Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30 MART 1991 HABERLER CUMHURİYET/5
Af mı,
işkence mi?
ANKARA (UBA) —
Sosyalist Birlik Partisi
(SBP) Genel Başkanı Prof.
Dr. Sadun Aren, af
niteliğinde înfaz Yasası
değışıkliğının mutlaka
bayramdan önce
çıkanlmasını istedi. Aren,
"Aflan yararlanma ayrımsız
olmalıdır. Zaten bazı
kimseleri af kapsamı
dışında tutmak affın
mantığına ve ondan
beklenen politik yarara
olduğu kadar anayasanın
eşitlik ilkesıne de aykırıdır"
dedi. SBP Genel Başkanı
Prof. Dr. Sadun Aren,
cezaevlerinin bayramdan
önce boşaltılacağının
açıklanması yolunda
Başbakan tarafından verilen
sözun tutulmamasının
"mahkûmlarla yakınları için
acımasız bir işkence
olacağını bildirdi.
DMP'nin
semineri
tç Politika Servisi —
DMP'nin Çatalca'da
düzenlediği seminerde,
Trakya serbest bölgesi
tartışıldı. Seminerde
konuşan Çatalca Belediye
Başkanı Fırat Aykut,
serbest bölge kurulması ile
Çatalca'nın özelliklerinin
•bozulabileceğine dikkat
çekti. DMP Çatalca llçe
' Başkanı Gülay Çokay Atığ
da ilçede yeni bir dönemin
başlayacağına dikkat
çekerek, bölgede oluşacak
16 bin kişilik istihdamda
önceliğin Çatalcalılara
tanınmasını istedi. Türk-Iş
ı.l. Bölge Temsilcisi Vahap
. 'Güvenç, bölgede çabşacak
işçilerin 10 yıl sureyle grev
. hakkı olmayacağını
belirterek bu konuda
dikkatli olunması
gerektiğini vurguladı.
SHFnin
anayasa taslağı
- ANKARA (UBA) —
. SHP'nin hazırladığı
anayasa taslağının
bayramdan sonra
tartışmaya açılması
.bekleniyor. Çakşmalarına
-bir buçuk yıl önce başlayan
SHP Anayasa
Komisyonu'nca hazırlanan
-yaklaşık 200 maddelik
anayasa taslağında "devlete
rkarşı bireyin korunması"
ilkesi ön planda tutuluyor.
SHP Anayasa Komisyonu
anayasa taslağıyla ilgili
çalışmalarını hızlandırdı.
,*Elin adaım
para verir mi?'
ANKARA (UBA) — DSP
Genel Sekreteri Selçuk
Sönmez, acilen para
bulmak için ABD'de
bulunan Cumhurbaşkanı
Turgut Özal'ın "eli boş"
. döneceğini belirterek,
"Bush'la fotoğraf
çektirmek, bankalardan
para almaya benzemez"
dedi. Selçuk Sönmez,
Cumhurbaşkanı Turgut
. Özal'ın ABD'deki temaslan
sırasında "Para verin ki
seçim yapalım" anlayışıyla
hareket ettiğini söyledi.
Selçuk Sönmez, "Para verin
•Acil ihtiyacımız var,
diyorlar. Hiç elin adamı sen
seçim yapacaksın diye borç
para verir mi? Acil
tihtiyacın var diye borç para
ı verir mi? Acil ihtiyacın
-varsa ekonomin kötü
rdemektir" dedi.
Başbakan Akbulut'un da katılacağı örgüt iftarda bir araya gelecek
ANAP'ın Istanbul atağı~Semra Özal'ı destekleyen ilçe başkanları, Bayan
Özal'ın Yıldınm Akbulut tarafından yapılan
önerilere sıcak bakmadığını belirterek her iki
tarafı memnun edecek çözümün bulunmasının
çok güç olduğuna dikkat çektiler. Yılmaz'ı
destekleyenler ise çözümün her iki adayın da
çekümesiyle sağlanabileceği görüşünde.
GÜNDÜZ İMŞİR
Başbakan
Yıldınm Ak-
b u l u t ' u n
ANAP İstan-
bul il örgütüne
vereceği, yak-
laşık 1000 kişi-
nin çağrıldığı iftar yemeği bu
akşam Hilton Oteli'nde gerçek-
leşecek. Akbulut'un Cumhur-
başkanı Özal'ın isteği doğrultu-
sunda "uzlaşma" için çeşitli
yönıemler sıralayacağı ve dele-
gelerden destek isteyeceği öğre-
nildi. Semra Özal'ı destekleyen
ilçe başkanları "her iki tarafı
memnun edecek çöztim yolunun
bulunmasının güç olduğuna"
dikkat çekerken Yılmaz'ı des-
tekleyenler "çözümün her iki
tarafm da adaylıktan çekilme-
si>le sağlanabileceğini" be-
lirttıler.
ANAP İstanbul il kongresine
bir ay kala, listelerin teke indi-
rilmesi için yoğun çaba sarf edil-
meye başlandı. Daha önce aynı
görevi üstlenen Teşkilat Başka-
nı Orhan Demirtaş'ın başarısız
olması nedeniyle bu kez aynı
görevi üstlenen Başbakan Yıldı-
nm Akbulut, bugun Hilton
Oteli'nde vereceği yemekte şan-
sını deneyecek. Akbulut'un ye-
mekte Semra Özal başkanlığın-
da, ortak bir liste için teklif ya-
pacağı ve ilçe başkanlarından
destek isteyeceği oğrenildi. Lis-
te oluşumunda ise her ilçeye de-
lege sayısı oranmda bir konten-
jan tanınacağı, böylece muhafa-
zakâr isimlerin listede fazla ola-
cağı ileri sürüldü. Akbulut'un
bu teklifi sevimli göstermek için
de ANAP'ın birliği ve geleceği-
ni ortaya atacağına dikkat çekil-
di. Partiye yakın kaynaklar Ak-
bulut'un ortak liste önerisinin
kabul edilmemesi halinde ise bu
kez iki listenin yeniden oylan-
ması ihtimalinin kuvvetli oldu-
ğunu vurguladılar.
Bu arada geçen gunler içinde
Ankara'da temaslarını surduren
ve Başbakan'ın verdiği iftar ye-
meğine de katılan Faüh İlçe
Başkanı Talat Yılmaz, 25 gün-
lük suskunluğunu sona erdire-
rek Fenerbahçe'deki İstanbul
Yelken kulubünde bir yemek
verdi. Yemeğe Kadıköy, Beykoz
ve Şile ilçe başkanları katılmaz-
ken Anadolu yakasındaki, diğer
ilçe başkanlarıyla çok sayıda de-
legenin katıldığı görüldü. Yeme-
ğin en ilginç noktasını ise baş-
tan beri Semra Özal'a destek ve-
ren Üsküdar İlçe Başkanı Nec-
det Tank Pişkin'in desteğini Ta-
lat Yılmaz'dan yana kullanaca-
ğını ifade etmesi oluşturdu.
Necdet Tank Pişkin, delegelerin
alkışlanyla geldiği sahnede yap-
tığı konuşmada kongre öncesı
Semra Özal'ın beraberinde go-
runen milletvekilleri ve bakan-
ları çıkarcı olmakla suçlayarak
şunları söyledi:
"Kimse zannetmesin ki bu
olup da yeniden bir merkez yok-
laması yapıhrsa, Semra Özal'ı
destekliyö/ görünmede yarar
vardır mantığından kaynaklanı-
yor. Bunların Semra Özal'ın
eteği dibinde gezinen fino kö-
peklerinden farkları yoktur.
Sizler birer demokrasi mücahi-
disiniz. Sizlerin oylarına kimse-
nin ipotek koymaya hakkı yok-
tur."
İftar yemeğinin bitiminde söz
alan Talat Yılmaz ise Ankara'-
da pek bir değişiklik olmadığı-
nı, ramazan eğlencelerinin yeni
eğlencesinin ise ayı fıkraları ol-
duğunu belirterek özetle şöyle
konuştu:
"Başta da söyledim. Semra
Hanım'ın çıkış noktası yanlıştı.
