Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 EYLÜL 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13
Edirne'de
ekmege zam
• EDİRNE (Cumburiyet)
— Edirne'de 400 gram
ekmek 500 liradan
satılmaya başlandı. Edirne
Belediyesi Encümeni son
toplantısında daha önce
450 liradan satılan 400 gr.
ekmeğin gramajj sabit
kalarak 500 liradan
satılmasını kararlaştırdı.
Peru'da
enflasyon
• LİMA (AA) — Peru'da
hükümetin aldığı yeni
kemer sıkma tedbirlerinin
üzerinden henüz bir ay
kadar bir süre geçmesine
rağmen enflasyon oranı
rekor kırdı. Peru Ulusal
lstatistik Enstitüsü'nün
verilerine göre aylık
enflasyon oranı ağustos
ayında yuzde 397'ye ulastı.
Ağustos ayı itibanyla son
12 aylık enflasyon oranı da
rekor kırarak ytizde 12 bin
378'e yükseldi.
Izmir Fuarı
sona erdi
• İZMİR (Cumburiyet Ege
Bürosu) — 28 ülkenin
katıldığı 59. Uluslararası
Izmir Fuarı dün akşam
sona erdi. İZFAŞ Genel
Müdürü Selami Gürgüç, bu
yıl bazı eksiklikler
olduğunu belirterek
"Gelecek yıl fuar en az 3
ay öncesinden hazır
olacak" dedi. EBSO
Yönetim Kurulu Baskanı
Uğur Yüce de bu yıl ilk kez
fuann bir şirket tarafından
düzenJendiğini vurgulayarak
"İZFAŞ çok genç ve yeni
bir kuruluş, hatalar oldu.
Fuann panayırlıktan
kurtulması şu anda hayal.
Oturması birkaç yıl alacak"
diye konuştu.
Alman
işverenler
• ANKARA (AA) —
F.Almanya Işveren
Sendikaları Konfederasyonu
(BDA) Genel Direktörii ve
Konfederasyon Uyelerinden
olusan 15 kişilik bir işveren
heyeti, çeşitli temasiarda
bulunmak üzere bugün
Türkiye'ye geliyor. Türkiye
Işveren Sendikaları
Konfederasyonu'ndan
(TİSK) alınan bilgiye göre
BDA Genel Direktörü
Fritz-Hainz Himmelreich
ffaşkanlığındaki heyette,.
BDA üyesi bölgesel ve şube
organizasyonlan genel
müdürleri ile F.Alman
ekonomisinde önemli yer
tutan büyük sanayi
kuruluşlarının yöneticileri
de bulunuyor.
Çay üreticisi
Ankara'da
• RİZE (AA) — Rize
Ziraat Odası Başkanı
Muhittin Türüt, yaş çay
paralarının erken Ödenmesi
konusunda temaslar
yapmak üzere bir çay
heyetinin 10 eylülde
Ankara'ya gideceğini
açıkladı. Türüt, 4 mayısta
açılan kampanyada Çay-
Kur'un bugüne kadar aldığı
368 bin ton yaş çay yaprağı
karşılığmda sadece 70
müyar lira odediğini
hatırlatarak üreticilerin
Çay-Kur'dan haziran
temmuz ve ağustos aylanna
ait 252 milyar lira alacağı
bulunduğunu söyledi.
Türüt, ödemelerin
yapılabilmesi için Çay-
Kur'un imkânlannm
arttınlmasını isteyerek bu
konudaki çıkmazın
gündeme getirilmesi için bir
çay heyetinin Ankara'da
temasiarda bulunacağını
söyledi.
Pamuk alım
kampanyası
• ANTALYA (AA) —
Antalya Pamuk Tarım Satış
Kooperatifleri Birliği
(ANTBlRLİK), 1990 ürünü
kütlü pamuk alım
kampanyasını baslattı.
Birliğin alımlan 9 merkezde
sürdürulüyor. ANTBlRLİK,
Topçular-1 ve 2, Serik,
Manavgat, AJanya,
Kumluca, Finike, Kınık ve
Yeniköy merkezlerinde
üreticinin getirdiği
pamuklan alacak.
KISA KISA
• AKSİGORTA AŞ'nin
sermayesi 31 ağustos gunü
yapılan olağanüstü genel
kurulda 36 milyar liradan 100
railyar liraya çıkarıldı.
Aksigona 1960 yılında 2
milyon lira sermayeyle
kurulmuştu.
• ANAOOLU SİGORTA'nın
Genel Müdürlüğü'ne Türkiye lş
Bankası Genel Müdür
yardımcılanndan Ahmet Yavuz
getirildi. 1967 yılından bu yana
lş Bankası bünyesinde görev
yapan Yavuz, 51 yaşında.
• PEM PÎYASA ETÜD
MERKEZİ, Türkiye'de ilk kez
"Brown Book" özgün adıyla
mobilya rehberi yayımlayacak.
KÖRFEZ KRİZt... KÖRFEZ KRİZİ... Kİ
Tiırizıiıde 91 kaygısıKörfez krizinin turizm üzerindeki etkileri
sağhklı biçimde saptanamıyor. İlgililer 90
sonunu ve 91 yüını kurtarmak için çaba
sarf ediyorlar. Bu amaçla Bush-Gorbaçov
zirvesinin ardından "turizm diplomasisi"
başlatılacak.
Ekonomi Servisi — Körfez kri-
zinin turizm üzerindeki eıkileri
sağlıklı biçimde saptanamıyor. Tu-
rizmle ilgili çevreler, farklı kaygı-
larla farklı açıklamalar yaparken,
özellikle 1991 yılına iüşkin kaygı-
lar, ilgilileri bir "turizm
diplomasisine" yönelttı. Amaç
Türkiye üzerindeki "kuşku çem-
beri"ni kırmak. Körfez krizi için
bir dönüm noktası olacağı gozüy-
le bakılan Bush-Gorbaçov zirve-
sinden sonra Munih, Frankfurt,
Paris, Viyana, Roma ve Brüksel'i
kapsayacak bir geziyle Turizm Ba-
kanı tlhan Aknzüm, bakanlık
müsteşan Savaş Kiıce ve TL'RSAB
Başkanı Bahattin Yücel, tur ope-
ratörü firmalara "teiaşlanaeak bir
dunım olmadığım" anlatacaklar.
Körfez krizinden turizmin gör-
düğü zararlar konusunda en
olumsuz tablolan baştan beri te-
sis sahipleri sergilediler. Tesis yö-
neticileri, ilk haftalardan iübaren
yoğun rezervasyon iptalleri oldu-
ğunu belirttiler. Bu dönemde Tu-
rizm Bakanlığı ve TÜRSAB telaş-
lanmayı gerektirecek ölçüde ipta-
lin söz konusu olmadığım, turiz-
min krizden önemli ölçüde etki-
lenmeyeceğini savundular.
Ankara ve Izmir bürolanmızın
bildirdiğine göre Körfez krizi bi-
rinci ayını doldurdukıan sonra
krizin turizm üzerindeki etkileri
konusunda şu görüşler savunul-
maya başlandı:
Tnrizm Bakanlığı:
Bugün için bir tehlike yok. Ama
Körfez krizi sürdüğu sürece 90 yılı
sonu ve 91 yılı îçin bir tehlike mev-
cut tabii. Ancak Türkiye'nin du-
rumu tspanya, ltalya ve Yunanis-
tan'dan farklı değil. Türkiye"den
vazgeçip oralara gitme diye bir du-
rum yok. Öyle olsaydı çok büyük
bir propagandaya ihtiyacımız ola-
caktı. Kriz insanların seyahate çık-
ma arzusunu engelledi. Seyahat
acenteleri bir ölçüde haklılar. Bi-
zim zaranmız şu kadar diyorlar
ama hep olacaktan bahsediyorlar.
Olandan bahsedilmiyor. Şu anda
büyük bir olay yok. Ama bu de-
vam ettiği takdirde Türkiye turizm
açısından oldukça etkilenecek. O
zaman bir tedbir düşüneceğiz.
Türkiye Seyahat Acentalan
Biriigi (TÜRSAB) :
Rezervasyon iptalleri ciddi bo-
yutlarda. tptallerden doğan kayıp
250 milyon dolar düzeyinde.
Ağustos ayında kriz yeni başlamış
olduğu için beklenenden iyi bir
dönem geçirdik. Ancak Türk tu-
rizminin en verimli ayı eylüldür.
Kriz nedeniyle en büyük darbeyi
eylül ayı yedi. 50 bini aşkın Ispan-
yol turisti kaybettik. Ekimin
20*sinden sonra kapalı gruplar ge-
tiren acentelerde de iptaller var.
Yunanistan "krizden azak tfltil"
kampanyası baslattı bile. İşletme-
ler küçülme ve öz kaynaklannı tü-
ketme ile karşı karşıyadır. Buna-
lımın faturası sektöre çıkartılma-
malıdır. Vergi ve sigorta borçlann-
da ertelemeye gidilmelidir. Tür-
kiye Kalkınma Bankası yeni kay-
naklar vermelidir.
öte yandan Avrupa'daki bazı
televizyon şiketleri de başta Antal-
ya olmak üzere bazı kıyı kentle-
rinde roportajlar yapıyorlar. "Şu
anda tur iptali yok, sadece yeni bi-
let satılmıyor" diyen Turizm Ba-
kanlığı Müsteşan Savaş Kfice, söz
konusu röportajlarda da turistle-
rin herhangi bir sorunla karşılaş-
madıklannı açıkça ifade ettiklerini
belirterek şöyle konuşuyor: "Av-
rupa insanı çok bassas. Bu kuşku
çemberi kınlırsa sonın biter. Ör-
neğin İran-Irak savasından Tür-
kiye etkilenmemişti."
Ruveyt'în îşleri yolundaEkonomi Servisi — Körfez kri-
zi, civardaki pekçok ülkeyle pet-
role bağımlı çok uzak bölgeleri bi-
le zora sokarken Suudi Arabis-
tan'a surgüne giden Kuveyt yöne-
timi, yurtdışındaki yatınm ve fa-
aliyetleri sayesinde parasal açıdan
herhangi bir zorlukla karşılaşma-
dı.
Kuveyt bankalan Londra'ya ta-
şınmak için hazırlıklannı tamam-
larken öteden beri tngiltere baş-
kentinde faaliyetini sürdüren Ku-
veytli yatınm şirketi KİO da her
zamanki gibi çalışırken emirliğin
bir diger yabancı yatırınu olan
Kuwait Petroleum Corporation ve
Avrupa'daki yavru şirketi Kuvvait
Petroleum International, krizden
fazla hasar görmedi. Kuveyt pet-
rolünü dünyada pazarlayan ve
Emir'in ailesine ait olan Kuvvait
Petroleum Corporation, kârının
yüzde 40*ını Avrupa'da faaliyet
gösteren Kuwait Petroleum Inter-
national şirketinden sağlıyor. Irak
Kuveyt'i işgal etmeden önce bu
şirket dış pazarlarda sattığı 15 mil-
yon varil Kuveyt petrolünden tam
400 milyon dolar aldı. Bu parayı,
normal koşullarda Kuveyt devle-
tine ödemesi gerekin şirket Kuveyt
hükumeti, yeniden üikesine döne-
ne kadar odemeler durdurulduğu
için bir anda kendini nakit para-
ya boğulmu; olarak buldu. Şirke-
tin sözcüsü Ole Bjerregaard, yap-
tığı açıklamada, bu nakit paranın
şirket için bir can simiti olduğu-
nu belirtti. Çünkü Kuvvait Petro-
leum International, işgalden sonra
Kuveyt'ten petrol alamadığı için
kendine yeni muşteriler bulmak,
üstelik fırlayan yuksek petrol fi-
yatlannı da karşılamak zorunday-
dı. Şirketin Avrupalı profesyonel
SÜRGÜNDEKİ HÜKÜMET — Çogunlugunu El Sabah ailesinin bireylerinin oluşturdugu Kuveyl
hükümeuV'sürgünde." Hükumet şiradi de çokuluslu bir şirketin yönetim kurulu gibi çalışıyor.
yöneticileri, Suudi Arabistan baş-
ta olak üzere Kuveyt yanlısı pet-
rol üreten ülkelerin kendilerine
çok yardımcı olduklarını. şimdi-
den Avrupalı müşterilerini önü-
müzdeki yıl doyuracak kadar pet-
rol bağlantısı yaptıklarım açık-
ladılar
ün varili bir dolar artarak 27.40
dolara çıktı. Krizden en çok etki-
lenen Tokyo Borsası da Birleşmiş
Milletler Genel Sekreteri Perez de
Cuellar ile Irak Dışişleri Bakanı
Tank Aziz arasında Amman'da
gerçekleşen görüşmenin sonuçsuz
kalması nedeniyle yeniden düştü.
Petrol fiyatları Petrolün etkileri
Körfez kriziyle ilgili gelişmeler-
den anında etkilenen petrol fiyat-
ları, bu haftaya yine yüksek gir-
di. Spot piyasalarda en çok satı-
lan petrol türiı olan Kuzey Deni-
zi türü ekim teslimi Brent Petrol
1
Petrol şokundan her ülke, ken-
di çapında etkileniyor. Reuter
ajansının verdiğı bilgiye göre
Fransa Başbakanı Micbel Rocard,
Fransa'nın, yüksek akaryakıt fı-
yatlanndan korunmak için kara-
yollanndaki hız sınırını düşürebi-
leceğini belirtti. Uzmanların be-
Iirttiğine göre Fransız karayolla-
rında hız sınırı saatte 20 kilomte-
reye indirilirse ülke, petrol tüketi-
minin yuzde 3'ünu, yani 2 milyon
ton p>etrolü tasarruf edebilecek.
Petrol krizinin "yarar" sağladı-
ğı ülkeler de var. Bunlardan biri
de OPEC'in tek Asyalı üyesi olan
Endonezya. Petrol fiyatlarındaki
artış, Endonezya'nın 1990 geliri-
ni 500 milyon dolar arttıracak. 50
milyar dolar borcu olan Endonez-
ya'da şimdi bu fazla paranın na-
sıl harcanacağı tartışılıyor.
AsilNadirkendinisavunduAsil Madir İrili ufaklı hissedarlar,
kuruluşlardaki hisselerini satmak istemedikleri
için Polly Peck'in tamamını almaktan
vazgeçtim. Alsaydım 8 ülkeden finansman
sağlayacaktım. Türkiye'den sağlayacağun
miktar azdı.
Finaneial Times Asil Nadir'in Türkiye'deki
başarısı Cumhurbaşkanı Özal ve ANAP grubu
ile yakın ilişkilerden geçiyor.Geçen Hafta Özal,
Asil Nadir'e, Londra'ya telefon etti. Türk
diplomatlan da Polly Peck'in durumundan
Kıbnslı Rumları sorumlu tuttular.
EDİP EMtL ÖYMEx\
LONDRA — Asil Nadirtn Yö-
netim Kurulu Başkanı oiduğu
Polly Peck International, 1990 yı-
lının ilk yansı için 110.5 milyon ster-
lin vergi öncesi kâr açıkladı. Ge-
çen yılın aynı döneminde kâr 64
milyon sterlindi.
Polly Peck'in vergi öncesi kârı-
nın ilk 6 ay için "bektenenin de
ostünde" olduğu gözlemciler tara-
fından ifade ediliyor. Bu durum-
da kuruluşun tüm yıl için kârının
240 milyon sterline yükselebileceği
samlıyor. 1989'da kâr, 161.4 mil-
yon sterlindi.
Rapora basından ilk tepki
Londra'nın akşam gazetesi Eve-
ning Standard'dan geldi. Gazete
haberinde "Asil Nadir kendisini
surekli gehştirenleri bekledikleri-
nin de ötesinde kârlar sunarak ya-
nıt verraek istedi. Ancak sonuç-
lar ne kadar da iyi olsa City hâlâ
yonetimi \e gelecekte nereye yö-
neieceği konulanndan kararsızlık
icinde" denildi.
Polly Peck'in "ara raporu", Asil
Nadir hakkında tngiliz ve Türk
basuıında çeşitli suçlama, iddia ve
görüşlerin ortaya atıldığı bir sıra-
ya rastladı. Eylül ayı içinde daha
geç bir tarihte açıklanması bekle-
nen raporun, "City"deki kuşku-
lan dağıtmak amacıyla erkene
aJındığı, yine gözlemciler tarafın-
dan öne sürüldü.
Polly Peck, son bir aydır bası-
nın surekli ilgi odağım oluşturdu.
Raporun açıklandığı gün, Asil
Nadir ile "Finaneial Times" ga-
zetesinde yeniden ve BBC Televiz-
yonu'nda da uzun süreden beri ilk
kez mülakatlar yayımlandı. Asil
Nadir, televizyonun "Ekonomi"
programında sorulan yanıtiarken
"Polly Peck'in yarattıgı gönınlü
hakkında serzenişte bulunmuyo-
rum. Gercek, zaman içinde anla-
şıür" dedi. Aynı programda görüş
belirten "City" mali damşmanlık
firması Goldman Sacbs'tan Phi-
lip Dorgan da, "Polly Peck hisse-
leri doğru yönde gidiyordu. Bas-
ka tatstz şoklar oimazsa, borsa,
Asil Nadir'in umduğu güveni ye-
niden duyabilir" dedi.
"Finaneial Times" gazetesinin
Asil Nadir'le yaptığı mülakatlar,
cumartesi ve pazartesi günleri ya-
yunlandı. Raporun açıklandığı
günkü uzun raülakatta, kendisine
yöneltilen çeşitli suçlama ve iddi-
Kağıt zammı (TL/ton)
Ctasi
1. hamur kâğıt 60 gr (B)
Gazete kâğıdı 51+gr (B)
Kraft torüa kâğ. 70-90 gr. (B)
Normal sülfit kâğ. 40-60 gr (B)
Mifıver kâğıdı 300 gr (B)
Saman flutıng 160-180 gr (B)
Tripleks karton 390+ r (E)
NSSC flutıng 125+gr
Pergament kâğıdı 40+gr. (B)
Esklflyat
3 190.000
1 610 000
1.840.000
2.080.000
1 340 000
1 050.000
2 350 000
3.670 000
4 310 000
Yenlflyat
3 480.000
1 755 000
2 005.000
2.250.000
1 440 000
1.120.000
2.495 000
3.825 000
4 410 000
%
90
90
8.9
8.1
75
6.6
6.1
4.2
30
Kâğıda ve trene zam
Akaryakıt fiyatlarının 10 gün arayla iki kez
yükselmesiyle başlayan zam furyası, kâğıt ve
trenle sürüyor. SEKA kâğıt ve kartona, TCDD
de tren yolcu taşıma ücretlerine zam yaptı.
Ekonomi Servisi — Akaryakıt
fîyatlannın 10 gün arayla iki kez
yükseltilmesinin başlattığı zam
furyası kâğıt ve trenle devam edi-
yor. SEKA ürettiği kâğıt ve kar-
tonlann satrş fiyatlarını yuzde 3
ile yüzde 9 arasında değişen oran-
larda arttırdı. TCDD ise tren ta-
şıma ücretlerine zam yaptı.
SEKA'dan yapılan açıklamaya
göre zamlı fiyatlar dun sabah sa-
at 08.00'den itibaren yürürlüğe
girdi. Akaryakıt başta olmak üze-
re girdi fiyatlarındaki artıştan
kaynaklandığı bildirilen zammın,
öğretim döneminin başlaııgıcında
kırtasiye malzemelerinin yeniden
fiyatlanmasına yol açacağı One
sürulüyor.
TCDD'nin yaptığı zamma gö-
re Fatih Ekspresi bilet ücreti 35
bin liradan 40 bin liraya çıktı. An-
kara - Istanbul arasında sefer ya-
pan Mavi Tren ücreti de 25 bin li-
radan 40 bin liraya yükseltildi. Iz-
mir Mavi Tren ücrefi de aynı şe-
kilde 40 bin lira oldu. Anadolu
Ekspresi ile Izmir Ekspresi'ndeki
ücretler ise 30 bin liraya çıktı. An-
kara - Istanbul arasındaki yatak-
lı tren ücreti de 100 bin liradan
130 bin liraya, Izmir yataklı üc-
reti ise 120 bin 600 liraya yüksel-
di. Zamlar dünden itibaren yürür-
lüğe girdi.
alan reddeden Asil Nadir, özetle
"Polly Peck hisselerine yeterli
araşbrma yaparak başvurdoğunu,
irili nfaklı hissedarların kuruluş-
taki hisselerini satmak istemedik-
lerini kendisine bildirdiklerini, bu
nedenie satın aima talebinden vaz-
geçtiğini, satın alma tşlemi gercek-
leşseydi bunan için 8 değişik ül-
keden finans sağlanacağını, Tör-
kiye'den sağlanacak miktann az
olduğunu, Polly Peck hisselerinin
usulsüz biçimde alınıp satıldığı id-
dialanyla ilişkisi olmadığını, bu
işlemlerde surekli adı gecen ve
Polly Peck'e yakınlıgı surekli öne
süriilen Jason Davies adh borsa
bankerinin hiçbir zaman Polly
Peck'te çabşmadığını, bu çerceve-
de vergi idaresinin soruşturma için
Polly Peck'e başvurmadığını" söy-
ledi.
"Finaneial Times'ın mülakata
eşlik eden makalesinde ise Asil
Nadir'in Cumhurbaşkanı Turgut
Özal'la ilişkisi değerlendirildi.
Makaiede, "Asil Nadir'in dosüa-
n da düşmanlan da Türkiye piya-
sasındaki başansının büyük kıs-
mının, Cumhurbaşkanı Özal ve
ANAP ile yakın ilişkileri ile bağ-
lantılı oldugunda görüş birliği
içinde. Gecen hafta Cumburbaş-
kanı Özal, Asil Nadir'e Londra-
ya telefon etti. Türk diplomatlar
da Polly Peck'in sorunlanndan
Kıbns Rumlannın asılsız haberle-
rini sorumlu tuttular" dendi.
"Polly Peck'le Pandora
Kutusu" başlıklı makaiede sonuç
olarak, "Asil Nadir hisselerinde
deger kaybetti, itiban zedelendi,
borsa Ue arası soğudu, Ticaret Ba-
kanhğı Ue Agır Dolandıncılık Bü-
rosu'ndan bir ziyaret de bekleye-
bilir. Pandora Rumca bir sözcük-
tür. Ancak Asil Nadir, Pandora-
nın örneğini izledigine şimdi ha-
yıflamyor olabilir" dendi.
Adını Yunan mitolojisinden
alan Pandora'nın kutusu benzet-
mesi, içi açılmaması gereken, açıl-
dığı takdirde etrafa bir daha to-
parlanamayan acılar, kötulükler
ve tehlikder saçan, bu nedenie giz-
li kalması tercih edilen durumlar
için kuJlamlıyor.
T U K E T I C I G O Z U Y L E
MERAL TAMER
Sözümüz üreticilere...Merhaba,
Gününüzü şaşırmadı-
nız. Bugün çarşamba
değil, salı. Bundan böyle
çarşamba günleri yayın-
lanan TÜKETICİ Gö-
ZÜYLE köşesine ek
olarak salı günleri de
sizlerle birlikte olacağız.
Insan yeni bir işe bas-
larken ya da -mutlaka
"yeni" olması şart değil-
rutin olarak yaptığı işte
bir değişiklik oluyorsa,
şöyle bir durup düşünü-
yor, gecmişin muhase-
besini yapıyor. Ve he-
men ardından da "yap-
tıgım işe ne tür yeni bo-
yudar getirebUirim?" di-
ye kendi kendine soru-
yor.
Pazar günleri CUMHURİYET DERGl'de ya-
yınlanan köşenin gazeteye "taşınması" gündeme
geldiğinde ben de bu soruyu kendime sordum.
Vardığım sonuç şu oldu: Bugüne kadar siz okur-
larımızın gösterdiği yoldan yürüyerek bir nokta-
ya getirdiğüniz mücadelemizde yeni mesafeler ka-
tetmek istiyorsak, artık üreticileri de tüketiciyi ko-
rumanın yararlanna inandırmalıydık... Tüketici-
nin bilinçlenmesi ve kendini korumasının sade-
ce tüketicinin değil, üreticinin de yararına oldu-
ğunu bize mal ve hizmet üretenlere anlatmalıy-
dık.TUketicininbilinçlenmesimücadelesinekatıla-
cak her tüketid, kuşkusuz kendi aile ve yakın çev-
resini de bilinçlendirir. Ama mücadelemize ka-
tacağımız her üretici, binlerce-onbinlerce tüketi-
ciye soluk aldıracaktır.
Bu düşünceden yola çıkarak "merhaba" yazı-
sında üreticilerin dikkatini çekmek ve onlara ken-
di meslekdaşlarından bazı mesajlar aktarmak is-
tiyorum. Çünkü kendi meslekdaşlarının onlan
daha kolay ikna edebileceğini düşünüyorum. Bu
mesajlan siz tüketiciler de okuyun ve alışverişle-
rinizde herhangi bir sorunla karşılaştığınızda,
dükkân sahibine ya da mağaza müdürüne çıkıp
hakkımzı aramanız gerektiğinde, onlara aynı ar-
gilmanlan sıralayabilir belki de bir taşla iki kuş
verup hem kendi sorununuzu çözerken, hem de
üreticiye bazı mesajlar aktarmış olursunuz.
İlk konuğumuz açıksözlülüğü ve açık fikirlili-
ğiyle ünlü işadamı Halil Bezmen. Bezmen'le il-
gili hoş bir anımız var. Mensucat Santral'la bağ-
lı SANKO firmasının ürettiği bir pantolon defo-
lu cıkmış, Gaziantepli okurumuz pantolonu taa
oradan buraya değiştirilmesi için göndermiş, an-
cak SANKO yetkililen 'hata kumaştadır, kumaşı
da biz üretmiyoruz" diyerek pantolonu kabul et-
meyip geri yollamışlardı.
Bu mesele büyüdü.
SANKO'cular "pantolo-
nu degiştirelim, ama ne
olur gazeteye yazmayın"
dediler. Konu Halil Bez-
men'e intikal etiğinde ise
Bezmen "Bu olayı yaa-
nız. Yaanız ki insanlar
gerekli dersleri alsınlar.
Üstelik bu ders çok ucu-
za alınmış bir ders ola-
caktır. Eger Avrupa'ya
ihraç ettiğimiz mailarda
aynı şey başımıza gelsey-
di, bize çok pahalıya
ödetûierdi. Ben defalar-
ca söyledigim halde
bunlan yöneticilerime
anlatamıyorum. Basın-
da çıkınca kafalanna
dank eder" diyordu.
Gerçekten de dediği olu-
yor, bu olayın gazetemizde yayınlanmasının ar-
dından SANKO ile ilgili "teşekkiir" mektuplan
gelmeye başlıyordu.
Halil Bezmen'e göre "bilinçli tüketici, sanayi-
cinin hayat sigortasıdır. Verdiği tepkilerle üreti-
ciye dogru ya da yanlış yolda olduğunu gosterir.
Yeter ki üretici dinlemesini bilsin. Eger tüketici,
işini gücünü bırakıp gelip de bana şundan şun-
dan şikayetçiyim deme zahmetini gosteriyorsa,
bana iyilik yapıyor demektir. Ben buna ancak te-
şekkür etmeliyim. Tüketiciyi dinlemiyorsam, pi-
yasadan gelen lalebin yönüne kulaklarımı lıkı-
yorsam, yann öbiir gün şirketimin kepenklerini
de kapatmayı hak etmişim demektir."
Yeni Karamürsel mağazalarının ortağı Fethi
Ağralı'dan da satıcılara bir mesaj var. Ağralı,
"Ben kalitesiz çıkan raalı keyfimden geri almı-
yorum. Ticari açıdan bunda yarar göriıyorum. Ye-
ni amacım, satışunı, kânmı arttırmak. Çünkü
müşteriyle inatlaşarak onu kay bedersem, zararlı
çıkan ben olurum. Miişterinin hatalı olduğu bir
olayda bile ben malı geri alırsam, belki o an için
bir 50 bin lira, 100 bin lira kaj bedebilirim. Ama
dukkândan memnun aynlan o muşteri daha son-
ra defalarca bana gelecek, yakın çevresini de ge-
tirecek ve daha pek çok 50 bin, 100 bin liralar
bırakacakür" diyor.
Hem tüketicinin, hem de üreticinin yaranna
olan, "bea" yerine "sen" diyebiien, "benim de-
digJm olacak" diyerek kendi kurulu duzenini
empoze etmek yerine, "s«n ne istiyorsun?" diye
kulak kabartıp, tüketicinin talebini anında yaka-
layarak hem onu memnun eden, hem de İcendi
satışlarını arttıran üretici-satıcı sayısının artma-
sı dileğiyle yeniden merhaba...
T Ü K E T İ C İ N İ N S E S I
• Altın Rehber parayı yutuyor mu?
Altın Rehber'de reklamımı ya-
yımlatmak üzere 23 Kasım 1989
günü ITT Bilka Bilgi ve Kaynak
elemanlanna fatura karşılığı 883
bin 872 lira ödedim. Haziran
ayında elimize ulaşan Altın Reh-
ber'de ise benim reklanumın yer
almadığını hayretle gördüm. Şir-
keti arayarak yapılan hatanın gi-
derilmesi ya da ödediğim para-
nın iadesini istedım. Ancak her
arayışımda beni onlarca dakika
telefon başmda bekktüler, ardın-
dan bir başka yetkiliye sevk etti-
ler ve benim izlenimime göre baş-
tan savıcı davrandılar. Olayı an-
lattığımda Alan Rehber'le ilgili
benzeri sorunlan olan pek çok
kişinin bulunduğunu da gördüm.
Bizim gibi kuçük işletmelerin ls-
tanbul'da dava açıp bu işleri ta-
kip etmesi mümkün değil. Konu-
yu araştırmanızı bekliyoruz.
(ALİ REMZt ÖZKAN - İZMİR)
Altın Rehber'le bağlantı kurttuk. Ali Remzj Özkart kısa
sûrede 883 bin lirasmı geri aldı. Çok da memnun oldu.
Ama bir konu var: Hata Altın Rehber'deyse, o 883 bin
lıranın 8 aylık faizini de ödemesi gerekmez miydi? Çunkü
şöyle ya da böyle parayı kullanmış oldu.
• Benzini kim denetliyor?
Benim belirli bir şikâyetim yok, fakat çok kuvvetli bir şüphem
var. Konu 55 milyon tüketicinin küçük bir kısmını doğrudan, geri
kaian herkesi de dolaylı olarak etkiliyor. Mesele, ülkemizde satı-
lan akaryakıtlann verimi, oktanı. Benzinlerimizin ilan edilen ok-
tanlarda olduğuna inanmıyorum. Yurtdışında çalışan işçilerimiz
de Türkiye'ye geldiklerinde buradaki benzinle aynı verimi alama-
dıklannı<llt/km), motorlann düzensiz çalıştığını iddia ediyorlar.
Aynı yakınma herhalde uluslararası çalışan kamyon şoförleri için
de söz konusudur. (Ahmet Galip Pozantı - İSTANBUL)
• Neden depozito ödemiyorlar?
Milangaz marka tüpgaz kulla-
nıyordum. Bazı nedenlerie baş-
ka bir markayı kullanmaya ka-
rar verdim. Evde bulunan 2 Mi-
langaz tüpünu bayisine geri ve-
rerek depozitomu geri almak is-
tediğimde "Milangaz şirketi ar-
tık başka tipte tüp üretiyor. Fir-
ma eski tupleri benden geri almı-
yor. Onun için ben de sizden
alamam" cevabıyia karşılaştım.
Bana önerileri, eski tüpleri ve
üzerine de 60 bin lira para verir-
sem, Milangaz marka yeni dolu
bir tüp alabileceğimdi. Bir bak-
kala girdiğimizde nasıl ki boş >i-
şeyi verirken dolusunu almak zo-
runda değilsek, bu tüp işinde de
boş tüpü iade ederken dolusunu
almak zorunda oünadığumzı ben
biliyorum. Araa Milangaz bilmi-
yor mu?
(FETHl ÇELtK -
ANKARA)
Milangaz'm tstanbul'daki Satış Müdürü Bûlent Ardo,
okurumuzun adresini aldı ve tüpü almayan bayiye
gerekli uyarıyı yaparak tüpün geri atınacağını bildirdi.
Ü R E T İ C İ Y E T E Ş E K K Ü R
• Şemsiyecinin sorumlu davranışı
Almış olduğum Kobold mar-
ka plaj şemsiyesi, kullandığım ilk
gün ruzgânn ters döndürmesi so-
nucu 2-3 telinden kınldı. Bunun
üzerine poşetine koydum ve tatil
boyunca kullanmadım. Dönüşte
aldığım yere götürdüm ve duru-
mu açıkladım. Bana herhangi bir
şe>r
yapamayacaklannı söylediler.
Bunun üzerine fazla umudum ol-
madığı halde uretici firmaya
mektup yazdım. Daha 3 gun geç-
meden lstanbul'dan beni aradı-
lar. Satış bayileri olmadığı için
şemsiyeyi kargoyla göndermemi,
inceleme sonucu gerekenin yapı-
lacağını söylediler. Şemsiyeyi kar-
goyla gönderdiğim tarihten 5 gün
sonra da şcmsiye, telleri değişti-
rilmek suretiyle tamir edilmiş
olarak bana gönderildi. Korten-
bach, Istanbul Şemsiye Sanayii-
ne teşekkür ederim. (Nezih Ar-
ran - Ankara)
ı Mudo
y
ya teşekkür
31 Mayıs 1990 günü Mudo Alsancak mağazasından erkek kar-
deşime 45 numara bir ayakkabı almıştım. Fakat ayakkabının ta-
banı 2 ay içinde yanlarından açıldı. 7 ağustos günü ayakkabıyı Al-
sancak mağazasına götürdüm. Mağaza sonımlusu Ferhan Hanım,
büyık numaralarda daha önce de bir şikâyet olduğunu belirterek
bana hemen 45 numara yeni bir ayakkabı verdi. Bu güzel davranış
için Mudo'ya ve Ferhan Hanım'a teşekkür ederim. (Müyesser De-
mir - tzrair)
BİR BAŞARI
ÖYKÜSÜ
Tamir
isteyen
'yenVvideo
Profilo HoMing'e bağlı Td-
rtfnın şubatta açtığı kam-
panyadan yararlanarak Tde-
f anken marka bir video almak
istedik. Ankara Bahçelievler'-
de kampanyaya katıldığımız
Cevher Ticaret, 2 haziran gü-
nü oğlumun ısrarla "geldi mi,
geldi mi?" sorularına istina-
den, firmaya gelen videolar-
dan birini oğluma vermiş. Fa-
kat videoyu mağazada dene-
meden eve getiren oğlum, da-
ha ilk deneme anında video-
nun kaset koyulan yerinin an-
zalı olduğunu görmüş ve he-
men yarım saat içinde video-
yu alıp mağazaya geri götür-
müş.
Firma sahibi "ben videoyu
geri alamam, seni yetkili ta-
mireije göndereyim" cevabı-
nı vermiş. Tamirciye gittiğin-
de "bu mal darbe görmüş. Ta-
mir ederim, ama garanti kap-
samına girmez, parasını
alınm" yanıtıyla karşılaşan
oğlum çok şaşırmış.
Aynı günün akşamı işten
eve dönünce oğlum ofayı ba-
na anlattı. Videoya baktım.
"Darbe gören bir bakalil çizi-
lir veya kınlır, ama egrilmez"
varsayımıyla bunun bir fabri-
kasyon anzası olacağını düşü-
nüp satın aldığunız firmaya te-
lefon ettim, ama firma oğlu-
ma söylediklerini bana da tek-
rarladı.
Benden kaynaklanmayan
bir anzanın tarafıma yüklen-
mesi çok canımı sıkmıştı. He-
men Profilo ürünlerinin yetkili
satıcısı Griinberg'in Ankara
Bölge Müdürlüğü'nü aradım.
Sorunumu anlatarak çare bul-
malarını rica ettim. Aldığım
yanıt, "biz sadece pazariama
firmasıyız. MaDar bizden trao-
sit geçer. Bu yiizden değiştir-
memiz mümkün değil. Üreti-
ci firmayla görüşmeniz gerek"
oldu. Bu cevap üzerine köşe-
nizin devamlı okuru olmam-
dan kaynaklanan bilgilerim-
den yola çıkarak Sanayi ve Ti-
caret Bakanlığı Tüketiciyi Ko-
ruma Merkezi'nden TurbJU
Çakar beyi görüp bütün hikâ-
yemi anlattım. Benimle çok il-
gilendiler. Birlikte Cevher Ti-
caret'e gittik. Oradan Ankara
Griinberg ve Istanbul Telra
firmasıyla yapılan görüşmeler
sonucunda bana yeni bir video
verileceği bildirilirken, firma-
da kalan videoyu da geri ala-
caklarını söyleyerek işi tatlıya
bağladılar.
TANYU DİNÇENÇALM
Babçelievler - ANKARA