Katalog

20 OCAK 1991 PLASTİK SANATLAR KÜLTÜR-SANAT CUMHURİYET/7 Özdemir Altan görevden alındı • Kültür Servişi — Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Anasanat Dalı Başkanı Prof. özdemir Altan, üniversite senatosu ve yönetim kurulu kararlanna uymadığı gerekçesiyle Dekan Sadi Diren tarafından görevinden alındı. Kendisinin görevden ayrılmadığını belirten özdemir Altan, idare mahkemesine başvurduğunu belirterek "Yürütmeyi durdurma karannı bekliyoruz" dedi. MSÜ Rektörü Prof. Dr. Gündttz Gökçe, Altan'ı görevden alma gerekçelerini şöyle açıkjadı: "Bu olayın bir geçmişi var. Resim bölümünde bir gnıp kendini ilerici, bir grup figürcü olarak yorumladı. Figürcüler, kadrolan resim bölümünde olduğu halde grafık bölümüne bir süre için geçtiler. Dışandan çevreler durumu 'Okulda tekseslilik var' diye yorumladı. Bu söyledikleri doğruydu. Bu arada grafîk bölümüne geçen arkadaşlar bize başvurarak resim bölümüne dönmek istediklerini beürttiler. Senatoda görüştük. Alınan kararlara özdemir Altan uymadığı için görevden alındı". Yangından mal kaçınr gibi kendisini görevden aldıklanm söyleyen Özdemir Altan ise görüşlerini şöyle dile getirdi: "Biz figüratif-soyut aynmı yapmıyoruz. Bölümümüzde bulunan Mustafa Ata, Alaattin Aksoy hatta ben de fıguratif çalışıyoruz. Resim bölümü kuruluşundan bu yana en verimli dönemini yaşamakta iken YÖK Yasası'nı 12 Eylül tansiyonu ile yorumlayan fakülte yöneticisi seramikçi Prof. Sadi Diren, aynı zamanda resim bölümü başkanlığını da üzerine almış ve bölümde tarihinde görülmedik dış müdahalelerle karmakanşık edecek işlemlere girişmiştir. Yasanın kendisine tanımadığı haklara el atan dekan, bölümün eğitim ve prensip standartlarına uymadığı için görev vermediğimiz bir arkadaşı da dekan yardımcılığına getirerek dekanlıkta bir de "resim bölümü ile mücadele masası" kurmuştur. En son eylemleri ise atölye hocalanrun yerlerine usulsüz ve baskın şeklinde eleman atamak ve noter araahğı ile atölyeleri "teslim alma" tehdidirT' OPEBA 'Ali Baba ve Kırk Haramiler' • ANKARA (ANKA) — Ankara Devlet Opera ve Balesi tarafından sahneye konulan Selman Ada'mn bestelediği "Ali Baba ve Kırk Haramiler" operasının dünya prömiyeri 21 ocak pazartesi günü yapılacak. "Ali Baba ve Kırk Haramiler" operasının besteci ve orkestra şefi Selman Ada, rejisörü ise Murat Göksu. Librettosu Tank Günersel tarafından yazılan iki perdelik operanın, dekor ve kostümlerini Savaş Camgöz hazırladı. SERGİ îzer'in desenleri Artisan'da • Kültür Servisi — Zeki Faik İzer'in ' resim ve desenleri 31 ocak tarihine dek Ortaköy Artisan'da görülebilecek. 1988 yılında yitirdiğimiz Zeki Faik Izer, Türk resim sanatının öncüleri arasında yer alıyor. Yaşadığı süre boyunca belli bir akıma bağlı kalmadan çeşitli bakış açılanyla yapıt veren sanatçının eğitimci ve yönetici olarak da Türk sanat yaşamına büyük katkıları oldu. 1948-1952 yıllarında akademide müdürlük yapan tzer, bu yıllarda akademi kitaplığmı yeniden kurma işini üstlenmiş ve kitaphğa 10 bin kitap kazandırmıştı. TIYATRO BKPden TODER'e açıklama • Kültür Servisi — Bakırköy Belediye Tiyatroları, TODER'in (Tiyatro Oyunlan Derneği) "giriş sınavı" ile ilgili eleştirilerine karşılık bir açıklamada bulundu. BBT'nin açıkJaması şöyle: "Daha önce de resmi belgelerle açıkiadığımız gibi tiyatromuza sanatçı alımları için bakanlığın öngördüğü resmi bir jürinin sınavı yapması 'yasal bir zorunluluk'tur. Çünkü, ancak sınav sonuçlarına göre oluşturulacak isimler gönderildiğinde Maliye Bakanlığı kadrolan onaylanacak ve tiyatromuz, bütçesi ile sanatçılan ile gerçek anlamda kurulmuş olacaktır. Bu nedenle TODER'in Devlet Tiyatroları ve Istanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları yönetmeliğinde yer alan 'Sanatını ispatlamış kişilerin doğrudan kadroya alınması' hükmünün BBTde, kuruluş yasal olarak tamamlanamadığı ve yönetim kurulu olusturulamadığı için uygulanması mıimkün değildir. Hiçbir mazerete yaslanmak gereğini duymadığımızı, bu olayda taraf olarak gösterilmemizin her türlü dayanaktan yoksun olduğunu kamuoyuna duyururuz". KİTAP Kitapçılar Birliği Derneği • Kültür Servisi — Nişantaşı Akademi Kitabevi, Bakırköy Beyaz Adam ve Kitap Sarayı, Etiler Boğaziçi Kitabevi, Beşiktaş Hitit Kitabevi, Kadıköy Gençlik ve Şafak kitabevlerinin girişimleriyle kitapçılar arasında sosyal ve ekonomik dayanışmayı sağiamak, okur ve yayına arasındaki ilişkilerin sağlıklı gelişmesini yürütmek ve tületiciyi korumak amacıyla "Kitapçılar Birliği Dern^i" kuruldu. Dernek başkanhğına Celal Güner, başkai yardımcıhğına A. Tülin Olcayto seçildiler. YAHŞMA Mczart kompozLsvonlan • AÎ*KAR\ (AA)— VVolfgang Amedeus Mozart'ın ölümınün 100. yıldönümü nedeniyle düzenlenen etkinikler irasında uluslararası bir kompozisyon yarışnası da yer alacak. Etos Evrensel Kültür ve Sanatevi tarafndan İ991 Mozart yıü nedeniyle düzenlenen yanşnanın konusu "Hümanist öğretide Muziğin ve Mozat'ın Tieri" olarak belirlendi. Kazanan tüm katıLncılan 100 Amerikan Doları ve Ege kıyılannda bir hafta tatil cdüllü yanşmada, Türkiye'nin de aralarmda buluıduğu :üm Avnıpa ülkeleri için 9'ar ödül verilmesi öngöüldü. Herkesin katılımına açık olarak, orta, lise ve d e n g okul iğrencileri, üniversite öğrencileri ve yazarlar arasıda dfczenlenecek yanşmada, metin uzunluğu korruundabir sınırlama bulunmuyor. Yanşmaya katılıak iseyenlerin 31 kasıma kadar eserlerini Ekrem Tos, llalonsvagen 2.3 tr 12662, Wagersten, Stockholm, Isve^adresae göndermesi gerekiyor. Yarışma sonuçlan 9 aralı günt açıklanacak. Ressam tbrahim Örs, GaleriBM'de yirmi yapıtını sergiliyor Batılı sanata Doğıılu aşıBedri Rahmi Atölyesi'nden yetişen İbrahim Örs, Galeri BM'de, 1980'liyıllarda ürettiği "Insan Manzaraları"nı sergiliyor. Örs'ün sergisi önümüzdeki hafta sonuna kadar açık kalacak. LUDMİLA BEHRAMOĞLU tbrahim Örs bir Bedri Rahmi öğren- cisi. Bedri Rahmi Eyuboğlu'nun yetiştir- diği sanatçılarla her karşılaşmamda, ger- çek sanatçı mayası aşılanmış oldukları- nı düşünürüm hep. Şu anda bile onun öğrencilerini tek tek gözumun onüne ge- tirdiğimde hiçbirinin ötekine benzeme- diğini, (Bedri Rahmi'nin kendisine de) ayrı ayrı özgün kişilikler, sanatsal yapı- lar geliştirmiş olduklarını bir kez daha fark ediyorum. İbrahim Örs 1972'de Akademi'de ka- zandığı asistanlık sınavı sonucu Bedri Rahmi Eyuboğlu'nun 1975'te ölümüne dek asistanlığını yaptı. "Bedri Rahmi atom enerjisi gibiydi. Hepimizi sürekli araştırmaya yönlendi- rirdi. Oysa bugün Türkiye'de gözlemle- diğim, ya tümüyle Batılı gibi olma kay- gısı ya da inatla yerel olma. Bu iki biri- kimi birbirine aşılayarak yeni bir sente- ze uUşmaktır aslolan." Galeri BM'de 25 ocağa kadar uzatı- lan sergisinde 20 kadar yapıt sergileyen İbrahim örs 15 yıia yakın Danimarka- da yaşıyor, üretiyor Bu kez sergilediği "Insan Manzaralan" 80'li yıllarda üret- tiği bir dizi. özünde toplumsal eleştirî tNSAN M ANZARALARI — İbrahim Örs'ün Galeri BM'deki "Insan Manzaralan" adlı resim sergisi 25 ocak günune kadar açık kalacak. Sanatçının, marangozhanede rast- ladıgı rende talaşının y uvarlak biciminden de esinlendiği görülüyor. olan bu ironik resimlerin yüzeyinde gö- rünenler Bond çantalanyla bürokrat tip- ler, kaldırımlar, boyacı sandıklaıı, kol- tuklar, duvar kâğıtları, kumaşlar, çerçe- velerle simgeleştirilmiş ev içleri ve kent- soylu kadınlar. Tüm bu öğeler yaşamın içinden seçil- miş olsa da yüzleri, varhkları belirsiz, mekânı, ya da olayı betimleniyor; yalnız- ca bir atmosfer oluşturarak belki de ger- çeküstüye yaklaştınyorlar resimleri. Ya zemin açık renk, figür koyu, ya da tersi uygulanarak kütlevi bir yapı amaçlan- mış. Aynntılar öne ahnmasa sanki ege- men lekeye dayalı soyut bir kompozis- yonla karşı karşıyasınız. İbrahim Örs, belli ki sanat tarihini çok iyi özümlemiş. Değer verdiği bazı büyük ustalardan izler yansıtıyor resimleri. Bir- çok başka sanatçının tersine, İbrahim, bu etkinin altınj özellikle çiziyor. Kendisine sorulduğunda "Batı Sana- tına Doğulu bir aşı" olarak niteliyor tar- zını. Gerçekten de dikkatle bakılınca, marangozhanede rastladığı rende talaşı- nın yarım yuvarlak biciminden esinlene- rek ve geometrik/kübik bölünmeye de öykünerek kaligrafik öğeler, kumaş de- senleri ve mekanik parçalann ust üste ge- tirilmesiyle oluşturduğu ngürlerin, mey- ve ve sebzelerle portreler, manzaralar yapmış olan Rönesans ressamı Guiseppe Arcimboldi'yi anımsattığını farkediyo- rum. Resimlerdeki grotesk, minyatürsel hava ise Mehmed Siyah Kalem'i çağnş- tınyor. Bu buluşlanmı reddetmiyor İb- rahim Örs: "Yurtdışına çıktığımdan beri 20. yüz- yıl sanalı ile hesaplaşmaya koyuldum. Yeni dışavurumculuğun tukendiğini far- kederek yeni resmin kubizm çıkışlı bazı sentezierden çıkabilecegini duşündum ve yeni bir çalışma biçimi ile yeni bir ka- rakter oluşlurmaya koyuldum. Picasso, Leger ve Fiaman resminin öğeleriyle Anadolu uygarlıklan, Hitit, Osmanlı ve Bizans'ın görsel imgelerini üst üste geti- rerek bir senteze ulaştım." İbrahim Örs başlarda Eyuboğlu'nun etkisi ile Bonnard, Vuillard, Dufy ve Ro- usseau'yu sevmiş. Bence çalışmalannda- ki naif görüntüyü de bu sevgiye borçlu. Resmindeki temiz yüzeyleri ve pırıl pırıl estetiğı 70'li yıllarda Türkiye'de de çok etkih" olmuş olan Hiperrealizm'e bağla- yabiliriz: "Daha etli >üze)ler isliyorum, ancak resmimin içindeki hareketlilik bo- ya latlannda da kaybolmamalı." V.5 Hafta'nın devamı 'Vahşi Orkide' altı sinemada birden gösteriliyor Seks oyunları Zalman King'in yönettiği "Vahşi Orkide" Beyoğlu Sinepop, Kadıköy Moda, Çemberlitaş Şafak, Adana Ozen, İzmir Çınar ve Eskişehir Arı sinemalarında gösterime girdi. Kültür Servisi — Yönetmen- liğini Zalman King'in ustiendi- ği "Vahşi Orkide" İstanbul'da Beyoğlu Sinepop, Kadıköy Mo- da, Çemberlitaş Şafak, Adana- da Ozen, İzmir'de Çınar ve Es- kişehir'de An sinemalarında gösterime girdi. Sinemalarımızda daha önce gösterime giren "95 Hafta"yı si- nema izleyicileri anımsayacak- lardır. Ya da en azından bu fılm- den sonra dünyanın "bir numarah" seks simgesi olup çı- kan başrol oyuncusu Kim Basin- ger'ı... "Vahşi Orkide", "9.5 Hafta"nın bittiği yerden başlı- yor. Bir tür "devam filmi." Bel- ki de tek eksiği, bu "sanşın bomba"nın olmayışı. Kim Ba- singer, "93 HafU"dan sonra fil- min erkek oyuncusu Mickey Ro- urke ile bir daha asla kamera karşısma geçmeyeceğini açıkla- mıştı. Kim Basinger "Vahşi Orki- de"de yok ama "95 Hafla"yı beğenerek izleyenlerin bu film- den de memnun kalmaları ola- sıhğı yüksek. İki film arasında bir konu butünlüğü aramak ge- reksiz, zaten "95 Hafta"da da belirgin bir konu yoktu. "Vahşi Orkide"de aynen devam ediyor. Beyni bacaklannın arasında bir adam; baygın bakışlı Mickey Rourke bu, güzel kadınlar ve bolca seks... Senaryosunu da yönetmen Zalman King'in yazdığı filmde Mickey Rourke'a ünlü oyuncu Jacqueline Bisset ile mankenlik- ten sinemaya geçen Caree Otis eşük ediyor. Genç Caree Otis ile Mickey Rourke film boyunca "seks oyunlan" oynuyorlar... Aynı "95 Hafto"daki gibi. Jac- queline Bisset ise sinema dene- yimini hızlı bir işkadınını can- landırmakta kullanılıyor, biraz da abarttığı söylenebilir. "Genç Avukaüar" adlı TV di- zisiyle oyunculuğa başlayan ve BASİNGER YERİNE OTİS VE BİSSET — "9.5 Haf ta"daki Kim Basinger "Vahşi Orkide"de yok. Bu kez Mickey Rourke'a Caree Otis ve Jacqueline Bisset eşlik ediyorlar. "cazibesiyle" ünlenen oyuncu- d e öldurmekten bıkmış bir IRA lardan, Rourke 1980'de Micha- militanını "Bar KelebegP'nde el Cimino'nun yönettiği "Cen- (Barfly) ilginç bir alkoliği can- "The Passover Plot", "Te Ski Bum ", "Some CaU It Loving " gibi Fılmlerde rol alan Zalman King yönetmeliğine uzun bir sü- re sonra başladı. King çoğu fil- minin senaryosunu da kendisi yazıyor. Mickey Rourke sinemada netin Kapısf'nda (Heaven's Gate rol almış daha sonra bir çok filmde başrol oynamıştı. Rourke, Michael Hodges'in "Prayer For The Dying" filmin- landırmıştı. Oyuncunun dikkat çeken filmlerinden biri de Ro- bert De Niro'nun da rol aldığı, Alan Parker'ın yönettiği "Şey- tan Çıkmazı"ydı (Angei Heart). Coşkun Büktel, 'Shakespeare'siz Heriflefde tiyatro dünyasını taşlıyor 4 En iyi yazar ölü bir yazardır' Şu sıralar Şehir Tiyatrolan'nda sahnelenınekte olan "Theope"nin yazarı Coşkun Büktel, "Shakespeare'siz Herifler"i 24 saatte yazdı. Provaları 15 saat süren oyun, yazıldıktan 48 saat sonra sahnedeydi. FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZİ'NDE — Büktel'in "Shakespeare^ siz Herifler I-II" adlı oyunu Fransız Kültür Merkezi'nde sahnelen- di. Oyunda, Yıldız Üniversitesi oyunculan Hamdi Aftar, Canan Erel ve Gürkan Gür rol aldüar. (Fotoğraf: tbrahim Günd) ASLI KAYABAL Coşkun Büktel, bittikten 48 saat sonra seyirci karşısına çı- kan bir oyun yazdı: "Shakespe- are'siz Herifler I-H"... Buktel- in 24 saatte kaleme aldığı oyu- nun sahne provaları 15 saat sür- dü. "Shakespeare'siz Herifler I- II" bir "potemik" oyunu. Buk- tel, "Bu bir biyografi degil. Amacım kendimi ya da başka- lannı anlatmak da değil. Bu oyun insanlan ve tivatroyu an- latıyor ve eleştiriyor" diyor. Bu sezon Şehir Tiyatrolan'n- da sahnelenen "Theope" adlı oyvmun yazan Coşkun Büktel, tiyatroya getirilen yeni bakış açılarına, "yeni" bir bakış açı- sıyla baktığını aktanyor. Bük- tel'e göre, tiyatromuzun bakış açılarına ihtiyacı yok. "Seyirci gelmiyor tiyatroya. Kalitc... Se- yirci yeni bakış açıları istediği \e bunu bulamadığı için gelmiyor değil. Şu anda tiyatroda yeni bakış açılarından başka bir şey göremiyorunt ben. Klasik bir oyun oynanmıyor. Yaratıcı- yorumcu yönetmen olmak heve- sinde değilim" diyor. "Theope"nin yazarı, "İnsan- lar oturup dört dörtlük bir oyun yazsın. Önce resim >apmayı, boya kullanmayı ögrensinler, sonra pipo içsinler" diyor: "Shakespeare'siz Herifler İ-II, 'teatral' bir konu değil ama tüm bunları taşlıyor." "Shakespeare'siz Herifler I-II** iki bölümden ohışuyor. Oyuncu kadrosu üç kişi. Tiyat- ro yönetmeni Korhan'la, karısı tiyatro sanatçısı Tulay her iki bölümde de rol alıyor. Üçüncü kişi ilk bölümde katledilen Sha- kespeare; ikinci bölümde gaze- teci rolünde karşımıza çıkıyor. İlk bölümde yönetmen Kor- han'ın ağzından, "Tiyatroya se- yirciyi rahatsız etmek ve sars- mak için çağnyorum. Anlaşıl- mak istemiyorum. Ben yenûik yapmak istiyorum" sözleri dö- külüyor. İlk sahnenin sonunda yönetmen, "Ben Shakespeare'i herkesten farklı olarak eve ge- tirdim, diriltüm" diyor. Ancak seyirci sırtına balta geçirilmiş bir Shakespeare görüyor. Oyun "görünmeyen" kahra- manfan da konuk ediyor. Bun- lardan biri Büktel'in ".Biraz da beni anlatıyor" dediği tiyatro yazan Ümit Sessiz. Diğeri tiyat- ro eleştirmeni Yıldırım Gürler. İkinci bölüm, Ümit Sessiz'in in- tihannın ardından yönetmen koca ve kansını bir araya geti- riyor. Yönetmen, Sessiz'in "Suçlu Tannlan" adlı oyunu- nu katlettiğinin bilincinde, "Oyunlar fabrikalarda Uretilen kurşun askerler gibi değil" di- ye haykırıyor. Tiyatro eleştir- meni Gürler ise onlara göre bir "tiyatro savcısı". Korhan, "Bir yönetmen için en iyi yazar ölü yazardır" diyor. Kendisiyle rö- portaja gelen, yayın politikası- nı değiştirmiş gazete muhabiri- ne, "Biz ödülleri birbirimize da- ğıtınz. Biz yeteneksizler, tiyat- ronun kilit noktalannı ruttuk. Bizler 'düşük düzeyli' oyunlar- da >er alınz" diyor. Büktel, seyirci gelsin diye bir- takım ucuz esprilerle duygulann gıdıklanmasuıa da karşı. "Ti- yatrocu, izleyicinin düzeyini yüksellmeli ve onu iyi oyuna getirebilmelidir" diyor. Uzun oyunlardan korkmadığını akta- ran Büktel, amaçlannın tiyatro- ya kendi ritmini kazandırmak olduğunu söylüyor. TV'nin ti- yatrodan etkilenmesi gerektiği- ne dikkati çeken Büktel, "Ti- yatro öyle bulaşık yıkarken sey- redebilecek bir şey degil. tnsan- lar 'duşünerek' bir şeyler izleye- ceklerini bilmeli" diyor. Coşkun BükieJ'in "polemik tiyatrosu" 16-17 ve 18 ocak* günleri Fransız Kültür Merke- zi'nde sahnelendi. Oyunda Yıl- dız Üniversitesi oyunculan Hamdi Alkar, Canan Erel ve Gürkan Gür yer aldı. 'Sorgulanan yazarlar' • Kültür Servisi — Basın Müzesi etkinlikleri kapsamında 21 ocakta saat 15.30'da "Yazarhğından Dolayı Haklannda Kovuştunna Açılanlar" başlıklı bir panel düzenlenecek. Müzede aynı gün Mesut Önce Koleksiyonu'ndan "ölmüş Sanatçılann Yapıtlarından Bir Kesit" sergisi açılacak. Mimar Sinan Üniversitesi Resim Ana Sanat Dalı Bölümü son sınıf öğrencilerinin "Gençler Sergisi" de 21 ocakta açılacak. "Gençler Sergisi" 12 şubat tarihine dek açık kalacak. Schubert resitali • Kültür Servisi — İstanbul Devlet Opera ve Balesi sanatçılanndan tenor Erhan Tezcan piyanist Bilgen Öncül'ün eşliğinde 22 ocak salı günü saat 19.00'da AKM'de İDSO- Filarmoni konserleri çerçevesinde Lied resitali sunacak. Sanatçılar resitalde Schubert'in "Die Schöne Müllerin" adlı albümünün tamamını aralıksız olarak yorumlayacak. BüGÜN • Cemal Süreya'ntn Ardından — Kadıköy Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezi'nde (Caddebostan) saat 15.00'te yapılacak 'Cemal Süreya'nın Ardından' başlıklı toplantıya Asım Bezirci (yönetici), Melisa Gürpınar, Turğul Tanyol ve Ülkü Uluırmak konuşmacı olarak katılacaktır. • Anma Konseri — Geçen kasım ayında yitirdiğimiz besteci Bülent Arel'i anma konseri saat 19.00'da Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda yapılacak. bu hafta bilsak 21 OCAK PAZARTESİ : 19.00 tslamda Dcmokrasinin OlabUirügi 2: Çctin ÖZEK, Abdurrahman DİLİPAK, Bahri ZENGİN, Bülent SOMAY 22 OCAK SALI: 19.00 Uluslararası PlandaYeşil Harekcucrin Konumu: Semra SOMERSAN, Aydın AYAS, İbrahim EREN 19.00 Sanat Eserinin Anlamı, Yonımu ve Dcğcrlendirmcsi: " Soyut Sanat: Mondrian /Klcc/ Kandinski" ErolCOŞKUNER 23 OCAK ÇARŞAMBA : 19.00 Transscksücllcrin AmeÜyat Hakkı: Şahika YÜKSEL 19.00 Akdcniz Kültürlcri ve Şiirleri: Özdemir İNCE 24 OCAK PERŞEMBE : 19.00 Beyin vc Düşiince: "lstcklerimizNasü Gcrçckleşir M NüGÜN 19.00 Artist Whorc Dcsing SiuanBrislcy71-72: Rcpliklcr Eraile AJAR, Oyuncu Ali AYTUĞ 25 OCAK CUMÂ : 19.00 Başlangıcından Bugilnc Türk Pop Müziği 1: Mogollar (Anılar.Göriintülcr.Müziklcr) Düzenıcyen : Cem KARACA 19.00 Psikodrama: Abdülkadir ÖZBEK 19J0 Bilsak TiyairoAtölyesi: "işteBaş IşteGövdcîşte Kanallar" Yazan: Sevim BURAK 26 OCAK CUMARTESİ : 14.30 Günkrin Götürdüğü Görsel Sanat Atölyeleri Mchraet GÜLERYÜZ yöıeüminde(Pcr. - Cum.) Ta'iChiChu'anHarekelli Meditasjon llhan GÜNGÖREN (Her Sa. 14.00-20.00) Yoga Zerrin AKGUN (P.tesi-Per. 18.30-19.30) Cafe-Foyer-Bar(Giriş) Rock Cafe-Bar(5.Kaı) bilsak, sırasclviler cad., soğancı sok. 7 cihangir 143 28 79-99 Pamukbank Bizim Kredi ile kayak ve tenis şSmdi çok kol U0/vvD ftTOİ» ^ '91 modelleriyle. GÜNGÖR ELEK7RO 7HÖVZK SANAYİ VE TİC. LTD. ŞTİ Avrupadan daha ucuza. IDE/V m ŞIMDİ ALINIR.r, "TCAYi ŞIŞll Haiaskaıgoıı Cod. Mo 332- I ISTANBUl Tel Fa» I3l 65 26 141 I I 74 ÇİFTEHAVUZLAR Bağdai Cad No 22S/B KADIKÖY/1STANBUL Tel 363 »0 98 363 86 03 • ÇİFTEHAVU2LAR Ocakayırca PAZAR gunlerı saal 10-18 arası aç «iır