13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 ŞUBAT 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/U Alfongin'e suikast girişiıni • BUENOS AIRES (AP) — Eski Arjantin Devlet Başkanı Raul Alfonsin, siyasal bir toplantıda konuşurken emekli bir güvenlik görevlisinin silahlı saldınsına uğradı, ancak silahının tutukluk yapması üzerine suikast girişimihde bulunan kişinin Alfonsin yanlılannca etkisiz hale getirildiği bildirildi. Alfonsin, yedi yıl süren askeri diktatörlükten sonra seçimle başa geçen devlet başkanı olarak ülkesinin» sivilleşmesine katkıda bulunrnuştu. Varşova Paktı tarihe kanşıyor • BUDAPEŞTE (AA) — Varşova Paktı'nın askeri kanadı lağvedıldi. Bu karar, Varşova Paktı üyesi 6 ülkenin temsilcileri arasında dün Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de yapılan toplantıda alındı. Romanya, Bulgaristan, Macaristan, Polonya, Çekoslovakya ve SSCB dışişleri ve savunma bakanlan, 1955 yılmda kurulan Doğu Bloku ittifakının askeri yapısının lağvedilmesine karar verdiler. Bakanlar, Varşova Paktı'na üye ulkeler arasındaki bağlayıcı unsurlan ortadan kaldıran bir belge imzaladılar. Bu bağlayıcı unsurlar arasında özellikle saldın halinde karşılıklı yardımlaşmaya ilişkin ilke de yer ahyor. Bıılgaristan'da Türkçe dersi • KIRCAALİ (AA) — Hak ve Özgürlükler Hareketi Kırcaali örgütü yetkilisi Talat Çoban, okullarda Türkçe dersi konması ile ilgilı olarak tüm amaçlarının çiğnenmiş haklarının yasal yollardan alınması olduğunu söyledi. Çoban, AA'ya yaptığı açıklamada, okullarda Türkçe dersinin konması nedeniyle şehirde durumun gergin olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Aşın milliyetçi çevreler, Hak ve Özgürlükler Hareketi'ni kışkırtmak ıstiyorlar. Diyorlar ki bie Türkleri soİcağa dökelim ve çatışma çıksın. Ama biz hiçbir zaman ne sokağa dökülmek ne de çatışma istiyoruz." Habibi geliyor • ANKARA (AA) — tran Islam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı 1. Yardımcısı Hasan Habibi, üç günlük resmi bir ziyarette bulunmak üzere yarın Ankara'ya gelecek. Edinilen bilgiye göre Habibi, Ankara'da Körfez'deki durum ve ikili ilişkiler konusunda görüş alışverişinde bulunacak. Ziyareti sırasında Başbakan Yıldınm Akbulut'la görüşecek olan Habibi, Cumhurbaşkanı Turgut özal tarafmdan da kabul edilecek. Gorbi'nin yeni kabinesi • MOSKOVA (AA) — SSCB Başkanı Mihail jGorbaçov, geçen yıl T>enimsenen anayasa değişiklikleri uyarınca doğrudan kendisine bağlı olarak çahşacak "kabine" için Yüksek Sovyet'e 23 yeni bakan adayı önerdi. Sovyet resmi haber ajansı TASS'ın bildirdiğine göre Yüksek Sovyet'in geçen ay onayladığı dört başbakan yardımcısının yanı sıra yeni listede üç başbakan yardımcısının daha görevlendirilmesi öngörülüyor. Lev Ryabev, Fyodor Senko ve Vladimir Şerbakov'un yeni başbakan yardımcıları olması öngörülen listede Savunma Bakanı Mareşal Dmitri Yazov'la KGB Başkanı Vladimir Kruçkov'un görevlerini korumaları önerilirken Maliye Bakanlığı'na Vladimir Orlov'un atanması için Yüksek Sovyet'in onayı isteniyor. Türk Silahlı Kuvvetleri, Irak'ta siyasal boşluk ortaya çıkmasından kaygılanıyor Incîrlîk konusunda tedirgînlik Genelkurmay Eaşkanlığı Plan ve Prensipler Dairesi Başkanı Tümgeneral İlnan Kılıç, Türkiye'nin Amerikalı Dostları Derneği'ndeki konuşmasında savaş sonrası değerlendirmesini yaptı. İlhan Kılıç'ın değerlendirmesi: Irak'ın yenilmesi kaçınılmaz. Savaştan sonra ülkede siyasal güç boşluğu ortaya çıkabilir, Irak'ın toprak bütünlüğü korunmalı. UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON — Genelkurmay Başkan- lığı Plan ve Prensipler Daire Başkanı Tüm- general "İlhan Kılıç, "Türkiye'nin Amerika- lı Dostları Derneği" nin yıllık toplantısında yaptığı konuşmada, savaş ertesinde bölgede ortaya çıkabilecek tehditler konusunda ayrın- tılı bir değerlendirme yaptı. Türkiye'ye yönelik tehditler ve bunlara kar- şı alınacak önlemler ile ilgili düşünceler ure- ten bu dairenin başmda bulunan en yetkili şahsın yaptığı değerlendirme gösteriyor ki Türk Silahlı Kuvvetleri, Irak'ta bir siyasal "boşluk" ortaya çıkmasından kaygı duyuyor ve savaş sonrasında Bağdat'ta "Uluslararası hukuka saygılı yeni bir yönetimin kunılma- sına ivedilikle >ardımcı olunmasını" istıyor. Generalm açıklamalan, Turk Genelkurma- yı'nın bugüne kadar savaş ertesi ile ilgili ola- rak kamuoyuna açıklanmış en ayrıntılı "teh- dil değerleDdirmesini" içeriyor. BATMAN Tümgeneral Kuıç, yazıü bir metinden oku- yarak yaptığı konuşrt.aya Türkiye'nin ABD'ye üs kullandırması konusunu inceleyerek gir- di. Üslerin bölgedeki "çok özel dunım" ne- deniyle açıldığını vurgulayan general, "lşter nonnale dönünce üslerin kullanımının yeni- den iki ülke arasndaki geçerö anlaşmalara göre olacagını" bildirdi. Bu durum gösteri- yor ki her şeyden önce Türk gcnelkurmayı bu üslerin bölgesel bir harekât için kullanıma açılmış olması konusuna duyarlı. lkincisi de işler normale döner dönmez üslerin bugün- kü olağanüstü statüsünü son verilmesi için sabırsızlanıyor. Bunda da üs kullanunımn Türkiye'yi askeri ve siyasi açıdan potansiyel bir hedef durumuna getirebüeceği kaygısı rol oynuyor. Generalin dikkate getirdiği bir başka nokta da şu: Eğer Irak'tan Türkiye'ye bir saldırı olursa, "Türkiye bu saldınnın dogası ve et- kisini degeriendirdikten sonra NATO Anlaş- ması'mn 5. maddesİBİa uvKDİannıası için gi- rişimlerde bnluaacak." Ancak bu adım, Türkiyenin Irak'a tek başına karşıük verme hakkını ortadan kaldırmayacak. Türkiye tıp- kı İsrail gibi "L'ygun zamanda, zeminde ve ölçüde karşıük verme hakkından feragat et- meyecek." Ancak bu hakkını kullanıp kullan- mayacağı kendi bileceği bir konu olacak. Yani verilen mesaj şu: Korunma ve mukabele hak- kımızdan vazgeçmeyiz, ama bunu da duru- ma göre dikkate alırız. Tehdit değerlendirmesi Generalin yaptığı açıklamalardan anlaşıl- dığı kadarıyla, Plan ve Prensipler Dairesi- nin savaş ertesi için tehdit değerlendirmesi şöyle: 1) Irak'ın savaşı kaybetmesi kaçınılmazdır. Yenilgi, klasik bir teslim belgesi imzaJanma- sı şeklinde olmayacak, büyük bir olasılıkla Irak'ta bir siyasi güç boşluğu ortaya çıkacak- tır. Merkezi otorite boşluğu, iç çatışmalar, et- nik kökenli çatışmalar ortaya çıkarabilir. Apachi takvîyesi UFUK TEKİN ADANA/BATMAN — Irak'a yönelik ka- ra harekâtma yoğun hava desteği veren In- cirlik Ussü'ndeki helikopterlerin tamamının Batman'a sevk edildikleri öğrenildi. tncirlik ile Batman arasındaki yoğun cephane sevki- ne tekrar tamk olunurken Batman Üssü'nde ABD'lilere yönelik "kınnızı alann" verümesi dikkat çekti. Bu arada Irak sınır kesiminde dün sabahtan itibaren askeri birliklerde yo- ğun hareketlilik gözlenirken Idil ve Midyat arasında kurulan seyyar radar istasyonuna da takviye uzman elemanlar gönderildiği bil- dirildi. Kara savaşmın başladığı gün toplam 10 kez çıkış yapılan Incirlik Ussü'nden Irak'a yöne- lik olarak dün daha az sayıda kalkış oldu. Önceki hafta sonu hava muhalefeti nedeniyle uzun süre çıkış yapılmayan lncirlik'ten dün yağmura rağmen ilki sabah 07.30'da otmak üzere dört kez toplu çıkış oldu. Üste konuş- landırılan helikopterlerin tamamının da bir- kaç gün önce tümüyle Batman Üssü'ne sevk edildiği bildirildi. Değişik tipteki kargo uçak- lanyla ABD'nin Avrupa'daki üslerinden tn- cirlik'e, getirilen saldırı helikopteri Apachi- lerle, kurtarma helikopteri Cobra'lann, üsse daha sonra gelen dünyamn en büyük nakli- ye uçagı C-5 Galax'lerle Batman'a taşındık- lan haber verildi. Batman Üssü'nde yine kur- tarma amaçlı C-15 tipi helikopterlerden 18 adet bulunduğu bildirildi. Batman'da alann Kara harekâtııun başladığı önceki gün Bat- man'daki NATO Üssü'nde iki kez "saldın kesin" anlamına gelen kırmızı alarm verildi- ği öğrenildi. Üsteki yetkililerden sağlanan bil- gilere göre alarmın verilmesi üzerine üste ko- nuşlandırılan savunma amaçlı füzelerin bu- lunduğu birimler uyanldı, rampalar hazır du- ruma getirildi. Alarm yüzünden sayısı 1200'ü bulduğu belirtilen ABD'li askerler gaz mas- kelerini takarak sığmaklara koştu. Ancak kır- mızı alarmların, daha sonra verilen beyaz alarmlarla kaldırıldığı duyunıldu. Saat 10.00'da ve 13.30'da verilen aJarmlann yal- nızca ABD'li personeli kapsaması ve kentte verilmemesi dikkati çekti. ABD'NİN KOZLARINDAN APACHİ' — Irak'ın T72'lerine karsı çıkanlan Apachi AA-64A'lar, Amerikalılann kara savaşındaki onemli kozlarından. Vietnam savaşı sonrasında geliştirilen Apachi'ler tek- nolojik üstunJiıkJere ve etkili silahlara sahip. Apachi'ier, lazer ile ni- şan alan 8 Hellfire antitank füzesi taşıyor ve çok kalın zırhlan dele- bilecek 30 mm'lik bir topa sahipler. Saatte 280 kilumetre hıza ula>,a- bilen Apachi'lerin tek sakıncalı yanı ise alcak uçuşlarda (yere 5 met- re kalaya kadar uçuş yapabiliyor) pervanelerinin kaldırdığı kumlar nedeniyle uçnşunun olumsuz yönde etkilenmesi. Talbikatlar sırasın- da yalnızca bu nedenle birçok kaza gerçekleşmişti. (Paris Ma(ch) Böyle bir durum, Körfez ittifakına katkıda bulunmuş ya da asker göndermiş NATO ül- kelerinin bu çatışmalan görmezlikten gelme- sini güçleştirebilir. 2) Bölgedeki Müslüman ulkeler arasında yeni bir askeri ve ekonomik dengesizlik or- taya çıkabilir. Bazı Müslüman ülkelerde, Irak'a karşı ittifak içinde yer almış ülkelere karşı hasmane duygular alevlenebilir. Bu da bölgede kısa vadede barışın tesisini güçleşti- rebilir 3) Bölgede ortaya çıkabilecek iç çatışma- lar NATO ülkelerine petrol akışmı aksatabi- lir. Petrol üretimi ve ihraa konusunda yeni düzenlemeler gerekebüir. Aynca NATO ülke- lerine karşı organize terör artabilir. 4) Yukanda sıralanan şartlar sonucunda, Türkiye'nin güneydoğu sınırlarında, sınır olaylan ve ihlaller ciddi boyutlara ulaşabUir. Mülteci ve göçmenlerin kitle halinde gelişi Türkiye"de güvenlik ve ekonomik sorunlar doğurabilir. Önlemler Genelkurmay olası tehditleri böyle değer- lendiriyor. Bir de bunlara karşı aünması ge- reken önlemler var. Her ne kadar Türkiye!- de siyasi kadrolar bu tehditleri ortadan kal- dıracak önlemlerden birisinin Türkiye'nin bölgede davete dayalı olmak koşuluyla askeri rol oynaması olabileceğini söylüyorlarsa da genelkurmayın değerlendirmesinde böyle bir role kapılann açılmadığı dikkat çekiyor. Ge- neral Kılıç'ın verdiği bilgiler arasında dikkat çeken bir başka ayrıntı da Avrupa ile ilişki- ler konusunda. Türk Genelkurmayı, ABD başkentinde yapılmış bu konuşmayla, Avru- pa'ya, "Türkiye bu krizde tercihteri göster- di. Artık sıra azde. Siz de tercihinizi gösterifl" mesajını veriyor. Kılıç, konuşmasında önlem- ler konusunda şu noktalan dikkate getiriyor: 1) Bağdat'ta uluslararası hukuka saygılı ye- ni bir yönetimin kurulmasına ivedilikle yar- dımcı olunmahdır. Savaştan sonra Irak'ta iş- gal gücü kalmamaü, Irak'ın toprak bütünlü- ğü korunmahdır. Irak ordusu kitle imha si- lahlan ve uzun menzilli füzelerden arındınl- mah ama ordunun içeride güvenliği, dışarı- da da caydıncılığı temin edebüecegi bir dü- zeyde kalması sağlanmalıdır. 2) Filistin sorununun çözümü için adım- lar atılmalı, silahlann sımrlandınlması, eko- nomik eşitsizüklerin ortadan kaldırılması için çaba gösterilmelidir. Bölgeye silah satışlan kı- sıtlanmalı ve dikkatle izlenmelidir. Bölgede eşit hak ve katılıma dayab, hiçbir Arap ül- kesinin liderlik iddia etmesine elvermeyecek bir ortak güvenlik sistemi kurulmah, geliş- miş ulkeler de bu düzenlemeyi teknolojik ve diğer açılardan desteklemeli, ama ön plan- da gözükmemelidir. AGİK benzeri bir süre- ce öncülük edilmelidir. Modern savunma gücü 3) Türkiye'nin bölgede gelecekteki rolü ko- nusunda, bölge ülkelerine siyaset, ekonomi, ticaret ve güvenlik konulannda model ola- bilecek bir ülke olarak kilit bir rol oynaması önerilebilir. Türkiye Ortadoğu"ya yakınlığı ı nedeniyle Batı'nın Körfez'e en kestirme ha- va ve kara bağlantısıdır. Türkiye bölgedeki istikrarsızlıklardan çıkabilecek gelecekteki krizlerde de kilit rol oynayabilecek bir stra- tejik konumdadır. Bu yüzden de Türkiye, hem bölge hem de kendi güvenliği için "mo- dern bir savunma gücü" beslemek durumun- dadır. Bunu yapabilmek için de yeterli eko- nomik güce sahip olması gerekmektedir. Türkiye'nin Batı kurumlanna tam entegras- yonu dünya banşının korunması açısından çok önem taşımaktadır. Türkiye krizde izle- diği politikalarla tercihini açık bir şekilde or- taya koymuştur. O yüzden, artık Batı Avru- pa ne yapacağına karar vermelidir. Sıra Batı Avrupa'nın Türkiye'ye karşı yeni bir politi- ka izlemesine gelmiştir. • • TURK HAVA YOLLARI VE HAVAŞ KONUSUNDA KAMUOYUNA DUYURU THY'den, HAVAŞ'tan ve ÇELEBI'den bugüne kadar yüzden fazla işçi iş- ten atılmıştır. Bu işten atılmalar bundan sonraki atılmaların bir habercisi ola- rak grev aşamasıha geldiğimiz toplusözleşme görüşmelerinde bizi güçsüz kılmayı amaçlıyor. 24 Ekim 1990 tarihinde başlayan toplu iş sözleşmesi gö- rüşmelerinde geçen beş aylık sürede yalan yanlış beyanatlarıyla sendikamızı katı ojmakla suçlayan THY, HAVAŞ işvereni ile işveren sendikası TÜHİS he- nüz hiçbir parasal teklif getirmeyerek ve iş güvencesi ile ilgili tekliflerimize karşı çıkarak tüm çalışanları cezalandırmak istemiştir. Savaş ve şirket zararları işçi kıyımının yalnızca bir kılıfıdır. İşten atılmaların asıl nedeni, 12 Eylül yasaları İle çerçevesi çizilen çağdışı çalışma koşullarının ve kölelik ücretinin sürdürülebilmesi için üzerindeki ölü toprağını atan ve hak arayışı mücadelesini yükselten işçilerin, emekçilerin yüreğine korku salmak ve böylece bir kez daha sessiz kâlmalarını sağlamaktır. "Zarar edivoruz! Eyvah, batıyoruz!" yakarışlarıyla işten atmaları günde- rne getiren THY, HAVAŞ ve ÇELEBI yönetimleri on yıllık kayıplarmı gidermek için yola çıkan HAVA-İŞ emekçilerini suskunluğa boğmak istiyor. Böylece, özel- leştirmenin sonuçlarına karşı direnen örgütlülük dağıtılmak ve toplusözleşme görüşmeleri baltalanmak isteniyor. THY yönetimi bir yandan zarar bahâne- siyle işçi çıkarırken, öte yandan kendi iddiasını yalanlarcasına, 2 ağustostan bu yanâ 550 yeni işçi almıştır. Kararlılığımızı kırmak ve dikensiz gül bahçesi yaratmak istiyorlar. TÜM BU NEDENLERDEN DOLAYI GREV KARARI ALIYORUZ VE KAMUOYUNU BİZİ DESTEKLEMEYE ÇAĞIRIYORUZ. HAVA-İŞ TÜRKİYE SİVİL HAVACİLIK SENDİKASI DER SPIEGELUNHABERt Almanya'daki Müslümanlar Saddam Hüseyin'e karşı Dış Haberier Servisi — Al- manya'da yaşayan Müslümanlar arasında büyük bir etkinliği olan "Almanya'daki Islam Topluluğu" örgütü, Islam'ın ba- nşı amaçlayan ve politik çıkar- lar uğruna savaşı reddeden bir din ve yaşam biçimi olduğunu ileri sürerek Saddam Hüseyin ve onun "kutsal savaşma" karşı çı- kıyor. Toplam 1.7 milyon üyesi olan ve AJmanya'nın çeşitli kent ve kasabalarında örgütlenmiş olan diğer İslamcı örgütlerin ço- • ğu da aynı görüşte. Haberi veren haftahk Alman "Der Spiegel" dergisine göre Iraklı diktatöre alkış tutan ve Amerikan Başkanı George Bush'u ianetleyen Fransa ya da Fas'taki din kardeşierinden farklı olarak Almanya'daki Müslümanlar BM kararlannı ve anti-Irak koalisyonunu destek- liyorlar. Almanya'daki Müslü- manlar, Saddam Hüseyin'in Ku- veyt işgalini ve "kutsal savaş" çağnsını tümüyle reddediyorlar. "Biz Iraklılar" diyor bir gnıp sürgünde yaşayan Iraklı, "Sad- dam'ın ne denli çılgın ve kana susamış olduğunu biliyoruz. İs- tediğimiz yok olması!' Amerikalıların Körfez'e mü- dahalesi ise Almanya'daki Müs- lümanlar tarafmdan biraz daha farklı değerlendiriliyor. Yaklaşık 100 bin üyesi olan "Federal Al- manya'daki Islam Konseyi" Müslüman olmayan birliklerin Körfez'de üslenmesini, "Islam dininin yaralanması" olarak de- ğerlendiriyor. Başka Müslüman- lar ise Amerikan saldırısının za manlama ve boyutundan şikâ- yetçi. Öte yandan Körfez .sava^ı Hıristiyan-İslam diyaloğunda yakınlaşmalara yol açtı. Imam- lar ve hocalar, Hıristiyan barış yanlısı gruplann temsilcileriyle kol kola gösterilere katıldı. Ge- çen hafta ise "Avrupa Milli Gö- rüş Teşkilatları"nın Köln'deki toplantı salonunda Müslüman- lar, Hıristiyanlarla bir araya ge- lerek birlikte dua edip Incil ve Kuran'dan sureler okudu. "Kut- sal savaş yoktur" diye vaaz ve- ren bir Türk hoca, "Yalnızca Tann kutsaldır" dedi. "Köln'ün Humeyni"si olarak anılan Cematettin Kaplan'ın eks- trem fundementalisk Kuran okullan Kölnlü Türklerin ço- ğunluğu tarafmdan reddedilip Kaplan hareketi etkinliğini yiti- rirken, Almanya'daki Müslü- manlar arasında hoşgörii, diya- log ve entegrasyon çabalan gi- derek daha büyük önem kaza- nıyor. Yalmzca tüm dünyada ol- duğu gibi Almanya'da yandaşla- n bulunan radikal "Müslüman Kardeşler" bir tehlike olmaya devam ediyor. Sadclanıuı ıııikroplan Dış Haberler Servisi — MUttefik komu- tanlar Saddam'ın sıkışınca kimyasal silah- lara başvuracağını kuvvetle tahmin ediyor- lar. Saddam Hüseyin'in biyolojik silahlan yeterince geliştirebildiği konusunda kuşku- lar taşıyorlar, ancak biyolojik silahlardan daha çok korktuklarını belirtiyorlar. Saddam'ın elinde olduğu sanılan başlıca biyolojik silah, anthrax. Birçok başka ülke gibi Irak da 1972 Biyolojik ve Zehirli Si- lahlar Konvansiyonu'nu imzalamıştı. Anlaşmaya imza koyan ulkeler bu tür silahlan "Asla geliştirmeyeceklerini, üretmeye- ceklerini, stoklamayacaklarını" ilan etmişlerdi. Ancak Irak'ın sozünü tutacağına inanılmıyor. Irak'la ilgili soru şu: Laboratuvarda geliştirdikleri virüsleri, savaş alanında kulanabilecekleri bir silahın, bir savaş başlığı- mn içine yerleştirmeyi başanp başaramadıklan. fşin savaş teknolojisi açısından karmaşık yanı şurada: Bu vi- rüsler, bir savaş başlığı içinde duşman mevzilerine atıldıktan sonra ısıdan ve öteki unsurlardan etkilenmemeli. Virüsler de- poda beklerken ölebiliyorlar. Eğer virüslü savaş başlığı, top ile atılırsa, atılış hızı virüsleri öldürebiliyor. En kolay yol, virüsleri havadan saçmak, ancak bu bile ken- di içinde güçlükler taşıyor. Damlaların tam kıvamında olması gerekiyor. Büyük ve küçük damlalar etkili olamıyorlar. Daha- sı bunlann düşmanın üzerine alçaktan uçan bir uçaktan direkt olarak atılması gerekiyor. Ancak biyolojik silahların uygun biçimde kullanıldığı dunım- larda çok etkili olabildiği bildiriliyor. Anthraxta yüksek doz, kurbanlarınm %90'mı 24-36 saat için-' de öldürüyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle