Katalog

5 ARALIK 1991 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/11 Yunanistan hükümet sözcüsü, Maastricht kararlarını veto edecekleri şeklinde resmi bir karar bulunmadığını söyledi Atina'nın BAB umudu, ÂT doruğuBAB assamblesinde Yunanistan'ın üyeliğinin reddedilmesi Atina hükümeti çevrelerinde "beklenilen bir gelişme" olarak karşılanırken bunun herhangi bir "bağlayıcı nitelik taşımadığı" görüşü savunuldu. STELYO BERBERAKİS ATİNA — Yunanistan'ın Batı Avrupa Birliğine (BAB) katılması için gösterdiği üs- tün uğraşılannı sürdüreceği ve bu çerçevede son kartını Maastricht zirvesinde oynayaca- ğı kesinleşti. BAB üyeleri genel asamblesin- de Yunanistan'ın BAB üyeliğinin 17 boykot; 7 olumlu oya karşı 37 oyla reddedilmesi, Ati- na hükümet çevrelerinde 'beklenilen bir getişme* olarak karşılanırken; bunun herhan- gi bir 'baglayıcı nitelik' taşımadığı görüşü sa- vunuldu. Bu konuda Yunanistan Dışişleri Bakam Andonis Samaras'ın Brüksel'de AT Dışişleri Bakanlan Toplantısı'nda yaptığı ko- nuşmasında eğer sonuç olarak Yunanistan'ın BAB üyeliği kabul edilmezse Yunanistan'ın AT'nin para ve ekonomik birliği için Maast- richt'te almacak kararları imzalamayacağı 'uyansında' bulunduğu 'gayri resml' bir bi- çimde açıklandı. Yunanistan hükümetinin bu konudaki resmi tutumu ise hâlâ 'açıkta' bu- lunuyor. Hükümet sözcüsü Viron Polidoras bir yandan "Yunıuı hükümetinin Maastricht kararlannı vcto edecegi yolunda resmi tutu- mu yoktur" açıklamasını yaparken; diğer yandan Dışişleri Bakanlığı basın sözcüsü Ma- nuil Kalamidas bu konuda 'yorum yapmayacagını' belirtti. Atina, anlaşılan AT'nin geleceği için 'son derece önemli' ola- rak görünen Maastricht toplantısında, BAB üyeliği için 'son kartını' oynayacak. Ancak bu, 9 üyeiik BAB'ın Maastricht zirvesinden önce yapacağı toplantıda alacağı karara bağlı olacak. Karar Yunanistan için 'olumlu' olur- sa o zaman Maastricht kararlanna herhan- gi bir çekince koymayacak. Bu karar olum- lu olmasa bile Yunanistan'ın BAB üyeliğine 'alınacağı' yolunda bir dizi bağlayıcı güven- celeri istemesi de söz konusu. Elde edinilen bilgilere göre Yunanistan, bu konuda en çok Ingiltere'yi ikna etmeye çalışıyor. Yunanis- tan, bugüne kadar yaptığı açıklamalarında Maastricht'te alınacak kararlann Yunanis- tan'ın gerek dış politikası gerekse savunma- sı için 'çok önemli olacagını' ve 'mutlaka olumlu sonuçlann alınması gerektiğine' dik- kati çekiyordu. Yunanistan bu boğlamda üyesi olduğu Avrupa Topluluğu'nun (AT) ortak dış politika ve ortak savunma sistemi oluşturmasından yana bir tutum içinde bu- lunuyor. Böylece gerek Türkiye gerekse yö- redeki komşu ülkeleriyle olan sorunlannı AT'nin izleyeceği ya da izlettirmeye çalışa- cağı ortak bir siyaset ile gidereceğini ümit edi- yor. Ancak BAB asamblesinde, Yunanistan'- ın üyeliğini salt bir nedenle reddettiği bildi- riliyor. Bu da Yunanistan'ın Türkiye ile olan anlaşmazlıklarından kaynaklanıyor. tngilte- re'nin ise bu konudaki tavn oldukça açıktı. Ingiltere daha da ileriye giderek Yunanistan'- ın BAB üyeliğinin kabul edilmesinden son- ra ve Türkiye ile sıcak savaşa girmesi olası- lığında BAB üyelerinin Yunanistan'ın yardı- laka mına 'koşmak zorunda kaJacagT yolundakimına koşmak zoruna g y endişelerini dile getirmiş bulunuyor. Ingiltere böylelikle BAB ülkelerinin NATO ülkeleriyle karşı karşıya gelemeyeceğini ifade etmiş bu- lunuyor. Ancak Yunanistan'ın bu 'engelin' atlatılması için BAB ülkeleriyle NATO ülke- lerinin karşı karşıya gelemeyeceğini belirten bir maddeye de yer verilebfleceği ile ilgili öne- risinin Ingiltere'nin tutumunu ne denli değiş- tireceği henüz bilinmiyor. Yunanistan'ın BAB üyeliğinde ısrar etme- sinin diğer bir nedeni de kuzey komşusu Yu- goslavya'daki gcüşmelerle ilgili. Yugoslav- ya'nın bölünmesine bütünüyle karşı çıkan Atina hükümeti, en çok Makedonya Cum- huriyeti'nin özerkliğini ilan etmesinden ve bunun özellikie AT ulkeleri tarafından tanın- masmdan endişe duyuyor. 'RANSA NATO'ya katılım arttırılıyor MtNE G. SAULNIER Paris — Fransa Savunma Bakam Pierre Joxe, Paris'te ya- pıian ordular arası bir işbirliği toplantısında, ülkesinin bun- dan böyle NATO'ya katüımını arttıracağı yönünde açıklama yaptı. Joxe"un ifadesine göre Fransa, 1966 yılından bu yana katılmadığı bazı NATO toplan- tılannda hazır bulunacak. Bilindiği gibi Fransa 1966 yı- lında zamanın cumhurbaşkanı Charles de Gaulle'ün izlediği politika sonucu, NATO'nun as- keri kanadından çekihnişti. Or- dulannı NATO'nun emrine ver- mek taahhüdünden vazgeçen bu ülke, herhangi bir saldırı sı- rasında kendi genel kurmayının emrindeki kuvvetlerini, "uygun förürse" NATO'nun desteğine sunuyordu. Fakat hava kori- dorlarının kullanılması, haber- leşme ve gözetleme konuların- da, silahlanma koordinasyo- nunda NATO ile işbirliği konu- lannda, silahlanma koordinas- yonunda NATO ile işbirliği ya- pıyordu. Bu kapsamda, Fran- sa'nın Atlantik Anlaşması içinde çalışan üç yüzden fazla askeri görevlisi vardı. Yıllar içinde Fransa'yı NATO'ya bağ- layan 50 kadar anlaşma yapıl- dı ve Fransa askeri komuta bir- liğinin dışında kaldığı Atlantik Anlaşması bütçesine "/* 17 ora- nında katkıda bulunuyordu. Son Fransız hükümetleri, bu oranda katkıda bulunduklan bir kuruluşun üst düzeydeki toplantılarına katılmamaktan zarar görüldüğü kanısındaydı- lar. Pierre Joxe'un açıklamasıy- la, işte bu temsil eksikliği gide- rilme yoluna giriyor ve bundan böyle, örneğin savunma bakan- lan düzeyindeki NATO toplan- tılarında artık Fransa da var olacak. Uzmanlar, bu girişimin, Ba- tı Avrupa Birliği'nin (BAB) NATO ile olan sorunlan açısın- dan olumlu olduğu kanısında- lar. Özetle Fransa, NATO'yu, Avrupa Ordusu ve BAB'ın ge- reğine inandırmak ve bu ku- rumlan NATO nezdinde daha iyi savunmak açıandan kurulu- şun karar mekanizmasına giri- yor. Bu gelişme, Atlantik An- laşması'mn askeri kanadına ge- ri dönüldüğü anlamına gelmi- yor. Ancak Pierre Joxe'un açık- lamasına göre, "Avrupa Ordu- sunun: NATO ile daha uyum- lu hareketini" sağlayacak ve gerektiği yerde, NATO içinde Fransa'run "Hayır!" demesini beraberinde getirecek. DEVLET BAKAMKtLERCİOĞLU Türkiye Kıbrıs'ta taraf değildir LEFKOŞA (AA) — Kıbns işlerinden sorumlu Devlet Ba- kam Orhan Kilercioglu, Türki- ye'nin Kıbns konusunda kendi- sini hiçbir zaman taraf olarak görmediğini bildirdi. Kilercioglu, KKTC'de yayım- lanan "Kıbrıs" gazetesine ver- diği demeçte, "Bize göre Kıbns sorununda taraflar, KKTC ile Giiney Kıbns Rum yönetimidir" dedi. Orhan Kilercioglu, Türkiye^ nin adada kalıcı, adil ve taraf- larca benimsenebilecek bir ba- nşı desteklediğini, bugün de ay- nı düşünceleri taşıdığını belirt- ti. Devlet Bakam Kilercioglu, şunları kaydetti: "Elbette 'müstakbel Kıbrıs' her iki toplumun hür iradesiy- le kurulmuş bir kıbns olacak- tır. Böyle bir siyasal çöziime toplumlar arası müzakereler yoluyla ve banşcı yöntemlerle nlasılabilecegine inanmaktayız. Dış baskıiar kullanılarak ve so- nınun kapsamı genişletilerek çözflm süresinin hızlandınlması mümkiin değildir. Hükümeti- miz Kıbns sorununun çöziimü- ne bu anlayış çerçevesinde yar- dmıa obnaya ve katkıda bulun- maya çalışacaktır." Kilercioglu, Kıbns sorununa getirilecek adil ve kalıcı bir çö- zümün aym zamanda bölge ba- nşına da hizmet edeceğıne inandıklanm kaydetti. Denktaş ısrarlı KKTC Cumhurbaşkanı Ra- uf Denktaş, Kıbrıs'ta cumhur- başkanlığı görevinin dönuşüm- lü olması konusunda ısrar edi- leceğini söyledi. Denktaş, Rum Fileleftheros gazetesine verdiği demeçte, fe- deral bir çözüm ihtimalinde, Rum cumhurbaşkanının Rum- lar, Türk cumhurbaşkanınm da Türkler tarafından seçilmesi ge- rektiğini, Rumlann istediği gi- bi bir genel seçimin şimdilik düşünelemeyeceğini, bunun an- cak 50 yıl sonra gündeme gele- bilecek bir şey olduğunu belirt- ti. KKTC Cuhurbaşkanı, baş- kanın genel oylama ile seçilmesi şeklindeki Rum talebinin, ku- rulacak devletin iki toplumlu nitehğini ortadan kaldırmak amacına yönelik olduğunu bil- dirdi. BMDE SEKS SKANDALI Butros Gali'nin başı dertte ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK — Birleşmiş Millctler'in yeni Genel Sekrete- ri Butros Gali, Genel Kurul'un onayını aldığı BM'deki en he- yecanh birinci gününde, seks skandalına kanştı. Gali'nin en üst düzeydeki damşmanlann- dan Mahmud Osman'ın, kal- dıkian otelin oda temizleyicile- rinden birine sarkıntıhk ettiği iddia edildi. ABD Dışişleri Ba- kanlığı, soruşturma tamamla- nmcaya dek Mahmud Osman'- ın New York'tan aynlmaması- nı istemesine rağmen, Osman dün Mısır'a dönünce olayın boyutlan büyüdü. Soruşturma- yı yürüten adli makamlar, ola- yın Gali'nin görevini etkileye- ceğini bildiriyorlar. Tecavüze uğrayan otel gö- revlisinin iddiasına göre Mah- mud Osman, Gali'nin genel kurulda onaylandığı günun sa- bahı, odasını temizlemeye ge- len görevli kadıru, tuvalet kâ- ğıdı istemek amacıyla banyoya çağırdı. Banyoda görevliye cin- sel tacizde bulunan Osman, da- ha sonra bu nedenle 10 dolar bahşiş alması için görevliye ıs- rar etti. Daha sonra otel so- rumlulanna giden görevli ka- dın şikâyette bulununca, olay "diplomatik skandal ' haline geldi. New York polisi, Mısır misyonuna Mahmud Osman'- ın gerektiğinde sorgulanması için New York'tan aynlmama- sım söyledi. Aym istek ABD BM misyonu tarafından da Mı- sır misyonuna bikürildi. Ancak Mahmud Osman dün akşam saat 10.00 uçağı ik New York' tan aynldı. Mahmud Osman'ın Gali'ye yeni görevinde yardımcı olmak üzeri eşlik eden üst düzeyde bir diplomat olduğu bildirildi. Diplomatlar, Osman'ın geçici bir diplomatik pasaport sahibi olduğunu bildiriyorlar. Dışişleri Sözcüsü: Atina'nın BAB'a tek başma alınması sakmcdı Ankara 'birlikte üyeiik' istiyorANKARA (AA) — Dışişleri Bakan- lığı Sözcüsü Büyükelçi FOiz Dinçmen "Türkiye'siz bir Avrupa'nın soz konu- su olamayacağım" ve "Yunanistan'ın BAB'a daha once alınmasının sakıncalı" olduğunu belirtti. Büyükelçi Dinçmen, dün Atina'nın BAB için AT üyeliğini kullanması ve bu hafta sonu yapılacak Maastricht zirvesi ile ilgili soruları ya- nıtladı. Dinçmen, Türkiye ile Yunanistan'ın birlikte Batı Avrupa Birliği'ne (BAB) girmelerinin sakıncası olmadığını belir- terek "Bizim burada özelökle altını çiz- digimiz busus, Yunanistan'ın Türkiye'- den önce Türkiye'den ayn olarak BAB'a kabul edilmesinin bazı sakıncalar yaratacağıdır" dedi. Dinçmen, dün düzenlediği haftalık basın toplantısında BAB Assamblesi'nin Paris'teki toplantısında Türkiye'nin bir- liğe üye olmasını savunan raponın ka- bul edilmesiyle ilgili bir soruya karşılık şunları söyledi: "Karan memnunlukla karşılıyonız. Yalnız tam çerçeveyi çizmek lazun. BAB Siyasi Komisyonu'na raportör Sir Ge- offrey Finzburg tarafından BAB'ın ge- nişlemesi konusunda genel bir rapor su- nuldu. Bu raponın bir botiimü Türkiye'- nin de BAB'a kabulüyle Ugiliydi. Rapor assamblede kabul edildi. Bildiğiniz gibi BAB Assamblesi'nin kararlan istişari bir nitelik taşımaktadır." Sözcü Dinçmen, BAB'a Yunanistan ile birlikte gırmenin bir sakıncası olup olmadığı yolundaki bir soru üzerine de "Hayır, böyle bir sakınca yok. Bizim burada özellikie altını çizdigimiz husus. Yunanistan'ın, Türkiye'den önce Türki- ye'den ayn olarak BAB'a kabul edilme- sinin bazı sakıncalar yaratacagıdır. Yok- sa birlikte girmemizin bir sakıncası yok" dedi. Büyükelçi Dinçmen, önümüzdeki haf- ta Hollanda'nın Maastricht kentinde ya- pılacak olan AT zirvesi ve Türkiye'nin beklentileriyle ilgili soruya şu karşüığı verdi: "Maastricht'te çok önemli bir toplan- tı yapılacak. Türkiye'nin Avrupa sa- vunma ve güvenlik kimligi arayışlann- da kendi yerini alması Avnıpa'dan uzaklaştınlmaması, marjinalize edilme- mesi gerektiği yolundaki görüşlerimizi her vesileyle muhataplanmıza ilettik. Türkiye'siz bir Avrupa savunmasuun söz konusu olamayacağım hatta düşü- nükmeyecegini kendilerine ısrarla belirt- tik." 7İBD * Trtrrt*»lr V f l f h î l î r n ' y Dışişleri Bakam Hikmet Çetin, Türkmenistan'ın bağımsızhgının tanınması ko- . l u p a ı v v c ı ^ u ı ı ı ı YM* nusundaki talebinin değerlendirileceğini belirtti. AA'nın haberine göre Çetin "Sovyetier Biıiiği'nde hızlı gelişmeler oluyor. Bu gelişmelere bir bütunluk içinde bakıyonız" dedi. Dışişleri Bakam, Türkmenis- tan'ın, Türkiye'den tanınma talebinin "hemen" gerçekleşmesinin beklenemeyecegini kaydederek "Bakaniık düzeyinde değer- lendirme yaptık. Bunu en kısa zamanda Başbakan'a da sunduktan sonra bu konudaki politikamız açıklıga kavuşacak" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Turgut Özal onuruna yemek veren Turkmenistan Cumhurbaşkanı Saparmurat Niyazov dün Ankara'- dan aynlarak tzmir'e geçti. Esenboga Havaalanı'nda konuk başkanı, Dışişleri Bakam Çetin, Cumhurbaşkanlıgı Genel Sekreteri Kemal Yaraak, Ankara Valisi Erdogan Şahinoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın ugurladı. lzmir'de Vali Kutlu Aktaş'la görüşen Niyazov, Türkiye'den Turkmenistan'a geleceklere kapılannın açık olduğunu kaydederek, "Ülkemi- ze geleceklere vatandaşlık hakkı da toprak da verebiliriz" dedi. (Fotograf: AA) Beyaz Saray fire verdiWASHINGTON (AA) — ABD'de George Bush yönetimi- nin en güçlü kişisi sayılan Beyaz Saray Genel Sekreteri John Su- nunu istifa etti. Sununu'dan bo- şalan bu göreve, UİFştırma Ba- kam Samud Skinner'in atanma- sı bekleniyor. Siyasal konularda Başkan'ın sağ kolu sayılan ve 'Beyaz Saray Kunnay Başkanı' unvanını taşıyan Sununu, cum- huriyetçi parti içindeki iktidar tartışmasına taraf olmuş ve Be- yaz Saray'ın aldığı bazı iç poli- tika kararlannın yanlış olduğu gerekçesiyle eleştirilere uğramış- XX. Geniş yetkiler taşıyan ve Be- yaz Saray'daki diğer bütün gö- revlileri kendisine bağlayan Su- nunu'nun yerine Ulaştırma Ba- kam Samuel Skinner'in atanaca- ğı söyleniyor. Beyaz Saray söz- cüsü, Skinner'in, Bush ile özel bir yemek yediğini duyurdu. İstifa edeceği ya da görevden alınacağı haftalardır tartışılan Sununu'nun istifası, 15 aralıktan gecerli olacak. Bush, Sununu- nun mart başına kadar kendisi- ne danışmanlık yapmasını iste- di. Topluluk dışişleri bakanlarının iki günlük toplantısı önceki gün sona erdi Siyasi birlik yolundaaynlıkEkonomik ve parasal birlik konusunda Ingiltere dışında 11 üye görüş birliğine vardı. Londra, istediği zaman tek para birimine katılacak. SABETAY VAROL BRÜKSEL — AT dışişleri bakanlan- IUD, Brüksel'de iki gün süren doruk ön- cesi 'müzakere maratonu' görüş aynlık- larını gidermeye yetmedi. Ekonomik ve parasal birlik konusunda İngiltere dışın- da kalan 11 üye tam bir görüş birliğine vardı. Londra'ya istediği zaman tek para birimine katılıp katılmama konusunda ayncalık tanınacak. Öbür AT üyelerinin tek para birimine geçişi, otomatik tak- vime bağlanacak. Siyasi konular ise bü- yük olasılıkla son dakika pazarlıklany- la bağlanacak. Bu koşullarda topluluk ülkelerinin yeni siyasal ve parasal 'birlik' sözleşmelerini imzalayıp imzalamaya- caklan 9-10 aralık tarihlerinde yapılacak dorukta belli olacak. önceki gece geç saatlerde sona eren dışişleri bakanlan toplantısında doruk öncesi, olsa olsa bu sonuca varmak mümkün oldu: Her şey 10 aralık gece yansından son- ra ortaya çıkacak. Birlik sözleşmesinde 'federatif' sözcüğünün yer alıp almaya- cağı, 'oy çokluğuyla dış politika' yapı- hp, yapılmayacağı, 'ortak savunma' kav- ramının sözleşmede bulunup bulunma- yacağı Hollanda'nın Maastircht kentin- de yapılacak doruğun son beş dakikası- na kadar sürecek liderler arası pazarlık- lar sonucu netleşecek. Kısacası Avrupa'- yı önümüzdeki pazartesi gününe kadar nefes kesen bir hafta bekliyor. Ülke li- derlerinin bu hafta boyunca yeni senar- yolarla sahneye çıkması, yeni ikili veya üçlü ittifaklann kurulup bozulması şa- şınıcı olmayacak. tngiltere Dışişleri Bakam DougJas Hurd, salı akşamı yaptığı basın toplan- tısında, sorunlan çözme arzusunun tüm taraflarda fazlasıyla var olduğunu ifa- de etti, ancak "Şimdiden doruğun ba- şanyla sonuclanıp sonuçlanmayacagı konusunda bir şey söylemenin imkânsu olduğunu" sözlerine eklemeyi ihmal et- medi. Fransa Dışişleri Bakam Roland Dumas ise 'federatif' sözcüğünün söz- leşme uslağından çıkarılması hususun- da görüş birliğine vanldığmı duyurdu. 'Federatir yapı önerisinin en güçlü sa- vunuculanndan Hollanda'nın Başbaka- m Ruud Lubbers dün yaptığı açıklama- da Roland Dumas'nın sözlerini yalanla- dı. Hollandalılar, Londra'run, "Diger ortaklardan böylesi bir taviz elde etme- den önce bunun bedelini ödemesi gerektigini" düşünüyor. Belçika Dışiş- leri Bakam Mark Eyskens de Roland Dumas gibi, 'federatif' sözcüğünün tas- laktan silindiğini ilan etmişti. Fransız ve Belçika Dışişieri Bakanlarının açıklama- lan lngiliz hükümeti tarafından kendi- si için büyük bir 'başan' gibi gösteril- mekle beraber, bu nokta uzerinde dahi diplomatik manevralann son ana kadar sürecegi anlaşıldı. Sıkı pazarlığa konu olan noktalardan bir diğeri de Batı Avrupa Birliği ile AT arasındaki ilişkilerin niteliğinin belirlen- mesi. Bu konuda Yunanistan, Alman- ya ve Fransa'nın elinde gerçek bir 'kart' gibi temayüz etti. Atina BAB'a alınma- dığı lakdlrde tum sözleşmeyi bloke ede- ceğini ilan etti. öte yandan Türkiye ol- madan Yunanistan'ın BAB üyeliği, Ba- tı Avrupa Birliği ile AT arasında gele- ceğe dönük bir 'bütünleşme' işareti ola- cak. Ingilizler buna şiddetle karşı. Hol- landalılar ve Danimarkalılar da belli öl- çüde tngilizleri izliyor. Ancak bunlar yamnda henüz çözüme bağlanmamış 10-15 konunun daha bu- lunduğu ifade ediliyor. Bu yüzden bir- çok gözlemci, Maastricht donığunu 'barbut' oyununa benzetiyor. Doruğun son dakikalannda, o ana kadar çözüme bağlanmamış konular, âdeta 'zar atar gibi' rastgele çözülecek. Eğer Atina'nın BAB üyeliği, 'kabul edilen' konular ta- rafından yer alırsa BAB'a üye olacak. DOGALGAZ KAPINIZDA DOĞALGAZLI YAŞAMA HAZIR MISINIZ? SORULARINIZI I CEVAPLIYOR ! DOGALGAZ PANELİ: 7 Aralık 1991 - 16. 30 18. 00 THE MARMARA/İSTANBUL Cuellar şövalye oldu • NEW YORK (AA) — İngiltere Kraliçesi Elizabeth, BM Genel Sekreterliği'ni Butros Gali'ye devredecck olan Perez de Cuellar'ı, onur şövalyeliği ile ödüllendirdi. Şövalyeliğin en yükseklerinden olan bu unvan genellikle seçkin lngiliz diplomatlanna veriliyor. Perulu olan Cuellar, İngiltere Dışişleri Bakam Douglas Hurd tarafından kraliçeye önerilen bu ödülü, bu yıl sonunda emekliye aynldıktan sonra alacak. Arnavutluk'ta göç tehlikesi • SELANİK (AA) — Arnavutluk'daki Yunan azınlığın temsilcisi Omonia Hareketi'nin Başkanı Andreas Zarbalas, ülkesindeki durumun trajik boyutlara ulaştığını belirterek "Dummumuz son derece dramatik ve bu kış ülke tarihinin geçireceği en kötü dönem olacak" dedi. "Köylerde ekmek yok. Zira zamanında ekım yapılmadı. Fınnlann ocaklan tahrip edildi" şeklinde konuşan Arnavut milletvekili, "Yakında Yunanistan'a yeni bir göçmen akuıı başlayacağım sanıyorum" dedi. Büyücülere karşı savaş • TEGUC1GALPA (AA) — Honduras'ta hükümet, büyücüler, falcılar ve 'Kocakan llaçları' yapanlara karşı savaş ilan etti. tçişleri Bakam Francisca Cordona, önceki gün yaptığı açıklamada, "Vaü ve belediye baskanlanmıza, bu gibi kimselerle sanki savaştaymışız gibi mücadele etmeleTİni söylemeye devam edeceğiz" dedi. Cordona, hükümetin, büyücülük faaliyetlerini geçen ay yasaklamasına rağmen bu tür faaliyetlerin süratle yayümaya devam ettiğim belirterek, büyücülerin, insanlann cehaletinden yararlandıklannı söyledi. Scudlar imha etüliyor • BAGDAT/PARİS (AA) — Irak'ta, 32 Scud füze rampası son iki gün içinde imha edildi. BM balistik uzmanlanndan, heyetin başkanı Palanqui, Scud füzelerinin atunında yararlamlan ve çimentodan inşa edilmiş 28 yapımn da imha edildiğini beürtti. öte yandan, Fransa'nın Körfez savaşmdan İJ milyar dolar kâr ettiği bildirildi. Fransa Parlamentosu Savunma komitesi tarafından hazırlanan rapora göre Kuveyt'in lrak tarafından işgalini sona erdirmek amacıyla koalisyon güçlerine katılan Fransa'mn bu süreçteki toplam masrafı 820 milyon dolar oldu. Garcia aklandı • LIMA (AA) — Peru'da Yüksek Mahkeme, eski Devlet Başkam Alan Garcia hakkında yolsuzluk iddiasıyla kovuşturma yapmayı kabul etmedi. Konuyu incelemekle görevli Yüksek Mahkeme Yargıcı, Garcia'mn herhangi bir suç işlediğine dair iddialann temelsiz olduğunu söyledi. Garcia'mn, daimi senatörlükten kaynaklanan yasal dokunulmazlığı, devlet fonlanndan 400.000 dolan zimmetine geçirdiği, Uluslararası Kredi ve Ticaret Bankası'mn (BCCI) rüşvet skandalına karıştığı iddialan üzerine, ekim ayında kaldırılmıştı. Togo duruluyor • LOME (AA) — Togo'da geçici ulusal uzlaşma hükümeti kunılduğu bildirildi. Açıklama Devlet Başkam General Gnassingbe Eyadema ve Başbakan Joseph Koku Koffigoh tarafından radyo ve televizyondan yapıldı. Devlet Başkanı ve Başbakan, askerlerden de kışlalarına dönmelerini istediler.