22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8NİSAN1991 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/U KohTe yumurta yagmııru • ERFURT (Heuter) — Almanya Başbakanı Helmut Kohl, eski Doğu Almanya'ya dört aydır yaptığı ilk ziyarette, göstericiler tarafından yumurta yağmuruna tutuldu. Hayat pahalılığını ve işsizliği protesto eden 10 kadar genç gösterici, Erfurt, belediye binasına girmekte olan Kohl ve eşi Hannelone'yi yumurta yağmuruna tuttular. Korumalan tarafından derhal binaya sokulan Kohl ve eşi yumurtalardan isabet almadan kurtuldu. Aoıın'un özgürlügû • PARİS (AP)— Suriye birlikleri karşısında yenilgiye uğradıktan sonra geçen ekim ayında Lübnan'daki Fransız Elçiliği'ne sığınan General Michel Aoun'un yakında Lübnan'ı terk etmesine izin verilebileceği bildirildi. LUbnan Dışişleri Bakanı, General Aoun konusunda Fransa elçisi ile yapılan görüşmelerde 'ileri doğru bir adım' atıldığım belirtti. FKÖ elçisi "Hamureuz"da • LONDRA (AA) — Filistin Kurtuluş örgütü'nün Londra temsilcisi, tsrailogullan'nın Mısır'dan çıkışlanm kutsayan "Hamursuz BayTamı" dolayısıyia Ingiltere'deki Musevi cemaatten bir grupla yemek yedi. "Musevi Sosyalist Grubu"nun Sekreteri Julia Bard, FKÖ tngiltere Temsilcisi Afıf Safıye'nin, Londra'da ailesiyle birlikte katıldığı yemekte, 50 kadar Musevi Ingilizle bir arada "banş için masaya oturduğunu" bildirdi. Hayvanat bahçesi • LONDRA (AA) — Dünyanın en eski hayvanat bahçesi olan Londra Hayvanat Bahçesi'nin, mali güçlükler nedeniyle eylül ayında kapatılacağı bildirildi. Jngiliz haftalık "Sunday Times" gazetesi, orangutan, zürafa ve develerin de aralannda bulunduğu 8.000 hayvandan büyük bir bölümünün "insanca öldürüleceğini" haber verdi. Romanya'daki yatırımlar • BÜKREŞ (AA) — RorrAnya Başbakan Yardımcısı Anton Vataşescu, ülkesiyle Türkiye arasındakj ilişkinin fevkalade iyi olduğunu belirterek "Türkiye'den çok şey öğrendik. On yıllık tecrübesinden çok yararlandık. Halen de öğreneceğimiz şeyler var" dedi. Vataşescu, Bükreş'te bulunan Türk gazetecilere yaptığı konuşmada, Türkiye'nin Romanya'da yatırıma girişen ülkeler arasında 86 ortak şirketle 6. sırada bulunduğunu kaydetti. Kadın ozan • MOSKOVA (AA) — Azerbaycan Halk Cephesi Meclis üyesi Abbas Abdullah, Azerbaycan'ın ikinci büyük kenti ve cumhuriyetin bu yüzyılın başındaki bağımsızlık döneminin ilk başkenti Gence'de Azerbaycan halkının büyük değer verdiği şair Nigar Rafibeyli'nin heykelinin açıldığını, bunun da halkın bağımsızlık dönemine duyduğu özlemin en belirgin göstergesi olduğunu soyledi. Tren kazası: 56 ölti, 241 yaralı *• MEXICO (AA) — Küba'nın Santo Domingo kenti yakınlarında meydana gelen tren kazasında en az 56 kişinin öldüğü, 241 kişinin de yaralandığı bildirildi. Yolcu treninin raydan çıkmasıyla meydana gelen kazada, ray ve traverslerdeki bakım eksikliği üzerinde dunıluyor. Iraklideri, ülkeyiparçalamayayönelik 'komployu'bozduklarını söyledi Saddam: Isyanı bastırdıkIrak Devlet Başkanı, BAAS Partisi'nin 44. kuruluş yıldönümü nedeniyle yaptığı konuşmada Irak ordusunun Körfez savaşındaki performansmı da övdü ve "Dünyada hiçbir ülke kötülükler koalisyonuna karşı Irak gibi direnemezdi" dedi. Başkan Bush, Irak'ın, Güvenlik Konseyi kararını kabul etmesini olumlu karşıladı. Dıs Haberter Servisi — Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin, ulkesinin gü- ney ve kuzeyindeki silahü ayaklanmanın bastınldığını söyledi. Irak'tan kaçanlan öldürdüklerini söyle- diler. Muhaliflerden Şii lider Ayeruilah Mo- hammed Takâ El Mudarresi, bugun yap- hafta bastırüdığını belirterek *orrez rek 5 0 0 ^ ^ ö l d ü r ü ] d ü f t ü i ü ^ d e t t j savaşının açngı yaralar henuz kapanma- . ~»j««.u. mışken, Irak, toprak biitünlügü ve ege- Kürdistan Yurtsever Birliği Sozcüsü de menliğine karşı girişilen en önemli ayak- Şam'da yaptığı açıklamada, Kürtlerin lanmayı bastırmışbr" dedi. Irak'ta de- Süleymaniye ve Erbil yakınlarmdaki mokrasi kunılacağı yolundaki sözun ye- dağlardan dün "sürpriz bir saldın" ger- rine getirileceğini söyleyen Saddam, Çekleştirdiklerini ve çatışmalann sürdü- "Irakldar demokrasi yolunda ilerieme- £ünü bildirdi. ye karariıdırlar" dedi. Saddam Hüseyin, dün yaptığı Irak yönetim aleyhtarlan ise ülkenin açıklamada, "Irak'ı parçalamayı amaç- kuzey ve güneyinde çatışmalann dün de layan komployu bozduklanm" söyleye- devam ettifini belirterek, Devlet Başka- rek silahiı kuv-vetlerin Körfez savaşındaki nı Saddam Hüseyin'e bağlı askerlerin performansmı övdü. AFP'nin Irak ha- ber ajansı ÎNA'ya dayanarak bildirdiği- ne göre Saddam, BAAS Partisi'nin ku- ruhışunun 44. yıldönümünde yaptığı ko- nuşmada, "Dünyada hiçbirvülke, kötü- lükler koaiisyonuna karşı Irak'ın diren- diği gibi direnemezdi" dedi. öte yandan Irak'ın BM Güvenlik Konseyi'nin ateşkes kararuıı kabul etme- si, Başkan Bush tarafından olumlu kar- şılandı. Başkan Bush önceki akşam Be- yaz Saray'da düzenlediği basın toplan- üsında, "Irak'ın Güvenlik Konseyi ka- rannı kabul etmesi sonucunda, Bağdat yönetiminin kendi balkına yaptıgı bas- kının da ortadan kalkacagını umut ederim" dedi. ABD Başkanı, Irak'ın BM karannı kabul etmesinden sonra Ame- rikan birliklerinin yöreden çekilmeleri- nin hızlanacağını söyledi. Bush, Irak'ın Güvenlik Konseyi kara- rının bazı maddelerinin çok ağır oldu- ğundan yakmmasına da değinerek ko- nuşmasmı şöyle sürdürdü: "Saddam bu konuda pazartık edecek durumda degüdir ve buna hakkı da yok- tur." Irak'ın önceki gün kabul eftiği Güven- lik Konseyi'nin 687 sayılı ateşkes kara- nnda Bağdat'ın nükleer, kimyasal ve bi- yolojik silahlarını yok etmesi, Kuveyt'le 1963 yılında çizilen «ınırlan resmen ta- nıdığını açıklaması, savaş tazminatı ola- rak petrol gelirlerinin bir bölümünü ver- mesi isteniyor. Irak Parlamentosu tarafından önceki gün karan kabul ettikten sonra yayım- lanan bildiride, "Irak'a karşı Amerikan- Siyonist-.NATO komplosunu engeüeye- bümek için Güvenlik Konseyi kararuu kabul etmek zonında kaldık" dendi, Toplanıyor BM Güvenlik Konseyi, BM'nin resmi ateşkes koşullarını içeren 687 sayılı ka- ranna Irak'ın verdiği yanıtı incelemek amacıyla bugün toplanacak. BM Güven- lik Konseyi Dönem Başkanlığı, Irak'ın 687 sayılı karan kabul ettiğini, ancak ya- nıtın resmi dillere tercüme edildikten sonra resmiyet kazanacağmı bildirdi. BM Genel Sekreteri Javier Perez de Cnellar ise Irak-Kuveyt sınınna yaklaşık 300 askeri gözlemci gönderilmesini öner- di. DENKTAŞ, KANADA YOLCUSU 'Tekyanlı tango olmaz9 İSTANBUL (AA) — KKTC Cumhurbaşkanı Raaf Denktaş dün özel bir uçakla Ankara'dan Istanbul'a geldi. Denktaş, Ka- nada ve ABD'yi kapsayacak zi- yaretleri için bugün Kanada'nın başkenti Ottowa'ya gidecek. Denktaş, Ankara'dan lstan- bul'a hareketinden önce Esen- boğa Havaalanı'nda yaptığı açıklamada, "Tek tarmflı tango olamayacağı gibi biz de tek ta- rafn anl^şma yapamayız" dedi. KKTC Cumhurbaşkam "Kıbns'ın bir Rum cumburiye- tinin içersinde Kıbns Türkü'nün azınlık durumuna indirilemeye- cegini" belirterek şöyle devam etti: "Tek taraflı tango olamaya- cagı gibi biz de tek taraflı anlaş- ma yapamayu. Rum tarafı, bir şeyi anlamalıdır: "Kıbns'ı Yu- nanistan'a baglayamaz. Kıbns'ı bir Rum cumhuriyeti yapıp bu cumburiyetin içerisiade Kıbns Türkö'nü azmlık dunımuna in- diremez. tki kesimlitiği ortadan kaldıracak öneriler geçerli ola- maz. tki balkın banş içinde ya- şaması için ne gerekiyor, bepi- miz bilmekteyiz. Onun için in- şallah mesajımı alııiar ve banş arayışında bize yardımcı oinr- lar." Rauf Denktaş, Cumhurbaş- kam Turgut Özal ile çok yarar- h bir görüşme yaptıklannı, her zaman olduğu gibi her konuda mutabakat içinde oldukianm anlattı. Denktaş konuşmasını şöyle sürdürdü: "Nerede oldugumnzn ve ne- reye gitmek isted^imizi gayet iyi biliyoruz. Gitmek istedigJmiz yer mnhakkak banşnr. Kıbns'ta banşı Türk tarafı bozmuş değil- dir. Ortaklasa hükümeti Rum tarafı bir nesap yaparak boz- muştur. Hesabı, adayı Vunanis- tan'a bağlamak veyahut bir Kıbns Rum cumhuriyeti içeri- sinde Kıbns Türkii'nü azınlık durumuna indinnekti. Bu başa- nlmamıştır." Denktaş, Ankara'dan, geldi- ğinden daha ümitli bir şekilde aynldığım ifade etti. Atina- Moskova baharı ATİNA (AA) — Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı AJeksan- der Besmertnih iki günlük res- mi ziyaret amacıyla yann Ati- na'ya gidecek. Besmertnih, Atina'da Cum- hurbaşkanı Konstantin Kara- manlis, Başbakan Konstantin Mitsotakis, Dışişleri Bakanı An- donis Samaras ve hükümetin öleki yetkilileriyle görüşecek. Besmertnih'in 1917 devri- minden bu yana Yunanistan'a gelen ikinci Sovyet dışişleri ba- kanı olması Atina'da bu ziyare- te Ugdyi arttınyor. Sovyet Dışişleri Bakanı'nın Atina ziyaretinde ikili ve ulus- lararası konulann yanı sıra Kıb- ns sorunu ve Türk-Yunan iliş- kilerinin ele alınması bekleni- yor. Atina'daki siyasi gözlemciler, Yunanistan'm, Sovyetler Birli- ği ziyareti sırasında Cumhur- başkam Özal'a gösterilen ilgi- den 'rabatsız olduguna' dikkat çekiyorlar. ÖNCE JOGGING. SONRA SİYASET — Texas'ın Houston kentinde bulnnan ABD Başkanı George Bush, Ortadoğu gezisinin ilk duragı olan Türkiye'ye dognı yola çıkmadan önce tali- matlannı almaya gelen Dışişleri Bakanı James Baker ve ülkesini ziyaret eden eden Meksika Devlet Başkanı Carlos Salinas'la görüşmesinden önce, sabah sporunu da ihmal etmedi. Folografla Bush koşudan sonra (işörtünü değiştirirken, kendisini alkışlayan kalabalıkla şakalaşıyor. Ancak göz- lemciler Bush'un neşeli göriinümüne karşın, Irak'taki trajedi nedeniyle ABD'de kendisine yö- neltilen ağır eleştirilerden çok tedirgin olduğunu belirtiyorlar. (Fotoğraf: AP) POLTIİKADA SORUIVLAR Bush, Ateş Altında... Kuzey Irak'taki Kürtlerin trajedisi Amerikan basınırvda ateşli bir tartışmanın başlamasına yol açtı. Başkan Bush, genel- likle Iraklı Şiilerle Kürtleri önce ayaklanmaya teşvik etmek, sonra da onlan kaderlerine terk etmekle suçlanıyor. Bush'a karşı en sert eleştiriler, Körfez krizinde Amerikan basınında şahinlerin önderliğini yapan, ABD'nin Irak'a sal- dırması gerektiğini ateşli biçimde savunan VVİIIİam Safire ta- rafından yöneltiliyor. Safire'a göre Bush, Irak'taki içsavaşa is- yancıların yanında müdahale etmekten kaçınarak Körfez'de kazanılan askeri zafere büyük bir gölge düşürmüştür. Ame- rikalılar bu zaferle yeniden kazandıkları gururlarını tekraryi- tirmişler, ABD inandırıcılığını kaybetmiştir. Safire, Bush'un davranışını Başkan John Kennedy'nin Küba'ya yapılan Do- muzlar Körfezi çıkarması sırasındakı davranışına benzetiyor. Kennedy, CIA tarafından eğitilip silahlandınlan Kübalı mül- tecilerin Domuzlar Körfezi'ne yaptıkları çıkarmayı, Amerikan uçakları ile desteklemeyi reddetmişti. Domuzlar Körfezi'ne çıkan mülteciler kısa sürede Küba birlikleri tarafından etki- siz hale getirilmişti. Safire, Bush'un Iraklı isyancıları destek- lemeyi reddetmesinin, Domuzlar Körfezi olayından bu yana Amerikan tarihinin en büyük siyasal fiyaskosuna yol açtığını öne sürüyor. Safire'a göre Bush, Saddam'ın isyancılara kar- şı helikopterlerini. tanklarını, hatta toplarını kullanmasını ya- saklamalıydı. A.M. Rosenthal, Jim Hoagland gibi yorumcu- lar da Safire'ınki kadar sert biçimde olmasa bile Bush'u eles- tiriyorlar. Jim Hoagland, özellikle Bush'un Irak'a isyancılara karşı helikopter kullanma iznini vermesini tenkit ediyor. Bı- lindiği gibi VVashington, geçici ateşkes anlaşması uyarınca Irak'ın sadece savaş uçaklarını kullanmasının yasaklandığı- nı, anlaşmada helikopterlere ilişkin bir madde bulunmadığı- nı açıklamıstı. Jim Hoagland, buna rağmen askeri zaferi ka- zanmış olan ABD'nin yasağın kapsamına helikopterleri de sokabileceğini savunuyor. A.M. Rosenthal ise suçu Dışişleri bürokrasısinde buluyor. Rosenthal'e göre statükocu oian ve riski göze almayı sev- meyen Dışişleri, muhalifler desteklendıği takdırde Irak'ın par- çalanacağından korkmuştur. Bush da Dışişlerietkısındeka- larak Irak'taki içsavaşa müdahale etmemiştir. Bush'u eleştirenler arasında liberal egılimli Rora Levvis de yer alıyor. Flora Levvis, ABD'nin Irak rnuhalefetine kuşku ile bakmasının hata olduğunu, belirterek "Muhalefetin basarı- ya ulaşacağını kimse kesinlikle söyleyemezdi, ama ulaşma- yacağını da kimse kesinlikle öne süremezdj. VVashington, mu- halefeti destekleyerek ona bir şans tanımalıydı" diyor. Levvis'e göre insan haklarını desteklemek, bir ülkenin iç işlerine mü- dahale anlamına gelmez. Yorumcuların tartışmasına gazeteler de katılıyor. The VVashington Post, ABD'nin içsavaşın başlangıcında Saddam'a askeri baskı yaparak Irak liderini devirebileceği- ni, Bush yönetiminin bundan kaçınmakla hata ettiğini ileri sürüyor. The New York Times ise olaya daha değişik açıdan bakı- yor. Gazetenin 3 nisan tarihli sayısında çıkan baş yazıya gö- re ABD'nin Irak içsavaşında Irak helikopterlerinin uçuşunu engelleyerek isyancılara yapacağı yardım, yetersiz kalmaya mahkûmdu. Şöyle diyor The New York Times: "Helikopter- lerin uçuşunu yasaklasak bile Irak ordusu ağır tank ve top- ları ile isyancıları yine ezecekti. Bunu engellemek için de ABD'nin Irak'ı bir baştan bir başa işgal etmesi gerekirdi. Bu kez Irak topraklarında ikinci bir savaşa sürüklenirdik." Sonra da şu önemli soruyu soruyor gazete: "Tut ki Irak'ı işgal edip Saddam'ı devirdik. VVashington'un başa getirece- ği bir hükümeti Irak halkı kabul eder mi? Halkın desteğıne sahip olmayan bu hükümet ne kadar dayanır ve ülkede is- tikrarı nasıl sağlar?" The New York Times, ABD'nin Şıi ve Kürt isyancılara as- keri yardım yapmasının da Irak'ı büsbütün zayrflatacağını ve iran'la Suriye'nin müdahalesi için ortamı hazırlayacağını be- lirtiyor. Gazeteye göre VVashington'un bu yola yönelmesi, ABD'nin Türkiye, israil ve Suudi Arabistan gibi müttefikleri- ni de kaygılandırırdı. Bu bakımdan Irak'ın iç sorunlannı Irak halkı kendisi çözmelidir. The New York Times'ın savunduğu ilke doğrudur. Ama bu ilkeye içtenlikle inananların, Körfez savaşının sona errnesi- nin ardından, "Arkadaş, Kuveyt kurtarıldı, bizim işimiz bitti. Bundan sonra Irak'taki gelişmeler Irak halkını iigilendirir" de- meleri gerekirdi. Bir yandan Irak halkını ayaklanmaya davet eden ya da is- yancı liderlerle görüşüp Irak için modeller öneren, öfe yan- dan da "Biz Irak'ın iç işlerine müdahaleye karşıyız" diyen- ler, günümüzde Irak'ta yaşanmakta olan facianın sorumlu- luğundan kurtulamazlar. Ingiliz OBSERVER gazetesi, Bush ve Özal'ın Kürtlerin Ortadoğu'daki rolü üzerineyaklaşımlarını değerlendirdv Turgut Özal, Bush'tan daha geniş görüşlüGazete, Kürt sığınmaalar konusunda ABD Başkanı Bush'un halen içinde bulunduğu karmaşık durumdan bir ölçüde Cumhurbaşkam Özal'ın sorumlu olduğunu daöne sürdü. EDİP EMİL ÖYMEN Kürt sorununda takındığı çeliş- kili tavrın sorumlu olduğu öne sürüldü. Buna rağmen Kürtlerin Ortadoğu'da rolü konusunda LONDRA — Ingiliz "Observer" gazetesinde Cum- hurbaşkam Turgut Özal'ı tanı- özal'ın, Başkan Bush'tan daha tan bir yazıda, Kürt sığmmacı- geniş görüşlü olduğu da kabul lar konusunda ABD Başkanı edildi. Özal'ın, Türkiye'ye Orta- Bnsh'un halen içinde bulundu- doğu'da "tarini bir rol fırsatı" ğu karmaşık durumdan bir öl- düştüğü şeklindeki görüşünün çüde Cumhurbaşkam özal'ın ise giderek "pamuk ipügi"ne dö- nüştüğü savunuluyor. Gazetenin Trofn" köşesinde, "Türkiye'nin küçük dev adamı" başhğı ile 5 sütun üzerinden ya- yımlanan aynntıh değerlendir- mede, Cumhurbaşkanı Özal'ın Kürt sorununa yaklaşımı şöyle ele alındı: "Özal, başlangıçta Amerika'nın Kürtlere destek vermesinden korktu. Amerika ise Kürt muhalefet ile bile görüş- meyeceği konusunda Özal'a gü- vence verdi. Bu da Başkan Bush'un şiffldi kendini içinde bulduğu karmaşık durumda Türkiye'nin bir ölçüde sonımlu oldH|anjı düşündiiriiyor. Buna- olduğu" da kabul ediliyor. lım derinteştikçe özal, kendine özal'ın bunahmın başından iti- özgü bir geriye çark ile Kürtler- baren "Türkiye'yi derbal Was- le gönişme>e karar verdi. Kör- hington çizgisine getirdiği", bu- fez bunalımı başında böyle bir nalımı, Türkiye'nin kaçırmama- şo düşönülemezdi bile. Ancak sı gereken bir fırsat olarak gör- bütün yetersizliklerine karşın düğü belirtilerek, "Türkiye'nin Özal, esasen insancıl nitelikleri dünyadaki rolünü arttırmaya olan bir fırsatçıydı." karariıydı ve kendisinin, Sam Flaha o e n k PÖrüslü Amca'nın güvenüir adamı oldu- uana geniş goruşıu ğ u n a Süga j^e^^^ i k n a Yapılan değerlendirmede etti" deniyor. "Ob«erver"a gö- Cumhurbaşkanı özal'm, Kün- re 10 yü önce dış siyaset hakkın- lerin rolü konusunda "siyasal da "en ufak fikri olmayan" rakiplerinden ve bele Başkan özal, Körfez bunalımı sırasında Bush'tan daha geniş görüşlü "deha, karariıuk ve hayal güeü" gösterdi, suçlandığı "ancak fırsatçılıkla geriye dönüşler de disinin arkasından, Yunanlılar ile bir anlaşmaya gidebilecegin- den korkuyor." Kıbns STFA TEMEL TAŞ VE MADENCİLİK A.Ş. DUYURU GENEL MÜDÜRLÜĞÜMÜZ Aşağıdakı yenı adresmde faalıyetını surdurecektır Arduman iş Merkezi A Blok Kat: 2 Tophanelioğlu Cad. 81190 Altunizade / İSTANBUL Tel.: (1) 341 12 13; Faks: (1) 341 00 09 zengin Cranit ve Mermer ürünlerimiz Satış ve Teşhir calerimizde Hızmetınıze sunulmuştur CALERİ ADRESİ: Kalamış Fener Cad. Kalamış Apt. No: 52 Kizıltoprak - Fenerbahçe / İSTANBUL Tel.: (1) 347 66 79 VARNA Cumhurbaşkam özal'ın diğer dış siyaset girişimlerinin de ele alındığı yazıda, örneğin Kıbns konusunda şu gözleme yer veril- di: "Özal, Kıbns sonınunun çö- zümüne şimdiye kadar hiçbir Türk b'derinin göstermedigi ilgi- yi gösteriyor. Türk tarafında ise engel, Rauf Denktaş'tır ve Denktaş, bir gün Özal'ın, ken- . mekte. Ülke ekonomisini, vaat ettiği bi bir "cennete" çeviremeyen ızal'a, tek adam yönetimi ko- nusunda eleştirilerin arttığı da ifade ediliyor. Özal, "Türkiyei yi bir aile işletmesi, kendisini iş- letmenin başı, akrabalannı da yönetim kunılu üyeleri olarak göriiyor" denen yazıda, özellikle aydınlar arasında, padişahlığa yapılan atıfların arttığı kaydedil- Türkiye île ilişki isteğî Bulgaristan'ın Varna kenti Tekirdağ'la kardeş şehir olacak. Temiz, sakin ve sessiz görünüme karşın sokaktaki vatandaş, yönetimin uygulamaları ile ilgili olumlu düşünceler taşımıyor. Bulgaristan topraklannın yüzde 10.7'sini oluşturan Var- na kentinde 980 bin kişi yaşı- yor". Türk kökenli Bulgar vatan- daşlarının sayısı da 100 bini ge- çiyor. 30 belediyeden oluşan Varna'nın en büyük kasabası 315 bin, en küçük kasabası da 4 bin nüfuslu. Varna Vali Yardımcısı tvan Kostadinov ile Belediye Başka- m Vovno Voynov, Türkiye ile iş- birliğine büyük önem veriyor- lar. Türkçeden İngilizceye, In- gilizceden Bulgarcaya çeviriler yapılarak sürdürülen görüşme- İer sırasında Türkiye'nin Varna Konsolosu Fevzi Uslubaş, Te- kirdağ ile Varna'nın kardeş şe- hir ilan edileceklerini söyledi. Aslen inşaat mühendisi olan YONCA ÖZKAYA VAR.NA — Buigaristan'da başlayan demokrasi yolculuğu yetkililere göre hızla ilerlerken sokaktaki vatandaş, varılacak durakla ilgili olumlu düşünce- ler taşımıyor. Yetkililer, çıkan, çıkmakta olan ve çıkacak yafca- larla şaşkına dönmüş durum- da. Halk içinse durum çok açık: "Para yetmez." Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlu- ğü'nün basın üyelerinin ülkeler- arası görüş alışverişinde bulun- malarını sağiamak amacıyla düzenlediği Bulgaristan, Ro- manya ve Macaristan gezisinin ilk durağı Varna ile gecenin iler- Ieyen saatlerinde tanıştık. Kostadinov, çalışma anlayışını "İnsanın önce iyi komşulan olmalı" şeklinde açıkladıktan sonra, Varna'nın en büyük so- runun "susuzluk" olduğunu açıkladı. Vali yardımcısı, "Bu sorunu gelecekte çözeceklerine inandıklanm" da ekledi. Kostadinov'a göre kentin di- ğer önemli sorunlan, ekonomik değişim politikalanndan zarar gören sanayi işçilerinin durumu ile sosyal sigorta sistemi. İş bul- mak için sınır ötesine giden Varnalıların sayısı 2 bin ile 4 bin arasında değişiyor. Bulgaristan'daki aemir üreti- minin yüzde 70'inin, elektrik üretiminin yüzde 12 ve 15'inin gerçekleştirildiği, turistlerin 35 bin yatak kapasiteli otellerinde misafir edildiği Varna'da, Bele- diye Başkanı Voynov, Türkiye ile Bulgaristan arasındaki "bu- zullann" eritilmesinde rol oy- narnakta kararlı. Komünist yö- netimin devrilmesinden sonra istifa eden mahalle temsilcileri- nin görevleri artık geçici komis- yonlar tarafından yerine getirili- yor. ilgili bölgede en çok oy alan partinin adayının seçilmesi ilke- sine göre işbaşına gelen Başkan Voynov, Bulgaristan Tarım Par- tisi üyesi. Voynov, Türkiye ile götürülecek ilişkiler için "kom- şu olmak zorundayız" dışmda seçenek görmüyor. Doğu Avrupa'yı kasıp kavu- ran demokrasi rüzgârlannın 1989 kasımında uğradığı Buiga- ristan'da "yöntemlerin demok- ratikleşlirilmesi ile ilgili yön- temlerin saptanması" sancısı yaşanıyor. Vali Yardıması Kos- tadinov, topraklann özelleştiril- mesi, fiyatlann serbest bırakıl- ması gibi önemli halkaların da yer aldığı yasalar zincirinin uzun dönemde yayılarak süre- ceğini haber verdi. Konsolos Uslubaş da Bulgaristan'ın Do- ğu Avrupa'nın îsviçre» olaca- ğını, AT'ye de Türkiye'den ön- ce alınacağına inandığını belirt- ti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle