12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ŞUBAT 1991 HABERLER CUMHURİYET/5 Kürtçe konugma • ANKARA (AA) — Anayasa Komisyonu, Tûrkçeden başka mahalli dil ve lehçelerin kullanımına izin veren yasa tasarısını önümüzdeki hafta görüşecek. Anayasa Komisyonu Başkanı Kâmil Tuğrul Coşkunoğlu, tasanyı bugün bastırarak üyelere dağıttıklarını söyledi. Coşkunoğlu, "Aceleye getinneye gerek yoJc. Komisyon üyesi arkadaşlar tasanyı incelesinler, önümüzdeki hafta görüşebiliriz" dedi. Devletin resmi dilinin Türkçe olduğu belirtilen tasanda, basın ve yayın organlannda, kamu kurum ve kuruluşlannda, eğitim ve öğretim kurumlarında Türkçe kullanılacağı kaydediliyor. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde de Türkçe kullanılmasını öngören tasarı, bu yasaklara uymayanlara çeşitli para ve hapis cezalan getiriyor. Savaşa son kampanyası • İç Politika Servisi — Körfez sayaşının sona erdirilmesi ve Türkiye'nin savaşa girmemesi için ortak hareket karan alan 8 muhalefet partisinin Istanbul il başkanlan dün tekrar bir araya gelerek "Savaşa son" başhklı bir afişleme kampanyası başlatma karan aldılar. DYP lstanbul İl Merkezi'nde toplanan il başkanlannın ortak açıklamasında bu siyasi partilerin tüm Uçe örgütlerinin yürüyüş haklannı kullanmaları için lstanbul Valiliği'ne ortak başvuru yapılması da kararlaştırıldı. Partililer ayrıca Körfez'e asker gönderen ülkelerin elçiliklerini ziyaret edeceklerini açıkladılar. Üalçın'a soruşturma • ÎSTANBUL (ANKA) — SHP lstanbul tl Başkanı Ercan Karakaş, Belediye Sarayı yaptırmak amacıyla Büyükdere'deki kiliseyi yıktıran Sanyer Belediye Başkanı thsan Yalçın hakkında soruşturma açacaklarını bildirdi. Konuyla ilgili ANKA'ya bir açıklama yapan Ercan Karakaş, Büyükdere'deki tarihi kilisenin iple çekilerek yıktırılmasının bir talihsizlik olduğunu vurguladı ve "Olayı üıceleyerek belediye başkanı hakkında soruşturma açacağız. tnanılmaz bir olay bu. Bununla övünülmesi, yıkılması kadar yanlış bir tutumdur" diye konuştu. Yümaz'dan destek • TRABZON (Cumhuriyet) — Karadeniz Teknik Üniversitesi'nin düzenlediği bir panelde Körfez Savaşı değerlendirildi. Panelde konuşan eski Dışişleri Bakam Mesut Yümaz, "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesinin, Türkiye'nin Saddam'a karşı seyirci kalmasını gerektirmediğini savundu. Yılmaz, "Türkiye'nin aktif durumda yer alması için özel nedenler vardır. Gereken yapılmıştır" dedi. Eski Maliye ve Gümrük Bakanı Ekrem Pakdemirli de Türkiye*ye yapılan dış hibelerin kriz döneminde arttığını, bu nedenle savaşm bütçe açığının kapanmasına olumlu etkisi olduğunu öne sürdü. SHP'de toplusözleşme • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — SHP Genel Merkezi'nde çalışan Tezkoop-lş Sendikası'na bağlı 68 işçinin toplusözleşme görüşmeleri anlaşmayla sonuçlandı. SHP Genel Sekreteri Hikmet Çetin sözleşmenin önümüzdeki günlerde törenle irazalanacağını söyledi. Sözleşmeye göre SHP'de çalışan en düşük ücretlinin giydirilmiş olarak alacağı bir milyon 95 bin lira olacak. SHP Genel Sekreteri Hikmet Çetin sosyal yardımlarda da önemli artışlar yapıldığını bildirdi. Inönü, önerdikleri değjşiklikleriANAP getirirse destekleyeceklerini söyledi 'Ifeni Meclis, yenî anayasaDış politika Ortadoğu'daki hukuk ihlallerinin çözümlenmesi için OGİK sürecinin başlatılmasını öneriyoruz. 'Savaşa hayır' demek 'saldırıya uğrarsak savaşmayız' demek değildir. İç politika Demokratik anayasayı ancak yeni bir Meclis yapabilir. 141, 142, 163'ü ve 2932'yi olduğu gibi kaldırsınlar. Bu çağdışı tartışmalar artık bitsin. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, Türki- ye"ye bir saldırı olması halinde, ülkenin bütün gücüyle buna karşılık vereceği görüşünü yineleyerek "Bize sal- dıranları pişman ederiz" dedi. tnönii, böyle bir durumda, ik- tidar ile muhalefet arasında bir aynlık olamayacağını belirtti. Inönü, Başbakan Akbulut'un "Bugüne kadar savaşa girme- dik, saldın olroazsa bundan sonra da ginneyiz" sözlerini de memnunlukla karşıladığını ifa- de etti. SHP lideri, Ortadoğu- daki hukuk ihlallerinin ortadan kaldırılması için, "Ortadoğu başka türlü göstermek için "iieri bir çabaya" girdiğine dikkat çek- ti. Inönü, "Türkiye, Ortadogu- da, bir 'Batı gücü'nün aracı ola- rak gözükmemelidir" diye ko- nuştu. Irak'ın Kuveyt'ten çıkma- sı yolunda BM kararlannı her zaman desteklediklerini ifade eden Inönü bu konuda şöyle dedi: "Biam bağlı olduğumuz dış politika anlaytşımi! temel unsur- lan, Türkiye'nin Ortadoğu'daki bütün komşubrma, bütün Arap ülkdertae, ekonomik ilişkileri sürekli getiştirecek, tarihten ge- len dostluk bağlannı bep sürdü- recek bir şekilde yaklaşmak, Arap ülkeleri arasındaki anlaş- mazkklarda taraf oimamak, Or- tadogn'da bir Batı gücünün ara- a olarak gözükmemektir. Onun Giivenlik ve tşbirligi için Irak'ı, Knveyt'ten çıkannak Konferansı" sürecinin başlatıl- maksadıyla girişilen savaşa masını da önerdi. SHP lideri Inönü, Türkiye'nin katılmasına karşı- anayasa yız. Türkiye, bu savaşta bir sal- değişikliği konusunda da çağdaş dınya ugrarsa bütün gucümüz- ve demokratik bir anayasayı, ye- ni seçimlerden sonra oluşacak parlamentonun yapabileceğini vurguladı. Inönü, Basın Konse- yi'nin önerdiği anayasa değişik- liğinin ise ANAP'ın da katılunı ile Meclis'te yapdabileceğini bil- Özal'ın yürüttüğü dış politika- dirdi. mn Türkiye'nin yapmak istedik- SHP lideri Erdal tnönü, dün leri konusunda "bttyttk düzenlediği basın toplantısında, şflpheier" uyandırdığını ifade partisinin Körfez savaşı ve ana- eden SHP lideri Inönü, Türki- yasa değişikliğine ilişkin görüş- lerini açıkladL Inönü, partisinin le kendimizi koruruz, bize sal- dıranlan pişman ederiz. Bu ko- nuda. Türkiye'de iktidar ile mu- halefet arasında bir aynlık ol- maz." Cumhurbaşkanı Turgut 11 SAYFA— SHP lideri İnönü'nün 11 sayfalık basın toplantısı metni Ingilizceye çevrilerek biryükelçiliklere gonderildi. "Ülkedeki NATO üsleri, or- da görev vaparken, Sayın ÖzaU izlediği politikalardan rahatsız olan iktidarın, bu politikaları ye'nin "savaş sonrası pastadan" pay alacağı gibi bir izlenim ve- rildiğine dikkat çekti. Inönü, daha sonra şöyle dedi: tak savunma tesisleri, Körfez- deki harekâta katılan uçaklann yararlanmasına açılırken, bu iis- ler civannda yaşayan halkımızı koruyacak, aktif ve sivil savun- ma önkmleri alınmamıştır. Şim- di bu önlemler alınmaya çalışı- lırken ve ordurauzun bir bölu- mü Güney sınırlanmızı koru- mak için orada çok giiç şartlar- ın ordumuzun giicünü, hareket kabiliyetini küçümseyen, adeta ordumuzu, görevini, savunma görevini yapamayacak bir varlık gibi gösteren konuşmalar yap- ması, en büyük bir sonımsuzluk ornegidir." Körfez savaşı sonrasında Or- tadoğu'ya nasıl bir düzen gele- ceğini bilmek için savaşm ne za- man ve nasıl biteceğinin bilin- mesi gerektiğini anlatan Inönü, şöyle dedi: "Ortadoğu'daki bugünkü hu- kuk ihlallerinin, başlıca Kuveyt işgalinin, Israil-Filistin anlaş- mazügı ve savaşının, Lübnan'da- ki iç savaş ve işgallerin ortadan kaldınlmaya baslanmasıyla bir- likte, Ortadoğu için bir güven- lik ve işbirliği konferansları sü- recinin başlaülmasını öneriyo- ruz. Bu sürecin içinde, güvenlik arttıncı önlemler alınması, taer sorunun çözümü için konferans- lar toplanması, insan baklanna saygıyı. demokratik gelişmeyi her iîlkede gerçekleştirecek bir yola girilmesi, silahlann azalbl- mas ve denetlenmesi, ekonomik işbirliği için yeni mali kaynak- lar bulunması gibi ayn ayn yü- riitülecek, yıllar alacak çahşma- lar olacaktır." "Savaş'a hayır" demenin, sal- dırıya uğrandığında, "savaşmayu" demek olmadığı- na dikkat çeken tnönü, Başba- kan Yıldınm Akbulut'un "Bu- güne kadar savaşa girmedik, sal- dın olmazsa, bundan sonra da girmeyiz" sözlerinin memnun- luk verici olduğunu söyledi. Inö- nü bu konuda da "Ama. bnnun ardından, muhalefeti barış iste- mekle suçlaması ne anlama ge- liyor? Bizim de banş istememiz- den niçin nahatsız oluyorlar? Bundan niçin alımyorlar? Ma- dem ki, onların istedigi de buy- du. Işte ulusal beıabeıiik, ban- şı korumak konusunda saglanmışür" diye konuştu. Inönü, Basın Konseyi'nin ha- zırladığı 10 maddelik değişiklik önerilerinin, kendi yaklaşımla- nna benzediğini kaydetti. SHP lideri, 2932 sayıiı yasa ile TCK'nm 141, 142 ve 163. mad- delerinin kaldınlması gerektiğini söylerken, "İnsanlanmıza fikir- leri yüzünden ıstırap çektireo bu çağdışı tartışmalar art.-k bitsin" dedi. Grup toplantısında Baykal veAtalay konuşacak, Inönü yanıt verecek SHPde kıınıltay öncesi ilk hesaplaşma' ÜMİT ASLANBAY ANKARA — SHP'de genel merkez yönetimi ile eski genel sekreter Deniz Baykal ve arkadaşları arasında haziran ayındaki kurultay öncesi "ilk hesaplaşmanın" bugün gerçekleşmesi bekleniyor. Bugünkü grup toplantısında Baykal'ın söz alarak SHP'nin Körfez po- litikalan hakkındaki çıkışı için kendisi- ne yönelik eleştirileri yanıtlayacağı bil- diriliyor. Eleştirilere Genel Başkan Er- dal İnönü'nün "bizzat yanıt verebilecegT beürtildi. SHP'de Baykal'ın Körfez politikala- n konusundaki çıkışıyla alevlenen iç tar- tışma boyutlanarak sürüyor. Grup gün- deminin 2. sırasında bulunan "Körfez politikalan", "Kürtçe serbestisi" ve "yetki tasansından" vakit kalırsa ele alı- nacak. Ancak Baykal ve arkadaşlarınuı süre yetmemesi durumunda, bu konu- nun çarşamba günü görüşülmesini iste- meleri bekleniyor. Öte yandan son olağanüstü kurultay SHP'de Baykal'ın Körfez politikalan konusundaki çıkışıyla alevlenen iç tartışma, boyutlanarak sürüyor. Bugünkü grup toplantısında "Körfez politikası" gündemin 2. maddesi olarak ele alınacak. "Kürtçe serbestisi" ve "yetki tasansı"run da tartışılacağı ve kurultay öncesi "ilk hesaplaşma" diye nitelendirilen grup toplantısı öncesi Baykal cephesinde fire verildi.Cankurtaran, Kırlı ve Timisi'nin Baykal'ın çıkışını eleştirdiği öğrenildi. öncesinde Baykal ile birlikte hareket eden Içel Milletvekili Etem Cankurta- ran, Baykal'ın son çıkışını eleştirdi. Bu- güne kadar Baykal'a yakın oldukları bi- linen Balıkesir Milletvekili Önder Kırlı ile lstanbul Milletvekili Mustafa Timi- si'nin de benzer eleştirileri bulunduğu öğrenildi. Eski genel sekreter yardımcı- lanndan Cankurtaran, Cumhuriyet'e şunlan söyledi: "Bu tür tartışmalann olması dogal. Ama bunlar mutlaka parli platformla- nnda yapılmalı. Bugün görünen tartış- malar kim ne derse desin, parti içi secim- lere yöueliktir. Dolayısıyla o platform- larda tartışılu-. Şunu da söylemek Lstiyo- rum: Bir partide insanlar özgurce düşü- nebilmeli, düşündüklerini ortaya koya- bilmeli. Ancak mutlaka düşüncelerini- zi bir takım adına koymanız gerekmez. Takımlaşma düşiince üretimini engelli- yor. İnsanlar şöyle ya da böyle dflşün- mek zorunda bırakılıyorlar." Dün öğleden sonra Baykal ve kendi- sine yakın milletvekilleri bir araya gele- rek bir dunım değerlendirmesi yaptılar. Toplantıya Baükesir'de olan önder Kır- lı katılmazken Baykal'ın "çıkış biçimi'- 'ne yönellik eleştirilerde bulunduğu bil- dirilen Mustafa Timisi de katıldı. Toplantıda Baykal'ın kendisine yöne- lik genel merkez kaynaklı eleştirileri ya- nıtlaması kararlaştınlırken tartışmanın genişlemesi, tnönü'den başka yönetici ya da milletvekillerinin yanıt vermesi ve sü- renin yetmesi halinde eski genel sekre- ter yardımcısı Fuat Atalay'ın da konuş- ması benimsendi. Baykal'ın konuşmasın- da daha önce açıklamalannın "parti po- litikalanna başkaldın" niteliğinde olma- dığını söylemesi bekleniyor. Aynca par- tinin Körfez politikasını daha da netleştirmesi gereği ve DYP ile ilişkiler konusuna da değinebileceği kaydediliyor. CÜNEYT