksek büyüme hızları yakalanabiliyor. Ama
bu iç ve dış dengeleri bozuyor ve iktidan bu kez kemer sık-
ma, ekonomiyi yavaşlatma önlemlerine zorluyor. Bu ise he-
men hiç kimsenin hoşuna gitmiyor, yüzde 9-10'luk anormal
büyüme temposundan sonra ekonominin yüzde 3-4 dolayın-
da, bünyesine daha uygun bir büyüme temposuna gerileme-
si, hemen her kesimde hoşnutsuztuk yaratıyor ve karamsar-
lıga yol açıyor.
İkincisi, zorlamalarla yakalanabilen yüksek büyüme hız-
ları çeşitli ve abartmalı vaatlerle desteklenince, insanlann
beklentileri yükselıyor, harcama ve yatırım kararlarını buna
göre vermeye başlıyorlar. Bu coşkulu dönemin hemen ardın-
dan yeni bir daraima dönemi gündeme gelince, bu büyük
bir düş kınkltgı yaratıyor. Aynca hızlı büyümenin süreceği var-
sayımıyla yapılan hesaplar ve harcama planlamalan insan-
ları güç duruma da düşürebiliyor.
Dolayısıyla şöyle bir ilginç olay yaşanıyor: Ekonomi zorla-
malarla canlandırılıp yüksek büyüme hızları elde ediliıken,
genelde bir coşku havası yaşanıyor. Bu gidişin ekonominin
dengelerini bozduğu ve sürekli olamayacağı yolundaki uya-
rılara pek kulak asan olmuyor Ekonomi aslında ciddi prob-
lemlere doğru yol alırken geneide bir bayram havası esiyor.
Tam tersine, zorunlu daraima sonucunda ekonominin den-
geleri düzelmeye yüz tutarken, bu kez genelde bir karam-
sarlık havası egemen olabiliyor.
Bu çelişkinin altında yatan başlıca gerçek de galıba şu:
Türkiye ekonomisi, bugünkü yapısıyla yüzde 5'in çok üze-
rinde büyüme hızlarını sürekli kılacak bir yapıya sahip de-
ğil. Bu noktaya gelmek için önce yüzde 5 dolaytndaki bir bü-
yüme hızına istikrar kazandırmak, iç ve dış dengeleri sağla-
yarak ve enflasyonu aşağı çekmeye başlayarak önce bu nok-
tada sürdürülebilir bir büyüme hızını gerçekleştirmek gere-
kiyor. Ne var ki, bu yöntemle çeşitli kesimlerin kısa vadeli bek-
lerrtilerine tam cevap vermek olanaksız. Oiaya kısa vadeli bir
perspektifle bakan iktidarlar bu nedenle istikrarlı ve sürdü-
rülebilir büyümeyi değil, bu inişlı çıkışlı yoiu tercih ediyorlar.
Sonuçta, bu iniş-çıkışlar yaşanıyor, coşkulu dönemleri karam-
sarlık dönemleri izliyor.
Bu sürecin asıl tehlikeli yanı ekonominin çeşitli noktala-
rındaki insanlann, karar alıcıların orta ve uzun vadeli düşün-
mesine olanak bırakmaması; ancak böyle bir bakış açısının
ürünü olabilecek yatırımlan ve atılımlan caydırması. Ve Türki-
ye'yi yüzde 50'lerin altına çekilemeyen bir enflasyonla "az-
gelişmiş ülke" kategorisine iten bir istikrarsızlık ortamına
mahkûm etmesi. Bunun acısını er geç fena halde çekece-
Olaya çık kısa vadeli bir perspektifle bakıldığında ise de-
*rin bir karamsarlığa gerek yok gibi görünüyor. Enflasyon dı-
şındaki gelişmeler çok kaygı verici görünmüyor.
Ekonomik faaliyet temposu ve büyüme hızı düştüğü için
aynca petrol fiyatlanndaki gerilemenin de katkısıyla ithalat-
ta belirgin bir yavaşlama var. İhracat ise iç pazardakı daral-
manın da etkisiyle şimdilik (ernposunu koruyor. Bu koşullar-
da geçen yıl sonunda 9.4 milyar dolara yaklaşan dış ticaret
açığının bu yıl hatırı sayılır miktarda gerilemesi beklenebilir.
Türkiye'nin cari işlemler dengesi bu yıl turizm gelirterin-
deki azalmadan mutlaka darbe yiyecek, ama buna karşılık
dış ticaret açığındaki azalma ve Körfez kayıplannın telafisi
için alman katkılar geçen yıl 2.6 milyar dolara tırmanan cari
işlemler açığının bu yıl çok daha düşük olabileceğini düşün-
dürüyor.
Öte yandan Türkiye'nin uluslararası piyasalardan kısa va-
deli borçlanma şansını yeniden arttırdığı ve kısa vadeli para
girişinin arttığı görülüyor. Uluslararası bankalar, çekici getiri
olanakları sunan Türk firmalarına ve bankalanna borç ver-
meye eğilimli görünüyor.
Tüm bu gelişmeler döviz cephesinde bir ara kaygı verici
boyutlara varan gelişmelerin tersine döndüğünü ve ekono-
minin temposunda beklenmeyen ani bir sıçrama olmadığı sü-
rece bu iyileşmenin sürebileceğini düşündürüyor.
Bu durumda Merkez Bankası döviz rezervterini yeniden art-
trabHir ve dolayısıyla para basmak için geçerli saydığı bir ge-
rekçe bulabilir. Bu nedenle önümüzdeki dönemde emisyon-
da hatırı sayılır artışlar meydana gelmesinı bekleyebiliriz. Bu
yöntemle kamu finansmanına destek sağlanması ve faizle-
rin yükselmesinin önlenmesine yardımcı olunması da bek-
lenebilir.
Para hacminde meydana gelecek gelişmelerin borsa ve
piyasalar üzerindeki etkisini kestirmek çok kolay değil. An-
cak yeni bir tırmanışa hazır durumda olan enflasyon üzerin-
deki etkisinin herhalde olumlu olmayacağı söylenebilir.
DÖVİZ KÜRLARI
Dövızin
Cina
1 ABOOotafi
1 Alman Maria
1 Avustralya Oolan
1 Belcıta Frangı
1 ffaısu Frangı
1 Holanda Ronni
11sveç Kronu
1 bviçre Frangı
100 İtalyan U e t
1 Japon Yeni
1 Sleriin
1 S.Aratnstan Föyal
OtMtt
AAş
4177 63
2366 26
3142 83
115 09
696 78
2100 37
658 61
276116
319 39
29 84
6997 95
1113 98
Oöviz
Sans
4186.00
2371.00
3149.13
115.32
700.18
2104 58
659.93
2766 69
320.03
29.90
7011.97
1116.21
EfekM
AJ,ş
4173 45
2363 89
3089.40
113.13
698 08
2098.27
652.02
2758 40
313.96
29.54
6990.95
1086.13
Etacffl
&.*
4198 56
2378.11
3158.58
115.66
702.28
2110.89
66191
2774 99
320 99
29.99
7033.01
1119.56
lOHaıtaBİMI
çvMzm
S 1 7S54 Alman Mariu
$ 5 9784 Fr Frjngı
S 1 9889 Hol Ronnı
S 1 5129 Is» Frangı
S 1306 00 rtal Lireti
$ 140 00 Japon Yen
S 3 7501 S A/rt.ftyafi
£16751$
KlSA KISA
• İSTANBUL
ÜNİVERSİTESİ Hukuk
Fakültesi Avrupa Hukuku
Araştırma ve Uygulama
Merkezi bir konferans
düzenliyor. Bu konferansta
Fordham Üniversitesi Hukuk
Fakültesi öğretim üyesi
Michael T.Malloy "Türkiye
ve genişleyen AT- Gelecek
için düşünceler", öğleden
sonra ise "BM'nin Irak'a
uyguladığı ambargo ve
Türkiye'nin rolü" konulu bir
konuşma yapacak.
• VESTEL Şirketler Grubu,
bayilerini 30 ağustos-8 eylül
tarihleri arasında düzenlenen
Uluslararası Berlin Elektronik
Fuan'na götürüyor.
• HALK SİGORTA, 1991
yılının ilk üç ayını, 116 milyar
lira prim ve 14 milyar lira kâr
ile kapattı.
• IBM'in, klasik arşivleme
metodlanna göre çok ucuz
olduğu öne sürülen, anında
erişim olanağı veren, 3995
Optik Kütüphane Birimi,
Türkiye'de de piyasaya
sürüldü.
• EKİNCİLER HOLDİNG,
Ekinciler Yatırım ve Menkul
Değerler AŞ'yi kurarak
borsaya girdi.
VEFAT
Ibrahim Şahinoglu'nun biricik eşi, Ayşen Kayagündüz'ün
annesi, Kamil Kayagündüz'ün kaymvalidesi,
EMİNE ZEKİYE ŞAHEVOGLU
9.6.1991 günü vefat etmistir. Cenazesi Ataköy 5. Kısım
Camisi'nde bugün kılınacak öğle namazından sonra
Kandilli aile kabristamnda toprağa verilecektir.
AtLESl