17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 EKİM 1991 EKONOMt CUMHURÎYET/13 Döviz geliri 15 milyarı aştı • ANKARA (ANKA) — Türkiye'nin yedi aylık dönemdeki döviz geliri 15 milyar dolan aşü. Döviz giderindeki artış sadece 149 milyon dolar oldu. Ocak- temmuz dönemindeki döviz geliri 15 milyar 172 milyon dolar olarak gerçekleşti. Döviz geliri, geçen yılın aynı dönemindeki 13 milyar 119 milyon dolarlık tutara göre 2 milyar 53 milyon dolar arttı. Eximbaıık kredisi arttı • ANKARA (ANKA) — Eximbank'ın sevk öncesi ihracat kredileri yılm ilk dokuz ayında geçen yılın aym dönemine göre yüzde 63 oranında artarak 3 trilyon 439.2 milyar liraya yükseldi. Krediierin sektörel dağılımında hazır giyim ilk sırayı aldı. Hazır giyim sektörüne yılın ilk dokuz ayında 764.5 milyar liralık kredi sağlandı. Etibank-Knıpp davası • ANKARA (AA) — Kütahya 100. yıl gümüş üretimi tesislerinin kırma eleme ünitesindeki performans garantisinin yerine getirilmemesi yüzünden doğan zarannı karşılamak için Alman Krupp aleyhine açtığı davayı kazanan Etibank, yapımcı firma Krupp'un teminat mektubuna el koydu. Sözleşme farkJarı ödeniyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Hazine ve Dış Ticaret Musteşarı Namık Kemal Kılıç, kamu kesimi işçilennin toplusözleşme farklannın uçte ikisinin bu ayın 12'sine kadar, geri kalanının da kasım ya da aralık ayında ödeneceğini açıkladı. Zeybek, farkların Ödenmesindeki gecikmenin Hazine'deki nakit sıkıntısından kaynaklandığı yolundaki iddiaya da "Sözleşme farklarını biz Hazine'den mi ödüyonız? KtT'ler kendileri ödüyorlar. Sadece katma bütçeli idareleri biz ödüyonız" yanıtını verdi. Kılıç, her • kurumun ödemeyi kendi bünyesinde yapacağını belirterek hangi işyerine, ne zaman, hangi miktarda \ ödeme yapılacağını saptamanın mümkün olmadığmı belirtti. Adıın adım tek pazara • ANKARA (AA) — Türkiye ile Avrupa Serbest Mübadele Birliği (EFTA) arasında serbest ticaret bölgesi ve işbirliği anlaşması imzalanmasına ilişkin görüşmeler somıçlandınldı. Anlasma, 17 ekimde Cenevre'de parafe edilecek. Anlaşma, parafe edildikten yaklaşık 3 hafta sonra da imzalanacak. 'Metaş'ı kurtaramayız' • MANİSA (AA) — Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli, Metaş'ı kurtaramayacaklannı belirterek, "Metaş işinde karanlık noktalar var. Metaş için 200 milyar lira harcayacağımıza yeni ve kârlı işyerleri açanz" dedi. KlSA KISA • TIFFANY TOMATO Ingiliz jean fınnası, Pepe'nin üretim lisansını aldı. Pepe'nin üretim lisansını verdiği ilk kunıluşun Tiffany Tomato olduğu açıklandı. • THE MARMARA kuru temizleme servisini, uzun süren yenileme çakşmalanndan sonra tekrar hizmete soktu. Servisin, 15 kasıma kadar liste fîyatlannda yüzde 20 indirim yapacağı açıklandı. • ANADOLU Endüstri Holding kuruluşlarından An- Pa pazarlama ve dağıtım şirketinin önceki gün Antalya-Kemer'de başlayan bayiler toplantısı yann sona erecek. • PEPSI COLA, If^^- Radyo 3 FM *2E? bandından, ^ ' ' ^ 'Pepsi'den ABD MARMARA I v T \ \ B l L Pop Listeleri' adlı yeni bir müzik programının yayınını başlattığını açıkladı. • PIERRE BALMAIN, 3 değişik parfümünü Sheraton tstanbul Otel'de taruttı. Parfümler büyük eczane ve parfümeri mağazalannda satışa sunulacak. Eylüldeyüzde 6J ile son 11 ayın en yüksek artışı gerçekleşti Enflasyon fırlaclıAğustosta yüzde 4 artış kaydeden tüketici fıyatlan eylül ayında hızianarak yüzde 6.1 arttı. Yıllık enflasyon yüzde 66.9 oldu.Yıbn 9 ayında yüzde 46.2'yi bulan tüketici fiyatlan artışı geçen yılın aynı dönemine göre 6 puanlık bir yükseliş gösterdi. Ekooomi Servisi — Seçim ekonomisi, geçen ay enflasyonu daha da tırmandırdı. KİT zam- larına seçim öncesi getirilen sı- nırlamaya rağmen, fiyat artışla- n hızlı yükselişini sürdürdu. Ağustos ayında yüzde 4 olan tü- ketici fiyatlanndaki artış, eylül- de yüzde 6.1 'e yukselerek son 11 ayın en üst seviyesine ulaştı. Bir önceki ay, toptan fîyatlar- da görülen yüksek artışın pera- kende fiyatlara yansıması da, eylülde tüketici fîyatlarının aşı- rı yükselmesinde rol oynadı. Buna karşın toptan fiyatlar, ge- çen ay da aynı hızlı yükselmeye devam ederek. yüzde 4.4 ora- Enflasyon panoraması 91 (°o) EMMU DİE tüketici DİE toptan İT0 tüketici İTO toptan İT0 öcret G. En. (1985 bazlı) Yıtar 1991 1990 1991 1990 1991 1990 1991 1990 1991 1990 Eytil 6.1 8.7 4.4 5.8 51 69 2.7 4.8 6.2 9.9 9 aylık 46.2 40.5 41.8 33.5 48.1 44.9 41.9 26.5 44.4 41 12ayhk 66.9 59.3 56.3 51.4 66.8 61.7 56.1 42.7 67.9 63.6 nında arttı. Toptan fiyatlarda- ki yükseliş eğilimi, tüketici fî- yatlarının önümüzdeki aylarda da hızla artacağı sinyalini ver- di. 9 aylık fiyat artışı toptan eş- yada yüzde 41.8'e, tüketici fi- yatlarında yuzde 46.2'ye ulaşır- ken, 12 aylık enflasyon 4.1 pu- an azalarak yüzde 66.9'a indi. Devlet tstatistik Enstitüsü ve tstanbul Ticaret Odası'nın açık- ladığı eylül ayı fiyat artış oran- ları, erken seçim tarihinin belli olmasının ardından, ağustosta tırmanışa geçen enflasyonun, geçen ay daha da ivme kazan- dığınj ortaya koydu. Buna kar- şın, ağustosta yüzde 71'e çıkan 12 aylık fiyat artışı, geçen ay ge- rilemiş gibi gözuktü. Yıllık or- talama enflasyonun eylül itiba- nyla ağustosa göre daha düşük çıkması, geçen yılın eylülünde- ki yüksek fiyat artışından kay- naklandı. 1990 eylül ayında Körfez krizinin etkisiyle, tüke- tici fıyatlan yüzde 8.7 gibi yük- sek bir oranda artmıştı. Toptan fiyat artışı ise, yüzde 5.8 olarak gerçekleşmişti. Bu yıl eylül ayı fiyat artışlarının, geçen yılki bu oranların gerisinde kalması, 12 aylık fiyat artışında birkaç pu- anlık duşüşe yol açmış oldu. Bu yılın eylül ayında, hükü- metin seçimler nedeniyle akar- yakıt zammına izin vennemesi, diğer bazı KfT zamlannın oran- lannı da düşürmesi nedeniyle, toptan fyat artışında kamu, özel sektörün gerisinde kaldı. DİE'nin eylul ayı için yüzde 4.4 olarak hesapladığı toptan fiyat artışında, kamu kesimi payının yüzde 2.6'ya düstuğü, buna kar- şın özel sektörün payının yüzde 5.2'yi bulduğu belirlendi. DİE, toptan fıyatların 12 aylık dö- nemde yüzde 56.3 oranında art- tığını açıkladı. Geçen yıl eylül ayında toptan fiyatlann 12 ay- lık arttşı yüzde 51.4 olmuştu. Toptan fiyatlarda yüzde 41.8 olan 9 aylık artış da, geçen yıl, yüzde 33.5 olarak gerçekleşmiş- ti. İTO'nun 1985 baztı tstanbul Ücretliler Geçinme Endeksi'ne göre, Istanbul'da perakende fi- yatlar eylül ayında yüzde 6.2 oranında arttı. Ağustos ayında- ki artış ise, yüzde 2.3'te kalmış- tı. 9 aylık artış yüzde 44.4'e ula- şırken eylül ayları itibarıyla yıl- hk ortaJama artış yüzde 68.9 ol- du. 1985 bazlı endekste, 1990 yı- lının eylül ayına göre yıUık fiyat artışı ise yüzde 67.9 olarak ger- çekleşti. Jacques Seguela, yenişirkette yetkisi saptanmayan birgöreve getirildi Annesine ne dîyecek?Ünlü reklamcı Jacques Seguela, reklam şirketinin dev kuruluş Havas-Eurocom'la birleşmesini 'evlilik' olarak gösterirken, yabancı gazeteler operasyonu 'zorla gerdeğe girmek' diye niteliyor. MİNE G. SAULNBER PARİS— Türkiye'de yakın- dan tamdığımız ürüü Fransız reklamcı Jacques Seguila'nın RSCG adlı reklam şirketinin hisselerini yüzde 77 oranında el- den çıkanşının Fransa ve ulus- lararası reklam dünyasında ya- rattığı sarsıntı sürüyor. Seguela ve ortaklarının "RSCG" adlı şirketinin Fransa^ daki bir numaralı turizm ve medya grubu HAVAS- Eurocom'a katılması sonucu, yeni oluşan EURO-RSCG kuru- luşu, kendi dalında dünya altın- cısı ve Avrupa birincisi olarak ilan edildi. Yeni oluşumda, EURO-RSCG'nin yüzde 44'ü doğnıdan doğruya HAVAS ad- lı büyük şirketler grubunun ola- cak. Oysa söz konusu HAVAS. 1987 yılında en önemli Fransız TV kanalı TFl'i satın almaya kalktığında, o zamanlar Mitter- rand'ın danışmanı olan Jacqu- es Seguela'dan işitmediği kalma- mıştı! Bugün Seguela'nın şirke- ü, aynı HAVAS farafından saün alınıp, kurtanlıyor. Yeni şirket EURO-RSCG'nin yüzde 12 hissesi, satın alınan, RSCG şirketinin patronlan Jac- ques Seguela ve ortaklan arasın- da paylaşılıyor. Geriye kaJan yüzde 44 ise, HAVAS ve EURO- COM gruplarına kredi veren BNP, SUEZ PARTHENA adlı bankacılık kuruluşları ile birey- sel küçük hissedarlar arasında dağılıyor. Jacques Seguela ve or- taklanmn kurucusu bulunduk- lan eski RSCG şirketinin yalnız- ca yüzde 72'sine sahip oluşu, ka- nşık hesaplar sonucu yeni kuru- luşta sahip oldukları ve dörde bölünen yuzde 12 düşünülerek, eski şirketin yüzde 77'sini elden çıkardıklan anlamına geliyor. Fransa'mn en önemli günlük ekonomi gazetesi "Les Echos"- nun 3 ekim tarihli yorumuna göre, Seguela'nın bir "evlilik" olarak göstermeye çalıştığı ve "reklam dünyası için mutlu bir haber ve muşteriler için bulun- maz nimet" biçiminde tanıttığı operasyon, "zorla gerdege girmekten" başka bir şey degil. Öyle ki, RSCG'nin yeni part- neri EUROCOM, Seguela'nın eski şirketini batmaktan kurtar- mak üzere önümüzdeki günler- de 500 milyon frank şınnga et- mek zonında kalacak (425 mil- yar TL). Fakat buna karşıhk ye- ni grup, 8.000 çalışam, 43 mil- yar frank (36 trilyon 550 milyar TL) cirosu ve 6 milyar franklık döner sermayesi ile dünyanın al- tmcı büyük reklam şirketi ve Av- rupa'nın aynı alandaki birinci sı- rasına oturuyor. Ancak, yeni oluşumda şimdi- den bazı pürüzler var. RSCG'nin eski ekibinde pek çok kişinin işine son verileceği, bun- lardan en hafıfi. Yeni şirket EURO-RSCG'nin başkantığına doğai olarak büyük ortak EU- ROCOM'un yöneticisi Alain de Pouzilhac getirildi. S^gu61a ve üç ortağıadan yalnızca ikisinin yeni yönetim kurulunda belli görevleri var. Bunlar, Alain Cay- zac ve Jean Micbel Goudard. Bunlardan birincisi yeni şirketin Fransa çapında sorumlusu ola- rak, ikincisi ise yurtdışı şubeler arasında iletişimi kurmakla gö- revli büronun başına atandılar. Oysa Jacques Seguela ve Ber- nard Roux, şimdilik hiçbir yet- kisi saptanmayan "muglak" başkan yardımahklanyla yetin- mek zorundalar. Dev HAVAS'ın yönetim kuru- lu baskanı Pierre Dauzier, dunı- mu şöyle özetliyor: "En güç günler ardınuzda de- ğil, önamüzde..." ARÂCIKURUMLAR YÖNETtCtLERİDERNBĞtRAPORHAZIRLADI Borsaya acil müdahaleEkonomi Servisi — Borsanın bugün ciddi sıkıntılar ve tıka- nıklıklarla karşı karşıya bulun- duğunu belirtilerek "Acilen ön- lem alınması ve müdahale edilmesi" istendi. Kriz anların- da, ani fiyat iniş çıkışlanm fren- leyecek piyasa yapım 'market making' mekanizmalarının oluşturulmasuun zorunluluğuna işaret edildi. Müzminleşen ve fi- yat düşuşlerine yol açan takp yetersizliği'nin kurumsal yatı- nmaların borsaya getirilerek gi- derilmesi önerildi. Borsa Aracı Kurumlar Yöne- tkaler Derneği tarafından ilk kez hazırlanan 'Sermaye Pivasamız Sonınlan ve Çözüm Önerileri' raporu kamuoyuna açıklandı. Dernek başkam Müslim Derair- bilek cumhurbaşkanına, başba- kana, başbakan yardımcısına, il- gili kamu kunımlan ile siyasi partiler ve işadamianna gönde- tlk kez hazırlanan ve cumhurbaşkanı, başbakan ilgili banka ile kamu kuruluşlarına gönderilen raporda ani fiyat iniş ve çıkışlanm önleyecek piyasa yapımı "markfct making" mekanizmalarının oluşturulması ve piyasaya müdahale edilmesi istendi. KOÎ'nin de müdahale ve destek yapması gerektiği savunuldu. rilen rapora olumlu sinyalleri şimdiden aldıklannı, ortaya ko- nulan gönişlerin takipçisi ola- caklannı söyledi. Borsanın son bir yılda önemli sıkıntılarla yüzyüze kaJdığı, ar- zın talebi sık sık zorladığı bir dönemin yaşandığının belirtildi- ği raporda şu görüşlere yer ve- rüdi: "Bugün borsamızın müzmin- leşmeye yüz tutan temel proble- mi talep yeterszliğidir. Spekula- tif talep yeterii bir düzeyde ol- makla birlikie bunu dengeleye- cek ve borsada uzun vadeli ya- ünmlan teşvik edecek kurumsal yatınmcı talebi bulunmaktadır. Küçük yaönmcının bu dengeler içinde, yatınmlannı koruma hu- susunda sıkıntılı olduğu bilin- mektedir. Üstelik küçük yatı- nma talebini yönlendirecek \^- tuım fonlan ve yatınm ortaklık- lan gibi kurumsal yatırımcılar da piyasada faaliyet gösterme- mektedir." Raporun öneriler bölümünde, 'market making' mekanizmala- nnın oluşturulması istenirken buradaki müdahale ve desteğin fiyatların yapay bir biçimde yükseltilmesi değil 'zorunlu bir koruma' olduğu vurgulandı. Ra- porda, "Bugün ülkemizde hal- ka açılan, özelleşen şirketlerin belli mekanizmalarla ve kriz an- lannda piyasa yapım mekaniz- ması çerçevesinde müdahale ve desteği zorunludur" denildi. Ra- porda, KOt'nin özelleşen şirket- lerin itibannı zedeleyecek fiyat hareketlerinden korunmak için piyasa yapıcüarı vasıtasıyla ah- a ve satıcı olarak müdahale ve destek yapması gerektiği savu- nuldu. Savaş, grev, seçim, eko- nomik ve politik istikrarsızlığa yol açacak çok önemli gelişme- lerde KOİ ve şirketlerin piyasa yapıcılarınm önerileri doğrultu- sundafiyatlaramüdahale etmesi istendi. Amerikanfirması Fermatik veKrvmatik'in tüm hisselerinisatın aldı Gillette piyasaya 'jilet attı'Gillette firması, böylece Türkiye tıraş bıçağı piyasasındaki yaklaşık yüzde 10'luk pazar payını önemli ölçüde arttırmış oldu. ANKARA (ANKA) — Ame- rikan The Gillette Company Boston, Türkiye'de tıraş bıçağı sektörimde büyük bir atak baş- lattı. Permatik ve Kromaıik'in tüm hisselerini satın alan şirket daha önce Gillette Group îtaly kontrolünde bulunan Gilette Bosphorus Sanayi Anonim Şir- keti'nin kontrolünü de üzerine aldı. Gillette Permatik Çelik ve Plastik Anonim Şirketi ile Kro- matik Çelik ve Plastik Anonim Şirketi'nin hisselerinin yüzde 99'unu toplam 79 milyon 200 bin dolara satın aldı. Her iki şir- ketin geri kalan yüzde 1 'er his- sesi ise, The Gillette Company Boston, Beaut Resourccs, Com- pania Giva ve Jafra Cosmatics isimli Amerikan şirketleri tara- fından eşit olarak paylaşıldı. Her iki şirketin söz konusu yüz- de 1 'er hissesi için toplam 800 bin dolar ödendi. Permatik ve Kromatik'e yüzde 0.25'er hisse- siyle ortak olan son üç şirketin The Gillette Company Boston'- un şirketleri olduğu belirlendi. Böylece, Gillette, Permatik ve Kromatik'i toplam 80 milyon dolar karşılığında satın alarak, Türkiye tıraş bıçağı piyasasında yaklaşık yuzde 10 olan pazar payını önemli ölçüde artırdı. Permatik ve Kromatik'in sahi- bi bulunan ve Türkiye tıraş bı- çağı piyasasının büyük bölümü- nü kontrol eden Perma Sharp'- ın ise pazar payı önemli ölçüde azalmış oldu. Türkiye tıraş bıçağı piyasası- nın yüzde 90'ından fazlasını Perma Sharp, Derby ve Gillet- te kontrol ediyor. Perma Sharp ise Jak Amran ve ailesinin kont- rolünde bir şirket olarak faali- yet gosteriyor. Şirketlerin satın alınmasında bedel iki şirketin toplamı üze- rinden saptandığı için Permatik ve Kromatik'in ayn ayn hangi fiyattan satıldığı belirlenemedi. The Gillette Company Bos- ton, Gillette Bosphoms aracılı- ğıyla Türkiye'de gerçekleştirdi- ği bu satın alma operasyonuyla birlikte, Gillette Bosphorus'un da kontrolünü eline aldı. Gillet- te Group Italy'rîin kontrolün- de bulunan Gillette Bosphorus Sanayi Anonim Şirketi ABD'de kurulu bulunan Gillette Com- pany Boston'un kontrolüne geçti. Gillette, Bosphorus'un 8.4 milyar lira olan sermayesi de 160 milyar liraya yükseltildi. Şirketin adı da Gillette Sanayi A.Ş. olarak değiştirildi. EKONOMDE KUUS MERAL TAMER Özal, BNTye Genel Sekreter! Ekonomi kulislerinde son günlerin bomba söylentisi: 20 ekim seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanı Özal, Birleşmiş Milletler'e Genel Sekreter olacakmış. özal'ın "yakın dostum" dediği ABD Başkanı George Bush, diğer ülkeler üzerındeki ağırlığını koyacak ve Özal'ı BM Genel Sekreterliği koltuğuna otur- tacakmış. Birleşmiş Milletler'in Peru- lu Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın görevsüresi bu.yıl sonunda doluyor. Bir ara İn- gittere eski Başbakanı ve yine Özal'ın "dostu" Margaret Thatcher'ın da BM Genel Sekreterliği için adı gecmiş- ti. Ancak BM Genel Sekreter- liği, IMF ya da Dûnya Banka- sı Başkanlığı gibi bir görev değil. Yani ABD Baskanı Bush'un ağırlığını koyarak bu göreve "dostlarını" ata- ması galiba zor. Çünkü Ge- nel Sekreter, BM'ye üye tüm ülkelerin tavsiyesiyle seçili- yor. Tüm üyelerin tavsiye et- tiği adaylar, daha sonra 15 üyeli Birleşmiş Milletler Gü- venlik Konseyl'nde oylanı- yor. Güvenlik Konseyi'nde kulis yapmak pekâlâ müm- kün, ama Ücüncü Dünya ül- keierinin çoğunluğunu oluş- turduğu Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun özal'a "geçlt" vermesi pek müm- kün değil. Thatcher da bu nedenle şanslı görülmemişti. Ne Thatcher'ın ne de Özal'ın ik- tidarları boyunca Üçüncü Dünya ülkelerine sempatik gelebilecek tavırtan olmadı. Hatta tam tersine, ikisi de kü- çük Amerika gibi davranarak ve "Bush'un yakın dostlan" olarak olsa olsa Üçüncü Dünya ülkelerinin tepkisini çekmiş olabilirler. Neyse biz yeniden ekono- mik kulislerindeki söylentile- re dönelim. Kimi çevrelerde bü söylentiyle yetinilirken, ki- misi de bu söylenti üzerine il- ginç bir senaryo "bina et- miş". Bu senaryoya göre 20 ekim seçimlerinden sonra Cumhurbaşkanı Özal, BM'ye genel sekreter oluyor. Yeri- ne Süleyman Demirel, Cum- hurbaşkanlığı koituğuna otu- ruyor. Başbakanı da siz tah- min edin bakalım!.. Edemediniz değil mi?.. Mesut Yılmaz yeniden başbakan oluyor, ama bu arada 2 parti birleşmiş, par- tinin adı ise ANAYOL ol- muş... Ne dersiniz? İstanbullu işadamlarının gönüllerinden geçeni yansı- tan bu söylenti, tam "senaryo" değil mi? Otopark kâhyası olmak istiyor İstanbullu iş çevrelerinin sempatik ismi Niko Maksimi- yadis, 20 Ekim seçimlerinin ardından DYP iktidara gelir- se meslek değiştiriyor. Artık finans işleriyte uğraşmaya- cak, "değnekçi" olacak... Ama kendisi bu "değnekçi" deyişine şiddet- le itiraz ediyor. "Kâhya olacağım" diye ısrar ediyor. Kâhya dediği de otopark kâh- yalığı... Maksimiyadis "Koluma bir bant, kafama da bir kas- ket taktım mı tamam... Ne para kıranm biliyor mu- sun?" diyor. Sözlerini ilk an- da intikal edemeyenlere de şu açıklamayı yapıyor: "Trafiğln şu haline bak... Şimdiden felç. Bu trafiğe bir de 9 milyon araba daha girerse, halbniz ne olur dü- şünebiliyor musun? Bence o zaman sadece İstanbul- da değil, tüm Türkiye'de otoyollar dahil trafik felç Tansu Çillt. olur. Bu arabalan park ettir- mek, gel-git demek için çok saytda kâhya lazım. Yeni bir iş alanı açılacak..." Niko Maksimiyadis, mu- zipliğe devam ediyor: "Şimdi aklıma geldi. Tra- fik felç olunca halkımızın konut sorunu da çözülmüş oluyor. Arabalar hareket et- "meyeceğine göre hem ara- NikoMakrinıryadis ba hem de ev sorunu çözü- lecek. Böylece ev için ayn kaynak ayırmaya da gerek kalmayacak. Bir taşla iki kus vurulmus olacak..." DYP'nin ekonomiden so- rumlu Genel Başkan Yardım- cısı Prof. Tansu Çiller'in "her aileye 2 anahtar" va- adi, daha uzun süre pek çok nüktelere konu olacağa ben- ziyor. Giderayak dağıtılan ulufeler...İstanbullu iş çevreleri, şu günlerde Cumhurbaşkanı Turgut özal, Başbakan Me- sut Yılmaz, Başbakan Yar- dımcısı Ekrem Pakdemirli ve Hazine Musteşarı Namık Ke- mal Kıhç'ın kulaklannı DOİ boi çınlatıyorlar. "Bravo vallahi, Sabancı, ANAP İçin bir nefer gibi ça- lıştı. Karşılığını da gördü. Hükümet giderayak tanm arazilerinde teşvikli yatınm yapılmasına izin veren bir karar çıkartrverdi. Sabancı da böylellkle Adapazan ci- vannda ucuza arsa kapatma olanağına sahfp oldu.." İstanbul'un lüks otellerin- deki davetlerde ayaküstü soh- betlerin şu günlerdeki başlı- ca konusu Özal yönetiminin "giderayak dağrttığı ulufe- ler." Örneğin bankacılık sektö- ründe köşe başlannı tutmuş olan bazı bankaların yönetici- leri, uzun süredir dondurul- muş oian yeni banka izinleri- nin şimdi peşpeşe verilmeye başiamasından şikâyetçiler. Halis Toprak, Mustafa Sü- zer, Şehmuz Tatlıcı, Kara- mehmet Kardesler, Aydın Doğan ve İbrahim Betil, banka kurmak üzere Hazine 1 ye yaptıkları başvuruların olumlu sonucunu seçimden önce alacaklarmış. "Hazine^ nin banka izni verrnesini engelieyen bizzat özal'ın kendlsiydi. Namık Kemal Kılıç a 'izni ver' sinyalini ya- kan da yine odur. Demek ki Özal fikir değiştirdi. veya belki de 20 Ekim'den sonra kortuğunda kalabileceğini aklı kesmiyor. Gitmeden önce şu işleri halledivere- yim demiş olabilir" yorumu yapılıyor. Örneğin Aydın-Denizli ara- sındaki 5 trilyonluk dev ka- rayolu ihalesi neden yangın- dan mal kaçırır gibi Ahmet Özköseoğlu'nun sahibi bu- lunduğu ENTES firmasına verilmek istenir? Bu konuda Başbakan Mesut Yılmaz ve Kamu Ortaklığı idaresı Bas- kanı Ökkeş Ozuygur'a ne- den yoğun baskı yapılır? Ya da Milliyet gazetesinde günlerdir yayımlanan diğer karayolları ihaleleri, neden seçımlere çeyrek kala alela- cele altın tepsiler içinde biri- lerine dağıtılmıştır? Kimine gire ANAP bazı ki- şi ve kuruluşlara olan "bor- cunu" ödemektedir. Kimi- ne göreyse de "gün bu- gündür.. Hokus pokus el çabukluğu marifet hesabıy- la istemesini bilirseniz, bu- günlerde çok işler becere- bilirsiniz..." Gülegüle Gültekin Bülent Gültekin, dün Istanbul'da düzen- lenen panelde sık sık "İktidara gekJiğiniz- de ne yapacakstnız?" türünden sorunla- ra muhatap olunca iş ifşaatta bulundu: "Ben siyasi değilim. Sadece Basbaka- nın danısmanıyım. Seçimin ertesl günü de yeniden öğretim üyeliğine dönmeyl düsünüyorum" dedi. Bunu duyan izleyicilerden bir bolümü "Donecektin de nh/e geJdkı?" derken, bir diğer bölümü "Gültekin de ANAP'ın seçhn kazanacağından umudunu kesmlş" yoru- munu yaptılar. Bir izleyici ise Gültekin'in özellestirme nedeniyle Türkiye'de olduğu günleri hatıriatarak, "Bülent Bey, bunu hep yapıyor. önce geiiyor, işler istediği gibi gitmeytnce de bye-oye deyip gidiyor. Tıpfcı Artema gibi..." dedi. Manevi Kıymet Borsası Zavallı İstanbul Menkul Kıymetler- Borsası... ANAP iktidarının giderayak dağıttığı ulu- felerden nasibini alamayan tek kesım gali- ba borsamız.. Başkan Yaman Törüner'in kaşını-gözünü mü beğenmediler, yoksa başka bir neden mi var bilinmez... Ama çıttçısinden işçisine, memurundan Sabancı'sına her kesime mavi boncuklar bol keseden dağılılırken, öksüz bırakılan tek kesım borsa oldu. Zavallı borsa, dibe vurup vurup duruyor Borsa endeksi önceki gün son 21 ayın en düşük düzeyine inmış. Bankerler destek is- teyip duruyor. Başbakan Yardımcısı Pakde- mirli ise "maddi destek yok, manevi ola- rak borsayı destekliyoruz" diyor. Bu gidişle borsanın adı "İstanbul Manevi Kıymetler Borsası" olursa şaşmamak gerekir. Türk Bankası: Şimdi saölık mı? Bank of Boston ve Mani- facturers Hanover'in ardın- dan yabanct bir bankanın Türkiye şubesi olarak çalışan Türk Bankası da A.Ş. oldu. Kıbrıs kökenli bir banka olan Türk Bankası adım Türkish Bank olarak değiştirirken, sermayesini de 13.8 milyar li- radan 30 milyar liraya yüksel- tiyor. Eski adıyla Türk Bankası, şimdiki adıyla Türkish Bank, Kıbrıs'ta 1901 yılında müftü Ziyai Efendi tarafından, ya- ni bir din adamı tarafından ta- sarruf sandığı olarak kurul- muş. O dönemde Türk toplu- munun İngiliz sömürge yöne- timi tarafından- ezilmemesi için kurulan bu tasarruf san- dığına üyeler her ay birer şi- ling yatırırlarmış. Gel zaman git zaman san- MetinBerk dıktaki tasarruflar 40 bin şilin- ge ulaşmış ve sandık 1925'te Nikosia Mazlum Sarin Bank olarak bankaya donüşmüş. Bu bankanın Türkiye Şu- besi A.Ş. oldu. Yani artık bir Türk bankası. Üstelik yeni banka kurmak için 75 milyar lira gerektiği halde yabancı bankaların buradaki şubele- ri A.Ş.'ye çevrildığinde 30 milyar sermaye yeterii oluyor. Bu alandaki ilk örnek Bank of Boston, A.Ş. olduktan kı- sa bir süre sonra satıldı. Oyak, Alarko ve Cerraho- ğullan'nın Bank of Boston'- da hısseleri var. Bank of Boston'un ardından A.Ş. olan Manifacturers Hanover ise "satılacak" söylentileri dolaştığı sırada Amerika'da Chase Manhattan'la birteşti. Bu kargaşa içinde Mani-Hani Turkıye şubesi ile ilgili "satış" söylentileri de rafa kalktı. Şimdi sıra Türkish Bank'ta mı? Ekonomi kulislerinde Türk Bankası'nın A.Ş. olduk- tan sonra satılacağı söyleni- yor. Ancak bankanın Genel Müdürü Metin Berk, "Ama- cımız bankayı büyütmek, iş hacmini arttırmak. Satış söz konusu değil" diyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle