22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABERLER 27 EYLÜL 1990 'LAGANUSTUKURULTAYA DOGRUSHP 'Partiyi iktidar yapamayan gider' Baykaly Samsun'da 'Partilerin kimliği, liderlerin kimliği ile belirleniyor' diyerek İnönü'yeyüklendi SHP Genel Başkan adayı Baykal, Samsun'da yaptığı konuşmada liderliğin işlevsel olduğunu vurgulayarak, "Muhalefeti de yapamayan iktidar da olamayan gider" dedi. Baykal kendisinin genel başkana her türlü imkânı verdiğini öne sürerek "Dedim ki kadronu seç, partiyi götür. Götürebilirsen götür. Götüremiyorsan ben götürüyorum artık" diye konuştu. jMtT ASLANBAY toRİS AKYÜZ lardı ki 'Biz düşüncemızi iktida- ra getinnek zorundayız'" görü- şünü ortaya koydu. Baykal, da- ha sonra "Kesiniikle inanryorum ki Türkiye'de siyasi liderlerin fo- tograflan degişecektir. ANAP da DYP de SHP de hepsi degi- şecektir. Bu işte öncıilük yapan parti çok önemli bir avantajla başlayacakür" dedi. SHP Genel Başkan adayı, sosyal demokratlann bir türlü iktidar olamadıklannı bir kez daha vurgularken de 1974'teki CHP-MSP koalisyonuna deği- nerek görüşlerini şöyle sürdürdü: "Ecevit olayı gerçekleşli. Bir anda parti toparlandı. Bir >ir sonra Türkiye'nin en biiyük si- ya&al partisi otdu. Eger kurdu- gu koalisyonda acil birtakım oiaylar ortaya çıkmasaydı, Erba- kan'ı sabırla idare ederek 8 ay degil 3 yıl daha UşıyabUseydi, yapdacak secimlerde CHP tek başına iktidara gelirdi... Karar noktalannda cesaretie karar ab- caksıo." Baykal, böylesine durumlar- da her şeyin kendi haline bıra- kılamayacagını vurguladıktan sonra Inönü'nün kendisinin ola- ğanüstü kurultaya hayır deme- sine kaışın, 'Genel başkan ada- yı oF çağrısı yaptığını anlattı ve "Sanki bize savaş açmış" diye konuştu. Baykal, ardından bir grup milletvekili tarafından lnönü ve Baykal'a götürülen ve Ali Topuz-Aytekin Kotil gibi millet- vekillerince desteklenen "uzlaş- ma formüliinö" açıklayarak "Beş U başkanı, 44 kişilik PM listesi yapsın ve böyte bir uzlaş- macı liste çıksın göriişü geldi ve lnönü genel başkan kalacakü. 'Hemen hazınm' dedim, 'Ciddi misin' dediler, 'Evet, hemen hazırım' dedim, 'Bu yöntemle gelecek listeyi hemen destekleyeceğim' dedim. Ama genel bagkan kabul etmedi" di- ye konuştu. Baykal, sözlerini şöyle nok- taladı: "Seçikiigim takdirde partinin bütün üyelerinin, il-ilçe başkan- lannın, yönetim kurulu üyeleri- nin, milletvekiUerinin genel baş- kanıyun. Saym tnönii de benim genel başkamm." Baykal Çorlu'da Samsun'daki bölge toplantı- sından sonra özel bir uçakla saat 18.00 sıralannda Çorlu Askeri Havaalanı'na gelen Baykal, ön- ce partili delege, il ve ilçe yöne- ticisi ile üyelerin bulunduğu bir düğün salonunda konuştu. De- niz Baykal daha sonra da kurul- tay delegelerinin yanı sıra il ve ilçe yöneticileriyle yaklaşık 1.5 saat süren bir toplantı yaptı. Çorlu'daki bölge toplantısına kunıltay delegesi olmayan Edir- ne, Kırklareli ve Tekirdağ il baş- kanlarının katılmaması dikkat çekti. Bu arada Kırklareli Bele- diye