Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
20 AĞUSTOS 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3
D.Almanya'da
htiktimet krizi
• BERLİN (AA) —
D.Almanya Sosyal
Demokrat Partisi (SPD),
Hıristiyan Demokrat Lothar
de Maiere Başkanlığı'ndaki
hükümetten çeküme karan
aldı. SPD Başkanı
Wolfgang Thierse'niıı
yaptığı açıklamaya göre,
parti grup toplantısmda
hükümetten aynlma
yolunda sunulan önergeye,
oylamada haar bulunan
milletvekillerinden 66'sı
olumlu oy kullandı, 4'ü
karşı çıktı, 5 üye de
çekimser kaldı. Başbakan
Lothar De MaizJererin,
SPD'li Maliye Bakanı
Walter Romberg'i
görevinden alması üzerine,
parti yönetim kardosu
koalisyondan çekllme
yolunda görüs bildirmiş ve
bu istegi milletvekillerinm
oyuna sunmayı
kararlastırmıstı.
Günde 8 bin
tutsak degişimi
• TAHRAN (AA) — Iran
ve Irak, aralannda
yapacaklan tutsak
degişimini günde 8 bine
çıkarmak üzere anlaştılar.
Tahran radyosunun dısişleri
bakanlığına dayanarak
bildirdiğine göre
değiştirilecek tutsakların 3
bini hava yoluyla
nakledilecek. Radyo,
anlasmamn Uluslararası
Kızılhaç örgütü'nün çağnsı
üzerine iki ülke arasında
Cenevre'de yapıldığını
belirtti. Uluslararası
Kızılhaç örgütü'nün 24
delegesi, tutsaklann
Ulkelerine dönme işleminde
yardıma olan heyete
katılmak üzere dün
Cenevre"den Tahran'a
hareket ettiler.
SSCB ve
Kıhns
• LEFKOŞA (AA) ~
•' Sovyetler Birliği'nin, Kıbns
sorununun çözümlenmesi
için "Şovenizmden
kaçınılması ve güven
arttırıcı tedbirlerin alınması
gerektiği" görüşünde
olduğu bildirikli. Sovyet
Dısişleri Bakanlıgı Avrupa
Dairesi tkinci Müdürü Yuri
Fokine, ülkesi ile "Kıbns
Cumhuriyeti" arasında
diplomatik ilişkiler
kurulmasırun 30.
'yıMönümü dolayısıyla bir
demeç verdi. Fokine,
Fileleftheros gazetesinde
yayımlanan demecinde,
Kıbns'ta sorunun önemli
.bir yönünün iki toplum
ilişkilerindeki problemler
.olduğu, bu durumun son
zamanlarda Sovyetler
tarafından daha iyi
anlaşıldığı belirtildi. SSCB
Başkanı Mihail
Gorbaçov'un, kısa bir süre
önce Rum yönetimi lideri
Yorgo Vasiliu'ya bir mesaj
gönderdiğini ve bu mesajda
•. "Şovenizmin kontrolden
' çıkmasına müsaade
etmemek gerekir" dediğini
bildirdi.
Hırvatistan'da
gerginlik
• KNtN (AA) —
Yugoslavya'nın Hırvatistan
Cumhuriyeti'nde yaşayan
Sırp azınlığm dün kültürel
özerklik kazanmak
amacıyla yapmayı
planladığı tek taraflı
referandumun engellenmesi
ihtimaüne karşı Sırp
Demokrat Partisi'nin,
•ordudan istediği yardım
reddedildi. Yugoslavya
haber ajansı TANJUG'un
bildirdiğine göre
Genelkurmay
Baskanlığı'ndan yapılan
açıklamada, Sırp Demokrat
( Partisi Genel Başkanı
" Jovan Raskoviç'e, bu
isteğinin "yersiz" olduğu
belirtildi. Bu arada, bir
Hırvat kenti olmasına
rağmen nüfusunun
çoğunluğunu Sırplann
oluşturduğu Knin'de bir
süre önce başlayan
gerilimin sürdüğü
belirtiliyor.
