Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14NİSAN1991 KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/7
SERGİ
Gömlek tuvaller, dev tnektuplar
• Kültiir Servisi — Çalışmalannı bir süredir ABD'de
sürdüren Balkan Naci Islimyeli, New York kentinde nisan
ve mayıs aylannda peşpeşe iki sergi açıyor. 15-27 nisan
tarihleri arasındaki birinci sergi "Deli Gömleği" admı
taşıyor. 29 nisan-11 mayıs günleri arasında açılacak ikinci
sergi ise "Mektuplar:' Sanatçının "Deli Gömleği" adh
birinci sergisi 12 adet gömlek ve kaftan biçiminde
kesilmiş tuval formdan oluşuyor. Tlıvallerin üzerine
sanatçının fotoğrafik otoportreleri monte ediliyor. Bu
gömlek formlan üzerinde Islımyeli'nin yaratı, akıl ve
delilik ûzerine notlan mevcut. "Mektuplar" sergisi dev
boyutlu tuval mektuplardan oluşuyor. Bu mektuplarda
ise sanatçının gunlükleri yanlı.
'Kişisel düşünce görüntüleri'
• Knltür Servisi — Berna Erkün'ün resimleri Mutlu
Sanat Galerisi'nde 24 nisan-7 mayıs tarihleri arasında
görülebileçek. 1989 yılında Mimar Sinan Üniversitesi
Güzel Sanatlar Fakültesi Resun BölUmü'nde yüksek
lisans çalışmasını tamamlayan Erkün, 1988 yıhndan bu
yana kişisel sergiler açıyor. 1989'da Genç Ressamlar
Kusağı I, 1990'da Günumüz Sanatçüan 11. Sergisi, yine
geçen yıl Santral Holding'in düzenlediği 2. Büyük
Sergi'ye katılan sanatçı bu yıl da "Akbank Resim
Koleksiyonundan Bir Kesit" ve Kadın Eserleri
Kütüphanesi'ndeki karma sergilere yapıt verdi. Sanatçı,
yapıtlanyla ilgili şunları söylüyor: "Bilginin dönüşûmü
ile var olan nesnel gerçeğin bana ait bir başka gerçeklikte
oluşturduğu geçmişle ilgili hem kültürel hem kişisel
düşünce görüntüleri.."
MÜZİK
IstanbuTa yeni bir salon
• Kültiir Servisi — Geçen yıl Rumelihisarı konserleri ile
adından söz ettiren Most Prodoktion Üst Bostana
Lunaparkı yanında önüraüzdeki günlerde bir konser
salonu açıyor. 2 bin 100 seyirci kapasiteli Bostancı
Gösteri Merkezi amfiteatr biçiminde duzenledi. 200 bin
wattlık ses ve ışık düzeni ile donatılan salonun
fuayesinde pastane, butik ve kitap-kaset standına da yer
verildi. 23 nisanda açılışı yapılacak olan Bostana Gösteri
Merkezi'nde ilk konser verecek sanatçı Sezen Aksu
olacak. Sanatçı 23-28 nisan tarihleri arasında bir dizi
konser verirken, Coşkun Sabah 1-7 mayıs Kayahan 8-19
mayıs, Emel Sayın ise 22 mayıs-9 haziran tarihleri
arasında konserler verecekler.
TİYATRO
AÇT Kuzguncuk'ta
• Kiiltür Servisi — Salih Kalyon'un 15. yıhnı dolduran
AÇT'si bağımsız bir salona kavuştu. Mimar-yazar Cengiz
Bektaş'ın restore edip, Kuzguncuk'luların hizmetine
sunduğu 87 kişilik Atölye sahnesi, bayramın ilk
gününden itibaren Hans Galli'nin "Die Priifung" (Sınav)
adlı oyununu sahneleyecek. Türkçeye Ihsan Tonoz'un
çevirdiği oyun, öğretmenlerini sınava çeken öğrencileri
konu ediniyor. Salih Kalyon ve Simin Aksu'nun iki
palyoça olarak rol aldıkları oyun, bayram boyunca günde
iki kez ve ücretsiz olarak sahnelenecek. Dekor, kostüm
ve grafîk tasanmını Ayla Çınaroğlu'nun hazırladığı oyun
yaz boyunca cumartesi ve pazar günleri saat 14.00'te
izlenebilecek. öte yandan AÇT Ali H.Neyzi'nin
"Damdakiler" adh oyununun hazırhklarını yürütüyor.
KÜRT HALKI İLE
DAYANIŞMAYA
Kürt halkı bir kez daha soykırım ile karşı karşıya.
Dayanışmanın tam da bugünlerde her şeyden
önce bir insanlık sorunu olduğu bilinciyle
diyoruz ki:
Sınır bölgesinde açlıkla, soğukla, hastalıkla karşı
karşıya kalan, yaşama savaşı veren bu halkla
dayanışmamızı yiyecek, giyecek, ilaç ve para
katkılarımızla gerçekleştirelim.
İrtibat telefonları:
149 51 48 / 530 02 45 / 558 90 20
İNSAN HAKLARI DERNEĞİ
İSTANBUL ŞUBESİ
^0^^. EMPEKTALIZHE VE OLIGARŞIYE
ÇjMVCADEL
HAKLIYIZ KAZANACAĞIZ
KÜRT HALKININ TRAJEDİSİ MİLÜYETÇİ
FAYDACI POLİTİKALARIN İFLASIDIR
~k Irak'ta Kürt halkının haklı başkaldınsı Saddam yönetimın-
ce kanla bastırıhyor Kendı dışındakı guçlere bei bağlayan
küçük burjuva, bunuva, feodal ondertıkler bu katlıamın ha-
zırlanmasında bir kez daha rol oynadılar.
"fc YıHardır 1 Mayıs'ı yasak gunu ilan eden olıgarşi, bugün bir
açmazla karşı karşıya bulunuyor Bu konuda emekçı kıtle-
lerde oluşan bilınç 1 Mayıs'ın ülkemızde de yasallaşması-
nı dayatıyor.
1 MAYIS YASALLAŞMALIDIR
18. SAYIMIZ CIKTI
'Kan Kardeşleri' müzikalini îngiliz ve Türk seyirciler nasıl izlediler?
Londrada sessizlik,
IstanbuPda kahkahaKaderin gadrine uğrayan kardeşin son sözlerini Londra'daki
izleyiciler, şoke olmuş bir halde sessizlikle karşıladüar. Aynı
sözler îstanbul'da kahkahalarla karşılandı.
VICTORIA FIELD •
Willy Russell'in birçok oyu-
nunda olduğu gibi 'Kan
Kardeşleri' adh müzikalde de
Liverpool kenti, oyundaki ey-
lern, mızah ve mantık açısından
anlamü bir arka plan oluştur-
makta. Liverpool, Ingiltere'nin
kuzeybatısında, gemi sanayisi-
nin çökmesiyle birlikte zengin-
liğini yitirmiş bir kent. Rıhtım-
lan ve ambarlan şimdi modern
sanat yapıtlannın sergilendiği
Tate Gallery'yi, gösterisli kafe-
leri ve şık dükkânları barındın-
yorsa da ırmak kıyısında dizilen
görkemli binaları bugün de At-
lantik'e özlemle bakıyor. Kent
sakinleri hem anlaşüması güç
lehçeleriyle, hem de koşullar ne
olursa olsun olan bitenlerde mi-
zahi bir yan bulmadaki yetenek-
leriyle ünlü Liverpool, Avrupa
kıtasında kentsel çürümenin en
berbat örneklerinin görüldüğü
bir yer; şiddetli sokak gösterile-
ri ve savaşlarma sahne olmuş fa-
kat yine de belki Liverpoollula-
rın bastırılmalan mumkün ol-
mayan kimseler olmalanndan
dolayı, her zaman sanatlar için
özellikle de yenilikçi akımlar
için çok verimli bir ortam oluş-
tunnuş. Altmışlarda Beatles,
yetmişlerde 'LJverpool Şairleri'
ve seksenlerde Willy Russell ve
Alan Beasdale gibi oyun yazar-
ları, hepsi Liverpool'un dünya
haritasındaki yerini sağlama al-
masına katkıda bulunmuşlardır.
Willy Russell, 'Rita' ve *Shir-
ley Valentine' adlı oyunlannda
olduğu gibi 'Kan Kardeşleri'n-
de de içinde doğduklan çevre-
nin, sosyal sınıfın dışına çıktık-
lan zaman insanlaruı başına ge-
lenleri irdeliyor.
'Kan Kardeşleri'ni önce
Londra'da, on gün sonra da îs-
tanbul'da seyrettim. İlk gördü-
ğümde, oyunun ne denli belirli
bir yere özgü, Liverpool kenti-
nin bir doğal ürunü olduğunu
düşündüm. Tamamen farkü bir
kültürel ortamda yeniden seyret-
tiğimde, Willy Russell'in öykü-
sünün evrenselh'ğini kavradım.
Ancak oyunculann birçoğunun
tiyatro kariyerlerinin önemli bir
bölümünü Ingiltere'de yapmış
ohnaları ilginçti. özeUikle de
Halnk Bilginer'in ününü Lond-
ra'nın işçi semtlerinde geçen bir
'sabun operası' olan 'Easten-
ders' adh oyundaki rolüyle yap-
mış olması.
Seyircilerin tepküeri, elbette
ki sahne eserlerinin vurgusunu
hemen her zaman değiştiriyor.
Kaderin gadrine uğrayan karde-
şin son sözlerini, Londra'daki iz-
leyiciler şoke ohnuş bir halde,
sessizlikle karşıladılar. Aynı söz-
ler Îstanbul'da kahkahalarla
karşılandı...
Ikiz kardeşler her zaman pe-
ri masallarına konu ohnuş ve
onlarda her zaman sihirli bir
yan bulunmuştur. 'Kan
Kardeşler' yirminci yüzyıl gerçe-
ği ortamında geçen böyle bir pe-
ri öyküsü. Zuhal Olcay'ın can-
dan bir biçimde oynadığı Bayan
Johnstone, yedi çocuğun anası-
dır, büyük bir sefalet içinde ya-
samaktadır ve kocası tarafından
terk edilir. Yine hamile olduğu-
na dair haberler hiç iyi karşılan-
maz. tkiz doğuracağını öğrenin-
ce bir felaketle karşılaşacağın-
dan, özellikle çocuklarının ken-
disinden ahnacağından korkar.
Bayan Johnstone'u temizlikçi
olarak evinde çalıştıran, Derya
Alabora'mn oynadığı Bayan
Lyons'ın çocuğu yoktur ve ikiz-
lerden birini kendisine vermesi-
ni önerir. Bayan Johnstone ço-
cuklannın birinden aynlmayı
kabul eder. Oyunun Istanbul-
daki sahnelenişinde kısmen kul-
lanılan dekor, kısmen de giyim-
leri yüzünden iki kadının sosyal
konumlan arasındaki karşıtlık
iyice ortaya çıkmıyor. Bayan
Johnstone'un çaresizliğini hisse-
demiyoruz.
Haluk Bilginer'in parlak bir
fesathkla oynadığı, öykü anla-
tıcı, Yazgı'yı simgeler ve iki kar-
deş karşüastığı takdirde doğabi-
lecek feci sonuçlar konusunda
bizi uyanr. Ve tabii iki lcardeş
karşılaşır. Yazgının uyanlan kö-
tü kaderin imgeleriyle dolu sar-
kılar, çatlak aynalar, masalann
üzerindeki ayakkabılardır.
Oyunun Londra'daki sahnele-
nisinde, dekor doğalaydı. John-
stone'ların oturduklan ve ço-
cuklann oynadıklan küçük, sırt
sırta dayanmış evlerle dolu Li-
verpool sokağıyla Lyonslar'ın
şık ve konforlu konağı arasında
soyut dekor, öykünün evrensel-
liğini vurguluyordu. Duvar yeri-
ne perdelerin ve yan saydam ız-
BAYAN JOHNSTONE VE EDDIE — tstanbul'da Yücel Erten
tarafından sahneye konulan Willy Russell'in "Kan Kardeşleri" adh
miızikalinde Bayan Johnstone'u Zuhal Olcay canlandınrken, kar-
deşlerden Eddie'yi de Mahir Günşiray ovnadı.
garalann kullanımı, öykünün
kahramanlarınm kaderin kafe-
sine kapatıhnışlığını simgeliyor-
du. Yalnızca, sahnenin arkasın-
daki arkalarına 13 yazıh sandal-
yeler gereksiz bir vurgulama gi-
bi görünüyordu.
Willy Russell'in basit, kolay
hatırda kalan şarkılan ve Yücel
Erten'in heyecan verici yöneti-
miyle, 'Kan Kardeşleri' çok eğ-
lendirici bir müzikal. Ama oyu-
nun sonunda sorulan soruyu
unutmamalıyız: Trajedi kaderin-
bir sonucu mu, yoksa 'tngilte-
re'de sınıf-dediğimiz şeyin' mi?
Bu, yanıtını hepimizin bildiği bir
soru. O halde seyircileri güldü-
ren ne idi?
• Victoria Field tngiüz Kültiir
Heyeti Istanbul Müdür Yardım-
ctsıdır.
Danimarka'nın Aarhus kentinde bir Türk kültiir festivali düzenleniyor
DaııimarkaVla 'Türk EsintilerT18-28 nisan günleri
arasındaki şenliğe Can
Yücel, Latife Tekin,
Duygu Asena, Yıldız
Kenter, Refik Durbaş,
Şelda, Arif Sağ, İhsan
Özgen, Attila
Manizade de
katılacak.
FERRUH YILMAZ
KOPENHAG — Danimar-
ka'nın ikinci büyük kenti Aar-
hus, 18-28 nisan tarihleri arasın-
da bir Türk kentine dönüşüyor.
Bu tarihler arasında Türkiye'den
yazarlar, şairler, müzisyenler ve
sanatçılann katılacağı bir Türk
kûltür festivali düzenleniyor.
Aarhus'ta Türk Esintileri'
adıyla düzenlenen festival prog-
ranunda yazar Latife Tekin,
Duygu Asena ve Danimarka'da
yaşayan trfan Gevheroglo, şair
Refik Durbaş, Can Yücel ve yi-
ne Danimarka'dan Morat Alpar,
müzisyen Selda, Arif Sağ, thsan
Özgen yönetimindeki Türk kla-
sik müziği grubu 'Bogaziçi', At-
tfla Manizade, Almanya'dan Fn-
at Saka ve grubuyla Orientel
Connection, Danimarkah mü-
zik grubu Bazaar, Mehmet
ŞENLİKTEKİ YAZARLAR — Danimarka'nın Aarhus kentinde düzenlenecek festivale katılacak
edebiyatçdar arasında şair Can Yücel (sağda) ve romancı Latife Tekin de yer alıyor.
Ozan'm Danimarkah müzisyeıı-
lerle oluşturduğu Istanbnl Eks-
presi, Türk halk müziği grubu
Anadolu, 'Ben Anadolu' adh
tek kişilik oyunuyla tiyatro sa-
natçısı Yıldız Kenter, Yalova
Fdklor Grubu var.
Sabah saat 10'da başlayıp ge-
ceyansına kadar devam edecek
olan programa göre aynca fes-
tivaün düzenlendiği Ridehuset-
ta her gün gölge tiyatrosu, Türk
fümleri gösterileri ve Danimar-
ka'daki Türk ressamlan Birol
Kutadgu, tbrahim Örs ve Cev-
det Kocaman'la, Türkiye'den
esintiler taşıyan yapıtlanyla Bo-
dîl Örs, Bent Sörensen, Inge
Rasmussen, Erik Petersen ve Le-
ila Östergaard'un resim ve hey-
kel sergisi yer alıyor.
Göçmenler bütün Avrupa ül-
keleri gibi Danimarka'ya da
1960'h yıllann sonunda ayak
basmışlar. Ne var ki Danimar-
kahlaruı göçmenlerin varhğın-
dan haberdar obnalan, ekono-
mik durumun giderek bozuldu-
ğu 70'li yıllann sonuna rasthyor.
Bunda 60*11 yıllarda Danimar-
ka'ya geçiçi bir süre çalışmak
için gelen yabancı işçilerin artık
geri dönemeyeceklerini anlaya-
rak eşlerini ve çocuklannı da
yanlanna getirmeye başlamala-
nnın ve göçmen statüsü ahnala-
nnm da etkisi var.
Şimdi bütün bunların Türk
kültürüyle ne ilgisi var diyecek-
siniz. Göçmenlerin Danimarka-
ya çıkışı 20 yıldan daha geriye
gidiyor, ama 20 yıl sonra hâlâ
göçmenlerin Danimarka toplu-
muna uyumu tartışıhyor. Bir lcı-
sım 'göçmen uzmanı', Danimar-
ka'nın istense de istenmese de
artık 'çok kultürlü' bir toplum
haline geldiğini ve böyle kabul
edilmesi gerektiğini savunuyor.
Ydbancı duşmanı çevrelerse hâ-
lâ 'yabaacılar dışan' naraları
atıyor.
Çok külturlü ya da değil. Da-
nimarkahlarla göçmenlerin kül-
türel ilişkisi hâlâ göçmenlerin
düzenledikleri kültürel gecelere
Danimarkahlann egzotik bir ge-
ziye gider gibi gidip, merakh
gözlerle göçmenlerin dünyasını
anlamaya çahşmalanndan iba-
ret.
Daha da garibi, göçmenle-
rin Avrupa ülkelerinde geliştir-
dikleri ve estetiğiyle 'göçmen
prototipi'ne uyan, smırlan belli
bir 'göçmen kültüıü' de söz ko-
nusu. Işte bu durumun farkın-
da olan Aarhus'taki Anadolu
Kültür Derneği, "Bizim kültürii-
müz bundan ibaret defil" diye-
rek oldukça kapsamlı bir festi-
val duzenledi.
Aarhus'taki 'Türk Esintileri'
adh kültür festivalinin finans-
manını ağırhkla Danimarka
Kültür BakanhğYyla Aarhus Be-
lediyesi karşılıyor. Festival but-
çesi 35 milyon liraya yaklaşıyor.
Brancusi
'Anons'ta
• Kültür Servisi —
Ücretsiz dağıtüan 'Anons'
adlı plastik sanatlar
dergisinin üçüncü sayısında
ünlü heykeltıraş Constantin
Brancusi'yi konu alan
"Kurallara Karşı ve Aykın"
başlıklı bir yaa sunuluyor.
Muzayedeleri konu alan
"Saklasak mı Satsak mı"
başlıklı yazıların yanı sıra
Sezer Tansuğ'un "Bir
Potansiyel: Erol Kınalı"
başlıklı eleştirisi de dergide
yer alıyor.
Dernekten
karma
• Kültür Servisi —
Ressamlar Derneği'nin
karma resim sergisi 30
nisana kadar Beyoğlu
Belediyesi Sanat
Galerisi'nde görülebilecek.
Sergide 71 ressamın 71
çalışması sunuluyor. Sergi,
geniş bir yelpazede naiv
resimden soyut resime
kadar uzanıyor. Ressamlar
Derneği, daha önce de
yurtiçi ve yurtdışında çeşitli
karma sergiler açmıştı.
Malımut
Ozttirk sergisi
• Kültür Servisi —
Mahmut öztürk'ün özden
Sanat Galerisi'nde açtığı
"Antik FigurseUik-2" .
başlıklı sergi 26 nisana
kadar görülebilecek. 1959
doğumlu öztürk, Gazi
Üniversitesi Eğitim
Fakültesi Resim Bölümü
mezunu. Sanatçı
çalışmalannı şöyle
özetliyor: "Antik kültürün
fıgür özelliklerinden güzel-
ideal formunu insan ve
onun lirik hareket
yoğunlukları, günümüzde
moda ve reklam dünyasunn
model ve mankenlerine
yansıtılmıştır. ResiırJeründe,
vitrin ve podyumlarda,
model ve mankenlerin
konumlanm ve antik
figürden katkılanan lirik
hareket yoğunluklannı,
konu-içerik-biçim
organizasyonuyla özgün ve
yeni bir figür dili kurarak
yansıtmak ülkü
edinilmiştir:'
Ingres'uin
grafikleri
• Kültür Servisi — 19.
yuzyıl Fransız resim
sanatının en önemli
adlanndan Jean-Auguste
Dominique Ingres'nin
grafik eserleri, Viyana'daki
dünyaca unlü Albertina
Grafik Müzesi'nde
sergileniyor. 28 nisan
tarihine kadar sürecek
sergide sanatçının,
aralarında "Turk Hamamı"
ve "Homeros'un Yüceltisi"
gibi ünlü tabloların da
bulunduğu 60 eseri yer
alıyor. Resimlerin çoğu
Güney Fransa'da, sanatçının
doğduğu yer olan
Montauban'daki büyük
Ingres koleksiyonu
tarafından bu sergi için
gönderildi.
Fransız klasısizminin en
buyük sanatçılanndan olan
Ingres, portre resimleriyle
günluk ekmek parasını
çıkarmaya çahştı.
SALİHLİ BELEDİYESİ
VI. OYUN YAZMA YARIŞMASI
Tiyatro dağarımıza katkıda bulunmak amacıyla, "Oyun Yazma
•Yferışmasrnın altıncısını düzenlimeye karar vermış bulunuyoruz.
Yarışma, ekım 1991 içinde sonuçlandınlarak, dereceye girenlere
ödülleri, kasım 91'de düzenlenecek "Salihlı VI. Tiyatro Şenliği" ~
rasında verılecektir.
st-
KOŞULLAR:
— Yarışma herkese açıktır,
— Konu serbesttir,
— Ortak çalışmayla katılınabilir,
— Oyunlar 1.5-2 saat (normal oyun) sûresinde olmalıdır,
— Oyunlar daha önce yayınlanmış, ödül kazanmış ve oynanmış
olmamalıdır,
— Oyunlar özgün olmalıdır,
— Yapıtlar yarışmaya rumuzla yollanacak; ad, adres, özgeçmiş,
fotograf ve yazarının bulunabıleceği telefon numarası, üzerine yal-
ntzca rumuzun yazılacağı zarfa konacak, zarf sıkıca kapatılacak-
tır.
— Oyunlar onar kopya olarak 11 Ekim 1991 Cuma günü 17.30'a
dek, "Salihlı Belediye Başkanlığı/Oyun Yazma YarışmasıVSalihli"
adresine taahhütiu olarak postalanmalı ya da elden verilmelidir.
Katılan yapıtiar derece alsın almasın, geri yollanamaz. Derece
kazanan-yapıtlar, Salıhli Belediyesi'nce kitaplaştırılmaya çalışıla-
caktır. Odüllendirilen çalışmaların yayın, sahnelenme ve TV'de gös-
terimi için, Salihlı Belediyesi'nden izin alınacaktır
SEÇİCİ KURUL VE ÇALIŞMASI:
— Prof. Dr. Özdemir NUTKU, DEÜ GSF Sahne ve Görüntü Sa-
natları Bölüm Başkanı.
— Prof. Dr. Sevda ŞENER, AÜ DTCF Tiyatro Bölümü Ögretim
Üyesı.
— Erol AKSOY izmir Devlet Tiyatrosu Müdürü,
— Fikret TARTAN, Devlet Tiyatrosu Sanatçı ve yönetmeni,
— Srtkı TEKMEN, Dramaturg, TF(T Genel Müdürlüğü,
— Güngör DİLMEN, Tiyatro yazarı, ögretim görevlisi,
— Şadan GÖKOVALI, yazar, Salihli Belediyesi Danışmanı (ra-
portör).
Seçici kurul üyelerı, önceden ulaştınlacak oyuntarı incelemiş,
son değerlendirmeye bıraktığı oyunları belirlemiş olarak, kasım
90'da Salihlı'de toplanacaklardır.
Derece alanlara ödülleri kasım ya da aralık 91'de yapılacak "Sa-
lihli VI. Tiyatro Şenliği" sırasında törenle verilecektir.
ÖDÜLLER:
l.'ye 2.5 milyon,
ll.'ye 2 milyon,
lll.'ye 1 milyon,
Mansiyona değer bulunan üç oyunun yazanna 500'er (beşer yûz)
bin TL. ödül verilecektir.
Katılacaklara teşekkûr eder, zihin açıkhğı ve kalem işlekliği di-
leriz...
SALİHLİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI
Yağmalanan Anadolu Bölüm 1.
In Efendller Yiyin
* *
liyinelendileryiyin
Yatınm ve teşvik kredisi adı altında kimlere ne kadar para
dağıtıldı? Teşvik kredilerinin aracıları kimler? Bu büyük
yağma çarkında, hangi ANAP'lılann adları geçiyor. İl-ilçe
Anadolu'yu gezdik; karargâh haline getirilen otellerde iş
görüşmeleri yaptık ve Devlet Denetleme Kurulu ile
DPT'nin raporlarını ele geçirdik. İki bölüm halinde
dikkatlere sunuyoruz.
Evren, Ozal ve MİT'e ağır itham!
Irak Turkleri liderterinden Izzettin Kocava, Özal'ın çıkışiannın,
Türkleri katletmesi için Saddam'a fırsat verdiğinl söyledi. Evren
ve MİT'i de ağır şekilde eleştiren Kocava, bir dönemin Türkmen
politikası hakkında Tempo'ya açıklamalarda bulundu.
Ozel Tim'ler kente iniyor
Emnlyet Genel Müdürlüğü'ne bağlı olarak Güneydoğu'da görev
yapan Özel Tim'ler, artık büyük kentlerde boy gösterecek.
Koprüyü geçince özel Tim'i göreceksiniz, sakın şasırmayın.
İnsanhğın dlkkathıe
Irak'tan kaçan insanlann yaşadığı büyük acı. Tarlhbı
yüzkaralanndan biri olarak fotoğraflaria belgelendi.
"Goethe Müslümandı"
"Goethe ve İslamiyet" adlı kttabı geçtiğimiz hafta yayınlanan
Dr. Bayram Yılmaz, Almanca metinlere dayanarak iddia ediyon
Goethe inançlannı gizli tutan bir Müslümandı.
Tiiıfc lady'ler
30 genç Türk kızı lady oldu; hem de mektebinden. Bir sofrar
nasıl hazırtanıp ve o sofraya nasıl oturulacagırtdan;
nasıl yürüyüp, ne zaman el optürülecegi, bu mektepte
lady olacaklann ders konulan.