Başkanı Kadir Gökçe de kunıltay delegesi olmasına kar- şın Baykal'ın 2. toplantısına ka- tümadı. Baykal, neden aday olduğunu açıklarken, zamansız ve gerek- siz bir iç tartjşmaya sürüklenil- diğini belirtti ve "En degerti in- sanlanmızı saçlayarak, onlan kiiçültmeye çalışarak, parti roizi büyütemeyiz. Birbirimizi seve- Um, sahip çıkahm. Bugikne ka- dar yapılan iç tartışmalar, kır- gınlıklar sona ersin, hepsine bir çizgi çeketim, hep birlikte par- tiyi iktidara taşryakm" dedi. tnönü'yü de eleştiren Baykal, "tki yıl, iki ay, 10 gün Saym tnö- nii ile görev vapbk. Hiçbir şey- den şikâyet etmedi. Ba süre icin- de şimdi 4. kuntltayı yapacagız. Sayın Genel Başkan nicin be- ğenmiyorsunuz PM'yi. Şimdi böyle söylüyor" diye konuştu. Baykal, lnönü'nün bütün istek- lerini yerine getirdiğjni de belirt- tiği konuşmasında, "Saym Ge- nel Başkan ne istedi de verme- dik. Bir dedigini iki etmedim. Şimdi bir genel başkanın parti organtanna mücadele açmasının hiçbir baklı tarafı yoktur" dedi. Kurultayda "SHP Genel Baş- kanlıgı'na değil, başbakaahga aday" olduğunu yineleyen Bay- kal, lnönü'nün SHP'yi iktidara getırebıleceğine inanmadığıru da öne sürdü. Baykal, sözlerini şöy- le sürdürdü: SAMSUN/ÇORLU — SHP Genel Başkan adayı Deniz Bay- kal, "Kunıltay ın kendi evlatla- nna sahip çıkması gerekiyor" diyerek Turkiye'de liderlerin fo- toğraflanrun değişeceğini ve bu değişikliği ilk yapan partinin avantajlı olacağını söyledi. Bay- kal, sosyal demokratlann Turk- iye'de bir türlü iktidara geleme- diklerini ve Ecevit'in Erbakan'ı koalisyon ortakbğı döneminde 3 yıl daha idare edemediği için ik- tidar olamadığını savunurken de Iidcrlik işlevseldir. Muhalefe- ti de yapamayan, iktidar da ola- mayan gider" dedi. Baykal, Ge- nel Başkan Erdai tnönu'ye par- tinin bu kargaşaya düşmemesi için her türlü imkânı sağlamayı önerdiklerini, ancak kabul et- mediğini, hatta bir grup millet- vekili tarafından gelen "tnönii genel başkan, U baskanlanmn seçecegi Parti Medisi" formulu- nü de kabul ettiğiru, ancak tnö- nü'nün buna yanaşmadığını ifa- de ederek "Sanki bize savaş açmış" diye konuştu. Baykal, dün öğleden sonra geldiği Samsun'da çevre illerden gelen delegelere yine basına ka- pah bir konuşma yaptı. Baykal, konuşmasında SHP içindeki ge- üşmeleri izledigi süreci anlattı ve olağanüstü kurultaya başından beri karşı çıktıklanm, böyle bir aşamada burnı doğnı bulmadık- lan yolundaki görüşlerini tek- rarladı. Parti içindeki tıkanıklı- ğa da isaret eden Baykal, bu aşa- madan sonra örgütun bir karar noktasına geldiğini ifade eder- ken özetle şöyle konuştu: "Eger örgütiin efilimlerine aygun örgütün istedigi bir Par- ti Medisi seçüsin diyorsanız, ben bu isteğe uygun genel başkan adayıyım, bu istegjn temsilcisi- yim. Ben gend başkana her tur- lii imkânı verdim ve dedim ki •Kadronu seç, partiyi götür. Gö- türebilirsen götür. Götüremiyor- san ben götürüyorum şimdi! _ Partinin bu iç besaplaşmayı bı-g H p (^^ Sekreteri Baykal Çoriu'da basına açık konuşmasından sonra delegeler ve örgüt temsilcileriyle ayrı bir toplantı yaptı. rakıp bır an once dışa donak möcadeleyi vermesi lanmdır. Genel başkan yanbş bir cepbe açtı. Şimdi kurultayın kendi er- latlanna sahip çıkması gereki- "Demirel'i, Ecerit'i ya da Özal'ı iktidara hangi PM, han- gi genel sekreter getirdi. Partiyi iktidara götürme tşini genel baş- kanlann, genel sekreter ve par- ti meclislerine ihaie ttmderi ne yazık ki mümknn deffldir. Keş- ke mümknn oisaydı. iki yıl bo- yunca ben bunn denedim. Saym Inönü'yü başbakanuga, partimi- zi iktidara taşıma miicadelesi verdim. Ama olmadıgıaı gör- düm. Saym tnönii'nün tek başı- na ya da berhangi bir genel sek- reterle SHP'yi iktidara getirebi- lecegine inannuyorum." Baykal, Çorlu'daki toplantı- da beraberinde gelen 17 PM üyesi ve milletvekili arkadaşını uzun uzun cumlelerle partilile- re takdim etti. "Sayın Inönü'yü cumharbaşkannfına, SHP'yi de iktidara taşıyabttmek için şimdi partimden genel başkaniık yet- kisi istiyornm" demesi ayakta alkışlandı. Baykal konuşması- nın sonunda da partide içe dö- nük hiçbir kaygısı olmayacağı- nı, kurultayda ortaya çıkacak organlardan da hiçbir şikâyette bulunmayacağmı sözlerine ekle- di. Baykal, Samsun ve Çorlu ge- zilerinden önce Ankara'da Is- mail Cem'le birlikte gazetecile- re, kurultayda kendisine görev verilmesi halinde SHP'nin Türkiye'nin dış politikasını na- sıl yöniendirecegi konusundaki görüşlerini açıkladı. Dış politi- kanın içerdeki sistemden ayrı düşünülemeyeceğini belirten Baykal, "Türkiye demokratik laik ve Müslüman bir ülkedir. Bu üç özellik birlikte dış politi- kamıza yön vermelidir. Bir pa- ket yünirlüge konmah, bn naket idam cezalaruun kaldınlmasını, işkencenin önlenmesini, gözaltı snrderinin ve Uk ifadede avnkat bolnnması zonınluluklaruu da içennelidir" dedi. Baykal, dinin siyasallaşmasından kaygı duyan bir yönetim anlayışının egemen olması ve dış Müslüman ulkeler- le ilişkilerde eziklik duymak gi- bi alışkanlıklardan vazgeçilme- si gerektiğini de sözlerine ekle- di. Baykal ayrıca Türkiye'nin komşu ülkelerle dostane ilişki- ler kurmasımn yararlannı anla- tarak, Batı Avrupa'da yaşayan Türk nüfusunun "çifte vatandaşhga" teşvik edilmesini istedi. Cem de toplantıda Tür- kiye'nin Müslüman olmakla bir- likte çağı paylaşma iddiasında- ki tek ulke olması nedeniyle önemli kozlar kazandığını söy- ledi. Kunıltay arifesinde iki ilginç anket ı taşryama- dım ama, şimdi Başbakan ola- rak onn hak ettigi Cumhurbaş- taşıyacagım." daha sonra Alman Sosyal Demokrat Partisi'nden Örnek vererek burada çok sevi- len bir adayın 3 yıkür ortaya çık- tığını, ancak başanlı olamayın- ca gittiğini ifade etti. Baykal, "Başanlı olamazsan gidersin. Partide liderlik işlevseldir. tha- net ya da sadakat degildir. Her- kes bazı liderleri sevebilryor. On- tor da seviyorlanh. Ama diyor- Ankara'da Baykal yanlısı Fuat Atalay, seçmenin Baykal'ı genel başkan olarak görmek istediğini açıklayan bir kamuoyu araştırmasını basına dağıttı. Hikmet Çetin "Saçma sapan bir anket, kendileri yaptırdılar" dedi. İstanbul'daki ankette de Baykal'ın destekçisi Yıldınm Aktuna yine en başarıh belediye başkanı çıktı. İç Politika Servisi — Kurul- Strateji Araştırma Grubu'nca taya iki gün kala İstanbul ve gerçekleştirilen ankete göre seç- Ankara'da iki anketin sonucu men SHP'nin başında Baykal'ı ilginç bir şekilde basına dağnıl- görmek istiyor. tnönü'yü parti- dı. Ankara'da SHP Genel Say- nin başında görmek isteyen manı Fuat Atalay'ın açıkladığı SHP'li seçmenlerin, nisan 1989'da yüzde 44 olan oranı, şu- bat 1990'da yüzde 24'e düştü. Deniz Baykal için aynı oran ka- sım 1989'dan itibaren giderek artış göstererek şubat 1990'da lnönü ile aynı düzeye ulaştı. Da- ha önce 19 ağustos seçimleri ye- nilgisinin ardından MYK'nm böyle bir anket yaptırmaya ka- rar verdiğini, ancak geciktiğini kaydeden Atalay, araştırma grubunun kendilerine bir ara ra- por sunduğunu bildirdi. Anke- tin basına dağıulmasından son- ra Fuat Atalay ile görüşen Ge- nel Sekreter Yardımcısı Hikmet Çetin, gazetecilere "Saçma sa- pan bir anket. Ciddi)e almıyo- rum" dedi. Çetin, "Anketi ken- dileri yaptırdılar, partiyi bagla- yan bir anket değil. N'asü yapıl- dığı da belli degil. Basın da cid- diye almasın " diye konuştu. İstanbul'da Sonar AŞ kamu- oyu araştırma şirketinin bir an- keti de gazete yöneticilerine el- den gönderildi. Büyükşehir Be- lediyesi olan 8 ilde yapılan an- kette, en başanlı belediye baş- kanı olarak yine Baykal'a ku- rultay kampanyasında destek veren Yıldırım Aktuna (Bakır- köy) seçildi. Başanlı belediye başİcanlığında oy oranlan şöy- le: Aktuna yüzde 14.5, Murat Karayalçın (Ankara) yüzde 14.5, Bedrettin Dalan yüzde 11.2, Fatma Girik (Şişli) 5.5, Cengiz özyalçın 2.8 iKadıköy), Nurettin Sözen (İstanbul) 2.6, Celal Doğan (Gaziantep), 1.3, Yusuf Günaydın (Fatih) 0.8. İstanbul'daki araştırmada da Aktuna yüzde 58.6 ile en başa- rılı belediye başkanı olurken, kendisini Cengiz Özyalçın (Ka- dıköy), Fatma Girik (Şişli) ve thsan Yalçın (Sarıyer) izledi. ANKARA'dan HiKMr ÇETJNKAYA Delege Dengesi Değişiyor ANKARA — Kurultayın güvenliğini kim sağ- layacak konusu dün SHP MYK'da çözümlen- di. Bir bakıma gerginlik, kurultaya iki gün kala az da olsa giderildi. Genel başkan adaylanndan Deniz Baykal, dün sabah Samsun'a, oradan da Çorlu'ya git- ti. Oysa programda Trakya yöresi yoktu. Son anda Baykal ekibinin kurmaylan karar değiş- tirdi. Çünkü, Trakya'ya gitmemek, oradan gel- mesi olası kimi oylan da etkileyebilirdi. Kurultay öncesi delege dengelerinde önemli değişiklıkler olduğunu hesap eden Deniz Bay- kal ve arkadaşlannda, saldırı silahlarını inönü: ye çevirmekten vazgeçecekieri havası ağır ba- sıyor. Erdal lnönü'nün Konya'da düzenlediği soh- bet toplantısına Kayseri II örgütü de katılmıştı. Sekiz ay önceki kurultaydaki Deniz Baykal'ın PM listesine oy veren delege sayısı on üç; ye- nilikçi gruba oy verenlerin sayısı da iki olarak belirlenmişti. Konya'da konuştuğumuz Kayserili SHP'liler, "Dengeler değişiyor, parti tabanı lnönü'nün yanında" diyorlardı bir hafta önce. Bir hafta sonra Kayseri'ye Baykal gidiyor ve hiç beklen- medik oiaylar yaşanıyordu. On beş kişilik Kay- seri delegasyonunun on bir üyesi İnönü'ye, dört üyesi ise Baykal'a oy vereceklenni bildiriyorlar- dı, İzmir'den başlayarak Aydın, Denizli, Balıke- sir, Uşak, Burdur, Isparta, Erzurum, Karş ve di- ğer illerde dengeler hızla değişiyordu. Özetler- sek, genel başkaniık yanşı şu aşamada başa- baş gidiyordu. Belki az farkla İnönü önde gö- züküyordu. Değişen dengelerin nedenini Baykal ekibi- nin kimi kurmaylanna sorduk. Aldığımız yanıt şu oldu: — Evet dengelerde Sayın İnönü lehine göz- le görülür bir değışikllk var. Ne olursa olsun De- niz Baykal genel başkan seçilecek... Aynı soruyu inönü'nün yakın çalışma arka- daşlarına ilettik. Onlar da şöyle konuştu: — Erdal İnönü ve PM listesi 150 oy farkla ku- mltayı alacak. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın... SHP lideri Erdal inönü bugüne dek İstanbul, izmir, Konya, Gaziantep ye Trabzon'daki toplan- tılara kattldı. İstanbul ve İzmir'deki toplantılara Genel Sekreter Deniz Baykal, genel başkanlı- ğa adaylığını açıklamadan önce İnönü'yje bir- likte gitti. Bilindiği gibi iki büyük kentte üzücü oiaylar yaşandı. Deniz Baykal genel başkanlığa adaylığını açıkladıktan sonra yanına İsmail Cem'i de ala- rak önce Diyarbakır'a, ardından Erzurum'a geç- ti. Sonra Trabzon, Kayseri, Adana, Samsun ve Çorlu toplantılarında konuştu. Erdal lnönü'nün toplantılarını il, ilçe başkan- ları, belediye başkanları, delegeler, tüm parti- liler. gazeteciler rahatlıkla izlediler. Toplantılar kapalı değil, açıktı. Deniz Baykal ise önce açık, sonra gazeteci- lere, partililere kapalı toplantılar düzenledi. İş- te bu durum değişik tepkilere neden oldu. İnö- nü, her şeyi açık açık anlatırken Baykal kapalı kapılar ardında konuştu. Bu görüntü de SHP tabanının tepkisine, eleştirilerine yol açtı. Deniz Baykal ve arkadaşlarının bu tutumu delege dengelerinin değişimine neden olurken, eleştiriler doruk noktasına ulaştı. Neler mi diyorlardı? — Sayın Baykal, hem glasnost çağrısı yapı- yor hem de kapalı toplantılarda delegeler üze- rinde baskı kurmaya çalışıyor. Hani nerede açıklık, saydamlık? Evet, kurultaya iki gün kala SHP'de gelişme- ler böyle. Belirttiğimiz gibi delege dengeleri de- ğişiyor. Aydın'da geçen kurultay 15-0 önde olan Bay- kal ekibi bu kez —bir delege istifa etti— 8-6 ye- nik gözüküyor. Diğer illerde de bu sayı aynı çiz- gide gelışiyor. . Hizipçiliğin SHP'yi bugün hangi konuma ge- tirdiği bir gerçek. Çekilen sancı da bu yüzden. Bakalım bu kurultayda delegeler hizipçiliğe, dar kadroculuğa, partiyi küçültmek için çaba harcayanlara prim verecek mi? Göreceğiz!.. Batman ve Şırnak'ın çıkaracağı milletvekili sayısı 3 olarak belirlendi Seçim çevrelerinde yeni düzenleme Aydm, tstanbul, Kocaeli ve Mardin'in milletvekili sayıları birer düştü. Siirt'in milletvekili sayısı da 5'ten 3'e indi. Aydın ve Kocaeli tek seçim çevresine düştü. ANKARA (AA) — Yüksek Seçim Kurulu, ye- ni iller Batman ve Şırnak'ın çıkaracakları mil- letvekili sayısmı 3 olarak belirledi. Aydın, tstan- bul, Kocaeli ve Mardin'in çıkartacağı milletve- kili sayıları birer düşürüldü. Siirt'in çıkartacağı milletvekili sayısı 5'ten 3'e indirildi. Aydın ve Ko- cadi tek seçim çevresine düşerken 6'dan fazla mil- letvekili çıkartan illerin seçim çevrelerinde yeni düzenlemeler yapıldı. YSK'nın dünkü Resmi Gazete'de yayımlanan kararına göre yeni iller Batman ile Şırnak 3'er milletvekili çıkartacak. Batman ve Şırnak'a 3'er milletvekili verilmesiyle birlikte, Aydın'ın millet- vekili sayısı 7'den 6'ya, tstanbul'un milletvekili sayısı 45'ten 44'e, Kocaeli'ninki 7'den 6'ya, Mar- din'inki 6'dan 5'e, Siirt'in milletvekili sayıs» da 5'ten 3'e düşürüldü. Çıkaracakları milletvekili sa- yısı 7'den 6'ya düşen Aydın ve Kocaeli tek seçim çevresine indirildi. Yeni iller Batman ve Şırnak ile birlikte 450 mil- letvekilinin 73 ile dağılımı şöyle; Adana (14), Adryaman (4), Afyon (6), Agn (4), Amasya (4), Ankara (23), Antalya (8), Artvin (3), Aydın (6). Balıkesir (8). Bilecik (2), Bingöl (3), Bitlis (3). Bolu (5), Burdur (3), Bursa (11), Ça- nakkale (4). Çankın (3), Çorum (5), Denizli (6), Diyarbakır (8), Edirne (4), Elazığ (5), Erzincan (3), Erzurum (7), Eskişehir (5), Gaziantep (8), Giresun (5), Gümüşhane (2), Hakkâri (2) Ha- tay (8), Isparta (4), Içel (9), İstanbul (44), Izmir (18), Kars (6), Kastamonu (4), Kayseri (7), Kırk- lareli (3), Kırşehir (3), Kocaeli (6), Kon>a (13), Kütahya (5), Malaiva (6), Manisa (9), Kahraman- maraş (7), Mardin (5), Muğla (5), Muş (3),Nev- şehir (3), Niğde (3), Ordu (7), Rize (4), Sakarya (6), Samsun (9), Siirt (3), Sinop (3), Sıvas (7), Te- kirdağ (4), Tokat (6), Trabzon (7), Tunceli (2), Şanhurfa (7), Usak (3), Van (5), Yozgat (5), Zon- guldak (9), Aksaray (3), Bayburt (2), Karaman (3), Kırıkkale (4), Batman (3), Şırnak (3). Bu arada 6'dan fazla milletvekili çıkartan An- kara, Antalya, Balıkesir, Bursa, Diyarbakır, Er- zurum. Gaziantep, Hatay, Içel, tstanbul, Kayse- ri, Konya, Manisa, Kahramanmaraş, Ordu, Sam- sun, Sıvas, Trabzon ve Zonguldak'ın seçim çev- relerinde yeni düzenlemeler yapıldı. İstanbul'da 1, 2, 3 ve 4 numarah seçim çevre- lerinde değişiklik olmadı. 5 numaralı seçim çev- resinden Büyükçekmece çıkartıhp Silivri ilave edildi. Büyükçekmece 8 numaralı seçim çevresi- ne alındı. 6 numarah seçim çevresinden Eyüp, Gaziosmanpaşa ve Silivri çıkartıldı. Bakırköy 7 numaralı seçim çevresiıuien 6 numaralı seçim çev- resine kaydırılırken 7 numarah seçim çevresi Bay- rampaşa, Eyüp ve Gaziosmanpaşa'dan oluştu. 8 numaralı seçim çevresi de Küçükçekmece. 'SHP nasıl kurtulur?" CELAL BAŞLANGIÇ SAMSUN — Karadeniz par- çalı bulutlu. Hava giderek yağ- mura dönüyor. Birazdan "Bod- rum Imsık Havayollan"nın özei uçağı alana inecek. Samsun1 dan ve çevre illerden gelen par- ti yöneticileri, belediye başkan- ları, delegeler "Turban Samsun Oteli"nin lobisinde"üstlerinde dolaşan kara bulutlan" konu- şuyorlar. Kurultayda oy kullanacak partililerde iki belirgin eğilim göze çarpıyor. tnönü yanlısı da olsa, Baykal yanlısı da olsa hiç kimse girişilen bu yanştan hoş- nut görünmüyor. lkincisi de hangi listeden delege seçilirler- se seçilsinler, lnönü ile Baykal arasında bir ayrım yapmanın, daha doğrusu "ikisinden biri- ni feda etmenin" ağırlığı altın- da eziliyorlar. Ancak tümü de partinin bugüne değin çizdiği grafikten, içinde bugün bulun- duğu durumdan hoşnut değil. "Genel başkaniık yanşını kim kazarnr" sorusundan çok, SHP bugunlere nasıl geldi, bundan sonra "SHP nasıl kurtulur"a yanıtlar arıyorlar. Bir ilçe belediye başkanı an- latıyor: — Bugüne kadar parti mer- kezindeki kimse "acaba bu adam iyi belediye başkanlığı ya- pıyor mu, partimize bulundu- ğu yerde oy mu kaybettiriyor, yoksa kazandırıyor mu" diye bakmadı olaya. Hep "Bu bele- diye başkanı kurultayda kime oy verir" diye düşiindüler. Be- yoğlu Belediyesi'nden bir kam- yon aldım. Satmak istemedikr "Başkan boşuna alma, bunun tamirinin altından kalka- mazsın" diye. Ama bir buçuk yıldır Ukır tıkır çalışıyor. Kim- bilir belediyelerimizin elinde daha nice böyle olanaklar var. Kimisi de olanaksızlıktan kıv- nlıyor. Genel merkez olarak bir birim oluşturup "olanaklan denkleştirme, kaynakları den- geli dağıtma" gibi bir çalışma bile yapıhnadı. "lnönü mü, Baykal mı" so- rusuna yanıt vermekte yaşanan bir başka sıkıntı da son iki yıl- da, birinin genel başkan, diğe- rinin de genel sekreter olarak partide görev yapması. Herkes genel merkezden sıkıntılı, ama so/umlu kim? tnönü mü, Bay- kal mı? Gerek genel başkaniık yanşında, gerekse de partinin içinde bulunduğu durumun bu- günkü sorumluları hakkmda partililerin büyük çoğunluğu "tnönü mü, Baykal mı" soru- suna yanıt vermekte güçlük çe- kiyorlar. Partinin içinde bulun- | dufcu bir ilginç durum da bu. Bir örgüt yöneticisi genel merkeze ilişkin sıkıntılannı sı- ralıyor: — Önceleri köylere gider, ya da ilçeye gelen köylülere yar- dımcı olurduk. Ben katır sırtın- da köylere gidilen zamandan beri politika yapıyorum. Ada- mın dünyayla bağlantısı kesik. O bağlantıyı bizim aracıhğımız la kuruyor, sorunlannı bizim- le hallediyordu. Seçim zamanı geldi mi de o kişi köylüleri pe- şine takıp bütün oylan topln yordu. Artık böyle çalışma dö- nemi bitti. Traktörieri var, ara- balan var, minibüsleri var. At- lıyoriar bunlara, ilçeye inip so- runlarını çözüyorlar. Şimdi ar- tık kimse böyle oy getiremez. Herkes televizoyna çıkan lide- rin ülke sorunlanna ilişkin ne soylediğine. nasıl söylediğine bakıyor. "Politikan ne" diye so- ruyoriar adama. "Alternatifsen i şu konuda ne diişüyorsun" di- yorlar. Artık genel raerkezlerin bu değişüne göre yapılanması gerekir. Sorunlar uzayıp gidiyor. Bir delege kesimi var ki, kim kaza- nırsa kazansın, sonuçta SHP'nin kaybedeceğine inanı- yor. O delegelerin gundeminde- ki soru "lnönü mü, Baykal rru" değil; "Bunca yara aldıktan sonra bu parti nasıl toparianır." Bir telefon geüyor. Baykal'ı Ankara'dan Samsun'a getiren özel uçak kalkmış. Hareket başlıyor. Konvoy havaalanına doğru yola çıkıyor. Turkiye'de ilk kez parti için yarışın özel uçaklarla yapıldığı bir kurultayı yaşayacak SHP'liler. Ya da "Türkiye'de iktidar olamadık, bari parti içinde iktidar olalım" yarışının, özel uçakla yapılanı- nı. Baykal'ı bekleyenler pist ke- narına tek sıra diziliyor. Bazı Baykal yanlılan kurultayda alı- nacak sonuçtan umutsuz. "BaykaJcılar"ın listesinden se- çilen delegelerin bir bölümü- nün Inönü'yü kaydığı yolunda haberler "Baykaİ cephesi"nde moral bozukluğuna yol açıyor. "Silme Baykalcı" büinen Sam- sun il yönetiminde, tnönu'ye doğru kaymalar olmuş. Umutlar, düş kınkhklan, açık - kapalı toplantılar, özel uçakh genel başkaniık yarışıy- la bir kurultaya daha gidiyor sosyal demokratlar, "Partinin bugün içine düştüğü durumdan sonımlu kim? lnönü mü, Bay- kal mı?" sorusuna yanıt ver- mek ne denli guçse "Kurultay- da kim kazanır? tnönü mü, Baykal mı?" sorusunu da bu- günden yanıtlanmak güç. Ki- min kazanacağı belli değil, ama kimin kaybettiği ortada... i Çok sevgili varlığımız, eşimiz, babamız, kardeşimiz, değerli insan FAltH ÜSTÜN'ü kaybettik. EŞİ: HIILY4 ÜSTİJN OĞLU: BORAJN ÜSTÜÎS KARDEŞLERİ: FATMA ÖZBAY RAŞÎT ÜSTÜTN - DİLAVER ÜSTÜN HÂTİCE KANDEMİR - NİZAMETTtN ÜSTÜN MLSTAFA ÜSTÜN Cenazesi cuma günü öğleyin Şişli Camisi'nde kıhnacak cenaze na- mazından sonra Zincirlikuyu Mezarhğı'nda toprağa verilecektir. HUKUK DEVLETİ VE .. .. BAĞIMSIZ BARO GUNU Hukuk Devletınin kurulup yerteşmesi yolunda yapmış olduklan çalışmalar nedeniyle Prof. Dr. HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU ile Prof. Dr. TARIK ZAFER TUNAYA'ya İstanbul Barosu'nun şükranlarını sunmak ve Baro bağımsızlığı konusunda bizi destekleyen yerli yabancı bütün dostlarımızla beraber olmak amacıyla bir toplantı ve konser dûzenlenmiştir. Davetiyeler Baro Merkezi'nden, Sultanahmet Adliyesi'ndeki irtibat bürosundan ve Dünya Sineması gişesinden sağlanabilir. PROGRAM: Sabah: Haldun DORMEN 1- Açılış 2- İstanbul Oda Orkestrası Şef: Tlmur SELÇUK Solıstler Mutlu TORUN (ud) Ruhi AYANGİL (kanun) 3- Mutlu TORUN - Ruhi AYANGİL ikilisinden özgün müzik örnekleri 4- Plaket töreni 5- Soprano: Yekta KARA Piyantst. Serdar YALÇIN ÇOK ŞESLİ ŞARKILAR Saygun, Baran, Hacıbayov, Çaykovski 29 Eylül Cumartesi, Saat 18.00 Cemal Reşit Rey Konser Salonu (International Comıssiö^ O1 Jurists, International Union Of Lavvyerş, Avrupa Toplulûğu Barolar Konseyi, Alman Barolar Biriiği. italyan Barolar Birliği, Belçika Barolar Birliği, Paris Barosu, Yukarı S«n Bolge Barosu, Barselona Barosu, Norveç Barosu, Genç Avukatlar Birliği, Cenevre'den Avukatlann Bağımsızlığı Merkezı, New York'tan Helsinki VVatch, Danımarka'dan Helsinki izleme Komitesı'nın katılımıyla) İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle