Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 5 ARALIK 19i
BURAŞI
TÜRKİYE. \
HALLK
Gökova ve Demokrasi
Her cınayetın ardında bır ınsanı zaaf aranır Hırs tutku,
nefret, haset gıbı Gokova cınayetının ardındakı zaaf bence
çok açık Şu Frenklerın arrogance adını verdıklerı şey
Kıbır kendını beğenme azamet, kustahlık karışımı bır
şey Ben ıstedığımı yapanm en 1yı ben bılırım yağmur
benı ıslatmaz ateş benı yakmaz var mı bana yan bakan
tururtden bır aşırı guven
Gokova Korfezı nın kenarına termık santral yapmanın
korkunç bır çevre cınayetıne yol açacağı o zamanın Başba-
kanı Turgut özal ve arkadaştarına bın kez soylendı Bılım
adamları soyledı muhalefet soyledı basınsoyledı çevrecı-
ler soyledı yerlıler soyledı yabancılar soyledı, koylufer
soyledı AmaANAPIılaromuthış arrogance' larını yenıp
kımseye kulak vermedıler Nuh dedılerpeygamber demedı-
ler
Başbakan Turgut özal ın 1984 yılında olayı yerınde ınce-
letmek uzere Gokova ya goturduğu gazetec/ler arasında
ben de vardım Sonucun kotu olacagı ortadaydı Ama anla-
dım kı bızı oraya çağıranların kafalarının pencerelerı kapalı,
farklı şeyler duymak ıstemıyorlar, doğrusunu bulmak ıçın
değıl ıkna etmek ıçın goturmuşler bızı oraya Tabıı efert-
dım, en tyısını onlar bılıyorlar Inatdeğıl mı, ılleyapacaklar1
Başbakan özal kendınden çok emın Gokova ya bır şey
olmaz garantı verırım dıyor
Enerjı ve Tabıı Kaynaklar Bakanı Cemal Buyukbaş "Dev-
let gucudur Santralı buraya yapacağım var mı bır dıyeceğı
olan dıye meydan okuyor
Turızm ve Kultur Bakanı Mukerrem Taşçıoğlu, "Benım
Başbakanım aklma koyduğu şeyı yapar, bunu böylece ya-
rın' dıye efelenıyor
Ah arrogance sen nelere kadırsın'
Ne sanrılara fantezılere kotuluklere O dunyada eşı
benzerı bulunmayan Gokova Korfezı nın kıyısında yukselen
200 metre bacalı çırkın yapı senın anıtindır
Çevrenin en büyük özenle
korunduğu ülkefer
dûnyanın en demokratik
ûlkeleridir. Çevrenin en
acımasızca tahrip edildiği
ulkeler ise totaüter
rejimlerin göz açtırmadığı
diktatâriûklerdîr.
Demırel ın baş-
kanlığında kurulan
DYP-SHP koalısyo-
nunun ulkeye verdı-
ğı mujdelerden bınsı
de Gökova Korfezı -
ne kurulan termık
santralın durdurula-
cağı oldu Ozal ve
çevresındekılerın de-
dığım dedıkcılığı yu-
zünden 1 5 trılyon ________________________
harcanmıstı, ama •—————---—-—------—----—-
zararın neresınden donulse kâr ıdı
Bu haber bırçok yerde bayram sevıncıyle karşılandı
Gelın gorun kı bırılerı Demırel hukumetmın zıhnını çelıp
nâlâ cınayetı tamamlamaya çalışıyor
Çevre Bakanı Doğancan Akyurek kalkıp santralın ıptal
edılmedığmı devam edebıleceğını soyleyebılıyor
Acaba nıçın'? Sakın Doğancan Akyurek sabık bır ANAP'lı
olarak Gokova cınayetının
f
aılı ANAP ıktıdarının 'arro-
gance ından pay aldığından olmasın'? Yoksa eskı suç
ortaklığının kompleksı ıle mı hareket edıyor?
Ya SHP'nın ıktıdara gelınce Gokova santralını durdura-
cağız vaadı
?
Onu ne yapacagız'?
*
Demırel Gokova konusunda bır gazetecının sorulanna
eevap verırfcen şöyle dermş Gökova'ya santral kurmak
yanlış ( ) Benım ıçın çevre demokrası kadar onemlı "
Asimda msanlığın son 50 yıllık seruvenıne baktığtmızda
' çevre ve demokrası kavramlarının yakından ıltşkılı ol-
duğunu goruyoruz
Çevrenin en buyuk ozenle korunduğu ulkeler aynı zaman-
da dûnyanın en demokratik ulkelerıdır Çevrenın en
acımasızca tahrip edıldığı ulkeler ıse totalıter rejimlerin goz
açtırmadığı dıktatorluklerdır Stalınızm den yenı kurtulmuş
tum Doğu Avrupa nın bır çevre facıası durumunda bulunma-
sı acı bır ornektır
Nasıl olmasın
9
Daha bırkaç yıl öncesıne kadar Çekoslo-
vakya da çevreye ılışkın ıstatıstıkler' devlet sırrı' sayılıyor-
du
Boyle olmasaydı ulke ormanlannın yansı olüm doşeğın-
de olur muydu
9
Çevre ıle demokrası arasındakı ılışkıyı ıncelemek ısteyen-
ler Çernobıl felaketınde gereken derslerı bulabılırler
Turkıyede demokrasının genışlemesıyle bırlıkte Go-
kova nın da kurtulması sımgesel bır anlam taşır Gokova da
gerı adım atılırsa korkarım yarın demokrası alanında da
arkası gelır
ARSİN ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
ESASNO 1991 184
Davacılar vekılı \\ Samı Tajkın tarafmdan davalılar aleyhıne açı
lan tapu ıptafı \e tescıl da\asının vapılan açık vargılaması sırasında
venlen ara karan gereğınce
Dasacılar vekılı tarafından davalılar alevhıne açılan davanın dava
dılekçesı dasalılardan Nadıve Toraman Vîetın Toraman Hasan ts-
maıloğlu Mustafa lsmaıiogiu Esma tbrahım kın Aslan Alı oğlu
Hashatun Huseun kı..ı Şazıye Ismaıl kızı Asıve fsmaıl kıa Guluzar
Hasan kızı Tahır Hasanoğlu Cevahır Ahmet eşı Fatma Temel eşı
Emıne Temel kızına vapılan lûm araştırmalara rağmen teblığ edüeme-
dığı anlaşıldıfından davdlıların duruşma gunu olan 26 12 1991 tan-
hınde bızzat duruşmava gelmelerı \eya kendılennı vekılle temsıl
ettırraelen, gelraedıklen veva kendıienm vekılle temsıl eturmedıklen
takdırde duruşmalann gıvaplarmda vapılacağı ve dava dılekçesınm
7201 sa>ılı Teblıeat Yvasası nın 29 uncu maddesı gereğıncedavalılara
teblıgatyennekaımolmak uzere ılanen teblıg olunur 15 II 1991
Basın 50650
İLA1N
PERŞEMBE SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
EsasMo 1991 318
KararNo 1991 487
Davacı Alı Tunç Karadenız vekılı Av Guner Sagra tarafından da-
valılar Mehmel Kumcu ve 10 arkadaşına karşı açılan ortaklığın gıde-
nlmesı davasmın mahkememızde \apılan açık vargılaması sonunda
Davalı Perşembe ılçesı Efirlı kovünden Mehmel Kumcu nun açık
adresı bulunamadıgından adına gazete ıle duyuru yapılmıştır
Bu kez de hukum özetının da\alı>a gazete ıle duyuru vapılmasma
karar \ erıldıgınden
Davalının da pa>ı bulunan Perşembe ılçesı Efirlı koyu 4-9 pafta 83
parsel penl arası ven ısımlı taşmmazın açık arttırmada sattlarak ortak-
lıgın gıderıimesme satış bedelmın pavdaşlara pa>lan orarunda
odenmesıne karar venlmış, ancak davalı Mehmet Kumcu nun adresı
bcllı oimadıfından karar ozetının ılan volu ıle duyurulmasına, ılan gu-
nunden ıtıbaren 7 gün ıçerısınde Yargıtav a baş\urmadı|b takdırde
karann kesınleşecegının bılınmenne karar teblıgı >erınegeçerl) olmak
uzere ılanen duvurulur
Basm 50716
İLAN
T.C. BL RSA İŞ MAHKEMESİ
EsasNo 199) 682
Davacı SSKGenel Mudüriugu vekılı Av Serpıl Buk larafındanda-
valılar alevhıne açıian rucuan tazmınat davasının )apılan vargılaması
sonunda verılen karara gore
Kabul beyanıdıkkatealındrak kurumzaran 1 596 140-lıranın ge-
lır bağlama veonay tanhınden ıtıbaren ışlevecekyasal faızıylebırlıkte
davalı Tayfun Selen den tahsılı ıle davacı kuruma odenmesıne Dıger
davalılar hakkmda karar ıtlıhazmd ver olmadığma
Kanun volu açık olmak uzere davaa vekılının ve davalı Tayfun Se
len ın yuzlenne karşı dıger davahlann yokluğunda karar venlmış
olup bunkrdanddvalıSelhanMımarlık Muhendıslık Inş San veTıc
Ltd Ştı ne teblığ edılemedığınden anılan karann 7201 sayılı Teblıgat
Yasası nın 28 maddesı uvannca (davah Selhan Mımarlık Muhendıs
hk tnş SanveTıc Lid Şırketıne) leblığ olunur (Ilanen teblığ son ılan
tanhınden ıtıbaren 7gunsonrayapı!ni5sa>ılır )
Basın 45511
Türk Kadını 1934
9
ten
Beri Parlamentoda...
Demokratik ruhlu yurttaşlık, kadınları yaşamm her duzeyinde ve her
alanında aktıf bir role ıten anlayıştır. Meydanları dolduran, oy
sandığına koşan Turk kadınları bundan boyle sorun, istek ve
duygulanm daha ozgurce açıklayabılmelı; TBMM'dekı temsılcileri ise
gerçek bir dayanışma anlayışı çerçevesınde, onlardan gelecek sese
kulak vermelidır.
Prof. Dr. NERMİN ABADAN-UNAT Boğaziçi Üniversitesi
5 Aralık 1934 tarıhı Turk kadınının parla-
mentoya gırdığı gundur Kapsamlı bır çağdaş-
laşma hamlesme gırışen Mustafa Kemai ve ar-
kadaşları, gerçekleştırdıklerı anayasa değışık-
lığı ıle bır yandan o donemın en ılerıcı sayi-
lan Batılı ülkelenne benzemeyı, ote yandan
Kurtuluş Savaşı sırasında Turk kadınma ver-
mjş olduğu sözu yerıne getırmeyı amaçlamış-
lardır Böylece Turk kadını Batı Avrupa'da çe-
tın mucadeleler yapmış olan hemcınslenne kı-
yasla onemlı bır kazantm kaydedebılmıştır
Nıtekım Fransız kadınlarına bu hak ancak
1944'te, Iıalyan ve Japon kadınlarına 1945'te,
Belçıkalılara 1948'de, Yunanhlara ıse ancak
1952'de tanınmıştır (1) Kımı Turk kadın sos-
yal bıhmcılere gore sıyası hakların bır muca
dele sonucu olacak yerde ıktıdardakı partının
bır armağanı olarak verılmesı, Turk kadınla-
rının varlığını toplumda daha guçlü kılacak
surecı vavaşlatmış, zavıflatmıştır
Devlet feminizmi
Bu göruşu tumden geçersız sajmamakla be-
raber Turkıye'de uygulanan devlet femmınnı,
ılerde gerçekleşeceğı ümıt edılen çok partılı re-
kabetçı, çoğulcu, çağdaş bır Turkıye'nın kurul-
rnası ıçın en vazgeçılmez oğeye oncelık kazan
dırmışiır Bu oğe ıse eşıtlıktir. Zıra geuşmış ve
gelışmekle olan ulkelerın tumunde bugune dek
cınsler arasındakı eşıtlığın gerçekleşmesı açısın
dan çok buyuk eksıklıkler oldugunu göruyoruz
Batı Avrupa'da kadınların kabıneye onemlı
oranla gırdıkîen ulkelerden sadece Norveç Vo 37
ıle basta gelmektedır Bunun nederu ıse Norveç'te
tum sıyası partılerın kadınlar lehıne kota u>gu-
lamalarıdır Norveç*ten sonra ıkıncı sırada % 17
ıle Isveç gelmektedır Avusturya, Danımarka,
Fınlandıya, Federal Almanya'da ıse bu oran ^o
10-14 arasında değışmektedır
Demek oluyor kı çok uzun bır demokratik geç-
mışe sahıp olan ulkeler bıle gerçek eşıtlige ulaş
rnak ıçın katedılmesı gereken yolun henuz basın
da buluniivorlar Ataturk, köklu geleneklerle pe-
kışmıs ataerkıl bır sıvasai kulture sahıp olan ul-
kemızde, TBMM'ye bır çırpıda 18 kadın mıllet-
vekılını aday göstermekle Turk kadınma yepye-
nı bır kımlık kazandırmak ıstemıştır Bunun ıra-
decı (voluntarıst) bır tasarruf olması, karann de
ğerını azaltmaz
Kadın milletvekili azalı>or
<\radan nerede ıse altmış yıl geçmış bulunu-
yor Turk kadın polıîıkacıları özellıkle çok par-
tılı döneme geçıldıkten sonra gıderek azalan bır
oranda TBMM sıralannı ışgal etmeye devam et-
tıler 1935'te ^ 4 5 ıle en yuksek oranı bulan par
lamentodakı kadın varbğı, 1977-80 donemınde
% 0 9'a kadar duşmuştur 12 Eylul darbesınden
sonra benımsenen 1982 Anayasası'nın kabulun
den sonra yapılan ılk seçımde TBMM'ye 12 ka
dın (°*o 3) seçılmıştır Bu savı 1987'de H 1 2'ye
duşmuş, 1991 genel seçımlennde ıse tum sıyası
partılerın kadın seçmenlerıne ozel sloganlarla ses
İenmelerıne ragmen parlamentoya gırebılen ka
dınların s^vısı ancak 6'dan 8'e yukselebılmıştır
Bır bakıma denılebılır kı toplumsal sıvasai dıya
log hararetlendıkçe, kadınların parlamentoya gı-
rebılme sansları azalmaktadır
Acaba bu gehşmeyı bellı bazı etkenlerle açık
lamak mumkun mudur1
Ilk akla gelen, son se
çımde uygulanan adaletsız barajlar ıle tercıhlı o>
sıstemının kadınların aleyhıne çalışmış olması-
dır Zıra bazı yerlerde erkek adaylar "tercıh" ov-
ları ıle bınncı ya da ıkıncı sıradakı kadın adayın
seçılmesını önlemıştır örneğın Edırne'de
DYP'den önseçımde bırıncı sıraya gelmış olan
adav Hanife Gıîlerce, erkek adayı tercıh eden seç
menlerın kurbanı olmustur
Uzun nefesli sureç
Bu arada Turkıye'de anayasanın temel hak ve
hurnyetlerden sayılan dernek kurma hakkını ola-
ğanustu kısıtlaması, sıyası partılere kadın ve
genylık kolları kurma vasağı getırmesı, ataerkıl
bır toplumun tabularım kırmaya destek olabıle-
cek örgutlen saf dışı etmıştır Unutulmaması ge-
reken husus polıtıkanın uzun nefesli bır sureç ol-
ması, kadm veya erkek adaylarm çeşıtlı forum-
larda sıyasal deney kazanmalan halınde parla-
mentoya daha kolav gırebılmelendır
Bu tür sıyasal sısteme ılışkın nedenler yanın
da kadın polıtıkacılann kışılığı, benımsedıklerı
sıyasal rol modeh de etkılı olmuş mudur7
Turkı
ye'de TBMM'ye gırmış olan kadın parlamenter
lerın büyuk çoğunluğunun "erkek gıbı hareket
etme" kuralını benımsedıklen gorulur Buyük <,
ğunluğunun mensup olduklan partının örgüt
len, komısyon çalışmalartna öncelık tanımal
rı, onların kamuoyunda etkılı bıçımde tanınm
larına engel olmustur Bunun kayda değer ıstı
nalan, her vesıle ıle kızlara venlecek eğıtımın tuı
ve nıcellığı uzerınde duran senatör Zerrin Tuzo
ıle yasamının son anına kadar lajkbk ılkesını s,
vunmaktan gerı kalmamış olan rahmetlı Doç. D
Bahrıve Uçok'tur
"Susturulan" kadınianmız
Turk parlamentosunda, nufusun yansını oluş
turan, fakat bugune dek "sessız" kalmayı yeğle
yen ya da "susturulan" kadınlanmızın sağJık, eğı
tım, çalışma, kışılık haklan, sosyal güvenceler
gıbı yaşamsal sorunlarını ısrarla, yılmadan, heı
fırsatta dıle ve kursuye getıren kadın polıtıkacı
lann sayısı geçen altmış yıl ıçınde parmakla sa
yılacak kadar azdır
Umtt edenz kı 1991 seçımlerı sonucunda Türk
toplumunun sıyasal kaderıne venı yön verecek
olan yasama organında yer alan kadm mılletve-
kıllerı yeterınce guçlu olmasa da eskısme kıyas-
la daha sık bır şekılde dıle getırılen kadm sorun-
larına sahıp çıksın, bu sorunlara Batılı ulkeler-
de bulunan çozumlen ıncelesın, taşıdıklan ağır
sorumluluğun bıhncıne ulaşsın ve temsılcısı ol-
duklan kadın seçmenJerın dılek ve özlemlerını
dıle getırsın Demokratik ruhlu yurttaşlık, kadm-
lan vaşamın her duzeyinde ve her alanında ak-
tıf bır role ıten anlayıştır Meydanları dolduran,
oy sandığına koşan Turk kadınları bundan böy-
le sorun, ıstek ve duygulanm daha ozgürce açık-
layabılmelı, TBMM'dekı temsıJcılen ıse gerçek
bır dayanışma anlayışı çerçevesınde, onlardan ge-
lecek sese kulak vermelidır Yenı koalısyon hu-
kumetının Turk sıyasal tanhınde ılk defa bır "Ka-
dın Sorunları BakanhğY'na yer vermış olması bu
açıdan bakıhn^a çok onemlı, yepyenı ve kutlan-
ması gereken bır atıhmdır
(1) The M>rld's Homen T>ends artd Statıstıcs,
1970-1990, Umted Nalıons, \e* York, 1991, s 32, 39,
Tablo 3
PARİSTEN SELÇVK DEMIREL
Erkek Egemen Siyaset
Kadın, aıle, çocuk ve ozurlulerden sorumlu Devlet Bakanhğı, hem
kadına toplumda bıçılen yen anlamak hem de kadm sorunlanna
bakışı anlamak açısından çok ılgınçtır
hareketleçozmeyeçalışmak da kadmlara
veya sıyasete pek fa/la bır şey getırmez
Bakanlık
Doç. Dr. AYŞEGÜNEŞ-AYATA ODTÜKamu YonetımıBölumü
1934'te Turk kadınlanna seçme ve se-
çılme hakkı verılmesı, gerek Turk sıyasal
>asamı, gerekse kadın hareketı açısından
çok onemlı bır adımdır Ne yazık kı ara-
dan geçen bunca \ıl ıçınde bu hareketın
ne değen anlaşılmış ne de bu hareketı da-
ha ılenye goturecek adımlar atılmıştır
Kadınlar sıyasete gırmemış, daha onem-
lısı sıyasette en^ellenmıştır
Kadınların siyasettekı başansızlıklan-
nın (ve başansız sayılmalannın) bırçok
nedenı vardır Kızçocuklannın>etıştınl-
me tarzlanndan, topluluk onünde konuş-
turmamaya varan bırçok neden ıçınde en
onemlısı, sı>asetın kurallannın erkekler
tarafından, kendılennın sıyası başanları-
nı da garantıleyecek şekılde çızılmesıdır
Şoyle kı, kadınlann havatta ba^anlı ol-
ması ıçın kendılenne gereken ozellıklerle,
sıyası başan ıçın gerekenler bırbırlenne
zıttır
Uyumlu, kibar, terbiyeli
Bır kadmın hayatta başanlı olması ıçın
ona uyumlu, kıbar, terbiyeli, kendını
başkalanna rağmen one çıkarmayan, ın-
san ılışkılenne oncelık veren, nıspeten
kapalı ve aılesıne dönuk bır yaşam önerı-
lır Bu, yuksek eğıtım görmüş meslek
sahıbı kadınlar ıçın de aynıdır Onlar da
erkek meslektaşlanna gore kabılıyet ve
bılgılen ne kadar önde olursa olsun ıkıncı
planda kalmava mahkûm olmakta, ken-
dılen de bunu genellıkle tabıı' karşıla-
maktadır Oysa sıvaset bunlann tersı
değerler uzenne kurulmuştur Sıyaset
başan, ataklık, güç göstensı hıtabet
başkalanna onlan ezme pahasına da olsa
kendını kabui ettırme, gostenş cesaret
hararetlı munakaşa hatta gerektığınde
fizıkı kavga gerektırmektedır
Kadmlar bu ozellıklere sahıp değıldır-
ler ve bundan kaçınırlar Yanı kadınlar,
kadın cınsıyetı toplumsallaşması \e er-
keklenn erkek özellıklennı vurgulayan
sıyaset tanımlaması sonucunda sıyaset-
ten dışlanırlar
Kadınları ıkıncı plana atan kadına at-
fedılen toplumsallaşmanın değışmesı
yanında sıyasetın de bu erkek özellıklen-
nı donuştunnesı gerekmektedır Kadmın
değışmesı kadar, sıyasetın yapısının da
değışmesı önemlıdır Turkıye'de sıyaset
gıttıkçe 'guç" odaklı olmakta, gerçek sı-
yaset adı altında toplumdakı bırçok
kesım (orneğın unıvetsıte gençlığı) gıbı
kadınlar da kurumsal sıyasetten kopanl-
maktadır Sonuçta kadınlar, >a sıvasetle
ılgılenmeyıp sadece oy vermekte ya da
kendı sıyasetlennı oluşturacak orgütlen-
melere gıtmektedır
Siyasetin kadınlara ihtiyacı
Erkek egemen yapı ıçınde bıle olsa, sı-
yasetın kadınlara ihtiyacı vardır Çunku
İcadınlaroykullanırlar Bırçok araştırma
gostenyor kı Turkıye'de kadınların dörtte
ücü ailelerindeki erkeklerden. özellıkle de
kocalarından bağımsız ov kullanırlar. Sı-
yası partı yonetıcılerı araştırma sonucu
olarak değıl, yıllann dene>ımı ıle bu ger-
çeğı bıldıklen ıçın kadınlann oylanna
hıtap etmeye onem verırler, onlara a>n
propaganda programlan yaparlar Yanı
erkeklenn seçılmek ıçın icadınlara ıhtı-
>açlan vardır
Bunun sonucunda üçlü bır sureç oluş-
maktadır Bınncısı, kadınlara hıtap
edebılmek ve onlardan ayn ov ısteyebıi-
mek ıçın, kadınlann sorunları olduğunu
kabul etmek ve onlara çözüm üretmek
Artık Turkıye'de her sıyası hareket ka-
dınlann ' sorunları ' olduğunu kabul
edıyor İlgınç olan, bu sorunlann nasıl
tanımlandiğı
1
Kadınların en çok kabui
goren sorunlan, mevcut toplumsal yapı
ıçınde kadmın statusunu değıştırmeyı de-
ğıl, düzeltmeyı ve rahatlatmayı amaçla-
yanlardır Ne turden sorunu olursa
olsun, kadınlann daha ıyı bır konuma
gelmelen ıçın yapılan butün ışlere saygım
sonsuzdur Sadece şuna ışaret etmek ıste-
rım Genellıkle ışaret edılen sorunlar ve
bulunan çozumler kokten sorgulamalar-
dan uzak kadını sahıden kamu yaşamın-
da ve ozel yaşamda eşıt hale getırmeyı
değıl, bır nevı mevcut konumunda ıdare
etmeyı onermektedır Örneğın kadmlanr
enflasyon sonucu 'mutfakta yanı 'aı-
lede ' olan geçım sorununa çok değınılır-
ken hıçbır sıyası partıden kıra yardımının
aılenın reısı sayılan kocaya venlmesıne
ıtıraz gelmemıştır
Kadmoyları
İkıncı sureç de kadınlann oylannı çek-
meye yönelıktır Bu sureçte bazı kadın-
lar, kadmlann dışlanmadığının sembolü
olarak bazı pozısyonlara getınlırler Batı
ülkelennde gostermecılık, "tokenizm"
olarak bılınen bu süreç, sıvasai sürecı ka-
dınları da ıçerecek şekılde yenıden tanım-
lamaya değıl kadınlan sembolık olarak
kullanmaya vonelıktır
Kadını aıle ıle bırlıkte duşunmek mu-
hafazakâr goruş.Ierın bır özellığıdır
Kadının ve erkeğm aıle ıçınde yen oldu-
ğu şuphesızdır ama nı>e sadece kadın ve
aıle bırlıkte duşunulmektedır9
Batı dun-
>asında kadın bakanhğı kuranlar kadını
aıle dışında da var etmek ıçın savaş ve-
renlerdır Bu tartışma '"devlete bağlı aıle
kuruluşu olsun mu olmasın mı tartış-
masının çok dışındadır Eğer gerçekten
kadın bakanhğı kurulmak ıstenseydı, bu-
nu hıç değılse sembolık olarak aıle dışın-
da duşunmek gerekırdı
Aıleyı bır nevı mevcut değerler sıste-
mınde kadının ha)atını en çok ışgal eden
kurum olarak duşunup kerhen de olsa
kabullensek bıle, korunmaya muhtaçco-
cuklar ve ozurlulerle bırlıkte olmak
anlaşılır gıbı değıldır Tanım gereğı ço-
cuklar ve ozürluler topluma ancak
korunarak katılabılırler, kendılennın
çok onemlı ve cıddı sorunlan vardır On-
lan topluma daha venmlı olarak katmak
ıçın ayn bır bakanlık da kurulabılır Ama
toplumun yuzde 50 sını oluşturan kadın-
lann sorunlannı çocuklar ve özurluler
gıbı korumaci/kollamacı bır duşüncedcn
Mevcut halı>le bu bakanlık, olması ge-
reken amacının tam tersıne kurulmuştur
Yanı kadının toplumdakı statusünü sor-
gulaması gerekırken, tam tersıne, kadı-
nın konumunu pekıştırmeye yönelıktır
Artık Batı da olduğu gıbı Turkıye de de
kadınlar kamu yasamının bır parçasıdır
Turkıye de kadın katılımı açısından sıya-
set toplumun çok gensındedır Onun ıçın
kadına bu sembolık yer vermeler çok
onem kazanmakta, özü değıştırmese de
zevahın kurtarmaktadır
Uçuncu süreç ıse bır şekılde olağandışı
bır cesaret göstenp sıyasete gırmış kadın-
lara ılışkındır öncelıkle şunu belırteyım
kı bu kadınlann buyuk bırçoğunluğu er-
kek egemen değerlen benımserler Zaten
sıyasette başan Şirin Tekeli'nın de bırya-
zısında belırttığı gıbı ' erkekleşmeye
bağlıdır Yanı kadın polmkacılar ne ka-
dar erkek rol davranışlannı benımserler-
se o kadar başanlı olurlar 1980'lenn
ıkıncı yansında Turkıye'de sıyaset ka-
dınlan. >enı >enı erkek egemenlığını
sorgulama)a başlamışlardır Erkek rol
ve değerlennı benımseseler de benımse-
meselerde sıyasette başanlı olan kadınia-
ra bıle kadınca ozellıklen (genellıkle
kadın ozellığı anne olmak ve şefkat ola-
rak anlaşılmaktadır) one çıkarılarak
sı>aset ıçınde kadınca konulara kapatıl-
maya çalışılmaktadır
Kamusal yaşam
Kadın, aıle, çocuk ve ozurlulerden so-
rumlu Devlet Bakanlığı, hem kadına
toplumda bıçılen yen anlamak hem de
kadın sorunlanna bakışı anlamak açısın-
dan çok ılgınçtır Batı ulkelerının çoğun-
da kadın bakanlıklan vardır Bu
bakanlıklar kadınlann kamu yaşamında
etkın olarak yer almalarını sağlamak ka-
dının kamusal yaşama katılmasında
aılevı \e>a dığer engeller v arsa onlan kal-
dırmak kadınların kadın olmaktan özgu
ne sorunu varsa çozmek ıçın kurulur Bu
anlamda kadının toplumdakı yennı sem-
bolleştırmektedır Bu aynı, SHP'nın
vüzde 25 kadın kotası koyup, sonra da
seçımlerde seçılebılır verlere gelebılecek
kadınlan bundan yararlandırmaması gı-
bı ıçı boşaltılmış bır gostermecıhktır
Artık amaçlanması gereken gostermecı,
sus pavı ıçın veya zamanı gelınce 'bız ka-
dın bakanhğı kurduk ' dı>e kadınlardan
oy ıstemek amacıyla sembolızmı dahı
yanlış kuruluşlar kurmak değıldır
Sonjn kadın sorunlarına çozüm ka-
dar, kadın bakış açısını sıvasete entegre
etmek, böylece sıyasete devınım getır-
mek, sıyasetı kadınlara >aklaştırmak
kadın değerlennı sıyasete katmaktır
Boylehkle sıyasetı hem erkek egemenlı-
ğınden kurtarmak hem de sıyasete yenı
bır ıvme açılım ve bakış açısı getınnekte-
dır Umıt edenm kı boylehkle sıyaset
mevcut şeklınde olduğu gıbı
L
guç" odak-
lı olmaktan çıkıp 'katılım' odaklı olabı-
lecektır Bu da kadınlarla (ve onlarla
bırlıkte gençlen) sıyasete katarken er-
keklen de sıyasetın mevcut streslı ve
kazanıp kaybetmeye davalı yapısından
kurtaracaktır
MUZAFFER AKSOY
Çözüm Bekleyen Sağlık
Sorunlarımız
Bır süre önce bana Alman Basın ve Yayın Bakaniığı'nın
yapıtlarından Geleceğı Duşunmek (An dıe Zukunft denken-
Wırtschaft-Fbrschung-Entwıcklung) adlı kıtapçık gönderıldı
8u yapıtın ana teması olan guçlü ve dünyaya açılan bır eko-
nomının ana temelının bılım, araşlırma ve gelıştırmeye da-
yandığı belırtıldıkten sonra Aİmanya'nın bılımsel alanın dev-
lerı ABD'lerı ve Japonya ıle başabaş rekabetı vurgulanıyor
Ben bu yazımda her alanda araştırmanın bır ülkenın sağ-
lığına katkısını gösteren kendı çalışma alanımızdan örnek-
ler vererek konunun önemını belırtmek ıstıyorum
Bırörnek özellıkle ulkemızın güney bolgesmde yaygın bır
sağlık sorunu ofan "orak hucre' hastalığıdır Bılındığı gıbı al-
yuvariardakı hemoglobın, solunum yolu ıle alınan oksıjenı do-
kulara taşır Eğer hemoglobın molekulünun yapısında kalıt-
sal bırdeğışme olursa bu odevın gerçekleşmesınde bozuk-
luk gelışır ve buna bağlı olarak ınsan sağlığını zorlayan du-
rumlar gözükur Bu hastalıklarda en onemlı bulguların ba-
şında kan alma zorunluğunu gerektıren kansızlıktan başka,
alyuvarların oraklaşmasına bağlı hayatı önemdekı doku bo-
zukluklarının bulunmasıdır Işte bu sebepten sık gozuktuğu
Adana Mersın ve Hatay ıllerınde evlenecek çıftlerde bu kan
anomalısının bulunup bulunmadığı kesınlıkle saptanmalıdır
Bu ışlem sağlık ocaklarında veya hastanelerde kolayfıkla ger-
çekleştırtlebılır
"Beta thalassemı" de orak hucre hastalığt gıbı kan yapı-
mmda kalıtsal bir ye- ^*mmmmmmmm*mmmmm_______
Ölkemizde işyerierinde
yaygın olarak kullanılan
benzenin sağlığa yaptığı
kötü etkller halen
sûrmektediiL
tersızlık bulunan
onemlı bır sağlık so-
runudur Genel ola-
rak üfkemızde yuzde
2 oranında saptan-
mışsa da Batı Trakya,
Antalya, Güney Ana-
doiu ve Ege bolgele-
rırtde oran daha yuk- ' '
sektır Bu sebepten bu yörelerde yaşayan ınsanlarda ve özel-
lıkle yakın akraba evlenmelerınde bu kan hastalığı taşıyıcılı-
ğının bulunup bulunmadığı araştınlmalıdır Eğer her ıkı aday-
da bu durum saptanırsa doğacak çocuklarda ağır bır kan has-
talığı gözukebıleceğı anlatılmalıdır
İşyerierinde kullanılan yapıştıncı (solvent) ve tıner (sulan-
dıncı)lardakı "benzen"ın ışçı ve halk sağlığı bakımından bü-
yük önemı vardır
Ideal bır entıcı ve sulandırıcı olan benzen, ınsan sağlığı-
na en zarartı maddelerden bırıdır Ucuz olması dolayısıyia sa-
yısız ışyennde 19 yüzyıldan ben kullanılmaktadır Batı dün-
yası bu kımyasal maddenın sağlığa çok kötü etkı yaptığını
saptadıktan sonra ışyerlerındekı yasal kullanım değerını 1-5
ppm'ye (1ppm=3.19 mg/m3
) kadar ındırmıştır
Bunun tek ıstısnası Türkıye'dır Şöyle kı 1973'te kabul edı-
ien lüzuğe gore bu değer ulkemızde halen 20 ppm'dır Sayı-
sız kez vurguladığımız gıbı, bu durum bır an önce düzeltıf-
melı ve en onemlısı ışyerlenmn kontrolu geçerlı hale getırıl-
melıdır
Işyerı kontrolünde once çalışanlann alyuvar, akyuvar ve
trombosıt gıbı elemanları emın metotlarla ve belırlı aralıklar-
la sayılmalı formullerı (akyuvarların tıplerı) yapılmafıdır Ay-
nca ısyen ortamında kullanılan tıner ve yapıştırıcılardakı ben-
zen değerı saptanmalıdır Bu ışlemler buyuk ıllerımızdekı unı-
versıte kımya fakultelennde veya IŞGUM laboratuvarlarında
gerçekleştırılebılır
Yazımızın sonunda şunu bır daha vurgulamak ısterız kı ül-
kemızde işyerierinde yaygın olarak kullanılan benzenin sağ-
lığa yaptığı kotu etkıler halen surmektedır Istanbul'da son
senelerde kullanılan tıner ve yapıştırıcılardakı benzen değe-
rı, sağlık açısından sakıncalı olmayan bırımın çok ustünde-
dır llgılılerın bır an önce bılımsel gerçeklere uygun tedbırie-
rı alması ve uygulamaya koyması gereklıdır
Prof Dr MUZAFFER AKSOi, İstanbul O Çapo T)p Fakültesı emekh
Oğretım uyesıdır
Değerlı ark.adas.imiz,
TÜRKlYE IŞÇt PARTİSIÜYESÎ
İSMAİL HAKKI KOCAKAYA
Kaçu-ılarak öldürüldü
Suçlulann en lusa zâmanda bulunarak cezalandınljnasını
talep edıyoruz.
Aılesının ve sevenleruun başı sa|olsun
Dr NıhatSargın HaydarKüöu TarıkZyaEkına.TahsmEkına,
Nurettın Ûzvarış Sa) h Şımîek Mehmet Akkaya Mustafa Yalçın Atalay
Bemzı Çakmaklı AiJdurrarıman Atalay
İZMİR 9. ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
E 1991 80 K 1991 764
Davacı Şemsettın Aydoğan tarafından davah Ganıme Aydoğan
aleyhıne açılan boşanma davasının yapılanduruşraası sonunda Sıvas
Gurunılçesı Kızılburun koyucılt 017 01 sayfa 25 kutûk 7denufu-
sa kayıtlı Şemseddın Avdoğan ıle Ganıme Avdoğan ın M K 'nun
değışık 134 ve 150 maddelen gere|ınce boşanmalanna 28 1 1991 ta-
nhınden başlamak ve hukum kesınleşınceye kadar devam etroek uzere
davalı kadın ıçın takdır edılen a>lık 150 000-TL tedbır nafakasınm
davalıdan alınıp davalı kadına venlmesıne davacı tarafından yapılan
166 360 TLmahkememasrafınındavalıdanalınıpdavacıya venlmesı-
ne bctşkaca harç alınmasma maha! olmadığına davacının yûzune
karşı davalının yokluğunda temyıa kabıl olmak uzere karar venlmış
olup karar yenne kaım olmak uzere ılan olunur
Basın. 4?319