Katalog

CUMHURtYET/10 DIŞ HABERLER 2 ŞUBAT 1991 Denktaş: Bush oliımlu • LEFKOŞA (AA) — KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, ABD Başkanı George Bush'un Amerikan Kongresi'ne gönderdiği Kıbns raporunu olutnlu buldu. Denktaş, raporda Kıbns'ta iki toplumun liderlerine "BM Güvenlik Konseyi'nin 649 sayılı kararına uygun harekeı etmeleri ve mümkün olan en erken zamanda çok geç kalınmış olan bir çözümün ana hatlarını belirlemeleri" çağnsmda bulunulduğunu hatırlatarak "Bunun söylenebılecek tek şey olduğunu" belirtti. Yunanfctan'ın füzetalebi • ATİNA (AA) — Yunanistan Hükümet Sözcüsü Viron Polidoras, dün düzenlediği basın toplantısında, "Washington'un, Yunanistan'ın Patriot füzeleri istemini prensipte olumlu karşıladığını" söyledi. Liderüğinı eski Başbakan Andreas Papandreu'nun yaptığı ana muhalefetteki PASOK'tan yapılan açıklamada ise "Türkiye'nin peşin yardun aldıgY' bir ortamda Yunanistan'ın boş vaatler ve iyi niyet tcmennileri ile oyalandıgı ifade edildi. Türkiye, XT içîn önemli • ATtNA (AA) — Hollanda Dısişleri Bakanı Yardımcısı Peter Dankert, Körfez savaşı ile Türkiye'nin ne denli önem taşıdığının kanıtlandığını belirarek, Avrupa Topluluğu'nun bu gerçegi kabul etmemesinin büyuk bir hata olacağını söylcdi. Dankert, Katimerini Gazetesi'ne verdiği demeçte, ATnin artık Türkiye'nin büyük ve bölgede güclü sayüan bir ülke olduğunu görmezlikten gelemeyeceğini, dolayısıyla topluluğun Türkiye politikasını yeniden değerlendirmesi gerektiğini ifade etti. Dankert, Türkiye ile AT arasında bir yakmlaşma gerektiği, bu yakınlaşmanın sağlanabilmesi için de Türkiye'ye parasal destek verilmesinin şart olduğunu kaydetti. K.Kore- Tayland ilişküeri • BANGKOK (AP>— Muhafazakâr komünist çizgiyi izleyen ülkelerden Kuzey Kore'nin, Batı yanlısı Tayland'la üişkilerini geliştirmeyi kararlaştırdığı belirtildi. Bu karar Tayland'ı ziyaret eden Kuzey Kore Başbakanı'nın vardımcılan tarafından açıklandı. Tayland, bu ülkede onemli yatırımlara sahip bulunan Guney Kore'ye yakın bir ulke olarak biliniyor. Brezilyada ticreüer • RİO DE JANEtRO (Reuter)— Brezilya Ekonomi Bakanı Zalia Cardoso De Mello ayda %20'ye ulaşan enflasyonu önlemek için ücretlerin ve fıyatlann belirsiz bir süre için dondurulduğunu açıkladı. Televizyonda bir konuşma yapan Bre2ilya Ekonomi Bakanı De Mello, benzin fryatının ty>46 arttırıldığını belirterek "şu andaki fiyat yükselme seviyesi ekonomik istikrarla bağdaşmıyor" dedi. Ürdün'de benzin karneyle • AMMAN (AA) — Ürdün hükümeti, Körfez savaşı nedeniyle Irak ve Suudi Arabistan'dan Ürdün'e gelen petrolün büyük oranda kesintiye uğraması üzerine, akaryakıt tüketiminde bazı kısıtlayıcı önlemler aldı. 5 şubat salı gttnü yürürlüğe girecek önlemler uyannca, özel araçlann kullanımı sınırlanacak. ABD Başkanı 'Irak diktatörü'ne karşı savaştan zaferle çıkacaklarını söyledi Bush: Zamana gerek varDış Hmberler Servisi — ABD Başkanı George Bush, deniz pi- yadelerinin ana üssünde Kör- fez'de yakınlan bulunan ailele- re hitaben dün yaptığı konuşma- da, "Irak diktatoriTne (Saddam Huseyin) karşı yürüttükleri sa- vaştan zaferle çıkacaklarını, an- cak bunun için "zaman ve öı- veri gerektiginj" söyledi. ABD'nin karadaki ana vuru- cu gücunü oluşturan deniz piya- delerinin Kuzey Carolina eyale- tinin Cherry Point kentindeki ana üssünde konuşan Başkan Bush, "Savaş, harekftt planımı- za uygun olarak suriıyor ve iş- ler iyi gidiyor. Gunbegun, Irak'- ın savmşma yeteneği ABD ve ABD Başkanı George Bush, dün Körfez'de yakınlan bulunan ailelere hitabenyaptığı konuşmada, "Irak diktatörü ne karşı yürüttükleri savaştan zaferle çıkacaklarını ve savaşm harekât planlarına uygun olarak sürdüğünü söyledi. Bush, konuşmasının ardından deniz piyadelerinin yakınlanna kişisel olarak teşekkür etti" rafından sistemli bir bicimde ulaşacagız. Bunu gercekteştirdi- tahrip ediliyor. Hedeflerimize ğimizde, bu tehtikdi diktatöre ve ulaşmanuz için zamana ve ozve- onun az sa>ıdaki taktpçilerine, riye ihtiyacımız var. Ancak hiç bu kritik bölgede ve inşa etme- müttefikleriııin askeri gücü ta- süpheniz olmasın bn hedeflere ye cakştı&ımız yeni dunya dıize- ninde bu tttr hukok dışı saldır- ganhğa >er olmadıgun öğretmiş olacağız" dedi. Konuşmasında Irak'm birlik- lerini Kuveyt-Suudi Arabistan sımnna neden yığdığım anlaya- madığıru belirten Bush, söz ko- nusu yıgınağı "büyük bir hato" olarak niteledi. Körfez savaşının ilk büyük kara çatışmasmda ölen 11 Ame- rikan deniz piyadesinin cesaret ve azmini öven Başkan Bush, "Onlann kararlılıklan ve özve- rileri Irak'ın vahşi işgalinin ya- ratttgı kâbusa son verecek ve Kuve\t'i yeniden ozgurtüğune kavuşturacaktır" dedi. Bush konuşmasının ardından Usteki hangarlardan birinde ver- diği resepsiyonda, Körfez'de sa- vaşan deniz piyadelerinin aüeleri ile yakınlanna kişisel olarak te- şekkür etti. ABD Kongre üyesiHenry Gonzalez'in iddiasv 'Irak'ı CIA silahlandırdıItalyan bankası BNL'nin tahıl ahmı için açtığı 3 milyar dolar krediyle Irak'ın silah aldığı, CIA'nın dabankamn karanhk işlemlerine göz yumduğu öne sürüldü. Irak'ın tahıl ahmı yerine "silahlanmasını" teşvik eden CIA'nın bu operasyonunun, şimdi ABD'de yeni bir "Watergate" yaratmak üzere olduğu bildiriliyor. dd Lavoro"uı (BNL) Irak-Iran savaşı dö- nemindeki faaliyetlerinin CIA denetimi altında yapıldığı iddia ediliyor. ABD'nin Atlanta kentindeki küçuk bir şubesi ile Irak'a "tahıl" alımı için 3 milyar dolar NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA — Irak'ın sılahlanmasını ve dolayısıyla Kuveyt'in ışgalini fmanse eden ttalyan bankası "Banca Nazionale kredi açan "BNL" bankasının karanhk işlemlenne CIA'nın gözyumduğu orta- va cıktı. Irak - Iran savaşı sırasmda ta- hıl ahmı verine Irak'ın "silahlanmasını" teşvik eden ClA'run bu operasyonu- nun şimdı ABD'de yeni bir "Watergate" yaratmak üzere olduğu bildiriliyor. CI- A'nın kol kanat gerdiği "BNL" vasıtasıy- la Irak'ın elde ettiği silahların şimdi Amenkan askerlerinin uzerine çevrihne- si'nin. ABD'yi büyük bir skandahn eşi- ğine getirmek üzere olduğu anlaşılıyor. Haürlanabilecegı gibı geçen yaz başm- Irak'ın Scud'dan başka füzeleri de var FR06-7 Sovyet yapımı karadan J karaya füze, seyyar rampalardan atılabiliyor Uzunluk: 9.1 m Ağırlık: 2 300 kg. Başhğı: 450 kg. Menzilr. 70 km. EXOCET 1 metre • Gemilere karşı kullanılan Çın yapımı Silkworm füzelerinin Irak versiyonu Uzunluk: 6.2 m. Başhğı: 500 kg. Ağırlık: 2.998 kg. Menzili: 200 km 'ye kadar Fransız yapımı havadan denize füze. Falkland savaşında gemilere karşı taşansı kanıtlanmıştı Uzunluk: 4.69 m. Ağırlık: 636 kg. Başhğı: 164 kg. Menzili: 56 km. 3kademeli savunma Exocet donanımlı bir düşman Hızlı hedeflere karşı savunma uçağını belirleyen AWACS erken sıstemı Dûşman ucaklannı uyan uçağı F-15'lere yol belirleyen btlgısayar, hedef tayın göstererek, uçak menzıte gırmeden eden radar ve rtedefı yok eden mûdahatede bulunulmasını saplar SM-2 füzelerınden oluşuycr Fuzelere karşı son savunma önlemı olarak kullanılan Phalanx, dakıkada 3 000 mermı atabıüyor. Doppler radarian.hedefı otomatik olarak arayıp buluyor Kaynak: Internatıonal Herald Tribune Müttefiklerin korkulu düşü: Exocet Dış Haberier Servisi — Körfez'deki Amerikan uçaklan ve gemileriyle Irak devriye botlan arasında ölumcul bir kovalamaca yaşanıyor. VVashington Post gazetesinin haberine göre, Irak devriye botlarmın çoğunda, gemilere karşı kullanılan guçlü füzeler bulunuyor. Gazetemn, ABD'li yetkililere dayanarak verdiği haberde, Irak'ın pek çok sivil tekneyi de uçaksavar füzelerle donattığı bildiriliyor. Müttefik birliklerinin Irak ve Kuveyt göklerinde üstünlûklerini ilan etmiş ohnalarma karşın, Irak'ın deniz gücü, Körfez'de ciddi bir tehlike oluşturuyor. ABD'li askeri yetkililerin denizdeki çatısma konusundaki en buyük kaygıları, Irak'ın elinde bulunan Fransız yapımı Exocet fuzelerinden kaynaklanıyor. Hem uçaklardan hem de gemilerden fırlatılabilen Exocet füzeleri, dış yüzeyi oldukça ince olan Amerikan gemilerinde ciddi hasara yol açabüiyor. 1987 mayısında bir Iraklı pilotun 'yanlışhkla' ateşlediği iki Exocet, Körfez'deki Amerikan Stark firkateynine isabet etmiş ve 37 denizanin ölmesine neden olmuştu. Falkland savaşında da Arjantinliler Ingiliz birliklerine karşı Exocetleri kullanmış, iki tngiliz gemisi batınlmıştı. Exocetlerin ureticisi Fransa, bu füzelerden pek çok ülkeye satmıştı. Bilindiği kadarıyla, 1983 yıhndan bu yana Irak da yüzlerce Exocet edindi. Irak'ın, yalnızca 50 savaş gemisinden ve küçük teknelerden ibaret olan deniz gücünun, Exocetlerin de katkısıyla umulandan daha dişli olduğu biliniyor artık. Normalde deniz hedeflerine karşı son derece hassas olan Amerikan keşif uçaklarının radarları, Körfez'm kuzey kesiminde bulunan yüzlerce pctrol platformunun ekranda oluşturduğu minicik noktalar nedeniyle altüst olmuş durumda. Irak devriye botlan da bu avantajdan yararlanarak, zora duştuğunde bu platformlara sığınıyor. Amerikan donanmasında görev yapan bir kaptan, Irakhlarla muttefikler arasında 'ölümcül bir kovalamaca' başlığını söyleyerek şöyle dıyor: "Irakldar, tanmin ettığimiz kadar saldırgan değiller; ancak onlan yakalamak da tahmin ettiğimiz kadar kolay olmayacağa benziyor." da "süper top" olayıyla ilgıh olarak ttal- ya'da zaten "BNU'ıân el altından Irak'a ulaştırdığı krediler başlıbaşma bir skan- dal yaratrruştı. ltalya'nın en büyük dev- let bankası olan "BNL", ABD'nin Geor- gia eyaletınde bulunan Atlanta'daki üc- ra bır şubesmden Irak'a "tahıl" ahmı içir 3 milyar dolarhk bir kredi açmıştı. ABD'de olayın peşine duşen demok- rat milletvekih Henry Gonzalez şimdi bütun olayın ardında "ClA"mn bulun- duğunu iddia ediyor. Gonzalez'in iddı- alanna göre ABD Adalet Bakanhğı, İtal- yan bankasının Atlanta şubesinden Irak'a açılan kredileri incelemek üzere başlatılan soruşturmanm üstunü kapat- maya çalışıyor. Temsilciler Meclisi'nın Bankacıhk ve Finansman Komisyonu- nun başında olan Henry Gonzalez, Ada- let Bakanhgı'nın Kongre'de olayı sorgu- layan "Bankacıhk Komisyonu" üzerın- de baskı yaptığını söylüyor. Gonzalez- in iddialanna göre Adalet Bakanhğı'mn baskılan üzerine Merkez Bankası, mil- letvekillerine ıstenilen evrakları vermeyi reddedıyor. "Bazı BNL gorevlilerinden aldığım bilgilere göre bizim adalet bakanhğı" diyor Gonzalez, "Merkez Bankası'na AÜanta'da olanlan örtbas et- mek için yarduncı oluvor." Gerçekten de Merkez Bankası'mn, Kongre'de Gonzalez'in başkanhğmı yap- tığı komitenin arahk başında istediği ev- rakları vermeyi reddettiği anlaşılıyor. "Repubblica" gazetesinde yer alan ha- berlere göre ABD'nin Merkez Bankası BNL'nin işlemlerine ait 86 evrakı Kong- re"deki ilgüi soruşturma komisyonuna vermeyi reddetti. Gene Italyan gazetesi- nin kaynaklanna göre Merkez Bankası- nın vermeyi reddettiği evrakların birinin adı "BNUnin Irak'ın nükleer silahlan- masındaki rolü" adını taşı>or. Ayrıca BNL'nin Atlanta şubesının finanse etti- ği şirketlerin çoğu savaş malzemesi sa- tan şirketlerden oluşuyor. Söz konusu şirketler arasında toksik gazlar, balistik füzeler, füzeler için komputür yapan şirketler ve nükleer teknoloji satan şir- ketler bulunuyor. ABD'H Kongre uyesi Henry Gonza- lez'e göre "BNL skandalı" giderek bir devleti içeren bir skandala dönüşüyor. Gonzalez BNL skandalının örtbas edil- mesi için harcanan çabaları ancak böy- le açıkhyor. Gonzalez ayrıca ABD Ada- leı Bakanı Dick Thornbargh'un kendi- sine bakanhğın soruşturmasına burnu- nu sokmaması için çok sert bir mektup yazdığını söylüyor. "Repubblica" gaze- tesinin ele geçirdiği mektup özetle şöyle diyor: "Sayın Başkan, size bu mektubu BNL olayı uzerinde bakanhğımızın yap- tığı önemli uyarıları hesaba katmayan davranışınızı siddetle kınadığımı belirt- mek için yazıyorum. Aynca gecen akşam benimle bu konuyu kişisel duzeyde tar- tışınaktan kaçınmanııdan oturu duyda- ğum tepkiyi de dile getirmek isterim... Bu bizim ulusal güvenligimiri Ugilendi- ren çok hassas bir konudur... Sayın Baş- kan sizin soruşturma uzerinde gösterdi- £\Mi ısrar. bakanhğımızın yaptığı ince- lemeleri başanyla sonuçlandırmasıru ön- teyecektir. Bu nedenle yasal guçlerin iş- leyebilmesiai sağlayacak alternatif so- nuçlann bulunabilmesi amacıvla, sizin kurduğunuz ekibin bizim bakanlığımı- zın ekibiyle biriikte çalışmasını oneriyo- ruz." 675.000 askeri Riyad'daki odasından yöneten Norman Schwarzkopf: 'Biri, diğeriniyenecekse bu biz oluruz'General Norman Schvvarzkopf: "Eğer biz masum sivillere aldırmadan tüm gücümüzü kullanan bir ulus olsaydık tüm olay birkaç gtin içinde biterdi" dedi. Dış Haberler Servisi— ABD ordusundan General H. Nor- man Schwarzkopf, müttefik kuvvetlerin komutanı olarak go- rev yapıyor. Riyad'daki odasın- dan 475.000 Amerikan ve 200.000'den fazla birleşik kuv- vetler askerini yöneten Schvvarz- kopf savaşın birinci haftası bı- terken aralannda Newsweek muhabirinin de bulunduğu ga- zetecilerle konuştu. — Scud füzelerinin askeri açı- dan önemsiz olduğunu söylü- yordunuz, fakat Irak'ın İsrail ve Suudi Arabistan'a saldınları Scud fnzelerinin imhasına poli- tik bir öncelik getirmedi mi? Önenüi askeri değerter değişiyor mu? SCHWARZKOPF— öncele- ri bu konuda endişeliydim. Fa- kat Savunma Sekreteri Gen. Po- well'la bu konuda iyi bir dıya- loğumuz oldu. Hareketli Scud füze rampası avına çıkarak asıl hedefimızden sapmayacağız. Değişen tek şey önceliğin ne ol- ması hakkmdakı ilk düşüncele- rimiz oldu. Fakat asıl amacımız- dan sapmıyoruz. — Scud avı tahmin edilenden zor mu olacak? SCHWARZKOPF — Batı Irak'a gıder ve Israil'i tehdit eden bolgeye bakarsanız burada yaklaşık 27.000 mil karelik bir arazi olduğunu görürsunüz. Şimdi burada bir yakıt tankı bu- yuklüğünde bir şeyi aramayı de- neyin. Bu çok güç. Bence hare- kâtımız etkilidir. Evet, mukem- mel değil, zaten biz de öyle ol- duğunu hiç duşunmedik. — Şimdive kadarki başanla- nnız nelerdir? SCHWARZKOPF— 48 stra- tejık hava savunma tesisini, 14'ten fazla nükleer biyolojik ve kimyasal savaş hederıni vurduk. Saddam'ın üetişim ağına da ol- dukça büyuk zarar verdik. En- tegre hava savunmasım tama- men tahrip ettık. Ne zaman ka- radan havaya bır fuze atmak is- tese tum uçaklarını yere indir- mesi gerekiyor, çunku SAM'lar uzerinde radar kontrolu kalma- dı. Yaptığı sadece havaya ateş et- mek aynen tabancayla bir kuşa atep edip saçmalardan birinin isabet etmesini beklemek gıbi. — Stralejinizi. Saddam'ın kendi hava kuvvetierini uçakla- rınızla carpışmaya gondermeyi- şi gerçeğine gore değiştirmek zo- rundasınız. Bu sorun ne kadar ciddi? SCHVVARZKOPF— Bizimle savaşmaya gelse tum gucunu çoktan tahrip etmiş olurduk. Hava kuvvetierini tahrip edeme- diğimiz için zamanlamamız ile- ri atıldı. Bu çok önemh mı? Ha- yır. Bu işımizi başka türlü >apa- cağımız anlamına mı geliyor? Hayır. tlk dönemde havaalanla- rını vurduk. Şimdı onlan ona- nyor. Bizim de tekrar gidip vur- mamız gerekiyor. Biz bir hamle yapıyor onlar bir karşı hamle ya- pıyorlar. — Bir kısır döngüye girme tehlikesi nedir, Siz vuruyorsu- nuz, o onarıjor. siz yeniden vu- ruyorsunuz? SCHWARZKOPF— Bu ko- nuda endışeli değılim. Eğer biri diğerini yenecekse bu biz olaca- ğız. Lutfen bunu surüklenip gi- decek bir iş olarak yorum- lamayın. — Sivil hedeflere vurmaoıa konusunda ne kadar sınıriısınız? SCHVVARZKOPF— Eğer biz masum sivillere aldırmadan mevcut tum gücumuzu kullanan bir ulus olsaydık, tum olay bir kaç gun içinde olup biterdı. Bi- zim isteğimız olabildiğince in- sancıl davranmak. Bu doğaldır ki kimi smırlar koyuyor. — Burada Suudi Arabistan- da Müslumanlann oruç aylan olan ramazan mart ortasında başlayacak, bundan kısa bir sü- re sonra da Mekke'ye haç ziya- retleri başlayacak. Bu donemde, burada Musluman olmayan as- kerlerin varlığı, savaşın hâlâ su- riıyor olması Suudi'ler için bu- yuk bir sorun olacak. Savaş o zamana kadar kontrol arbna alı- nabilecek mi? SCHVVARZKOPF— Bunu yanıtlayamam. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı eğer kaçın- mamız mumkunse ciddi hasar- lara yol açabilecek hiçbir hare- kete girişmememizi ıstiyor. Bu yuzden hazır olduğumuz zaman hazrr olacağız. Kimı amaçları- mıza belirli bir surede ulaşmak gıbı bır zorunluluk hisset- miyorum. — Güvenlik açısından hac se- ferleri bir sorun >aralmıyor mu? Binlerce Muslûmanı Suudi Ara- bistan'a getirmek ve terorizm olasılığı? SCHVVARZKOPF— Daha önümuzde uzun zaman var. Ha- rekâtta henuz yedincı gündeyiz. Yedi gunde sonuç almamızdan hoşlanırdınız. Fakat tum hare- kâtm tamamlanmasını bekleme- lisiniz. Kimi zaman (duşman) hızla çöker kimi zaman ise bu kadar hızlı çökmeyebilir. BASINDAN DIE«*ZEIT ÖzalağaglbiTürgut Özal Türkiye"yi ve partisi ANAP'ı bütün yetkilere sahip bir Anadolu ağası gibi yönetiyoT. Gerçi ekonomi politikası Türkiye'nin büyüme hızım arttırdı fakat buyük halk kitleleri yoksullaştı. özal'ın hırshprojeleri enflasyonu daha da azdırdı. Hesabı ise vatandas ödüyor. 1987 seçimlerinden önce bir tür kansız darbe yaşandı Türkiye'de. özal seçun yasasım Öyle değiştirdi ki oylann yüzde 36'sını almasına karşın parlamentoda yüzde 65'lik bir çoğunluk elde etti! özal bu hesabı muhalefeti düşünmeden yapmıştı. Hükümeti rneşru, kendisi devlet başkanı tanınmadı. Halk da özal'ın peşinden gitmeyi artık reddediyor. Bu özal'ı daha sert önlemlere itti. Artık destek aramıyor, önlemlerini kımseye aldırmadan alıyordu. Sadece kendi biUnciyle hareket etmeye başladı. Böylece kendisini, partisinin oylanyla Ekim 1989'da Cumhurbaşkanı seçtirdi. Ankara'da Cumhurbaşkanı aslen temsili yetkiye sabiptir; siyasal güç başbakanm elindedir. Ama Körfez krizi özal'a anayasayı temelden çiğneme imkanı verdi. Hukûmetin bütün ışlerini özal tek başına yürütüyon Partisine ait milletvekillerinin nasıl oy vereceğine o karar veriyor, Milli Güvenlik Konseyi'ni o yönlendiriyor. Meclisten çıkarttığı yetkilerle özal savaşın ve banşm tek efendisi haline gelmiştir. O aile klanının başı. bütün ulus Özal'ın ailesi durumuna getirilmiştir. özal, uyan seslerine kulak asmıyor. Genelkurmay Başkanı Necip Torumtay'ın Körfez krizıne karşın arahkta istifa etmesi, orduda yayılan hoşnutsuzluğun ifadesiydi. POLITIKEN Zirvenin ertelenme nedeni "Bir Amerikan-Sovyet zirvesinin ertelenmesi normal olarak süper güçler arasındaki ilişkiler hakkında kaygılar yaratırdı. Ancak bu sefer Amerikan ve Sovyet liderleri arasında 11-13 şubat tarihleri arasında yapılması gereken zirve görüşmelerinin ertelenmesi için geçerli bir neden «ar: Körfez savaşı. Amerikan uçaklarımn Irak, Kuveyt'teki mevzilen bombalamaya devam ettiği bir zamanda Bush'un kalkıp Moskova'ya gitmesi inanılmaz bir şey olurdu. Yine de iki Dışişleri Bakanı Baker ve Bessmertnykh'in zirvenin ertelenmesine sadece Körfez savaşını göstermiş olmaları ilgi çekici. Bu, savaşın ABD'nin Moskova'ya karşı manevra alanını ne kadar daralttığmın altını ciziyor. ABD'nin, lrak'la hesaplaşmasında Sovyetler'in desteğine ihtiyaa var ve bu yüzden Moskova'nın Baltık Ulkelerindeki davranışına sert bir şekilde yarut vermekten kaçınıyor. ABD ve diğer ülkeler için Sovyetler Birliği'ne karşı getirihnesi gereken eleştirilerden kaçınmak zorunlu olunduğu surece, Bush'un Kongre'de lafını ettiği doğu ile batının, kuzey ile guneyin uyum içinde yaşacaklan yeni çağ, henüz çok uzakta demektir. (30 Ocak) The EconouriatHen laRepubblka Tarihkimdenyanaçıkıyor? Amerikan askerlerinin kanının akmaya başladığı ilk gün Washington'dan Körfez krizinin altında kaynayan büyük çıkmazın ilk sinyalleri gelmeye başladı. George Bush, Amerika'yı Tiranlar uzerinde sağlanacak mutlak zafere dek "haklı bir savaşa" davet ederken Dışişleri Bakanı James Baker, Saddam'a beklenmedik bir cansımidi attı. Şimdi kime inanacağız? Başkana mı yoksa daha şimdiden bir "Arap YalU"sı düşünen stratejist Baker'a mı? öte yandan şimdiye dek Saddam'ın aldığı hiçbir dönemeç Suudi topraklanna gönderdiği o intihar komandosu denli önem taşımıyor. O eski Rus tanklan T-55'lerin orada tabii ki tayin edici bir zafer kazanmalan beklenemezdi. Kanı dökulen ilk Amerikan askerleriyle biriikte bu "yildınm harekâtı"nın amacı Saddam'ın şimdiye dek yaptığı her şey gibi askeri değil siyasiydi. Üstelik Bağdath reis anti-Amerikanahğı tüm dunyaya yaymak için Amerikan televizyonu CNN'den de bol bol yararlamyor. "Reis"in bu şizofrenik stratejisi karşısında VVashington'un Bush ve Baker arasında bölündüğünü görüyoruz. Bush, kötülüğün fevkıni temsil eden bir adamla savaştığını düşünüyor ve generallerine Saddam'ı yok etmeleri için emir veriyor. James Baker'm durumu farklı. Bu çatışmanm tüm askeri, ekonomik, diplomatik ve kültürel çelişkilerini derleyip toparlamak ona düşüyor. Besmertnykh ile sah günü yaptığı çıkış bu ağır yükün altından çıkıyor. Baker şimdiden silahlar sustuktan sonra olacaklan düşünüyor. ABD ve Sovyetler arasında düzenlenecek yeni iüşkilerin yanı sıra petrole susamış Avrupahlar, şeyhler, diktatörler, mollalar, hahamlar, papazlar ve Filistinlilerle biriikte tamamen yeniden inşa edilecek, dengelenecek bir Körfez'i düşünüyor Baker. Bush'a "lider" olması için para veriliyor. Dolayısıyla başkanın icabında *etik deferter taşıyan' vaazlar vermesi normal karşüanıyor, Ama Baker Amerika hesabına uluslararası gerçeklerin muhasebesini ve yöneticiliğini yapıyor. Başkan bu savaşın mutlaka kazanılmasını istiyor. Başkanın Talleyrand'ı Baker ise banşın yitirileceğinden korkuyor. Bush'u seçim kampanyasında kurtaran bu rursh, sinik ve pratik adam çatışmanm başından beri susuyor, Kremlin'le ilişkileri örtmeye çalışıyor, lsrail'e sert ve katı işaretler gönderiyor ve savaş kötü giderse kendisi için de başkanhğı düşünüyor. Bush seçim kampanvasının eski yöneticisine yaptığı "g»T' için kızmakta devam edebiür, ama tarih hep Baker'lardan, lalleyrand'lardan yana çıkıyor. Her VVaterloo'nun ardından bir Viyana Kongresi geliyor. (Hitler'in tesıiminin istendiği) Kazablanka'lardan sonra YalU'ya vanhyor. (31 Ocak) Kayıplar IRAK Ölü-yaralı Kayıp-esir Uçak-füze 6emi MÛHEFİKLER Ûlü-Yaralı kayıp-esir Uçak-füze Gemı Irak verileri 90 asker 320 sivil — — — 13 asker — 243 249 asker 550'den fazla 55 60 12 asker 8 sivil 31 26 —