Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14 HABERLERİN DEVAMI 31 OCAK 1991
Prof. Tunaya'nın
«enazesi bugün
Külttir Servisi — önceki gün
yitirdiğimiz anayasa hukuku
profesörü, bilim adamı Tank
Zafer Tuntya'nın cenazesi bu-
gün Teşvikiye Camii'n-
de kılınacak öğle namazından
sonra Aşiyan Mezarhğı'nda top-
rağa verilecek. 76 yaşında kalp
krizi sonucu ölen "Hocalann
Hocası" Tunaya için bugün sa-
at 10.30*da İstanbul Üniversite-
si merkez binasında bir tören
düzenlenecek. Törende tÜ Siya-
sal Bilimler Fakültesi Dekanı
Prof. Cumhur Ferman, Hukuk
Fakültesi Dekanı Prof. tlhan
Akın, anayasa profesörü Erdo-
gan Teziç ve medeni hukuk pro-
fesörü Aydın Aybay konuşma
yapacaklar.
Strasbourg Üniversitesi profe-
sörlerinden Server Tanilli, Tuna-
ya'nın ölümü üzerine şunlan
söyledi:
"Tank Zafer Hoca'mn kişili-
ginde yafauz seçkin bir siyaset bi-
limcisi ve anayasa hukukçusu
degil, aynı zamanda çagdaşlaş-
ma sürecimizin bir duşüniıriinü,
özgüriük ve demokrasi savaşçı-
sını da yitirmiş bulunuyonız.
Böylesi düsünür ve savasçıları
daha da gereksindigimiz şu çe-
tin yıllarda bu kabın agıriıgı et-
kisini daha çok hissettiriyor ve
ettirecek. Tank Hoca'mn yeri
gerçekten doldunılamaz. Anısı
önünde en derin saygılarla egi-
liyonım."
Bu arada, Prof. Ragıp Sanca,
dün Tank Zafer Tunaya ile ilgili
sözleri arasında çıkan "Dekan-
lığı sırasında hiç sesini
yükseltmedi" sözünün aslında
"Dekanugı sırasında bademelere
bile hiç sesini yükseltmeden hi-
tap ederdi" biziminde olacağı-
nı söyledi.
Irak'tan
(Baftarafı 1. Sayfada)
kü 'sürpriz' ziyaret büyükelçinin
kendi istemi üzerine gerçekleş-
ti. Bakanlık basın bürosu çalı-
şanlannın bile 'haberdar
1
olma-
dığı ziyaret, günlük olarak ha-
zırlanan yazılı 'günlük faaliyet
bölteninde'de yer almadı. Irak
Büyükelçisi ile Bakan Hüsnü
Doğan'ın görüşmesi sabah saat
10.00-10.30 arasında gerçekleşti.
Görüşmeden sonra bakanlık ba-
sın bürosundan yapılan yazılı
açıklamada şu görüşlere yer ve-
rildi:
"Göriişmede Irak Büyükelçi-
si bugüne kadar Irak'ın Kuveyt
konusundaki tutumu hakkında
bilinen göriişlerini izah etmiş ve
Irak'tan Türkiye'ye herhangi
düşmanca bir hareketin beklen-
memesi gerektigıni belirtmiştir.
Milli Savunma Bakanı Hüsnü
Dogan, Türkiyenin krizin baş-
ladıgı 2 Ağustos 1990 tarihinden
bugüne kadar uyguladıgı poiiti-
kada bir degişiklik olmadığını
ifade etmiştir. Bakan Dogan, bu
politikanın temel noktalannın
Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesi.
Irak'ın toprak biitünlugünün
mubafaza edilmesi ve kendisine
bir tecavüzde bulunulmadığı su-
rece Türkiye'nin bir harekete gi-
rişmeyecegi şeklinde olduğu ve
Birleşmiş Milletler kararlan
dogrultusunda davrandıgımızı
vurgulamıştır. Dogan bu çerçe-
vede daha fazla can kaybına ve
tahribata meydan verilmeden
savaşın sona ermesi dileginde
balnnmuştur."
Suriye
(Baftarafı 1. Sayfada)
izm »lm«H«n Türk sahasım kul-
laaabfleceUerini ifade ederek ön
iıin talep etmişlerdir. Biz de bu-
m Bygan gördük. Kendileri için
tekMke kalktıgı anda geri dön-
mek üzere bu izin verilmiştir."
Sungar, Suriye'nin Avnıpa ul-
kelerinden de aynı yönde bir ta-
lepte bulunduğunu kaydetti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü
Mnrat Sungar, ABD Başkanı
Bush'un Türkiye ziyaretinin
gündemdeki yerini koruduğunu
söyledi. Daha önce ABD Başka-
nı George Bush'un Türkiye zi-
yaretini Moskova'da yapılacak
zirve görüşmesinin hemen erte-
sinde gerçekleştirmeyi planladı-
ğını hatırlatan Sungar, bu erte-
leme karannın Türkiye ziyare-
tinin de ileri bir tarihe bırakıl-
dığı anlamına gelmediğini söy-
ledi Sungar, ABD yetkililerinin
Waihington Büyükelçih'ği aracı-
lığıyia Ankara'ya yaptıklan bil-
diriınde, Başkan Bush'un önce-
likle gelmek istediği ülkelerden
biriıin Türkiye olduğunu ifade
ettiğini bildirdi. Amerikan kay-
nakian, Bush'un ziyaretine iliş-
kin resmi karann henüz alınma-
dığııı vurguluyorlar. Ancak
Körez savaşının gidişine baglı
olank bu ziyaretin şubat ayı
içinoe gerçekleşmesi olasılığınin
"yöksek" olduğu da belir-
tihyjr.
Viae sorunu
A3D ve Ingiltere başta olmak
üzen bazı Batüı ülkelerin TC
yurtaşlarına vize vermelerinde
Körez savaşının başından beri
artaı zorluklann giderilmeye
başkndığı duyuruldu. Dışişleri
Bakınhğı'nın girişimi sonucu
ingiıere Büyükelçiliği'nin bu
haftdan itibaren normal vize
uygüamasına döndüğü, ABD'-
nin ıe güvenlik amaçh seçicilik
dışııda vize isteyenlere zorluk
çıkamadığı bildirildi.
Ifetki iasarısı komisyondaDevlet Bakanı Keçeciler, "Meclis'ten alınacak yetki ile
memur ve kamu görevlilerinin sosyal ve mali haklan
toplusözleşmelere uyarlanacak" dedi.
SHP lideri tnönü, Anayasa Mahkemesi'ne
gideceklerini söyledi.
İstanbul Büyükşehir ve ilçe bele-
diyelerde çalışan bir grup memur,
dün Körfez savaşım protesto amacıyla gösteri yaptı. Polisin ge-
niş güvenlik önlemi aldığı Büyükşehir Belediyesi binası önünde-
ki gösteri sırasında gözaltma alınan olmadı. Dün saat 12.00
sıralannda Tüm-Bel-Sen Sendikası'na baglı işçiler, tstanbul Bü-
yükşehir Belediyesi binası önünde toplanmaya başladılar. Bele-
diye memurlannın, ellerinde "Emperyalist savasa hayır", "ABD,
Ortadoğu'dan çekil", "Yasama saygı, savasa son", "ABD'nin petrol
çıkarlan ve şeyhlerin çıkarlan için dökülecek kanımız yoktur",
"Savaş insanhk sucudur" yazılı dövizler taşıdıklan görüldü. Bu
arada "Hakpçeleri unutmadık" yazılı bir de pankart açan gnıp-
lan bir sözcü, Tüm-Bel-Sen adına yaptığı konuşmada savasa karşı
olduklarını belirtti. Sözcü, petrol çıkarlan için kan dökülmesini
istemediklerinj söyleyerek "Biz, kalıcı bir barış ortamı için adil
ve demokratik yeni bir uluslararası. ekonomik ve siyasi ilişkiler
sislemi oluşturulması gerektigine inanıyoruz. Dünyamızın bugü-
nünü degil gelecegini de kirleten bu savaşın hemen durdunılma-
sını istiyoruz. Savaş, demokratik hakiartn askıya alınması, daha
yeni solumaya başladığımız sendikai haklanmızın yok edilmesi,
sefalet ücretine karşı sessiz. soluksuz kalmamız demektir. Savaş,
zam, yokluk, kıtlık demektir" dedi.
EıııekliKorg.Sayınöldürüldü
ANKARA (Cumhuriyet Bfi-
rosu) — Kamu kurum ve kuru-
luşları ile bunîann personeli ve
ekonomik istikrar tedbirleri
hakkında yetki yasası tasarısı,
bugün TBMM Anayasa Komis-
yonu'nda göriişülecek. Komis-
yonda yetki tasansım savunacak
olan Devlet Bakanı Mehmet Ke-
çeciler, tasannın olağanüstü yet-
kiler içermediğini savunarak,
"Kamuoyuna yanlış yansıtıldı.
Bu tasan ile hükümetin padisah
yetkileri alacağı doğru degil.
Hatta tasanmn kapsamı geçmiş-
teki yetki («sarılarına göre da-
ha da dar tutulmuştur" dedi.
SHP Genel Başkanı Erdal tnö-
nü ise, TBMM'yi devre dışı bı-
rakan her girişime karşı çıkacak-
lannı, yetki isteminin yasalaş-
ması halinde Anayasa Mahke-
mesi'ne gideceklerini söyledi.
Devlet Bakanı Mehmet Keçe-
ciler, Cumhuriyet muhabirinin
konuya ilişkin sorularını yanıt-
larken, hükümetin personel re-
jimi ve bazı bakanlıklar ile ka-
mu kurum ve kuruluşlannda re-
organizasyonu hep yetki yasalan
ile gerçekleştirdiğini savundu.
Keçeciler, hükümetin gelismeleri
gözönüne alarak yeniden bu yet-
kiye ihtiyaç duyduğunu dile ge-
tirdi ve "Bu kez Anayasa Mah-
kemesi'nin onceki yetki yasala-
nnı bozma gerekçeleri de dikka-
te alındı" diye konuştu. Keçeci-
(Başlarafı 1. Sayfada)
lirlemelere göre 6 el ateş ettiler.
Kurşunlardan biri yüzüne, diğer
ikisi ise vücuduna isabet eden
Sayın yere yığıldı. Saldırganlar
olay yerinden koşarak uzaklaşır-
larken, aracın şoföru ise saldır-
ganları bir süre yaya olarak ta-
kip etti. Ancak saldırganlar Be-
şevler yönüne kaçarak izlerini
kaybettirdiler.
Sayın'ın aynı araç ile Gülha-
ne Askeri Tip Akademisi'ne kal-
dırıldığı, ancak yolda öldüğü
öğrenildi. İçişleri Bakanı Abdiil-
kadir Aksu, Emniyet Genel Mü-
dürü Necati Bilican. Ankara Va-
lisi Saffet Arıkan Bedük ve An-
kara Emniyet Müdürü Hasan
Özdemir, hemen GATA'ya gide-
rek, olay hakkında bilgi aldılar.
Bu arada, Başbakanlık Müste-
şarı Sabahattin Çakmakoğlu iie
Genelkurmay 2. Başkanı Orge-
neral Mehmet Önder de Sayın'-
ın evine gelerek, eşi Ayten Sa-
yın'a başsağlıgı dilediler.
Bildiri kargaşası
Eylemin hangi örgüt tarafın-
dan gerçekleştirildiği ise yapılan
celişkili açıklamalar nedeniyle
bir bilmeceye dönüştü. Gazete-
leri telefonla arayan bir kişi, ey-
lemi yasadışı Dev-Sol Silahlı
Devrim Birlikleri örgütü adına
üstlendi. Gazetemizi 19.15 sıra-
lannda arayan bir kişi, "Kürt
halkının can düşmanı, soykınm
ve şovenist politikalann uygula-
yıcısı, özel savaş uzmanı. kontr-
gerilla şefi, Başbakanlık Başda-
nışmam, faşist general Hulusi
Sayın, hareketimiz Dev-Sol tara-
fından yargılandı ve ölüme
mahkûm edildi. Dev-Sol Silahlı
Devrim Birlikleri tarafından ye-
rine getirildi" dedi.
Dev-Sol'un Güneş gazetesinin
Ulus'taki Ankara Bürosu yakı-
nına da naylona sarıh bir biçim-
de bildiri bıraktığı öğrenildi. Ga-
zete yöneticilerinin içinde bom-
ba olabileceği yönündeki kuşku-
lan üzerine, durumun polise bil-
dirildiği, bornba uzmanlan yar-
dımı Ue açılan pakete daha son-
ra polisin el koyduğu bildirildi.
İstanbul Sıkıyönetim Askeri
Mahkemesi'ne sunulan Dev-Sol
savunmasııun "12 Eylül terorist-
leri ve savunması" başlıklı bö-
lümünde, Korgeneral Hulusi Sa-
yın için "Özd Kolordu Komn-
tanı olarak gerek yurtiçi gerek-
se Irak'taki sıcak takip'te Kürt
halkına soykınm uygulayan ki-
şidir" suçlaması getirilmişti.
Bu arada Emniyet Genel Mu-
dürü Necati Bilican ise GATA
1
da gazetecılenn olaya ilişkin so-
rulannı yanıtlarken, olay yerine
bir bildiri bırakıldığını, bildiri-
nin yasadışı Kürdistan Ulusal
Kurtuluş örgütüne ait olduğunu
söyledi.
Olay yerinde incelemelerde
bulunan Ankara DGM Savcısı
Binbaşı Ülkü Coşkun da bırakı-
lan bildirinin büyük bir olasılık-
la Dev-Sol'a ait oiduğunu belirt-
ti.
DGM olaya el koydu
Olaya, Ankara DGM Başsav-
cılığı el koydu. Olay yerine ya-
nında Ülkü Coşkun olduğu hal-
de saat 19.30'da gelen Ankara
DGM Başsavcısı Nusret Demi-
ral, 15 dakika kadar Hulusi Sa-
yın'ın eşi Ayten Sayın ile görüş-
tü. Daha sonra olay yerinde in-
celemelerde bulunan Demiral,
soruşturmayı başlattıklarını be-
lirterek, "Suçu işleyenier ber sö-
zümüzü değerlendiriyorlar. O
yüzden şu anda daha fazla açık-
latna beklemevin. Zamanı gelin-
ce açıkiama vspılacak" diye ko-
nuştu. Demiral, olayın geçtiği
Anıtkabir'in tam arkasındaki
Aksu Apartmanı'nm önünü po-
lise filme aldırdı. Olay yerinin de
ayrıntılı bir krokisini çizdirdi.
Polis kamerasının spot lambası-
PORTRE/mJLVSt SAYIN
(Baştarafi 1. Sayfada)
Türk Silahlı Kuvvetleri'nin çeşitli birlik ve ku-
rumlarında komutanbk ve karargâh subaybğı
kadrolannda ve Suriye'de görev yapn. Jandar-
ma Genel KomutanlığYnda harekât ve istihba-
rat başkaniıklannda görev yapu. 1974'te tuğ-
general oldu. Mardin'de Jandarma Tlıgay Ko-
mutanlığj yaptı. 1978'de tümgeneral rütbesine
yükseidi.
Sayın, 1980 öncesinde kadrosuzluk nedeniy-
le eroekli edildi. Yüksek Askeri Idare Mahke-
mesi'ne açtığı dava üzerine karar iptal edildi.
Bunun üzerine Sayın 1979 yıbnda CHP hükü-
meti döneminde yeniden orduya döndii.
Tümcn komutanlığı ve Jandarma Genel Ko-
mutanhğ! Denetleme Başkanhğj'nda da buiu-
nan Sayın, 1983'te korgeneral oldu. Jandarma
GeneJ Komutanlığı Kurmay Başkanlığı da yap-
tı. Ağustos 1987'de Oiağanüstü HaJ Bölge Va-
liliğı Ue birlikte kurulan Jandarma Asayiş Ko-
lordu Birlikleri'nin ilk komutanı oldu. "Özel
Kolordu'" diye bilinen bu komutanlıkta mart
1989'a kadar bu görevde kaldı. Sayın, Yeşilvurt
köylülerine ''dışkı yedirme" olayı gazetelere
yansıdığında Hayıi Kozakçıoğlu ile birlikte
Ankara'da duzenlediği basın toplantısında,
"Bazı gazeteciter devlet aleyhine. PKK lehine
yazı jTizmakla görevkndirilmiş gibiler" diye
konuşmustu.
Diyarbakır'daki görevinden 30 Mart 1989'da
alınarak Jandarma Genel Komutan Yardıma-
lıgı'na atanan Sayın'ın bu görev değisikliği si-
yasi ve askeri çevrelerde "ilgi" u>-andırmışü.
Sayın, aynı >ıbn ağustos ayında emekJiye
sevk edilmişti Sayın bundan yaklaşık 8 ay son-
ra 20Nisan 1990'da 'Gnneydoguile ilgili olay-
lar konusunda görüş bfldirmek" amacıyla Baş-
bakanlık Başdanışmanhğı'na atanmıştı.
Sayın'a Oiağanüstü Hal Bölgesi'nde yaptı-
ğı hizmetler nedeniyle Genelkurmay Başkan-
lığı tarafından "üstün hizmet madaiyası" ve-
rilmişîi.
OLAĞANÜSTÜ HAL ASAYİŞ ESKİ KOMUTANI
Hakkıııdaki iddiaları reddetmişti
Haber Merkezi — Silahlı sal-
dında ölen Olağanüstü Hal Böl-
gesi Asayiş Birlikleri eski Ko-
mutanı, Başbakanlık Başdanış-
manı emekli Korgeneral Hulu-
si Sayın hakkında 2000'e Doğ-
ru dergisinde çeşitli iddialar öne
sürülmüş, Sayın bu iddiaları
reddetmişti.
Derginin 13 Mayıs 1990tarih-
li sayısında yer alan "Gölge sü-
per vali Hulusi Sayın-
Başbakan'a Özel Harp
Danışmanı" başlıklı yazıda
emekli korgeneral hakkında şu
iddialar ortaya atılmıştı:
"Dogum yeri, Tunceli'nin bir
Kürt köyü. Sonradan nüfusunu
Elazıg'a aidınnış."
Sayın, derginin 20 Ocak 1991
tarihli sayısında yayımlanan
tekzip yazısında bu iddiaya şöy-
le yanıt vermişti:
"Tunceli'nin bir Kürt köyün-
den Elazıg'a nüfus kaydımın al-
dırıldığı iddiası ile nereye vanl-
mak isteni>or? Ben Tuncelili de
olabilirdim, Tunceli'nin bir kö-
yünden gelmiş de olabilirdim.
Sizce bu durum benim için ve
Tuncelililer için bir nakise mi
(kusur) teşkil etmektedir? (...)
Ben 1926 tarihinde Elazıg mer-
keze baglı Hal (Yeniçubuk) kö-
yünde dogmuşum. Anam da,
babam da, akrabalanm da köy-
lüdür. Ve Türk'tür. Asırlardan
beri ecdadım bu köyde yaşa-
maktadır. Türkiye'de ilk defa
benim köyümün Etnolojik tet-
kiki (...) yapılmıştır ve aynı se-
ne "Hal Köyu'nün etnolojik
tetkiki" adlı degerli eser basıl-
mıştır. Bu eserin 31'inci sayfa-
sında Hal Köyü halkı "Türk,
Müslüman ve Sünnidir ve köy
halkı birbirinin akrabasıdır",
aynı sayfanın diğer bir paragra-
fında ise, "Hal köylülerinin va-
tanlarına, köylerine ve aileleri-
ne bağlılıkları çok kuvvetlidir"
diye özelliğimiz betirtilmistir. İş-
te merak ettiğiniz Tunceli'nin
bir köyünden Elazıg'a gelerek
Elazıg nufusuna kaydedildi de-
diginiz şahsın gerçek kimliği bu-
dur."
2000'e Doğru, Sayın hakkın-
da, "Bir emekli albay, Savın'ı
şöyle tanımlıyor: 'Aşın sag ide-
olojiye sahip bir adam. Vatan-
sever, Atatürkçü, aydın, düriist,
faziletli bir adamsan, Sayın'ın
gözünde komunistsindir. Bu ni-
teliklerin dışındaki adam ise
milliyetçidir" iddiasmda bulun-
muştu. Sayın'ın bu iddiaya ya-
nıtı ise aynı tekzip yazısında
şöyleydi:
"Ben yapı itibanyla milliyet-
çi bir subayun. Ancak benim
milliyetçilikle ilgili görüşümün,
aşırı sag görüş ile hiçbir ilgisi
yoktur. Olmamıştır da. Ben
tüm meslek hayatımda, gerçek
anlamda Atatürk milliyetçiliği-
ni benimsemiş, her yerde >e her
zaman bu görüşün fikriyatını
yapmış ve savunmuşumdur."
Diğer iddia ve yanıtları da
şöyleydi:
2000'e Doğru: "Kurmay Baş-
kanı iken, nerede hırsız, üçkâ-
ğıtçı, gerici, ırkçı varsa jandar-
manın kilit noktalarına getir-
di. "
SAYIN — "tddia edildiği gi-
bi jandarma teşkilatında nitelik-
siz, yeteneksiz subayları değil,
tam aksine, çahşkan, vatanse-
ver, üstün nitelik ve yetenekli,
karakter sahibi, dürüst ve fazi-
letli subaylan her zaman destek-
lemiş, sahip cıkmış, bunu bir
görev ve sorumluluk olarak ka-
bul etmişimdir. Bu değerli ve
mümtaz subaylarm çoğu gene-
ral olmuştur."
2000'e Doğru: "Bir iş yapar-
ken mullaka hissesini düşünü-
yor. Birlikte görev yapmış iki
yüzbaşı da 'hediyeci' diyorlar.
O kadar çok hediye verilmiş ki,
evi dolmuş."
SAYIN — "Bu iddialar, (...)
vatan ve milletinden başka hiç-
bir şey düşünmeyecek karakter
yapısına sahip, (...) şerefli bir
askere yapılacak en iğrenç ve
ahlâksızca bir iftiradır. Nefret-
Ie reddederim."
2000'e Dogru: "Akbuluf-
un Başdanışmanhğı'na da bir
emekli jandarma korgenerali
yakışırdı."
SAYIN — "Sizin bu göreve
layık görmek istemediğiniz bu
emekli korgeneral, 42 senelik
meslek hayatında son derece
önemli görev sorumlulukları
alarak ülkesine, milletine ve
devletine karşı yapması gereken
tüm görevleri, gelecek nesillere
örnek olarak başarı, fedakârlık,
feragat ve sadakatle yaptıktan
sonra, yasal zaruretler nedeni ile
emekli olmuş, şerefli bir asker-
dir."
nın bulunmaması nedeniyle res-
mi bir aracm far ışığındarı yarar-
lanıldığı da gözlendi.
Olay yerindeki incelemeler sı-
rasında, 6 mermi kovanı bulun-
duğu bildirildi.
Ankara Emniyet Müdürü Öz-
demir ise olay yerinden ayrılır-
ken, gazetecilerin sorusu üzeri-
ne "Bırakın da calışalım biraz"
diye konuştu.
Sık sık mektup ve telefon ile
tehdit edilen, ayrıca Dev-Sol ta-
rafından yayımlanan "öliim lis-
tesf'ne alınan Sayın'ın yanında,
olay sırasında koruma görevlisi
bulunmaması dikkat çekti. Em-
niyet Genel Müdürü Bilican, Sa-
yın'ın hem emniyet hem de Si-
lahlı kuvvetler'den korumasının
bulunduğunu belirterek, "Koru-
malannı bazen alıp bazen almı-
yormuş" dedi. Bu durum, Sa-
yın'ın yakın çevresince de doğ-
rulandı.
DGM Savcısı Ülkü Coşkun
da gazetecilerin sorulannı yanıt-
larken, Sayın'ın sık sık ölümle
tehdît edildiğini doğrulayarak,
"En son yayunladıklan listede
benim de adim var" dedi.
tki saldırganın
eşkâlleri belirlendi
Sayın'a silahlı saldırıda bulu-
nan üç kişiden ikisinin eşkâlle-
rinin belirlendiği bildirildi. Sal-
dırganlardan ilkinin 23 yaşlann-
da, zayıf, atletik yapıb, uzun
boylu, üzerinde kısa, sütlu kah-
\erengi mont ve siyah pantolon
ile komando tipi bot bulundu-
ğu saptandı. Saldırganlardan
ikincisinin 30 yaşlarında, kısa
boylu, zayıf, uzun yüzlü, bıyık-
lı ve esmer olduğu, üçüncü sal-
dırganın ise üzerinde siyah bir
mont olduğu kaydedildi.
Olağanüstü Hal Asayiş Ko-
lordu Komutanhğı'nı 30 Mart
1989'da Sayın'dan devralan
emekli Korgeneral, bir süre son-
ra da bu görevden aynlan tsmail
Selen Cumhuriyet muhabirine
olay üzerine şunlan söyledi:
"Yorum yapacak bir şey yok.
Örgüt hedef seçmiş. Gene bir ki-
şiyi hedef seçtiler, alıp götürdü-
ler. Boyle bir şey olmaması la-
zun. Silahla bir şey halledilmez.
Mümkün değil."
Tepkiler
Emekli Korgeneral Sayın'ın
öldürülmesi tepki yarattı. Cum-
hurbaşkanı Özal, Sayın'ın eşine
gönderdiği mesajda, "menfur
saldırı"dan derin bir üzüntü
duyduğunu belirterek "Sayın'ın,
ordumuzun çeşitli kademelerin-
deki hizraetleri, daima minnet
ve şukranla anılacaktır" dedi ve
saldırıyı telin ettiğini bildirdi.
Başbakan Akbulut, saldırıyı
kınayarak, saldırganların en kı-
sa zamanda yakalanıp cezalan-
dırılacaklarını bildirdi. Genel-
kurmay Başkanı Orgeneral Do-
gan Güreş de yaptığı açıklama-
da, "Bu alçakça cinayeti nefret-
te, lanetle kınıyorum" dedi.
SHP Genel Başkanı tnönü de
son günlerde artan terör olayla-
rının emekli Orgeneral Saym'a
kadar yükseldiğinin büyük
üzüntüyîe görüldüğünü belirte-
rek, "Bu tür olaylann faillerinin
bir an önce yakalanmasını hü-
kümetten ve güvenlik güçlerin-
den bekliyoruz" dedi. tnönü,
Ayten Sayın ve Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Doğan Gü-
reş'e de birer başsağlığı telgrafı
gönderdi. DYP Genel Başkanı
Demirel de yayımladığı mesajda
"TSK'nın değerli mensupların-
dan Sayın'ın gozü dönmuş cani-
ler tarafından öldurüldügunü
büyük bir üzüntü ile öğrenmiş
bulunuyorum. Bu menfur olayı
lanetliyorum" dedi. İçişleri Ba-
kanı Abdülkadir Aksu da Sa-
yın'ın "Memleketin huzur ve
asayişi için yaptıgı değerli hiz-
metlerin her zaman şukranla
anılacagım" söyledi.
ler, daha önceki yetki yasalan-
nın süresinin iki yıl olduğunu,
bu kez Anayasa Mahkemesi'nin
bozma gerekcesi dikkate alına-
rak hükümetin bir yülık yetki is-
tediğini savundu.
Keçeciler'in verdigi bilgiye gö-
re, yetki tasansı öncelikle devlet
tnemurları ve kamu görevlileri-
nin mali ve sosyal haklarında
imzalanan toplusözleşmelere
paralel iyileştirmeler yapma
amaayla kullanılacak. Keçeciler
bu konuda şunlan söyledi:
"Bu yıl birçok toplusözleşme
imzalandı. Yetki tasarısı getir-
memizin esas nedeni, devlet me-
muriarı ve diger kamu görevli-
lerinin mali ve sosyal haklann-
da imzalanan toplusözleşmele-
re paralel iyileştinneler yapma
amacına yöneliktir. Bu düıenle-
meler bugüne kadar hep yetki
yasalan ile yapılmıştır. Bu açı-
dan devlet memurlannın bu yet-
ki tasansında menfaatleri var-
dır. İmzalanan toplusözleşmele-
re paralel olarak devlet memur-
lan ve kamu görev lileri ile işçi-
lerin mali ve sosyal haklarında
denge kurmak için hükümetin
DH yetkiye ihtiyacı vardır. Aksi
balde devletin işleyişini sürdür-
mek mümkün olmaz."
Reorganizasyon
Devlet Bakanı Mehmet Keçe-
ciler, kamu kurum ve kuruluş-
larının teşkilatlanmalanna iliş-
kin alınacak yetkinin de bazı ka-
mu kurum ve kuruluşlarının
bölge ve il kuruluşlan arasında-
ki uyumsuzluklann giderilmesi
için kullanılacağını söyledi. Ke-
çeciler, bakanlıklann bazı taşra
teşkılatları arasında görev, yet-
ki ve teşkilatianmalanna ilişkin
sıkıntılar bulunduğunu, yapıia- <
cak reorganizasyon ile bu sıkın-
tılann giderileceğini söyledi.
SHP iptalini isteyecek
SHP Genel Başkanı Erdal
tnönü, hükümetin hazırladığı
yetki tasansı için "Anayasa
Mahkemesi'ne gidecegiz ama,
TBMM'nin devre dışı bırakıl-
masına, anayasaya aykın her
düzenlemeye anında karşı
çıkacagız" dedi.
tnönü, dün konuya ilişkin gö-
rüşlerini açıklarken özetle şun-
lan söyledi:
"Bu, TBMM'yi devre dışı bı-
rakmaktadır. 36 kunıluş üzerin-
de, ekonomik ve diğer her türlü
düzenleme hükümete bıraküı-
yor. TBMM'nin yaptığı temel
düzenlemeler hükümetin istegi
ile degiştirilebUecek. Ekonomik
düzenlemeler TBMM'nin dışın-
da yapılacak. Biz Anayasa Mah-
kemesi'ne gidecegiz. Büyük ih-
timalle iptal edilecek ama, bile
bile getiriyorlar. Anayasaya ay-
kın düzenlemelere anında kar-
şı çıkacagız. TBMM'nin her ge-
çen gün devre dışı bıralulması-
nı gücümüz yettigince önleyece-
ğiz."
Hükümete yetki veren yasa tasarısı
Amaç:
Madde 1- Bu kanunun amacı, kamu kurum
ve kuruluşlannda görevli personelin çalışma-
lannda etkinliği arttırmak, kamu hizmetleri-
nin düzenli, süratli ve verimli bir şekilde yü-
rütülmesini sağlamak üzere bunlann mali, sos-
yal ve diğer haklannda iyileştirmeler yapmak,
kamu kurum ve kuruluşlarının (Genelkurmay
Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, yargı ku-
ruluşlan ve Sayıştay Teşkilat Kanunlan ile
Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ve Tür-
kiye Büyük Millet Meclisi Teşkilatı hariç) ku-
nıluş, görev ve yetkileriyle ülke ekonomisine
ilişkin konularda düzenlemelerde bulunmak
için ivedi ve zonınlu hallere münhasır olmak
üzere Bakanlar Kurulu'na kanun hükmünde
kararname çıkarma yetkisi vermektir.
Kapsam:
Madde 2- Bu kanuna göre çıkanlacak ka-
nun hükmünde kararnameler;
A- Kamu kurum ve kuruluşlannda çalışan
memuriarla diğer görevlilerin mali, sosyal ve
diğer haklanyla ilgili olarak; •"
a) 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu'nda,
b) 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Perso-
nel Kanunu'nda,
c) 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanu-
nu'nda,
d) 2914 sayılı Yükseköğretim Personel Ka-
nunu'nda
e) 2247 sayıh Uyuşmazlık Mahkemesi'nin
Kuruluş ve Işleyişi Hakkında Kanun'un 38'inci
maddesinde.
0 2461 sayıh Hâkimler ve Savcılar Yüksek
Kurulu Kanunu'nun 22'nci maddesinde,
g) 1600 sayıh Askeri Yargıtay Kanunu'nun
42'nci maddesinde,
h) 1602 sayıh Askeri Yüksek Idare Mahke-
mesi Kanunu'nun 80'inci maddesinde,
i) 357 sayılı Askeri Hâkimler Kanunu'nda,
j) 78 sayıb Yükseköğretim Kurumları öğre-
tim Elemanlannın Kadrolan Hakkında Kanun
Hükmünde Kararname'de,
k) 190 sayıh Genel Kadro ve üsulü Hakkın-
da Kanun Hükmünde Kararname'de,
1) 233 sayıh Kamu tktisadi Tesebbüsleri Hak-
kında Kanun Hükmünde Kararname'de,
m) 399 sayılı Kamu tktisadi Tesebbüsleri
Personel Rejiminin Düzenlenmesi ve 233 sa-
yılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Bazı
Maddelerinin Yürürlükten Kaldınlmasına Dair
Kanun Hükmünde Kararname'de,
n) 2547 sayıh Yükseköğretim Kanunu'nda,
o) 2954 sayıü Türkiye Radyo ve Televizyon
Kanunu'nda,
ö) 2983 sayılı Tasarruflann Teşviki ve Ka-
mu Yatınmlannın Hızlandınlması Hakkında
Kanun'da.
p) 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu'nda,
r) 2499 sayıh Sermaye Piyasası Kanunu'nda,
s) 1211 sayıh Türkiye Cumhuriyet Merkez
Bankası Kanunu'nda,
ş) 6245 sayıh Harcırah Kanunu'nda,
02629 sayılı Uçuş, Paraşüt, Denizaltı, Dal-
gıç ve Kurbağa Adam Hizmetleri Tazminat Ka-
nunu ve 926 sayıh Türk Silahlı Kuvvetleri Per-
sonel Kanunu'nda Degişiklik Yapılması Hak-
kında Kanun'da,
u) 2955 sayıh Gülhane Askeri Tıp Akade-
misi Kanunu'nda,
ü) 2443 sayılı Devlet Denetleme Kurulu Ku-
rulması Hakkında Kanunda,
v) Diğer kanun ve kanun hükmünde karar-
namelerin kamu personeli ile ilgili hüküm-
lerinde,
B- Kamu kurum ve kuruluşlannın teşkilat-
lanmalanna ilişkin olarak;
Kamu hizmetlerinin bakanhklar arasında
bölünüşüne, bakanlık ve bağh veya ilgili ku-
ruluşlar kurulmasına, mevcut kurum ve kuru-
luşların birleştirilmesine veya kaldınhnasına,
bunlann kunıluş biçimlerine, görev, yetki ve
yükümlülüklerine ait esaslarla, bu esaslar çer-
çevesinde kurum ve kuruluşlann görev, yetki
ve teşkilatlannın düzenlenmesine ilişkin hü-
kümlerinde,
C- Ülke ekonomisinde istikrann devamhh-
ğının sağlanmasıyla ilgiii olarak;
a) 6326 sayılı Petrol Kanunu'nda,
b) 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nda,
c) 7397 sayıh Sigorta Murakabe Kanu-
nu'nda,
d) 1211 sayıh Türkiye Cumhuriyet Merkez
Bankası Kanunu'nda,
e) 2499 sayıh Sermaye Piyasası Kanunu'nda,
f) 2976 sayıh Dış Ticaretin Düzenlenmesi
Hakkında Kanun'da,
g) 2983 sayıh Tasarruflann Teşviki ve Kamu
Yatınmlanmn Hızlandınlması Hakkında Ka-
nun'da.
h) 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu'nda,
i) 3182 sayılı Bankalar Kanunu'nda,
j) 3226 sayıh Finansal Kiralama Kanu-
nu'nda,
k) 28/5/1986 tarihli ve 3291 sayıh kanunun
özelleştirmeye ilişkin hükümlerinde,
1) 90 sayıh ödün Para Verme tşleri Hakkın-
da Kanun Hükmünde Kararname'de,
m) 233 sayıh Kamu tktisadi Tesebbüsleri
Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'de,
yapılacak degişiklik ve düzenlemeleri kapsar.
fakeler:
Madde 3- Bakanlar Kurulu ivedi ve zonın-
lu hallere münhasır olmak kaydıyla, l'inci
madde ile verilen yetkiyi kullanırken;
a) Kamu hizmetlerinin verimli ve etkin bir
şekilde yürütühnesini; ülkenin ekonomik ve
sosyal dunımunu dikkate alarak ücret sistemini
adil bir şekilde geliştirmeyi; memurlar ve di-
ğer personelin mali, sosyal ve diğer haklann-
da hizmetin özellik ve gereklerine uygun iyi-
leştirmeler yapmayı,
b) Başbakanlık, bakanhklar ve bunlara baglı
kunıluşlar eh'yle, genel idare esaslanna göre yü-
rütülmesi gereken kamu hizmetlerinde iş bö-
lumü ve koordinasyonun sağlanmasını; bir hiz-
metin tek kuruluş veya birim tarafından yü-
rütülmesini ve kaynak kullanımında israfın ön-
lenmesini,
c) Teşkilatların, hizmetierin özelliginden
kaynaklanan zorunlu farkhhklar sakh kahnak
kaydı ile hiyerarşik bağlıhk ve unvan standar-
dizasyonu sağlanacak şekilde düzenlenmesini,
d) Kamu tktisadi Teşebbüslerinin kuruluş ve
teşkilatlanmasında, hizmetin gerekUliği, ülke
ekonomisine yararhlık, verimlilik ve kârhlık
esaslannı,
e) Ülke ekonomisinde istikrann devamülı-
ğının sağlanması, hızlı kalkınma için gerekli
tedbirlerin ahnması ve bu suretle verimin yük-
seltilmesini,
göz önünde bulundurur.
Yetki süresi:
Madde 4- Bu kanunla Bakanlar Kurulu'na
verilen yetki, kanunun yayımından itibaren on
iki ay süre Ue geçerlidir. Bu süre içinde Bakan-
lar Kurulu birden fazla kanun hükmünde ka-
rarname çıkartabilir.
Genelkurmay
Orduda emeklilik işlemleri durduruldu
ANKARA (Cumhuriyet BU-
rosu) — Genelkurmay Başkan-
hğı, Türk Silahh Kuvvetleri'nde
ocak ve şubat aylannda emek-
lilik, istifaya ilişkin talep ve iş-
lemlerin olağan olduğunu açık-
ladı. "İçinde bulunulan hassas
durum nedeniyle bir süre için
emeklilik işlemlerinin durdurul-
dugu" kaydedilen Genelkurmay
Başkanhğı'nın açıklamasında
ocak ayı başından bu yana iki
tümgeneralin emeklilik talebin-
de bulunduğu doğrulanırken, 7.
Kolordu Komutanı Korgeneral
Aydın Üter'in emeklilik talebin-
de bulunmadığı bildirildi.
Genelkurmay Başkanlığı Ba-
sın ve Halkla thşkiler Şube Mü-
dürvekih Yarbay Hasan Kesebir
tarafından yapılan yazıh açıkla-
mada şöyle denildi:
"Türk Silahlı Kuvvetleri Per-
sonel Yasası uyannca silahlı
kuvvetler mensuplannın emek-
lilik. istifa talep ve işlemleri nor-
mal olarak ber yıl ocak ve şu-
bat aylan içinde yapdmaktadır.
Bu uygulama geregince söz ko-
nusu haberde adı gecen Kara
Kuvvetleri Komutanlıgı'na
mensup iki tümgeneral, her tür-
lü politik mulahazadan ve ileri
sürülen iddialardan uzak olarak
tamamen kişisel nedenlerle
emeklilik talebinde bulunmuş-
lar, ancak içinde bulunulan bas-
sas durum nedeniyle bir süre
için emeklilik işlemleri durdu-
nılmuş olduğundan istekler iş-
leme konulamamıştır."
Genelkurmay'ın açıklamasın-
da 7. Kolordu Komutanı Kor-
general Aydın hter'in emeklilik
talebinde bulunduğu yolundaki
haberlerin doğru ohnadığı bildi-
rildi. Bilindiği gibi Korgeneral
llter, bölgedeki 'komuta
karmaşasından' uzun süreden
bu yana rahatsız olduğu, sağhk
durumunun da elvermediği id-
diasıyla 'görevinden affını' iste-
mişti.
Açıklamada 'IdşbeJ nedenler-
Ie' emeklilik talebinde bulun-
duklan açıklanan, Çorlu'daki
65. Tümen Komutanı Tümgene-
ral Hüseyin Sezgin ile Erzu-
rum'daki 51. Tümen Komuta-
nı Mete llter halen görevlerini
sürdürüyorlar.
Bakan Doğan'dan
degeriendirme
ANKA'nın haberine göre Mil-
li Savunma Bakanı Hüsnü Do-
ğan, TBMM'de gazetecilerin so-
rusu üzerine generallerin istifa-
5i konusunda Genelkurmay
Başkanhğı'nın açıkiama yaptığı-
nı anımsatarak, istifa talepleri-
nin Körfez savaşıyla ilgisi olma-
dığını "özel" nedenlere dayan-
dığını behrtti. Doğan, "özel se-
beplerle istifa etmek haklandır.
Haklan bakidir. Kabul edilme-
yecek diye bir şey yok, ama or-
talık sakinleştikten sonra" diye
konuştu.