Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 ARALIK 1991 HABERLER CUMHURİYET/3,
YIL 1978 DİSK Genel Başkanı Abdulları Baştürk Taksim'de...
1 Mayıs işçi Bayramı için alanı dolduran insanlarla .-
YIL 1 9 8 2 Baştürk, bitmez tükenmezsuçla-
malara yanıt vermeye uğraşıyor...
YIL 1984 Tahliye oldu. Ancak 12 Eytûl
karanlığı bedenini iyice tûketmişti arük...
YIL 1991 ölümle-yaşam arasında sık sık
yapılan yolculuklar...
Bütün yaşamı sendika, mahkeme ve cezaevleriyle dolu Abdullah Baştürk, dün sabah öldü
BAŞTURK
ARTIK YOK Bir öıııiiı*böyle bi ttiDevrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu
Genel Başkanı Abdullah Baştürk'ün naaşı,
pazartesi günü Merter'deki DİSK binasında
katafalka konulacak. Baştürk'ün cenazesi, salı
günü Teşvikiye Camii'nde kılınacak öğle
namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda
toprağaverilecek.
Haber Merkezi— Devrimci
t$çi Sendikaian Konfederasyonu
(DtSK) Genel Başkanı AbdnHah
Baştiirk, dün sabah, tedavi edil-
mekte olduğu Istanbul Interna-
tional Hospital'da vefat etti. Pa-
zartesi günü Merter'deki DİSK
binasında katafalka konulacak
olan Baştürk'ün cenazesi salı
günü toprağa verilecek.
Çarsamba gecesi gecirdiği bir
fenalık üzerine bayılan ve saba-
ha karşı "yaygın subaraknoid
bcyia kanamasına baglı beyin
ölümii tablosu" tanısı ile Inter-
national Hospital'da yoğun ba-
kıma alınan Baştürk, üç gün bo-
yunca bitkisel yaşamdan çıka-
madı. Tıbbın bütün olanaklan-
nın kullanılmasına rağmen Ab-
dullah Baştürk. dun sabah saat
6.30'da "beyin kanamasma baglı
olarak gelişen dolaşım ve solu-
num bozuklugu" nedeniyle ha-
yata gözlerini yumdu.
Baştürk'ün ölüm haberinin
alınması üzerine International
PORTRE /ABDULLAH BAŞTÜRK
Sosyal demokrat bir emek savaşçısı
Abdullah Baştürk'ün 62 yıllık yasamının
büyük bölümü sendikaJ mücadele içinde
gepti. Bu yıllarda grevlerde gözcü, TBMM'de
milletvekili, mahkemelerde sanık oldu.
1929'da Yalova'da doğan Abdullah Baştürk,
ortaöğrenimini yanda keserek daha çocuk
yaşta çalışmaya başladı. Bir süre değişik
işkollannda çalıştıktan sonra Istanbul
Beiediyesi'ne sıhhi tesisatçı olarak girdi.
Baştürk'ün sendikacıbk yaşamı bu yıllarda
başladı. 1962'de İstanbul Beledıyesi Fen
Işçileri Sendikası'nın genel sekreterliğine
seçilişi, onun yaşamındaki iJk dönemeçlerden
biri oldu. Ancak Baştürk için asıl dönüm
noktası, başkanlıgını yaptığı Genel-lş
Sendikası ile birlikte DlSK'e katılmasıydı.
140 bin üyesiyle Tûrkiye'nin en büyük ve
güçlü sendikası olan Genel-tş'in 1976 haziran
ayında DlSK'e katılma karan alması,
Baştürk'ün "partilerüstıi politikaya hayır"
sloganının somut bir adımıydı.
1977, Baştürk için bir başka kilometre
taşıydı. O yıl sosyal demokrat kanadın
temsilcisi olarak DİSK Genel Başkanhğı'na
seçildi. 1980'e kadar bu görevi sürdürdü. 12
Eylül'den sonra ise Baştürk'ün cezaevi yıllan
başlıyordu. "Anayasayı tagyir. tebdil ve
flga..." diye başlayan unlü 146. maddeden
idam talebiyle yargılandı. 4 yıl 7 "gün tutukJu
kaldı. Ve bu süre içind.^ DİSK davasuııoxn
uzun ve kapsamlı savunmalarından bırini
hazırlayıp mahkemede okudn. 10 yılâ "
mahkûm edildi, ardmdan Askeri Yargıtay
karanyla beraat etti. Aslında Baştürk,
cezaevleriyle 198Cde tanışmamıştı. Daha
önce birkaç kez sendikal mücadelesi
nedeniyle tutuklanrnış ve hapis yatmıştı.
Abdullah Baştürk'ün yaşamında sendikacüık
hep birinci sırayı almıştı. Ama partilerüstü
politikayı reddeden, sendikal mucaddeyi
"ekonomik mücadeleden ibaret" görmeyen
bir kişi olarak politikayla da iç içeydi.
1963'te kısa bir süre TlP'e üye olup
aynldıktan sonra 1967'de CHP'ye ginniş ve
1969'da Yozgat'tan milletvekili seçilmişti.
Baştürk, 1973 yılında da İstanbul milletvekili
olmuştu.
12 Eylül sonrasmda sendikal mücadelesinden
zorla kopartılan Baştürk, 1987 genel
seçimlerinde SHP mületvekili olarak
parlamentoya girdi. Ardından HEP
kunıculuğu geldi. Partinin genel başkanı
olması için yapılan telkin ve tekliflere itibar
etmedi. Bu yıl içinde DtSK'in aklanarak
yeniden faaliyete geçme hakkına
kavuşmasıyla HEP'ten ve milletvekilliğinden
aynlıp "yuvasına" döndü.
"işçi sınıfmın üretimden gelen gücünii
kullanması" deyişini Türkiye işçi hareketine
kazandıran Baştürk, çok sayıda önemli ve
oz£un isci eylemlerinin de yaraücısıydı. Son
günlerde DfSK*in, 12 Eylül yöneömince gasp
edilea haklaruu geri alma kavgasuıı
veriyordu. Fakat yine 12 EylüTun acımasız
baskılanyla iyice yorgun düşen bedeni, 21
AraJık 1991 sabahı ölüme yenik düştü.
BAŞTÜRK'ÜN ARDINDAN
^Sendîkacılıgı
bir înançtı'
Çornm'dan Ankara'ya yiıriiyüş agustos 1966.
Hospital işçi, sendikacı ve poli-
tikacı akınına uğradı. Hastane-
ye gelenler arasında Devlet Ba-
kanı ve Başbakan Yardımcısı Er-
dal tnönü, SHP Grup Başkan-
velcili Manmut Alınak, Sanayi
Bakanı Tahir Köse, SHP İstan-
bul Milletvekili Ercan Karakaş,
SHP İstanbul 11 Başkanı Boı-
kurt Nuboğlu, İstanbul Büyiik-
şehir Belediye Başkanı Nurettin
Sözen, DİSK Genel Sekreteri
Süleyman Çdebi, Yürütme Ku-
nılu üyeleri Rıza Guven, Muk-
bil Zırtıioğlu, Kemal Daysal ile
15'e yakın sendikanın genel baş-
kanı ve çok sayıda işçi yer aJdı.
Gelenler, Baştürk'ün eşi Ayten
Baştörk ile çocuklan Serdar,
Biilent ve Hiilya Baştörk'e baş-
sağlığı dilediler.
işçi ve sendikacüar, daha son-
ra Merter'deki DİSK Genel
Merkezi'nde bir araya geldiler.
DİSK Yönetim Kurulu ile kon-
federasyona bağlı sendikalann
temsilcüeri burada ayn ayn top-
lanular yaptı. DİSK Genel Sek-
reteri Süleyman Çelebi yaptığı
açıklamada Başturk'ü "Tiirki-
ye'deki sendikacüık hareketinin
kilometre taşı" olarak niteleye-
rek Abdullah Baştürk'ün "de-
mokrasi, inssn haklan, özgür-
liik ve eşitlik mucadelesinin yıl-
maz savunucusu" olduğunu
bildirdi.
62 yaşında ölen Abdullah
Baştürk'ün cenazesi pazartesi
sabahı saat 10.00'da Internati-
onal Hospital'dan alınıp saat
1 l'de Merter'deki DİSK Genel
Merkezi'nde katafalka konula-
cak. Baştürk'üj» naaşı salı günü
Te$vıki>e Camünde oğkyuı kı-
1
nacak cenaze namazından son-
ra Zindrliknyu MezarltğVrfda
toprağa verilecek.
Istanbnl Haber Servisi —
DtSK Genel Başkanı Abdullah
Baştürk'ün ölümü büyük üzün-
tü yarattı.
Cumfcvbaşkanı Turgut Özal,
DİSK Genel Başkanı Abdullah
Baştürk'un ölümü nedeniyle eşi
Ayten Başturk'e başsağlığı me-
sajı gönderdi.
Bu arada Başbakan Süleyman
Demirel, Baştürk'ün eşi Ayten
Baştörk'e gönderdiği mesajda
üzüntüsünü dile getirerek Baş-
turk'e Allah'tan rahmet, ailesi ve
yakuılanna başsağlığı dileğinde
bulundu.
TBMM Başkanı Husamettin
Ctadonılt ise Ayten Başturk'e
gönderdiği mesajda şöyle dedi:
"Yozgat ve İstanbul esld mil-
letvekili, DİSK Genel Başkanı
ve degerti eşinu Saym Abdullah
Baştürk'iin vefaünı üzüntüyle
öfrendim. Merboma tanndan
ratamet diler, size ve ailenize en
derin taziyelerimi sunanm."
Türk-lş Yönetim Kurulu tara-
fınan yayımlanan mesajda da
Baştürk'ün vefatının Turk-lş ca-
miasında derin üzüntü yarattı-
ğı belirtilerek şöyle denildi:
"Uzun yıüar Tiirk-lş çatısı al-
tında omuz omuza, daha sonra
da ayn konfederasyonlarda işci-
lerimizin ve çalışanlannrefahve
mutlnluğn uğmna birlikte mü-
cadele verdigimiz AbduDab Baş-
türk kardeşimizİD vefatı Ue işçi
kitlesi bir uderini kaybetmiş bu-
lnnayor. Üzfintnmöz sonsuz-
dur."
Sosyaüst Birlik Partisi (SBP)
Genel Başkanı Prof. Dr. Sadun
Aren de mesajında Baştürk'ün
"möcadekci, demokrat, sevecen
ve jakacı" bir nitehğe sahip ol-
dujunu belirterek "Onnn ölümü
ile işçi sınıfı ve tüm çalısanlar
büyük bir Uderini kaybetmiştir"
dedi.
Türkiye Yazarlar Sendikası
adına Genel Başkan Oktay Ak-
bal da "Emegin ve emekçinin
yılmaz savunucusu, Türk sendi-
öodeıierinden DİSK
Başkanı Abdullah Baş
türt ü yitirmemn aaa içndeyiz.
Yakınlanna, sevenlerine ve tüm
emekcilere bassagbğı dileriz"
dedi.
Abdullah Baştürk'un bazı
dostlan, vefatı üzerine Cumhu-
riyet'e şunlan söylediler:
tlhâa Selçnk (Gazeteci-
Yazar): Abdullah Baştürk yalun
dostumdu. Demokrasi ve emek
tarihine adını alün harflerle yaz-
dırmışür. Erken ölümüBde çek-
ügi işkencelerin etkisi olduguna
iBanıyorum. Böyle ölümlerde
gizü dnayetferm kokusu vardırr
Sefcahat T ü r k l e r (Öldü-
rülen eski DİSK Genel Başkanı
Kemal Türkler'in eşi): DtSK ve
Türkiye işçi sınıfı için büyük Wr
kayıp. DISK'in, iki büyük Ude-
rini kaybetmiş olması çok acı.
I S M U Hafckı * • • !
(Genel-lş Genel Sekreteri, DİSK
Yönetim Kurulu üyesi): 1962 yı-
lından bugüne kadar beraber
miicadeie ettik. Benim dava ve
kavga arkadaşundır. Türtiye işçi
smıfı tarihinde eşine az rastla-
nan liderlerden biriydi. Tek te-
seffin, sagiam temeiere orartra-
gu DİSK ilkelerinin sapma yap-
madan devam edeceğine inan-
mamdır.
R ı d v u B m i a k (Tekstil
Genel Başkanı, DİSK Yönetim
Kurulu üyesi): Türkiye'de çok
sendikacı geldi gecti. Sendikaa-
hgı bir inanç olarak değeriendi-
rirsefc, Baştürk bu inanca en
fazla sabip olanlardan biriydi.
R ı z a Gttvea (DİSK Yöne-
tim Kurulu üyesi): Abdallah
Baştürk'ün ölümü, Türkiye işçi
smıfı için olduğu kadar, toplum-
da demokrasiden yana olan her-
kes için çok büyük bir kayıptır.
K r a u ü I\ebl*fl«ı (Gıda-tş
Genei Başkanı): Abdnllah Baş-
türk: sendikal yaşamda taviz
venneyen inançlı bir arkadaşı-
mızdı.
Sm^ymmm Çel«bl (DİSK
Genel Sekreteri): DİSK olarak,
DtSK'in ilkelerini bayata gecir-
me konusunda Abdnllah Bas-
türk'ün sendikal anlayısuu ve
mücadele geleneğini yaşatmaya
kanuiıyız.
N v ı t B e l g e (Gazeteci-
Yazar): AbduDah Başturk'ü on-
ceiikle mertliğjyle tanırdım. Gü-
vesilir bir insandı, möcadekcry-
di. Arnı zamanda dünyaya geniş
ve uzun vadeli bakabilen bir ki-
şiydi. Son dönemde de DtSK^
in yeni koşullarda belirieyici bir
kuruluş olarak var olabilmesi
için tutarlı bir çalışmaya giriş-
mişti. Onun ölümüyle işçi sını-
fı akıüı bir savaşçısını, bizler de
çok degerli bir dostumuzu kay-
bettik.
Halkbanklı
olmaya
ilkadım
HAIKBANK
TÜRKÎYE HALK BANKAS1
Müfettiş Yardımcılığı Giriş Sınavına Çağn
Bankamız Teftiş Kurulu'nca "Müfettiş Yardımcılığı Giriş
Sınavı" açılmışür.
Sınav, 22-24 Ocak 1992 günlerinde Ankara, tstanbul ve
îzmir'de yapılacakür.
Sınavlara kaülabilmek için:
ı Devlet Memurlan Kanunu'nun 48. maddesinde yazılı
nitelikleri taşımak,
11.1.1992 tarihinde 30 yaşını doldurmamış bulunmak,
l Üniversitelerin Siyasal Bügiler, Hukuk, lşletme ve îktisat
Fakülteleri ile İktisadi ve İdari Bilimler Fakülteleri'nin
4 yıllık öğretim veren Ekonomi, lşletme, Maliye ve Kamu
Yönetimi Bölümlerinden veya Yüksek Öğretim Kurumu
tarafından yukanda belirtilen fakültelere denkliği
onaylanmış, yabancı ülkelerdeki öğretim kurumlanndan
birini bitirmiş veya son sınıf öğrencisi olmak yeterlidir.
Sınavlara giriş sartlannı ve sınav konulannı gösteren
broşür; Ankara'da Teftiş Kurulu Başkanlığı'ndan,
istanbul, îzmir, Adana, Malatya ve Samsun'da Bölge
Müdürlüklerinden sağlanabilir.
tsteklilerin en geç 10 Ocak 1992 Cuma günü akşamına
kadar TÜRKİYE HALK BANKASI A.Ş.
Teftiş Kurulu Başkanlığı Mithatpaşa Cad. No: 8
Sıhhiye/Ankara adresine belgeleri ile birlikte başvurmalan
gerekir.
ÖNEMIİ NOT:
Bankamız Kamu İktisadi Teşebbüsü olup, Bakanlar Kurulu'nun
16101989 tarıh ve 203H sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 1310.1989
tarih ve 89/12623 sayılı kararname ekı karannın 5. maddesine tabıdır.
rra
GUMJN
NOTLARI
OSMAN ULAGAY
Ankara'da Büyük Umutlar...
Ankara'da ilginç günler yaşanıyor. Yıllardır Ankara'nın
havasını koklayan, ıktidar değişikliği dönemlerini yaşayan-
ların da kabul ettiği gibi bu kez farklı bir hava esiyor An-
kara'da.
Bir yanda büyük umutlar, büyük beklentiler var.
On küsur yıldır ıktidann uzağında kalmış insanlar, şim-
di iktidara ortak olan partilerinden çok şeyler bekleyerek
akın akın Ankara'ya akıyorlar. Her gün Bakanlar Kurulu
odasını dolduran heyetlerin yanı sıra yeni bakanların ve
bürokratların adeta birer botanik bahçesine dönüşmüş bû-
roları yoğun bir ziyaretçi baskısı altında.
Ankara'ya akan heyetler, yeni bakanların ve bürokrat-
ların kapısını aşındıran insanlar kutlama dileklerinin yanı
sıra talepleriyie geliyortar. Başbakanlığa akan heyetler için-
de ış taleplerini dile getirenlerin çoğunluğu oluşturduğu-
nu duydum. Bakanların ve bürokratların, partililerden, be-
lediyelerden, diğer kuruluşlardan gelen yoğun taleplerle
karşı karşıya bulunduğunu ise bekleme odaiarında ve yan-
larında bulunduğum kısa süreler içinde bizzat gördüm.
Bir yakına ış, bıtmemiş bir projenin tamamlanması için
destek, falanca belediye için kaynak, falanca yeri eski ik-
tidar sempatizanlannın etkisinden kurtarmak için atama
talebi. Ardı arkası gelmeyen, sınırı belli olmayan bırtalep
yağmuru. Ve bu taleplerin ardında yatan büyük umutlar,
beklentiier.
Bunların yanı sıra partili olmayan, kalkıp Ankara'ya gel-
meyen milyonlarca vatandaşın umutları, beklentileri var
tabii, yeni iktidardan.
Çiller'in iddialı vaatleri
Ankara'nın yeni havasına katkıda bufunanlardan biri de
kuşkusuz Tansu Çiller. Önceki gün Ankara'daki gazete
temsilcileriyle düzenlediği sabah kahvaltısına geldiğinde
deneyimli bir gazeteci arkadaşımızın, "prenses bu sabah
nasıllar", dıye karşıladığı Tansu hanım, yalnızca görünü-
müyle değil kendinden emin tavrı ve iddialı vaatleriyle de
dıkkat çekıyor.
Seçimler öncesinde hayli iddialı UDİDEM programıyla
ekonominin sorunlarını nasıl çözeceklerini anlatan Sayın
Çiller, şimdi tek başına iktidara gelememış olmalarının bu
programı uygulamalarını zorlaştırdığını belirtiyor, ama da-
ha fazla üzerınde durduğu nokta, ekonomiyi ve maliyeyi
umduklarından çok daha kötü bir durumda bulmuş olma-
ları. Bu nedenle istedikleri sonuçlan almanın biraz zaman
gerektireceğinı, enflasyonun düşmesini bekleyen vatan-
daşın altı-yedı ay daha sabretmesı gerektığını söylüyor.
Enflasyon önce yükselecek sonra hızla düşmeye bas-
layacak, faizler düşecek, borsa canlanacak, büyük bir KİT
reformu yapılacak. Bu hedefleri sürekli tekrarlayan Tan-
su hanım, geçen hafta işadamlarıyla yaptığı görüşmeler-
de de bu noktaların altını çizmiş ve onları uyarmış. "Eğer
önümüzdeki ağustos ayından itibaren enflasyonun aşa-
ğı ıneceğine inanmayıp, enflasyonun yüksek kalacağını
düşünerek borçlanır, kontratlarını enflasyonun düşmeye-
cegı varsayımı-'la yaparlarsa çok zor durumda kalabilir-
ler ve ekonomiyi istenmeyen bir resesyonun (durgunlu-
ğun) içine itebilirler. Bu nedenle onları uyarmaya çalışı-
yorum, enflasyonun düşüşe geçeceğine inanarak prog-
ram yapmalarını, kontrat yapmalarını ıstiyorum" diyor Tan-
su Çiller.
•PBtayrama. Işadamterf ve dığer toplum kesimleri ne-*
atemma«6tfltar Seyif> Çılter'in bu sözlerine. 1983'ten bu
yana her hükümet aynı vaatle başlamadı mı icraata? Hep
enflasyonun düşürüleceği söylenmedi mi?
Tansu Çiller'in enflasyonun düşeceği konusunda ınan-
dırıcı olabilmesi ıçın nasıl düşürüleceğını ınandıncı biçim-
de açıklayabilmesı gerekli. Tansu hanım 15 ocak tarihine
kadar açıklanacak olan "stabilizasyon programı"yla enf-
lasyonu düşürme stratejisinin ve faizierin nasıl düşürüle-
ceğinin açıklığa kavuşturulacağını, ayrıca KİT reformunun
ayrıntılannın da ortaya konacağını belirtiyor ve "Biraz daha
sabredin, hepsini göreceksınız, ekibımız yeni çalışmaya
başladı, ilk yirmı günde bundan fazlasını yapamazdık" di-
yor.
.. ve ciddi kaygılar
Ankara'da dile getirılen kaygılar da işte tam bu nokta-
da düğumlenıyor. Türkiye ekonomisinin yakın geleceği-
ni, hatta belkı de DYP-SHP koalisyonunun geleceğini ya-
kından etkileyecek olan bir ekonomik stabilizasyon prog-
ramını ve KİT reformunu Tansu hanım ve "ekibinin" ken-
di başlanna hazırlamasının ne denlı sağlıklı olduğu tartı-
şılıyor. Benim Ankara'da edindığım ızlenim doğruysa, Mer-
kez Bankası, Hazıne ve DPT şimdilik bu çalışmalardan
dışlanmış durumda. Bilgi ve deneyim birikiminin zengin-
liğinı taşıyan bu kuruluşların dışlandığı bir ortamda ha-
zırlanacak olan stabilizasyon programının gerçekçiliği ve
uygulanabilirliği tartışma konusu olursa buna kimse şaş-
mamalı. Böyle bir tartışma başladığında Tansu hanımın
amaçladığı ınandırıcılığın sağlanması da kolay olmaz her
halde.
Geçen hafta Ankara'da bulunan ve Tansu hanımın ya-
nı sıra Sayın Demirel'i, Sayın İnönü'yü ve diğer bazı ba-
kanları ziyaret eden işadamlarından yansıyan izlenimler
de Tansu hanımın şimdilik yeterince inandırıcı olamadı-
ğını gösteriyor. Hükümetin ekonomik sorunlar karşısında
biraz hazırfıksız yakafanmış göründüğü, Tansu hanımın
sözlerinin biraz havada kaldığı ve kısa vadede sonuç al-
ma hevesının de olumsuz sonuçlara yol açabileceği be-
lirtiliyor. Sayın Demirel'in ekonomik konularda son sözü
kendisinın soyleyeceğini belirtmesi ise bir güvence sayı-
lıyor.
Kaygılarını dile getirenler yalnızca bürokratlar ve işa-
damları değil. Zamların açıklandığı gün Ankara'da hangi
taksiye bindiysem aynı sorularla karşılaştım, "Bunlar da
zamlara başladı, ne olacak bu işin sonu", diyordu taksi
şoförleri.
Beklentilerin iyice yükseltildiği bir ortamda iktidann va-
tandaştan sabır isteyebilmesı için gerçekten inandıncı, tu-
tarlı bir program ortaya koyması, bütün talepleri bir anda
karşılamanm neden olanaksız olduğunu insanlara iyi an-
latmast gerekiyor. Bunlar yapılamazsa umutlar bir anda
umutsuzluğa dönüşebilir, iktidara açılmış olan kredi bir
anda eriyebilir.
Başturk'e saygı
DİSK'e göre ılımlı sayılabilecek çizgide, sosyal demok-
rat bir sendikacı olarak tanınan Abdullah Baştürk'ün çok
çalkantılı bir dönemde DİSK genel başkanı olması biraz
yadırganmıştı, anımsadığım kadanyla. Baştürk'ün, gerçek
sendikacılığın yasaklandığı 12 Eylül ortamında verdiği
onurlu ve inançlı mücadele ve yakın tarihimizin utanç ve-
rici davalarından birinin sanığı olarak çektiği çileye kar-
şın gösterdığı kararlıhk, onun gerçek kışilığinı ortaya koy-
du. Türk sendıkacılığına yeni katkılarda bulunabileceği bir
dönemde kaybettiğimiz Başturk'ü saygıyla antyorum.
GÖZTEPE'DE
Acilen Satılık 63 m' daire (yabancıdan)
Adres: Dr. Zeki Seren Sok.
Mehtap Apt. No. 13 D. 5 (Zemin kat)
(ERKO Sheni)
Tel: 349 37 84 Saat: 18.00'den «onra