19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/16 26 KASIM 1991 HAVA DURUMU TÜRKIYE'DE BUGÜN yevre Bakanlığı Meteoroloji iş- lefi Genel Müdürlüğü'nden alınan bigiye göre; bat bölgelerimiz COK buluDu, Marmara, Ege, Batı Ak- deniz, Batı Karadeniz ile iç Ana- dolu'mjn batsı yağışlı, diğer yerier az buluöu ve açık geçecek. HA- W SICAKLIĞI: Yağış alan yerler- de azalacak, diğer yerierde değiş- meyecek. RÜZGÂR: Gûney ve do- jju yönlerden hafrf ara sıra orta kuvvette esecek. Oenizterde, Ka- radentz'de gündoğusu ve keşişle- me, Marmara ve Ege'de kıbte ve lodos, diğer denizterimizde kıble Adana Adapaan Mıyaman Afyon Afln Artora Afitakya Anötya Artvin B 23° 12° Oiyarbatar Y W10°6fme A 21° 3°Eızincan Y 15° «"Etzurum A 7°-4° Estiştf* Y 15° 4°Gasantgp B 23° M° Sresun Y VP W> Gumuşfune B ve keşışlemeden saatte 4-16 deniz mtli hızla esecek. Van Gölü'nde hwa açfc geçecek. Rüzgâr, güney ve doğu yörv lerden hafif ara sıra orta kuvvette esecek. Göl kûçük dal- galı okjp jgörüş uzakfıği 10 km. dolayında olacak Klnk BingCI Bttüs Botu Buna ÇmUate Çorum Denei B 12° 6°HaMdri Y 20° 8°|spam Y 20° 5°lsönbul Y 21° 12° izmir A 12° t ° t o s A 14° 1° Kastamonu Y 19° 3°K«y3»n Y 18° 9°KırUare« Y 17°13°Konya 8 W° -2° Küöfıya Y 18° 7*Maiaya 18° 4°Mansa 14° 7°K.Maraş 10° -2° Masin 8°-7° Mu0a 15° 4°Mu* 20° 8° «Ode 18°11°OH)U 10° 2°(teB 11° -1" Samsun 18° e$m 16°10°Srap 21°12°Sı«s 8° 1°WdrdaO 10° 0°tatew 12 -2 Inceli 17°tO°Uşak 16° 2° Van 17° e°YtaQat 13° -1° ZonguMak Y 23»10» B 20° 6° B 23° 12° Y 22° 10° A 15° 2° B 15° -2° B 18° 10° B 18=11° B «• 8° A H» 8° Y 14° 8° B W-1° Y 14° 8° B 17*10° A 14° 0° Y 18° 8° A 12° 0° B 12° 0° İ0-. açık ^ yajmurtu A-'apk B-buluOu G-gûne$J K-kariı S-sslı Y-yaOmurlu DÜNYA'DA BUGÜN AffiTHfl Blfttt Bdgnd Berfn Bonn Brttsel Ommn Csvr Oddt a» HritU Kope NNn Y 5" A 18" Y 2«° A 21° Y 16° A 27° Y 13° S 6° s e° Y 6° Y 12° Y 8° B 12° A 2S° A 2J° S S° B 19° Y 6° B 21° Y 8° S 6° B 20° MAmh Lerarrçrad B 10° Lnndra Y 10° Madrid Y 14° Mtano B 10° B 6° S *° Y 8° Y 8° S 7° A 28° B 14° Y 12° A 20° Y 6° Y 8° Y 10° ı — — Y 8° Osio Paris Sofya Sam «Aviv Imus Vıyına VSbsh Zirtl BULMACA SOLDAN SAGA: 1 2 3 4 1/ Aynı adh bitkiden elde edilerek sabun yapımında ve res- samlıkta kullanılan bir yağ. 2/ ölen bir kimsenin ardından yaalan şiir türü... "Nice bu dert ile ya- nam/ — gele bir gün ölem/ Meğer ki si- nimde bulam/Şöyle garip bencileyin" (Yunus Emre). 3/ Takımlar grubu, kü- me... Üç kişiyle oy- nanan bir iskambil oyunu. 4/ Bir şeyi yapıp yapmama- ya karar verme gücü... Bir kimseyi kötüleme. 5/ Sıvılar için kullanılan temel ölçü birimi.. 6/ Bir dileği ye- rine getirme... Gelecek. 7/ Nazi par- tisinin hücum kıtasını simgeleyen harfler... Dingil... Radyumun simge- si. 8/ Erozyon etkisiyle oluşmuş, yu- muşak engebeli yeryüzü parçası. 9/ Çok iğneli uzun balık oltası... Su. YUKARIDAN AŞAGIYA: 1/ Bir tür yağmurkuşu. 2/ Anların çıkardığı bir tür salgı... Gi- dilecek yol üzerinde olmayan. 3/ Sığla ynğı da denilen ve he- kimlikte kullanılan özsu... Yiğit. 4/ Bir gıda maddesi... Üç kat- b baLk ağı. 5/ Plastik su şişelerine verilen ad... Bir tür tatlı çö- rek. 6/ Uç aylarda medrese öğrencilerinin köyleri dolaşarak imamlık edip para ve erzak toplamaları... Pas, boya gibi şeyleri kazımakta kullanılan çelik araç. 7/ Diploma. 8/ Terazi gözle- rinden her biri... Ad kavmi hükümdan Şeddad tarafından cen- nete benzetilerek yaptınlan efsanevi bahçe. 9/ Güney Ameri- ka'da yaşayan bir yük hayvanı... Temel, esas. < o T A 0 • o P c • &A — A. L • L A P  1 O L A. S 1 • A P •T U a.Ü s •D O Ii •A P A. L. S w•/ A •i •i L •V • E M e E mH D i € £ 60 YIL ONCE Cumhuriyet İsmet Paşa kazageçirdi «ta ntvî 4 TI/I/ITI ützaJsmail Ankara cadd •» »TW«UI. 26 KASIM 1931 Başvekil İsrnet Pş. Hz. dün akşam müessif bir otomobil kazası geçirmişlerdir. Kaza, hamdolsun, bir kaç cam serpintisinin sıynk denilebilecek şekilde açtığı ehemmiyetsiz cerihaJarla atlatılmıştır. Müsademe nasıl oldu? Hâdise şu şekilde vuku bulmustur: İsmet Pş. Hz. dün akşam saat yedide refakatlerinde Kalemi Mahsus Müdürü Vedit Bey oiduğu halde Beşiktaş taraflannda bir tenezzüh yapmak istemişlerdi. 30 YBL ONCE Cumhuriyel Akıl ve Duygu^ 26 KASIM 1961 Davranışlarımızda duyguya çokça yer veren bir toplumuz. Herhangi bir olayla karşılaştığımızda kafamızdan önce sinirlerimizin harekete geçtiğini söyleyebiliriz. Bir adam hakkında bir yargıya varırken, o adamın eylemleri bize ve çevremize gerçekten yararlı mıdır, Nadir Nadi bunu hiç aramıyoruz. Aradığımız, içgüdülerimizin okşanması, sinir sistemimizin biteviye doyurulması. Bu yüzden uğradığımız zararların bir bilânçosunu yapsak akıllar durur. Çok partili hayata geçtiğimizden bugüne kadar içinde bunaldığımız başarısızlıklar gelip hep akıl yoluna sırt çevirme huyundan bir türlü kurtulamayışımıza dayanmıyor mu? A.P. Genel Başkanı Sayın Gümüşpala'yı İzmirdeki partililer soğuk karşılamışlar. Neden? Paşa, A.P. nin kuruluş ilkelerine aykırı bir davranışta mı bulunmuş? Program dışı bir konuşma mı yapmış? Partinin genel politikası ile bağdaşamaz bir yol mu tutmuş? Yoksa, kimseye danışmadan, tek başına parti ve yurt menfaatlerini hiçe sayan kararlar mı almış? Bu soruların hiç birine Paşayı sorumlu kılacak bir cevap bulmaya imkân yoktur. Sayın Gümüşpala, politika hayatına atıldığı şu kısazaman parçası içinde iyi bir sınavdan geçmiş, söz ve davranışlarında bugüne dek kendi kendisi ile çelişme haline düşmemiştir. Seçim kampanyası süresince yurdu kanşkanş dolaşan eski asker, hemen bütün konuşmalarında vatandaşlan birliğe çağırmış, milli kalkınmamızın düşmanlıkla değil, ancak beraber çalışmakla gerçekleşebileceğini tekrarlarruştır. Seçimlerden şonra ne olmuştur? Paşa tıpış tıpış gidip A.P. nin anahtarını C.H.P. ye teslim mi etmiştir? Dört partinin teker teker hükümet kuramıyacağı bir parlâmento ortamında o, arkadaşlanyla birlikte C.H.P. dışı partilerden her birinin kapısını çalmış, demokratik rejimi yurdumuzda içine düştüğü buhrandan kurtarmak için bütün imkânları aramıştır. Nihayet, başka çare kalmayınca, Sayın İnönü'nün başkanlığında iki büyük partinin elele vererek yurdumuza yararlı olabilmeleri için eayret harcamayı görev edinmiştir? Izmirli somurtkan partililere göre Paşa ne yapmalı idi, yani? Seçim kampanyası boyunca her gittiği yerde yumruğunu sallayıp "intikam" nutukları mı çekmeli idi? "Gözlerimin içine bakınız, ne demek istediğimi anlarsımz!" gibilerden imalı mimikler mi yapmalı idi? Yurdumuzda normal bir hukuk düzeninin yerleşmesini istiyorsak, bunu vaıandaşı vatandaşa düşman ederek mi gerçekleştirebileceğimizi söylemeli idi? Seçim sonuçları alındıktan sonra da öteki parti sorumlulan gibi "ölürüm de C.H.P. ile beraber çalışmam" diye inatçı çocuklar gibi direnmeli miidi? Sayın Gümüşpala bunları yapsa idi, hürriyet rejimi yurdumuzda işte asıl o zaman içinden kolay kolay sıyrılamıyacağı bir çıkmaza yuvarlanmış olurdu. Üzerinde yürudüğünü gördüğümüz yolu seçmekle o kendi partisine oiduğu kadar Türk demokrasisine de bir normalleşme imkânı kazandırmıştır. Ama unutmıyalım ki bu şimdilik sadece bir imkândan ibarettir. Özlediğimiz hürriyet düzenini topraklarımızda sağlarn temellere oturtup yürütebilmek için milletçe daha bir çok engelleri aşmak zorundayız. Bu da şu paşanın, ya da bu liderin özel çabalanndan ziyade toplu olarak hepimizden emek bekliyen bir iştir. Izmirli somurtkan A.P. lilere yürekten tavsiye ederim: Bugünden tezi yok, duygularınızı biraz baskı altına alıp gerilere itmeyi deneyiniz. Olayları ölçüp biçerken yüreceğiniz değil, kafacığınız işlesin. Yurt dâvalannı çözmenin bir ikinci yolu yoktur. NADİR NADİ T4RTISMA Pdaşma vc Demokratik Denge Sınıflar arasında demokratik dengeleri sağlama yoluyla kurulmamış, toplumun sivil kurumlanna, devletin temel kurumlarına mal edilmemiş uzlaşma anlayışlan, kalıcı bir toplumsal banşa giden yolları açamazlar. Türk toplumu bazı toplumsal kurumlar uzlaşmalar. özellikle üstyapı kurumlarmın vasıtasıyla doğal bir uzlaşma sürecine gir- miştır. Özellikle siyasal düzlemdeki uzlaş ma arayışları. uzlaşmanın real bir durum kazanması yolunda iyimser sinyaller ver- mektedir. Toplumsal uzlaşma, toplumsal sınıfların ya da dinamiklerin iradelerine dayalı de- mokratik dengeler üzerine oturduğunda kalıcı olabilir ve geleneksel, kurumsal bir hüviyete bürünebilir ancak... Sınıflann öz- gür iradelerine dayanmayan, sınıflar arası demokratik dengeler üzerine inşa olunma- mış uzlaşmalar kalıcı olamaz ve kurumsal- laşamazlar. Sınıflar arası demokratik dengeden yoksun uzlaşmalar yapay ve kon- jonktürel uzlaşmalardır. Bu tür yapay dinamiklerin özgür iradelerine ve ozgur eğj- limlerine dayanmayan uzlaşma anlayışlan eninde sonunda yıkılmaya mahkümdurlar. Türk toplumunda özellikle siyasal ku- mmda tesis edilmeye çahşılan uzlaşma anlayışı, diğer toplumsal kurumlara ne dü- zeyde hâkim olur, bilinemez! Ancak bilin- görece dengelerine göre şekillenirler. Örne- len odur ki uzlaşmanın kalıcı olabilmesi ve ğin bilinç yönlendirici aygıtlann toplumsal sınıflara. sınıflar arasında uzlaşmayı esas alan kültürel birikim yüklemesi böylesi bir uzlaşmayı gecici bir anlamda sağlayabilir. Oysa uziaşmarun kalıcı dengeler üzerine oturması ya da geleneksel bir kuruma dö- nüşmesi. toplumun altyapı ve üstyapı kurumlanndâ, toplumsal sınıflar arasında demokratik bir dengenin kurulmasıyla mümkün olur ancak. Yıllarca. on yıllarca imtiyazsız, sınıfsu halk anlayışıyla, zora dayalı denge anlayış- lanyla (Bonapartist) yaratılmaya çahşılan uzlaşmanın kalıcı olmadığını tarih gözler önüne sermiştir. Toplumsal sınıflann ya da kurumsal bir geleneğe büriinebilmesi için toplumun altyapı ve üstyapı kurumlanndâ. toplumsal sınıflan doğal demokratik den- geler üzerine oturtacak çağdaş reformlann yapılması kaçınılmazdır. Aynca sınıflar arası demokratik dengenin toplumsal ban- şın da altyapısını oluşturduğu gerçeğini gözden ırak tutmamak gerekir. Sınıflarara- sında demokratik dengeleri sağlama yoluy- la kurulmamış, toplumun sivil kurumlan- na, devletin temel kurumlanna mal edilmemiş uzlaşma anlayışlan, kalıcı bir toplumsal banşa giden yollan açamazlar. DURSUN BERK / Diş Doktonı İSTANBUL DEFTERDARLIĞFNDAN Mükeilefin Veya Sorumlıısunun Adı Soy»dı-L nvanı İrfan Urk Muharrem Ünal A.Gökhan Ünaldı Toros Ünal Seher Ünlü Müslüm Tuğrul Hüseyin Gazi Yerlikaya S.Dikmen Yedekçi Sami Yeşil Mustafa Topçu Orhan Şencan Nurşen Şener Scdat Şahinler Cemil Taşar Pervin Tekbaş 3 Alaaddin Terzi Halil Tajıyan tbrahim Topuz Dilaver Sarı Kenan San Sıtkı Tekın Tahsın Terzibaşı Erhan Temuçun Seyfettin Teke Gürcan Yılmaz Vedat Yılmaz Hüseyin Yurtseven Hilseyin Necdet Yozgat BOlent Yücel Ünzile Yurtseven Gülsüm Tuncagül Doğan Tuncer Arif Toydernir Muammer Tetik Mehmet Timurkaynak Ülkiye öztürk Vedat Öztiirk Öznur Topuz Munüra Taybuğu Recep Şengüler Vedat Uster Nihat Uzan Berkan Uzun Mecit Unal Maammer öztürk Mehmet Özyiirek Veli Serdar özyurt Nizamettin Pala Nuray Pak Sebahattin Öztürk Aksu özveren Zehra Pala Sedat Ajkon Uysal tnayet Türkoğlu Osman Ulay Vârisleri Dursun Uluocak Saim Yıldız Kadir Yıldız Yapı Inş. Tic. A.Ş. Doğan Yaman Serhat Yahn Bilinen Adresi K.Tepe Mah. Parkönü Cad. No: 12/14 B.Köy K.Tepe Mah. Rıfat Danışraan Sok. No: 51 B.Köy E.Ziya Cad. Osmanbey Pj. No: 30 B.Köy Hüsreviye Sok. No: 29/3 B.Köy E.Ziya Cad. Aksoy Pj. 126/4 B.Köy Yeni Mah. Kemerli Sok. No: 64/A B.Köy Gümüş Sok. 82 Paf. 893 Ada, 87 Par. Florya lncirli Cad. Tatünar Sok. No: 3 B.Köy Zeytinlik Mah. Ömer Naci Sok. No: 4/1 B.Köy Firuzköy Yolu Uzeri Su Deposu Karş. No: 207 Avcılar B.tzzet Efendi Sok. No: 4/1 Yeşilköy Denızkoşkler Mah. Deniz Sok. No: 4 Avcılar lncirli Merkez Mah. ömür Sok. No: 7 Bakırköy Gümüşpala Mah. Cenk Sok. No: 3/2 Avcılaı Yenimahalle Cevizlik Mektep Sok. No: 6/3 Bakırköy Osmaniye Mah. Cami Sok. No: 75/6 Bakırköy lncirli Cad. No: 51 Bakırköy Sakızağacı Mah. Küçükyol Sok. No: 35/1 Bakırköy D.Köşkler Mah. Ünver Çıkmaz Sok. No: 5 AvcdarY.Gelir Ver. Fişekhane Cad. No: 50/9 Bakırköy Cevizlik Mah. Izzet Molla Sok. No: 10 Bakırköy Londra Asfaltı İGS Yanı No: 229 Avcılar Zeytinlik Mah. Ömerhacı Sok. No: 36/2 B.Köy Cihangir Mah. Yamaç Sok. No: 4 B.Köy 4. Kısıra Çarş. Bilâ Ataköy Pazar Yeri Beld. Dükkânlan No: 12 Avcılar Zeytinlik Mah. Halkçı Sok. No: 14 B.Köy Hatboyu Cad. Meydan İşhanı No: 8 B.Köy Fener Sok. No: 15 D. 5 Yeşilyurt Zeytinlik Mah. Halkçı Sok. Yavuz İşhanı No: 14 B.Köy R.Paşa Cad. No: 216 Avalar Çaglavan Sok. No: 5 B.Köy Mor Menekşe Sok. No: 8/23 B.Köy Yeni Mah. Hürdan Sok. No: 10 B.Köy Sümer Mah. 64/15 Sok. No: 6 Z.Burnu Merter Sitesi Kınalı Tepe Sok. No: 6 B.Köy Sakızağacı Mah. Küçükyol Sok. No: 16/9 B.Köy Istanbul Cad. Muhasebeci Sok. No: 9 B.Köy Hacı Kadm Cad. Görgülü Ap. No: 62/2 K.M.Paşa Pehlivan Cad. Derya Sok. No: 1 Avcılar Marmara Cad. Hızır Bey Çarş. 39/B Avcüar Z.Baba Mah. No: 22/4 B.Köy Şükrançiftliği Sok. No: 4/20 B.Köy Serbestli Cad. No: 4 B.Köy Ambarlı Mah. Ayazma Mevkii No: 17/1 Avcılar Cihangir Mah. N.Kemal Sok. No: 52 Avcüar tncirli Çamhk Mevkii tşbankası Evleri 7/8 B.Köy Cumhuriyet Cad. Köşem Ap. K-4/12 Avcüar Sakızağacı Mah. A.Rasim Sok. No: 56/7 B.Köy Istasyon Cad. No: 46/2 Yeşilköy Güvercin Sok. No: 12 Yeşilköy Yunus Nadi Sok. Gazeteciler Sitesi No: 8/B B.Köy Hüsrevye Sok. Ersan İşhanı No: 15/23 B.Köy Gima Mağazası Sebze Reyonu Florya / B.Köy Seri Evler Sok. No: 2/8 B.Köy Osmaniye Mah. 72 Paf. 152 Ada. 7 Pars. B.Köy Ist. Cad. Cevizyalı Sok. No: 1 B.Köy Hüdaverdi Sok. 35-C B.Köy Ambarh 26 Paf. 17096 Par. B.Köy E.Ziya Cad. Marmara Çar. 119-1 B.Köy E.Ziya Cad. Marmara İşhanı 3-115 B.Köy Bakırköy Vergi Dairesi mükelleflerine ait olup, yukarıda adı-soyadı-unvanı yazılj şahıslar adına Verginin Nev'i Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. 348-Mük-349 Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. 348-Mük-347-349 Y.Geür Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Geür Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Geür Ver. Y.Gehr Ver. Y.Gdir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Gelir Ver. Y.Geür Ver. Y.Gelir Ver. V.U.K.'un Ceza Maddesi 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 348-Mük-349 348-Mtk-349 348-Mük-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 347 Mük-349-348 Mük-347-349 348-Mük-?49 348-Mük-347-349 348-Mük-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 — 348-Mük-347-349 348-Mük-349-347 348-Mük-349 348-Mük-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 Mük-347-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 Mük-347-349 — Mük-347-349 348-Mtk-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 348-Mük-349 348-Mük-347-349 348-Mük-347-349 344-345-Mük-347- 34y 348-Mük-349 348-Mük-349 348-Mük-347-349 348-Mük-349 — 348-Mük-347-349 — 348-Mük-347-349 344-345 348-Mük-349 348-Mük-349 348-Mük-347-349 348-Mük-349 348-Mük-347-349 salınan vergi ve kesilen cezalar sebebi ile tanzim edilen ihbarnameler bilinen adreslerinde bulunamamaları dolayısıyla tebliğ edilemediğinden 213 sayılı V.U. maddelerine istinaden ilgililerin ilan taahhütlü mektup veya lelgrafla açık tarihinden başlayarak bir ay içinde vergi dairesine bizzat vey. K.'nun 103-106'ncı ı bilvekâle müracaat etmeleri veyahut adreslerini bildirmeleri halinde kendilerine süre ile kayıtlı tebliğ yapılacağı, bir ayın hitamında müra- caatta bulunmayan ve adreslerini bildirmeyenler hakkında işbu ilanın neşn tarihinden itibaren bir ilan olunur. Basın: 42781 ay sonunda tebliğyapılmış sayılacağı MARMARA UNIVERSITESI İKTİSADJ ve İDARİ BİÜMLER FAKÜLTESİ NİHAT SAYAR YAYIN ve YARDIM VAKR Genel Katılıma Açık Kış Dönemi İNGİÜZCE KURSLARI * Genel Ingilizce ( Hafta içi ve hafta sonu kurları) * Genel arnaçlı yoğun ingilizce 6 aylık sertifika proğramı * İktisat, İşletme, Maliye ve Bankacılık alanlarında çeviri Başvuru: Dekan Sekreterliği Ressam Namık İsmail Sok. No.: 1 Bahçelievler - İST. Telefon : 575 16 58 12 Aralık 1991 tarihine kadar; f Hafta lcl : 9.00 - 17.00Hafta sonu : 9.00 -13.00 T.C BAYRAMİÇ SULH CAZA MAHKEMESİ KARAR Esas No: 1991/270 Karar No: 1991 '221 Hakim: Cavit Ergül-26488 Katip: Meral Yesuge>-882 1593 sayılı yasaya muhalefet suçundan sanık Sezer Arslan hakkın- da mahkememizden verilen 1593 sayüı yasanın 2890 sayılı yasayla de- ğişik 282. maddesi uyannca 3 ay hapis ve 45.000 TL.sı hafif para ce- zası ile cezalandınlmasına, 647 sayılı yasanın 4. maddesi uyannca hapis cezası yerine 270.000 TL.sı para cezasına çevrümesine, TCK.nun 72. maddesi uyannca para cezalarının toplama sonucu 315.000 TL.sı ha- fif para cezası ile cezalandınlmasına, Aynı yasa maddesi uyannca fıüen işleniş şekli ve niteüğine göre sa- nığın suça vasıta kıldığı meslek ve sanatın takdiren 7 gün süre ile TA- TİLİNE ve aynı süre kadar iş yerinin KAPATILMASINA, karar ve- ritaüştir. 11.11.1991 Basın: 42924 GÖLPAZARI ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 1990/30 Karar No: 1991/50 Hâkim Kâtip Tahir Güzehepe 23676 Halil Azkeskin 58 Davacı Müneıvere Karagöz vekilleri Av. Şadi Ercan ve Av. Abdülkerim Ma- navoglu larafından davalılar Refika Dogruol vs. aieyhlerine açmış oiduğu 27 Ada 8 No.lu tapu kaydının iptali için davacı adına tescili davasının yapılan açık duruşması sonunda: Davacı tarafının a;mış oiduğu lapu iplal ve lescil davasının kabulune, Göl- pazarı ilçesi lstiklal mahallesi Çayırlarallı mevkiinde kain 27 Ada 8 No.lu par- selin Mehmet SUrucu adına olan tapu kaydının iplaline, 27 Ada 8 No.lu parse- lin davacı Münevvere Karagöz adına tapujn lcsciline kar^r vehlmiş olup, ad- resleri tespiı edilemeyen davalılar Hüsniye Sürücü, Sevim Ayas. Hediye Ayas, Perihan Çilingir ve Mehmet Çilingir'e 7201 sayılı Tebligat Kanunu'na göre ka- rarın nesrinden itibaren IS gün sonra lebliğı edilmış sayılacağı ilan olunur. Basın: 50495 tLAN BOĞAZLIYAN 1. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Esas No: 1975/839 Karar No: 1991/414 Davacı Boğazlıyan ilçesinden Cesur önalan tarafından davalılar Ahmet oğlu Mehmet ve Mustafa, Hazine vs. aleyhine açtığı tapu ip- tali ve tescil davasında, davalılardan Mehmet ve Mustafa'mn adresi tespit edilemediğinden karann ilanen tebliğine karar verilmiş olup, davacının dava ettiği Boğazlıyan ilçesi, Aşağıraahalle, ada: 76 par- sel: 2'de kayıtlı taşınmaz için açtığı davada hâkimliğimizce reddine karar verümiş olup davalılar Ahmet oğlu Mehmet ve Mustafa'mn ka- rardan haberdar olmalan için ilanen tebliğine karar verilmiş olup, bu davalıların verilen kararı tebliğ tarihinden geçerli olmak üzere 15 gün içinde beğenmedikleri takdirde temyiz etmeleri, aksi takdirde ka- rann kesinleşeceği hususu karar yerine kairn olmak üzere ilanen teb- Ug olunur. B a s m ; ' ZÜLFÜ DİCLEIİ Sol Ozgürce Tartışabiliyor mu?... SHP son seçimlerde niçin başarısız oldu? Şimdi bu tartı- şılıyor. Yeni hükümetin demokratikleşme proğramı gibi bu tar- tışma da iyi bir başlangıç. Geniş katılımlı, özgür tartışma en çok ihtiyaç duyduğumuz şey. Yalnız son seçimlerde başarısız olan tek başına SHP de- ğil, sosyal demokrat ve sosyalist kanatlarıyla solun bütünü 1990'lar Türkiyesi'nde oldukça silikleşmiş durumda. Bir za- manlar yeni fikirterin, yeni projelerin, insanlan olumlu ve an- lamlı etkinliklere esinlendirici şiariann tükenmez kaynağı olan sol, şu sıralar daha çok bir çaresizlik sergiliyor. Sol neyin karşısında çaresiz? Neye göre başansız? Sağın karşısmda mı? SHP birkaç puan daha fazla oy alsa ya da SHP ile DSP seçimlere ortak katılsalardı sonuca başarılı di- yebilecek miydik? O zaman bu tartışmaya gerek kalmaya- cak mıydı? Asıl başarısızlık oy oranlarından çok solun ülkemizin de- ğişim potansiyelini kucaklayamamasında. Hızla değişen dün- ya ve Türkiye'de değişirnin katalizörü rolünü üstlenememe- sinde. Daha da önemlisi, 2000'li yılların eşiğinde önünde böyle yeni bir hedef durduğunun tam bilincinde olmama- sında. Evet, birçok şeyi yeniledik. Çoğumuz dakiilolarla değil, ar- tık bilgisayarlarla yazıyor; kampanyalarda parti aygıtlannın yerini fikır ajansları alıyor; bildirıler TV kliplerine dönüştü; sol partilerimiz parti içi çogulculuğu benimsiyor... Söylem, slogan, biçim daha kolay değişiyor, ama anlam ve düşünce içinde yaşadığımız koşulların hâlâ çok gerisin- de değil mi? Sol, bir bütün olarak içinde yaşadığımız yeni koşulları ve yeni perspektifleri yeterince anlamlandıramıyor, bu yeni koşullara uygun yeni düşünceler ortaya koymada tu- tuk kalıyor. Asıl başarısızlık bu ve bunun asıl ölçütü son se- çimlerde hiçbir partiyi benimsemediği için sandık başına git- meyen ya da istemeye istemeye oy kullanan milyonlarca seç- menin varttğı SHP, daha çok toplumumuzun en aydın, en de- mokrat, en dünyaya açık, kafaca en genç kesimlerinden oy almayı başaramadıgı için başarısız oldu. Sol sorunlarını an- _ _ _ ^ _ _ ^ _ _ _ _ ^ _ _ ^ _ _ ^ . ^ Gerek SHP'de temsil edilen sol, gerekse Marksist sol, kendisini bugüne getiren yaklaşımlan gözden geçirmede gene de son derece tutucu davranıyor. cak tartışarak yeni fi- kirter, yeni yaklaşımlar üreterek çözebilir. Ye- ni yaklaşımların yeni- den yapılanmanın, ye- nilenmenin yaşamsal bir ihtiyaç oiduğu gi- derek daha geniş ka- bul görüyor. Gerçek- ten de nasıl tıpkı 12 Eylül Anayasası Türkiye'ye dar geliyorsa solun geleneksel yapı, kimlik ve programları da günümüz değişim dinamiği- ne aynı şekilde dar geliyor. Ama sol yeterince tartışamıyor, yeni yaklaşım üretemiyor. Çünkü solda tam bir düşünce özgürlüğü yok! Önce 141 ve 142 uzun yıllar özgür düşünceyi engelledi. Politikanın bilim, sanat ve kültürün özgür düşünce temelin- de kendi iç dinamiğiyle gelişmesi büyük ölçüde zedelendi. Şimdi ise solun kendi tabuları özgür düşünceyi engelliyor. Solun da tabuları var! Sol çok sayıda dokunulmaz, karşı çı- kılamaz, eleştirilemez düşünce ve kavrama sahip. Gerek SHP'de temsil edilen sol, gerekse Marksist sol kendisini bu- güne getiren yaklaşımlan gözden geçirmede gene de son derece tutucu davranıyor. Oysa eleştiri dışı tutulan görüş ve kavramlar, doğru olsalar bile dokunuşlar ve yaşam gücünü yitirir. Bütün dünya, sağ çevreler, kamuoyu, basın, herkes bun- ları tartışıyor. Ama sol bir tarafta Kemalizmi, attı oku, öbür tarafta Marksızmi, her iki tarafta da emperyalizm, kapitalizm gibi kavramları ve emeğin çağdaş dünyadaki perspektifi gi- bi bir sorunu özgürce ön koşulsuz, günümüzdeki yaşam ve gelişmenin içinden kavrayarak bir türlü tartışamıyor. Oysa kaba üretimin, demir çelik, kömür ve petrolün belir- leyici oiduğu, sınıflann blok halinde karşı karşıya geçip kanlı bıçaklı hale geldiği, kaba üretimin ve blok düşüncesinin ka- ba politikayı, silahlanmayı, çatışmayı kışkırttığı, dünya geliş- mesinin iki karşrt kutup çevresinde ilerlediği, insanlarla bü- yük lider ve düşüncelerin peşinden gittiği bir dönem artık ge- ride kalıyor Yeni perspektifler elbette belirsiz; yeni anlamlar, yeni yak- laşımlar, hemen formüle edilebilecek gibi değil. Ama sol han- gisini tercih etmeli; yıkılıp giden eski statükoya doğru geri düşünmeyi mi yoksa cesaretle bilinmeyenin içine dalmayı mı? Türkiye'nin çağdaş dünya gelişmesine uyum sağlayabil- mek için nasıl her türlü tabudan kurtulması zorunluysa so- lun da bu gelişmede aktif, yapıcı, yol gösterici bir rol oyna- yabilmek için öncelikle kendi tabularından kurtulması, özgür düşünceye yeniden kavuşması öylesine zorunlu görünüyor. ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL "FşİTnin Işyerinde Sigortalı" SORU: 1939 doğumluyum. Bir kamu işletmesinde 1966 yı- lından, 1971 yılına kadar sigortalı çalıştım. 1981 yılında eşimin işyerinde sigortalı olarak ça- lışmaya başladım. 1983 yılında işyerinin kapanması üzerine sigortalılığım da son buldu. Ben de aynı yıl isteğe bağlı sigortalı olmak için başvunıda bulundum ve istegim kabul edildi. 1990'a kadar istege baglı si- gorlaya kesintisiz prim ödedim. Askerlik borçlanması yapıp primlerini de ödeyince, emekli olabileceğim söylendi. Ben de bunun üzerine istekte bulundum. Bütün işlemler bitti. Ancak eşimin işyeri kayıtla- nnın incelenmesi sonucu "Eşlerin sigortalı olabilmesi için 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanuna'r a göre üc- ret alması ve bu ücretlerin deftere kaydedilnıesi ge- rekir. Yıl sonunda eşe ödenen ücretler gider kabnl edil- mediğinden gerekçesi ile eşimin işyerinde çaüstığun 3 yıllık sürenin sigortası geçersiz sayıldı. Bu konuda ne yapabilirim? H.Y. YANIT: Sosyal Sigortalar Yasası'nın 3. maddesi uyannca "B) İşverenin ücretsiz çalışan eşi", sigorta kapsamı dışında tutul- muş ve sigortalı sayılmamıştır. Buna karşılık işverenin ücret karşılığı çalışan eşi ise sigorta kapsamına alınmakta ve sigortalı sayılmaktadır. Sosyal Sigortalar Kurumu Genel MüdürlUğu'nün 16 sayüı ge- nelgesinin 4. sayfasında "Sigortalı sayılanlar ve sayümayanlar" açıklanrnaktadır. Bu açıklamada, "işverenin eş ve çocuklan" için nasıl bir işlem yapılacağı şöyle anlatılmaktadır. "506 sayılı kanunun 3'üncü maddesinin 1/B fıkrasında, iş- verenin Ücretsiz eşinin sigortalı sayılmayacağı öngörülmüştür. Bu itibarla, bir işverenin işyerinde ücret mukabili çalışan eşi- nin sigortalı sayılması icap etmektedir. Ancak bunun için üc- retlerin, işyeri kayıt ve belgelerine usulüne uygun bir şekilde intikal ettirilmesi şarttır. Kanunda işverenin işyerinde çalışan çocuklan, ana, baba ve kardeşleri için herhangi bir istisna hükmü yer. almadığından, işverenin hısımlan hizmet akdine dayanarak çalıştıklan takdirde sigortaya tabi tutulacaklardır" Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin 30.9.1976 tarih 321 esas ve 6209 sayılı karan özet olarak "Eşine ait işyerinde çalışan ve SSK'nın öngördüfü yükümler yerine getirilmiş bulunan koca- nın sigortalı sayılacağı" yönündedir. Kuşkusuz, bu konuda son sözü yargı organlan söyleyecektir. ATATURKTEN DUŞUNCELER Yayına hazırlayan Enver Ziya Karal 6. bası 15.000 lira(KDV içinde) Ç'ijtJaş-Yayınları Türkocağr Cad. 39-41 Cağaloğlu-htanbul Ödemeli gonderilmez.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle