Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/4 HABERLER 17 OCAK 1991
Kazan:
Emrivaki savag
• ANKARA (AA) — RP
Genel Başkan Yardımcısı
Şevket Kazan, "tncirlik ve
diğer üsler konusunda ne
kadar teminat verirsek
verelim, yapılacak bir
emrivaki Türkiye'yi savaşın
içine sokacaktır" dedi.
Kazan, TOBB Başkanı
Yalım Erez'i dün ziyaret
ederek bir süre görüştü.
Erez.görüşme sırasında
yaptıgı konuşmada, BM
Güvenlik Konseyi'nin Irak'a
tanıdığı sürenin bu sabah
sona erdiğini hatırlatarak
kendilerinin baştan beri
barışı arzuladığını söyledi.
Şevket Kazan ise "savaşa
hayır" kampanyalarının
başlatılmasırun yeterli
olmadığını, bölgede savaş
çıkması halinde Türkiye'nin
bunun dışında
kalamayacağını öne sürdü.
Mifletvekillerine
banşçağrası
• tç Politika Servisi—
TMMOB Başkanı Teoman
Alptürk, parlamentodaki
mühendis ve mimaı
milletvekillerine bir yazı
göndererek, "TMMOB
üyesi bir parlamenter
olarak sizden, Türkiye'yi
doğrudan ilgilendirmeyen,
Türkiye/ye doğrudan bir
tehdit oluşturmayan bu
durumda banştan yana
tavır ahnmasını istiyoruz"
dedi. Alptürk yazıh
mesajında Türkiye'deki
ABD üsleri hangi amaçla
kullanılırsa kullanılsın,
ülkemizi savaşa sokan
unsurlar olacağını, bu
nedenle üslerin hiç bir
biçimde kullanılmasına izin
verilmenvesini isteyerek
özetle şu göruşe yer verdi:
"Ünlü bilgin A. Einstein'in
dediğt gibi insarüar savaşa,
savaş açmadıkları siirece hiç
bir şey savaşları ortadan
kaldırmayacaktır. Büyük
ülkelerin mücadelesi önce
kUçıUk ama yürekli bir
azınlıkça başlatılır. Barış
gibi inandığımız bir dava
uğruna ölmek, savaş gibi
inanmadığımız bir şey
uğruna acı çekmekten daha
iyi değil midir?"
Bilim barış için
kullanılmah
• İç Politika Servisi—
Kimya Mühendisleri
Odası'nm 37. kuruluş
yıldönümü nedeniyle bir
açıklama yapan tstanbul
şube başkanı Mehmet
Saysel, bilim ve
teknolojinin sonuçlarının
banş ortamında, halkın
refahı, toplumsal kalkınma
ve eşitliklerin giderilmesi
yönünde kullanılması
gerektiğini belirtti. Mehmet
Saysel yaptığı açıklamada
özetle şu görüşe yer verdi:
"37. kuruluş yıh savaşın
kapımızda olduğu günlerde
kutlanıyor. Kimyasal
silahlann da kullanılacağı
savaşın halk kitlelerine acı,
gözyaşı ve yıkımdan başka
bir şey geürmeyeceğini en
başta kimya mühendisleri
hatırlamak durumundadır.
Kimya mühendisleri olarak
mesleki bilgi ve
üretkenliklerimizin kıyım ve
ölüm araci olarak
kullanılmasından utanç
duyuyoruz. Bu nedenle
toplumsal
sorumluluklarımızın
bilinciyle 37. kuruluş
gününü buruk kutluyoruz."
Horzum
komisyonu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bnrosu) — Horzum
Komisyonu dün TBMM
Başkanı Kaya Erdem'i
dinledi. Kaya Erdem,
Bülent Şemiler'in
hakkındaki iddialarını
yalanlayarak, "Horzum'u
hiç tammam. Kendisiyle de
hiç karşılaşmadım" dedi.
TBMM Başkanı Erdem,
makamında komisyon
üyelerinin sorularını da
yanıtladı. Erdem, Bülent
Şemiler tarafmdan verilen
bir Isviçre bankası
numarasının sahte çıktığını,
dönemin Başbakan
Yardımcısı olması nedeniyle
söz konusu bankamn
verilen hesap numarasının
doğru olmadığını teyit
ettiğini anlattı. Erdem,
Kemal Horzum ile hiçbir
ilişkisi bulunmadığını
sözlerine ekledi.
Kamupersonelinin izinleri kaldınldı. Göç nedeniyle okullar boş
Güneydoğırda savaş endişesiGüneydoğu ve Doğu'daki il ve ilçelerden Batı'ya
göç sürüyor. Batman Valisi, 35 bin ilk ve orta
dereceli okul öğrencisinden 25 bininin
okullanna gitmediğinin belirlendiğini söyledi.
GAZİANTEP / ADANA /
DİYARBAKIR (Cumhuriyet)
— Güneydoğu'da kamu perso-
nelinin izinleri kaldırıldı. Sınır
kentleri ve köylerinden batıya
göç dun de yoğun bir şekilde sü-
rerken Batman Valisi Tuncer
Perçinler, kent merkezindeki 35
bin ilk ve orta dereceli okul öğ-
rencisinden 25 bininin okullan-
na devam etmediğini, kent nü-
fusunun yarı yanya azaldığını
söyledi. Diyarbakır, Muş ve Kı-
zıltepe'de bannan yaklaşık 30
bin Kurt sığınmacı evlerinin
camlarını naylonlarla kaplarken
Şanlıurfa Valisi, Urfa tünelleri-
nin olası bir savaş durumunda
sığınak olarak kullanılacağını
bildirdi.
BM'nin Irak'a tanıdığı süre-
nin dun sabah dolmasından
sonra Diyarbakır merkezinde
sakin bir gün yaşandı. Birçok
mağazaıun kapalı olduğu gözle-
nirken kentten göç tüm hızıyla
sürdü. Kente gelen boş otobüs-
lerin tamamen dolu olarak kent-
ten ayrıldıklan, uçağa olan ta-
lebin artması üzerine THY'nin
Diyarbakır'a airbus gönderdiği
öğrenildi. •
Kamu personelinin izinlerinin
kaldırüdığı Diyarbakır Belediye-
si'ne bildirilirken belediye yetki-
lileri itfaiye, su ve kanalizasyon
idarelerinin herhangi bir tehlike-
ye karşı görev başında bekledik-
lerini belirttiler.
Savaş korkusuyla Diyarba-
kır'daki okullarda öğrenci sayı-
sında büyük oranda azalma ol-
duğu belirtilirken Milli Eğitim
Müdürü, öğrencilerin rapor ala-
rak aileleriyle birlikte başka
kentlere gittiklerini söyledi.
Diyarbakır, Muş ve Kızıltepe
geçici bannma merkezlerinde
yaşayan yaklaşık 30 bin Kürt sı-
ğırunacı, Irak'ın olası bir kimya-
sal bomba saldınsına karşı ba-
nndıklan evlerin camlarını nay-
lonla kapladıJar. Cizre ve Silo-
pi'de savaş korkusu nedeniyle
lokantalann tümü kapandı. Fı-
nncılann da bu ilçeleri terket-
meleri nedeniyle ekmek sıkmtı-
sı başladı.
Batman'da 35 bin ilk ve orta
dereceli okul öğrencisinden 25
bininin okullanna devam etme-
diğinin belirlendiğini kaydeden
Vali Tuncer Perçinler, "Göç
eden aileler çocuklannı da gö-
türüyor. Ancak olağaniistii bir
durum olmadıgından okulları
tatil etmemiz söz konusu değil"
dedi. Perçinler, göç nedeniyle
kent nufusunun yan yanya azal-
dığını belirterek tehlike anında
TPAO ve TÜPRAŞ'ın yanı sıra
1500 konutun bodrumlarının da
sığınak olarak kullanılacağını
açıkladı. TPAO ve TÜPRAŞ'ta
çahşan işcilere de beş bin gaz
maskesi dağmldı
Adana Emniyet Müdürlüğü'-
nün birinci katındaki pencerele-
rin önlerine olası bir saldınya
yönelik olarak kum torbaları
yerleştirilirken Çukurova Üni-
versitesi'ndeki yabancı öğretim
elemanlarından bazılarının sa-
vaş korkusu nedeniyle ülkeleri-
ne döndükleri, öğrencilerin de
memleketlerine gitmeleri nede-
niyle bazı sınavların ertelendiği
bildirildi.
Gaziantep Valiliği, olası bir
saldın nedeniyle bazı yurttaşlar-
dan araçlarının plakalarını Sivil
Savunma Müdürlüğü'ne kaydet-
tirmesini istedi. TEK ekipleri
olası bir hava saldırısını dikka-
te alarak kentin ana caddelerin-
de karartma lambalan takarken,
yurttaşlann sığınaklarda kullan-
mak üzere ışıldaklar ve evlerinin
camlanna çekmek üzere pence-
re bandı satın aldıklan gözleni-
yor.
Bu arada Magic Box televiz-
yonu muhabirlerinden Yunus
Şen ve kameraman Salih Küçük
Diyarbakır'da yasak bölgelerin
çekimlerini yaptıkları gerekçe-
siyle bir süre gözalunda tutulur-
ken kriz nedeniyle bölgede bu-
lunan Laszlo Trankoviç ve Tho-
mas VVattenberg adlı iki Alman
gazeteci trafık kazası geçirdiler.
gazeteciler Müttefık Basın Bil-
gi Merkezi'ndeki ilk yardımdan
sonra Diyarbakır Devlet Hasta-
nesi'ne yaürılarak tedavi altına
alındılar.
sınır kapısı
Dışişleri Bakanllğı Sözcüsü
Murat Sungar, lrak'ın, Habur
sınır kapısıru önceki gün öğle-
den sonra kapattığım doğrula-
dı.
Sungar, dün düzenlediği ba-
sın toplantısmda bir soruyu ya-
nıtlarken bu konuda Irak yetki-
lilerinin kendilerini bilgilendir-
mediğini söyledi.
1ŞIKLAR:
NAYLON SATIŞLARI — Diyarbakır, Muş ve Kızıltepe'de geçici bannma merkezlerinde yaşayan yaklaşık 30 bin Kürt sığın-
Irak'ın olası bir kimyasal bomba saldınsına karşı banndıklan evlerin camlannı naylonla kapladılar. (Fotoğraf: AA)
Halk gözden
çıkanlmış
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosn) — HEP Genel Başkanı
Fehmi Işıklar, Doğu ve
Güneydoğu halkınm göz-
den çıkarılmış gibi bir tutum
içinde olunduğunu öne sürdü.
Savaşla birlikte Ortadoğu'da ha-
ritanm değişeceğine işaret eden
Işıklar, yöredeki halkın panik
içinde olduğunu, büyük bir gö-
çün yaşandığmı vurguladı.
Işıklar, Cumhuriyet'in sorula-
nm yanıtlarken Doğu ve Güney-
doğu'da savaş görüntüsü bulun-
duğunu, yöreden halkın göç et-
tiğini anlattı. Yöredeki varlıklı-
lann göç olanağı bulurken var-
lıklı olmayanlann kaderlerine
boyun eğmek zorunda kaldıkla-
rını belirten HEP Genel Başka-
nı, otobüslerin boş gittikleri yö-
reden tıka basa dolu olarak ba-
tıya geldiğini, kamyonlarla in-
sanların taşındığmı bildirdi.
Doğu ve Güneydoğu'daki hal-
ka, savaştan nasıl korunacakla-
rı yolunda hiçbir bilgi verilme-
dîğini, gaz maskeleri dağıtılma-
dığını ve bunun bilinçli olarak
yapıldığını savunan Işıklar,
"Bölge halkı resmen gözden çı-
karılmış gibi tutum var" dedi.
SBP'NtN İLK GENEL BAŞKANI ARENT)EN MUHALEFETE
'Körfez sorununu parlamento içine çekin'
ERBİL TUŞALP
ANKARA — Sosyalist Birlik Partisi
Genel Başkanı Prof. Sadun Aren, sos-
yalist mücadelenin kendi başına insana
güç veren, insanı uzun soluklu kılan bir
mücadele olduğunu söyledi ve "Ben bu
kaynaktan güç alıyorum" dedi.
Cumhuriyet'in sorularını yanıtlayan
Prof. Aren, "Marksist düşüncedeki es-
ki kolay önermelerin, çağunızın karma-
şık ortamında eski gecerliliklerini
yitirdiğinî" söyledi. Prof. Aren, Türki-
ye'deki Marksistlerin monolotik parti
yapısını aşmayı başardıklannı belirtti ve
"En zor sorun aşılmıştır" dedi. Prof.
Aren'e yöneltilen sorularla yanıtlan şöy-
le:
— Partinirin siyasal yaşamdaki yeri
ve cylemleri TİP'in partamentoda bu-
lunduğu dönemi özleyenlere yanıt vere-
bilecek mi?
AREN — Ben bundan kuşku duymu-
yorum. Sosyalist Birlik Partisi'nin sos-
yolojik anlamda Türkiye'de bir yeri var-
dır. Bu yer, en genel ifadesiyle her alan-
da özgürlük mücadelesine yol açmaktır.
Nerede bir özgürlük ve hak mücadelesi
varsa partimiz orada olacaktır. SBP bu
hüviyetiyle toplumumuzda belli yeri
olan bir panidir. Ve bu nedenle de ül-
kemizde demokrasinin kunılup yerleş-
mesinde, her tür baska ve sömürünün or-
tadan kalkmasında temel bir işlev göre-
cektir.
— Sosyalist sistemdeki değişim ve dö-
nüşümleri. SBP girişiminin aşması gere-
ken bir zorluk olarak göriiyor musunuz?
AREN — Hiç kuşku yok ki dünya
sosyalist sisteminde Marksist düşünce-
de bir süredir çok önemli değişmeler ve
gelişmeler olmaktadır. Artık Marksist
düşüncede eski kolayHklar, basit öner-
meler, gerekli ve işlev görmüş olan bu
düşünce kalıpları, çağımızın bu kanna-
şık ortamında, o eski gecerliliklerini yi-
tirmişlerdir. Marksizmin daha ince ve
daha derin bir biçimde kavranması ve
bundan kaynaklanan bir uygulamaya
geçümesi gerektiği inancındayım. Bu de-
ğişimi bütün dünyada göriıyoruz. Elbet-
teki Türkiye'de de dünyada hiçbir şey ol-
mamış gibi davranamayız, düşünemeyiz.
Bu değişikliklere mutlaka ayak uydurul-
zeminini sağlamıştır. Örgüt ya da kişi-
sel düzeyde eski sol siyasetler, fıkirleri-
ni kendi başlanna kolay kolay değiştir-
meyebilirlerdi. Ama biz şimdi birliğiz ve
bu birlik aynı zamanda bir yenileşmenin
başlangıcıdır, diye düşünulünce partimiz
bu yenileşmenin de bir aracı haline gel-
miştir.
— Partinin iç yapısmdaki çeşitlttiği bir
zorluk olarak göriiyor musunuz?
AREN — Parti geçmişte aralarında
şiddetli çatışmalar olan çeşitli öğelerin
birliğinden oluşmaktadır. Çeşitlilik bu-
nun için bir zorluk değildir. Ya da bu
zorluk aşılmıştır. Özellikle başlangıçta
toplanular çok nesnel, çok coşkusuz olu-
Sosyalist Birlik Partisi Genel Başkanı Prof. Aren,
"Marksist düşüncedeki eski kolay önermeler çağımızın
karmaşık ortamında gecerliliklerini yitirmişlerdir" dedi.
ması gerekir. Sosyalist sistemin geçirdi-
ği değişikliklerin henüz bitmediğini bil-
mek gerekir. Nerede duracağı belli de-
ğildir. Partimizin bu konularda gayet
keskin, köşeli fikirler öne sürmesi ben-
ce sakıncalıdır. Önemli olan ve yapılma-
sı gereken,-değişime açık olmaktır. Es-
ki düşünce kalıplan uzerinde sorular so-
rabilmektir ve bunlan özgürce tartışabil-
mektir. SBP'nin bu bakımdan çok
önemli bir özelliği de Marksistlerin bir-
liğini gerçekleştirme savında olmasıdır.
Ve bence bu, büyük ölçüde gerçekleşti-
rilmiştir. Bu birlik aynı zamanda, birli-
ği oluşturan çeşitli öğelerin yeni değişim-
lere uymasını kolaylaştırmış ve bunun
yor, tartışmalar uzayıp gidiyordu. Ama
bu coşkusuzluğa, hatta zaman zaman
karşıhklı sevgisizliğe rağmen birlikten
kopulamıyordu. Bu bence Marksistlerin
birlikten başka çareleri olmadığının an-
laşılmasından kaynaklanıyordu. Parti-
mizin benzerleri Yunanistan'da da
İspanya'da da var. Fransızların 1865'te
başlattıklan ortak sol program da bizi
andırıyor. Ancak onlar parti ve hareket
kimliklerini koruyarak solun birliğini
başarmışlar, ama biz tek bir partiyiz.
— SBP partamentoda da tcmsil
ediliyor?
AREN — Evet, parlamentoda yer ala-
bilmek iktidari etkileyebilmek için tek
yoldur bence. Bu bakımdan çok şanslı
olduğumuza inanıyorum. Dört arkada-
şımız parlamentodadır. Bu arkadaşları-
mız ayn gerekçelerle SHP'den aynlmış-
lardır. Birleşik Marksist hareketin için-
de yer almak için partüerinden aynlmış-
lardır. Birlik hareketi sarsmtılara uğra-
dığı dönemlerde büe kararlanndan vaz-
geçmemişler, başka arayışlar içine gir-
memişlerdir.
— SBP Genel Başkanı olarak Türki-
ye sizce hangi önceHkli siyasal sonınlaria
karşı karşıya?
AREN — Doğal ki dünya ve ülke ka-
muoyunu en çok meşgul eden sorun sa-
vaş ve banş konusudur. Partimiz Kör-
fez sorununun çözümlenmesinde bütü-
nüyle banştan yanadır. Kaldı ki halkı-
mızın savaştan yana olmadığı da gün gi-
bi ortadadu". Önemli olan Körfez poli-
tikalarını oluşturanların bu gerçeği an-
lamalarıdır. Muhalefet partilerinin Kör-
fez sorununu parlamento içine çekme
çabalarını destekliyoruz.
Zonguldak işçilerine, o tarihsel yürüyüş-
lerinden sonra hükümetin tavrı, işçi sı-
rufmm ağırbaşhlığı karşısında bir husu-
met havasını anımsatmaktadır. Bir haf-
tadır ses sedaçıkmamaktadır. Hükümet
onları ezmek ve onları yaptıklanna piş-
man etmek, grevde ve grev aşamasında
olan diğer işcilere örnek göstermek gibi
tutum içine girmiştir. Hükümeti, bir
yandan savaşı önleme girişimlerine baş-
lamaya, bir yandan da iç banşı sağlaya-
cak bir tutum içine ginneye çağınyorum.
T.C.
ANKARA 13. SULH CEZA MAHKEMESt
Esas: 1990/374
Karar: 1990/575
Sanık: Hasan Şaz, Sebahaıtin ve Emine'den olma, 1959 Rize ili
Pazar ilçesı nufusuna kayıılı, Ankara'da Cemalgürsel Cad. 49/A'da
oturur, bekâr, okur>azar, sabıkj^ız, pastacı, Türk, Islam.
Suç: Gıda Maddeleri Nizamnamesi'ne muhalefet etmek.
Suç tarihi; 17.5.1990
Sanığın Gıda Maddeleri Nizamnamesi'ne muhalefet etmek suçun-
dan TCK'nın 396, 647/4, 402/2, üç ay cürme vasıta kıldığı meslek
ve sanatımn tadiline ve takdiren yedi gün işyerinin kapatılmasına,
hüküm özetinin kapatma söresi kadar işyerinin göze çarpan bir yeri-
ne asılmasına, karann kesinlejmesini müteakip hükum özetinin An-
kara'da ürajı 100.000'in uzerinde bulunan bir gazetede ilan edilmesine
1440 lıra yargılama giderımn sanıktan tahsiline, sanığın yüzüne kar-
şı Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi. 17.5.1990
Basın: 17540
T.C ESKİŞEHİR İCRA TETKİK MERCtt
KONKORDATO MÜHLETt EK SÜRE
Sayı: 1990/377 E.
1990/606 K.