Kabile saldırı:
6 ölü
• tSLAMABAD (AA) —
Afganistan'da mücahitlerin
dün başkent Kabil'e roket
saldınsı düzenledikleri
bildirildi. Kabil radyosunun
haberine göre, saldında 6
kişi öldü, 14 kişi de
yaralandı. Öte yandan,
Islamabad'daki mücahit
hükümetine bağlı Midia
'Haber Ajansı, Kabil'in
batısındaki Pagman ve
kuzeyindeki Parnan
eyaletlerinde mücahitlerle
hükümet birlikleri arasında
şiddetli çarpışmalar
olduğunu duyurdu. Ajans,
bölgedeki kuvvetlerin
komutan Mesut liderliğinde
•11 ağustostan bu yana
sürdürdüğü koordineli
operasyonlar sonucu,
Kabil'i SSCB'ye bağlayan
stratejik Salang geçidinin
kapandığmı belirtti.
KORFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KRİZİ... KÖRFEZ KRİZİ...KÖRFEZ KR
Irak tankerleri, ABD gemilerinin yakın takibi altında
Körfezlde kritik saatlerIrak, dün ABD savaş gemilerinin bir Irak tankerine daha
ateş açtığmı öne sürdü. İddia, ABD tarafından reddedildi.
Fransa, tutumunu değiştirerek, savaş gemilerine ambargoyu
delmeye çalışan gemileri durdurma emri verdi. Irak Dısişleri
Bakanı Tarık Aziz, ABD nükleer silah kullanmadığı
takdirde kimyasal silah kullanmayacaklannı bildirdi.
Dış Haberier Servisi — Irak, dün Kör-
fez'deki Amerikan savaş gemilerinden Bah-
reyn açıklannda seyretmekte olan bir pet-
rol tankerine ateş açıldığını öne sürerken
ABD, haberi yalanladı. Irak Dısişleri Ba-
kanı Tank Aziz, BM Genel Sekreteri Pe-
rez de Caeilar'a gönderdiği bir mesajda,
"Baba Karkar isimli bir Irak tankeriae
Bahreyn açıklannda Amerikan gemilerin-
den ateş açıldıgını" bildirdi. Aziz mesajın-
da, "ABD ve mütiefikleri tarafından Irak'a
karşı yöneltilen silahlı saldınlar ve korsan-
lık gösterilerinin souuçlanndan sonımlu
olmayacaklannı" belirtti. Amerikan CBS
Televizyonu'na da konusan Tarık Aziz,
"ABD nükleer silahlannı ilk olarak ateş-
lemedigi stirece biz de kimyasa) silahlara
başvurmayacagız" dedi.
Suudi Arabistanlı bir üst düzey yetkili
"Irak'ın Suudi Arabistan sıaın boynnca si-
per kazdığını" açıkladı. Suriye, Arap Bir-
liği karan çerçevesinde S. Arabistan'daki
Ortak Arap Gücü'ne katılmak üzere 10 bin
asker göndereceğini açıklarken Pakistan
Dısişleri Bakanı Şabapzade Yakup, Ortak
Arap Gücü'ne katılacak Pakistan birlikle-
ri ile ılgili görüşmelerde bulunmak üzere
Ortadoğu yolculuğuna çıktı.
önceki gün ABD savaş gemisi Reid ve
Robert G Bradley'den Umman Körfezi'nde
iki Irak petrol tankerine uyarı ateşi açılma-
sından sonra dün Irak Bahreyn açıklann-
da seyreden diğer bir Irak petrol tankeri-
ne daha ateş açıldığını duyurdu. Irak ban-
dıralı Baba Karkar isimli petrol tankerine
ateş acıldığı haberi ABD tarafından yalan-
landı. Irak Dısişleri Bakanı, BM Genel
Sekreteri de Cuellar'a "yapılan korsanlık
gösterisinden" ABD ve müttefıklerini so-
nımlu tutacağım açıklayan bir mektup
gönderdi. Tarık Aziz mektubunda, "ABD!
ye baglı silahlı giiçlerin "Baba Karkar isim-
li Irak tankerine pazar sabahı Bahreyn
açıklannda seyrederken ateş açüdıguu" bil-
dirdi.
ABD savaş gemilerinin, uyarı ateşine rağ-
men yollanna devam eden Irak petrol tan-
kerlerini yakın takibe aldığı bildirildi. ön-
ceki gün üzerlerine altı kez uyarı ateşi açı-
lan Irak tankerlerinin Aden limanına git-
tiği bildirilmişti.
Amerikan CBS Televizyonu'nda önceki
gece yayımlanan 90 dakikalık bir program-
da konuşan Irak Dısişleri Bakanı, "ABD
nükleer silah kullanmadığı sörece biz de
kimyasal silah kullanmayacagu" dedi.
ABD Savunma Bakanı Dick Cbeney,
dün öğle saatlerinde Suudi Arabistan'ın
doğu kıyısındaki Dahran Hava Üssü'ne
geldi ve hiç zaman yitirmeden ülkenin do-
ğusunda konuşlandırılan Amerikan birlik-
lerini denetledi. Cheney dün akşam da
Bahreyn'e gitti.
Bu arada iki ABD destroverinin de ön-
ceki gün Süveyş Kanalı'ndan geçtigi bildi-
rildi.
BAE'ye uluslararası giiç
Körfez'deki gerginlik yükselirken Suu
di Arabistan'dan sonra bir başka bölge ül-
kesi olan Birleşik Arap Emirliği (BAE) de
Irak'ın tehdidine karşı ülkesine Batı ve
Arap birüklerinin yerieştirilmesine izin ver-
di. Dısişleri Bakanlığı sozcusu, yaptığı
açıklamada, "BAE, bölgenin savunulması
için yiirütülen girişimlere kalkıda bulun-
mak amacıyla bazı Arap ve dost askeri
güçierin ülkesinde konuşlandınlmasına ka-
rar vermiştir" dedi.
Körfez bunalımındaki yeni geüşmeler
karşısmda Fransız hükümeti de tutumunu
değiştirerek savaş gemilerine, Irak'a kar-
şı ambargoyu delmeye çalışan gemileri zor
kuüanarak durdurma emri verdi. Fransa,
daha önce ABD ile lngiltere'nin ambargo
uygulamasına katılmayacağım acıklamış-
ü.
öte yandan Suriye*nin Arap Birliği'nin
aldığı karara göre Suudi Arabistan'daoluş-
turulacak Ortak Arap Gücü'ne katılmak
üzere 10 bin asker göndereceği bildirildi.
% f
KlSSINGER
SICAKLIK 55 DERECE — Suudi Arabistan'a gönderilen ABD askerleri, çol şartlanna uymakta güçlük çekiyor. Gölgede 55 derecdik bir sı-
caklıkta giincş altında nönet tutan ABD askerterinin birçogunun hastalanmaya başladıgı bildiriliyor. (Folograf: Reuler)
'Irak'a
saldıralım'
WASHINGTON (AA) —
ABD'nin eski dısişleri bakanlarm-
dan Henry Kissinger, Kuveyt s o
rununa çözüm bulmaya yönelik
diğer yöntemler sonuç vermediği
takdirde, ABD'nin Irak askeri he-
deflerine saldırması gerektiği gö-
rüşünü savundu.
F.Almanya'da yayuüanan Wdt
Am Sonntag gazetesine verdiği
demeçte, Kissinger şöyle dedi:
"Yapünmlar ve diplomatik gi-
rişimler sonuç vermezse, ABD
Irak'a ait birinci derecede önem-
U bir askeri hedeB imha etmeli-
dir." ABD Eski Dısişleri Bakanı,
"Washington'an artik geriye dö-
nemeyecegini, aldcülmaya ve
kaybctmeye kaüanamayacagını"
söyledi. "Kısa ve siddettl bir
krizin" uzun pazarhklardan da-
ha etkili olacağı görüşünü savu-
nan Musevi asıllı eski dısişleri ba-
kam, "Bundan böyle artik etkili
olacak tek polittkayı uygnlamaya
koymak gerekir" dedi.
Irak lideri, Akabe'yi açması için KralHüseyin'i zorluyor
Saddamdan Ürdürfe baskıFATİH M. YILMAZ
AMMAN — Urdün'ün, ABD önderli-
ğinde Irak'a karşı uygulanan ablukaya
Akabe'den Bağdat için yüklerae yapılma-
sım durdurarak katılması, Amman'da çe-
şitli kaygılan da beraberinde getirdi. Irak
Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in, Kral
Hüseyin'i Akabe'nin yeniden açılması yo-
lunda ikna etmeye çaJıştığı ve daha önce
de gereğinde "limanı korumak" gerekçe-
siyle Ürdün'e asker gönderebileceğini ima
ettiği öne sürüldü. Urdün Kralı Hüseyin'-
in bu konudaki kaygılanm ABD Başkanı
George Bosh'a, Maine'da yaptıklan görüş-
mede dile getirdiği ve Pentagon'un Irak'-
ın Ürdün'e girme olasılığı üzerine bir plan
geliştirdiği bildirildi. tsrail'in de son gün-
lerde sürekli olarak ABD'nin dikkatini
Irak'ın ÜTdün'e karşı gjrişebileceği bir ha-
rekât üzerine çekmeye çalışüğı gözleniyor.
ürdün Dısişleri Bakanlığı çevreleri, Irak
lideri Saddam Hüseyin'in geçen salı günu
Bağdat'ta Kral Hüseyin'le yaptığı görüş-
mede Akabe Limanı'nı korumak amacıy-
la Ürdün'e asker gönderebileceğini ima et-
tiğini belirttiler. Dısişleri Bakanhgı çevre-
lerinin bu görüşü, Amman'daki Batılı dip-
lomatik misyon şeflerince de doğrulandı.
ABD Büyükelçiliği'nden bir diplomat, el-
lerinde bu konuda bazı bilgiler olduğunu
söyledi. Saraya yakın kaynaklar da Irak'-
ın, bu konuda Kral Hüseyin'den doğrudan
bir talepte bulunmadığım, ancak Saddam'-
ın Ürdün'e asker göndermesi olasılığı üze-
rindeki kuşkulann 2 ağustos tarihinden bu
yana var olduğunu bildirdiler.
Amman'da yönetime yakın iyi haber
alan kaynaklardan edinilen bilgiye göre
ABD Başkanı Bush, böyle bir olasüığm iyi-
ce araştınhnası konusunda Pentagon'a
emir vererek Kral Hüseyin'e, Irak'ın Ür-
dün topraklanna girmesi durumunda sert
bir biçimde karşılık verileceği konusunda
güvence verdi. Amman'a ulaşan haberler-
de Pentagon'un Irak'ın ürdün'e karşı gi-
rişebileceği olası bir harekâtla ilgili olarak
yapılan plan ana hatlanyla şöyle:
"Irak askerleri tanklar ve uçaklann des-
teğiyle smırı aşarak Ürdün içlerine ilerle-
meye ve sımrla Amman arasına asker yığ-
maya çalışacak. Irak bu bölgeyi geçtikten
sonra Akabe'ye doğru ilerleyecek ve Am-
man - Akabe arasına yığınak yapacak. Bi-
rinci aşamada Suudi Arabistan'daki Ta-
buk Hava Üssü'nden havalanacak uçak-
lar Irak birliklerini vuracak. Daha sonra
Kınldeniz'de seyreden Eisenhower uçak
gemisinden kalkacak olan uçaklarla Irak'-
ın ilerlemesi durdurulacak ve karşı taar-
ruza geçilecek."
Diplomatik gözlemciler, Pentagon'un
lamasının yankılan sürerken Saddam Hü-
seyin'in bu gelişme üzerine Ürdün üzerin-
deki baskılarını arttırdığı haber veriliyor.
Saraya yakın çevreler ve Amman'daki dip-
lomatik temsilciler, Saddam'ın, Ürdün
Kralı Hüseyin'den Akabe'yi yeniden aç-
masını istediğini belirtiyorlar. Kral Hüse-
yin'in bu konuda taviz vermeye yanaşma-
yacağı saray çevrelerince dile getirilirken
Irak Devlet Başkanı'nm, çeşitli yollarla
Akabe Limam'ndan Bağdat'a yükleme ya-
pılması için Kral'ı ikna etmeye çalışüğı ve
bu durumu diğer Arap ülkeleri temsilcile-
rinin de Amman'daki çeşitli temaslarında
dile getirdiği öne sürülüyor. önceki gün
Kral Hüseyin'le yaptığı görüşmeden son-
ra Bağdat'a giden Hindistan Dısişleri Ba-
kanı tnder Singh Ghirac'ın, Amman'ın bu
Irak lideri, Akabe Limanı konusunda "duyarlığını"
öderek daha sert biçimde dile getiriyor. Ürdün Dışişieri
Bakanlığı çevrelerine göre Saddam, geçen hafta Bağdat'ta
Kral Hüseyin'le yaptığı görüşmede Akabe Limanı'nı
korumak için Ürdün'e asker gönderebileceğini ima etti.
hazırladığı bu plana lsrail'in de dahil edi-
lebileceğini belirtiyorlar. Bunagöre Irak'ın
Ürdün'e girmesi durumunda tsrail de Ür-
dün'e girmeyi planlıyor. Ancak gözlemci-
ler, tsrail'in harekâta kanşması durumun-
da bunun geri tepebileceğini ve gelişmele-
rin bir Arap-lsrail çatışması durumuna dö-
nüşebileceğini, Saddam'ın da son çare ola-
rak zaten böyle bir olasılığa dünden razı
olacağını söylüyorlar.
Ürdün Kralı Hüseyin'in ABD Başkanı
Bush'la yaptığı görüşmeden sonra Akabe
Limam'ndan Irak'a yükleme yapılmaya-
cağını ve BM Güvenlik Konseyi'nin am-
bargo karanna uyulacağmı belirtüği açık-
konudaki endişelerini Irak yöneticilerine
ileteceği belirtiliyor. Yemen ve Sudan tem-
silcüerine de önceki gün Kral Hüseyin'in,
Saddam'ın Akabe üzerindeki engellerini ve
Ürdün'ün tutumunu görüşmelerin günde-
mine getirdiği de kaydediliyor.
Ürdün'de Saddam Hüseyin'in Akabe
konusundaki "duyarlığı' üzerine ortaya
sürülen bu görüşmelerin diplomasi diliyle
tartışıldığı bir ortamda, Irak'ın Ürdün'e
karşı girişeceği askeri bir harekâta, radi-
kal Islamcı gruplann ve Filistinli nüfusun
büyuk bir bölümünün "ses çıkarmayaca-
ğı" olasılığı guçlu olarak görülüyor. Ra-
dikal gruplardan İslami Tahrir'in sözcü-
sü Abu Rişten, Kral Hüseyin'in, Saddam'ı
her koşulda desteklemesi gerektiğini iddia
ederken "Şu an için Önemli olan dunıra,
kntsal topraklardaki ABD askerlerinin
atılmasKİır. Irak'ın aç kalmasına inanmış-
lann gönlürazıolamaz. Bagdat'm aç kal-
mamak için atacağı adımlar mubahür" di-
yor. Tabandan gelen bu seslere karşın Am-
man'da Kral Hüseyin'in 'kesirüikle' Irak
askerlerinin ülkesine girmesine izin verme-
yeceği ve Akabe Limanı'na ilişkin bir ta-
vize yanaşmayacağı konuşuluyor.
Yardım kampanyası
ABD önderliğinde Irak'a karşı sürdürü-
len kuşatmamn giderek daralmasına, Ür-
dün'ün de anlaşmaya uyacagım açıklama-
sına karşın, başkent Amman'da Irak'a yi-
yecek gönderilmesi amaayla yardım kam-
panyası başlatıldı. Gönüllüler Derneği adlı
bir kuruluş tarafından dün gazetelere ve-
rilen ilanlarda, Irak'ta çekilen yiyecek sı-
kıntısından özellikle çocuklann etkilendi-
ği belirtilerek tüm Ürdün'ün bu kampan-
yaya katılması istendi. Nakit para veya yi-
yecek maddelerinin 8 merkezde kabul edi-
leceğinin duyurulduğu ılanda verilen tele-
fon numaralannı aradığunızda, 6 saat için-
de 10 bin Ürdün Dinarı toplandığını öğ-
rendik. Yaklaşık 10 bin doları bulan bu
rakamın birkaç gün içinde toplanacak di-
ğer yardımlarla birlikte Irak'a gönderile-
ceği dernek yetkililerince belirtildi.
Bu arada Akabe Liman Müdürü Awad
Tell, tngiliz ve Amerikan gemilerinin ab-
lukasını yaran bir Irak yük gemisinin lima-
na vardığını açıkladı. Yük gemisinin kâğıt
ve "genel mallar" taşıdığını açıklayan Tell,
yükün hem Irak hem de Ürdün'e getirildi-
ğini kaydetti. Liman müdürü, dün Akabe1
ye iki geminin daha yük boşalttığını, an-
cak bu malların Irak'a ait olmadığını be-
lirtti.
POUTIKADA
SORIJNLAR
ERGUNBALa
Herkesin Hesabı BaşkaCenaze törenlerinde genellikle rastlanan görüntüdûr. Yüzleri
üzgün ifadeti, koyu grysili insanlar gider ölenin aHesine başsağlığı
dilerler Kederli biçimde musalla taşındaki tabuta bakarlar. Bu
görevi yaptıktan sonra herkes kendi sorununa döner. Cami av-
lusunda iş hayatından politikaya, ekonomik sorunlardan güncel
olaylara kadar her şey konuşulur.
Kuveyt'in Irak tarafından işgali bize bu sahneyi anımsattı. Emir
El Sabah'a âdet olduğu üzere bir geçmiş olsun (ya da başsağlı-
ğı mı diyelim) dendi. Işgal kınandı. Sonra herkes, kendi derdine
düşerek hesaplannı yapmaya başladı.
Zaten normalı de buydu. Dış politikada başka bir şey bekle-
nemezdi.
Nedir bu hesaplar?
Görebildiğimiz kadarını sıralamaya çalışalım
Önce ABD ve Batı için Irak'ın Kuveyt'ten çekilmesinin arftk ni-
hai hedef olmaktan çıktığı anlaşılıyor. Asıl hedef, özellikte ABD'yi
asıl tasalandıran, Saddam Hüseyin'dir. Daha doğrusu üç dört
yıl sonra elinde nükleer silah bulunan bir Saddam dır. ABD'nin
dünyanın petrol merkezinde böyle bir gelışmeyı önleyebılmek için
elinden gelen çabayı harcayacağı görülüyor. Bu açıdan Saddam
büyük hata yapmıştır. İyi ve kurnaz bir taktisyen olarak Kuveyt'i
koşullann uygun bulunduğu bir sırada işgal etmiş, ama uzak go-
rüşten yoksun kötü bir stratejist olduğundan "nükleer tetik", "sü-
per top" gibi haberlerin Batı basınında yayıldığı bir sırada Ku-
veyt'in işgalinin Batı'da yaratacağı tepkileri ve ileriye dönük kuş-
kuları hesaplayamamıştır. Her şeyin tek adamın ağzından çtka-
cak soze bağiı olduğu yönetimlerde en kurnaz diktatör bile enin-
de sonunda hata yapar. Saddam da bu kuraldan kurtulamamıstır.
Cihat çağnsı, İran'a zeytin dalı uzatması ve son olarak yabano
lan rehin alması, kurnaz bir taktisyenin sıkıştınldığı koşeden kur-
tulabilmek için basvurduğu yöntemlerdir; ama bir açıdan da za-
yıf bir stratejıstin çaresizliğini ve güçsüzlüğünü de göstermek-
tedir.
Saddam'ın kendini kurtarmak için başvurabileceği yollar bit-
miş midir?
Bttmemistır. Son umut olarak İsrail'i bunalıma sürüklemeyi de-
neyebilir. Bunun için Ürdün'e asker sokması yeterlıdir. israil, Ür-
dün'e Irak birüklerinin girmesini savaş nedeni sayacağını açık-
lamıştır. Böylece Kuveyt'in işgali, nitelik değiştirerek bir israil-
Arap savaşına dönüşebilir ve Saddam tüm Arap dünyasını ardı-
na alır. Ama bu kumar da son derece risklidir. Arap dünyası Sad-
dam'ın ardında toparlanıncaya kadar israil, Irak'a öldürücü dar-
beyi vurabilir. Ayrıca Saddam kimyasal silah kullandığı takdirde
israil nükleer karşılık verebilir. Bu bakımdan "İsrail kartı" Sad-
dam'ın tüm çarelerini tükettikten sonra oynayacağı son karttır.
Bu noktada İsrail'e gelıyoruz. Önce çoğu kişinın merak ettiği
bir nokta var: Saddam'ın böylesine sıkışık durumda olması, İs-
rail için bulunmaz fırsat. Bu karambolde neden Irak'ın silah mer-
kezlerini bombalamıyor? Ya da ABD neden israil'i kullanmıyor?
Çünkü VVashington, lsrail'in bu işe kanşmasını istemiyor Ka-
rıştığı takdirde, sorun Saddam'a karşı uluslararası yaptırım nite-
liğınden çıkıp bir Arap ülkesine karşı ABD-İsrail ittifakına dönü-
şecek, hem Arap dünyası Saddam'ın çevresinde toplanacak hem
de ABD dünya kamuoyundaki desteğıni yitirecektir. Amerikan
yönetimleri genellikle Ortadoğu konusunda yanlış hesapları, si-
yasal gaflan ile ünlüdürler. Bu kez VVashington'un, eski politika-
larına bakıldığında, kendinden beklenmeyecek derecede akılcı
davrandığını kabul etmek gerekiyor.
Peki İsrail, Körfez'deki krizden memnun mu?
Hem memnun hem de kaygıh. Memnun, çünkü Kuveyt'in iş-
gali ve Arap dünyasının parçalanması ile Filistin sorunu unutul-
du gitti. Tel Awiv'de sertlik yanlılannın ekmeğine yağ sürüldü. Ama
Tel Aviv aynı zamanda kaygılı da. Zira ABD bunalımdan başarılı
çıkar ve Saddam devnlirse, bunalımda ABD'nin yanında yer alan
Arap ülkeleri hizmetlerinin karşılığını bekleyeceklerdir. Suriye Go-
lan'ı geri almak, Mısır ve Fas Fihstin sorununun çözümlenmesi
için ABD'nin israii'e baskı yapmasmı isteyeceklerdir. ABD'nin,
bunalımda yanı başında yer alan Arap ulkelerine sırtını çevir-
mesi son derece zor olacaktır. İsrail, sözgelişi ABD'nin müttefi-
ki Suriye'nin Yahudi devletinı tehdit ettiğini iddia edemeyecek,
etse bile inandırıcı olamayacaktır.
Suriye'nirv de yumurtalarını ABD'nin sepetine koymakla amacı
bu olsa gerek. FKÖ ile Suriye Ortadoğu'da ilginç biçimde rol de-
ğıştirmişlerdir. Suriye şimdiye dek militan ve uzlaşmaz bir tutum
içinde iken FKÖ, Ortadoğu bunalımına çözümün ancak ABD-
nin israil'e yapacağı baskı ile gerçekleşebileceği görüşünde idi.
Şimdi FKÖ, ABD'den uzaklaşırken Suriye lideri Hafız Esad, bu-
nalımın çozümü için umutlarını ABD'ye bağlamış gorünüyor. An-
cak Esad'ın da kumarının tehlikeleri yok değil. Bir Arap ülkesi-
ne karşı ABD ile aynı safta yer alması milliyetçi ve Pan Arabist
BAAS partisi içinde huzursuzluğa yol açabilir.
Bunalımda şimdilik tartışmasız en kazançlı ülke olan İran'ın
ise eline büyük bir koz geçmıştir. Saddam'ın barış çağrısından
sonra Tahran, Batı'yı Irak'a ya da Irak'ı Batı'ya karşı. oynayabil-
me olanağına kavuşmustur. İki taraf da iran'a bakıyor. ABD "Aman
ambargoyu deldirme" Irak ise "Aman ambargonun delinmesi-
ne izin ver" diyor. Bir zamanlar İran'ın iki büyük düşmanı Irak
ve ABD, şimdi Tahran'a şirin görünme yarışındalar. Tahran yö-
neticileri, şu sıralar herhalde son yılların en keyifli günlehni ya-
şıyorlardır. İran, Irak'a karşı ambargoya sadık kalacağını açıkla-
mıştır. Biz, bu sözünü tutacağım tahmin ediyoruz. Çünkü Tah-
ran, Saddam'ın bu açmazdan kurtulabilirse 3-4 yıl sonra elin-
de nükleer silahla "arkadaş nerede kalmıştık?" diyebileceğt-
ni iyi bilir.
Ya Yunanistan?
Onun derdi başka. Türkiye'nin bunalımda ansızın Batı'nın
"gülü" olması Atina'nın uykusunu kaçırıyor. Yunan hükümeti
Türkiye'ye Kıbns konusunda baskının azalmasından, Ankara^
ya ekonomik ve askeri yardımın artmasından, Amerikan Kong-
resi'nin 7'ye 10 oranını bozmasından korkuyor.
Ve Türkiye.
Sayın Özal'ın bunalımda ABD'ye giderek daha fazla angaje
olduğu gözleniyor. Hesap ortada. Batı'ya yaranmakla AT'den Kıb-
rıs'a, askeri yardımdan ekonomik yardıma kadar tüm sorunları-
mızın çözümüne kapılar açılacak. Türkiye Kore Savaşı'ndan bu
yana Batı'ya yaranmak için pek çok girişimde bulunmuştur. Ama
sorunlarımız hafiflemek şöyle dursun, çoğu zaman ABD ve Ba-
tı Avrupa tarafından daha da ağırlaştırılmıştır.
Onun için hayallere kapılmadan, yarını nasıl olacağı bilinme-
yen bu büyük bunalıma elden geldiğince bulaşmamaya çalıs-
mak bize en doğru yol olarak gorünüyor.
ABD, Irak'ı uzaydan dînliyorABD, Irak'ın askeri manevralarını, uzaya
yerleştirilen uydularla izliyor. Casus uydulann,
Irak'ın Kuveyt'i işgal edeceğini dört gün
önceden saptadığı bildiriliyor.
Irak üzerinde sayısu casos nydısu tnr atıyor
Dış Haberier Servisi — ABD,
Körfez krizi ile birlikte Ortadoğu1
da modern teknolojinin en etkili
aygıtları ile tüm askeri hareketle-
ri izliyor. Gelişmiş casus uydular,
yüzlerce kilometre uzaktan bir
Sovyet yapısı T-72 tankını sapta-
yabiliyor.
örneğin casus uydular Irak'ın
Kuveyt'i işgalinden dört gün ön-
ce Güney Irak'ta yoğun radar fa-
aliyeti ve birliklerin sınıra kaydı-
nldığmı saptadılar. CIA yetkilisi
Joseph Trani, "Askeri faaüyetin
farkındaydık" diyor.
lnternational HeraM Tribaae
gazetesinde yer alan yazıya göre
ABD'nin kullandığı casus uydu-
lar arasında özellikle KH-11 casus
uydulan ile Lacrosse uyduları en
fâzla revaçta olanlar. Uyduların
çektiği fotoğraflar, Washington
1
da Ulusal Foto-Yorum Merkea'n-
de basılıp derhal uzmanlara dağı-
tıhyor.
Bir yetkili şöyle diyor: "Bir
KH-ll'i gönderip bedefin fotog-
rafını ceker, sonra geri çagınp bir
saat içinde fotoğrafı basarsınız."
Başka bir Amerikalı istihbarat
yetkilisi ise şöyle konuşuyor:
"Saddam Hü'eyin'le Kuveyt'teki
kukla hukümetindeki yetkililer,
konoşmalannda da dikkatli oima-
Idar."
Casus uydulara ek olarak CIA
tarafından Ortadoğu'daki bir di-
zi diplomatik misyona da dinleme
aygıtları yerleştirilmiş durumda.
Bu arada ekvatorun üzerinde
Vortez ve Magnum tiplerinde SI-
GINT uyduları dolaşıyor. Bunlar
radar işaretlerini saptayabiliyorlar.
ABD istihbarat yetkililerinden
Jeffrey Rkhelson bu uyduların
genellikle SSCB ve Çin'e yönelik
haoer alma faaliyetlerinde bulun-
duğunu, ancak antenlerinin Orta-
doğu'ya çevrilebileceğini belirti-
yor. Magnum uydusu Vortex'ten
iki kat daha ağu° ve daha uzun an-
tenlere sahip. Magnum uydusu
son derece güçlü antenleri ile ye-
rel trafıği, tank komutanlan ara-
sındaki konuşmaları saptaya-
biliyor.
İstihbarat yetkilisi Richelson,
şöyle diyor: "Magnum oydusn,
Knveyt'teki yayınlan, hatta Baj-
dat'la Kuve>1 arasında yapılan ya-
yınlan saptayabiHr." Richelson
Vortex1e Magnum arasındaki far-
kı da şöyle anlatıyor; "Vortex ger-
çi, Irak ve Kuveyt'teki yayınlan
saptayabilir, ama tanklann nere-
de olduğunu ancak Magnum bu-
labilir."
İki uydu da otomobilden yapı-
lan konuşmalar dahil tüm yayın-
lan saptayabiliyor.
Sovyet >apımı >L-24 ler kirnvasal bomba atabiliyor.
Irak'ıntehlikeli
uçağı: SU-24
Dış Haberier Servisi — Irak'ın,
olası bir Körfez savaşmda elinde-
ki en büyük kozunun, kimyasal si-
lahlar atabilen Sovyet yapımı
'Snkhoi SU-24 Fencer* bombardı-
man uçakları olduğu bildiriliyor.
Ingiltere'de yayımlanan savunma
dergisi 'Jane's Defence', önceki
gün yayımlanan sayısında, Irak-
ın elinde tahminen 10 adet Suk-
hoi SU-24 bulunduğunu haber
verdi. Çok alçaktan uçabilen ve
hedefleri bulmakta çok usta olan
'Fencer'lar, yaklaşık olarak
T-lll'lerle aym özellikleri taşıyor-
lar. Yakıt ikmaü yapılmadan 1.050
kilometrelik bir menzile ulaşabi-
len bombardıman uçakları, kara
hedeflerinin yanı sıra, gemilere
karşı da kullanılabiliyorlar. Habe-
ri yayımlayan 'Jane's Defence" der-
gisine göre, Sukhoi SU-241er, ha-
vada yakıt ikmali yapabiliyorlar.