Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10 PAZAR YAZHARI 6 EKİM 1991
EdinbumKdan
İsko^la
İngUız'in
evEliği
YONCA OZKAYA
EDINBURGH — "Ben tn-
gilizlere bu parayı kabul ettir-
mesini bilirim!" tskoç kadın,
yarundaki masada oturan tu-
ristlerin, ellerinde tskoç para-
sı kalma telaşına böyle müda-
hale etti. Müdahale konusu,
sadece İskoçya'da geçerli olan
1 poundJuk banknotlar. Me-
kân da, lskoçya'nın başkenti
Edinburg yakınlarında Gullu-
ce kasabasında bir pub.
. lngiltere Birleşik Krallığı-
nda geçerli olan para birimi
sterlin. Ancak Iskoçlar yasal
olmamasına rağmen, sadece
kendi topraklannda geçerli
olan 1 poundluk banknotlan
basmayı sürdürüyorlar. lskoç-
ya'nın sımrlan dışına çıktınız
mı, işiniz zor. tskoç poundu-
nu sadece bankalara kabul et-
tirebilirsiniz. Aslmda aynı so-
run Kuzey lrlanda'da da kar-
şınıza çıkıyor. trlanda parası
ne İskoçya'da ne Galler'de ne
de tngiltere'de geçiyor. Irlanda
parasını Iskoç esnafa vermeye
kalktığınızda, hayatınızın en
büyük hatasını yapmış sayılı-
yorsunuz.
Hangi bankarun banknotu
olursa olsun, 'pound' sözcüğu-
nün altında ya da yanında
•sterlin' sözcüğü de yazıyorsa,
biraz terletiliyorsunuz, ama so-
nuçta paranıa kabul ettirmiş
oluyorsunuz.
İskoçya'da milliyetçi duygu-
lann yoğunluğu, tarihsel ne-
denlere dayanıyor. 5000 yaşın-
daki Edinbuıgh'un 11. yüzyıl-
da başkent kabul edilmesinden
bu yana lskoçya tarihi, tngiliz
ordulannın saldırüan Ue dolu.
1707 yılı, pek çok Iskoçun
hatırlamak istemediği bir ta-
.rih.lskoçya parlamentosunun
lngiltere ile birleşmek üzere
egemenlik hakkından feragat
ettiği bu tarih, koyu milliyet-
çiler urafından "lskoçya'nın
eski duşmana satddığı yıl" ola-
rak anılıyor.
1979 yılında "ayn bir tskoç
parlamentosu" isteyenlerin
saptanması amacıyla referan-
duma gidilmis. Her iki üç ki-
şiden biri "evet", biri "hayır",
biri de "bana ne" demiş.
"Evet" oyu veren Iskoçlann
gözleri, önümüzdeki genel se-
çimlere dikili olsa gerek.
Selanik'ten
Karadeniz usulü vaftiz töreniSTELYO BERBERAKİS
SELANİK — Yunanistan'ın
ikinci büyük kenti. Atatürk'ün
doğduğu yer. 1. Dünya Savaşı-
ndan sonra Karadeniz ve Ana-
dolu'dan mübadeleyle gelen
Rumlann en yoğun yerleşim
merkezi, Izmir'in minyatürü Se-
lanik kenti...
Bir milyona yakın nttfusuyla
başkent Atina'ya rakip olabil-
mek için her tür uğraşı veren Se-
lanik kenti, her şeye rağmen bas-
kentliler tarafından hâlâ 'taşra'
muamelesi goruyor. Selaniküler
ise bu tanımlamaya aldınş etme-
den kendi gelenek ve görenekle-
rini aynen sürdürüyor.
Atina'nın 500 kilometre kuze-
yinde bulunan Selanik'te halk,
aynı Atinalılar gibi modern gi-
yinip kuşanıyor ve sabahlara ka-
dar açık kalan eğlence yerlerini
boş bırakmıyor. Doğu-Batı sen-
tezini andıran külturü içinde ge-
leneklerini korumaya çalışan Se-
lanikliler, aile kavranuna son de-
rece bağlılar. Düğün, vaftiz, ce-
naze gibi törenlere büyük önem
verilir Selanik'te. Bu, her fert
için bir zorunluluktur âdeta.
Aile ve arkadaşhk, misafi-
rperverlik ve büyüklere karşı
saygı göstermek, bugünkü Sela-
nik'in gençliği için de geçerli
kavramlar. Öyle ki, geçen hafta
pazar günü Selanik'in bir sem-
tinde yapüan vaftiz töreninde,
kiliseyi 7'den 70'e insanlar dol-
durmuştu. Mübadele ile Sela-
nik'e göç edenlerin en yoğun
yerleşim merkezlerinden biri
olan Polikki semtinde Karade-
nizli Rumlar yaşar. 70 yıl önce
buralara gelen bu insanların ço-
cuk ve torunlan, hâlâ aynı ge-
lenek ve görenekleri sürdürüyor.
Polihni'nin Aghios Pandeleimo-
nas Kilisesi'ndeki vaftiz töreni
gibi. Vaftiz edilecek bebek 10
ayhktı. Ana ve babasının yaş or-
talaması 30 idi.
Vaftiz töreni, yaklaşık bir sa-
at sürdü. Bebek, beyaz sakalh
papaz tarafından içi 'kutsal su'
ile dolu olan vaftiz kazanına ba-
tuılırken, doğal olarak ağlama-
ya başladı. Saclanndan bir tu-
tam saç kesildi ve başına haç
şeklinde kutsal bir yağ sürüldü.
Bu yağın adı 'Miros'. Miros, her
yü tstanbul Patrikhanesi'nde ya-
püan özel ayinlerle kaynatuır ve
dünyanın bütün Ortodoks kili-
selerine dağıtılır. Polihni'ye de
ulaŞan 'Miros' çocuklannı Hı-
ristiyanlık dünyası ile ilk tema-
sıdır.
Kilisedeki vaftiz töreninden
sonra sıra 'katlama töreni'ne
gelmiş. Yani çocuğun vaftizi is-
latüacakü'. Konvoy halinde ak-
rabalan taşıyan otomobiller, Se-
lanik'in 'Yedi Tepe' semtindeki
bir tavernanın önünde durdu.
Içeriden gelen rnüzik sesi, iler-
leyen saatlerde atmosferin nasıl
olacağırun habercisiydi. Buzuki-
ler, gitar ve akordeonlarla karı-
şık şarkıcüarın yanık şarkılan,
türküleri, pistte dans edenlerin
ayak tempolarına uyuyordu.
Çiftetelliler. zeybek oyunlan,
Beatles'lardan esintiler ve dahası
Pontus, yani Karadeniz havala-
n.
Vaftiz edilen bebek, akraba-
lar arasında elden ele dolaştr-
ken, saat gece yansuıı gösterme-
ye başlamıştı bile. Göbekli da-
yüarla, damatlar, kuzen ve nine-
ler karşıhklı dans ediyordu. Yaş-
lılar neredeyse gençlerden daha
hareketliydi. Karadeniz havala-
rına sıra gelince, yaşh-genç el ele
tutuşup horon tepmeye başladı.
Müzik, bugünkü Karadeniz'de
dinlenen ve dans edilen muziğin
aynısı. öyle ki, Selanik'te dinle-
nen Karadeniz müziği de aynı
şekilde, yani *küt' diye aniden ve
hiç beklenmedik bir anda biti-
veriyor, hemen ardından da ye-
nisi başlıyor.
New York'tan
ilmŞEBNEM ATtYAS
NEW YORK — Buharlı cad-
deleri, sarı taksileri, ıslak-
karanlık-sisli, çöp dolu sokakla-
rı ile New York fılmlere geri dö-
nüyor. Film seyircileri genellik-
le Chicago'da çekilen New York
görüntüleri ile gerçek New York
arasındaki farkı görebılecekler.
Hollywood'un New York'a dö-
nüşünü ilk kutlayan, yönetmen
Paul Maznrsky oldu.
Manhattan'ın batısında 58.
caddenin köşesinde ışıklar yan-
mış, set kurulmuş durumda. lş
çıkışı saati. kalabalık akın akın
ışıklann önünden geçiyor. Tak-
siler çamurluklarını tokuşturu-
yor; klakson seslerini, trafıği ya-
rarak gelen itfaiye bastınyor.
Mazursky, "Başla" komutunu
veriyor. Kameranın önünde yi-
ne New Yorklu aktör Danny Ai-
ello tiradına başlıyor.
Büyük yapımcıların New
York fiyatlânnı ve sendika ku-
rallanm kabul etmemesi nede-
niyle film endüstrisi yıllardır
New York'u terk etmişti. Sendi-
kalann yumuşamasından beri
bu yıl üç büyuk yapımcı New
York'a geri döndü. Warner Bros,
25 milyon dolarhk bütçesiyle
Spike Lee'nin yönettiği 'Mal-
cobn X'i yapıyor. Çekim bu haf-
ta başlayacak. Mazursk/nin yö-
nettiği film 'The Pickle' (Turşu),
yapımcısı Columbia. Paramo-
unt "Sessions' adlı fılme başla-
mak üzere. Woody Allen, ka-
sımda Tristar'dan yeni bir film
çekimine başlayacak. Fox yirıe
kasunda Robert de Niro'nun oy-
nadığı 'Night and The City'yi
yapıyor. Universal, kasımda Al
Pacino'nun oynadığı, Martin
Brest'in *Scent of a Woman'a
başlayacak.
Gotham'ın fihn dünyası çah-
şanlan gülümsüyor. Bu sonba-
har çok hareketli geçecek. Tabii
New Yorklulann aynı sevinci
paylaştığı söylenemez. Sokak-
larda kaynayan ünlülere başla-
nnı bile çevirip bakmayan New
Yorklular, evlerinin önünde füm
setleri kurulmasından çok şikâ-
yetçi. New Yorkluların bu şikâ-
yetini oyun yaean S.W. Stout,
The New York Times'ta yazdığı
bir köşe yazısında şöyle dile ge-
tiriyor: "Bir aydır evimirin etnı-
fında gece gündıiz set ışıklan
pariıyor. Kapunızın önünde ku-
laklıklı, ustü başı malzeme do-
lu film teknisyenleri yolumuzu
degiştiriyor Köpegimizi yörüyii-
şe çıkaremıyoruz, çocuklanmı-
ön parka gezdirmeye götüremi-
yoruz, Her seferinde gülümse-
yen nazik bir yüz, "acaba karşı
kaldınmda durmanız mttmknn
mtt, film çekiyoruz' ricasuda
bulunuyor. Bu ricalann ardı ar-
kası kesflmiyor. 'Film çekiliyor'
ifadesinin açılmadık kapıları
açacağı, film sözcngiınü duyan
insanın onu takip eden her ko-
mutu yerine getirecegi sanuıyor.
'Burada füm çekiyorlar, acaba
beni de içine alırlar mı?' gibi so-
rular bekliyor film ceteleri. Hal-
buki bizim tek istedigimiz, ma-
ü
Sienadan
Güzel meydanlann kenti
DİLEK ZAPTÇIOĞLU
SIENA — ttalya, güzel meydanlann ülkesi.
Italya'nın hemen her kentinde köşeyi döndüğü-
nüzde karşınıza dev bir kilise, ortaçağdan kal-
ma bir saray, eski Romalılann geride bıraktığı
bir tapınak çıkabiliyor. Bu tarihi meydanlarda
oturup günün koşuşturmacası içindeki insanlan
seyreden turistler, hep mutlu gülümsüyor.
Floransa'nın guneyindeki Siena, Italya'daki en
güzel meydanlardan birini, 'Piazza dd Cam-
po'yu banndırıyor. Alanda bitişik nizam inşa
edilmiş çeşitli ortaçağ saraylannın yanı sıra or-
taçağ Italyan kentlerinin vazgeçilmez belediye
binası var. İnşa edilişinden altı yüz sonra da aynı
işlevi gören bu bina, 'Siena Okulu' olarak sa-
nat tarihine geçmiş ünlü ressamların, heykeltı-
raşlann eserlerini de banndınyor.
ltalya, Toskana bölgesindeki Siena'yı ve civa-
nndaki diğer ortaçağ kentlerini olduğu gibi ko-
rumuş, restore etmiş. İkinci Dünya Savaşı'nda
tahrip olmayan bu kentler, şimdi araba girme-
yen surlarının içinde, dar sokaklarıyla, şahane
meydanlanyla, yüzyühk mekânlardaki otel ve lo-
kantalarıyla turistlerin uğrak yeri. Siena'da ken-
dınizi ortaçağa dönmüş hissediyorsunuz. Ama
kara vebadan, baskıa feodalrejirnden,birbiriyle
savaşmadan edemeyen tüccar soylulardan, top-
lum yönetimuıe bulaşan kilise sisteminden ann-
mı$ bir ortaçağ.
Bu ortaçağdan gunümüze kalan yalnız saray-
lar ve sokaklar değil. Siena'da her yüın 2 tem-
muz ve 16 ağustos günlerinde düzenlenen 'Palio'
yanşlan, insanı zaman tünelinde geriye götürü-
yor.
ühallemizd« kendi halimizde ya-
şamak. Önce ısüdar gdryor. Ar-
dından koca koca kamyonlar
arabalarunızın park yerini işgal
ediyor. Haftalarca güniltü paor-
tı kesilmiyor. Yanan otomobO-
ler, vur-kaç, kır-dök sahneleri
bittiğinde geriye bir yıgın çöp
kalı\or. Bu şehrin film endiist-
risini istedigini büiyoruz. Ancak
film endüstrisinin şehri istedigJ-
ni daha iyi beJli etmesi gerekll."
New Yorklular böyle şikâyet-
çi olurken fıhn dünyasını New
York'a geri getirmeye çalışanlar,
büyük yapımcüan ikna etmek
için gerçek bir mücadele verildi-
ğini söylüyorlar. Bir zamanlar
3.5 milyarlık füm endüstrisi du-
rumundaki New York, sendika-
lar sayesinde yapımcüara çok
pahalıya mal olmaya başlayuıca
film gelirini kaybetti. New
York'ta geçen filmler genellikle
Chicago, Toronto ya da değişik
ABD şehirlerinde çekilmeye
başlandı. Bu nedenle New York-
lu film çalışanları başka şehir-
lere göç ettiler. Hepsi geri dönü-
şü ilgiyle izliyor ve özledikleri
şehre yeniden geri dönmek için
fırsat anyor. Görilntü yönetme-
ni iken işinden olup Seattle CBS
dizilerinde çahşmaya giden
Fraak Prinzi, bunlardan biri.
Prinzi umutlu: "Gereken şey,
psikolojide degişiklik olmas.
New York yeniden canlanıyor.
Yakında hepimiz geri dönmeyi
bekliyoruz" diyor.
Moskova'dan
Ruslann en
uzunkısıAHMETSEL
MOSKOVA — Moskova'-
nın ünlü caddesi Kalinin,
yeni Arbat oldu. 19 ağustos
darbesi sırasında tanklann ab-
lukaya aldığı Yeltsin'in Beyaz
Sarayı Ue Kremlin'i bağlayan
cadde, iki yanda yükselen si-
metrik gökdelenleri Ue Brejnev
döneminin gururuydu. Kalite-
siz malzeme üe alel acele yapı-
lan gökdelenler, vaktinden ön-
ce eskidi. Yeni Arbat, ışıklı
reklam tabelalan ve Irlandalı-
lann ağustos ayı başında açtı-
ğı büyük mağaza Irısh House
ile piyasa ekonomisinin Mos-
kova'daki vitrinlerinden biri ol-
du.
Irish House'un karşısındaki
Kalinin heykelinin yerinde ise,
bugün yeller esiyor. Kaidenin
üzerine kireçle yazümış bir slo-
gan: "Iron Maiden, Heavy
Metal en iyisi..." Kalinin, Sta-
lin döneminin kukla devlet baş-
kanıydı. Estonyalı eşi Lidia'nın
Stalin tarafından 10 yü kampa
mahkûm edilmesini engelleye-
medi. 1946'da Kremlin'de acı-
sından öldü.
Moskova'da sanat-kültur se-
zonu eylülde açıldı, tiyatro ve
konserlere yer bulmak olanak-
sız. 3 rubleÜk büetler, karabor-
sada 15-25 dolar arasında ka-
pış kapış gidiyor. Eskiden parti
yönetimlerinin doldurduğu lo-
calara, bugün yeni ekonominin
kahramanları kuruluyor, ya-
bancı sermayenin Rus temsilci-
leri, genç girişimcüer, borsaa-
lar, karaborsacılar. Konserva-
tuvann büyük salonunda Ver-
di, Vivaldi konserleri var; Ta-
ganka Tiyatrosu'nda her yü ol-
duğu gibi sezonun ilk piyesi,
Bulgakov'un "Master ve Mar-
garita". Sverdlov Meydanı'na
bakan Bolşoy Tiyatrosu ise he-
nüz açılmadı, karaborsa bUet
satıcılan şimdiden yer kavga-
smdalar.
Bu sonbahar, Moskova'da-
ki yabancı işadamları, Sovyet
ekonomisine hâkim olan kar-
gaşaya karşın iyimserler. Pet-
rol ve sivil sektöre dönüştürü-
lecek askeri sanayi alanlannda
iyi yatırım ve kâr olanakları gö-
rüyorlar. özellikle merkezi ka-
rar organlarının dağılması ve
Sovyet firmalarının yeni hare-
ket özgürlükleri, yabana giri-
şimcileri cesaretlendiriyor.
San Fmneisco'dan
Pislikle şıklık
HALDUN CEM
SAN FRANCISCO — Be-
lediye otobüsünün şoförü yaşb
zenci bir teyze. Siyah ohnasa,
anneanneme benzeteceğim.
Ashnda belki, o teyze birisinin
anneannesi. Doğrusu ben, an-
neannemi körüklü bir otobü-
se hükmederken düşünemiyo-
nım, belki siz düşünebiliyorsu-
nuzdur.
Benim gibi şehirde doğmuş
büvümüşler için, yaşamakta
olduğum üniversite kasabası-
nın temiz, ferah ve sakin ya-
şantısı; giderek seçkincüiğe ve
tekdüzeliğe duyulan bir tepki-
ye, usantıya dönüşüyor; şehir
özlemine dönüşüyor; şehrin
kalabalığına, pisliğine bulaşma
özlemi. Kendi nüfusu bir mil-
yonu bulmayan San Francisco,
güneyine doğru uzanan ve San
Francisco Körfez Bölgesi diye
adlandınlan yarımadası iş
merkezlerinin gökdelenlerini
doldurmak uzere her sabah şe-
hir merkezine göç eden çok sa-
yıda ve çok çeşitli insanlarıy-
la, kozmopolit bir şehir. Işsiz-
leri, parklarda yatan e\
-
sizleri,
berduşları, caddelerinin kirli-
liği, tertemiz ve şık giyinmiş
yupileri ile tam bir büyük şe-
hir görünümünde. tş merke-
zinden ayrüıp, sıra su^ Victo-
ria stüi evlerle dolu sokaklan-
nı görmedikçe, San Francisco^
yu diğer şehirlerden ayıran şi-
rinliğini fark etmek olası değil.
Otobüsten iniyor ve kapıla-
nnı kapatarak gklişini seyredi-
yorum. Arkasmda TJse Co«-
doms!' (prezervatif kullanın)
yazısı okunuyor. Kısa bir yü-
rüyüş, beni büyük mağazala-
nn bulunduğu Union Square
(Birlik Alanı)'na getiriyor.
Slneia • Tiyatro • Göstori 144 97 38 • 132 64 26
Yön: NERI PARENTI "Gûnûn »tnalnl bu fllmde atacaktmıı"
PAOLOV1LLAGGIO
RENAIO POZZETTO
AVRUPA'DA
YH.IN HAStLAT
REKORU
SIANDARD FİLMCİLİK
Şt«U KENT (141 62 03) 11.3
BeyO0fcjFİTAŞ(14SO1 66) 12.0O-14.1S-ie.3O-18.4S-21.1B
Bir Müzik, aşk, tutku veşürfilmi.
HARBİYE AS'TA...
"ZOKMA"d*a lonıı onutimıjacmjinn ikinci biiyiUı lllm..
Beriın Film FestıralıGümuş AM Ödulü. -Costas FERRlSın başvapıu.
• XARCHAKOS'un Ölümsüz ve coşkun Akdoiız-Anadolu müzıgı
İFA Seckin
Filmter sunar...
Harbtye AS-2 (147 63 15)
12 00-14 15-16 30-18 45-21 30
SUNAP
STEVF. MARTIN VICTORIA TENNANT iiroda
LA.STORYIŞI I I k i \l I) I •> İ \ I. M \ I \ R I) \ (S.j
Ev kirjlarktn sizi ne gibi tehlikelerin beklediğini hn; duşımdumjz mıi
Farklı . Gerçckci Duygusal.
5iP JOHN S C H L E S I M G E R F I L M I
İUIİIIIPACIFIC HEiGHTS
11 Ekim'de sinemalarda!
mr Ç«l'kay-ai«
ş
(3370128) 11D0-1330-16 30-1M0-21X
I1476S47İ llO>)330-1630-1*15-2145
UFMC1 '516 26 60ı 12 00-15 00-180O-J1 00
İrilCLU 151 3240112 00-150O-'83O-21 15
NİNJA KAPLUMBAĞAİAR 2
Kjdlkoy- AS l33eOO°50:il»lU»l&»l7flKiai
8ah(e!ıevler OnUOI ı:7
5 45 93) I l » l i » l 5 * 1 7 a n K » ?
Ç t MHK-11516 » 5011i'5-1315-15 00
\\w\\w\\\
'Danlelle Teyze
Yön: ETIENNE CHATILIEZ
149 5O33
AVŞAR î.im
STEPHE
GRAV
I N G ' ı n
HAYVAN ,„
MEZARLldlndan ,( ( ,, î
"MEZARLIK OEVRİYESİ"
STEPHEN KING in Tüm Dünyada
Satig Rekorian Kıran Romamndan
(14T«6IS) IÎ0O-130O-150O-17IS-193O-2T 4S
<14*»24} 1Î0O-141S-163O-I845-21 15 X HAFTA
<S72 1t«3| 11OO--30O-i50O-ı70D-W0O-21 CE
STANDARD FİLMCİLİK
Pretty Woman"ın unuhılmaz yıldızı yine aşık oldu..
JULIA ROBERTS
^ ^ Yön: Donald Petrie
I " I T T F ^ 7. HAFTA
Kodlkoy YltDIZ 346 51 24) 11 15 13 15 15 15-17 15-19.15-2130
A Y L I K S İ N E M A D E R G İ S İ
A N T R A K T
7 EKİM'DE
BAYİLERDE, SİNEMALARDA
Mehmet Ali Ağca A b d IpeVçi'yt NEDEN ÖLDÜRDÜ?
Bu ülkede demokrasi OLACAK MI?
CIA Ajanı Binbaşı Frank Terpil kimdir?
Bu duğOm
NASIL ÇÖZÖLECEK ?
ABDİ IPEKCİ'MİM ANISINA
UZLASMftHAÜL ERGÜN • BERHAN ŞİMŞEK
NURSÜRER Yön.OĞUZHAHTERCAN
Müzik: ZULFU LİVANELİ
Yalnız ÇlmSAFAK-3(S16 26 60l 11 00 13 30-16 001» 30Î1 00
YaW.nıla Kodıkoy *S' in«aro DtRTA K M
Antolyo UIUSOY/Trabzon HAMAMIZAOE K M.f Adana ÖZEN
NOVABARAN
SİNEMASI
14O35 58
BETTEMIDLER
120O-14JO-17OO-193O-21 45
REKLAM FHMI DAGlTIMINDA
149 50 33
&U (>«TAO\ l>fI L\H
Istiklal Cad. No: 140 Tel: 1511865-66
11 Ekim'den boşfayarak
FERHANGİ
SEYLER
Ferhan Şensoy
Q»ma: 21.00
C.tesi-Pazar: 15.30-1&30
GENEL ISTEK ÜZERİNE
EKİM AYINDACumartesi-Pazar
günleri 15.30'da
YENİKAPI HÜRRİYET GÖSTERİ MERKEZİ
YALNIZ 8 OYUN
KDNSEfl SALONU
12 Ekim Cumartesi Saat: 19.00
Modern Dans Gösterisi
SUSANNE
LINKE
Müzik: Dmitri Wiatoviç
Doğal sesler, Japon Davulu ve
J.S. Bach'ın Si minör Mess'inden
ALMAN KÜLTÜS MERKEZİ IŞ8IRUCI İLE
COMBATTIMENTO
ODA MÜZİĞÎ TOPLULUĞU
14 Ekim Pazartesi Saat: 19.00
Bach, Wassenear, Purcell, Telemann
15 Ekim Salı Saat: 19.00
v Muffat, Schmelzer, Biber,
Fesch, Telemann
HBÜ Bank Katkılarıyla
* Mleilcr Satı?a Sunulmırçttır
* 15 klflnln üstundckl gruplara X 25 ındinm uygınanır
* Öğrcncl, «ğrctmcn ve emefell indinml tflm ycrMnK X so'ıflr
Konser Salonu 148 53 92 GaHertt Danrşma Bûrosu 559 95 60
vakkorama Taks'm 151 1571 vakkorama Suadtye 360 90 90
Levent Kırca-Oya Başar-Gündoğarken
60 Kişilik Kadro
Bilet Satıç Gosten Merkezi: 517 05 13
Vakkorama Taksim: 151 28 88
Vakkorama Suadiye: 350 87 42-360 90 90
Sinema • Tiyatro
Gösteri
DUYUBUUUUNIZ İÇİN
146 97 31 • 132 64 26
1 I S T A N B J L
J Ş E H İ R T İ Y A T R O L A R I
1-6 Ekim 1991
GOGOL
MÜFETTİŞ
Erot GUNEY
Yimttıt Ijıl MSAP0Ö.U
IIÎ-MH tkiml
»til SIMON
İLK
GENÇÜfiİM
Tûrkçnl: CÜilBOYÜKUTKU
rirataır. Engja ULUB«G
112 3-4-5-6 Ekim)
Muulııpzıdt CELAL
FERMANU DEÜ
HAZRETLERİ
YSnttofr Eogta ULUDki
B | R K A D , N
AZRcTLERl THÇMİ Smn KARAMORSEL
liimm Eogh ULUDi \m
18-9-10 II 12 13 Ekım| (M-I0-I1-1M3 EklM)
OYUN GÜN ve SAATLERİ:
Salı: 20J0/Çarf 15.0C-20-M,1>
«»: 2030
Cuma 20L30/C.lwfc 1S 00-20 30/ Para 15.0O-16J0
BEŞTAŞ ÇOCUK TİYATROSU
GÜLEN TORBA
Yazan: M.Şinasi ÖZONUK Yon: M.Hakter BALABAN
5 EKİM'DEN İTİBAREN HER
C.tmi 10.30 Kartal
Beledıyeti HASAN ALİ
YÜCEL KMERKEZİ 353 37 78
Poıar 10.30
Sahçehevler ÜNVERDİ
Sinema» 575 45 93
DEVLfT
TİYATROSU
AKM Gişe:
151 56 00/254
AKM ODA TİYATROSU Su3r 19 03 Mal
Memet Bıydur
DÜDÜKLÜDE KIYMAU BAMYA
Yin: Can Gürzap 12.3.4i».a9.ıan.12.13 Eki*
AKM BUYUK SALON Ctesı 2i 3G ?nw 1400 1900
Aziz Mesln
YAŞAR NE YAŞAR NE YAŞAMAZ
Ybn: Kmın l»ık 5.ai2.i3 Ekin
AKM KONSER SALONU C
William Gibson
SAUNCAKTA İKİ KİŞİ
Yön: Altv Sezsr Çev: Scvgi Sanlı
İ6.12.13 Ekim