Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
75 TEMMUZ 1990
Osman Hamdi kongresi
. • Kültür Scrvisi —
Mimar Sinan
Üniversitesi ve Atabay
Şirketler Grubu 2-5
ekim tarihleri arasında
• muzeci, ressam ve
arkeolog Osman
Hamdi Be>r
adına bir
kongre ve kültür
etkinlikleri düzenliyor.
Osman Hamdi'yi
aşadığı çağ ve
,ağımızın kültürel
ortamı açısından
değerlendirmeyi
amaçlayan, 3 ve 4
ekim tarihlerinde
üniversitenin
oditoryumunda
gerçekleşecek kongreye
Prof. tsmail Tunalı,
Prof. Mustafa Cezar,
. Prof. llber Ortaylı,
, Prof. Jale Parla, Prof. Dr. Cevat Çapan, Ord. Prof. Dr.
Ekrem Akurgal, Prof. Dr. Apdullah Kuran, Prof. Dr.
Metin And, Doç. Dr. Semra Germaner, Doç. Dr. Zeki
Sönmez, Doç. Dr. Jale.Erzen, Doç. Dr. Ethem Eldem,
Dr. Ipek Aksüğü Düben, Metin Erksan, Alpay Pasinli ve
t. Sezer Tansuğ bildiri sunacaklar. 2 ekimdeki açılış
töreninden sonra Eskihisar'a gidilerek Osman Hamdi
Bey'in ev ve müzesi ile mezarı ziyaret edilecek, daha
sonra Eskihisar'daki Atabay tesislerinde keman-piyano
resitali izlenecek. 5 ekimde ise aynı yerde MSÜ Devlet
Konservatuvarı öğrencileri Meriç Sümen yönetüninde bir
bale gösterisi sergileyecekler. Kanun sanatçısı Erol Deran
ise bir konser verecek. Etkinlikler kapsamında Resim
Heykel Müzesi'nde Osman Hamdi Bey resim sergisi,
. Arkeoloji Müzesi'nde ise yine Osman Hamdi ile ilgili bir
başka sergi açılacak.
Şile Bezi Ktiltür Şenligi
• Kültür Servisi — 6. Şile Bezi Kültür Şenliği bu yıl
26-28 temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek. Üç gün
surecek şenlikte ilk iki gün tiyatro, üçüncü gün müzik
ağırhkta olacak. Avrıca panel, sergi, defile ve
• halkoyunları gösterileri de yer alacak. Şile Bezi Şenliği
* 26 temmuz perşembe günü Belediye Meydanı'nda saat
" 18.30'da Şile Kaymakamı ve Belediye Başkanı'nın açış
konuşmalarıyla başlayacak. Aym gün 19.00'daki tiyatro
konulu panele lsmet Ay, Gencay Gürün ve Haldun
Dormen katılacaklar. 21.45'te ise tstanbul Belediyesi
^ehir Tiyatrosu Gencay Gürün'ün Aristophanes'ten
arladığı "Kuşlar" müzikali sergilenecek. Ikinci gün
yapılacak "Çevre ve Türizm" konulu panele Doç. Dr.
Reha Günay yönetecek. Konuşmacılar: Behruz Çinici ve
Prof. Dr. Kriton Curi. tdil Abla Çocuk Tiyatrosu
"Masalistan" adlı oyunu 17.00'de, Dormen Tiyatrosu
"Kaç Baba Kaç"ı 21.30'da sergileyecek. Cumartesi günü
ise "Masalistan" saat 17.00'de bir kez daha sergilenecek.
Aynı gün 18.OO'de yapılacak müzik konulu panele Sadun
Aksüt ve Esin Engin katılacaklar.
Kartal Şenligi'nde bugün
• Kültür Servisi — 9. Uluslararası Kartal Kültür ve
Sanat Festivali kapsamında bugün Çağdaş Sahne
Tiyatrosu "Palyaço" adlı gösteriyi saat 21.00'de Maltepe
Sahili'nde sunacak. Kartal Belediye Tiyatrosu'nun
"Kahvede Şenlik Var" adlı oyunu ise Yakacık'ta saat
19.00'da izlenebilecek. 4. Uluslararası Altın Kartal
Halkoyunları Yanşması ise saat 21.00'de Kartal sahilinde
yapılacak. Yarışmaya Yugoslavya, Malezya, Fransa,
Kanada, Polonya, Italya, Çekoslovakya, Hollanda, SSCB,
Gurcistan, Arnavutluk, KKTC, Meksika, Romanya ve
ülkemizden ekipler katılacak. KHE Merkezi Türk Halk
Muziği Korosu'nun konseri ise saat 21.00'de Soğanlık'ta
yer alacak. Genç tletişim Grubu'nun konseri ise saat
19.00'da Küçükyalı'da. Festival kapsamında "Bütün
Kapılar Kapalıydı" adlı fılm Başıbüyük-Maltepe*de,
"Yasemin" Gülsuyu-Maltepe'de, "Uçurtmayı
Vurmasınlar" ise Yakacık'ta saat 21.30'da gösterilecek.
fc
Geniş Zamanlar' çıktı
• Kültür Servisi — "Geniş Zamanlar" adlı
haziran/temmuz kitabı "Şiir Sanatı, şiir kültürü, şiir
ahlakı üzerine özel bir yayım" olarak çıktı. Ibrahim
Kiras ve Birhan Keskin'in yayına hazırladığı dergi-kitabın
JH, s a y1 S | "Gerçeklik ve Gerçekçilik" konusuna ayrıldı.
rgide Iskender Savaşır'ın "Şiir, Sükûnet, Şefkat ve
^chvet", Adnan Özer'in "Gerçeklik Suç Değil, Düşler
Kabahat Değil" Gerald GrafFın "Gerçekliğin ötesi"
(Çeviri: B. Ataman / 1. Kiras), Octavio Paz'ın "Şiir ve
Şiirsellik" (çeviri: ömer Saruhanlıoğlu), Atılgan Bayar'ın
"Yaziyla Tartışma" başlıkh yazıları sunuluyor. Tarık
Gunersel'e özel bir bölümün aynldığı dergide Enis Batur,
Birhan Keskin, Ibrahim Kiras, Kubilay Tunçer,
Ahmethan Yılmaz'ın şiirleri de sunuluyor.
Yaşar Kemal İsveç Radyosu'nda
• STOCKHOLM (AA) — Yazar Yaşar Kemal,
Türkiye'de Atatürk devrinin dışmda belli bir kültür
politikası izlenmediğini bildirerek "Mustafa Kemal'in
Türk dilinin annması ve zenginleştirilmesi gibi çok
•sağlam bir kültür politikası vardı" dedi. İsveç Radyosu
ikinci kanalındaki bir programda konuşan Yaşar Kemal,
Atatürk devrinde başlayan Türk dilinin arınması ve
zenginleştirilmesi politikasının bugünkü Türkiye'de
bulunmadığmı kaydetti. Bugünkü Türkiye'de kitap
düşmanlığı olduğunu savunan Kemal, kültür politikasının
da yozlaştığını vurgulayarak, "Temel bir kültürü olan bir
ulus, bugünkü yozlaşmaya, bütün iletişim araçlarıyla
mutlaka karşı gelecektir" dedi. Türkiye"nin son 10 yılını
da değerlendiren Yaşar Kemal, kültür politikasının
yazarların dilini etkilemediğini, özellikle genç yazarların
diline gerçekten hayran olduğunu belirtti. Kemal, Türk
basınının dilinin ise bozulduğunu, bundan dolayı üzgün
olduğunu söyleyerek "Türk basınının dili Türk tarihinde
hiçbir zaman bu kadar kötü olmamıştı. Gittikçe
bozuluyor, 15-20 sene önce böyle değildi" dedi.
DUYURU
ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ'nce üniversite
öğrencileri arasında bir yazı yanşması düzenlenmiştir.
Yarışmanın konusu şöyledir:
Cumhuriyetin emanet edildiği
Türk gençliğinden
ATATÜRKÇÜLÜGÜN ÇAĞDAŞ YORUMU
Yazılı 5 daktilo sayfasını aşmayacak şekilde ve iki aralıkla
yazılacak ve 15 Ekim 1990 tarihine kadar
İstanbul Sirkeci P.K. 330 adresine gönderılecektir.
Yarışma sonuçlan 10 Kasım 1990'da
Taksım Atatürk Kitaplığı'nda saat 10.00'da yapılacak törende
ve ayrıca gazetelerde ilan edilecek, bırinciliği kazanan
yazının yayımlanrnası sağlanacaktır.
Ödüller: 1ye LOOO.OOOr- TL, 2 ye 750.000.- TL ve
3.ye 500.000.- TL olacaktır.
Jüri: Nazan İpşfroğlu, Prof. Dr. Jale Baysal,
Prof. Dr. Necla Arat, Fahriye Çetinkanat, GöfcşJn Sanal
MARCIE'DEN MERİH'LE OLCAY'A
ÇAĞRI
Sevgili dostlanm, Çarşamba 18
temmuz 18.30'da konsolosluk
bahçesinde veda partim var. Sizleri
de bekliyorum.
7 n
KÜLTÜR-SANAT jk
İO. ULUSLARARASIİSTANBUL FESTİVALİ 9
CUMHURİYET/5
Caz-fusion türünün "Sarıceketliler"i bu akşam Açıkhava Tiyatrosu'nda
1fellowiackets caz delisiKuruluşunun 10.
yılında Istanbullu
müzikseverlerin
karşısma çıkacak olan
Yellowackets, üç
Grammy ödülünün de
sahibi. Topluluk
üyeleri bütün yapmak
istediklerinin "yeni"
bir anlayışla caz
çalmak" olduğunu
söylüyorlar. "Caz
bizimle yaşıyor" diyor
topluluk üyeleri, "biz
ve bizim gibi delilerle."
SADETTtN DAVRAN
. Caz hoplaya zıplaya 1990'lara
girdi. Bu akşam Açıkhava Tiyat-
rosu'nda çalacak olan Yeltowjac-
kcts bundan tarn on yıl önce ku-
rulmuştu.
Özellikle 1970'lerde dakikada
en az iki tanesi birden kurulan,
yaptıkları müzik üzerine olumlu
olumsuz ciltler dolusu görüş ileri
süriilen "fusion" topluluklannın
en uzun ömürlülerinden olan Yel-
lowjackets, geçen yılın "En tyi
Cu Fusion Albümn" daündaki
Grammy ödülü'nün de sahibi.
Fusion bilindiği gibi iç içe eri-
me anlamına gelen bir sözcük.
Neyin içinde eriyor, yeterince eri-
mezse ne oluyor, topaklanmalar
nasıl gıderilir, zamanla aynşma ya
da çökelmelere karşı ne yapılma-
h? Yellowjackets bu sorulara uz-
manca yanıtlar veriyor.
Caz 1960'lardan sorunlu çık-
mış, WlÇl\e.n zorunlu geçirmişti.
1980'lerde ise pek çok sorununu
çözmüş, dahadoğrusu eskısi kadar
her şeyi sorun etmeyen, 10 yıl ön-
ce rüyasında görse inanmayacağı
genişlikte bir ilginin odağı olarak
çıkü.
Bu oluşumda kim ne derse de-
sin fusionun payı büyük. Fusion
rockla cazın iç içe erimesi olarak
ortaya çıktı. Başka deyişle çok sa-
tan müzikle az satan müziğin iç
içe erimesi. Fusion bugün artık
kurumlaştı. Yerleşik toplulukları,
önemli müzisyenleri ile başlı ba-
şına bir tür. Cazın yanından yü-
rüyor. Caz da eğer bugün kendi
yolunda yürumeye yeniden başla-
vabüdiyse bunu büyük ölçüde fu-
siona borçlu.
Yellowjackets'i 1980'deLosAn-
geles'da (ABD) Rnssell Ferrante
(tuşlu calgılar), Jimmy Haslip
HER YILA BİR PLAK — Klavyede Russel Ferrante, basta Jimmy Hasllp, saksofonda Marc Rosso, davulda VVilliam Kennedy'den
oluşan Yellowjackets, ilk albiımu "The Yellowjackets "lan bu yana her yüa en az bir plak düşecek bir hızla çalışıyor.
(bas), Robben Ford (gitar) ve
Ricky Lawson (davul) kurmuştu.
1986'dan bu yana ise toplulukta
gitarcı Robben Ford yerine sakso-
foncu Marc Rnsso, davulda Ricky
Lawson yerine VVilliam Kennedy
var.
Jimmy Haslip (1951) Russell
Ferrante (1952) ile 1977'den bu ya-
na birlikte. Topluluk ilk albümü
"The Yellowjackets"tan bu yana
her yıla en az bir plak düşecek bir
hızla çalışıyor. "Roliücs" adlı al-
bümleri ile aldıkları Grammy sa-
yısı üçe çıktı.
Yülar geçtikçe daha caz ağırlıklı
albümler yapmaya başlayan Yel-
lowjackets'in "The Spin" albü-
münde yer alan parçalardan çoğu-
nu yazan Ferrante ve Haslip, Ke-
ith Jarret'ın Gray Peacock ve Jack
De Johnette ile yaptığı trio müzi-
ğinden de çok etkilendiklerini söy-
lüyorlar. Haslip topluluğa katılı-
mını Gary Peacock ya da Marc
Johnson'kine benzetmeye çalıştı-
ğını da ekliyor.
Branford Marsalis'in yaklaşı-
mından da aynı heyecanla sözden
Ferrante'ye Yellowjackets gelenek-
sel malzemeyı her zamankinden
daha fazla araştınyor. Bütün yap-
mak istedikleri "yeni" bir anlayış-
la caz çalmak. Davulcu William
Kennedy "Caz bizimle yaşıyor"
diyor "Bü ve bizim gibi deiilerfe.'
John McLaughlin tskoç Ulusal Orkestrası ile Akdeniz' konçertosunu seslendirdi
Başdöndürücü
bir gitar ustası
Mc Laughlin'in "Akdeniz" konçertosu
gerçekten de "geniş bir potpuri." Akdeniz
kıyılannda sahili olan ülkelerin müzikal
karakterlerini Endülüs ve Latin kanı ağır
basarak yansıtan, arada bir Latin
Amerika'ya atıflar yapan, ama daha da
önemlisi kendi kişiliğini kesintisiz ön planda
tutan bir besteci John...
FtLİZ ALt
Tanrı bazı kullannı yaratırken
ne kadar da cömert davranıyor.
John McLaughlin'i yaratırken de
özenmiş, belli. McLaughlin, sü-
rekli kendini yenileyen, sürekli
çevresine topladığı üstün varlıklar-
la birlik olup yaratı alanını alabil-
diğine geniş tutan bir muzisyen ol-
makla yetinmeyip "Akdeniz" kon-
çertosu gibi derinliği ve genişliği-
nin boyutları göz kamaştıran bir
eserin de yaratıctSL Başdöndürü-
cü bir gitar ustası McLaughlin,
parmakları teller üzerinde rüzgâr
gibi uçuyor, müziği ile fırtınalar
yaratmakta, ama nasıl da rahat,
huzur verici, dingin görünüyor
sahnede oysa.
Müzikle bütünleşmesi gözle gö-
rülürcesine belirgin McLaughlin
1
in. "Akdeniz" konçertosunda "...
geniş bir potpuri yaratmakla suç-
lanabilecegi"ni tahmin eden sa-
natçı bu konudaki olası eleştirileri
daha sözcüklere dönüşmeden ön-
lemiş oluyordu. Evet, gerçekten de
"Akdeniz" konçertosu "geniş bir
potpuri." Akdeniz kıyılannda sa-
hili olan Ülkelerin müzikal karak-
terlerini Endülüs ve Latin kanı
ağır basarak yansıtan, arada bir
Latin Amerika'ya atıflar yapan,
ama daha da önemlisi kendi kişi-
liğini kesintisiz ön planda tutan
bir besteci John... ve çok usta bir
besteci üstelik. Zaman zaman im-
kânsızı mümkiin kılarak, zaman
zaman şürselliğin sınırlarını asa-
rak dinleyiciyi de birlikte sürük-
leyen bir güç bu.
tskoç Ulusal Orkestrası 12 tem-
muz akşanu John McLaughlin'e,
13 temmuzda da Fransız piyanist
Je*n - Yves Thibaudet'ye eşlik et-
ti. Ne mutlu biz tstanbullulara ki
festival sayesinde böyle birinci sı-
nıf orkestralar dinleyebiliyoruz.
Ancak beni epeydir rahatsız eden
bir şey var. Söylemeden edeme>'e-
ceğim. Iskoç Ulusal Orkestrası
belli ki turnede. İstanbul Festiva-
li'nde ne çalacaklan da solistler de
önceden belli. Orkestranın asü şefı
Bryden Thomson gelememiş,
onun yerini Jaraes Judd almış, ol-
sun. Orkestra profesyonel, şef de-
ğişse de pek fazla bir şey fark et-
mez denebilir. Acaba gerçekten
USTA BİR BESTECİ — Parmaklanm tellerin ttstunde rüzgâr gibi uçuran Mc Laughlin, aynı zamanda
usta bir besteci. Zaman zaman imkânsızı mümkiin kılarak zaman zaman şiirselligin sınııiannı aşarak
dinleyicm de birlikte surükleyen bir güç bu. (Fotograf: Tarık Ersoy)
fark etmez mi? Bir örnek vermek
gerekirse... Thibaudet'nin yoıum-
ladığj Ravel'in sol majör piyano
konçertosunda özellikle üfleme
calgılar için hem melodik hem de
ritmik açıdan adamakıllı alengir-
li pasajlar içeren son bölümde
(presto) orkestranın kendisinden
beklenen performansı verdiği soy-
lenemezdi. Neden peki? Yanıtı or-
tada.. Daha önceki bir yazımda da
değindiğim gibi artık festivaller
"busincss'a dönüştü. Menajerler
tarafından görücü usulü evlendi-
rilen orkestralarla solistler ancak
düğün günü birbirleriyle tanışabi-
liyorlar. Eğer ilk görüşte birbirle-
rine âşık olmazlarsa beraberlikleri
sorunlu olarak gelişebiliyor.
Nitekim Thibaudet genç, yete-
nekli, bol miktarda ödüllü, parlak
bir piyanist oünakla birlikte Ra-
vel'in piyano konçertosunu tek
prova ile çalarak kendine haksız-
lık etti gibime geliyor. Hele 'bis"
parçası olarak çaldığı Chopin'in
op. 10, No: 12 "İhtifad Etndü"
şanssız bir seçimdi açıkçası.
Eğer, Iskoç Ulusal Orkestrası ve
şef James Judd, Thibaudet ile bir-
likte güzel müzik yapmak için da-
ha çok zamana sahip olabilseler-
di eminim birbirlerini daha iyi ta-
nıyacak ve daha yakın bir diyalog
kuracaklardı.
FESltVALDE BUGÜN
\ ellewjackete Açıkhava Tiyatrosu (21.30)
B«lş*y Baz Balesi Korukent Rekreasyon Merkezi
(21.30)
FESTtVALDE YARCN
Dave Brabeck Dörtlüsii Açıkhava Tiyatrosu (21.30)
Bolşoy Baz Balesi Korukent Rekreasyon Merkezi
(21.30)
Bilkent Uluslararası Gençlik Senfoni Orkestrası konserleri
Genç müzikçiler, taze bir orkestraTürk ve yabancı genç-öğrenci sanatçılardan oluşan Bilkent
Uluslararası Gençlik Senfoni Orkestrası 1-20 temmuz
tarihleri arasında staj çalışmalarını tamamlayarak 20-25
temmuz tarihleri arasında da Ankara, İstanbul ve İzmir
illerini kapsayan bir turne gerçekleştirecek.
FİLİZ ALİ
Bilkent Uluslararası Müzik Yaz Okulu,
bu yıl üçüncü kez gerçekleşti. Bilkent Üni-
versitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakül-
tesi tarafından ilk kez 1988 yazında faali-
yete geçen Yaz Okulu, eğitim ve uygulamayı
atbaşı göturmeyi amaçlayarak genç müzik-
çilerin çalışmalarının semeresini konserler
vererek görmelerini sağlamakta.
Türk ve yabancı genç öğrenci - sanatçı-
lardan oluşan Bilkent Uluslararası Genç-
lik Senfoni Orkestrası bu yıl da geçen iki
yılda olduğu gibi 1-20 temmuz tarihleri ara-
sında staj çalışmalarını tamamlayarak 20
- 25 temmuz tarihleri arasında Ankara, İs-
tanbul ve îzmir illerini kapsayan bir turne
gerçekleştirecek.
20 temmuzda Ankara'da Çankaya Bele-
diyesi'nin işbirliği ile Hipodrom'da çalacak
olan RÜ. Uluslararası Gençlik Orkestra-
sı, bu konseri senfonik müziğin geniş kit-
lelere ulaştınlması çabalarına katkı ama-
cıyla ücretsiz olarak verecek. Orkestra An-
kara'dan sonra Yarımca Belediyesi'nin ko-
nuğu olarak lzmit-Yarımca Festivali'nde 22
temmuz gunu bir konser verecek. Istanbul-
lular, tümüyle genç sanatçılardan oluşan
bu taptaze orkestrayı 23 temmuz akşamı
Atatürk Kültür Merkezi'nde dinleyebilir-
ler. Orkestrayı önceki yıllarda olduğu gibi
devlet sanatçısı Giirer Aykal eğitiyor ve yo-
netiyor. Topluluğun artistik sorumluluğu-
nu ise devlet sanatçısı kemancı Suna Kan
ustlenmiş. Suna Kan, orkestranın 1990 tur-
nesine Ulvi Cenuü Erkin'in keman konçer-
tosu ile katılıyor. Konser turnesi progra-
mında L. van Beetboven'ın "Coriolanus"
Uvertürü, U.CErkin'in keman konçertosu
ve Dvorak'ın op. 95 mi minör 9. Senfonisi
"Yeni Diinva" yer alıyor.
Bilkent Uluslararası Gençlik Senfonisi
Orkestrası'nın 1990 turnesi 25 temmuz gü-
nü saat 21.30'da Izmir-Efes Antik Tiyat-
rosu'nda verilecek Efes geleneksel konseri
ile son bulacak...
Bilkent Uluslararası Müzik Yaz Okulu
ve Orkestrasınm kuruluşunda ve yaşama-
sında büyük emeği olan RÜ. Müzik ve
Sahne Sanatlan Fakültesi Dekanı Prof. Er-
sin Onay, her yıl temmuz ayında gerçek-
leştirilen bu programın amacını şu sözler-
le açıklryor: "Müzik eğitim kurumlannın
sanatçı-ögrenci ve genç mezunlanna, ge-
nel ötretim ve uygulama dönemleri dışın-
da, yoğunlaştmlrnış. üst düzeyde ek ögre-
nim ve uygulama olanaklan )nratmak, bu
etkinliklere çeşitli ülkelerden katılan genç-
lerin meslektaşlanyla tanışmalannı; ku-
rumlar, şehirler ve ülkeler arasında sana-
ün bütunleştiriciliginde, yeni kalıcı dost-
luk ve işbirliği bagiannın oluştunılması ça-
balanna kablmakur..."
Türk ve yabancı genç müzisyenlere bir
ay boyunca birlikte yaşaytp birlikte müzik
yapma olanağı sağlayan bu Yaz Okulu'nun
yararları saymakla bitmeyecektir. Genç
Türk sanatçılan içe dönük kabuklannın dı-
şma çıkma olanağı bulacaklar, yabancı
genç sanatçılar da Türkiye"yi ve Türk gen-
cini yakından tanıyarak önyargılardan arın-
mış biçimde dostluklar kuracaklardır mu-
ziğin yardımıyla.
Oileğimiz Yaz Okulu'nun uzun ömurlü
olması, tumelerine yeni kentler katmala-
rı, tstanbul ve İzmir gibi büyük kentlerin
müzik kurumları, üniversiteleri ve beledi-
yelerine örnek olmaya devam etmeleridir.
Oleg Kagan
öldü
• MÜNİH (AA) — Ünlü
Sovyet kemancı Oleg
Kagan'ın, Federal
Almanya'nın Münih
kentinde geçen haftasonu
öldüğü bildirildi. Ünlü
muzisyen David Gistrakh'ın
öğrencilerinden olan 44
yaşındaki genç kemancının
kanserden öldüğü belirtildi.
Kagan, yine kendisi gibi
kemancı olan eşi Natalia
Gutman ile birlikte,
Münih'te yapılan Wildbach
Kreuth Festivali'ne katılmak
üzere F. Almanya'da
bulunuyordu. Bir yıl önce
dünyanın en ünlü müzik
ödüllerinden biri olarak
kabul edilen Çaykovski
ödülü'nü alan Kagan,
uluslararası alanda üne
sahipti.
\jalova
• Kültür Servisi — Yalova
Belediyesi'nin düzenlediği
Yalova Kültür ve Foklor
Şenliği kapsamında bugün
saat 20.30'da Çınarlıpark'ta
"Dünden Bugüne
Örnekleriyle Türk Şiiri"
adlı panel yapılacak. Atilla
Özkırımlı, Haşim Nezihi
Okay, Salim Rıza
Kırkpınar'm katılacakları
paneli Faruk Şüyün
yönetecek. Polonya,
Avusturya, Yugoslavya,
Ukrayna folklor ekiplerinin
katılacaklan gösteriler ise
saat 18.30'da Cumhuriyet
Alanı'nda.
Ressam Ralph
Mıınphrey öldü
• NEVV YORK (AA) —
"Soyut Dışavurumculuk"
ekolünün önde gelen
isimlerinden Amerikalı
ressam Ralph Humphrey
öldü. Ailesi tarafından
yapılan açıklamada, 58
yaşındaki Humphrey'in,
New York'taki St. Vincent's
Hastanesi'nde kalp
yetmezliğinden yaşamını
yitirdiği kaydedildi. 1932
yılında Ohio ayeletinin
Youngstown keninde doğan
Humphrey, yüksek
öğrenimini burada
tamamladıktan sonra New
York'a yerleşti. "Soyut
Dışavurumculuk" akımının
en parlak dönemleri olan
60 ve 70'U yıllarda büyük
saygınlık kazanan
Humphrey, Hunter
Üniversitesi'nin sanat
bölümünde de 20 yılı aşkın
bir süre dersler verdi.
Şiir ve öykü
yanşması
• Kültür Servisi — 21.
Yüzyıl Şiir ve öykü
Yanşmaları-l"e son katılım
tarihi 15 Aralık 1990 olarak
belirlendi. "Devrimci Fikir
ve Sanat Dergjsi Güneş"in
düzenlediği yanşmada ilk
ona giren çalışmalar bir
antolojide toplanacak. Şiir
dalında en fazla dört, öykü
dalında ise iki yapıtla
katılınabilecek yarışmanın
konusu serbest olarak
belirlendi. Dört daktilo
sayfasından uzun olmaması
koşulunun arandığı "Şiir ve
öykü yarışmasınm seçici
kurulunu derginin okurlan
oluşturuyor. 15 aralık
tarihine dek "Güneş, PR,
800 08 SVVEDEN" adresine
gönderilecek çalışmalar
Güneş Dergisi'nde
yayımlanacak.
• •
Şair Omer
Ebıı Rişe öldü
• ŞAM (AA) — Tüm
Arap dünyasında lirik ve
vatansever şiirleriyle
tanınan Suriyeli ünlü şair
ömer Ebu Rişe, uzun bir
hastahk döneminden sonra
80 yaşında öldü. Suriye
Kültür Bakanlığı, Rişe'nin
doğduğu kasaba olan
Halep yakınlarındaki
Manbej'de toprağa
verileceği bildirildi. Beyrut
Amerikan Üniversitesi ve
Ingiltere'de kimya okuyan
Rişe'nin ilk kitabı olan
"Halep Şiirleri" 1936'da
basıldı. En ürilü dizeleri
olan "tnsanlığımız bize
vücutlanmızla bir köprü
kurmamızı emrediyor", "Ki,
yoldaslanmız üzerinden
geçebilsin" dizeleri ve
benzeri duyguları içeren
şiirlerinin gizlice dağıtılması
nedeniyle Fransız sömürge
yönetimi kendisini 1942'de
ölüm cezasına çarptırmıştı.