Katalog

İM 1991 CUMHURİYET/15 EKTUP Otobüs istiyoruz • Kadıköy-Topkapı hattında çalışan 126-127 numaralı tETP otobüsleri bir süre önce seferden kaldınldı. Şimdi aynı hatta 500 numaralı özel halk otobûsleri çahşıyor. Mavi kartlann gecmediği bu otobüslerdeki keyfi ve hoş olmayan davranışlar bizi rahatsız ediyor. ÎETT yetkililerinden bu hatta bir otobüs koymalannı rica ediyoruz. MEHMET AZMİ ÇAKJR Çöpler toplanıyor • tstanbul Haber Senrisi — Temizlik işcüerinin bir sûre önce yaptığı direniş sonucu çöp yığuüan oluşan Küçükçekmece'de temizlik operasyonu başlatıldı. Belediye ile analaşan işçilerin 9 ekimde işbaşı yapmasıyla başlayan yoğun temizlik çalışmasında ilçede biriken 10 ton çöpün 6 tonunun kaldırıldığı bildirildi. Küçükçekmece Belediyesi'nden yapılan açılamada, çöp toplama işleminde bekdiyenin 28 çöp kamyonu, 15 açık aracı ve 3 loderinin çalıştığı büdirildi. Yo&un 8İ8 • İSTANBUL (AA) — tstanbul Boğazı'nda dün sabah görülen yoğun sis yüzünden transit gecişler yapılamadı. Alınan bilgiye göre saat 02.00'de bastıran yoğun sis nedeniyle Boğaz'dan yapılacak transit geçişler gerçekleştirilemedi. Aynca, gemilere küavuzluk hizmetleri de verilemedi. OSMAN SÖYLER — Ezilerek ölda. Kftgıthane Belediye Başkanı Os- man Söyler'in cenazesi dün tö- renle kaldınldı. Üç bafu önce milletvekili adayı olan eski baş- kanıa yerine geçen Soyler, asf alt çahsmalannı izierken minibüs ve silindirin arasuıda kalarak yasa- BUBI yitinnişti. (Fotograf: REMZİ GÖKDAĞ) Göıev şehidi olan belediye başkanının cenazesi töıenle kaldınldı Kâğıthane, başkanına ağlıyor tstanbul Haber Servisi — Dramatik bir ölümün kısa öy- küsü şöyle gelişiyor: Tarih 11 Eltim 1991. Kâğıthane Belediye Başkanı Osman Söyler, her za- manki gibi saat 09.00'da beledi- yeye geliyor. Günlük gazeteleri okuduktan sonra randevulannı belirleyen Söyler, Girne Cadde- si'ndeki asfalüama çahştnalan- nı denetlemek üzere saat ll.OO'de belediyeden çıkıyor. Çalışmalann olduğu bölgede araandan inen Söyler, biraz sonra başına gelecek feci kaza- dan habersiz işçilerle söyleşiyor. Yaklaşık 10 dakika sonra karşı yönden gelen bir servis minibü- sü, silindire yaslanmış şekilde duran Söyler'e çarpıyor. Silindirle minibüs arasında kalan Söyler'in göğsünden altı tümüyle eziliyor. Hemen hasta- neye kaldınliyor SöyleT, ancak üç kez yapılan müdahale, koma- daki belediye başkanını hayata döndüremiyor... Kâğıthane Belediyesi'nde meclis üyesi olan Osman Söyler, Mahmut Özdemir'in milletvekili adaylığı için istifa etmesiyle 25 eylülde Kâğıthane Belediye Baş- kanlığı'na getirilmişti. Söyler, görevi devralır almaz ilçenin bo- zuk yoUannın onanmına ve çev- re düzenlemesine ağırlık vermiş- ti. Çalışmalan yerinde inceliyor, bilgiler alıyordu. fşte, başkanlık koltuğunda henüz üçüncü haftasını doldur- duğunda geçirdiği ve yaşamına mal olan feci trafık kazası da yi- ne böyle bir günde, çalışmalan yerinde incelerken oldu. Adırun açıklanmasını Lsteme- yen bir görevli, Kâğıthanelileri yasa boğan kazayı şöyle anlat- tı: "Başkan, kaza olduğu anda asf alt çalışmalannı yapan silin- dire yaslanmış işçilerle sohbet ediyor, çauşmalar hakkında bffl- gi alıyordu. Karşıdan üzerimize kızla bir minibüsün geldigini gördük. Herkes kendini kurtar- mak icin kaçarken Başkan Os- man Soyler kaçmaya f ırsat bu- lamadı. Minibüs başkana carp- ü. Minibüsle, silindir arasuda kalan başkanın göğsünden altı ezümişti." önceki gün ölen Osman Söy- ler için dün Kâğıthane Belediye- si önünde bir tören yapıldı. Tö- rene tstanbul Büyükşehir Bele- diye Başkanı Nurettin Sözen, SHP tl Başkanı Bozkurt Nn- boglu, milletvekili adaylan, be- lediye meclis üyeleri, ailesi ve çok sayıda vatandaş katıldı. - Törende 1 dakikalık saygı du- ruşundan sonra bir konuşma ya- pan Nurettin Sözen, Söyler'in çahşkan, durüst, işine âşık bir belediye başkanı olduğunu söy- ledi. Sözen, görevi başında ge- çirdiği feci bir kaza sonucu ha- yatını kaybeden Osman Söyler'- in unutulrnayacağuu, ölümünün ilçede ve belediye çevrelerinde derin üzüntü yarattığım belirt- ti. Konuşmalardan sonra Kâğıt- hane Merkez Camii'ne getirilen Söyler'in cenazesi, burada küı- nan öğle namazrndan sonra Hasdal Mezarhğı'nda toprağa verildi. Söyler, evli ve 5 çocuk babasıydı. Bahçelievkr'de 3 polisin ötümü Mııstafa, kaza kurşunu kurbanılsUnbul Haber Servisi — Bahçelievler'de üç polisin şehit edilmesi olaymda, polisin açtı- ğı ateş sonucu ölen ikinci kişi- nin 17 yaşındaki konfeksiyon işçisi Mustafa Aktaş olduğu bildirildi. Oğlunun cesedini almak üze- re dün Adli Tıp Kurumu Mor- gu'na gelen babası Kemal Ak- taş, olayı şöyle anlattı: "Mustafa, akrabanuz olan Kadir Çelebi Ue Bahçdievler'- deki kız arkadaşlanyla buluş- maya gitti. Daha sonra Babçe- lievter'deki bir dükkâna girip ayakkabı bakmışlar. Dükkân- dan çıkarken iki ateş arasında kalmışlar. Mustafa, korkarak kaçmaya çabstıgı sırada, açılan ateşle ölmöş. Diğerleri ise tes- lim olmuşlar. Kadir, halâ gö- altında bulunuyor." Oğlunun cesedini morgdan alan Kemal Aktaş, cenazeyi ay- n yaşadığı eşi Sflheyta Aktaş- uı Edirnekapı Kaleboyu Cadde- si'ndeki evine getirdi. Burada oğlunun cesedini gören Stthey- la Aktaş ve kjzkardeşi Leyla Baysal, sinir krizi gecirdiler. Mustafa Aktaş'm cenazesinin toprağa verümek üzere doğum yeri olan Ordu'ya gönderilece- ği belirtildi. Bu arada Bahçelievler'de üç polisin şehit edilmesi olayından sonra gazeteleri telefonla ara- yan bir kişi, ölenlerden birinin arkadaşlan olduğunu, Musta- fa Aktaş'ın ise kendileriyle bir ilgisi bulunmadığını bildirmiş- ti. Polis yetkilileri ise olaydan sonra yapüklan açıklamada, iki kişinin çıkan çaüşma sonucu Ölü olarak ele geçirildiğini açık- lamıştı. Başhekim Aksu'ya 'demeç' soruşturması lstanbul Haber Servisi — Türkiye'nin tek geriatri hastane- sinin başhekimi Dr. Yridımn Aksa'nun hastanesinin okula dönuştürülmesine karşı çıkarak gazetemize verdiği demeçten do- layı bakkında soruşturma acıl- dı. Aksu. "Bir okulnn altyapısı 0e hastanenin altyapısı ayn şey- lerdir. Bu, mitti servetin zryan ol- masıdır. Bir amaç dognıltusun- da yapılan bir yerin, amacsu kullanılınasıdır. Ve bfitün bun- lan söylemek benim vatandaşhk Körevimdir" demişti. Türkiye'nin tek geriatri hastane- si 60 yaş ve üstü SSK emeklile- rine hizmet veriyordu. Geristri Hastanesi'nin eski haliyle tale- bi karşılayamaması üzerine 100 yataklı modern hastane binası yapıldı. Her hastanede olduğu gibi bu ek binada 5 asansör, röntgen odası, morg, odalarda hastamn hemşireye ulaşabilme- si için telefon ve çağn cihazlan bulunuyordu. Ancak SSK Yöne- tim Kurulu yeni hastanenin bit- mesine yakın bir tarihte, bura- ya Süreyyapaşa Sağlık Meslek Lisesi'nin taşuımasına karar ver- di. 10 yıldır emeklilere hizmet veren hastanenin okula dönüş- türülmesine çevre halkıyla bir- likte, hastane personeli de karşı çıkıyor. r EREKLİ TELEFONLAR 065 056 527 57 00 172 13 73 -74-75 ve I • İ&D ama: 068 077 511 89 18 00 00 (100 haf) î * 340 01 00 345 46 80 13122 09 152 43 00 588 44 00 121 77 77 358 87 60 • TMfhb Tn«k * * • Ht\: 176 24 14 (İst). 356 04 8546 (KadAöy) •*%• TnMc 377 22 07 (E-5), 356 04 86 (Şchinçi). 314 36 (B Çetonece) ı: 573 13 31. r. 574 73 00 (25 hafl. 574 73 00, 574 82 00 (45hat) 527 00 50. 336 20 63 348 80 20 526 40 20, 144 42 33. 144 25 02, 149 18 96 149 15 58 145 53 66. (Hava trtınrt ftjrenme) 573 89 80 • HBmkMltt: tttM» 526 62 24 150 83 50. r. 347 77 83 MkaU|â47 12 81 56798 10 r. 177 56 31 132 22 10 • TBL-069 MMBA: 522 97 03, 147 51 10, p 345 03 04, •fcntm. NL: 145 07 20 (17 NaQ • pn: t i i (Bthnmeyen numarslar ve nöbetp eczane sorma), K 1 (anza), •Zt (darasma), tti (şeMriaransı), M1 (sıra sorma). HABERLERİN DEVAMI Büyük kent açmaza (Bmfttmfı 1. Sayfada) tilen bir gnıp da bunu yazüı protesto olarak ANAP ll Baş- kanhğı'na bildirdiler. Bu arada genel merkezden edinilen bilgi- ye göre de tstanbul'a aynlan se- çim harcama tutannın büyük bir bölümünün, değeri 250 Ue 350 milyon lira arasında değiş- tiği savlanan Semra özal'a ait otobüse harcandığı ortaya çık- ü. Konunun örgüt içinde duyul- masıyla birlikte rahatsızlığm ANAP Genel Muhasibi Şadan Tnzcn'ya da bildirildiğı öğ- renildi. Bu gelişmeleri yakından izle- diği belirtilen Başbakan Mesut Yümaz da önceki akşam Trab- ya Oteli'nde il başkanlığı tem- silcileri, ilçe yöneticüeri ve ts- tanbul milletvekili adaylanyla bir araya geldi. Yılmaz'ın se- çimle ilgili görüşlerini öğrenmek istediği partilerin şikâyetlerinin ağırlığını parasızbk nedeniyle yeterince propaganda yapılama- ması oluşturdu. tstanbu'da, 18 ekimde yapılacak mitingle ilgili partililerden görüş alan Yılmaz, miting isteminin ağır basması üzerine yaptığı konuşmada, "MJtinglerde toplanan kalaba- hk, artık klasikleşti. Mitingler- den secmene yeterince mesaj git- tigi kanısmda değilim. Daba dognısu kalabalıklar bir ölçüt dep. Benim teklifim büyük bir konvoy oluştunılarak bir şehir rnm atılması. Bu sayede daha çok secmene, gerekli mesajlar verikbüir" dedi. Böylece ANAP'ın tstanbul'- da ayın 18'inde gerçekleştirme- yi düşündüğü miting iptal edi- lerek 'şehir turuna' dönüş- türüldü. ANAP, tzmir'de meydan mi- tingi yapmaktan caydı. Gerek- çe olarak miting esprisinin or- tadan kalktığı gösterildi. TBMM Başkanı ve Izmir 1. Bölge milletvekili adayı Kaya Erdem şöyie konuştu: "Günumüzde politikada medyalar onemli. AıHk meydan Bonn ile Kürt gerginliği (Baftarafi 1. Sayfada) ki,federalhükömet, Irak'taki sı- kıntı içindeki masum Kürt po- pütesyonnnun hayatlanuB ko- raunası için eündeki bütün un- kftnlan kuHanacaktor" dedi. AA'nın sorulanm yanıtlayan Ferhat Ataman ise şöyle dedi: "Alman Dışişleri Bakanlıgı söz- casince yapddigı ifade edilen protestodan hpk«nhftm»raı ha- b p ft beri yoktur. BBakis, müttefikk- rimiz meyanıada bnradaki Al- man BüyükeJçüiti'ne de gecen cuma güaö harekflt hakkında Urafımızdan bügi verilmJs bu- ranmaktadır. Alman Dışişleri Sözcüsu'aün beyanlan karşısuı- da da Ubiabyla tepkimizi gös- termeye devam edecegiz" Cumhuriyet'in Ankara Büro- so'nun haberine göre Türk Si- lahlı Kuvvetleri'nin Kuzey Irak- taki PKK kamplanna yönelik sı- nır ötesi operasyonunu protes- to eden Bağdat'm notası Anka- ra tarafından dolayh olarak red- dedildi. Irak'ın Ankara Büyü- kelçiliği tarafından notanın "faks"la gönderilmesi Dışişleri yetkililerince "diplomatik aygu- lamalara ters düştügü" için "skandal" olarak nitelenirken Dışişleri Bakanlığı notaya yanı- tını basma yaptığı açıklamayla verdi. Almanya, Türk Silahlı Kuv- vetleri tarafından ağustos aym- da düzenlenen smır ötesi operas- yonu da sert bir dille kınamışU. Cumhurbaşkanı lurgut Özal, Almanya'mn yüksek tirajh der- gisi Der Spiegel'le yapüğı soyle- şide, çeşitli iç ve dış konularla il- gili görüşlerini açıkladı. Özal, "Kiirt sonınn ve PKK terörti" ile ilgili bir sonı üzeri- ne şunlan söyledi: "Almanya'dan PKK örgütüne karşı bir şey yapdmıyor. Onlara Atananya'da para topfaqnp aldık- lan sflablarla bizfan insanlannu- n öldttriyoriar. Bizim ae Törk- iye"deki, nc de Irak'taki Kiirtler- le bir sonnomaz w . Irakh Kiirt Uderier bize geüyorlar, onlara insancıl yardımlar yapıyoraz." özal, Iraklı Kürtlerin kendi kendilerini yönetme haklan bu- lunduğunu, Irak'ta krallık ku- rulduğunda bu hakkı elde ettik- lerini anlattı. Türkiye'de ise ba- ğunsızlık isteyen grubun, sade- ce PKK teröristleri olduğunu kaydeden özal, şöyle devam et- ti: "Türk milkti degişik haklar- dan oluşuyor. Bunlardan biri de Körtler. Bcn bile damarlanmda, atalanmdan kalma Kürt kanı taşıyor olabiürim. Ben Kürtler- le her zaman iyi Uişkiler içinde oldngnniHzn söylemiyornm. önceden çok çabşük. Bn prob- lemler askeri yönetimler zama- nında oluştu. Bugünkü huznr- suduk teröristlerden kaynakla- nıyor. Knrüerin yansından faz- lası kendi istekieriyle ulkenin ba- tısında yaşıyoıiar. Eğer biz bu- gün bir halk oylaması >apsak Kürtlerin yüzde 6O'ı, bdki de 80*i Türkiye ile bütünleşme gö- rüşönde olacaklardır." Cumhurbaşkanı özal, Der Spiegel'e "Pantürkizm" ve AT konulannda görüşlerini de an- lattı. özal, "Türkiye'nin neden AT içinde bulunmadığına" iliş- kin bir soruya da şu karşıhğı verdi: "Siz Hıristiyansınız, biz Müstümanız. Bdki gercek sebep bodur." ıçın seçildim1 FRANKFURT (AA) — Cumhurbaşkanı Turgut özal, "Benim düşüriümem için parla- mentoda dörtte üç çogunluğa ihtiyaç var" dedi. Cumhurbaşkam Turgut özal, Alman Der Spiegel dergisinin "genel seçimleri muhalefet par- tilerinin kazanması halinde cumhurbaşkanlıgından çekilip çekflmeyeceğine" ilişkin bir so- ruyu da şöyle yamtladı: "Muhalefet baştan beri, 1989'dan beri benim cumhur- başkanlıgımı Unnnıyor. Bn da beni Ugflendirmiyor. Ben parla- mento tarafından. yedi yil için bu ülkenin cumhurbaşkanı ola- rak seçildim. Benim duşürül- mem için parlamentoda dörtte Mç çognnlnga ihtiyaç var. Şim- di, önce seciro sonuçlannı bek- lemeliyiz. ınsanlar, 1980 önce- sini çok iyi hatırlıyorlar." mitingleriniıı eski önemi ve esp- risi kalmadı. Çnnkü alanlara herkes kalabalık toplayabiliyor. Biz, seçmenin ayafına gitmek istiyoruz. Onun için kahve kah- ve, ev ev dolaşmayı yeğliyoruz. Sayın Mesut Yılmaz bu neden- le îzrnir mitingini iptal etti. Per- şembe günu tzmir'e gelecek olan Başbakan Yılmaz, kent ru- ru atacak ve tzmuiilerden oy is- teyecek." ANAP'm Izmir mitinginden caymasının aal nedeninin ise ör- gütteki kanşıklıktan kaynaklan- dığı biliniyor. Bir süre tzmir'e gelen Başbakan Mesnt Yılmaz sönük bir şekilde karşüanmış ve ilgi görmemişti. ANAP'lılann SHP, DSP ve RP mitinglerini izledikten sonra benzer kalaba- lıkları toparlayamama kuşku- suyla tzmir mitinginden vazgeç- tikleri sanılıyor. Çünkü ANAP kamuoyu yoklamalanmn aksi- ne tzmir'de pek varlık göstere- miyor. örgütlerin seçim öncesi milletvekili adaylanna gösterdi- ği tepkiden ötürü, ANAP taba- nında bir durgunluk hâkim. O nedenle ANAP'm ağır toplan Kaya Erdem, Işan Çelebi, Işüay Saygın ve Ramiz Sevinç kişisel çahşmalarla atak yapmak isti- yorlar. Bu isimlerden Işın Çele- bi, tek başına dolaşıyor, aynca değişik etkinlikler yapıyor. Bu- gün Karşıyaka Stadı'nda sanatçı Kayahan'm kauldığı ücretsiz bir halk konseri verilecek. Bu kon- seri, ANAP örgütünün yerine Işın Çelebi'nin fınanse ettiği be- ürtiliyor. ANAP'm ağır toplan Erdem, Çelebi, Saygm ve Sevinç örgüt desteğinden uzak calışmalannı sürdürurlerken, şu ortak görfts- te birlesiyorlar: "Artık parti örgütlerinin bir fonksiyoau kalmadı. Örgütlerin iyi ya da kötü çalışması seçim sonucunu çok fazla etküemiyor. Sadece bir iki puan oynatabilir. O da çok önemli degil. Biz be- defe medyalarla vannak istiyo- ruz." Lider Demird, üç gün önce Istanbul'un Eyüp, G.Osmanpa- şa ve Bayrampaşa ilçelerinde düzenlediği açık hava toplantı- lannda beklediği potansiyeli ve coşkuyu sağlayamadı. Demirel'- in önceki gün Ankara Tando- ğan Meydam'ndaki mitingi de sönük geçti. DYP lideri, Anka- ra mitinginde, coşkusuz ve az bir kalabahğa hitap etti. Dün, İstanbul'da, ikinci kez nokta mitingleri düzenleyen DYP lideri Demirel, Kars'ta uçağuun anza yapması nedeniy- le prograrmnı aksattı. Bu neden- le Istanbul'daki Avcılar ve Bağ- cüar mitingleri iptal edildi. Bu- ralarda bölge adaylan konuştu. Süleyman Demirel, program çerçevesinde Kâğıthane'nin Gültepe Mahallesi ile Beşiktaş'- m tskele Meydanı'nda düzenle- nen toplantılarda halka hitap et- ti. Ancak, her iki toplantıda da beklediği kalabalığı ve coşkuyu bulamayan Demirel, programı- nı kısa tuttu. Demirel, Gültepe'- de 25, Beşiktaş'ta da sadece 7 dakika konuştu. Demirel'in me- sai bitimi olmasına karşm um- duğu kalabalığı bulamaması si- nirlenmesine yol actı. Konuşur- ken bir ara mikrofonu bölge adayı Bedrettin Dalan'a veren Demirel, kendisini dinleyen az sayıdaki topluluğa, DYP'nin tek başına iktidar olabilmesi için Istanbul'un 'aslan payına sahip olması' gerektiğini söyledi. Aynı silahla 3. cinayettstanbul Haber Servisi — Emekli orgeneral, eski MİT Musteşan Adnan Ersöz'ün ön- ceki akşam evinde silahlı saldı- nya uğraması, tstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ile MtT tarafından ayn ayn soruşturuluyor. Ersöz'ün ölümüne yol açan silahın daha önce de Başkomiser Aydın Ba- nş ve ABD'li müdür John H. Gandy'ye yapılan suikastlarda da kullanüdığı belirlendi. Hay- darpaşa GATA Hastanesi'ne kaldınlan Ersöz'ün cesedi üze- rindeki ilk incelemede, kafasın- dan girip yanaktan çıkan kur- şundan başka, boynundan gire- rek "aort"u parçalayan bir kur- şun daha belirlendi. Saldınyı olaydan hemen sonra yasadışı Devrimci-Sol / SDB (Silahiı Devrim Birlikleri) üstlenirken, dün akşam Uzeri gazetemizi ara- yan bir kişi de suikastı "tslami Birtik" adlı bir örgütun gerçek- leştirdiğini öne sürdü. Ersöz'Un cenazesi, bugün Selimiye Camii'nde kılınacak öğle nama- zından sonra Emirgan Mezarhğı'ndaki aile kabrista- runda toprağa verilecek. OrgeneraJ Ersöz'ün yakınla- n, Emniyet Müdürlüğü'nün tüm ısrarlanna karşm koruma istememekte direttiğini, kendi- sine yönelik bir saldın olasılığı- nı hiç düşünmediğini belirtti. 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ke- mal Karadayı, Ersöz'ün eşini zi- yaret ederek başsağlığı dileğin- de bulundu. MİT Müsteşarhğı ve Genel- kurmay 2. Başkanlığı görevle- rinde bulunan emekli Orgeneral Adnan Ersöz'e suikast düzenle- yen biri kadın 4 kişinin yakalan- ması için tstanbul'da operasyon ve araştLrmalar olanca hızıyla sürüyor. tstanbul polisi ve MİT, olaya ilişkin ipuçlannı değerlen- direrek sonuca gitmeye çalışı- yor. Saldırganlann olaydan önce gasp edip daha sonra Cadde- bostan'da terk ettikleri 34 TFY 87 plakalı taksinin sürücüsünün de polise 4 kişinin eşkâlini ver- diği ögrenildi. Caddebostan Mehtap Sokak Burçak Apartmanı'nın en üst katmda oturan emekli Orgene- ral Adnan Ersöz'Un komşula- nndan soyadını vermek isteme- yen Ayhan Hanım, gördükleri- ni şöyle anlattı: "Televizyonda liderlerin ko- nuşmasını izliyorduk. Birden Refika Hanım'ın 'tmdat, yetişin' diye bagınhgını duyduk. Ben, kapıyı açıp dışanya bakü- ğımda 24-25 yaşlannda esmer bir gencin merdivenkrden bü- yük birtaızlakoşarak aşafrya in- diğini gördüm. Bea de 'Ne olu- yor burada?' diye bagırdım. Komşularia buükte eve girdigi- mizde pasa kanlar içinde yerde Vatıyordu." Ersöz ailesinın sürekli alışve- riş yaptığı bakkal dükkâmmn sahibi Hüseyin Kayhan, tbra- him adlı seyyar bir kapıcının her akşam düzenli olarak saat 20.00-20.30 sıralannda Ersöz- ler'e gelerek çöplerini aldığıru söyledi. Kayhan, emniyet tara- fından görevlendirilen poUslerin gündüzleri 3-4 kişilik bir ekip halinde evin çevresinde bekledi- ğini belirtereic polislerin Ersöz'- ün koruma istememesinden ya- kındıklannı anlattı. öte yandan Adnan Ersöz'ün yeğeni Serdar Ersöz, yengesi Refika Ersöz'ün iki doktor ne- zaretinde olduğunu, ancak sağ- lığından endişe edilecek bir teh- Üke bulunmadığıru bikürdi. Ser- dar Ersöz, emekli orgeneralin Tülay, Tülin ve Önal adlı üç ço- cuğu bulunduğunu belirterek "Çocuklan tstaobfil dışında, onlann gdmesi bekleniyor. Ce- naze büyük oiudüda yann (bu- gün) Selimiye Camü'nde kılına- cak öğle namazmdan sonra Emirgan'dald aile mezarhğında toprağa verUecek.-Amcama da- ha önce gelnüş herhangi bir teh- dit yoktu. Demokrasiyi bütün kurumlanyta benimsemiş, Ata- türk Ukelerine bagh gercek bir demokratü" dedi. Biri kadın, üç kişi Adnan Ersöz'ün kapısını calıyor. Refika Ersöz spreyle bayılülıyor. TV izleyen emekli orgenerali başından vuran teröristler kaçıyor. Ersöz sııikasüııa Sıefretli9 kınamatstanbul Haber Servisi — Emekli Orgeneral Adnan Er- söz'ün öldürülmesi nefretle kı- nandı. Cumhurbaşkam Turgnt özal, TBMM Başkanı Kaya Er- dem, Başbakan Mesut Yümaz, SHP Genel Başkanı Erdal tnö- nü , DYP Genel Başkanı Süley- man Demirel ve DSP Genel Baş- kanı Bülent Ecevit birer mesaj yayımladılar. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Adnan Ersöz'ün eşi Refika Er- söz'e gönderdigi mesajında "Türkiye Cumhuriyeti'nin kal- kınıp güçlenmesinden, bölge- mizde huznr ve istikrar adası teşld) etmesinden rahatsızhk du- yan devlet ve demokrasi düşma- nı hainler büyük bir gaflet için- de olduklannı bilmelidirler. Milletimizi, demokrasiınizi ve siyasi hayaümızı hedef alan kanlı ellerin sahipleri ve onlann gerisindeki bozguncular adale- tin pençesinden kurtulamaya- cak, kanunlanmız önünde hak ettikleri cezaya çarparüacaklar- dır" derken TBMM Başkanı Kaya Erdem de şunlan söyledi: "Mflletimizin huzur ve güveni- ne kasteden bu canilerin en kı- sa zamanda adalet önünde hak ettikleri cezaya çarpüniacakla- n inancındayım" dedi. Başbakan Mesnt Yılmaz me- sajında, "saldınyı gerçekleşti- renleri lanet ve nefretle kınadı- ğım" belirtti. Yılmaz, seçim ça- Uşmalan nedeniyle Van'a gider- ken uçakta gazetecilerin bir so- rusu üzerine de şunlan söyledi: "Bunlan seçime bir hafta kalması nedeniyle maksatlı ola- rak yoruraluyonım. Seçim on- cesi huzunı bozmava ve nûlle- timizde güvensizlik duygusu ya- ratmaya yöneük bir hareket ola- rak KÖrüyomm." SHP lideri tnönü, yaptığı ya- züı açıklamada, Ersöz'ün bir te- Ersöz: Ecevit'i vurdurtnıaın (Baftarafi 1. Sayfada) hepsi perişan" diyor Yurdakuler. Suııf arkadaşının gazetelerde çı- kan doğum tarihinin 1917 geç- tiğini, ancak bunda bir yanlış- hk olabileceğini, çünkü kendisi- nin 1915 doğumlu olduğunu an- latırken şunlan söyledi: "Hahcıoglu Askeri Lisesi'nin 6. anıf ına (ilkokoldan sonra ilk sınıf) biriikte girmişük. O tngi- lizce, ben Almanca kısmınday- dık. Yü 1928. Laün harfleri ye- ni kabul edilmiş. tkimii de or- ta halli ailelerin çocuklanydık. Ben Konya'da şehh edümiş Yüz- başı Hüseyin Avni Bey'in oghıy- dnm. Onun ailesini şimdi anım- samıyornm. Bir süre sonra Ha- haoglu Askeri Lisesi dagüdı. ln- gilizce okuyanlar Bursa Askeri Lisesi'ne, ben de Maltepe Askeri lisesi'ne gjttûn. Sonra Harbivei de birteştik. tkimiz de piyade idik. Daha sonra kıtalara dağıl- dık. Sonralan pek görmedim. Ben Harp Akademisi'ni bitir- dikten, samyorum alü yu sonra akademiye gjrdi. Kunnay sabay çıktı. Ama kıta yaşamı demek ki, çok iyi geçmiş olmalı ki, terfi etti. Ordu komutanhgına kadar geldi." Yü 1977. Genel seçimler yapı- lacak. Bülent Ecevit'in ünlü Taksim mitinginden önce Baş- bakan Demirel kamuoyuna; Eceyit'e suikast yapüacağma da- ir bir mektup açıklıyor. Yurda- kuler anlatımı sürdürüyor: "Ad- nan Ersöz, tstanbul 1. Ordu Ko- mutanı'ydı. Biz tabii senatörler olarak Ersözle konuştuk, 'Ad- nan böyle bir durum varmış, ne olacak' diye. 'Bütün sorumluluk bana ait. Gelsin (Ecevit)' dedi. 'Ecevit'i kimse vuramaz, vurdurtmam' dedi. Nitekim Ecevh lstanbul'a giderek konuş- tu." Sonra... Askeri Şurâ'da Ad- nan Ersöz Kara Kuvvetleri Ko- mutanlığı'na getiritmek isteni- yor. tktidarda, Ecevit'in güveno- yu alamayan hükümeti var. Yur- dakuler anlatıyor: "Milli Savunma Bakanı Ha- san Esat Isık, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Semih San- car önerdiler, Başbakan Ecevit de, Adnan'ın Kara Kuvvetleri Komutanlıgı'nı onayladı. Karar- name Cumhurbaşkanı Fahri Konıtürk'e gitti. Biz üç tabii se- natör arkadaşımla, (Mucip Ataklı, Refet Aİcsoyoğlu ve ben) rahmeüi Fahri Koretürk'ten randevu istedik. Çankaya'ya çık- tık. Korutürk babçede bizi kar- şıladı. Yalnız bize 'Mehmet öz- güneş benden randevu istemiş- ti. Ama bir mazeret bildirdi, onun yerine sizi kabul ettim' de- di. Ben hemen Ataklı'ya 'kalk gidelim' diye işaret ettim. Atakh da eliyle 'yapma, otur' işareti yaptı. Konuyn actık; Ersöz'ün ka- rarnamesinin onaylanmasını. Arkadaşlanma 'ben konuşma- yaymı Adnan hakmda, çünkü sınıf arkadaşım' dedim. 'Koru- türk belki sınıf arkadaşım ko- nıyor' diyebilir. Ecevit'in de hü- kümet durumu sallantıda. Gü- venoyu alır mı, almaz mı diye Bdki iktidara Demirel gelebUir. rörist saldınya kurban gitmesin- den büyük üzüntü duyduğunu belirterek "Seçimle kurnlacak yeni iktidarm demokratik duzen içinde terörii de etkisiz hak ge- tirecegiae nanıyoınm" dedi. DYP lideri Süleyman Demi- rd, Ersöz'ün eşine ve Genelkur- may Başkanı Orgeneral Dogan Güreş'e gönderdigi telgraflarda "Türk miDetinin hizmetinde bn- lunanlara yönelik bu hain saldı- nlann «m^nna nbsmayacağmı, Türkiye'yi sevenler ve ona sahip çıkanlann onun düşmanlann- dan kat kat fazla oldugunn" bildirdi. Genelkurmay Başkanı Fahri Korutürk bize şunu söyle- di: 'Ben şimdi endişeliyim. Bel- ki Ecevit güvenoyu almayacak. Demirel, belki Adnan Ersöz'ü istemez: Benim bir başka sınıf arkadaşım da Ali Fetbi Esener. O da orgeneral ve ordu kornn- tanı. Demirel'in kafasının Ali Fethi Esener'e yatkın oldagunu bfliyomz. Ben sonnnda soze kanştım; 'Saym Cumhurbaşkanım, bu Adnan Ersöz benim sınıf arka- daşım. Ali Fethi de sınıf arka- daşım. Yalnız zannediyorum, kararnameyi Sancar, Işık ve Ecevit imzaladılar. Kararname önünüzde. Şimdi şunu söylemek istiyo- rum: Bir savaşa kimin gireceği- ne Demirel, Ecevit değil, Genel- kurmay Başkanı karar verir. Ge- nelkurmay Başkanı Sancar da Adnan demiş!' Şöyleydi, böyley- di derken, o sırada Aksoyoglu tamdıgı emekli bir Yargıtay ya da Danıştay üyesini kontenjan scnatörii olarak ^«nıygm Ko- rntürk'ten istedi. Orgeneral Güreş, Ersöz'ün ölümü dolayısıyla yayımladığı mesajda, Ersöz'ün bölücü ve va-' tan haini eşkıya tarafından şe-' bit edildiğini bildirdi. Türk Si- lahlı Kuvvetleri'nin, Türk vata- nının bölünmezliğine inanmış,' yaptığı hizmetlerle Türk mille- tinin takdirini kazanmış bu de-' ğerli komutanın kaybından son- ; suz üzüntü duyduğunu belirtti. j Ecevit de Refika Ersöz'e gön- ' derdiği başsağlığı mesajında,,' "Ersöz'ün iw«anhit düşmanı ha- ı inlerce öldürülmesinden eşiyle-1 birlikte duyduklan üzüntüyü" dile getirdi. Korutürk 'Vallahi benim hu- kukçulara güvenim yok. Meclis- te bu kadar zaman bulundum, biri bir şey söyler, öbürü bir baş- ka şey.. Onun için ben öyle bir- şey yapamam' dedi. Tabii biz çok boznldnk. Ondan sonraki kararnamelerde Koratürk, ne Adnan Ersöz'ü ve ne de Ali Fet- hi Esener'i Kara Kavvederi Ko- mutanuğYna getirdi. Ecevit de güvenoyu alamayarak düştü, Demirel geünistL Ege Ordu Ko- mutanı olaa Kenan Evren Kara Kuvvetleri Komatau oldu. Da- ha sonra da Gendknnaay Bas- kanhgı'na geldi." Evet, 1978'de Ecevit yeniden hükümeti kuracak ve emeklili- ğine başlayan Adnan Ersöz'ü MlTin başına getirecekti. 12 Eylul'den sonra da Kenan Ev- ren, Adnan Ersöz'ü Danışma Meclisi üyesi olarak atayacaktı. Ya Ali Fethi Esener, o da Demi- rel tarafından Büyük Türkiye Partisi'nin başına getirilecek ve sonra da Evren'in vetosuna uğ- rayacaktı.