Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 AGUSTOS 1990 EKONOMİ CUMHURÎYET/13
Borsa endeksi
565O'ye çıkü
• Ekonomi Servisi —
Borsadaki tırmanış devam
ediyor. önceki gün fıyat ve
işlem hacmi rekorundan
sonra dünkü seansta da
yeni bir fiyat rekonı kınldı.
Önceki günü 5384 puandan
kapatan İMKB fiyat
endeksi dün de yüzde 4.9
artış kaydederek 5650
puana çıktı.
Gelir ortaklıgı
• ANKARA (ANKA) —
Kamu Ortakiığı ldaresi
tarafından çıkanlan gelir
ortakiığı senetleri de âdeta
devrini kapattı. Geçen ay
çıkanlan ve satış süresi 27
temmuz cuma günü biten G
tertibi 100 mityar liralık
gelir ortakiığı senedinin
sadece 18.2 milyar liralık
kısmı satılabildi. Mayıs
ayında çıkanlan F tertibi
200 milyar lirahk senedin
yüzde 42.7 oranında 85.4
milyar liralık bölümüne
alıcı çıkmıştı.
SEK grevine
yeşil ışık
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) — Danıştay, 26
haziran günü başlaması
gereken Süt Endüstrisi
Kurumu (SEK) grevini 60
gün süre ile erteleyen
Bakanlar Kurulu kararı
hakkında yürütmeyi
durdurma kararı verdi.
Hak-tş'e bağlı özgıda-lş
Sendikası'mn uygulamaya
koyacağı grev Bakanlar
Kurulu'nca "genel sağlığa"
aykırı olduğu gerekçesiyle
60 gün ertelenmiş, Ozgıda-
tş Sendikası da Danıştay'a
başvurarak Bakanlar
Kurulu'nun bu kararının
iptalini istemişti.
Döviz tevdiat
munzamkarşıhğı
• ANKARA (ANKA) —
Bankaların, döviz tevdiat
hesapları karşıbğı Merkez
Bankası nezdinde tutmak
zorunda olduklan munzam
karşılıklara ağustos ayında
uygulanacak faiz oranları
belli oldu. ABD Doları
cinsinde karşılıkların
temmuz ayında yüzde
4.0935 olan faiz oranı
ağustos ayı için yüzde
3.9375'e, Fransız Frangı için
yüzde 4.9375'ten yüzde
4.8125'e, Isviçre Frangı için
de yüzde 4.060'tan yüzde
4.3750'ye indirildî.
Hollanda Florini'ne
uygulanacak faiz oranı
yüzde 3.9688'den yüzde
4.3750'ye yükseltilirken,
Alman Markı'na uygulanan
faiz temmuz ayındaki yüzde
3.9688'lik düzeyinde tutuldu.
Kordsa'da işçi
çıkartılacak
• tZMİR (Cumhuriyet) —
Lastik tekerlek imalatında
kullanılan kord bezi üretimi
yapan Kordsa fabrikasında
taleplerin azalması
nedeniyle tenkisata
gidiliyor. Kordsa Idari ve
Teknik Müdürü Yılmaz
Kanbak imzasıyla bin 100
kişinin çahştığı işyerine
asılan duyurularda, şirketin
zor durumda olduğu
belirtilerek kapsam içi ve
kapsam dışı personelden
aynlmak isteyenlerin ihbar
ve kıdem tazminatlannın
ödeneceği bildirildi.
Tekofaks'tan
tiç yeni tirün
• Ekonomi Servisi — 1981
yılından bu yana Japon
Panasonic faks sistemlerini
Türkiye'de pazarlayan
Tekofaks, Panasonic marka
üç yeni ürünün daba
pazarlamasma başlıyor. Alt
yapı yatırımlannı ve teknik
servis teşkilatını
tamamlayan şirket faks
cihazlannın yanı sıra
printer, telefon santralları
ve çağrı cihazlarımn da
satışına bugünlerde
başlayacak.
TYT Leasing
kuruidu
• Ekonomi Servisi —
Türkiye Turizm Yatırım ve
Dış Ticaret Bankası (TYT
Bank) leasing şirketi kurdu.
10 milyar lira ödenmiş
sermayeyle kurulan şirket
öncelikle turizme yönelik
sektörlerde faaliyet
gösterecek.
Yakıfbank da
sermaye arttırdı
• ANKARA (AA) —
Türkiye Vakıflar
Bankası'nın sennayeşi 500
milyar liraya yükseltildi.
Vakıflar Bankası Yönetim
Kurulu'nun sermaye
arttınmına ilişkin aldığı
karar, Bakanlar Kurulu'nca
onaylanarak Resmi
Gazete'nin dünkü sayısında
yayunlandı. Bankanın
sermayesi daha önce 250
milyar lira idi.
Helikopter için savaşSavunma Sanayii Müsteşarlığı'mn açtığı,
Türkiye'de ortak üretimi öngörülen helikopter
ihalesi dünyanın belli başlı üreticileri ile yerli
ortaklan arasında kıyasıya rekabete yol açtı.
thaleye Alman MBB Kutlutaş ile ABD'li Sikorsky
Enka ile İtalyan Agusta Koç ile katılıyor. Diğer
firmalar ise Fransız Aerospatiale ile ABD'li Bell.
İhale yıl sonunda sonuçlanacak.
ESİN SUNGUR
Türkiye'nin büyük savunma
sanayii projeleri uluslararası sa-
nayı devlerinin ilgi odağı oldu. Si-
lahlı Kuvvetler, Eraniyet Genel
Müdürlüğü ve Jandarma Komu-
tanüğı'nın ahmlannı hızlandırma-
sı ve Savunma Sanayii Müsteşar-
hğı'nın açtığı ihale Türkiye'de bir
helikopter savaşı başlattı.
Savunma Sanayii Müsteşarlı-
ğı'mn açtığı, Türkiye'de ortak
üretimi öngören genel amaçlı he-
likopter ihalesine katılan dünya-
nın belli başlı büyük üreticileri
yerli ortaklan kanahyla kıyasıya
rekabete girişti. Ortalama 1.5 mil-
yar dolarhk bir yatınm gerektiren
projeyi kazanmak isteyen üretici-
ler, bir yandan kendi helikopter-
lerini överlerken bir yandan da ra-
kip firmalann helikopterlerine
kusur buluyorlar. 1990 sonunda
sonuçlan açıklanacak olan ihale-
ye "BK-117" helikopterleriyle
MBB-Kutlutaş ortakiığı, "Süper
Puma Dolphin" ile Aerospatiale,
"412SP" üe Agusta-Koç ortakiı-
ğı, "Black Hawk" ile Sikorsky-
Enka ortakiığı ve yine "412SP"
ile Bell katılıyor.
İhale konusunda bılgi veren Sa-
vunma Sanayii Müsteşar Yardım-
cısı Veysel Yayan tekliflerin icra
komitesi tarafından, hizmet yeter-
liliği ile maliyet dikkate alınarak
değerlendirildiğini belirterek şöyle
konuştu:
"Komite karanru heUkopterle-
rin test uçuşlannı izledikten son-
ra verecek. 16-20 temmuz tarih-
leri arasında MBB'nin, 13-27 tem-
muz arasında Aerospatiale'in de-
moastrasyonu yapOdı. 30 temmuz
Agusta ve Bell ihaleye AB 412 SP tıelikoplerijle katılıyor. Aerospatiale'nin Süper Puma helikopteri.
- 5 ağustos arasında Agusta'nın,
6-10 ağustos arasında Sikorsky'-
nin, 13-17 ağustos arasında da
Bell'in test uçuşlan olacak. Tür-
kiye'de yatınm yapacak firma bu
yılın sonunda belli olacak. Yılda
200 helikopter uretilecek olan fab-
rikanın kurulması 1992 yılbaşın-
da gerçekleşecek. Yatırım yapıl-
madan once seçilen helikopterler-
den az sajıda alınıp bir süre de-
nenecek. Başlangıçta askeri hiz-
metlerde kullanılmak için uretile-
cek olan helikopterierin daha son-
ra sivil amaçlı hizmet verecek tip-
lerinio de üreuimesi gundeme
gelecek. Yatınmın süresi 10 yıl
olarak belirlendi."
Helikopter ihalesinde Agusta
firmasıyla işbirliği yapan Koç
Grubu"na bağlı Otokar Firması'-
nın Genel Müdür Danışmanı Er-
can Ertüreten, ttalyan Agusta fir-
masırun bugün bulunduğu y«e
Türkiye'nin hedeflediği biçimde
gelmiş olması nedeniyle seçtikle-
rini belirterek Koç Grubu'nun ge-
lecekteki hedefınin Türk helikop-
terlerini yaratabilmek olduğunu
söyledi. SSM'nin açtığı ihalede
Agusta ile Sikorsky'nin en güçlü
rakipler olduğunu anlatan Ertu-
reten ihale île ilgili görüşlerini şöy-
le belirtti:
"Savunma Sanayii Müsteşarlı-
ğı'mn açtığı ihalede en çok Agusta
ile Sikorsky'nin şansı olduğuna
inanıvonım. Bell firması teklifin-
de burada yatınm yapmayacağı-
nı, sadece lisans vereceğini belirt-
ti. MBB firmasının helikopteri de
aslında genel maksat helikopteri
degil, keşif ve gozeueme tipine ya-
kın. Fransız Aerospatiale'in ise
daha önce Emniyel'e sattığı Pu-
ma heUkopterleri beğenilmediği
için fazla şanslı değil. Geriye
Agusta ile Sikorsky kalıyor. Si-
korsky'nin Black Havtk helikop-
terleri gerçekten çok güçlu. Genel
maksat belikopterinde bulunma-
sı gerekli olmayan özel yetenek-
lerle donaülmtş. Ancak bu da ge-
rek birim saat başına uçuş mali-
yetini gerekse de uçuş oncesi ve
sonrası bakım ve servisini çok pa-
halı hale getiriy or. Agusta'mn he-
likopteri daha küçıik, genel mak-
sat helikopterinin yerine getirmesi
gereken birlik nakli. arama ve
kurtarma ile sağlık hizmetlerinin
tamamını yapabiliyor, fakat mo-
tor gucü ve silah açısından daha
alt düzeyde. Bu ozdlik beraberin-
de hem uçuş hem de bakım ve ser-
vis maliyetlerinde yan yanya
ucuzluk saghyor. Savunma Sana-
yii Müsteşarlığı'mn dağerlendir-
mesinde eger maliyet ön planda
tutulacaksa Agusta kazanır, eks-
tra hizmet verebilme özelliği ön-
celik alacaksa ise Sikorsky'nin
şansı fazla olur."
Alman askeri uçak sanayiinin
devi Messerschmidt Bölkow
Blohm (MBB) ile işbirliği yapan
Kutlutaş'ın Savunma Sanayii
Projeleri Bölüm Başkanı Yavuz
Tekin Onay da ihaleye katılan di-
ğer helikopterler hakkında konus-
mak istemediğini belirterek "Biz
kendimizi ihale heyetine bıraktık.
Orada burada açıklama yaparak
Zırhlı araçta karmaşaEVREN DEĞER
ANKARA — Türkiye'nin F-16 projesinden
sonra ikinci büyük projeleri arasında yer alan
zırhh muharebe aracı projesinde, kararın alı-
mından uç yıl geçmesine karşm bir ilerleme
kaydedilememesi askeri kesimde tedirginlik ya-
ratıyor. Askeri kesim aynca, Savunma Sana-
yii Müsteşarhğı'ndan da "Kararian alıp da-
ha sonra bize empoze ediyoriar" şeklinde ya-
kınıyor. Bu arada proje kapsamında ABD-
den hazır olarak getirtilmesi planlanan 20
zırhlı araç Turkiye'ye geldi.
Savunma Sanayii MüsteşarlığVndaki kay-
naklar zırhlı muharebe aracı projesinde çahş-
maların askeri kesimle "tam bir uyum" için-
de ilerlediğini belirtirken askeri kesim ise ça-
lışmalardan rahatsız olduğunu her koşulda di-
le getiriyor. Askeri kesimdeki kaynaklar, ça-
lışmaların "ağır aksak" gittiğini bildirirken
zırhlı araçta model olarak ABD'nin FMC fir-
masının aracının secildiğini, ancak daha son-
radan aracın her bir bölümü için ayn ayn iha-
leye çıkıldığını söyledilef. Askeri kaynaklar, bu
durumun ilerde lojistik bir karmaşaya yol aça-
cağını kaydettiler.
Askeri kesimin proje ile ilgili olarak yakın-
malan şu noktalarda toplanıyor:
— Proje ABD'nin FMC firması ile Türk or-
tağı Nurol A.Ş. tarafından kazanılmastna ve
aradan 3 yılı aşkın zaman geçmesine rağmen
aksakhklar sürüyor.
— Sistemin belli ana kompleksleri için
FMC firması ile mukavele imzalanmasından
sonra yeniden ihalelere çıkıldı. Bu ihalelerin
sonuçlarında da karmaşa var. Kulenin enteg-
rasyon görevi MKE'dir. Ancak bu konuda ya-
pılan değerlendirmelerden MKE elemanları-
nın biigisi yok. Top için Savunma Sanayii
Mü5teşarlığı'nca tsviçre'nin Oerlikon firması
seçilmiş ve bu MKE'ye empoze edilmiştir.
— Araçta hangi cins top, hangi cins mühim-
matın kullanılacağı saptanmadan atış kont-
rol sisteminin, balistik verilerinin nasıl uygu-
lanacağını bilmek, teknik olarak mümkün de-
ğildir. Aynca 25 mm'lik muhimmatın yurtiçi
imalatı konusunda seçim yapılmadı ve çalış-
malar çok yavaş ilerliyor.
— ABD'den 20 araç hanr olarak geldi. An-
cak bu araçlarüzerindeki teçhizat orijinaldir.
Savunma Sanayii Musteşarlığı (SSM) ise de-
ğişik bölumler için ayn ayrı ihaleye çıkmıştır.
SSM'nin ihale yoluyla değişikliğini istediği sis-
temler birbirinin aynı olmadığı takdirde olu-
şacak -kojûfik karnıas>mn nasıl halledilecegi-
ni bilemiyoruz.
— Madem ki kullanıcı biz olacağız, bu du-
rumda kararlarda etkin olmanuz gerekir. An-
cak kararlar alınıyor ve bize sadece bilgilen-
dirme mahiyetinde sunuluyor.
ya da helikopter reklamı ile ihale
kazanılacağına inanmıyoruz.
Teklifimizi verdik, her tur dene-
meden de gectik. Bundan sonra
karar ihale heyetinindir" dedi.
"BK-117" hehkopterlerinin gend
maksat helikopteri olmadığı biçi-
mindeki iddialara cevap vermek
istemediğıni belirten Onay, "Eger
helikopterlerimiz gend maksat
helikopteri olmasaydı bizi ihale-
ye alırlar mıydı?" diye sordu.
MBB ile Aerospatiale'in 1991 yı-
lında birleseceğini anlatan Onay,
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün
aldığı Süper Pumalann eski olma-
sı nedeniyle bazı. problemler çı-
kardığını, Aerospatiale'in SSM
ihalesine Super Pumalann yeni
modeliyle katıldığını belirtti.
Onay, "Biz lutucu bir firmayız.
Reklam yapıp da iüa kazanacagu
diye iddia ctmiyoruz. Herkesin
şansı eşit" diye konuştu.
İhaleye "Black Hawk" heli-
kopterleriyle katılan ABD'li Uni-
ted Technologies şirkeüne ait Si-
korsky firmasının Başkan Yar-
dımcısı James J. Sattenvhite, Sa-
vunma Sanayii Müsteşarlığı'mn
karardan Once ihaleye katılanlar-
dan test uçuşu yapmalanm iste-
mesinin iyi olduğunu belirterek
bütun helikopterierin aynı koşul-
larda denenmesinin, hangisinin
Ustun olduğunu ortaya çıkaraca-
ğını söyledi. Her firmamn teklif
ettiği helikopterierin birbirinden
farklı olduğunu vurgulayan Sat-
tenvhite, "Önerilen helikopterie-
rin kimi büyük, kimi orta boy.
Temmuz-agustos gibi yılın en sı-
cak aylannda deneme uçuşu ya-
pılması. güçlü olan helikopterin
secilmesi için çok iyi olacak" de-
di. Bilindiği gibi eski Amerikan
Dışişleri bakanlanndan ve eski
NATO Başkomutanı, şu anda ise
United Technologies'in damşma-
nı Atexander Haig, Türkiye'ye
yaptığı ziyaret sırasında TUrk
Ordusu'nun da böyle güçlü heli-
kopterlere ihtiyacı olduğunu vur-
gulamıştı.
'Erdemir satarını, Metaş ahrııri
5
Tophane'nin ara
sokaklannı bir zamanlar
ünlü kabadayıların
naraları çınlatırken, şimdi
onlann yerini hisse senedi
işportacılarının çığhklan
aldı: "Erdemir satanm...
Metaş ahnm..."
Karaköy'de, İstanbul
Menkul Kıymetler
Borsası'nm gelişmesine
paralel olarak biiyüyen
sokak borsası gittikçe
yayılıyor.
ABDURRAHMAN
YILDIRIM
Bir zamanların ünlü kabadayı-
larının naralarının çınladığı Top-
hane ara sokaklarım bugünlerde
hisse senedi işportacüannın çığırt-
kanlığı kapladı: Erdemir sata-
nm.» Metaş alınm.~" Çeşitli eko- _ ^
nomik faktorlerin uygun duşme- H l s S £ S E N E D j jşPORTASI - Belediyenin de işgalije parası karşılıgı sokak borsasına izin vermesi, Topha-
cvi. h.rl, K,.v,,^n lcnh.,1 Mpn. ^ . ^ d e g i ş t i n
,i
Açıkhava borsaolan, sokağa kurduklan tezgâhlarda sabahtan akşama kadar süren " — - ' ' " ^ "
alışveriş yapıyor. (Folograf: Erdogan Köseoğlu)
siyle hızla büyuyen İstanbul Men-
kul Kıymetler Borsası, dunyada
eşine rastlanmayan bir ^ekilde
'Işportacılıgı" da beraberinde ge-
liştiriyor. Hisse senedine yönelik
ilginin süratle artması, aracı uye-
lerin >F
eterli hizmet verememesi ve
bu üyelere duyulan guvensizlik ne-
deniyle "hisse senedi işportası" ya
da "ayaklı borsa" giderek yaygın-
laşıyor.
Borsamn son bir aydu hızh bir
tırmamşa girmesi ve temmuz ayın-
da yüzde 30.3 ortalama bir prim
yapması, giderek daha geniş kit-
leleri hisse senedine yöneltiyor.
Borsamn gunlük işlem hacmi son
günlerde 100 milyar liranın üzeri-
'seanslarda"
sine karşüık ayakh borsacılann sa-
yısı ortalama bin dolaymda. Tez-
gâh açanlar ve bunun karşıhğın-
da belediyeye ayda 50 bin lira öde-
yenleT ise 150-200 dolayında de-
ğişiyor. Ayaklı borsada kullamlan
ne çıkaı ve fiyat rekorlan kmlır-
ken, borsaya paralel olarak sokak
borsası da büyük bir canlüık içi-
ne girdi. Daha önce borsa binası-
nm hemen yanındaki 'Denizciler
Sokağı"na sığabilen ve burada tez-
gâh açan hisse senedi işportacıla-
rı artık Tophane'nin öteki sokak-
larma tasmaya başladı. Hatta Ka-
raköy'deki Kath Otopark binası-
nın altında hisse senedi tezgâhı
açanlar bile var. Her gün değişme-
telsiz telefonlarm sa>ısı da tezgâh
sayısıyla aynı miktarda. Ayaklı
borsada tezgâh açanlann yanında,
arabalann içinde satış yapanlar da
25-30 civannda. Arabalannın içini
âdeta küçük bir dükkâna çevire-
rek her türlü hisse senedini alıp sa-
tan bu esnaf grubunun hiçbir yü-
kümlülüğü yok.
Buranın Maliye ya da hisse sene-
di piyasasını denetlemekle yü-
kümlü Sermaye Piyasası Kurulu
ile hiçbir bağlantısı bulunmuyor.
Ayaklı borsamn müdavimleri
arasında İstanbul'dan gelenlerin
yanında, civar iller İzmit, Tekir-
dağ, Adapazan'ndan gü-
nübirlik gelenler de var. Hisse se-
nedi piyasasının oldukça yaygın
sı lffu bulan telefortuyla "Cafe de
Borsa" hizmet verme>'e başlamış.
Sokağı, simitçisinden gazete satı-
cısına, ceket patetesçisinden bor-
sa bülteni ve kapanış fıyatlarını
satanlara kadar her türlü işportaa
kaplamış. Herkesin işi tıkırında.
Yüzleri gulüyor. Bir hayır derne-
ğine bağış toplayan hanım da sü-
rekli makbuz kesiyor. Hisse sene-
di işportacılığı bu kadar cazip
olunca gozüne kestirenler tezgâh
açmaya başlamış. Bunlar arasın-
da Boğaziçi ÜnivCTsitesi öğrenci-
si genç kızlara, yurtdışında egitim
görmuş gençleTe de rastlanıyor.
Sabah saat 08.00-08.30 arasın-
da senlenmeye başlayan ayaklı
borsa resmi seans süresince an gi-
bi çalışıyor. Telsizlerle sürekli se-
anstaki brokerlar arasında haber-
leşme sürüyor. Seans sırasında ka-
patılan bir tahtadaki hisseler amn-
da sokağa iletiliyor ve sokak bor-
sasmda yüzde 3-5 daha yüksek bir
fiyatla satışa sunuluyor. AJışlarda
ise bunun tara tersi uygulanıyor.
Seans içinde fiyatı bilen hisse se-
nedi işportacısı, satıcıya daha dü-
şük bir fiyat öneriyor. Yani alışta
düşük, satışta daha yüksek fiyat-
tan hisse ticareti yapılıyor bu pi-
yasada. Aradaki fark da ayakh
borsayı yaşatıyor ve geliştiriyor.
Art aTda gerçekleşen özel sek-
tör şirketlerinin halka açılması ve
KİT'lerin halka arzı, yerli ve ya-
olduğu İzmir ve Adana piyasasm- bancı talep karşılanmca hızh bir
dan temsilci yatınmcılann da her- gelişme dönemine giren İstanbul
gün uçakla gelip ahm satımlannı Menkul Kıymetler Borsası, bina-
yaparak döndükleri biliniyor. Sı kuçük ve ad,na yakışmayacak
Ayaklı borsacılann toplandığı De-
nizciler Sokağı iyice kalabalıkla-
şmca kahve ve lokantalar da yet-
mez olmuş, yenileri açılmış. Sayı-
da olsa beraberinde önemli sayı-
da işportacı yaratarak ekonomide
yerini alıyor ve dıinya basınında
bile yankı uyandınyor.
MidlandBank ve Bank ofBoston'a izin çıktı
Dd yabancı banka dahaTürkiyedeKuruluş izni geçen yıl Devlet Bakanı Güneş Taner
tarafından reddedilen, daha sonra Thatcher'ın ricası
sayesinde izin verilen İngiliz Midland Bank, merkezi
Istanbul'da olmak üzere 30 milyar sermayeli bir banka
kuracak.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — In-
giltere'nin "bir numaralı bankası" olan
Midland Bank'a Türkiye'de kuruluş izni ve-
rildi. Bakanlar Kurulu'nun dünkü Resmi
Gazete'de yayımlanan kararı uyannca,
Midland Bank merkezi İstanbul'da olmak
üzere 30 milyar sermayeli bir banka kura-
büecek.
Devlet Bakanlığı'nın 18 Haziran 1990 ta-
rihli yazjsı üzerine almdığı belirtilen karar-
la, Türkiye ile İngiltere arasında pürüz
oluşturan bir konu çözüme kavuşturulmuş
oldu. Midland Bank Türkiye'de kuruluş iz-
ni için ilk başvuruyu 1989 yılı sonunda yap-
mış, ancak Devlet Bakanı Güneş laner, İk-
tisat Bankası'mn tngiltere'de temsilcilik aç-
mak için yaptığı başvuruya iki yıldır olum-
lu yanıt verilmediği gerekçesiyle girişime
"olumsuz" yaklaşmıştı. Daha sonra ingil-
tere Merkez Bankası'mn (Bank of Eng-
land) İktisat Bankası'mn başvurusunun
normal prosedür çerçevesinde incelendiği
ve temsilcilik açabilmesi için belirli koşul-
ları karşılaması gerektiği yolundaki bildi-
rimleriyle konu, Ankara ile Londra arasın-
da "diplomatik bir sorun" halini almıştı.
tngıltere Buyukelçiliği'nin girişimleri son-
rasında Merkez Bankası Başkanı Rüşdü
Saracogiu tarafından Cumhurbaşkanı TUr-
gut Özal'a da bizzat üetilen "Midland Bank
ne olacak" sorusu, son olarak İngiltere
Başbakanı Margaret Thatcher'ın nisan
ayındaki Türkiye ayareti sırasında ele
alındı.
Çanakkale'de düzenlenen Anzak Günü
törenlerindt gerçekleşen Thatcher-Özal gö-
rüşmesinde, İngiltere Başbakanı, Cumhur-
başkanı Özal'dan Midland Bank'ın kuru-
luş izni konusundaki sorunun çözülmesi
için özel istemdc bulundu.
Thatcher'ın bu girişimi nedeniyle de
"kolaylaştıgı" belirtilen Midland Bank'a
kuruluş izni verilmesi karannın önündeki
"İktisat Bankası engeli" ise bu bankanın
İngiltere'de temsilcilik açmak yerine, bir tn-
giliz bankası ile ortaklık kurma yoluna git-
mesiyle ortadar. kalkmıştı.
First Bank'a da izin
Öte yandan Türkiye'de şube olarak ça-
lışan ABD sermayeli First National Bank
of Boston'a da 30 milyar lira sermayeli ye-
ni bir anonim şirket olarak kuruluş izni
verildi.
Bu iki bankayla birlikte, Türkiye'de ano-
nim şirketi olarak kurulmıış yabancı ser-
mayeli banka sayısı 7'ye çıktı.
IŞÇININ EVRENENDEN
SUKRAN KETENCt
Az Ücret, Çok İş,
Az Tatil, Çok Kaza
Petrol-İş Sendikası'nın istatistik verilere dayalı geleneksel yıl-
lığı Türk işçisinin halini tartışılamayacak biçimde sergiliyor. Türk
işçisi en çok çaiışan, en az ücreti alan, en az tatil yapabilen ve
işbaşında en çok kazaya uğrayan ülkeler ışçıleri arasında yer
alıyor.
Yine aynı yıllıkta bir kez daha tartışılamayacak biçimde, tşçi-
mizin 12 Eylül'den bu yana ANAP iktidarlannda daha da ağır-
laşan ölçülerde yoksuilaştığını, gerçek ûcretlerınde sürekli ka-
yıplar yanında çalışma koşulları, iş güvencesi ve tüm hakların-
da geri adımlar attığını görüyoruz.
Demek ki işçi sınıfırnız adına sendikalar, 12 Eylül'den bu ya-
na işçi çıkarlarını koruyamamışlar, sendikal görev ve işlevlerini
yerine getirememişler. İşçiler de çıkar örgütleri sendikaların gö-
rev ve işlevlerini yerine getirmelerı yolunda gereken ağırlıkları-
nı koyamamışlar, sendika içi demokrasiyi işletememişler.
Şimdi bu noktada sendika liderleri, hatta işçiler pek çok iti-
raz ve gerekçe sayabılirler. Örneğin "Bu anayasa ve yasalar
durdukça, gerçek sendikalaşma, toplu pazarlık ve grev hakları
önündeki yasaklar kalkmadıkça işçılerin ve sendikaların toplu
pazarlık masalarında ağırtıklannı koyabilmelen, siyasi ıkıidarlar
karşısında çıkarlarını koruyabilmeleri olanağı yoktur" diyebilir-
ler. Elbette bu doğru bir saptamadır. Üzerinde ciddi cıddi kafa
patlatmak gerekir. işçılerin ve sendikaların önündeki bu çok
önemli yasal engeller nasıl ortadan kalkacaktır?
Birilerinin gökten zembille indirircesine, işçi sınıfının sendi-
kal haklarını verecek, yasakları kaldıracak yasal düzenlemeleri
getirmelerı söz konusu değıldır. Anayasa ve yasalardaki yasaklı
düzenin değişmest için, işçi sınıfının ağırlığını koyması ve sen-
dikaların etkili, caydırıcı. siyasi iktidarı zortayıcı güçte eylemler
koymasından başka bir yol var mıdır ki? Türk-İş bu konuda ne
yapmaktadır? 1983'te sendıkalannın açık kalmasına ağırlık ver-
miş, ancak 1984'te yasal düzendeki yasaktamalarla ılgilenmiş-
tir. Başta anayasa ve yasalardaki yasaklı düzenin degişmesi ge-
rektiğine ilişkin ANAP iktidarlarına, parlamenterlere, muhalefet
partilerine uyarılarda bulunmuştur. Bu nitelıkte kamuoyu yarat-
mak üzere mitingler ve eylemler düzenlemıştir. Ancak Türk-İş'in
sendikal hakları isteyen kampanyaları ANAP iktidarını etkileyi-
ci, caydırıcı güçte olmamıştır. İşçinin karşısındaki ıktidar bildi-
ğini okumayı sürdürmüştür. Sonra ne olmuştur?
Türk-İş yıllar içinde siyasi iktidarı etkileyıci, caydırıcı nitelıkte
eylemlerini gerçekleştirecek yerde, işçinin ve sendikaların bu
temel sorununu nerede ise gündemden çıkarmıştır. Özelikle son
Türk-İş Genel kurulu'nun ardından, Turk-lş'ın bağlayıcı genel
kurul kararian da unutularak hiçbir şey yapılmamış, bugünkü
yasaklı düzeni kabullenir bir politika yeglenmıştir. Daha da ileri
gidilmış, ANAP hükümeti ile Türk-İş'in yeni ıttifak yönetiminin
ve de Çalışma Bakanlığı'nın yakınlaşması. içlı-dışlı, gizli-açık zir-
velerin bir ürünü olarak sorunu ışçıye unutturacak bir yol seçil-
miştir. Türk-İş, sendikacıların bazı küçuk hesaplarına uyan, ger-
çek sendikal haklarla hiçbir ılişkisı olmayan, "çirkin makyaj" ni-
teliğinde sayılabilecek bir yasa değışıkliği istemini bakanlığa ver-
mekle, bir anlamda daha oncekı temel haklara ilişkin ıstemle-
rinden geri dönmüştür. $imdı bu tabloda Türk-İş yöneticileri ve
sendika liderlerınin işçılerin karşısınaçıkıp "yasalar yüzünden,
yasaklı düzen yüzünden haklarınızı koruyamıyoruz" demeye
hakları var mıdır?
Kaldı ki anayasa ve yasalardaki yasaklı düzenin degişmesi
Türkiye'de çok zor ve uzun bir süreci gerekli kılıyorsa, o zama-
na kadar sendikalann ellerini kollarını bağlayarak bekleme gibi
bir lüksleri yoktur. Geçen her gün, işçi çıkarları aleyhine işle-
mektedir ve işçılerin daha fazla yoksullaşmaya, hak kaybetme-
ye dayanacak güçleri kalmamıştır Bu böyle olduğu içindir ki
Türkiye'deki yasaklı düzen içinde, çaresiz kalan işçiler, yıllar-
dır gelıştirerek, sendika yönetimini de aşma anlamına gelen pasif
eylemler gerçekleştırmektedırler. Geçen yılın bahar eylemleri
ile işçi, taban ağırlığını koymada ulaşabileceği gücü göstermiş-
tır. Bundan herkes korkmuştur Öncelikle işverenler, siyasi ikti-
dar, zamanın Başbakanı Özal bu güç karşısında 12 Eylül son-
rasının ilk ciddi geri adımlarını atmışlardır. İlk kez toplusözleş-
meler işveren, siyasi iktidarın dikte ettırdikleri gibi bağıtlanma-
mış, işçinin gücü ile işçi lehıne gelişmeler kaydetmıştir.
Ne yazık ki bu güçten sevinmesı, dersler alması gereken sen-
dika liderleri arasında da korkanlar çoğunlukta olmuştur. Kolay
sendikacılığın, uzlaşmacı sendikacılığın bitişine doğru sinyaller
veren gelişmeler karşısında gizli çıkar ittifaklarını yeğlemişler-
dir. Geçen yılın sonuna kadar caydırıcı etkınlikte olmasa da
ANAP iktidarları karşısında politikalar izleyen, ANAP iktidarla-
rını işçi düşmanı ilan eden Türk-İş yonetimi, son genel kurul son-
rası oluşan çıkar ittifakında bu polıtikasından tamamen geri dön-
müştür. Tûrk-iş 12 Eylül sonrasının ardından Uluslararası Hür
Dünya işçi Sendikaları Konfederasyonu ICFTU'da üyeliğinin as-
kıya alınmasına neden olan, hükümetlerle içlı-dışlı, iktidarla uz-
laşma politikasına geri dönmüştür. Doğal olarak da 1990 yılı-
nın ilk yansı için imzalanan sözleşmelerle işçiler bir yıl önce ba-
har eylemleri ile kazandıklarının aksine, 12 Eylül'den bu yana
olduğu üzere hak kaybettıler.
Şimdi 1990 yılının ikinci yarısının-sözleşmeleri gündemde.
Türk-İş ve sözleşmesi olan sendikalar ya bu politikayt sürdüre-
cekler, iktidarla, işverenle uzlaşmalı. işçiyi dünyanın "en az üc-
retle, en çok çaiışan, en az tatil yapan ve en çok Kazaya
uğrayan" işçisi olmaya mahkûm edecekler. Ya da bu politika-
dan geri dönüp bu düzeni değiştirmenin yollarını arayacaklar.
Akbank'ın kârı
çeyrek trilyon
Ekonomi Servisi — Hisse senet-
leri İstanbul Menkul Kıymetler
Borsası'nda işlem gören 13 şirke-
tin daha yanyü bilançosu açıklan-
dı.
Geçen hafta hisseleri borsa-
da işlem görmeye başlayan Ak-
bank geçen yıtan ilk altı ayında 95
milyar lira olan kânm, bu yılın ay-
m döneminde 270 milyar liraya çı-
kardı. Bankadan yapılan açıkla-
raada bu kânn tamamen banka-
cılık faaliyetlerinden elde edildi-
ği açıklandı. Hisse senetleri bu-
günden itibaren borsada işlem
görmeye başlayacak olan Kelebek
Mobilya ise 1990 yılının ocak-
haziran dönemiude 6 milyar 248
Şirketlerin 6 aylık karı
ŞMet
Aygaz
Bnsa
Ege Gûbre
Gentaş
Intema
Mardın Çimento
Net Holding
M Altınyunus
Netbank
Olmuksa
T. Şışe Cam
1989 yriı
6ayl*kaf
- 1.927
22.433
- 3 . 1 6
2.501
149
3.941
-
- 5 463
2.014
2 870
12.313
1990 yriı
6 aylık kâr
16.014
11.735
521
2.603
499
11.138
5.247
-5.407
4.002
303
16.016
milyon lira kâr elde etti. Şirket ge-
çen yılın ilk altı ayında I milyar
554 milyon lira kâr sağlamıştı. 6
milyar lira ödenmiş sermayesi bu-
lunan Kelebek Mobilya'mn hisse
senetleri bugünkü seanstan itiba-
ren 10 bin liradan aşağı olmamak
uzere borsada oluşan fiyattan hal-
ka satüacak. Dün, yanyı] bilanço-
sunu açıklayan şirketler arasında
yer alan Koç Grubu'na bağlı Ay-
gaz bu yılın ilk yansında 16 mil-
yar 14 milyon lira kâr etti. Şirket-
geçen yılın ilk yansnı 1 milyar 927
milyon lira zararla kapatmıştı. Sa-
bancı Grubu şirketlerinden Brisa
1
da ise geçen yıla göre önemli oran-
da kâr azalması gözlendi. Geçen
yılın ilk altı
ayında 22 mil-
yar 433 milyon
lira kâr elde
eden Brisa bu
yılın aynı döne-
minde 11 milyar
735 milyon lira
kâr sağladı. Ege
Gübre ise 1989
yılının ocak -
haziran döne-
minde 3 milyar
160 milyon lira
zarar etmişken
bu yılın ilk yan-
smda 521 mil-
yon liralık kâr
sağladı.
SATILIKARSA
Terkos Balaban köyünde göl ve deniz manzaralı
500 m2
arsa
Tel: 582 1237