Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
15 EKİM 1991 EKONOMt CUMHURİYET/13
Almanya'ya
tahvil ihracı
• ANKARA (AA) —
Türkiye, Frankfurt
Uluslararası Menkul
Değerler Borsası'nda,
Commerzbank A.G.
aracılığıyla 500 milyon
mark tutannda tahvil ihracı
gerçekleştirdi. Hazine ve
Dış Ticaret
Müsteşarhğı'ndan (HDTM)
yapılan açıklamaya göre söz
konusu tahvil ihraana
ilişkin anlaşma dün
Frankfurt'ta HDTM, Dış
Ekonomik llişkiler Genel
Müdür Yarduncısı Hilmi
Bülent Payaslıoğlu
tarafından imzalandı. 5 yıl
vadeli tahvillerin faizi yüzde
10.75 olarak belirlendi.
ENKASovyet
basınında
• EkoDomi Servisi —
Sovyctler Birliği'nin önde
gelen basın yayın
kuruluşlanndan Izvcstia
gazetesi, bu ülkede önemü
inşaat projelerini
yürütmekte olan Türk
müteahhitlik firması
ENKA'ya geniş yer ayırdı.
Izvestia, ENKA'nm Doğu
Almanya'dan dönen Sovyet
askerleri için 120 milyon
mark Alman kredisiyle
Bellorussia'da yapüacak 725
konutu, 195 günlük "rekor
sürede" tamamlayacağını
bildirdi ve inşaatın
kalitesini övdü.
Hipernıarkete
yeni yaûnm
• ANKARA (ANKA) —
Türkiye'de iş, efclence ve
ticaret merkezlerinin bir
arada bulunduğu Galleria
tipi tesisler kurarak
işletmek amacıyla
Hollanda'dan bir fırma
daha yatınm vaptı.
Hollanda'ııın Sidc (Europe)
fırması, 5 Japonla birlikte
Türkiye'de büyük satış
mağazacıüğı sektöründe
faaliyet göstermek için
şirket oluşturdu. "Sogo
Istanbul Büyük Satış
Mağazacıhğı A.Ş!' adı
verilen şirketin toplam
sermayesi 250 milyon lira
olarak belirlendi.
Dr MEHMET KABASAKAL
TÜRKİYE'DE
SİYASAL PARTİ
ÖRGÜTLENMESİ
YPK, 1992progmmı ve bütçesini kabul etti
Politikada
1960 öncesi
• Ekonomi Servisi —
Ekonomik ve Sosyal Etütler
Konferansı Heyeti Başkan-
vekili Dr. Mehmet
Kabasakal'm, geçen yıl
Yunus Nadi ödüJünü
kazanan Türkiye'de Siyasal
Parti örgütlenmesi' adh
kitab'ı yayımlandı.
Kabasakal'm, siyaset bilimi
doktora tezi olarak
hazırladığı kitap, 2'nci
Meşrutiyet'ten 196O"a kadar
geçen dönemde, Türk siyasi
yaşamındaki partileri
inceliyor.
Ekonomide daralmâ yılıANKARA (Cmmhnriyet Bü-
rosu) — Başbakan Yardımcısı
Ekrem Pakdemirfi'nin başkan-
lığında geçen hafta sonunda ya-
pılan Yüksek Planlama Kurulu
(YPK) toplanosında 1992 yılı
kalkınma programı ve bütçe ta-
sansı görüşülerek kabul edildi.
ANAP seçimi kazanırsa, 1992
yıhnda memurlara en fazla enf-
lasyon kadar maa$ artışı verile-
cek. Enflasyon yüzde 55, büyü-
me hızı da yüzde 5 düzeyinde
olacak.
YPK toplantısında, 1992 yı-
hnda kamu açıklannın azaltıl-
ması amacıyla özellikle yatınm
ve cari harcamalarda kısıntıya
gidilmesi gundeme geldi. Ancak
bu yıl milli geürin yüzde 10'u ci-
vannda (Körfez hibeleri düşül-
düğünde yüzde 12) gerçekleşe-
ceği tahmin edilen kamunun fi-
nansman açığırun 1992 yıhnda
da en fazla yüzde 8'e çekilebi-
leceği ortaya çıktı. 1992 yıhnda
gayri safi milli hasıla cari fiyat-
larla 750 trilyon üra düzeyinde
olacak. Bu durumda kamunun
toplam borçlanma gereksinimi
de 60 trilyon lirayı bulacak.
1992'de konsolide bütçe har-
ANAP seçimi kazanırsa, 1992'de memura
enflasyonun üstünde maaş artışı
verilmeyecek. 1992'de kalkınma hızı yüzde 5,
enflasyon yüzde 55, bütçe 38 trilyon lira,
vergi tahsilatı 133 trilyon lira, toplam sabit
sermaye yatırımı 162.5 trilyon lira, kamu
finansman açığı milli gelirin yüzde 8'i kadar,
ihracat 16, ithalat 24.5 milyar dolar olacak
maye yatınmlan, 1992 yıhnda
162 trilyon 525 milyar lira ola-
cak. Bunun 71 trilyon 225 mil-
yar lirahk bölümü kamu sektö-
rünce gerçekleştirilecek. Kamu
yatınmlannda bu yıla göre yüz-
de 2.6'hk reel artış ohnası ön-
görülürken özel sektör sabit ser-
maye yatırımlannın yüzde 5.8
oranuıda artacağı tahmin edil-
di.
camalannın 197 trilyon 820 mil-
yar lira ohnası öngörülürken
bütçeye personel harcamalan
için 76 trilyon 750 milyar üra
ödenek ayrıldı. Buna göre
1992'de personel giderleri top-
lamı yüzde 56.6 oranında artış
gösterecek. Bu artışın bir bölü-
mü işe yeni ahnacak personele
aynhrsa, maaşlarda hiçbir reel
artış sağlanmayacak. Hiç yeni
memur ahnmaması durumunda
da reel maaş artışı yüzde 1 dü-
zeyinde kalacak.
38 trilyon lira başlangıç açığı
ile bağlanan 1992 bütçesinin ge-
lir hedefı de 159.5 trilyon lira
olarak hesaplandı. Bu gelirin
132 trilyon 820 milyar lirahk bö-
lümü vergi tahsilatından elde
edilecek. Aynca 1992 yıhnda
sağJanması beklenen toplam 8.5
trilyon lira tutanndaki özelleş-
tirme gelirinin 6 trilyon lirahk
bölümü de bütçeye aktanlacak.
Vergi dışı normal bütçe gelirle-
riyle fonlardan yapılacak diğer
aktarmalann da 20 trilyon lira
düzeyinde olacağı belirtildi.
Yatınmlar yüzde 4.4
artacak
Kalkınma programında 1992
yıhnda toplam sabit sermaye ya-
tınmlanmn reel olarak yüzde
4.4 oranında artması hedefleni-
yor. Bu yıl 100 trilyon 950 mil-
yar lira düzeyinde gerçekleseceği
tahmin edilen toplam sabit ser-
Yüzde 5lik reel
devalüasyon
Programda dışa acık büyüme
modelinin sürdürülebilmesi ve
bir ölçüde ihracatın desteklen-
mesi için TL'nin 1992 yıh için-
de reel olarak yüzde 5 oranın-
da devaJiıe edilmesi öngörüldü.
Bu yıl 4 bin 228 lira düzeyinde
gerçekleseceği tahmin edilen or-
talama dolar kurunun 1992 yı-
hnda da 6 bin 610 lira olacağı
varsayüdı.
1992'de toplam ihracatın 16
milyar dolar, ithalatın da (altın
hariç) 24.5 milyar dolar ohna-
sı, cari islemler hesabının da 105
milyon dolar açık vermesi he-
deflendi.
Çillere iki evet, bir retEkonomi ServU — DYP
Genel Başkan Yanümcı-
sı Tansn Çükr'in, partilerin eko-
nomı kurmaylarına yaptığı
"tartışma" çağnsına. ANAP ve
DSP'nin ekonomi sözcülerinden
olumlu yanıt geldi. Başbakan
Yardımcısı Ekrem Pakdemirli,
Çiller'in "Basınıo öniiDde
tartopdım" çağnsını, "TV'den
yayımUnması" koşuluna bağla-
yarak "Ben hazınm" dedi.
DSP'nin ekonomik konularda-
ki sözcüsü Hüsnü Kızılyalh, be-
lirtilen yer ve zamanda tarüsma-
ya geleceğini bildirdi. SHP'nin
ekonomi kurmayı Onur Kum-
baraabaşı, Çiller'in çağnsını,
"Tansu Hanım'ı ciddiye
almıyornz" diyerek geri çevirdi.
Seçime katılacak siyasi parti-
lerin ekonomik programlarını
açıklamalanndan sonra, ekono-
mi kunnaylan arasında bajla-
yan tartışma yeni bir boyut ka-
zandı. DSP'nin ekonomi sözcü-
sü Doç. Dr. Hüsnü Kızılyah'nm,
geçen hafta siyasi partilerin eko-
nomi kurmaylarına yaptığı ve.
sonuçsuz kalan "tartışma" çağ-
nsı, bu kez DYP'nin ekonomi
sözcüsü Tansu ÇUler'den geldi.
Prof. Dr. Tansu Çiller, önceki
gün lstanbul'da düzenlediği ba-
sın toplantısında ve gazetelere
verdiği ilanlarla ad vererek öte-
ki siyasi partilerin ekonomiden
sorumlu temsilcilerine "meydan
okudm."
Çiller'in, "16 Ekim 1991 to-
rihinde, tstanbul The Marmarai
da saat 09JCda, Gazetecâer Ce-
miyeti Başkanı Nezih Demir-
kenfin başkanhgını yapacagı bir
.oturumda, basın önitnde
tartışahın" çağnsına, DSP söz-
cüsü Kızılyallf dan olumlu yanıt
geldi. Kızılyalh, Cumhuriyet
muhabirine, beurtilen yer ve sa-
atte tartışmaya hazır olduğunu
bildirdi.
Dün Ankara'da ajanslara bir
açıklama yapan ANAP'ın eko-
nomi kurmayı Başbakan Yar-
dımcısı Prof. Dr. Ekrem Pakde-
mirli, basın önünde yapılacak
tartışmamn gecikebileceğini,
tartışmanın TV'den yayımlan-
ması halinde hazır olduğunu
söyledi. Pakdemirli, şöyle dedi:
"lartısmaya, hemen yapdmak
kaydıyla hazınm. Tartısmanın
milletbnize hemen yansıması
için TV'de wya özel yayuı knru-
luşlanyta vapümasını öMriyo-
rnm."
SHP'nin Gölge Maüye Baka-
nı Prof. Dr. Onur Kumbaracıba-
şı ise çağnya "Tansu Hanım'ı
ciddiye almıyonız" diyerek
olumsuz yanıt verdi. Kendisiyle
Antakya'da görüştüğümüz
Kumbaracıbaşı, Tansu Çiller'in
okul kitaplanndan edindiği bil-
gilerle oluştunnaya çahştığj eko-
nomi poliükalarını tartışmaya
değer bulmadığını söyledi.
Tansa Hanım'ın devletin işle-
yişi le Dgfli bügisi yok. Özd sek-
tör dencyirai ise bir dönem yap-
tığı kooperaüfçilik bilgisi ile
sınırlı" şeklinde konuşan Kum-
baracıbaşı, halkın kendi prog-
ramlannı anladığuıı, Tansu Çil-
ler gibi "açıklama ihtiyao"
içinde ohnadıklannı bildirdi
Bankalanıı kâr rekoruANKARA (ANKA) — Ban-
kalar kâr rekoru kırdı. Yıhn ilk
yansmda bankalarm net kânmn
3 trilyon 211 milyar liraya çıktı-
ğı ve geçen yıhn aynı dönemine
göre yüzde 155'lik kâr artışı sağ-
landığı belirlendi. Bankalar, ge-
çen yıhn ilk yansını 1 trilyon
257.6 milyar lira kârla kapatrmş-
lardı.
Bankalann kânndaki patla-
ma, faiz gelirindeki arüştan kay-
naklandı. Bankalann geçen yı-
hn ilk yarısında 3 trilyon 208
milyar lira olan net faiz geliri 5
trilyon 790 milyar Ura artarak 8
trilyon 998 milyar liraya çıktı.
Bankalar, net komisyon gelirle-
rini de 561 milyar lira artırarak
790 milyar liradan 1 trilyon 351
milyar liraya çıkarmayı başardı-
lar.
Geçen yıhn ilk yansmda kam-
biyo işlemlerinden net 73 milyar
Bankalann gelir-gider durumu (milyar TL)
Faiz
• Gelır
• Gider
Kornisyon (net)
Kambıyo (net)
Kredi karşılıkları
Diğer (net)
Net kâr
1991
8.998
26.934
17.936
1.351
-«17
-438
-5.883
-.211
1990
3.208
14.429
11.221
790
73
-305
-2.508
1258
Fark %
5 790
12 505
6.715
561
-«90
-133
-3.375
1.953
lira kâr eden bankalann, bu yıl
aynı dönemde 817 milyar lirahk
kambiyo zararıyla karşı karşıya
kaldıklan görüldü. Böyiece,
kambiyo işlemlerinden kaynak-
lanan zarar geçen yıla göre 890
milyar lira artmış oldu. Banka-
lar, takipteki krediler karşıhğı
ayırdıkları tutarı da 133 milyar
Ura artırdılar. Bankalann, diğer
gehr ve giderlerinden kaynakla-
nan zarar ise 3 trilyon 374 mil-
yar lira arttı. Bu kalemde geçen
yıhn ilk yansında 2 trilyon 508
milyar Ura olan zarar, 5 trilyon
883 milyar liraya çıktı. Böyiece,
bankalann net kân, geçen yılki
duzeve göre 1 trilyon 953 milyar
Ura arttı.
Bankalann yıhn ilk yansmda*
ki kân, geçen yıhn tümündeki
kâra yaklaşu. Bu yıl altı ayda 3.2
trilyon Ura kâra ulaşan banka-
lar, geçen yıhn tümünde 4 tril-
yon Ura kâr etmişlerdir.
Bankalann krediierden elde
ettiği faiz geliri yıhn ilk yansmda
17.4 trilyon Urayı buldu. Banka-
lar, bu dönemde mevduata ise
13.6 trilyon üra faiz ödediler.
Bankalar, takipteki krediier-
den de 1.3 trilyon lira faiz ahr-
ken, menkul değerierden 4.6 tril-
yon lira faiz geliri sağladılar.
Altı ayhk dönemde 3.2 trilyon
lirahk kâra ulaşan bankalann,
bu dönemde vergi karşıhğı ola-
rak ayırdıklan tutar komik dü-
zeyde kaldı. Bankalar, öcak-
haziran döneminde vergi karşı-
hğı olarak sadece 226 milyar 262
milyon Ura ayırdılar. Ayrılan tu-
tar, net kânn sadece yüzde 7'sine
karşıhk geUyor.
T U K E T I C I G O Z U Y L E
MERAL TAMER
Arkadaşımız Meral Tamer, yıllık izninin bir bölümünü kullandığından yazılarına
bir sûre ara verecektir.
SECM NOTLABI
OSMANULAGAy
Dört Lidere Bir Bakış (1)
ANAP, DYP, DSP ve SHP liderterini önce TÛSİAD'm dûzenlediği toplanblarda, daha sonra par-
tilerince İstanburda düzenlenen açıkhava toptanhlannda ve televizyonda izledim. Bu vesile-
lerie edinmiş olduğum izlenimleri, dört lidere ilişkin olarak daha önceden edinmiş olduğum
izlenimlerie birteştirerek kişisel bir değeriendirme yapmaya çalışacağım. Burada bunun kişi-
sel bir değeriendirme olduğunu özellikle vurguluyorum.
Mesut Yılmaz
Mesut Yılmaz dört fkferin açık farkla en gen-
ci, liderlik koltuğuna en yeni oturanı, lideriik
performansı en az bilineni. Yılmaz, 'en taze
lider' olduğunu belirterek bunu kendisi için bir
üstünlük olarak göstermek istiyor ve sanırım
oldukça başarılı da oluyor. Yılmaz'ın gençliği-
nin yanı sıra fiziksel görünümü de kendisine
üstünlük sağlayabilecek bir diğer faktör. Örne-
ğin TV'deki açıkoturumda liderleri izleyen pek
çok kimseden bu yönde ifadeler duydum.
Yılmaz'ı ilk kez 1983 bahannda, ANAP'ın ku-
ruluş çalışmalarının yürütûldüğü, Turgut özaP
ın Şişli'deki bürosunda politika heyecanı için-
deki bir genç olarak tanımıştım. Daha sonra
bakanlık yaptığı dönemlerde hep kendisini ye-
tiştirmeye çalışan bir kişi izlenimi vermişti ba-
na. ANAP liderliği gündeme geldiğınde ise li-
deriik nrteliğıne sahip olup olmadığı konusun-
da ciddi tereddütler vardı kafamda.
Uzunca bir mücadeleden sonra ANAP lider-
liğini ele geçiren Yılmaz'ın ilk aylardaki perfor-
mansı doğrusu benim beklentilerimin üzerin-
de. Diğer politikacılardan, alışılagelmış poli-
tikacı' tipinden farklı bir yaklaşımı olduğunu
öne çıkartabiliyor ve özellikle bu nedenle de-
ğişik çevrelerde puan topluyor.
örneğin TÜSİAD'ın düzenlediği dizi toplan-
tılarda en beğenilen lider sanırım Yılmaz ol-
du. İşadamları Yılmaz'ı begendi, çünkü ilkeli
bir politik çizgi izleyeceğinı söyledi. ANAP dö-
neminde yapılan bazı hatalaokabul ettı; ön-
ceki dönemden farklı olarak herkese eşit dav-
ranan, kurallara bağlı, diyaloğa önem veren ve
istikrarlı bir yönetim vaat etti. Ayrıca dünyada
daha iyi bir yer edinme özlemini vurguladı, eği-
time ve özelieştirmeye büyük önem verecek-
lerini belirtti ve puan topladı.
Kartal meydanındaki ANAP mitinginde Me-
sut Yılmaz'ın topluluğu en fazla yakalayabildiği
anlarda Allah'a ve Cenat» Ailah'a atıf yaptığı
anların dışında gene bu 'yeni politikacı tipi'ni
çizmeye çalıştığı anlardı. ANAP döneminde
bazı hatalar yapıldığını, enflasyonun altyapı ya-
tınmlan nedeniyle kontrol edilemediğini itiraf
etmesi 'koltuk için değil hizmet için' politika-
ya atıldığını, 'kavgayı değil banşı amaçiadığını'
soylemesi, yolsuzluklara göz yummayacağını
kesin bir ifadeyle açıklaması, topluluktan iyi
tepki gördü, alkış aldı.
Yılmaz karizmasıyla anında insanlan yaka-
layan, parlak bir konuşmacı değil, ama vermek
istediği mesajı iletebiliyor. Ne var ki çizmek is-
tediği yeni poiitikacı tipi dışında verdiği mesaj-
da çok etkileyici bir şey yok. ANAP'ın dağar-
cığında carpıcı bir yeni projeler paketinin ol-
maması ve geçmışte verilip tutulamayan söz-
ler, Yılmaz'ın vaatler bölümünde söyledikleri-
nin fazla etkili olmamasına yol açıyor, insan-
lar yapılan vaatleri fazla inandırıcı da bulmu-
yor benim görebikjiğim kadanyia. Yılmaz sekiz
yıllık ANAP icraatının olumlu yönlerine sahip
çrkıp olumsuz yönlerini düzelteceğini soylüyor,
ama devraldığı miras ve Özal faktörü yeterin-
ce inandırıcı olmasını önlüyor galiba.
Sfileyman Demirel
Süleyman Demiröl herhakje dünya politika
literatürüne geçmesi gereken bir lider, Bunca
iniş çıkıştan sonra inanılmaz bir tempcyla ik-
tidara doğru tırmanma çabası kuşkusuz ola-
ğanüstü. Başbakanlık koHuğuna ilk oturuşun-
dan çeyrek yüzyıl sonra hayli değişmiş bir
Türkiye'de yeniden iktidar olabilmek için ge-
rekli değişimi ve esnekliği gostermeye çalış-
ması da ayrıca kayda değer.
TÜSIAD toplantısından bir hafta önce İstan-
bul Sanayi Odası'nda konuşurken 'globalleş-
me'nin, dışa açık bir ekonominin vazgeçilmez-
liğini vurgulayan Demirel'i TÜSİAD toplantısın-
da dinlerken devlet yönetimi. hukuk devleti,
meşruiyet, kuvvetler ayrılığı gibi kayramlan ne
kadar sindirmiş olduğunu daha iyi fark ertim.
Belli ki çok okumuş, çok düşünmüş bu konu-
larda Demirel; okuduklarını, düşündüklerini,
yaşadıklannın süzgecinden de geçırerek bir ol-
gunluğa erişmiş.
Demirel, diğer üç liderin belki de hiçbirin-
de olmayan bu nitelikleriyle işieyen çağdaş
devlet'i hedeflediğini, 'iyi kamu yonetimi'ni ku-
racağını söylerken doğrusu etkıleyıciydi. Ku-
ral tanımazlığın âdeta bir kural haiine getiril-
diği, keyfiliğin anayasa ve hukuk düzenini iyt-
ce zoriadığı bir dönemden sonra tam bir dev-
let ve kural adamı imajı çizen Demirel'in bu ne-
denle puan alması doğaldı.
'özal'ı indirme' ve 'hesap sorma' temaları
aslında Demirel'in 'kural adamı' imajının do-
ğal bir uzantısı olarak da yorumlanabilirdi, ama
bu temaların bazı çevreleri rahatsız ettiği de
bir gerçekti. Toplumun bir kesimı kavganın her
türlüsünden tedirgin olduğu için rahatsızlık du-
yarken özellikle iş âlemınde özal'ın dış dün-
yadaki ıtibarından kaynaklanan bir kaygı du-
yuluyordu. Özal'ı indiren bir Demirel'e dış dün-
ya ve fınans çevreleri nasıl bakacaktı? Türki-
ye'yi çok yakından tanıyan bir yabancı banka-
cıya göre böyie bir gelîşme Türkiye'nin ulus-
lararası fınans çevrelerindeki imajını 'zehirier-
di.'
'Hesap sorma' temasının DerrHrel'in dolaş-
tığı meydanlarda en fazla ilgi çeken, alkış top-
layan temalardan biri olduğu ise galiba doğ-
ru. Demirel'i İstanbul'da, Alibeyköy'de, Gazi-
osmanpaşa'da ve Bayrampaşa'da izlerken bu-
nu fark ertim. Demirel, haik, hukuk, adalet gi-
bi önem verdiği kavramlardan söz ederken ya
da yapacaklannı anlatırken fazla tepki göster-
meyen insanlar 'hesap soracağız' deyince
destek belirten seslerini yükseltiyortardı. De-
mirel'in bu üç meydanda toplanan insanlan,
konuşmasıyla yakalayabildiğini ve sürükleye-
bildiğini söytemek ise zordu. Demirel'in her
meydanda defalarca yinelediği peşimize dü-
şecek misiniz' sorusuna verilen yanıt da sa-
nırım umduğu kadar güçlü değildi. Bana öyle
geldi ki Demirel'in Anadotu meydanlarında
kurduğu iletişimi 1991 yılının İstanbulu'nda
kurması pek kolay olmuyor.
Demirel'in dış rekabete açık, eksiksiz bir pi-
yasa ekonomisini benimsediğini soylemesi de
kimı çevrelerde hâlâ kuşkuyla karşılanıyor.
"ûzal'a alternatif olarak Demirel'in peşine dü-
şen işadamları, daha çok dış rekabetten şikâ-
yetçi olanlar, devlet desteğinden medet uman-
lar değil mı; bunlann desteğiyle iktidara gele-
cek bir Demirel gerçekten dış rekabete açık
bir ekonomi politikası izleyebilir mi" sorusu so-
ruluyor.
Demirel'i sıradışı bir politikacı yapan geçmi-
şi, belki en ürkütücü yanını da belirliyor. Ha-
san Cemal'in geçen gün yazdığı gibi Sayın De-
mirel'in içinden atamadığı 'rövanş alma' duy-
gusunun gene geçmişten gelen çekilmez bir
'patronaj' alışkanlığıyla birlikte öne çıkması
olasılığı beni hayli tedirgin ediyor, iktidardaki
bir Demirel'in muhalefetteki Demirel'den farklı
olacağı kuşkusunu yaratıyor.
Kat kaloriferinde
Demirdöküm farkı:
"Güven Sözleşmesi"
Tüketiciyi korumada çok önemli bir
adını olan bu çağdaş sistemle, iki
önemli avantaja birden sahipsiniz;
Ücretsiz Komple Bakım
Demirdöküm uzmanlan yılda 2 defa
kat kaloriferinizin komple bakımını
yapacak. Böyiece cihazınızın verimli
çalışmasını ve yakıt tasarrufu
yapmanızı sağlayacak. Çağnnızı
beklemeden, yol ve işçilik ücreti
talep etmeden...
Ücretsiz Süratli Servis
Ihtiyaç duyduğunuzda, bir
telefonunuzla Demirdöküm
servisi yanınızda olacak; en geç
24 saat içinde yine yol ve işçilik
ücretsiz...
Garanti süresi dolmuş bütün
Demirdöküm Kat Kaloriferi sahipleri
için geçerli bu sistemden bütün bir
yıl boyunca yararlanmak için, bir
defaya mahsus sözleşme ücreti
ödemeniz yeterli.
Mutlaka yararlanın; Demirdöküm'ün
bütün yurtta yaygın uzman servisi
sizi de güvencesine alsın...
dDDemirdökümT ü r k i y e ' n i n T e r c i h i
Nasıl Katüacaksınız?
1. Aşağıdaki kuponu doldurup,
kuponda yazılı adrese
postalayın.
2. En kısa zamanda 2 nüsha
sözleşme tarafınıza
gönderilecektir: 350.000 TL'yi
(K.D.V. dahil) sözleşmedeki
banka hesap numarasına
yatınn. Havale giderleri bize
aittir.
3. Sözleşmenin bir nüshasını
banka dekontuyla birlikte
adresimize postalayın.
Güvenceniz bir yıl için
hemen başlayacaktır.
Adı, soyadı:
Telefon no:
Yazışma adresi:
Cihazın kurulu olduğu adres:
Demirdöküm Servis Müdürlügü
Talatpaşa Cad Harmancı Sok No 3
Levent 81640 Istanbul
Tel: 164 02 88 - 169 72 61 - 178 06 05
Fax 168 73 92