Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 OCAK 1991 HABERLER CUMHURÎYET/3
Sigaraya reklam yasağının Starl için haksız rekabet olanağı yaratıp yaratmayacağı tartışılıyor
Magic Box sigara içecek mi?
Yabancı sigara
darbe yediEkonomi Servisi— Türkiye'de yatırım için "reklam yasagı
konusunun açıklığa kavuşmasını" ve "yüksek vergi
oranının indirilmesini" bekleyen yabana sigara
yatırımcıları, "reklam yasağının" gelmesiyle darbe yediler.
Tekd'in beş yabancı sigara iireticisiyle ortak yatınm için
yaklaşık 5 yıldan beri sürdürdüğü görüşmelerde sadece
Philip Morris ile Sabancı ve Tekel'in ortakuğı
gerçekleşmişti.
Türkiye'de faaliyet gösteren bir yabana sigara üreticisi
yöneticisinin verdiği bilgiye göre yasak 1991'de 90 milyar
liralık bir reklam harcamasını engelleyecek. Verilen bilgiye
göre 1990'da sigarada reklam harcamaları 50 milyar lira
dolayındaydı. Reklam yasağı çok büyük oranda, Türk
sigara pazannın yaklaşık dörtte birini ele geçiren yabana
sigara üreticilerini etkileyecek. Yerli sigara üreticisi Tekel'in
ise önemli boyutla reklam harcaması bulunmuyor.
Bu konuda bilgisine başvurduğumuz Tekel Genel
MUdürlüğU yetkililerı, sadece Tekel 2000 sigarasının
piyasaya çıkanlışında 100 milyon liralık bir reklam
harcamasında bulunulduğunu bildirdi. Bir kamu kuruluşu
olarak sigaranın reklamını yapmayı uygun görmediklerini
kaydeden Tekel yetkilileri, yabancı sigara reklamlarırun
serbest olmasının kendilerini "haksız rekabetle" karsı
karşıya bıraktığına dikkat çektiler. Tekel yetkilileri, reklam
yasağının yabancı sigara üreticileri için iyi sonuçlar
getirmeyeceğini belirttiler.
Türkiye'de faaliyette bulunan bir yabana sigara üreticisi
firmanın yetkilisi, reklam yasağını "çok sert" buldu ve
"komple yasagın hiçbir demokratik iilkede olmadıgını"
savundu. Tekel'in özelleştirilmesine çalışıldıgını belirten
yetkili, "Bu yasayta Tekel'in özelleştirilmesi
gerçekleştirilemez" dedi.
Bileşim Pıyasa Araştırma Merkezi Ltd. Şirketi'nden
edinilen bilgiye göre yazıh basmda 1988'de 3 milyar 849
milyon lira olan sigara reklamı, 1989'da 8 milyar 586
milyona, 1990'da da 14 milyar 867 milyon liraya çıktı.
Sigara ve öbür tütün
ürünlerine reklam yasağı
gelmesinden sonra Magic
Box'ın, bu durumdan
etkilenmeyeceği
savunuluyor. Alman
kanunlanna göre yayın
yapan özel TV şirketi, Türk
yasalarından etkilenmediği
için yasarun Starl için bağlayıcılığı yok.
ANKARA (Cumhuriyel Bü-
rosu) — Yaklaşık iki yıldır
TBMM gündeminde bulunan
sigara reklam yasağına ilişkin
yasa önerisinin önceki gün tüm
partilerin anlaşmasıyla
TBMM'den 20 dakikada geçiril-
mesinden sonra Magic Box'ın si-
gara reklamlarını yayımlayarak
haksız rekabet olanağı elde et-
tiği tartışması başladı. Yasanın
yürürlüğe girmesinden sonra si-
gara ve öbür tütün ürünlerinin
reklamlan hemen durdurulacak.
Ama sigara içilemeyecek yerle-
re ilişkin düzenleme ve reklam
panolannm indirilmesi, yasanın
yürürlüğe girmesinden bir ay
sonra gerçekleştirilecek.
Her türlü sigara ve tütün
ürünlerinin tanıtımı, özendiril-
mesi ev reklaırunın yasaklanma-
sından, gazete, dergi, sinema gi-
bi iletişim araçlannda yapılacak
reklam kampanyalannın yanı sı-
ra sigara şirketlerinin düzenleye-
cekleri konser gibi kültürel et-
kinlikler de tanıtım ve özendir-
me kapsamında kabul edilirse
bunlann gerçekleştirilmesi de
olanaksız hale gelecek. Sigara
marka ve alametleri de kitle ile-
tişim araçlannda kullanılarak
tanıtımı yapılamayacak. Bu rek-
lam kampanyalannı düzenleyen-
lere 2-10 milyon lira para cezası
verilecek. Bu cezalara yapılacak
itiraz ödemeyi durduramayacak.
Halen asılmış bulunan reklam
panolan, yasanın Cumhurbaş-
kanı Turgut Özal tarafından im-
zalanarak Resmı Gazete"de ya-
yımlanıp yürürlüğe girmesinden
sonra bir ay içerisinde kaldı-
rılacak.
Magic Box
Ancak sigara ve öbür tütün
ürünlerine reklam yasağı getiril-
mesinden Magic Box'ın etkilen-
meyeceği görüşü savunuldu. Bi-
lindiği gibi Almanya'dan yayın
yapan Magic Box için Türk ya-
saları bağlayıcı olmuyor. Böyle-
ce TRT'nin ve Türkiye'deki ba-
sın kuruluşlarınm reklam yapa-
mamasından yararlanacak Ma-
gic Box'ın büyük kazanç sağla-
yacağı, üstelik yasağın böylece
delinebileceği öne sürüldü. Bu
görüşe karşı çıkan yasanın ha-
zırlayıcılanndan ve ANAP ts-
tanbul Milletvekili Biilent Akar-
caiı ise TRT'nin zaten kendi yo-
netmeliği uvarınca bu tür rek-
lamları yayımlamadığını anım-
sattı. Akarcalı, Magic Box'ın da
bu tür reklamlan yayımlayama-
yacağını savunarak AJmanya'da
da sigara reklamlarının yasak
olduğunu söyledı.
Magic Box yetkilileri ise siga-
ra reklamlan konusunda nasıl
bir yol izleyecekleri konusunda
"şimdilik" sessiz kalmayı yeğle-
diler. Şimdiye değin içki reklam-
lanna yer veren Magic Box, si-
gara konusunda üretici firmala-
rın hazırladığı "sponsor" prog-
ramları yayımlıyor.
Öte yandan özellikle sigara
reklamı alan bazı ajanslar, "Si-
gara yasağının doğuracağı eko-
nomik sonınların sokaktaki va-
tandaşı bile etkileyeceğini" be-
lirtiyorlar. Markom-Leo Burnet
Reklam Ajansı sahibi Haluk
Mcsd, "reklam yasağı"ndan ga-
zete ve reklam ajanslarının
önemli oranda etkileneceğini be-
lirterek "Savın Biılenl Akarca-
lı, sigaranın zarariı olduğunu
düşüniiyorsa, reklamını yasak-
layacagına sigara ve benzeri
ürünleri yasaklasın. Bu yasa ça-
lışan, hatta sokaktaki insanı bile
ekonomik yönden olumsuz
etkileyecektir" görüşünu savun-
du. Mesci, "Reklam firmalan-
nın ve reklam verenlerin sigara
reklamı için Magk Box'a başvu-
rup basvurınayacagı" sorusunu,
"Şu anda çok yeni bir durum
var. Buna sigara)ı pazarlayan
şirketler karar verecek" diye ya-
nıtladı. Mesci, basının "bu ya-
saklamadan etkilenecek olması-
na karsın sesini çıkarmamasıor
eleştirdi.
Sigaraya karşı tüm dünya ül-
kelerindeki hareketlerin giderek
yaygınlaştığına dikkati çeken
ANAP İstanbul Milletvekili Bü-
lent Akarcalı, "ABD'de 2000 yı-
lından itibaren Philip-Morris si-
gara ureiimini durduracak" de-
di. Bakkallarda sigarayı özendi-
rici ilanlann asılamayacağını ve
böylece çocuklann özenmesinin
de önleneceğini söyleyen Akar-
calı, yasanın yürürlüğe girme-
sinden sonra valiliklere bir mek-
tup göndererek yasanın içeriği-
ni anlatacağını kaydetti.
Yasa aynca, sağlık, eğitim-
öğretim ve kültür hizmeti veren
yerler ile kapalı spor salonların-
da ve toplu taşımacılık yapılan
her türlü taşıt aracında sigara
içılmemesi uygulamasına da ya-
sanın Resmi Gazete'de yayımtn-
dan itibaren bir ay içerisinde
başlanacak. Buralarda sigara
içilmesi için özel yerler belirle-
necek ve en az 20 santimetre bü-
yüklüğünde sigara içilmesinin
yasak olduğunu ifade eden pa-
nolar asılacak.
Bu arada yasanın yayımından
önce Türkiye'de üretilen veya it-
hal edilen sigara ve öbür tütün
ürünlerinin altı ay süreyle satı-
şına devam edilebilecek. Ama
daha sonra üretilecek ve ithal
edilecek sigara paketlerinin üze-
rine en az 1 santimetre buyük-
lüğünde "Sigara sağlıga
zaraıiıdır" ibaresi yazılacak.
ERDEM İŞADAMLARIYLA — TÜStAD'ın kitap tanıttm yemeginde bir konoşma yapan TBMM kinlikler dtizenleyecekkrini söyledi. Biilent Eczacıbaşı, Cem Boyner, Kaya Erdem, Rahmi Koç ve
Başkanı Erdem. üniversitelerle işbirliği içinde insan haklan ve temel özgoriükkr konusunda et- Feyyaz Berker TUSİAD toplanüsında. (Fotograf: Suat Kozlukln)
TBMMBaşkanı Kaya Erdem, TÜSİAD'ın 'Yasalarımız Haklanmız' kitabının tanıtımında konuştu
'Parlamentoya güven artmalı'TBMM Başkanı Kaya Erdem, iktidarı
ilgilendiren konuların açıkça ve
korkusuzca tartışılmasını istedi. Erdem,
"Hoşgörü, uzlaşma, diyalog
demokrasimizin saglıkh gelişmesi
bakımından önemlidir" dedi.
Ekonomi Servisi — Turk Sa-
nayicileri ve İşadamlan Derne-
ği 8 öğretim üyesine hazırlattı-
ğı "Yasalarımız-Haklarımız"
kitabım TBMM Başkanı Kaya
Erdem'in konuşmacı olarak ka-
tüdığı bir toplantıyla kamuoyu-
na sundu. Erdem konuşmasın-
da, iktidarı ilgilendiren konula-
rın açıkça ve korkusuzca tartı-
şılması ve toplumda parlamen-
toya olan güvenin arttırılması
gereğme işaret etti.
TÜSİAD'ın geteneklerini bo-
zarak toplumun geniş kesimle-
rince yararlanılması için ilk kez
satışa da çıkardığı "Yasalarımız
- Haklanmız" kitabı için İstan-
bul Sheraton Otdi'nde düzenle-
nen toplantıda konuşan TBMM
Başkanı Kaya Erdem, parla-
mento, demokrasi ve insan hak-
ları ile ilgili açıklamalarda bu-
lundu. tnsan haklan ve temel
özgürlükler konusunda yapılan-
ları yetersiz bulan Kaya Erdem,
"yapmamız gereken en önemli
hususun, hukuki çerçeve dışın-
da, insanlanmızın bu konuda
bilinçlendirilmesi ve egitilmesi
olduğunu" vurguladı. Demok-
rasinin temelinin insan şahsına
saygı ve hukukun üstünluğünde
yattığını belirten Kaya Erdem,
bunun en önemli karakterinin
de "giveB" olduğunu söyledi.
Kaya Erdem şöyle dedi:
"Bu güvenin vatandaş nez-
dinde oluşması, iktidarı ilgilen-
diren konulann, açık ve korku-
suzca tartışılmasıyla mümkün-
dttr. Kendi kendini eleştirebil-
me, karşıl goriişleri sabırla din-
le>ip tahammül edebilme, hoş-
görii, uzlaşma, di>alog gibi de-
mokrasi kıilturiinu oluşturan ve
ileri demokratik de\let ve top-
lum düzenlerinde yeıieşmiş olan
geleneklerin ülkemizde de be-
nimsenmesi, çoğulcu parlamen-
ter demokrasimizin sağlıklı ge-
lişip islikrara kavuşması bakı-
mından zorunludur."
Kaya Erdem, Milli Eğitim'in
her kademesinde demokrasi eği-
timi verilmesi suretiyle gençlerin
farklı görüşlere sahip olsalar bi-
le bir arada yaşamalannın, bir-
birinin inanç ve düşüncelerine
saygının öğretilmesi gerektiğini
belirtti.
Kaya Erdem, TBMM'nin
1991'de insan haklan konusun-
da yapacağı çalışmaları da şöy-
le açıkladı:
"Daimi bir insan haklan in-
celeme komisyonu kunılması
çalışmalarımız sonuçlandı.
Önümüzdeki hafta çalışmaya
başlayacak. Komisyon uluslara-
rası alanda genel kabul görmıiş
insan haklan konusundaki ge-
lismeleri inceleyecek, Türki>e'-
nin insan haklan alanında taraf
olduğu uiuslararası anlaşmalar-
la anayasa ve diğer mevzuat ve
uygulamalar arasında uyum
saglamak amacıyla yapılması
gereken değişiklikleri tespit ede-
cek.
Komisyon a>nca insan haklan-
nın ihlal edildiğine dair iddialan
inceleverek gerekli gördüğu hal-
lerde bunlan Ugili makamlara
Oetecek. Kumluş yüdönumunde
bilimsel etkinliklerden biri ola-
rak "insan haklan ve uiuslara-
rası hukukta korunmalan" ko-
nulu uiuslararası bir sempoz-
yum düzenlenecek."
TÜSIAD,vatandaşa hakkınıöğretiyorEkonomi Servisi — TUSİAD,
vatandaşlık dersi veriyor. 8 öğ-
retim üyesine "Yasalanmız-
Haklarımu" kitabım hazırlatan
TUSİAD, 9 derste vatandaşa
"Hukuk içinde hak arama ve el-
de etme yollarını" gösteriyor.
Kitap, İstanbul Sheraton Ote-
li'nde düzenlenen ve TBMM
Başkanı Kaya Erdem'in katıldı-
ğı bir toplantıyla tanıtıldı.
TUSİAD Yönetim Kurulu
Başkanı Cem Boyner, "Yasala-
nmız-Haklanmız" kitabının ta-
nıtım toplantısında yapüğı ko-
nuşmada, "Biz insanlanmızın
ileri Batı demokrasilerinin in-
sanlan gibi insan yerine konma-
larını, itilip kalkılmamalannı
istiyoruz" dedi. Sözlerine "Ken-
di Ülkemizde insan haklannın
önemine inandıgımızı yalnızca
sözlerimizle değil davranışlan-
mızla da göstermemiz gereki-
yor" şeklinde devam eden Cem
Boyner, böyle bir kitabı hazırla-.
ma nedenlerini şöyle açıkladı:
Tttrkiye Cumhuriyeti bir hu-
kuk devletidir. Ne var ki hukuk
devletiyim demekle, gerçekten
bir hukuk doleti olunamıyor.
Başta kanun koyucular ve yone-
ticiler olmak üzere toplumun
her kesimimin, hukukun üstiin-
lüğii ilkesine inanmış olması ve
haksızlıklann hukuk yoluyla ço-
ziımunden başka yollan arama-
ması gerekiyor.
Bir devlet, özellikle vatandaş-
lannın haklanna sahip çıkmala-
n ile hukuk devleti vasfı kaza-
nabilir. Bunun da yolu yasalan
ve vatandaş haklannı daha iyi
anlaşılır yapmaktan ve loplumu
eğitmekten geçer.
TÜSİAD'ın bu çalışma ile
amacının; insanlanmızın bir
yandan haklannı ve sorumlu-
luklannı sıralarken öte yandan
kurnm ve kişiler tarafından uğ-
radıklan haksjzlıklarda haklan-
na kavuşama\acaklarına dair
çaresizlik yerine haklannı bilinç-
li olarak ve cesaretle aramalan-
nı saglayacak metot ve yollan
göslernıektir."
"Yasalanraız-Haklanmız" ki-
tabı Prof. Dr. Fahiman Tekin,
Prof. Dr. Yıldızhan Yayla, Prof.
Dr. Köksal Bayraktar, Prof. Dr.
Adnan Tezel, Prof. Dr. Feridun
Yenisey, Doc. Dr. Cevdet Yavuz,
Doc. Dr. Selçuk Özten, Doç.Dr.
Ali Rıza Okur tarafından hazır-
landı. Türk hukuk sisteminin
genel çizgileriyle ortaya konula-
rak hak ve özgürlüklerin neler
olduklarının belirlenmeye çalı-
şıldığı kitapta, toplum hayatımn
çeşitli zorluklan içinde yaşayan
insana, "Hakuk içinde hak ara-
ma ve elde etme yollan" göste-
riliyor. Hukuk sistemini ana çiz-
gileriyle toplumun güncel yaşa-
yışına sunan kitap bu özelliğiy-
İe bir "hukuk tanıtma yayım"
özelliğini taşıyor.
TUSİAD ayrıca, kitaptan ge-
niş kitlelerin yararlanmasını sağ-
Bizi rahatsız eden, hak ve men-
faatlerimizi ihlal eden idari iş-
lem ve eylemler neler olabilir?
Evimiz, dukkâmmız, arsamız
kamulaştınlmak isteniyor, ne
yapabiliriz? Evimizin, dükkânı-
rnızın yıkılmasına karar veril-
miş, ne yapabiliriz? Arsamız
var, imar planında kamu hizme-
tine aynlmış, bu sebeple inşaat
izni vermiyorlar ne yapabiliriz?
YASALARIMIZ
HAKLARIMIZ
Devlet ve kişi ilişkileri,
suç ve ceza, ceza
koğuşturması ve
yargılaması, özel hukuk
hayatırnız ve sorunları,
borç ilişkileri, iş hayatı ve
sosyal güvenlik, ticari
ilişkiler, vergi, icra ve iflas
konularından oluşan 'Yasalarımız Haklanmız' kitabı
vatandaşahak arama ve elde etme yollarını gösteriyor.
lamak amacıyla parayla satışa
da karar verdi. Kitapta 9 ana bo-
Iiimde işlenen konulardan bazı-
ları şöyle:
Devlet ve kişi ilişkileri: Hak
arama hürriyeti nedir? Şikâyet
ve dilekçe hakkı nedir? Devlet
kişilerin karşısına nasıl çıkar?
Olumsuz sicil verilen memur ne
yapabilir? Sınavda başansız gö-
rülen öğrenci ne yapabilir? Ge-
cekondu tapu tahsis belgesi ip-
tal edilmişse ne yapılabilir? Hak
ve menfaatlerimizi zedeleyen
idari işlem ve eylemler karşısın-
da ne yapılabilir? Kimler iptal
davası açabilir? Hangi mahke-
meye açabilir?
Suç ve ceza: Meşru mudafaa
nedir ve mal varlığına karşı sal-
dınlarda meşru müdafaa müm-
kün müdür? Tehlikeden korun-
ma bir hak mıdır? Polis, jandar-
ma ve askerler suç işleyebilirler
mi? Bunlar hakkında yargılama
nasıl cereyan etmektedir?
Ceza koğuşturması ve yargı-
laması: Polis vatandaşa kimliği-
ni sorabilir mi? Polis kimlik sor-
duğunda vatandaş kimliğini
göstermezse ne olur? Polis yol-
dan geçen kişileri durdurarak
gelişi güzel arama yapabilir mi?
Yakalanan bir kişinin hangi
haklan vardır?
Özel hukuk hayatımız ve so-
runları: Nişanlanma nedir? Ev-
lenme nedir, nasıl gerçekleştiri-
lir? Boşanma hakkı veren sebep-
ler nedir?
Borç ilişkileri ve sorunlan:
Haksız fiil ne demektir? Haksız
fiil sonucu yaralanma, uzuv
kaybetme gibi vücut zararların-
da kişi hangi zararlann tazmi-
nini isteyebilir? Manevi tazminat
ne demektir? Zamanaşımı ne
demektir? Cezai şart ne demek-
tir? Kira sozleşmesinin kiracıya
ve kiralayana sağiadığı haklar
nelerdir?
İş hayatı ve sosyal güvenlik:
Sendika nasıl, ne amaçla kuru-
lur? Sendikalann siyasi faaliyet
yasağının sınırlan nasıl çizilir?
TÜSİAD'ın hazırladığı kitap-
ta iş yaşamıyla ilgili güncel ko-
nularda verilen cevaplar şöyle:
Sendikalann siyasi faaliyet
yasağının sınırlan nasıl çizilir?
"Siyasi faaliyet soyut bir kav-
ramdır. Çok geniş veya çok dar
yorumlanabilir. Belli dönemde
bu yasağın kapsamında görülen
faaliyetler bir süre sonra kapsam
dışında bırakılabilir. Siyasi faa-
liyet siyasi iktidar mücadelesini
gerektirir. Siyasi iktidarı amaç-
lamayan faaliyetler bu yasağınv
kapsamı dışında düşünülebilir!'
Grev nedir? Nasıl yapılır?
"Yasal grev için aranan koşul-
lar gerçekleşmeden yapılan grev-
lerle, siyasi amaçlı grevler, genel
grev ve dayanışma grevi, devle-
tin bütünlüğune, milli egemen-
liğe, milli güvenliğe, cumhuriye-
te aykırı grevler yasa dışıdır. Ya-
sa aynca işyeri işgaline, işi yavaş-
latmaya, verimi düşürmeye, işye-
ri direnişlerine de yasa dışı gre-
vin müeyyidesinin uygulanaca-
ğını belirtmiştir!'
DUNYADA BUGUN
ALtSİRMEN
Savaşa Doğru mu?
Körfez bunalımının çılgın ibresı, Baker-Tarık Aziz görüşme-
sinden sonra bir kez daha savaş olasılığından yana yattı. Ger-
çekten Cenevre görüşmesi barışçı çözüme giden yolda hiç
bir ilerleme sağlayamadığı gibi ardından yapılan açıklama-
lar da savaş olasılığının iyice güçiendiği izienimini uyandı-
rıyordu.
Ama açıklamalar arasında, önemli küçük bir tümce o an-
da çoğu kişinin dikkalınden kaçtı. ABD Dışışlerı Bakanı Ja-
mes Baker, Birleşmış Milletler Genel Sekreteri'nin girişimle-
rine kapıyı açık tuttuklarını belirtiyordu.
Nitekim De Cuellar, hafta sonu Bağdat'a giderek barışçı
çözüm olasılığını bir kez daha deneyecek.
Göztemciler, Baker'ın başarı şansının pek fazla olmadığı-
nı belirtiyorlar. Batı basını ile birlikte bizim gazeteler de Sad-
dam'ın inadının artık savaşı kaçınılmaz kıkjığı görüşünde bir-
leşiyortar
Saddam, bizim kamuoyunda da Batı basının önemli bir bö-
lümünde de bunalımın kötü adamı, tragedyanın canavarı ola-
rak görülüyor ve gösteriliyor.
Acaba yansıtılan görüntü, gerçeğe ne derece uymaktadır?
Kuşkusuz Saddam tipik bir Üçüncü Dünya diktatörüdür ve
özgürlük tanımaz gaddar bir yöneticı. gözünü kırpmadan irv
sanları ölüme gönderebilen bir despottur.
Olayın bu yanını görmezden gelemeyiz. Saddam'ın bu
özellikleridir ki emperyalizmin karşısında olmasına karşın
dünya kamuoyunun sempatisini toplayamamasına yol aç-
mıştır.
Ne var ki gerçekler yalnızca olayın bu yönüyle sınırlı kal-
mıyor. Saddam'ın istemleri arasında akla ve mantığa çok uy-
gun noktalar olduğu da yadsınamaz.
Kuveyt'in işgalinin, tek başına bir olay olarak görülmeyip
bütün Ortadoğu dengesi ve batağı içinde ele alınması, özel-
likle bökjenin büyük çıkmazı olarak görünen Filistin sorunu-
nun da konuşulacağı bir uiuslararası konferansta görüşül-
mesi önerisi yabana atılır gibi değildir.
Ortadoğu daki gelışmeleri, haksızlıkları, yanlış girişimteri
birbirlerinden soyutlamanın sakatlığını ileri sürenleri bir ka-
lemde silip atamazsınız.
Uziaşmaz görünen Saddam'ın, uiuslararası konferans öne-
risi haklı dayanaklardan yoksun değildir.
Ama ABD Başkanı Bush, bu öneriye hiç de sıcak bakma-
makta, önerinin özüne karşı çıkarken Saddam'ın önce Ku-
veyt'ten çekilmesini istemekiedir.
Görünüşte Bush'un istemı de haklı sayılabilir. işgali onay-
lamamak yerinde bir davranış olarak kabul edilebilir. Ne var
ki karşılıklı diretme de barışçı çözüm yolunu kapatmaktadır.
Bu inatlaşmayı kırmak üzere Fransa Cumhurbaşkanı Fran-
çois Mırterrand'm ileri sürdüğü "ara yol "cu olarak niteleye-
bileceğımiz öneri ise ilginçtir. Mitterrand, önce Saddam'ın Ku-
veyt'ten çekilmesini değil, çekilmeyi kabul etmesini önermek-
te, ikınci adım olarak da karşı tarafın Irak'a saldırmama yü-
kümlüluğü altına gırmesıni istemekie, Bağdat'ın ondan sonra
Kuveyt'i boşaltması. son aşama olarak da Ortadoğu konu-
sunda uluslararası konferansın toplanmasını ileri sürmektedir.
Bu asamalı öneri, barışa giden yolu açabılecek faydacı bir
çözümdür.
Ne var ki Saddam'ı uzlaşmazlıkla suçlayan Beyaz Saray,
Françoıs Mitterrand'ın çok yararlt önerisine bir türlü yaklaş-
mamakta, kendi koşulunu tartışmayı bile kabul etmeyerek uz-
iaşmaz tavrını sürdürmektedir.
Doğrusu, bir kısım basının olayın bu yönünü görmemekte
direnmesini anlamak oldukça güçtür.
Yalnızca Saddam'ın uziaşmaz olduğunu söylemek, sava-
şı n yalnızca "Bağdat kasabı"nın inadının sonucu olarak pat-
lak vereceğini ileri sürmek gerçeğin yarısını görmezden gel-
mek demektir.
Evet Saddam diktatör, Saddam gaddar, Saddam uziaşmaz.
Ama aynı şekilde, Mıtterrand'in pekâlâ barışçı cözümü ko-
laylaştırabilecek önerısıni görmezden gelen ve koşullannda
bir milim bile değişiklik yapmayan Bush, çok mu uzlaşmacf
bir tavır sergiliyor?
Bu gibi ortamlarda basının sorumluluğu, gercekleri tümüy-
le kamuoyuna sunmaktır. Yoksa kamuoyunun sağlıklı biçim-
de oluşmasını engelleyici amigovari davranışlaıia savaş kış-
kırtıcılığı yapmak ve karşı takıma "Yuh!" çekip kendi tekme
atan futbolcusunu görmeyen fanatik taraftar gibi davranmak
değil.
Unutmayalım ki savaş konusundaki yandaşlık tribünlerde
"ûlmeye... Ölmeye geldik... Karşı tarad yenmeye geldik" tü-
ründen palavra sloganlı taraftarlığa benzemez.
Savaş alanında gerçekten ölünür ve olaylar durulduktan
sonra gerçeği tümüyle yansıtmayan kimi basın organlanyla
gazetecilerin sorumluluğu daha açık biçimde görülür.
KISA KISA
• Adalet Teşküatını Güçlendirme Fonu kurulmasım
içeren yasaya dayanılarak Adalet Bakanlığı'mn yayımladığı
basılı "evraklann" fiyatım belirleyen genelgeye tepkiler
sürüyor. lzmir Barosu Başkanı Sabri Kurt genelgeyle fon
yasasının 'soygun ve haraç' yasasına donüştüğünü
savundu. Mahkeme ve icra dairelerinin ticarethane
olmadığını vurgulayan Kurt, "Kırtasiyenin aynca parayla
satılması fona haksız kazanç olmaktadır" dedi.
• Emekti yarbay Ata Burcu'nun önceki akşam Pendik'te
öldürüldüğü silahb saldınmn sorumluluğunu TKP/ML
TİKKO adb yasadışı örgüt üstlendi. Dün akşam gazetemizi
örgüt adına aradığım söyleyen bir kişi "Ata Burcu'yu
işkenceci olduğu için öldjirdük. Diğer işkencecileri de
öldüreceğiz" tehdidinde bulundu.
• içişleri Bakanı Abdülkadir Aksu mülki idarecilerin
sorunlanyla yakından ilgilendiklerini bildirdi. Aksu,
ldareciler Günü nedeniyle Türk İdareciler Demeği'nde
düzenlenen toplantıda dün yaptığı konuşmada idarecilerin
mali haklan üzerinde titizlikle durduklannı kaydederken
yılın idarecisi seçilen Adana-Ceyhan Kaymakamı Ahmet
Tevfik Tekerek'e ödülünü verdi.
• Bulgaristan'ın Türkiye ile sınırında Bulgar gümrük
yetkililerince İstanbul-Münih seferini gerçekleştiren bir
trende önceki gün yapılan aramada, 2.S kilogram altın
mücevher bulundu. Bulgar Sosyalist Parti gazetesi Duma
tarafından verilen haberde, piyasa değeri 3 milyon dolar
olan mücevherlerin trenin yataklı vagonundaki bir
koltuğun altına gizlenmiş olarak bulunduğu kaydedildi.
Gazete haberinde mücevherlerin İzmirli bir kuyumcu
tarafından satılmak üzere üretildiği ifade edildi.
• Devlei Bakanı Mehmet Yazar, basın mesleğinde
çalışanlarla işverenler arasındaki ilişkileri düzenleyen 212
sayılı yasanın yürürlüğe girişinin 30. yıldönümü dolayısıyla
yayımladığı mesajda, basın mensuplannın "Çalışan
Gazeteciler Bayramı"nı kutladı. Devlet Bakanı Yazar
mesajında, 212 sayıb yasanın, basında çalışanlan ekonomik
ve sosyal güvenceye kavuşturup hayat standartlannın
yükselmesine yardımcı olduğunu söyledi.
• PTT Genel Müdürlüğü'nden verilen bilgiye göre
şehirlerarası ve milletlerarası tam otomatik telefon
göruşmesine açılan İstanbul'un Ahmediye merkezinin kodu
(171^|, Amasya'nın Ezine, Uygur, Doğantepe merkezleri
(378), Çanakkale'nin Tevfikiye merkezi (1973), Afyon'un
Serban merkezi (4979) ve Antalya'nın Zeytinada merkezi
telefon kodu da (3239) olarak belirlendi. Bu merkezlerdeki
aboneler mevcut telefon numaralanmn önüne Ahmediye,
Tevfikiye, Serban, Zeytinada'da (1), Ezine'de (39), Uyg'de
(37), Doğantepe'de ise (35) mkamlannı ilave edecekler.
• • Atatürk'ün yakın silah arkadaşı ve lstiklâl Savaşı
kc^jgmanlanndan Ali Fuat Cebesoy, Ali Fuat Paşa
kasal^ında düzenlenen törenle anıldı.
ÖLÜ.
• G
An
Bige;
kartı
tiyatro
Maltepe
Karşıyaka
ları yazarı Hakkı Bigeç
da İstanbul'da doğan Hakkı
«|e»gi!e>rd3 çalıştı. Basın şeref
ın j|hneye konulan çok sayıda
I R k Bigeç, bugün öğleyin
:e namazından sonra
rilecek.