Ceylan Bebek-Çocuk Giyim fırması işleticisi Şule Özbek yaranna
Eskişehir lcra Tetkik Mercii Hakimligi'nin 1990/377 E. 1990/606 K.
sayüı kararı ile verilen konkordato mühleti; sürenin yeterli gelmemesi
ve konkordato komiserinin işlemlerini yapabilmesi için îc İf. K.nun
287/son md.si gereğince KONKORDATO MÜHLETlNtN lKt AY
UZAT1LMASINA, 2.1.1991 tarihi ve 1990/377 E. 1990/606 K. Ek:
2 sayılı ek karan ile evrak uzerinde karar verilmiştir. llgililere ilan
olunur.
Basın: 45104
İLAN
BEYPAZARI SULH HUKUK
HÂKLMLÎĞÎ'NDEN
Dosya No: 1988/6 Esas
Davacı Hatice Soydan (Dikel) vekili Av. Mansur Yavas tarafın-
dan davalılar Emine Hacer Mut ve 38 arkadaşı aleyhine mahkeme-
mıze açılan izale'i şuyuu davasının yapılan duruşmasında verilen karar
gereğince:
Davalılardan Mehmet kızı Şefika'ya dava dilekçesı ve durusma gunü
tebliğ edilememiş, yapıınlan zabıta tahkikatı sonucunda da adı ge-
çenin tanınmadığı ve tebligata sarih açık adresinin bilinmediği bildi-
rildiğinden dava dilekçesi ve duruşma günu tebliğ edilememiş ve
Mehmet kıa Şefika'nm duruşma giinü olan 1.2.1991 gunü saat 9.40'ta
duruşmada hazır olması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesı,
aksi takdirde dava basit usule tabi olduğundan gıyap karan çıkartıl-
maksıan HUMK'nın 509-510 maddeleri gereğince gıyabında karar
verileceği hususu dava dilekçesi ve duruşma gunü tebliğ yerine kaim
olmak uzere ilan olunur. 10.12.i990
Basın: 17538
T.C KIZILCAHAMAM
SULH CEZA MAHKEMESt
Esas No: 1989/30
Karar No: 1990/98
Gıda Maddeleri Tüzüğü'ne aykırtlık suçundan Kızılcahamam il-
çesi Karşıyaka mahallesi No: 22/1'de oturan Ahmet kızı, Satı'dan ol-
ma, 1949 doğumlu Muzeyyen Pekcan hakkında TCK'nun 398, 19,
402, 647-4/1, TCK 72, 402/son mad. gereğince neüceten 470.000r-
TL ağ. p. cezasına, 3 ay müddeıle meslek sanat ve ticaretinin tatili-
ne, Kızılcahamam Kâzım Karabekir Cad. No: 22/1 de bulunan işye-
rinin takdiren 7 gûn süre ile kapatılmasına karar verilmiş olup ilan
olunur. 22.5.1990
Basın: 17329
SAVAŞ
Y1LLARENDA
BİR SÜRGÜN
Kemal Sülker
5.000 üra (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan Tiirkocağı
Cad. 39^11 Cağahğlu-lstanbul
Ödcmeli gönderilınez.
GEÇ3VÖŞ
ZAMAN
OLURKÎ
Sara Ertuğrul Korle
5.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan Tiirkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-tstanbul
Ödemeli gönderilmez.
DÜŞÜNÜYORUM
ÖYLEYSE
VURUN
tlhan Selçuk
20. bası 7.000 lira (KDV içinde)
Çağdaş Yaymlan Türkocağı
Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul
Ödemeii gönderilmez.
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Cehennem Ateşinde DansANAP milletvekilleri bekleyiş içindeler.
Önceki gün ANAP milletvekillerini gruplar halinde
TBMM'deki çalışma odasında kabul edip görüşen Özal, hü-
kümetin İncirlik Üssü'nün Körfez'de bir savaş halinde kul-
landırılması için 'ek yetki' isteyebileceğini açıkça değil, 'ima
ederek' söyiemesi tartışmalara neden oluyor.
ANAP grubu yine birlik ve beraberlik içinde. Milletvekil-
leri Özal'ı can kulağıyla dinleyip her söylediğine 'Evei
efendim' yanrtını veriyonar. Akşam gruplar halinde kendi ara-
larında toplanıp değerlendirme yapıyorlar. Kimileri Özal'ın
çizd'ıği yolun akılcı' olduğuna her zamanki gibi inandıklan
gözleniyor.
Milletvekilleri kendi aralarında şöyle konuşuyor:
—Cumhurbaşkanımız kendine güveniyor, her şeyi herkes-
ten iyi biliyor, tuttuğu yol doğru, destekleyelim...
Bazılan daha ileriye gidiyor:
—Özal erkek adam doğrusu, İnönü ve Demirel yine sınıf-
ta kaldı. Son televizyon konuşması kamuoyunu etkiledi... O
kadar çok telefon almış ki sormayın...
Bir ANAP milletvekili —savaşa hayır, diyor— anlatıyordu
arkadaşlarının bu biçimde kendi aralarında konuştuklannı.
Kendısine "Ek yetki Meclıs'e gelirse ne yapacaksınız?" di-
ye sorduğumuzda ise şu yanıtı verdi:
—Ne yapacaksınız? Grupta mecbursunuz alınan karara
uymaya.
—Yani evet diyeceksiniz, savaşa evet deyip İncirlik'in Ame-
rikan uçaklarınca kullanılması için oy vereceksiniz...
—Vereceğim, mecburen vereceğim, elimden ne gelir ki?..
Görülüyor ki Türkiye savaşın içinde artık. Cumhurbaşka-
nı ve Başbakan'ın "Irak bize saldın yaparsa, karşılık veririz"
demeleri hiç inandırı-
cı olmuyor. ANAP için-
sağduyu sahibi Görüfüyor ki Türkiye
olarak tanınan mıllet- ' . . . '.
vekilleri bile açık açık SBVaŞin IÇinÜe aftlK.
söylemeseler de şunu CumhlirbaSkani Ve
demek istiyorlar: R a o h a b n ' i n "Irak
—Biz emir kuiuyuz, DaşuaKan in ıraK
büyükierimiz oyie isti- saldm yaparsa,
yor, ne yapalım? karsillk veririz"
ABC Televizyonu «f'?"'" ^
e
"
r ı z
.
önceki gün ve dünku demeleri hıç ınandıncı
yayınlannda ABD'nin n/m/7l/nr
Irak'ı Türkiye'deki üs- u
' m u
y u r
'
lerden kalkacak uçak-
larla vuracağını bildirdi. Pentagon kaynaklarına dayanarak
verdiği haberde, ABD'nin Türkiye'deki üslerde konuşlanan
uçakları istediği gibi kullanabileceğini duyurdu.
Cumhurbaşkanı Özal'ın ANAP milletvekillerini 'ikna etme-
si', ABC'nin bu haberi büyük ölçüde doğruluyordu. Aynı za-
manda İnönü ve Demirel, bu tehlikenin üzerini çiziyordu.
Türkiye'nin bir maceraya sürüklendiğini belirtiyorlardı.
CBS Televizyonu ve New York Tımes gazetesinin araştır-
masına göre Amerikan halkının yüzde 42'si 'savaş' derken,
yüzde 46'sı 'ekonomik ambargolara devam' diyor. Yine yüzde
42'si savaşın birkaç ay süreceğıne, yüzde 26'sı üç haftada
biteceğine, yüzde 6'sı ise bir yıldan uzun süreceğıne inanı-
yor. Ankete katılanlann yüzde 58'i ise savaşın 15-21 ocak
arasında çıkacağım tahmin ediyor.
Son anda sessiz ve kaygılı bekleyiş patladı.
Ajanslann teleksleri suskunluğunu bozdu, CNN canlı ya-
yına başladı:
— Amerikan birlikleri Kuveyt ve Irak'ta savaşa girişti...
Saatler 01.15'i gösteriyordu.
CNN'in Bağdat'taki rnuhabirlerinden Bernard Shaw, Ej-
Rushid Oteli'nden gördüklerini yansıtıyordu, heyecanlı bir
biçimde anlatıyordu:
— Şu anda otelin penceresinden bakıyorum. Gökyüzü sa-
rı, mavi bir aydınlık içinde. Patlamaları duyuyor musunuz?
Şimdi ben susuyorum, uçak seslerini, patlamaları duyma-
nız için...
Evet, ilk kez bir savaş canlı olarak yayımlanıyordu. Hare-
kâtın admı ise Pentagon yetkilileri şöyle açıklıyordu:
— Kuveyt'i Kurtarmak İçin Çöl Fırtınası...
Ajansların ve CNN'in ilk haberlerinde, harekâtın stratejik
noktalara, dolayısıyla ilk hedefin Başkanlık Sarayı'na yöne-
lik oluduğu bildiriliyordu.
CNN muhabiri, Bağdat bombalanırken, gayet sakin gö-
rünüyor sık sık espriler de yapıyordu:
— Iraklılar bize otelin duvarlarının kurşun geçirmez oldu-
ğunu söylüyorlar, belki bomba da geçirmez...
Ardından gülerek anlatıyordu:
— Gökyüzünde yüzlerce ateş boceği var...
Evet, artık savaş başlamıştı. ABD uçaklarırun saldırısın-
dan sonra, Irak füzelerinin Dahran'a atıldığı haberi geliyor-
du. CNN, canlı yayını sürdürüyordu.
Adana İncirlik Ussü ise gecenin karanlığında bir sessizli-
ği yaşıyordu.
Şimdi kafalara şöyle bir soru takılıyordu:
— Türkiye savaşa girecek miydi?
Gün ağarmaya başlıyor ve tüm dünya Körfez savaşım te-
levizyondan izliyordu. Bunun adına cehennem ateşinde
dans denilirdi.
P A R T 1 L E R D E N
GünayMan ANAP'lılara çağrı
ANKARA (UBA) — SHP Genel Sekretcr
Yardımcısı Ertuğrul Günay, Anavatan
Partisi milletvekillerine bir çağn yaparak
özal'ın savaş sevdasına karşı çıkmalannı
istedi. Günay, sorunun parti sorunu
olmaktan çıktığını, ülke sorunu haline
geldiğini söyledi. Günay, "SHP olarak
bundan önce birçok kez ANAP milletvekillerinden özal'ın
savaş sevdasına karşı çıkmalannı istedik. Ancak bugüne
kadar bu konuda ciddi bir çıkış gönnedik. ANAP
milletvekillerinden banlannın savaşa karşı bir tutum
aldıklannı, birçok ANAP mületvekiünin de bireysel
olarak savaşa karşı olduklannı biliyoruz. Ancak bu
milletvekilleri tavırlarını açıkça ortaya koymamışlardır.
Bugün gelinen nokta çok kritiktir. Türkiye'nin savaşa
bulaşması tamiri çok zor zararlara yol açacaktır. ANAP
milletvekillerine son bir kez çağn yapıyor ve özal'ın savaş.
sevdasına kaışı çıkmalannı istiyoruz" dedi.
Kongreler ertelenebilir
ANKARA (ANKA) — Gerginİeşen Körfez krizi ve savaş
cıkma olasıhğı üzerine ANAP il ve ilçe kongrelerini bir
hafta ertelemeyi planlıyor. TBMM'nin tatil yapmadan
çalışması durumunda ANAP milletvekillerinin Ankara'da
bulunmalarını sağlamak amacıyla bir haftalık süredeki
kongrelerin ertelenmesi planlanıyor. ANAP Teşkilat
Başkanı Orhan Demirtaş, Meclis'in 24 saat çalışmasının
gündeme gelmesi durumunda milletvekillerinin isteğine
bağlı olarak kongrelerin bir hafta sonrasına
kaydınlabileceğini bildirdi. Orhan Demirtaş, bu ayın
sonuna kadar 6 il ve yaklaşık 150 ilçenin kongresini
yapmasmın planlandığını belirtti. Demirtaş programda
değişiklik olmadığı takdirde ilçe kongrelerini şubat ayının
ilk haftası tamamlamış olacaklannı kaydederek şubat ayı
içinde şimdiye kadar 4 ile daha kongre gunü verdiklerini
bildirdi.
Bir hülle partisi daha
ANKARA (Curahuriyet Bürosu) — Bağımsız Siirt
Milletvekili Zeki Çelikel ile Samsun Milletvekili Hüseyin
Özalp'ın anayasanın 84. maddesi engelini aşmak için hülle
partisi kuracaklan öğrenildi. Çelikel ve Özalp partilerini
kurduktan sonra feshederek ANAP'a geçecekler. Zeki
Çelikel, DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel ile
tartıştıktan sonra DYP'den istifa etmişti. Çelikel DYP'den
istifa ettikten sonra ANAP grubu ile birlikte tavır aldı.