Etrafındakiler, delege seçimle-
rini kaybetmislerdi ve delegeli-
ği kazananlardan nasıl hınç ala-
biliriz di>e düşunenlerdi. Biz di-
yoruz ki 3 mart günü biz kazan-
dık. Teşkilat kazandı. Ben il
başkanıyım, sizler de il yönetim
kurulu uyelerisiniz. Diğer taraf
çekilmeyi kabul ederse ben de
çekilirim. Tabii bunu sizlere da-
nışarak >apanm. Tabii o zaman
milletvekili ve bakanlar da kim aday olacak sonısu ge-
ANAP'ın menfaaü için bir ara- lir. Bu tabii ki Hülya Koçyiğit
ya geldiler. Onlann bütün dü- olamaz. Bu adavın. parti için-
şünceleri eğer bir erken seçim de sevilen çalışkan ve birleştiri-
YILMAZ — "Semra Hanımın çıkış noktası yanlıştır." (Fotoğraf: Erdogan Köseoflu)
Sungurlu taslağı birkaç alternatifli hazırladıklannısöyledi
Tecil,OzîaPi beklîförANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — let Bakanı bungurlu'nun karşılaşılan siya-
Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ortaya at- si ve hukuki zorlukları anlatarak çözüm
tığı "af niteliğindeki" cezaların tecili öne-
risi, ANAP grubunun karşı çıkması ve ya-
sal engeller nedeniyle Adalet Bakanlığı'nca
tam bir çerçeveye oturtulamadı. Adalet Ba-
kanı Oltan Sungurlu, taslağı birkaç alter-
natifli hazırladıklannı, 31 Arahk 1990'a ka-
dar suç işleyenlerin tecilden yararlanması-
nı öngördüklerini söyledi. SHP ve DYP ise
tecil yerine af istiyor.
Adalet Bakanı Oltan Sungurlu, SSCB
Yuksek Sovyeti Asayiş ve Suçluluğa Karşı
Mücadele Komisyonu heyetini kabulünde
gazetecilerin soruları üzerine şöyle dedi:
"Bakanlığımızın hazırladığı taslağa gö-
re 31 Aralık 1990 tarihine kadar suç işle-
yenlerin bu kanunun imkânlanndan istifa-
de etmesi öngörülmüştur. Ondan sonra suç
isleyenler bizim hazırladığımız taslakta yok-
tur. tkincisi, bu tarihten sonra içinde bu-
lunduğumuz günlerde cezaevinde suç ve di-
siplin suçu işle>enlerden, suç işle>enlerin ta-
mamen, disiplin suçlan işleyenlerin kısmen
bu kanundan istifadelerini engelleyici hü-
kümler de var."
Bir gazetecinin, idam cezası alanların da
taslaktan yararlanıp yararlanamayacakla-
rına ilişkin sorusu üzerine Sungurlu, "On-
larla ilgili de hüküm var, Ancak taslak hak-
kında detaylara inmek istemiyonım. Çün-
kü sizin de bildiğiniz gibi yasa kesinleşmiş
değil. Biz taslağı birkaç alternatifle
hazırtadık" diye konuştu. Sungurlu, halen
fırarda bulunanların teslim olmaları halin-
de bu taslaktan yararlanacağını da belirte-
rek, taslak yasalaşmadan kaç kişinin bu uy-
gulamadan yararlanacağının bilinemeyece-
ğini bildirdi.
Ozal'ın döniişü bekleniyor
Tecil çerçevesinin oluşturulması için
Cumhurbaşkanı Özal'ın Turkiye'ye dön-
mesi bekleniyor. Özal'ın dönüşunde Ada-
önerisi isteyeceği oğrenildi.
Adalet Bakanlığı taslağı oluştururken,
Cumhurbaşkanı Özal'ın ortaya koyduğu şu
verilere yasal dayanak arıyor,
"— Yargıtay tarafından onaylanmış ha-
pis ve idam cezalannın infazının durdu-
rulması.
— Süren davalarda hükmiin açıklanma-
sının ertelenmesi.
— Cezalan ertelenecek hükıknlülerin 10
ANAP'h milletvekilleri
tecil uygulamasının grup
tarafından kabulünün şu
anda mümkün olmadığını
ve bu görüşün Akbulut' a
da iletildiğini söylediler.
Sungurlu'nunda
karşılaşılan siyasi ve
hukuki zorlaklan anlatıp
çözüm istemek için
Cumhurbaşkanı'nı
beklediğiöğrenildi.
yıl içinde yeniden aynı suçu işlemeleri ha-
İinde iki cezayı birden çekmeleri.
— Kasıt olmadan işlenen suçların kap-
sam dışı bırakılması.
— Firarda olanlann tecilden yararlanma
durumları.
— Devlete karşı işlenen suçların durumu
(bölücülük, TCK 141, 142 ve 163, TCK
146, DGM kapsamına giren suçların tecil
kapsamı dışında bırakılıp bırakılmayacağı-
na ilişkin kıstasın belirlenmesi).
Cezaların tecili ile ilgili taslağın göruşü-
leceği Adalet Komisyonu'nun ANAP'h
Başkanı Alpaslan Pehlivanlı, tecili "ana-
yasaya karşı hile" olarak niteledi.
Pehlivanlı, anayasanın 87. maddesine gö-
re bolücülük ve devlete karşı işlenen suçla-
rın affedilemeyeceğini belirterek "Bu suç-
lan tecil kapsamı dışında tutmamız gerekir.
Eğer kapsamın içine alırsak anayasaya ay-
kın olur" dedi. Pehlivanlı, tecilin bir af ni-
teliği taşıdığını ifade ederek, "Ama af de-
nilmeyerek, hukuki tabiriyle anayasaya
karşı hile yapılmaktadır" diye konuştu.
Pehlivanlı, parti genel merkezi veya grup-
ta tecil doğrultusunda bir karar çıktığı tak-
dirde buna uyacağını da sozlerine ekledi.
ANAP neden karşı?
ANAP içinde Özal'ın tecil önerisine şu
nedenlerle karşı çıkıhyor:
• Cezalann şahsiliği ilkesi, tecil bu kapsam-
lar içinde olursa büyük yara alır.
• Anayasaya aykırı olarak cezalar ve suç-
lar arasında ayrım yapılamaz.
• İnsan hakları bakımından suçlular ve suç-
lar arasındaki ayrım sorunlara yol açar.
• Af gibi tecil, Infaz Yasası'na aykırı olur.
Af çıkarmak da anayasadaki ve diğer ya-
salardaki engeller açısından sakıncalıdır ve
yasal zorunluluklar aşılamaz.
• Toplum bu kadar geniş kapsamh bir af-
fa hazır değil.
• Devlet kendisine karşı işlenen <uçları af-
fetmiyor, ama adi suçlu ya da kader kur-
banı gibi tasniflere tabi tutulan suçluların
serbest bırakılması tepki çeker. Toplumda
bu konuda huzursuzluklar olur.
ANAP'h milletvekilleri, Başbakan Yıl-
dınm Akbulut'a da, ANAP grubunun bu
tur af uygulamalarma karşı olduğunun söy-
lendiğini belirttiler. Milletvekilleri, tecil uy-
gulamasının grup tarafından kabulünün şu
anda mümkün gozükmediğini de kay-
dettiler.
ci özelliklere sahip olması ere-
kir. Bu adayı hepimiz destekle-
riz."
Talat Yılmaz, Başbakan Yıl-
dınm Akbulut'un bu akşam ve-
receği iftar yemeğinde ne gibi
çözum yollannı onaylamayı dü-
jünursünuz şeklindeki sorumu-
zu ise şöyle yanıtladı. "Ben an-
cak Semra Özal da çekilirse
adaylıktan vazgecerim. Teşkila-
tımızın karan da budur. Bunun
dışında üretilen hiçbir çözüm
yolu beni ilgilendirimîyor."
Bakırköy İlçe Başkanı Rama-
zan Kadir Coşkun da Başbakan
Yıldınm Akbulut'a çözüm için
destek verdiklerini belirterek
"Sayın Genel Başkanımız parti
için en doğnı çözüm yolunu
önerecektir. Ama Bakırköy ilçe
delegesi partide birliği saglaya-
cak yöntemlerin bütün il baş-
kanları tarafından kabulünü
istiyor" dedi.
Öte yandan Semra Özal'ı des-
tekleyen ilçe başkanları arasın-
da da Taksim'deki "seçim
karargâhı" yüzünden soğuk bir
hava estiği özlendi. Semra
Özal'ı destekleyen 11 ilçe başka-
nı bu ofiste çalışma yapılması
için Beykoz İlçe Başkanı Osman
Ceylan ile Pendik İlçe Başkanı
Ahmet Akar'a herhangi bir yet-
kinin verilmediğini ileri sürerek
burada çalışma yapmayacakla-
rını belirttiler. Beykoz ilçe Baş-
kanı Osman Ceylan ise seçim
çalışmalarını yürüttükleri ofis-
te henüz aktif bir çalışmaya gir-
mediklerini vurgulayarak şunla-
rı söyledi:
"Bu ofiste şimdiye kadar be-
liıii çalışmalan yüruttuk. Ancak
detaylı bir çalışma yapmadık.
Semra Özal pazartesi günü don-
dükten sonra sanınm geniş çaplı
bir çalışmaya girişeceğiz."
Özal'cı ilçe başkanlarından
bazılan ise Başbakan Yıldınm
Akbulut'un vereceği iftar yeme-
ğiyle ilgili duşüncelerini şoyle
özetlediler.
Osman Ceylan (BeykozV.Bu
yemeğin bizim fikrimizde bir
değişiklik yapacağını zannetmi-
yoruz. Daha önce Yılmaz yan-
İısı ilçe başkanlannın Semra
Özal'ın verdiği yemeğe katılma-
makla yaptığı ayıp davranışı biz
tekrarlamak istemiyoruz. Bu
nedenle yemeğe katılacağu.
Hiçbir çözüm önerisini Semra
Özal'a damşmadan destekleme-
yiz."
Mustafa Çebi (Kadıkoy): Sa-
yın Başbakanımızdan iftar gibi
anlamlı bir yemek daveti aldık.
Tabii ki gidecegiz. Ancak bu ye-
meğe katılmamız bir formalite-
yi yerine getirmekten öte bir an-
lam taşımayacaktır. Biz Semra
Özal'ın başkanlığı dışında hiç-
bir alternatifi kabul etme-
yeceğiz.
Niyazi Dindar (Zeytinburnu):
İftar yemeği her sene verilir. Bir
yenilik deği). Katılacağız. Ama
il kongresiyle ilgili bir gelişme
olacağını zannetmiyorum. Kla-
sik bir iftar yemeği şeklinde ge-
çeceğine inanıyorum.
Ahmel Akar (Pendik):
"Semra Özal'ı sonuna kadar
destekliyoruz. Çözüm çıkmaz.
Tabii ki Başbakammızı dinleriz.
İsteğimiz Semra Özal'ın baş-
kanlığmda birleştirici bir yöne-
limin Istanbul'da başa geçmesi.
Bunun dışındaki her türlü uzlaş-
ma önerisinin karşısındayız.
Akbulut'tan Demirel'e
destek
Başbakan Yıldınm Akbulut,
ANAP Ankara tl Başkanı Men-
met Demirel'in il kongresinde
yeniden aday olacağını açıkla-
ması üzerine "Mehmet Bey'in
önü açıktır. Partiye verdiği hiz-
metlerin mükâfatını alacağına
inanıyorum" dedi.
ANAP Ankara il örgütünün
dün Büyük Erşan Oteli'nde ver-
diği iftar yemeğine katılan Ak-
bulut, burada yaptığı konuşma-
da, ANAP'ın birlik ve beraber-
lik içinde olduğunu söyledi.
Yemeğe devlet bakanlan Ke-
mal Akkaya, Vehbi Dinçerler,
Sağlık Bakanı Halü Şıvgın, Ta-
rım Orman ve Köyişleri Bakanı
Lütfuüah Kayalar, bazı parti yö-
neticileri, ANAP Ankara millet-
vekilleri, ilçe başkanları ve An-
kara il kongresi delegeleri katıl-
dılar.
İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
"KADIN" KONULU ÖYKÜ YARIŞMASI
Izmir Büyûkşehır Betediyesı tarafından yazın sanatinı özendırmek amacıyia KADIN" konulu öykü yarışınası
düzenlenmıştır
YARIŞMA KURALLARI
Yarışma Izmir Buyükşerıır Betediyesı mensupiarı dışında amatör, profesyonel berkese açıktır.
Yarışmacıların, öykûlerını çizgısiz kâğıda, çitt aralıklı makıne yazısı ile yazacak ve her öykü 10 sayfayı 9eçme-
yecektır Yanşmacılann, öykûlerını 6 nusha olarak göndermelen gerskmektedır Her yarışmacı, yarışmaya sade-
ce bir aykü ıt« katılabilr ,
Yarışmaya katılacak öyküler daha önce başka bir yerde yayımlanmamış ve ozgun olacaktır
Yanşmacılar, yapıtları ile biriikte ayrı bir zart içinde ıkı adel fotoğraflannı gerçek ad ve adreslerını, telefon nu-
maralarını, kısa yaşam öykölerinı gondermehdırler
Yarışmacılann, yapıtlannı 30 Hazıran 1991 tarihine kadar "İzmir Büyükşehir Beledıyesı Sosyal ve Kûltürel Hiz-
metler Daire Başkanlığı Konak-izmir" adresine elden teslim etmelen ya da ladelı taahhütlû olarak posta ile gön-
dermelen gerekmektedır
DEĞERLENDİRME-OOÜLLENDİRME
Yarışmaya katılan eserler, 15 Ağustos 1991 tarıhınde toplanacak olan Seçicı Kurul tarafından değerlendırıle-
cek ve yayımlanmaya değer bulunan eserler belırlenecektır
Bırincılık Odülu: 4 000 000 - TL.
İkıncılik Ödülü: 3 ooo 000 - TL.
Üçüncüluk Ûdulü 2.000 000 - TL
3 Adet Mansiyon Toplam: 3 000 000 -TL
Yaprtın ödûl alması halınde, kullanma ve yayın hakları Izmir Buyukşehır Beledıyesı'ne devredilmiş sayılacak-
tır.
Yarışma sonuçları 1 Eytül 1991 tarıhinde açıklanacak ve sonuçlar odüle değer görülen yanşmacılann adresle-
rıne yazı ile bıldırilecektır Odüller 9 Eylül 1991 tanhınde dûzenlenecek törenle dağıtılacaktır
SEÇİCİ KURUL
Seçıci Kurul Üyelen kendı aralarında bir Seçicı Kurul Başkanı seçerler
Pınar KÜR
Füsun AKATLI
Nezihe MERIÇ
Sevgı ÖZEL
Feyza HEPÇİÜNGIRLER
İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
"KADIN" KONULU ŞİİR YARIŞMASI
Izmir Büyûkşehır Beledıyesı tarafından yazın sanatını özendırmek amacıyla "KADIN" konulu şıir yanşması
düzenlenmıştır.
YARIŞMA KURALLARI
Yarışma izmır Büyûkşehır Belediyesi mensupiarı dışında amator, profesyonel herkese açıktır
Yanşmacılann, şıirlerını çizgısiz kâğıda. çıti aralıklı makıne yazısı ile yazması gerekmektedır Yanşmacılann,
şiırierinı 6 nüsha olarak göndermeleri gerekmektedır Her yarışmacı, yarışmaya 3 sayfayı geçmeyecek en çok
5 şiır ile katılabılır Yarışmaya katılacak şıırter daha önce başka bir yerde yayımlanmamış ve özgün olacaktır
Yanşmacılar. yapıtları ile bırhkte ayrı bir zarf içinde iki adet fotoğraflannı, gerçek ad ve adreslennı, telefon
numaralarını. kısa yaşam öykûlerını göndermelıdırler
Yanşmacılann yapıtlannı 30 Hazıran 1991 tarihine kadar "İzmır Buyukşehır Beledıyesı Sosyal ve Kûltürel Hız-
metler Daire Başkanlığı Konak-lzmır" adresine elden teslim etmelerı ya da ladelı taahhütlû olarak posta ile gon-
dermelerı gerekmektedır
DEĞERLENDİRME-ÖDÜLLENDİRME
Yarışmaya katılan eserler, 15 Ağustos 1991 tanhınde toplanacak olan Secici Kurul tarafından değerlendırile-
cek ve yayımlanmaya değer bulunan eserler belırtenecektır.
Birincilık Ödülü: 4 000 000- TL.
ikıncilik Ödülü: 3.000 000 - TL.
Üçûncülük Ödulü: 2.000 000 - TL
3 adet mansiyon toplam: 3 000 000 TL-
Yaprtın ödül alması halınde, kullanma ve yayın hakları İzmir Büyûkşehır Beledryesi'ne devredilmiş sayılacak-
tır
Yarışma sonuçiarı 1 Eylul 1991 tanhınde açıklanacak ve sor.uçlar ödüle değer görülen yanşmacılann adresle-
rıne yazı ile bildinlecektir Ödüller 9 Eylul 1991 tanhınde dûzenlenecek törenle dağıtılacaktır
SEÇİCİ KURUL
Seçicı Kurul Üyelen kendı aralarında bir Seçicı Kurul Başkanı seçerler
Sennur Sezer
Melıh Cevdet Anday
Ataol Behramoğlu
Cahıt Külebı
Sebahattın Kudret Aksal
CÜNEYT ARCAYÜREK
YAZIYOR
Şansı Az Bol Keseden
Güvenceler.
ANKARA — Philadelphia Üniversitesi'nde fahri doktor un-
vanı verdiler ya, tutabilirsen tut üstadı. Çıkmış kürsüye Türk
halkının, hatta kendi grubunun inanmadığı sözler veriyor.
Salonda yalanları, eğrileri, saptırmaları yüzüne söyleye-
cek kimse yok, hepsi Amerikalı. Söyle söyleyebildiğin, söz
ver verebildiğin kadar.
Yedi sekiz yıldır elinde yeterince kuvvet yokmuş gibi on-
ca yıldır yeterince fırsat eline geçmemiş sanki. Turkiye'ye
gerçek demokrasiyi getirecek gökten zembille birden inmiş
insan, son kurtarıcımız mübarek!
Türkiye'de, özellikle son günlerde partisinde, hükümetin-
de olup bitenleri göz önüne almadan, Amerikalılara "Türki-
ye'yi insan haklarına saygılı bir ülke yapacağımı garanti
ederim" diyor. Ülkesi dururken demokrasi ve insan hakları
üzerinde Amenkaiı öğrencilere güvence vermek niye? Bu
ayrı bir konu.
Üstelik "bizimki" henüz oturduğu koltuğu güvenceye ala-
mamış. anayasa gereği Meclis'teki andının içeriğine koşut
davranmamış... Çıkmış kürsüye, Amerikalılara Turkiye'ye de-
mokratik hak, özgürlük ve benzeri koşulları getireceğinin
"güvencesini veriyor". Vay, vay, vay!..
ABD'de havasını bulmuş, sağa sola gidip geziyor. Hükü-
mette, hem de parti
grubunda Amerikalıya
"verdiği güvencele-
rin" işlemeyeceğini
gösteren direnmeler
izleniyor. Direnmeleri
açıklayan öyküleri; ba-
kanlar arasındaki çe-
lişkıler, belli başlı ko-
nularda TÖ'ye kımi
"teknik" gerekçelerle
kesin siyasal karşı çı-
kışlar süslüyor.
Adalet Komisyonu
Başkanı Alparslan
Pehlivanlı'nın verdiği
son demeç, kişisel gö-
rüşlen değil, komısyondakı ANAP'lı üyelerin eğilimlerini yan-
sıtıyor. Oiyor ki; "Bizim partide oiuşumlar yukarıdan aşağı
'emrivakilerle' geliyor!"
Pehlivanh'yı bu yargıyı açıktan söylemeye, anayasa bilmez
TÖ'nün giderayak ortaya attığı "tecil yoluyla af" yasası zor-
luyor. Genel affı "düşünülemez" diye geri çeviren, ne var
ki seçim yaklaştıkça kitlelere şirin görünmenin bir yolu diye
seçtiği af olgusunu işleyen TO'ye ANAP'lılar direniyor.
"İnfaz uygulamasıyla oynayarak" kımi cezalan affetmeyi
"anayasaya karşı hile" diye niteliyor Pehltvanlı.
Bu görüş, ANAP'a giderek egemen olmaya başlıyor. "Af,
tecil, infaz uygulaması..Ne derseniz deyin böyle bir uygu-
lamaya kamuoyu hazır değil. Bunu bilmeden konuşuyorlar,
taahhütte bulunuyorlar."
Kim? TÖ! Evet sadece Çankayalı böyle düşünüyor. Ada-
let Bakanı Sungurlu, açıktan söylemiyor. ama özel söyleşi-
lerde Pehlivanlı'nın görüşlerine benzer açıklamalar yapıyor.
Tecillı af o kadar ham ki, Adalet Bakanlığı tasarı bir yana,
taslakta bile zorlanıyor. Bugün yarın hazırlasa önce hükü-
metten, sonra gruptan geçırmesi gerekiyor. Sonuç? Kuşkulu!
Daha taslağı ortada olmayan bir konuda siyasetçısı, ay-
dını, basını akıntıya kürek! Tabii, en başta Başbakan.
Amerikalıya demokratik güvenceler veren TÖ, anayasa ko-
nusunda da gele atıyor. Bakanlar, Diyarbakır karpuzu gibi
ortadan ikiye bölünmüş. Bir devlet bakanı -Mustafa Taşar-
şeriata dayalı düzen isteyen partilerin kurulmasına bir baş-
ka devlet bakanının -Dinçerler'in- karşı çıktığını açıkhyor.
Bu konuşmalar, tartışmalar, suçlamalar kapalı hükümet
toplantısında değil. herkesin ortasında Meclis koridorunda
yapılıyor. Tecılli af. anayasa değişikliği gruba gelse, çıkar mı
çıkmaz mı? Yanıt yine olumsuz!
Efendimiz çıkmış Philadelphia'da kürsüye, bize vereme-
diği güvenceleri Amerikalılara bol keseden dağıtıyor.
Tecilli af o kadar ham
ki, Adalet Bakanlığı
tasarı bir yana, taslakta
bile zorlanıyor.
Daha taslağı ortada
olmayan bir konuda
siyasetçisi, aydını,
basını akıntıya kürek!
Tabii, en başta
Başbakan.
CîNDORUK
Bush, ÖzaPa
harçlık vermedi
HAKKI ERDEM
dımcısı Htisa-
mettin Cindo-
ruk. ABD Baş-
kanı George
Bush'u "Kırkpınar cazgın"
olarak niteledi. Cindoruk,
Bush'un, Cumhurbaşkanı Tur-
gut Özal'ı cazgır gibi övüp yağ-
ladığını, ama cebine bir harçlık
bile koymadan gönderdiğini
söyledi. Cindoruk, Başbakan
Yıldınm Akbulut için "Eskiden
pot kırarken şimdi kolunu kır-
maya başladı" dedi.
Husamettin Cindoruk Nev-
şehir'de 7 nisan pazar günu ya-
pılacak belediye başkanlığı se-
çinü oncesinde ramazan ayını
da dikkate alarak dini konula-
ra ağırlık veren bir konuşma
yaptı. Cindoruk'un konuşması
sırasında, yanında Nevşehirlile-
re tarutılan Ankara Merkez Va-
izi Hacı Mehmet Yücel de yer
aldı.
Cindoruk, Özal ile Bush'un
temaslarının, "iki ahbap çavu-
şun maceralan" gibi televizyon-
dan yayımlandığını bildirerek
NEVŞEHİR Özal'ın ABD'de seçim kampan-
— DYP Genel yası başlattığını ve yeniden
Başkan Yar- cumhurbaşkanı olmak istediği-
ni söyledi. Cindoruk'un bu söz-
leri üzerine, kendisini dinleyen-
lerden bir vatandaş, "Nah
seçilir" diye bağırdı. Vatanda-
şın bu sozleri başta Cindoruk
olmak uzere alanda bulunanla-
nn güluşmelerine yol açtı. Cin-
doruk, Özal'a ABD'de fahri
doktora verilmesi konusunda
da "Papaz elbisesi giyip dokto-
ra alıyor. Sen o papaz elbisesi-
ni, doktorayı bırak, vatandaşa
doktor bul. Seçim ABD'de de-
ğil, burada olacak" diye konuş-
tu. Cindoruk, ABD Başkaru
Bush'u "cazgıra" benzetirken
de şunları söyledi:
"Bush cebine bir harçlık bi-
le koymadı. Yağladılar, gönder
dikr. Hani Kırkpınar'da cazp
yenik düşen pehlivanı da •'
ya, Bush da tam Kırkpınar
gırıymış. Bunu Camp Da
götürdü, övdü, yağladı,
di gönderdi. Kamp hi
yaramadı, tıpkı Fenerb:
mpı gibi."
ÇETÎN
ABD'nin parası
ÖzaPı kurtarmaz
ALİ DOĞAN
KONYA/
GLNEYSI-
N1R — SHP
Genel Sekreteri
/ Hikmet Çetin,
"seçim için
ABD'den para
istemenin onur kırıcı olduğu-
nu" belirterek "Korkunun ecele
faydası yok. ABD ne kadar pa-
ra verse ANAP'ı ve Özal'ı hal-
kın elinden kurtaramaz. Halk
hesabını sandıkta soracak" de-
di. Çetin, ANAP iktidarının,
köylüyu ve üreticiyi tefeciye
muhtaç eder duruma getirdiği-
ni söyledi.
Çetin, dun Konya'nın Gü-
neysınır ilçesine bölge milletve-
killeriyle yaptığı gezi sırasında
bir basın toplantısı düzenledi.
Çetin, "ANAP'ın tüm baskıla-
rına ve partizanlığına karşın
Güneysınır halkının SHP'ye
destek vermesine" teşekkur et-
ti.
Hükümetin ekonomik poli-
tikasının en çok tarım kesimi-
ni olumsuz etkilediğini kayde-
den Çetin şöyle konuştu:
"Çiftçinin elinden, cebinden
kaynak gasp edilerek başka
alanlara aktarümıştır. Destek-
leme alımları enflasyonun al-
tında tutulmuş, çiftçinin geliri
36 kat artarken satın aldığı
mallara ödediği lutar 65 kat
artmıştır. ANAP köyliiyü, üre-
ticiyi, tefeciye muhtaç eder du-
ruma getirmiştir. ANAP ikti-
darında köylünün 100 lirası 56
lira>'a düşmüştür."