ARCAYÜREK YAZIYOR Çekilin Kenara, 83 Ruhu Geliyor... ANKARA — Yenisini bukjuk, eskisinin hükmü kalmadı. Sonunda siyasal yaşamımızda yıllandır önemli yer tutan "46 ruhu" tarih oldu. Yerini "83 ruhu" aldı. Yeni nesiller bilmeyebilir. "46 ruhu" Demokrat Parti'yi 1950'deki ilk özgür seçimde iktidara getiren halkımızın, 1946'larda, demokratikleşmeye. çok partili siyasal düzene gösterdiği aşırı ilginin simgesiydi. DP, simgeyi kendine mal etti. Giderek güçten ve gözden düşen DP'yi eski günlere kavuşturma girişimleri başlayın- ca, bu hareketlere parti çevrelerinde "46 ruhu"na dönûş adı verildi. "46 ruhu" çağrıltr, tekrar çağnlır, nedense olumlu yanıt vermezdi. Bu kez ANAP'lılar "83 ruhu"nun partiyi kurtaracağına ina- nıyorlar. Peki ama nedir "83 ruhu"? Kısa yanıt şudur: Be- leşten iktidar olmak! Bir askeri rejim ortada parti bırakmaz. İnandığı parti ol- mayınca kime yanaşacağını şaşıran halk, "ehven-i şer" di- yerek TÖ'yü yeğler. İşte "83 ruhu!" Son bir yıldır ANAP'taki kimi çevrelerle yağdanlıktan ma- beyn kâtipliğine kadar uzanan kesimlerde giderek kötüle- yen partiyi kurtaracak öğe hemen bulundu: 83 ruhu!.. Ne çare, asker zorbalığı olmadan 83 ruhunun beş paralık de- ğeri var mı yok mu araştırılmıyordü. "83 ruhu"nun ancak SÖ hanımefendinin çağrısıyla yeniden teşrif edeceğine ina- nılıyordu. Oysa bir başka sorun şuydu: Hanımefendi "83 ruhu"nu hangi koltuktan çağıracaktı? Başbakanlıktan mı Cumhurbas- kanlığı yardımcılığın- ^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^ dan mı liderlikten mi, " ^ ^ " ™ ^ " " " ™ " " ™ 1 ^ ™ nereden? Bir türlü ka- OOrun ŞUyCİU: rara varılamıyordu. uan,mafonrli " uğraş, didin, gaiiba nanımeTenaı İstanbul İl Başkanlığı- ruhu"nU $ y - koltuktan çağıracaktı? var ki hamme- Başbakanlıktan mı oidukian poiiti- Cumhurbaşkanlığı muhafazakâr- yardımcılığından mı mıllıyetçı kesımıyle •;. , . . . . " . arası pek yoktu. IICİerllKten TTM, 22£X& nereden? ^ türlü ı? Kuşkusuz is- karara varılamıyorclu. tanbul'dan... Eymen ı/x«Q Topbaşın, birader y9 ra ?> p Korkut Özal'ın dümen lstanbul II suyunda muhafaza- RacUanlı/ ıe ıı' kâr kazanı kaynattığı oaŞKaniigi jstanburda koiian sı- başlamaları uygun </amalı mıydı? nKri'ıMiı Zaman, zemin ve yOıUIUU. de mekân meraklısına yanıtımız kısa, özlü ve somut: Mantığımızın yüreği, siyasal geleceğimizin kalbi, var yok. neyimiz varsa her şeyimizin biricik nabzı, önümüzdeki per- şembe günü saat 19.30'dan itibaren İstanbul-Taksim'deki Marmara Oteli'nin büyük bir saionunda atacak! Bu tarihsel saatte SÖ hanımefendi, "davetlerine icabet eden" basınımızın yağdanlıklı yağdanlıksız yüce erbabına ya istanbul İl Başkanlığı'na soyunduğunu ya da dünyamıza vereceği "nizam içindeki vazgeçilmez yerini" açıklayacak.. Böyleçe dünden başlayarak bu haftanın konusu ne Kör- fez ne TÖ ne de Kürtçe. Varsa yoksa SÖ. Zaten daha şimd'h- den Çankaya havalı basının destekleyeceği kimi kararlar açıklamaya başladı. Örneğin "İl başkanı olursa yetkilerini kimseye devretmezmiş". Devretmez de ne yaparmış efen- dim? "Cevaben; haftanın 4 günü istanbul'da, 3 günü Anka- ra'da yaşayacağını" söylüyor. Bu büyük özveri karştsında sa- dece yağdanlıklar değil, elbette ilçe başkanlan, delegeler de şapka çıkaracak. Hafif hafif açıkladığı programında bir söz daha var: "Mis- yonum 'birleştirici' olacak" diyorlar ve de şimdiden insan- ların yüreklerini serinletiyorlar, beleş iktidar umudunu alev- lendiriyorlar. Ne var ki Topbaş'ı temiztemeye yönelik "misyon harekâtı" çakılmış olacak ki ilçe başkanlan arasındaki anket SÖ'ye fazla yan tutmuyor. Bu nedenle ailenin bakış açısını TÖ özetliyor: "Şimdi dostumuz düşmanımız kim, belli olacak!" Haydi karşı çıkın da boyunuzu görelim. AP'nin30. kuruluşyıldönümündekonuşan Demirel'den bir 'hodrimeydan'daha Demirel: Nisanda seçim yapahmANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Kapatılan Adalet Par- tisi'nin 30. kuruluş yıldönümü Genel Başkan Süleyman Demi- rd ve "eski APTilerin" düzenle- dikleri iki ayn törenle kutlandı. DYP lideri Demirel, genel mer- kezdeki törende partisinin De- mokrat Parti ve Adalet Partisi- nin "devamı olduğunu" vurgu- layarak "Nisan aymda erken se- çim için hodri meydan" çağnsı- .nı yineledi. DYP'nin eski Genel Idare Kunılu üyesi Saadettin Bilgiç ve bazı eski AP'li senatör ve milletvekilleri ise birlikte Sür- meli Oteli'nde "alternatif tören" düzenledi. Alternatif kutlamaya Adalet Bakam Oltan Sungurlu da katıldı. DYP Genel Merkezi dün sa- at 11.00'de başlayan tören için AP bayraklanyla donatıldı. Eski AP'lilerden Nahit Menteşe, Sa- bit Osman Avcı, tsmet Sezgin ve thsan Sabri Çagla>-angil'in ön sı- ralarda yer aldıkları törene Sa- adettin Bilgiç'in katılmamas!. dikkat çekti. Celal Bayar ve Ad- nan Menderes ile AP kunıcusu Ragıp Gümüşpala için saygı du- nışunun ardından Süleyman Demirel'in söz verdiği AP'nin ilk Genel Sekreteri Şinasi Osma, AP'nin kuruluş felsefesini ve ilk günlerini anlattı. DYP lideri Demirel de konuş- masında, yapılan toplantının "bir anma törenine Uaveten ay- m zamanda gelecege sahip çık- ma hareketi olduğunu" vurgu- ladı. DP ve AP'nin çizgisi konu- sunda "Zaman zaman çeşitli yerlerden çatlak seslerin çıkabildigini" kaydeden Demi- rel, "DP, AP ve DYP çizgisinde davada, inançta, fikirde, felsefe- de ve kadroda kesiklik olmadıgını" söyledi. DYP'nin "bir devlet dairesi degil, bir mfllet dairesi" olduğu- nu kaydeden Demirel, Körfez krizi sonunda bir "baskın se- çim"den söz edildiğini anımsa- tarak DYP'nin ülkenin birinci partisi olduğunu öne sürdü. De- mirel, "Milleti sırtındaki paha- blıgın ateşten gömlegini Körfez masalı ile unntturabilecelderini sananlar, ısmarladıklan istatis- tiklere kendileri de inananlar varsa buyursunlar nisan ayında gelsinler seçime. Karşı taraf hodri meydan deyip kaçıyor, hodri onlarda, meydan bizde kaiıyor. Ben bir defa daha hod- ANAP'tan Özden'e retANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — ANAP grubu adına Başba- kan Yıldınm Akbulut, Ana- yasa Mahkemesi'ne başvurarak Başkanvekili Yekta Gttngör Öz- den'in reddi talebinde bulundu. Akbulut'un Anayasa Mahkeme- si Başkanlığı'na gönderdiği red- di hâkim başvurusunda Özden- in, türban serbestisi içeren yasa- ya Uişkin bir panelde görüş açık- ladığı, tarafsızlığını yitirdiği öne sürüldü. Başvuruda, "Sayın Öz- den si>asete pek meraklıdır. Fır- sat yakaladıkça Sayın Cumhur- başkanı ve hükümet ile çatış- maktan, meydan okumaktan, ahkftm kesmektenftdetaözel bir zevk duymaktadır" denildi. Yekta Güngör Özden de Baş- bakanı "Gizli kalması gereken bir başvurunun içeriğini açık- lamakla" suçladı ve "Bu benim vermem dogal olan yamtımın da açıklanmasını haklı kılmıştır" dedi. Akbulut'un başvurusunda SHP'nin türban serbestisini de içeren "Kadınıo Statüsü ve Sornnlan" ile ilgili kararname- nin iptali konusunda açtığı da- va anımsatüarak, Anayasa Mah- kemesi Başkanvekili Yekta Gün- gör özden'in bu davaya baka- mayacağı görüşü savunuldu. Başvuruda, özden'in Izmir'de yapılan 'Demokrasi' konulu bir panelde, "Bu Anayasa değişme- diği, laiklik ilkesi yürürlükte kaldığı sürece hiçbir yasal dü- zenleme türbana geçerlilik saglamaz" biçiminde olduğu öne sürülen konuşmasına dik- kat çekildi. özden'in panele ka- tıhşımn yükseköğrenime türban serbestisi getiren kararnamenin yasalaştığı döneme rastladığı be- Hrtilerek Anayasa'nm 8. madde- sindeki, "Göriilmekte olan bir dava hakkında yasama medisin- de yargı yetkisinin kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, göröş- me yapılamaz ve herhangi bir beyanda bulunulamaz" hükmü anımsatıldı. Ileride yüksek mahkemenin bu konuda kendisinden isteyece- ği savunmayı tümüyle kamuo- yuna açıklayacağını beürten öz- den görüşlerini ANKA ajansma şöyle açıkladı: "Böyle bir başvurunun yapıl- dığını sizden öğreniyorum. Gizli kalması gereken bir başvurunun iceriginin de açıklanması benim vermem çok doğal olan yanıtı- mın da acıkianmasını haklı kıl- mıştır. Yanıtımı mahkemeye sunduktan sonra, isteyenlere ör- neğini vereceğim. Tarafsızlığını ileri suren Anadolu Ajansı ile tarafsız davranması gereken ba- sın organlaruun aym ölçüde do- gal yanıtı vermelerini bekliyo- nım. Tarafsız olmayan ve tü- müyle haksız ve gereksiz başvu- ruya kaynaklık eden basın için bir şey söylemeye tenezzül etmi- yorum. Adalet bu basının bile güvencesidir." ri meydan diyorum" diye konuştu. İl başkanlıklânnda törenJer Adalet Partisi'nin 30. kuruluş yıldönümü, DYP il başkanlıkla- nnda da törenlerle kutlandı. DYP lstanbul İl Merkezi'nde yapılan törene, muhalefet parti- lerinin îstanbul il yöneticileri de katıldı. İstanbul'daki törende bir konuşma yapan Genel Başkan Yardımcısı Tansu ÇUIer, DP-AP çizgisinin DYP ile devam ettiği- ni söyledi. Sungurlu kutlamada DYP eski GlK üyesi Saadet- tin Bilgiç'in organizasyonuyla Büyük Sürmeli Oteli'nde dün akşam düzenlenen alternatif kutlamaya Adalet Bakam Oltan Sungurlu ile ANAP'lı TBMM başkanvekilleri Abdülbalim Aras ve Yılmaz Hocaoglu da ka- tıldı. Bazı eski AP'ülerin katıldığı kokteylde bir konuşma yapan Bilgiç, girişimlerinin "amaç dı- şında" gösterilmesini DYP yö- netimini kastederek "tekekri zih- niyetin sergilenmesi" olarak ni- teledi. Adalet Bakanı Sungurlu, kokteylde gazetecilerin sorusu üzerine DP'den gelenlerin "ocaklı" diye adlandırıldığını anımsatarak "Biz de ocaklı tay- fasındanız" dedi. Miraç Kandili nedeniyle al- kolsüz içkilerin ikram edildiği kokteylde Sezen Aksu'nun şar- kılan ile "rock ve pop" müzik dinlendi. Kokteyle bir süre ön- ce DYP'den istifa eden Anado- lu Partisi Genel Başkanı Siirt Milletvekili Zeld Çeliker, CDGP Genel Başkanı Gökhan Evliya- oglu ile DYP'nin son kongresin- de yönetim organlan dışında ka- lan Nahit Menteşe ve Turgut To- ker de katıldılar. TURK DIŞ TİCARET BANKASI A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı'ndan Bankamız pay sahipleri Yıllık Olağan Genel Kurul'u aşağıdaki gündemi göruşmek Czere 5 Mart 1991 Salı günü saat 14:00'de Yıldız Posta Cad. No: 54 Gayrettepe adresinde bulunan Genel Müdürlüğü'müzde toplanacaktır. Genel Kurul'a katılacak pay sahiplerinin belirtilen farihten en az bir hafta evvel, sahibi bulunduklan hisse senerlerinin miktar ve numaralarım kapsayan bir cetveli Bankamız Genel Muhasebe Müdüriüğü'ne ibraz ile giriş kartı almalanm rica ederiz. Bilanço, Kâr ve Zarar Hesabı, Yönetim Kurulu ve Denetci Rapoıiannın toplantı tarihinden 15 gün önce Bankamız Merkezinde Sayın Hissedarlanmızın tetkikine ve toplantı tarihinden itibaren bir sene müdderle emirlerine amade bulunduracağımızı bildiririz. PAY SAHİPLERİ OLAĞAN GENEL KURULU'NUN 5 MART 1991 TARİHÜ TOPUNTISINA AİT GUNDEM l)Aç.l.ş. 2) Baskanlık Divanı'nın teşkili ve toplantı tutanaklarını imzalamak üzere Baskanlık Divanı'na yetki verilmesi, 3) 1990 yılı faaliyetleri hakkında Yönefim Kurulu ve Denetçiler raporlannın okunması, 1990 yılı Bilançp ve Kâr/Zarar hesaplarının incelenerek onaylanması, 4) Yönetim Kurulu Uyeleri ile Denetçilerin 1990 yılı çalışmalarından dolayı ibra ediimeieri, 5) 1990 yılı kânnın doğıtımı hakkında Yönetim Kurulu teklifinin karara bağbnması ve kâr dağıtırtı gününün saptanmaşı, 6) Yıl içinde bosalan Yönetim Kurulu uyelikleri için yapılan seçimlerin onaybnması, 7) Süreleri sona eren Yönetim Kurulu Uyelikleri için seçim yapılması, 8) 1991 yılı Denetçilerinin seçimi, 9) Yönetim Kurulu Uyeleri ile Denetçilere verilecek ücrelierin lespiti, 10) Yönetim Kurulu tarafından seçilen bağımsız dış denetleme kuruluşunun onaybnması. ffi DIŞBAIMK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle