22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30NÎSAN1991 CUMHURÎYET/17 HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÛN Uevtet Meteoraloıi Işien Genei Mü- dünûgü'nden alınarı Ugiye gûre bü- tûn Mtoeierimiz parçalı. yer yw çok buMkı. Marmara, Ege, Akdeniz, iç Anadolu, Batı Karadenız, Orta Ka- radenizTn iç kesimlen ıle Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun batısı sa- ğanak ve gok gürüttfflü sağanak ya- ğışlı geçecek. HA/A ŞICAKLIĞI: Bt- raz ralacak. RÜZGÂR- Güney ve batı yönlerden hafıf, ara sıra orta kuvvetfe esecek Denızlerde. Batı Karadenız ve Marmara'da yıldız ve poyraz, Akdenız'de gündoğusu ve poyraz, Egede kıble ve keştşleme, Doğu Karadenızde günbaösı ve ke- şişlemeden 3-5. yer yer 6 kuvvetın- de, saatte 10-21, yer yer 27 dentz Y 2S° 17» Dıyafbaiof Y 24°12°E*m Y 2e°13°Erancan Y 20° 10° Efzurum B 16° 4°Esk4dw Y 20° T2° Gaaanlep Y3O»18°aresun 2S°12°Mansa 20° 11" K M n 20°10°M«sn 1S° 3°Mu0la 21°î1°Muş 2o Nfl mili hızla esecek Oatga yûksekiiğı 05-1.5 m açıHarda zaman zaman 2-3mdolayındabulunacak vanGûlünde hava Par- çalı bulutiu geçecek. Rüzgâr, gûney ve batı yönlerden haffl, ara sıra orta kuvvette esecek. Görüş uzatdığı 10 km dolayın- da bulunacak. BngM Bitfe Bokı Burca Çanartaıe Çorum D«mzf Y 25° 14° Gümûşlune B 20° 7°Rıa B 20°12°Samsun Y 24° 12° Sıirt Y 20°12°Smco Y 27°M°Snas 18° ş Y 21° 10" HaUdn B 30° 13» Isparta Y 25° O° Istanbul Y 23° W tmıir B 18» 8°Kare B 18° PKas&monu Y 20° 13° Kaysefi Y 28° 12° Kırfcarei Y 21° 14° Kon»a Y 20° 7°Külahya Y 28° 12° Malatya 20° 9°Van 20° 12° Yoagat 2 2 ° 9 ° Z * ı JÇ* /g\t A-apk B-bubtlu G-gûne$t lUaiı BULMACA SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 1/ Bir meclisin bir gün içindeki toplan- malan. 2/Tokyo'nun eski adı... Bir mak- yaj malzemesi. 3/ Okutman... Bir cet- vel türü. 4/ Süprün- tüleri alıp atmakta kullanılan, küreğe benzer saplı kap. 5/ Güç, emek, çaba... Tokat'ın bir ilçesi. 6/Yürürlük. 7/Rütbesiz asker... Kurçatovyum ele- mentinin sımgesi... Bir oyun ya da fılmde dinlenme sü- resi. 8/Bir düşünce anlatan bir ya da birkaç tümcelik söz... Notada durak işareti. 9/tlkel bir silah... Bir Müs- lümanın inancını koruması koşuluy- la, zorlayıcı bir neden karşısında di- nini inkâr eımesini ve gizlemesini mazur gösteren uygulama. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/ Kısa yün ceket. 2/Düşünce... Gev- rek bir elma türü. 3/Bir cins içi küf- lü peynir. 4/Aynı dinin içinde, tasavvufa dayanan ve kimi ilke- lerle birbirinden aynlan Tanrı'ya ulaşma yollarından her biri. 5/Pulculukta hatalı basılmış pullar için kullanılan sözcük... Dik yokuş. 6/Ciltçilikte, kitap yapraklarını duzgün tutmaya yara- yan ince örülmüş şerit... İlave. 7/lşaret... Eski dilde kış. 8/Gel- git olayında denizin kabarması... Iran'da tarihi bir kent. 9/ Bir sınırdan geçebilmek için verilen yazılı izin. 60 YIL ONCE Cumhuriyel 30 NtSAN 1931 Kurban Bayramı nedeniylegazetemiz bugün yayımlanmamıştır. 30 YIL ONCE Cumhuriyet Anayasanın müzakeresi 30 NİSAN 1961 Temsilciler Meclisinin bu sabah saat 9.30'da yapılan oturumunda nisan 1961 cuma günü saat 10'da maddelerinin müzakeresüıe başlanan yeni Türkiye Anayasa Tasansının (Başlangıç) hariç, birinci müzakeresi tamamlandı. Tasarının tümü üzerindeki müzakereye 30 mart günü _, _ ,,«__ başlanmıştı. l t a n u ı G t m e ş Saat 10.55'te oturum açıldığı zaman salonda az bir ekseriyet vardı. Komisyon üyelerinden sadece 7'si, Bakanlardan da Cihat Baban ile Nâsır Zeytinoğlu yerlerini almıştı. Yalnız her günkine nispetle zabıt kâtiplerinin adedinde büytık bir artış göze çarpıyordu. Bu sırada Baskanlığa birtakım önergeler verildi. Bu önergelerden biri tlhami Soysal'a aitti. Soysal önergesinde, devletleştirmenin aleyhinde bulunan Fethi Çelikbaş, Cahit Zamangil ve Ferit Melen'in konuşmalardan aldığı ilhamla maddenin tamamen aksine olarak tâdiüni istiyor ve hiçbir jekilde, devletleştirmeııin yapümamasını istiyordu. önergenin okunması sırasında itirazlar, bağırmalar oldu. Fethi Çelikbaş, söz aldı. Bugüne kadar parlâmentoda böyle bir önergeye raslanmadığını bildirdi ve Soysal'ı itham etti. Cahit Zamangil konuşmasında kendisini savundu. D.P. devrinde çektiği ıstıraplan anlattı. Ferit Melen llhami Soysal'ı, basuıdan kuvvet almakla itham etti. T\ıran Güneş, komisyon sözcüsü olarak uzlaştıncı bir ifade ile hazırlanmakta olan Anayasa Tasansının ifade ettiği mânayı açık açık anlattı ve: "— Bu Anayasanın basındaki (sosyal) kelimesinden kollektivist veya bir totaliter devlet anayasası anlaşılmamalı. Hiç kimse bunu böyle anlamaya da kendinde kuvvet bulamıyacaktır" dedi. , Çelikbaş'ın maddenin çıkarüması hakkındaki önergesi reddedildikten sonra madde küçük bir tâdille kabul olundu.Maddenin açık oya konması istenmişti. Her zaman olduğu gibi, üyelerden büyük bir kısmı maddenin açık oya konmasma taraftar görünmüyorlardı. Açık oya konmasını istiyenlerden biri imzasıru geri aldı. Bu suretle madde iş'ari oyla kabul edildi. GEÇEN YILBUGUN Cumhuriyet Gözler Bakanlar Kurulunda ^ 0 NİSAN 1990 Hükümet, TBKP liderleri Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'ın 20 gün süren Ölüm orucunun ardmdan Ankara DGM'de yargıç önüne çıkmaları öncesinde TCK'nın 141, 142 ve 163. maddelerinde değişiklik öngören çahşmalara hız verdi. Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, bu üç maddede değişiklik içeren paketi, üzerinde "gizli" damgası bulunan bir dosya içinde Bakanlar Kurulu üyelerine iletti. Değişiklik paketinin, Bakanlar Kurulu'nun çarşamba günü yapılacak toplantısında ele alınması ve bir sonuca baglanması halinde söz konusu paketin bir tasarı halinde TBMM'ye sevkedileceği kaydedildi. Bakanlar Kurulu'nun önceki gün yapılan toplantısında 4 saat süreyle tartışüan ancak bir sonuca bağlanamayan TCK'nın 141, 142 ve 163. maddelerine ilişkin değişiklik paketi, yeniden gündeme getirüiyor. Avrupa'dan gelecek çok sayıda gözlemcinin izleyeceğî Kutlu ve Sargm'ın cuma günü yapılacak dunışmalan öncesinde, Bakanlar Kurulu'nun konuya ilişkin bir sonuca varması bekleniyor. Özay, yargıya başvurdu Cumhurbaşkam Turgut özal'a hakaret ettiği gerekçesiyle îçişleri Bakanlığı'nca görevden alınan Çanakkale'nin SHP'li Belediye Başkam Ismail özay, bu işlemin iptali istemiyle yargıya başvurdu. Bursa tdare Mahkemesi'ne yapılan başvuruda, Ozay'ın "bir geceyansı operasyonu" ile görevinden alınması partizanca ve keyfı bir tutum olarak nitelendi. Dava dilekçesinde, özay'ın ayağa kalkmayarak hakaret ettiği öne sürülen Cumhurbaşkam özal'ın da şortla askeri birlik denetlediği anımsatıldı. DÜZELTME • 28 Nisan 1991 günü gazetemizde yayımlanan "llerlememiz Allah'ın lütfu" başhklı haberde, Sedef Gemi Endüstrisi A.Ş.'nin Tuzla tersanesini yapan firma olarak Çakıroğlu tnşaat'ın adı geçmiştir. Doğrusu Çakırağa MUteahhitlik firması olacaktır. Düzeltiriz. 'Zünh Cezayır Tunus telsınkı (, }S* Lenmgrad ^ • LMoskova *"* / /ana .* *4 S rjrad r ^* ^ ^ fjfy ** Tebriz ** V J y-T ıa » w » \k t t » ^/•Şam Kahıre* DUNYA'DA BUGUN AmslerOanı Y 13° Amman A 26° Ama BaOdat Baretlona Basd Bdgml Bom Bnllsel Cenane Csnr Odık Ouba FrvHurt Sme Hefcinki Katııre « h Y 20° A 28° B 14° Y 13° Y 14° Y 15° Y 13° Y 12° Y 12° B 20° A 32° A 35° Y 14° Y 27° Y W A 24° B 10° Y 14° Y 28° Lemngraû Londra Madnd Mılano Montreal Uoskoa Mûnh Osk> Pans Prag Rıyad Roma Sot» Şam Tei Avıv lünus Varşora v^nedı» Vtyana WastinQtt Zûnh Y 10° Y 15° B 18° B 15° Y 12° Y ie» Y 13» Y 16° Y 14° A 33° B 18° Y 17° A 22° B 16° B 16° Y 10° Y 13° ögrencâ ve Siyaset Öğrencilerin siyasi partilere üye olmalannı engelleyen hükümlerin bir an önce kaldırılması, öncelikle bu kesimin kendi sorunlanna sabip çıkıp etkin yurttaş kimliklerini kazanmaları açısından da zorunludur. Çok partili siyasi yaşanun başlangıcmdan 1980*11 yıllara kadar, ülkemizin çeşitli alan- lannda yaşanan hızh değişim ve dönüşüm- ler, sosyo-ekonomik ve siyasi niteükli sorun- lan da beraberinde getirmiştir. Söz konu- su dönemde karşüaşılan sorunlara yönelik çözûm arayışları, öğrenci kitlelerinin de ge- niş ölçüde siyasallaşmalanna neden olmuş- tur. Dönemin sorunlannı bizzat kendi kim- liklerinde de hisseden bu kitlelerin büyük çoğunluğu demokratik nitelikli siyasi eylem- leri tercih ederlerken azınlığı oluşturanlar ise meşru ve yasal olmayan yöntemlere baş- vurmuşlardır. Bunun sonucunda da ülke- mizdeki demokratik rejimin sürekliliğini tehdit eden çeşitli problemler ortaya çıkmış- tır. Bu problemleri ortadan kaldınp, de- mokratik duzeni yeniden kurmak iddiasıy- la yapılan askeri müdahaleler ise öğrenci gençliğin âdeta tümünü, ülke istikrannı bo- zan "potansiyel suçlular" ilan etmişlerdir. Müdahaleler sonrası yapılan anayasal ve ya- sal düzenlemelerde öğrencilerin siyasi hak- lanm kısıtlayan hükümlerin yer alması, mü- dahale dönemlerinin yetkililerince genel ka- bul görmüştür. Nitekim 1982 Anayasası'mn 68. maddesinde yer alan "..., öfreııciler ... siyasi partilere giremezler" hükmü bu ge- nel kabulün en üst düzeyde hukuk kuralı haline getirilişinin somut bir örneğidir. Anayasanın bu hükmü, öğrencilerin ge- rek ülke sorunlarma, gerekse öğretim ha- yatı sırasında karşılaştıklan sorunlara iliş- kin görüşlerini siyasi partiler kanalıyla ka- muoyuna duyurmalannı ve bu konuda al- ternatif politikalar üretilmesi sürecine ka- tılmalanm büyük ölçüde engellemektedir. Bu nedenle son günlerde 1982 Anayasası'- mn 68. maddesi dahil, çeşitli maddelerin- de >apılması düşünülen değişiklikler gerçek- leştirildiği takdlrde, çağdaş, katılımcı Batı demokrasileri normlanmn tüm kurum ve kurallanyla ülkemizde yerleştirilmesi yö- nünde önemli mesafeler alınacaktır. Çağdaş demokrasilerin en belirgin özel- liği gen/1 ve yerel siyasete yurttaş katıhmı- nın en üst düzeyde açık tutulmasıdır. Bu açıklık öncelikle siyasi örgütler aracıhğiyla bireylerin siyasi yaşanun tüm yönler^le ya- kından ilgilenmelerini gerektirir. Bunu sağ- layacak temel araç ise siyasi partilerin ve bu partilere üye olacak fertlerin çeşitliliğidir. Si- yasi öTgütlenmenin sınırlı düzeyde tutuldu- ğu, genç, öğrenci ve kadın faktörünun si- yasi yaşamda etkisiz hale getirilmeleri için çeşitli önlemlerin alındıgı Ulkeler, bölgele- rinde banş, istikrar ve refahuı yegâne ömeği olduklannı (!) iddia etseler de çağdaşhk ve demokrathk iddialannda asla samimi ola- mazlar. öğrencilerin siyasi partilere üye ol- malanru engelleyen hükümlerin bir an ön- ce kaldınlması, öncelikle bu kesimin kendi sorunlanna sahip çıkıp etkin yurttaş kim- liklerini kazanmalan açısmdan da zorun- ludur. Nitekim, Türkiye gerçeğinde siyase- tin bazı kesimler için kırk-elli yaşlanndan sonra "zevkli bir ugraş", beürli çevreler ise "danyalıklarmı artürdıklan bir nimet" ola- rak algılandığı göz önünde tutulursa taba- nı kultürlü, özverili, ortak faydayı toplumun tüm katmanlanna yaymayı amaçlayan, genç, idealist kitleleri siyaset dünyasına ka- zandırmamn ne denli gerekli olduğu anla- şılır. Sonuç olarak, öğrenci gençliğin siyasi ha- yatm vazgeçilmez unsurları içinde siyasi fa- aliyetlerde bulunmalanna imkân tanınma- sı, karumca günümüz Türkiye siyasetinde- ki mevcut kısır çekişmeleri, politikacıların uzlaşmaz tutumlanru büyük ölçüde önleye- cek ve toplumumuzda sevgiye, barışa, dü- rüstlüğe, hoşgörüye dayalı siyaset anlayışı- nı yaygınlaştuacaktır. Ayrıca siyasi bilinci de yükselecek olan öğrenci kitlesi, ülke so- runlanna sahip çıkan, dinamik unsurlar olarak Türkiye'nin çağdaşlaşmasmda öncül unsurlar arasında yerlerini alacaklardır. TANJU TOSUN Dokuz Eylül Üniversitesi Amştırma Görevlisi İLAN ERGANİ BELEDİYE BAŞKANLlGl'NDAN 1 — Belediyemiz teşkilatında çalıştınlmak üzere münhal bulunan kadrolara 657 sayılı Devlet Me- murları Kanunu 48'inci maddesi uyarınca aşağıda belirtilen csaslar dahilinde sınavla memur alınacak- tır. Sınıfı Kadro Unvanı Derece Adel Tahsil dunımu G<n. İdari Hiz. •• " " " " " >* n ** n n n »• » n tt n *» n M *» Tek. Hizmetler Sağhk Hizmet. Yardıraa hizmet. ** " Hesap lşlen Müd. Tahsıldar Tahsildaj Tahakkuk memuru ltfaiye şoförü Memur Trafîk ınemunı Tahsildar tnsaat teknikeri ln$aat teknikeri Veteriner hekim Sağhk memuru Bekçi Hizmetli 5 8 13 10 13 13 13 19 9 10 7 12 14 14 Mes.Yük.Ok. (Muh. böl.) Lise mezunu Lise mezunu Lise mezunu Lise Me. Ağır Vas. Ehli. : Lise mezunu : Lise mezunu Lise mezunu Mes.Yük.Ok. mezunu Mes.Yük.Ok. mezunu Vet.Fak.Mez. Me.Yük.Okul mezunu Ortaokul mezunu l Ortaokul mezunu TOPLAM 16 2 — Aday memurlarda aranacak şartlar: a) Türk vatandaşı olmak, b) 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu değişik 40'ıncı maddesinde belirtilen yasta bulunmak, c) Hizalannda belirtilen okulu bitirmek, d) Kamu haklanndan mahnım bulunmamak, e) Taksirli suçlar hariç olmak üzere ağır hapis veya altı aydan fazla hapis ile yuz kızarücı bir suç ile hükümlü bulunmamak, 0 Görevini devamlı yapmasında engel olabilecek vücut veya akıl hastalığı ile özürlü bulunmamak. g) Hesap işleri müdürü için muhasebe alanmda deneyimli olmak tercih nedenidir. 3 — Adaylardan istenilen belgeler: a) Müracaat dilekçesi, b) Diploma aslı veya lasdikli sureti, c) Askerlikle ilgili ilişkisinin bulunmadığına dair belge, d) Tasdikli nüfus cüzdan sureti, e) lyi hal kâgıdı, 4 — Yazılı sınav 04.05.1991 cumartesi günü saat 10,00'da teşekkül edecek komisyon huzurunda uy- gun görülen yerde yapılacaktır. 5 — Müracaatlar en geç 02.05.1991 perşembe günü mesai bitimine kadardır, 6 — Yazılı sınavı kazananlar arasında sözlü sınav yapılacaktır. İlan olunur. 12.04.1991 Basın: 24428 SURUCU KURSU "Yeni anov sistemıno göre' Devreler: HaftaSonu: 27Nissn Hattaiçi; 29Nisai KADIKÖY (Sö^üllOçeşme Camıı yanı) 349 18 24-349 18 25 336 02 06-336 02 79 ELEMAN ARANIYOR Bakırköy civarında oturan Tecrûbelt, hızh dakiilo yazabılen • SEKRETER ve tecrûbeli • TIBBİ TAHLİL LABORANTI ilgilenonlerin 583 4 4 35 nolu tetetonu aramaları rıca olunur. Practice your English by joining our Conversation Group. Call PhiUip. 152 13 34 İLAN BODRUM KADASTRO HÂKİMLtCİNDEN Esas No: 1977/156 Karar No: 1986/17 Davacı: Onnan tşletme Müdürlüğü Vekili: Av. Nilgün Pekdemir Davalılar. Ümmahan Akman, Ahmet özçelik, Osmanr özceük, Ha- mide Uçak, Hüseyin Özçelik, Mesure Güle, Süleyman Pehüvan, Fat- ma Pehlivan, Hamide Yılmaz, Ayşe Dalgıç, Hüseyin Pehlivan, Halil Pehlivan, lbrahim Pehlivan, Candan Pehlivan. Dava: Kadastro tespitine itiraz. Davacı idare vekili tarafından Bodrum Saz koyünde bulunan 1344 parsel numaralı laşınmazın teknik bilirkişi krokisinde (A) harfî ile gösterilen 4400 rrr'lik kısmın tescil dışı bırakılmasına. (B) harfı ile gösterilen 6800 m ! 'lik kısmın ise 8% pay itibar olunarak 224/896 payımn Hüseyin kızı Ümmahan Akman, 56/896 payının Mustafa oğlu Ahmet özçelik, 42/896 payının Ahmet oğlu Osman özçelik, 42/8% payının Ahmet oğlu Hüseyin özçelik, 112/896 payımn Mustafa kızı Fatma Pehlivan, 48/896 payının Süleyman kızı Hamide Yılmaz, 48/896 payının Süleyman kıza Ayşe Dalgıç, 48/896 payının Süleyman kızı Candan Pehlivan 48/896 payının Süleyman oğlu Halil Pehlivan, 48/896 payımn Süleyman oğlu lbrahim Pehlivan adlanna tapuya tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davaiılardan Hamide Uçak'a tebliğ edilememiştir. Yapılan bütün aramalara rağmen davah Hamide Uçak'a mahkeme karan ve Orman lşletmesi tarafından yapılan temyiz dilekçesi tebliğ edilemediğinden işbu hukmUn ilanen tebliğine karar verilmiştir. lla- mn neşir tarihınden itibaren 15 günlük yasal stiresi içersinde temyiz edilmedgi takdirde kesinleşeceği ilanen tebliğ olunur. 19.2.1991 Basın: 24596 1969-1973 14. Dönem Tunceü Milletvekili HUSEYIN YENİPINAR'ı 29.4.1991 günü yitirdik. Cenazesi 1.5.1991 Çarşamba günü, Maltepe Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakiben Cebeci Asri Mezarhğı'nda toprağa verüecektir. Allah rahmet eylesin. AİLESİ İLAN T.C. DOĞUBEYAZIT SULH HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1991/3 Es. Davacı Efendi Barin'in davalılar Doğubeyazıt ilçesi Topçatan kö- yü cflt: 067/02, sahife 11, kütük 41'de nüfusa kayıtlı Abdulmecit ve Güzd'den olma 1.1.1939 doğumlu Emine özbey ve 7.3.1958 doğumlu Hayrottin aleyhlerine açtığı Topçatan köyü 10 nolu parselin iptali ve tescil davasında dava dilekçesi davalılara tebliğ edilemediğinden da- valılarm durusma günü olan 10.7.1991 tarihinde mahkememizde haar bulunmalan aksi takdirde esas hakkmda karar verileceği ilanen teb- liğ olunur. Basın: 46783 İLAN T.C. YOZGAT KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1991/82 Davacı Hüsnü Kılıç, davah Hüsne Kılıç aleyhine Yozgat Salman Fakılı köyünde bulunan 44 parselin kendisinin olduğunu iddia ede- rek dava açmıştır. Davah hasan kızı Hüsne Küıç'ın açık adresi tespit edilemediğin- den tebligatın ilanen yapılması gerekmiştir. Durusmanın 21.5.1991 günü saat 9.00'a talik edildigi, durusmaya gelmediğiniz takdirde yokluğunuzda karar verileceği hususu ilan ta- rihinden itibaren 7 gün içinde tebliğ edılmiş sayılacağı 7201 sayıh ya- sarun 31. maddesi uyarınca ilanen tebliğ olunur. 26.3.1991 Basın: 46772 ^ ^ L l MAYIS'TA HUKUKÇU ^ ^ ARKADAŞLARIMIZ HER TÜRLÜ AbK HUKUKİ YARDIMA HAZIRDIR. ^»*^***^ Ö 1 0 İSTANBUL ŞUBESİ ^ • P YENİ MEHMET'LER GÜLAY'LAR •Jj tSTEMtYORUZ. % ^ ^ İHD İSTANBUL ŞUBESİ ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Tezgâh... Mehmet dedem anlatmıştı fıkrayi; dedem dediysem, de- dem değil. annemin dayısı; ama bizler "dede" derdik. Dede gibi yani. Dört-beş yaşlarında var, yoktum. Dedem aksakallı, pırıl pırıl yüzlü biri. Köyden bize armağanlar getirır. Bir şey bulamazsa, bir iki yumurta getirir. Anlatıyor Mehmet dedem şimdi: "Karı koca yaylaya gidiyorlarmış. Tepede güneş, sıcaaak. İkisi genç. Adam bir ara: — Haydi! demiş, canım çok istiyor... — Olmaz! demiş kadın, delirdin mi? Bir gören olur! — Kim görecek? demiş adam. Haydi! — Delilenme, olmaz! Olmaz dedim mi olmaz! Bir su başına gelmişler; su teknesinde su pınl pırıl, bir yarv dan da kurnasından su şarıl şarıl akıyor. Kadın terlemis, kr> casına! — Şu çizmelerimi çıkanver! demiş, ayaklanmı yıkayaca- ğım! Dedem, alıp açıklamalar yapıyor fıkrasında şimdi, şoyie diyor: — O zamanki çizmeler, bir konçla tumana tutturulurmuş. Adam çizmeye asılınca. kadının tumanı da birlikte geliver- miş. Adam başlamış şıkır şıkır oynamaya: — Haydaaa! Senin istediğin de oldu, benim istediğim de! Fıkrayı benden başka dinleyenler de vardı kuşkusuz, ama kimlerdi, şimdi belleğimde kalmamış. Dedem herhalde bu fıkrasını parmak boyunda olan, o zamanki bana anlatmadı sanıyorum. Dinleyenler güldüler mi, gülmediler mi, onu da bilmiyorum. Fıkradan pek bir şey anlamamış olmalıyim! Meh- met dedem, çoktan öldü. Oğullarının soyadları "Yeşil"di; onunki de Yeşil olmalı... Hacı Semra'nımın ANAP İstanbul İl Başkanlığı'na soyun- ması, keyfinden değil, bir zorunluluktan doğmaktadır. ANAP gitti, gidiyor; kocasının saltanatı da gidiyor; ne yapsın kadın- cağız, soyunuyor politikaya işte! Gerçekte, bilmem ne vakıf- ları, Papatyalar filan da bahaneydi; tümü siyasal gücü elle tutmayı amaçlıyordu. Güneydoğu'ya gidip "Peşmerge"lerle fotoğraf çektirmek de öyle. Şimdi gidiyorlar mı? Kafalarına takılanlar, ellerine ayaklanna dolaştı da ondan gitmıyorlar. Git- menin bir yararı yok da ondan. Hacı TÖ, işleri ağzına yüzüne bulaştırmış, Hacı SÖ bunla- rı düzeltmeye çalışıyor sözde. Düzeltemez, bitti bu işler ar- tık. Hacı TO'nün puanı, ANAP'tan yüksekmiş! Bununla "naylon" gazetecileri kandınrsınız, bir de kendinizi! Her şey kullanılıyor, küçük oğlan Efe'nin evlenmesi bile. Daha küçük olsa sünnetinden mi yararlanırlardı? Adalet Bakanlığı Müş- teşarı Arif Yüksel'in, ANAP il kongresinde, bu tezgâhta işi ne? Yargıca baskı yapmak için mi oradaydı? Ayıp, bu açıkça suçtur... O da mı kullanıldı ne? Yoksa, kendiliğinden mi gitti? İşler önce Efe'nin düğünüyle başladı. Gazetecilerin büyük bölümü, otelin çevresine bile yaklaştırılmamış. Cumhuriyet, Faruk Bildirici için Svvıss Otel'de bir oda kiralamış; olayları izleyebilsin diye. Hacı TÖ'nün basın danışmanlarından Me- tin Yalman görevlilere: — Bu arkadaş gazeteci! demiş. Görevliler Faruk Bildirici 1 yi odasından çıkarmamışlar. Gece yarısından sonra saat 01.00 miydi neydi? Ankara^ dan İstanbul'u aradım "Ne var ne yok?" diye. Haber yönet- meni Yalçın Bayer, ağlamaklıydı: — Düğünden hiçbir haber sızmıyor, ne yapacağımızı sa- şırdık! Bayramda, Didim'de "Parlamenterter Sitesi'nde, Hacı T& ye yakın milletvekilleri, yapılacakları SHP'lilere anlatıyorlardı: — Seçim eylülde değil, ekimde. (6 ekim pazara geliyorl) Türk halkı beş yıla alışamadı. Dört yıl doldu mu seçim bekli- yor. Turgut Bey (Hacı TÖ), ANAP'lıları seçime götürebilme- nin yolunu buldu. Milletvekili sayısı 600'e çıkıyor. Milletvekillerinin yüze yakını, partilerce gösterilecek, bunlaf 'Türkiye" milletvekili olacak. Böylece şimdiki milletvekilleri de yeniden seçilip gelmiş olacaklar. Bir sıkıntı doğmayacak. İl sayısı 103'e çıkıyor. ilçeler, öyle hemen il yapılmayacak. Ön- ce sözü verilecek; "Seçim sonucuna göre valiyi gönderiyo- ruz!" denecek. Neydi o, Karaman'ın ettiği? İl oldu, sonra da SHP'liyi be- lediye başkam seçti! öyle, Karaman'ın oyununa bir daha ge- linmeyecek... Utanmak gerek, utanmak. Oyun edilir mi hiç! Aaa, ayıp vallahi ayol! Aziz Nesin de ne bozguncu. Güya Hacı TÖ. Hacı SÖ'den bıkmışmış da, onun için ANAP İstanbul İl Başkanlığı'na so- yunmasını desteklemişmiş! Bıksalar, el ele tutuşup gezerler mi hiç? Şimdi telefonla tu- tuşurlarartık. Hep Bush'la konuşulacak değil ya, ne demiş- ler? Su sesi, para sesi, kadın sesi... Aziz Nesin'i andım ya bu haftaki "Panorama"da, Aziz Ne- sin'le bir konuşma var; Aziz Nesin'in çıkarmayı tasariadığı gazeteden söz ediyor. Selda Saka'nın "Tümüyie sol çizgide olan bir gazete çıkarma fikri nasıl oluştu" sorusuna şöyle kar- şılık veriyor Nesin: — Bir yıldır böyle bir proje vardı, şimdi artık gerçekleşme aşamasına geldi. Üç-dört ay önce, gazeteyi oluşturmak ama- cıyla, "Onbinler A.Ş." adında bir şirket kurduk. On on beş gün önce de çahşmalara başladık. Gazeteye isteyen herkesin ortak olabilmesi için hisse se- netleri çıkardık. Tabii senetleri satacak şirketin sermaye art- tırımı yapabilmesi, bunun için en az bir milyar liralık sermayeye sahip olması gerekiyor. Bu paranın 250 milyon lirasını bankaya yatırdığımızda hisse senetlerini isteyenlere göndermeye başlayabileceğiz. Bir hisse senedi 200 bin lira. Ama bu parayı da ödeyemeyecekler için yüzer bin liralık ya da ellişer bin liralık senetler de hazırladık. Şirket sermaye arttırımı yaptıktan sonra gazete ilanlan da vermeye başlaya- cağız. Gazete ilanlarında yaptığımız işi anlatacağız, Türkiye çapında bir kampanya başlatacağız... Selda Saka, bir soru daha yöneltiyor; "Türkiye'de şu an- da çoğu aydın kimsenin okuduğu gazete olan Cumhuriyet 1 in okur kitlesini kendinize mi çekeceksiniz" diye soruyor. Aziz Nesin'in yanıtı şoyie: — Sanmıyorum. Bizim öyle bir niyetimiz yok. Bugün hol- ding olmayan tek gazete Cumhuriyet. Yani yalnız gazeteci- lik yapan. Öbürleri emlakçılık yapıyor, yumurtacılık yapıyor, otomobilcilik yapıyor, alışveriş yapıyor, akla gelmedik işler ya- pıyor. Ama Cumhuriyet iyi bir gazete olmakla birlikte bugün Türk solunu doyuramıyor. Biz bu açığı kapatır mıyız, zaman gösterecek, ama biz becermeye çalışacağız. Bu gazete çıktığı zaman, yalnız Türk solunun değil, Türk aydınının da gereksinimlerine de karşılık verecek. Yalnız solcu değil, doğru haberci de olacak. Parti kurmaktan çok daha önemli bir olay bu. (Gazetenin hisselerinden almak Isteyen- ler: Büklüm Sokak 75/2 Gaziosmanpaşa-Ankara adresini ya da Ankara'da 127 50 70 nolu telefonu arayabilirler.) "Onbinler" gazetesinin çıkış hazıriıklannı biliyordum. An- cak Cumhuriyet'te çalışırken o gazeteye ortak olmanın uy- gun olmayacağını da düşünüyordum. İlhan Selçuk da ortak olmuş. Destekleme açısından ben de ortak olacağım. Aziz Nesin'e bu düşüncemi söylerken şöyle dedim: — Ben de ortak olacağım. Hem ileride belki gazeteyi eie geçiririz! — O zaman seni almayız! dedi Aziz Nesin, çünkü senin niyetin kötü! (Kahkahalar.) "Kliyet" Arapça bir sözcük; Türkçesi "kurma", "amaç" demek. Argoda "tezgâh" anlamına da gelebilir... T.C. DOĞUBEYAZIT SULH HUKUK MAHKEMESİ Sayı: 1990/71 Es. Doğubeyazıt ilçesi Karaseyh köyü 579 nolu parselin tapu iptali ve tescil davası sırasında tapu maliki Doğubeyazıt ilçesi Karaşeyh köyü nüfusuna kayıtlı, Hasan oğlu, 1947 doğumlu Zeki Kaya'mn davaya dahil edilmesine karar verilmiş olup dahili dava dilekçesi kendisine tebliğ edilemediğinden ve adresi bilinmediğinden dahili davah Zeki Kaya'mn duruşma günü olan 10.7.1991 günü durusmaya gelmesi ila- nen tebliğ olunur. Basın: 46785
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle