Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30NİSAN1991 EKONOMİ CUMHURİYET/13
SERBEST PİYASADA DÖVtZ
ABODolan
AlmaıMariu
İsviçre Frangı
Hollanda Ftorini
Ingıliz Stertnı
Fransız Frangı
100 I üreb
S.A.RıyaK
Avus. Stnı
Alıs
4080
2295
2730
2230
6850
670
312
1070
323
Satiş
4090
2305
2740
2240
6900
680
317
1080
330
ALTIN 6ÜMÛŞ
Cumdunyet
Reşat
24 ayar attın
22 ayar bilezik
900 ayar gûmûş
Vakıfbank Altını
Ziraat Attını
Halkaltın
Alış
306.000
325.000
46.300
41.400
570
242.000
238.000
237.000
Satış
310 000
340 000
45 550
46 200
598
237 000
243 000
242 000
M.BANKASI PİYASALARI
Ryasası
Dövo
Piyasası
Mtm
Piyasası
Ort Faz {%)
tsl Hac (MılyarTL)
Dolar kapanış (TL)
fc.Hac (Müyon J)
Kapamş (ons/J)
islem Hacrri (kg)
95 00
2 180 6
4140
5159
35150
372
Borsa genel
kıırulu
• Ekonomi Servisi —
Borsanın yıllık olağan genel
kumlu bugün saat 14.00'te
tstanbul Ticaret Odası'nda
toplanıyor. Toplantıda,
"Ticari Bankalar"
grubunun yönetim
kurulunda bulundurduğu
bir temsilcilik için seçim
yapılacak. Borsa
kulislerinde bir yönetim
kurulu üyeliği için dört
adayın çekiştiği belirtiliyor.
Genel kurulda aynca yeni
kurulan tahvil piyasasının
yönetmeliği onaya
sunulacak.
2 bankadan
faizarttınmı
• Ekonomi Servisi — İş
Bankası 6 ay vadeli
mevduata uyguladığı faiz
oranını 1 puan, Şekerbank
da yıllık mevduat faizini 2
puan arttırdı. İş
Bankası'nın 6 ay vadeliye
uyguladığı faiz oranı yüzde
60'tan yüzde 61'e
yükseltildi. Şekerbank ise
yıllık mevduat faizini 1
mayıstan itibaren yüzde
68'den yüzde 7O"e çıkarttı.
İş Bankası halen 1 ay
vadeli mevduata yüzde 45,
3 ay vadeliye yüzde 59, 6
ay vadeliye yüzde 61, 1 yıl
vadeli mevduata yüzde 63
faiz verirken, Şekerbank 1
ay vadeliye yüzde 50, 3 ay
vadeliye yüzde 62, 6 ay
vadeliye de yuzde 64 faiz
vernaeye devam ediyor.
TKB'de sermaye
arttınmı
gündemde
• Ekonomi Servisi —
Türkiye Kalkmma
Bankası'nın olağanustü
genel kumlu bugün (30
Nisan 1991) Ankara'da
yapılacak. Tek gündem
maddesini görüşmek üzere
toplanan genel kurulda
TKB'nin sermaye artışına
ilişkin konuiar karara
bağlanacak. 1990 yılı iştirak
satış kârları ile Yeniden
Değerleme Değer artış
fonlannın banka
sermayesine eklenmesi
bekleniyor. Genel kurul
karanyla aynca sermayeye
eklenen tutarın dağıtım
şekli belirlenecek.
Elektrik yanıı
zamlı
• ANKARA (ANKA) —
Türkiye Elektrik
Kurumu'nun (TEK) yü
sonuna kadar
programlanan ve her ay
elektrik fiyatlarına yüzde 3
zam yapılmasmı esas alan
programından sapılarak
elektrik fiyatlarına 1
mayıstan geçerli olmak
üzere yapüan yüzde 9'luk
zam çarşamba günü
yürürlüğe giriyor.
TMO: Bugdaya
destek bitmedi
• ANKARA (Cumhuriyet
Biirosn) — Toprak
Mahsulleri Ofisi Genel
Müdürü Ahmet Özgüneş,
"Buğdayda desteklemenin
kaldırılması söz konusu
değil. Ancak uzun
dönemde yöntemde bazı
değişiklikler yapılabilir"
dedi.
KISA KISA
İSVİÇRE
StGORTABirikim
Reklamcılık'ın hazırladığı
imaj kampanyası ile ilk kez
kapsamlı bir biçimde
medyaya çıkıyor. TUrkiye'de
mümessil olarak 1926'dan
beri La Suis Umum Sigorta
adıyla faaliyet gösteren
Isviçre Sigorta, 1988 yılında
ana şirket Swiss Re ile
ortak oldu.
DEVA HOLDİNG'in
üreitiği Ciflosin adlı
anübiyotiğe Sovyetler
Birliği tarafından ruhsat
verildi.
Dünya kemer sıkıyor T U K E T I C I G O Z U Y L E
Para ve kredi
darboğazı, 155 ülke
temsilcisinin katıldığı
IMF-Dünya Bankası
toplantılarının ana
gündem maddesi.
Ekonomi Servisi — Dünya
ekonomisinin şu anda yjaşadığı
önde gelen sorunlardan b"iri olan
"kredi darboğan" IMF ve Dün-
ya Bankası'nın önceki akşam
Washington'da başlayan bahar
dönemi yan yıl toplantılarında
da en önemli gündem maddesi-
ni oluşturuyor. Toplantılarda
IMFnin bu para darlığı nede-
niyle üye ülkelerden SDR (Özel
Çekme Hakları) tahsisatı iste-
mesi bekleniyor. Aynı nedenle
Dünya Bankası da orta ve uzun
vadeli kalkınma projelerini des-
teklemekten çok kredi kullanı-
mında özel sektöre anahtar rol
veren bir kuruma dönüşeceğinin
ilk işaretlerini vermeye başladı.
önceki akşam VVashington'da
başlayan IMFye üye 155 ülke-
nin temsilcilerinin katıldığı IMF-
Dünya Bankası yan yıl toplan-
tılanna Türkiye'yi Merkez Ban-
kası Başkanı Rüsdii Saracoglu,
Başkan Yardımcısı Ercan Kum-
ra, Hazine Müsteşan Namık
Kemal Kılıç ve Müsteşar Yar-
dımcısı Mahfi Egilmez temsil
ediyor.
2000 vılında yoksulluk
yoksuftarm sayta
Afrika (sahra att)
Dofiu Asya
Gûney Asya
Doğu Avrupa
Ortadoâu ve Avrupa
L. Amerika ve Karayıpler
«ştaa
1985
46L8
20.4
509
78
31.0
19.1
32.7
2M0
4ai
4.0
260
79
22.6
11.4
18L0
1MS
180
280
525
5
60
75
1.125
2M0
265
70
365
5
60
60
825
y r VOkSUİ İnS3FI Dünya Bankası'nın tahminienne göre ha-
len 1 milyar 100 milyorı civarında olan yoksul ınsan sayisı, 21. yûzyıla gırdiği-
mizde yalnızca 825 mılyona dûşecek. Yoksullukla mücadelede en çok Doğu
Asya başanlı olacak. Doğu Avrupa'da ise nûfus 2000 yılına kadar artmayaca-
jjı halde, yoksul ınsanlann topiam nûfusa oranı yükselecek. Kara Afnka'da ise
yoksullann sayısı artacak. Dünya Bankası yılda 370 dolardan az gelirı olanlan
yoksul kabul ediyor.
Toplantı öncesinde bir araya
gelen gelişmekte olan 24 ülkenin
temsilcileri, gelişmiş ülkelerin
uyguladığı sıkı para politikala-
nnı eleştirdiler, kredi daralma-
sından yakındılar. 24'ler Gru-
bu'nun toplantısı sonucu yayım-
lanan ortak bildiride, 3. Dünya
Ülkeleri'nde dış borc krizinin
patlak verdiği 1980'li yıllann
başlanndan bu yana, bankala-
rın taze kredi vermekten kaçın-
dığı, bunun sonucu son yıllarda
3. Dünya'nın 1. Dünya karşısın-
da net sermaye aktancısı haline
dönüştüğü belirtildi.
Kredi darboğan, Dünya Ban-
ka'sının kredi politikasında da
önemli değişikliklere yol açıyor.
Dünya Bankası yetkilileri, bu
değişimi, toplantıya katılanlara
açıkladılar. Artık Dünya Banka-
sı, kalkınmakta olan ülkelerde
büyük projelere kredi vermekten
kaçınacak. Bankanın kredilerin-
de ana kıstas "verimlilik ve
etkinlik" olacak. Verilen kredi-
lerin daha verimü ve etkin bi-
çimde kullanılması için de özel
sektör anahtar bir rol üstlene-
cek. Reuter'in haberine göre
Dünya Bankası yetkilileri bu de-
ğişimi "artık kalkınma planian,
karau projeleri ve büyük yatı-
nmlann devri kapandı" sözle-
riyle dile getiriyorlar.
Banka, bundan böyle geliş-
mekte olac ülkelerde sermaye
piyasalarının geliştirilmesi ve
uluslararasılaştırılması gibi
önemlere daha fazla ağırlık
verecek.
Kalkınmakta olan ülkelere
1975-1980 arasmda kişi başına 9
dolarlık sermaye transferinde
bulunan Dünya Bankası'nın bu
katkısının gelecek beş yılda iki
dolara kadar duşmesi bekleni-
yor. ABD de bankaya, kalkın-
makta olan ülkelere kullandıra-
cağı kredilerde özel sektörü teş-
vik amacıyla verilenlerin paymın
1995'te yüzde 50'ye çıkanlması
için sürekli baskı yapıyor.
Dünya Bankası'nın kredi kıs-
taslannda da önemli değişiklik-
ler olacak. Örneğin Dünya Ban-
kası Başkanı Barber Conable,
büyük ölçüde silahlanan geliş-
mekte olan ülkeleri uyararak bu
tutumlanyla alabilecekleri kre-
dileri yitireceklerini söyledi.
Öte yandan Dünya Bankası1
run hazırladığı raporda bundan
böyle verimlilik artışı ile çevre
kirliliğinin önlenmesini sağlayan
projelere kredi açısından "daha
fazfaı şans tanınacagı" belirtildi.
71er doları durdurmadıYedi büyük ülkenin
ekonomi kurmaylan,
ABD'nin istediği
"global faiz incürimi"
önlemini
benimsemedi.
Zirveden sonuç
çıkmayınca dolar
yükselişini sürdürdü.
Ekonomi Servisi — önceki
gün VVashington'da, toplanan
Yediler Grubu'nun (ABD, Al-
manya, Japonya, Fransa, Ingil-
tere, Italya, Kanada) maliye ba-
kanlanyla merkez bankası baş-
kanlan, faiz oranlannın indiril-
mesi konusunda somut bir ka-
rar alamadan dağıldılar. ABD
Dolan hızlı yükselişine devam
etti ve dün TSÎ öğleyin Asya
borsalarında 1.7750 marka ve
139 yene çıktı. Türkiye'de de
dün öğlen saatlerinde dolar ser-
best piyasada 4 bin 100 liraya
kadar çıktı.
Yediler Grubu'nun VVashing-
ton'daki son toplantısının öne-
mi, gelişmiş sanayi Olkelerinin
içine girdiği durgunluk, buna
bağlı olarak bir süredir ortaya
çıkan büyük kredi daralması,
bir süredir ABD Dolan'nın
mark karşısında sürekli değer
kazanması gibi olgulardan kay-
naklanıyordu.
1992 yılında yapılacak baş-
kanlık seçimi için şimdiden kol-
ları sıvayan George Bush, ABD
de dahil olmak üzere Batı eko-
nomisinin içinde bulunduğu
durgunluğu ve kredi daralması-
nı aşabilmesi için tek çıkar yo-
lun, faiz oranlarını bütün dün-
yada genel olarak indirmek,
böylece para politikalannı gev-
şeterek ekonomileri canlandır-
mak gibi önlemler olduğu görü-
şünde. ABD ekonomisinin, ge-
çen hafta açıklanan istatistikle-
re göre 1990'da girdiği resesyon
zıncirini kıramadığı, ekim-aralık
1990'da yüzde 1.6 oranında ge-
rileyen GSMH'nin, ocak-mart
1991 döneminde yüzde 2.8 ora-
nında gerilediği ortaya çıktı.
Öte yandan ABD ekonomi-
sinde son zamanlarda görülen
tek olumlu nokta olan ihracat
patlamasının devam etmesi için
hem doların yükselişini durdur-
ması hem de Avrupa, Kanada,
Japonya gibi ülkelerde tüketimi
kısıtlayıcı resesyon eğilimlerinin
ortadan kaldırılması gerekiyor.
Şimdilik doların düzeyi, Ameri-
kan ihracatını baltalayıcı bir
noktaya ulaşmış değil. Beyaz Sa-
ABD Hazine Bakanı Brady (solda) ile Merkez Bankası Başkanı Greenspan, amutia girdikleri zir-
veden eü boş döndü.
ray'ı asıl korkutan, diğer ülke-
lerin resesyonu besleyen sıkı pa-
ra politikalannı devam ettirme-
si.
Bunun için Beyaz Saray yöne-
timinin düşündüğü tek canlan-
dırma yöntemi, faizleri düşür-
mek. Bu tür bir gevşemenin ya-
ratacağı enflasyonist ortamdan
ABD çok fazla korkmuyor. Bu
nedenle Bush yönetimi, ana
amacı "sıfır enflasyonla büyü-
meyi sağlamak" olan Yediler
Grubu toplantılarına, bu kez
"diişük enflasyonla büyiime"
mesajını iletti.
George Bush, bu tezlerini, Ye-
diler Grubu'na kabul ettirmek
için önceki gün VVashington'da-
ki toplantı başlamadan önce alı-
şılmadık bir tarzda bir resepsi-
yon vererek altı büyük ülkenin
maliye bakanlanyla merkez
bankası başkanlannı ağırladı ve
"lobi" yaptı. Ancak Japon ve
Alman ekonomi kurmaylan
bundan pek fazla etkilenmedi-
ler.
Japonya ve Almanya faizlerin
düşurülmesi ve para politikala-
rının gevşetilmesi konusunda
olumsuz bir tavır içindeler. Bu
tavır oldukça mantıklı. Hem yen
hem de mark, dolar karşısında
hızla değer yitirirken Japonya ve
Almanya'nın faizleri indirmesi,
kendi paralarını büsbütün çö-
kertebilecek.
Almanya, birleşmenin getirdi-
ği yüksek maliyet, uzun süredir
ilk kez yaşanan enflasyon kor-
kusu, Doğu Almanya'dan gelen
yüksek fiyat artışı talepleri kar-
şısında, enflasyonu kamçılaya-
çak böyle bir önlemi reddediyor.
Üstelik Almanya'da sıkı para
politikasının gevşetilmesini mut-
laka gerekli kılacak bir resesyon
da yaşanmıyor.
Japonya da resesyondan çok
enflasyondan korkan bir ülke.
Öte yandan son bir yılda aşırı
derecede yükselen gayri menkul
fiyatlannı dizginlemek için tam
şu sırada parlamentoya bir ya-
sa teklifı getiren Japon hüküme-
ti; emlak fiyatlannı yeniden kış-
kırtacak bir faiz indirimini pek
mantıklı bulmuyor.
Üstelik, IMF de ABD'nin tez-
lerini paylaşmıyor. IMFnin ha-
zırladığı son raporda, ABD de
dahil, dünya ekonomisinin Bush
yönetiminin savunduğu kadar
kötü bir durumda olmadığı, re-
sesyonun bu yıhn ikinci üç ay-
lık döneminde aşılacağı öne sü-
rülüyor. IMF Direktörü Michel
Camdessus, yaptığı açıklamada
yedi buyük ülkeye, "Faizleri su-
ni bir biçimde hızla indirmeyin,
enflasyonu hortlatır, diıma den-
gelerini altüst edersiniz" dedi.
Bütün bunların etkisiyle ön-
ceki gün VVashington'da yapılan
iki ayrı toplantıdan sonra yedi
ülkenin ekonomi kurmaylan,
kâğıt üzerinde birtakım niyetleri
belirten her zamanki gibi
"muğlak" bir sonuç bildirgesi
yayımlamakla yetindiler. Bildir-
gede, "Yedi ülke, gelecek (e eko-
nominin kendini toparlayacagı-
na dair olumlu işaretlerin oldu-
ğunu ve enflsa\onun düşuk dü-
zeyde sejTettiğini saptamışlardır.
Ancak yine de yedi ülke, faiz
oranlannın gercekten yüksek ol-
duğunu ve ekonominin yavaşla-
dığıru da saptamışlardır. Vedi ül-
ke, ekonomiyi iyileştirmek için
fiyat istikrannı da dikkate ala-
rak daha diişük faiz oranlarını
sağla>acak parasal politikalan-
nın önemini vurgnlamışlardır.
Böylesi bir orta vadeli straleji-
nin polansiyel tehlikeleri orta-
dan kaldıracak en iyi yol oldu-
gunda fikir birliği içindedirler"
gibi genel ifadelere yer verildi.
Bu durumda her ülkenin ken-
di iç sorunlarını gözönünde bu-
lundurarak faiz oranlarını tek
başına saptayacağı anlaşıldı.
Şimdi herkes ABD'nin kendi fa-
izini indirerek doların hızını ke-
sip kesmeyeceğini, merak ediyor.
Borsa sert darbe yediABDURRAHMAN
YILDIRIM
Ekonominin tıkanması bor-
sayı vurdu. Hisse senedi fiyat-
ları dün 1991'in en büyük gün-
lük düşüşünü yaşadı. İMKB Bi-
leşik Endeksi yüzde 6.3 değer
kaybederken sanayi endeksinde-
ki düşüş yüzde 9.1 oldu.
Ekonominin barometresi du-
rumuna gelen borsa, dünkü dü-
şüşüyle ekonomideki 'kara
tabloyu' yansıttı. Önce Mer-
kez Bankası Başkanı Riişdü
Saracoğlu'nun 'sorunlann bü-
yüdügünü' belirtmesi ve pa-
ra politikasındaki tıkanıklığa
işaret etmesinin ardından Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal'ın
"Geleceğimiz kritik" açıklama-
sını, dün Hazine Müsteşar Yar-
dımcısı Mahfi Eğilmez'in "Büt-
çe açığı 30 trilyonu bulur" şek-
lindeki açıklaması izledi. Eko-
nominin durumunu ortaya ko-
yan bu açıklamaların, doların
değer kazanması ve bankalann
nakit ihtiyacıyla birleşmesi, bir
sureden beri 4000 puanın altına
düşmemek için direnen İMKB
Endeksi'nin direncini kırdı. 252
puan birden kaybeden İMKB
Bileşik Endeksi 3780 puana in-
di ve yüzde 6.3 değer kaybetti.
Asıl düşüş, sanayi hisselerinde
gerçekleşti. 361 puan birden ge-
rileyen sanayi endeksi 4321 pu-
andan 3960 puana indi. Mali
endeksin düşuşu ise yüzde 2.5'te
kaldı. Dünkü işlemlerde Garan-
ti Bankası ve Pamukbank gibi
bankalann satıcı olduklan dik-
kati çekti.
İMKB Endeksi, dünkü düş-
rı, mart ayında ekonomideki
olumsuz gelişmelerden etkilene-
rek düşüş eğilimini sürdürmüş-
tü. Hisse fiyatlan özellikle nisan
ayında 'para politikasının çök-
mesinden', 'yüksek faizden' ve
'doların yükselmesinden' etki-
lenmişti. Fiyatlardaki bu düşüş
borsanın işlem hacmine de yan-
sımış ve günlük işlem hacmi
yaklaşık üçte iki oranında aza-
larak ortalama 150 milyar lira
Hisse senedi fiyatları dün 1991'in en büyük
günlük düşüşünü yaşayarak endeksin 3780
puana inmesine yol açtı. Bileşik endeks yüzde
6.3 değer kaybederken bazı bankalann
portföy boşaltmaları dikkati çekti.
meyle birlikte Körfez savaşının
olanca hızıyla sürdüğü ocak ayı-
nın üçüncu haftasındaki değer-
lere geri döndü. İMKB Endek-
si en son 22 ocakta 3711.28 pu-
an düzeyine indi. Bu tarihten
sonra savaşa rağmen yükselen
İMKB Endeksi, savaşın bitme-
si için gün sayıldığı 26 şubatta
5433.65 puanla, bu yılın en yük-
sek düzeyine çıkmıştı. Savaşın
şubat sonunda bitmesiyle birlik-
te gevşeyen hisse senedi fiyatla-
duzeyinden 50 milyar liraya in-
mişti.
Ekonominin her zamankin-
den daha çok borsayı etkisi al-
tına aldığının gözlendiği bu dö-
nemde, hisse senetlerini olum-
suz etkileyen belli başlı faktör-
ler şöyle sıralanıyor:
—Dövizi ve TL'siyle birlikte
para politikasının tıkanması.
cağmın anlaşdması ve buna kar-
şı bertaangi bir önlem alına-
maması.
—Para politikasının tıkan-
masına paralel olarak faizlerin
ve dövizlerin yükselmesi.
—Ekonominin çıkmaza gir-
mesinin en yetkili kişiler tarafın-
dan açıklanması. Ekonominin
durgunluğa girmesinden dolayı
şirketlerin kârlannın azalması.
—Yeni bir ekonomik önlem
paketi veya erken secim bekle-
yişi.
—Belirsizlik, şimdiye kadar
herhangi bir adımın atıimaması.
—Likidite sıkıntısına giren
bankalann portföy boşaltmala-
rı.
—Doların yükselmesi ve re-
ponnn cazip hale gelmesiyle bir-
likte 'Kapalıçarşı'nın borsadan
çekilmesi.
Hem faizin hem de dövizin
borsayı kıskaç altına aldığma
işaret eden Marbaş Genel Mü-
dürü EntİD Çatana, bankalann
piyasayı canlı tutan likit fonla-
nnı çektiklerini belirtti. Çaıana,
"Hükümetin para bulması la-
zım. Eger döviz bulunursa hem
MERAL TAMER
Kredi kartını öğrenirken...Bu hafta okurlanmızdan gelen mektuplann ı ^
ğında kredi kartı konusunun bazı yönlerıne de-
ğinmek istiyoruz. Son yıllarda hayatımi2a her ge-
çen gün gı."Bn bu kartlar, bir yandan "yaşamı"
kölaylaştınrken diğer yandan da zaman zaman
sorun çıkartıyorlar. Ya da bilmediğimiz bir mev-
zuat nedeniyle bizi sinirlendirebiliyorlar.
Ömeğin Izmirli okurumuz Rüştücan Gül-
bahçe'nin başına geldiği gibi:
"Benim başıma gelen bardağı taşıran son
damlaoidu. Kredisiz bir kredi kartı taşımakiste-
miyorum artık. Belki bir gün banka komisyonu-
nun yansının sizin tarafınızdan odenmesı istenir
ve üstelik uzun süren bir provızyona tabi tutulur-
sanız, siz de kredi kartı kullanmaktan vazgeçe-
bilirsiniz.
Belki bir gün cüzdanınızda bir kredi kartı (Ya-
pı Kredi VİSA) bulunmasının rahaöığıyia eşinize
doğum günü hediyesi almak için bir kuyumcu-
ya (ZİRVE Kuyumcular-Karşıyaka) girersiniz.
685 bin liralık altın bir
bilezik beğenirsiniz.
Kredi kartınızı göster-
diğinizde 47 bin 950 li-
ra tutan yüzde 7'lik
banka komisyonunun
hiç değilse ya-
nsını ödemeniz gibi
bir teklifle karşılaşabi-
lirsiniz. Kcmisyonu
ödemeyeceğinizi, kre-
di kartıyla ılgili komis-
yonun kesinlikle satı-
cıya ait olduğunu
10-15 dakikahk bir uğ-
raş sonucu satıcıya
kabul ettirebilirsiniz.
Ancak sorun bura-
da da bitmeyebilir.
Kartınızı verdiğiniz
anda yeni bir sorun başlayacaktır: PRO-
VİZYON! Satıcı, bankanın İstanbul'daki
kredi kartlan merkezine telefon ederek provizyon
kaydıyaptınptelefonu kapatabilirve kredi kartlan
merkezi ancak 15 dakika sonra yanıt verebilir. Bu
süre içinde gerek sattcı ile tartışmalannızdan do-
layı, gerekse topiam yarım saati bulan bir bekle-
yişten ötürü sinirîeriniz bozulabilir ve yanınızda
para taşımayıp kredi kartınıza güvendığinız için
kendinize sinirienebilirsiniz. Üstelik bir de za-
manla yarışan bir tempoda çahşıyorsanız..."
Okurumuzun bu mektubu üzerıne Yapı ve
Kredi Bankası'ylayeptığımızgörüşme sonucun-
daöğrendık ki dünyanın tüm ülkelerınde borsa
ürünterinin alım satımırtda kredi kartlan gecmez-
miş. Ancak bilezik gibi işcilik payı olan mücevhe-
rat vstürü ürünler için kredi kartı, satıcının kara-
nnagöre kabul edilebilirmiş. Nitekim bu olayda
da satıcı kendi inisiyatrfini kullanarak kredi kar-
tını kabul etmiş. Provizyon konusunda ise Yapı
Kredi şöyle diyor: "Provizyon işlemi. tüketici-
nin güvenliği için vazgeçümez bir yontemdir.
Provizyon süresi, POS terminallerinin bu-
lunduğu yerterde en fazla 1-2 dakikahk bir iş-
lem olduğu halde, manuel işlemlerde o an-
daki ani bir yoğunluk süreyi uzatablliyor."
İkinci mektupta ise İstanbul'dan yazan okuru-
muz Dr. Ali Rıza Sığırcı kredi kartlannın tüketi-
ciye bedavaymış gibi sunulduğunu, ancak al-
dıktan sonra hesaptan yüklüce paralar düşüldü-
ğünde bu kartlann paralı olduğunun fark edildi-
ğini belirtiyor ve tüm bankalann tüketiciyi önce-
den bu konuda uyarmasını istiyor. Sığırcı şöyle
diyor:
"İş Bankası üstdüzeygörevfisi bir dostum, Vİ-
SA kartı almamı salık verdi. Türkiye'de veyurtdı-
şında para taşımama gerek olmadan her türlü
ödemeyi yapabilecek-
mişim. Bana ne baş-
vuru formumu doldu-
rurken ne de kartlar
teslim edilirken her-
hangi bir uyarı yapıl-
madı. Ben de
Card-24 benzeri bu
plastik kartlann ücret-
siz olduğunu sanmış-
tım. Ama aradan bir
ay geçip de kartlan
hiç kullanmadığım
halde biri için 70 bin li-
ra, diğeri için de 50
dolar (yaklaşık 200
bin lira) isteninçe ger-
çeği anladım. Üstelik
bu paralan zamanın-
da yatırmadığım takdirde yurtiçi için ayda
yüzde 7.7, yurtdışı için de aylık dolar üzerinden
yüzde 1.7 oranında faiz tahakkuk ettirileceği bil-
diriliyordu.
Kartı verirken hiçbir açıklama yapılmadığı hal-
de, bu kartlan iade etmek istediğimde büyük so-
runlaria karşılaştım ve ancak kartlan hiç kullarv
rnayacağımı ve eğer geri almazlarsa bankanın
önünde yakacağımı belirttikten sonra kartlan ia-
de etmeyı başarabitdım. Vbksagereksiz yere 270
bin lira ödemiş olacaktım."
Bu örnekten şu ortaya çıkıyor kı kredi kartı mo-
dası çıktı diye herkesın koşa koşagıdıp kredi kartı
alması yanlış. Eğer aylık gelirimiz ve kredi kartıyla
yapacağımız alısvenşler buna değecekse 70 bin
lirayı verip kartı alabiliriz. Ama eğer kartı kırk yıl-
da bir kullanacaksak, cebimizde süs diye taşı-
mak için de kart almayalım.
T U K E T I C I N I N S E S I
PAMUKKALE'nin tiddiyeti'
döviz rezervlerinüı erimesi, büt- B
çe ve KİT açıklarının beklene- ekonomi hem de borsa rahat-
nin yarısından daha fazla çıka- lar" dedi.
Boğaziçi Üniversitesi'nde
öğrenciyim. Bayram tatilinde
annemi ziyaret için Denizli'ye
gitmiştim. 15 nisan günü, ta-
tilimin geri kalan kısmını geçir-
mek üzere arkadaşlanmla bir-
likte PAMUKKALE Turizm'in
Denizli-Bodrum midibüsüyle
Bodrum'a yolculuk yaptım ve
bu yolculuk sırasında ne yazık
ki dışı gri, içi siyah kapito-
ne, N.N. Club'dan bu sezon
250 bin liraya satın aldığım
mont - sveatshirt karışımı bir
üstü unutmuşum. Annemle
ancak 19 nisan günü iletişim
kurarak bu durumu anlattım.
Annem hemen Denizli'deki fir-
ma yetkilileriyle görüşüp kayıp
eşya var mı diye sormuş. Fir-
ma görevlilerinden bir tanesi
de özellikle bu montu tarif
ederek anneme garaj bürosu-
na gelip montu almasını söy-
lemiş. Annem o akşam vaktin
geç olması nedeniyle ertesi
sabah saat 10.00'da büroya
gitmiş ama montu bulama-
mışlar. Daha sonra gelmesi
söyienen annem bir hafta için-
de 2 kez daha garaj bürosuna
gittiği halde montu alamamış.
Pamukkale firmasının önce
var deyip sonra yok demeleri-
ni çok gayrı ciddi buluyorum.
Baştan yok deselerdi, "Suç
benim kaybettlrn, yapacak
bir şey yok" deyip geçecek-
tim. Ama mont burada deyip
üstelik rengini, biçimini tarif et-
tikten sonra mont bulunamı-
yorsa burada bir gariplik var.
Ayrıca annem 3 kez garaj bü-
rosuna giderek hem boş yere
yorulmuş hem de zaman har-
camış oldu.
Aylin Altıntaş-İstanbul
MILANGAZtüpüdeğiştirmiyor
"Mavi Yolculuk" turlan dü-
zenlediğimiz teknelerimizde
gerek mutfak, gerekse stcak
su gereksinimi için LPC tüp-
ler yoğun olarak kullanılmak-
tadır. Bu tüpler bittikleri zaman
teknelerin uğrak limanlarında
ilgili bayiler tarafından değiş-
tirilmektedir. Ancak geçen yaz
Marmaris'ten Bodrum'a gelen
bir teknemizin Milangaz mar-
ka tüpü, Bodrum'daki Milan-
gaz bayisi tarafından "Bu
Marmaris Milangaz'ı, tüpler
farklı, değiştiremeyiz" gibi
garip bir gerekçeyle değiştiril-
memistir. Milangaz'ın izmirve
İstanbul'daki yetkililerine uiaş-
maya çalıştık, ama başarama-
dık. Standardizasyonun, böy-
le yaygın kulanılan türdeki bir
tüketim malı için son derece-
de önemli olması gerektiğine
inanıyoruz. Tüketici her adres
değiştirdığınde, o bölgenin ol-
duğu iddia edilen LPC tüpü-
nü mü almaya zorianacak.
Yoksa gerçek amaç, bu yön-
temlerle üretici firmaya yeni
bir finansman rahatlığı sağla-
mak mıdır?
Tansu Usal
ERA Turizm-Bodrum
A\rkadaşlanmız konuyu Milangaz'ın sahibi olan
Demirören Grubu'nun Halkla llişkiler Müdürü Ali
Ünlü'ye aktardılar. Ünlü'den bize gelen yazıda, "İzm'ır
Bölge Müdürlüğümüzle Bodrum ve Marmaris
bayiliklerini bu gibi gayrı ciddi hareketlere
tevessül etmemeleri konusunda uyardık" deniyor
Bu arada okurumuz Tansu Usal, Milangaz Bodrum
yetkililerinin kendilerini ziyaret ettiğini ve bir daha
böyle bir zorlukla karşılaşılmayacağı vaadinde
bulunduklannı belirtti.
LEVI'S tadilat yapmıyor
10 gün önce LEVI'S Nişan-
taşı mağazasından aldığım kot
pantolonun gıydıkçe bollaştığı-
nı hissettim ve özellikle yazın
daha da bol geleceğını hesap-
layarak sadece belinden da-
raltmak üzere mağazaya gö-
türdüm. Ancak ısteğim redde-
dildi. "Polftikamız gereği, ta-
dilat yapmıyoruz" yanıtıyla
ken giymediniz m i " sorusu-
nun sorulacağını, malı alırken
aklımın ucundan bile geçirme-
miştim. Nitekim 2 adım ötede-
ki rakip mağaza LEE yetkilisi,
böyle bir durumda gerekli ta-
dilatı hemen yaptıracaklarını
belirtti. Yüzümü kızartıp rica
etsem, neredeyse benimkini
bıle yapacaklardı.
karşılaşabileceğimi ve "Alır- Nusret Topuzoğlu-lstanbul
\Jkurumuzun bu şikâyetıni arkadaşlarımız
LEVI'Sfimasına aktardılar. Satış Müdürü Bülent
Tulundan bize gelen cevabi yazıda. LEVI'S
firmasının değişik modeldeki pantolonıarmın Peru'dan
Avustralya'ya birbirinin tıpatıp aynı olduğu ve ana
firmanın, kalıplarla oynanmasına kesinlikle izin
vermediği belirtiliyor
URETICIYE
TEŞEKKÜR
OKTAY
Laboratuvannın
titizliği
Bronşit nedeniyle dokto-
ra gittiğimde bazı tahlillere
gerek görüldü. Selanik
Caddesi'ndeki OKTAY La-
boratuvan'nagittım. Sonu-
cu almaya gittiğimde Prof.
Dr. Oktay Meço, raporumu
verirken kan tahliline ilişkin
bazı değerferin yüksek çık-
tığını, 3 gün sonra tahlili bir
kez daha yapacağını, an-
cak herhangi bir ücret ge-
rekmediğini söyledi. Deni-
len günde tekrar gittim.
Söz konusu değerler, ilk
değerlerin hemen hemen
aynıydı. Sayın Tamer, Oktay
Laboratuvarı'nın gösterdiği
bu duyarlılık ve 100 bin lira
tutarındaki bir servisin;
benden hiçbir öneri ve rica
gelmeksizin sadece insan
sağlığına duyulan titizlik
nedeniyle tekrarlanması
beni çok duygulandırdı.
Bilge Doruk-Ankara
ÇARŞI'nın
jesti
Eylülde Ankara Çarşı
Mağazası'ndan oğluma al-
dığım gömteğin yakasında-
ki çıtçıtlar kısa sürede bo-
zuldu. Yakın bir tarihte ma-
ğazaya giderek tamir imkâ-
nı olup o'madığımı sordu-
ğumda hemen ilgilendiler.
Aradan 8 ay geçmesine
rağmen yenisiyle değiştirdi-
ler.
Seyhan Sahin-Ankara
ÖZAK firmasına
teşekkür
ÖZAK firmasının pazar-
ladığı bir müzik seti almış-
tım. Çok basit bir anzası
için Mersin'de yetkili servi-
si bulunmadığından firma-
ya yazdım. Odemeli kar-
goyla aracı göndermemi,
onarıp göndereceklerinı bil-
dirdiler. Gercekten de bir
hafta içinde aracımı tekrar
evıme kadar hiçbir ücret
ödemeden gönderdiler.
Nurettin Yener-Mersin