01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 TEMMUZ 1990 10. UluslararasıNasreddin Hoca ödülleri dağıtıldı tstanbul Haber Servisi — 10. Uluslararası Nasreddin Hoca Karı- katür Yanşması'nda dereceye giren- lere ödülleri dun törenle verildi. Ra- mada Otel'de yapılan törene çok sa- yıda karikatüristin yanı sıra tstan- bul Büyükşehir Belediye Başkanı Narettin Sözen, Genel Sekreter Alev Coşkan, Cumhurbaşkanlığı Basın Danışmanı Kıyı*Toperi ile geceye katılamayan sanatçılar adına ödüi- len almaJc üzere konsoloslar katıl- .dılar. Kırk ülkeden 500 sanatçının katıldığı yanşmada 19 tanesi özel ödul olmak uzere, toplam 25 ödul sahibini buldu. ödül kazanan sanat- çüar sırasıyla şöyle: Bujiik ÖdüJ: Vladimjr Borojeviç (Yugoslavya), başan ödülleri: Miha- iu Horatiu (Romanya), Veseiia Jan- jfc (Yugoslavya), Arif Kurca (Türki- ye), Kamil Vınu (Turkiye), Loais Postnızin (Avustralya). Karikatürcüler Derneği özel ödü- lü: Muhımmel Şcngöz (Turkiye), Nasrettin Hoca ve Turizm Derneği özel odülfl: Borisla\ Stankoyic (Yu- goslavya), Kültür Bakanlığı özel ödüiü: Sciçuk Hanerii (Turkiye), Basın Yayın Genel Müdürlüğü özel ödulu Kamil Yavuz (Turkiye), TRT Genel Mudurlügu özel ödüiü: Seme- renko Vladimir (Sovyetler Birliği), tstanbul Büyükşehir Belediyesi özel ödulu. Cibao Zarakol (Turkiye), Turkiye Gazetecıler Sendikası özel ödüiü Gürbüz Dogan Eksioglu (Turkiye), Ankara Büyükşehir Be- lediyesi ozel ddülu: Mustafa Kalem- ci (Turkiye), tstanbul Gazetealer Cemiyeti özel ödüiü: Popovici Ra- du (Romanya), Turkiye Lions Ku- lüpleri özel ödüiü. Aleksandar Jan- koviç (Yugoslavya), Turkiye Yayın- cılar Birliği ozel ödulü. Sami Caner (Turkiye), Kıbns Turk Karikatürcü- ler Derneği özel ödüiü: Marat Vali- akhmetov (Sovyetler Birliği), Otomobil-İş Sendikası özel öduiü: Gyorgy Brenner (Macaristan), Is- tanbul Kımya Muhendisleri Odası özel ödüiü: TomisJav Ozaniç (Yu- goslavya), Turkiye Felseft Kurumu özel ödüiü: Viclor Kudin (Sovyet- ler Birliği), Milliyet Sanat Dergisi özel ödüiü: Jan Van VVessum (Hol- landa), Gırgır Dergisi özel ödüiü: Dagıstan Çetinkaya, Hıbır Dergisi özel ödüiü: Mircea Balça (Roman- ya), Hürriyet Gosteri Dergisi özel ödulü: Jitet Koestaoa (Endonezya). însan avı 'Burçlarkatilf polisi atlattı NEW YORK (AA) — New York poüsinin "Burçlar katilini" yakalamak için kurduğu tarihin en bttyük insan avı tuzağı boşa gitti, çfinkü katil ortaya çıkmadı. Değişik burçlardan dört kişiyi 21 gün arayla perşembe günleri sabahav karşı yaralayan ve daha sonra Bunlardan birinin ölümüne neden olan burçlar katilinin, son olaydan sonra aradan geçen 21 gün nedeniyle bu sabaha karşı ye- niden sokağa çıkıp bir savunma- sız kişiye saldırması bekleniyordu. Polis New York'ta büyük önlem alırken, beklenen "cinayel" ger- çekleşmedi. Polis yetkilileri, katilin bu kez 26 temmuz perşembe günu başla- yacak aslan burcu nedeniyle, bu burçtan bir kişiye saldırabileceği olasılığı üzerinde durduğundan, bu geceki önlemleri o gece de tek- rarlayacağı bildiriliyor. CUMHURlYET/lS Gizli gözün tanıklığı Yaşamımıza girip birçok evde kendine onemli bir yer edinen video cihazlannın degişik amaçlarla da kuilanıJdıgıııı onatmjunak gerek. Video kayıt ve monitör sistemkri böyük kunıiuşlann guvenlik sistemlerinde onemli bir yer tuluyor. tşte Londra'daki bir ioşaat şirketini soymaya kalkan silahlı kişi böjle bir video kapantna yakalandı. Soyguncu veznedarı silahıyla tebdil edip ptralan alırken kendisini gizli bir gözun, bir video kameraaın izlediginin farkında degildi. Polis yetkilileri ise videodaki soyguncuyu kolayca yakalajacaklannı söylfiyoriar. (Fotograf: Reoter) HABERI ERİN DEVAMI Gol Yemek!.. (Baftarafı 1. Sayfada) gibi... Daha geçenlerde tarihimize dönük olarak insanltk suçu ıddıasını ortaya atabılen Baş- kan Bush'tan başkası degildi. Amerıkan Başkanı'nın kalemize yuvarla- dığı son gol olarak da, Fener Patrıği Dimitri- os'un VVashington'da devlet başkanı düze- yirtde bir protokolle ağırlanışı gösterilebilir. Ama yemiş olduğu bütün bu diplomatik gollere karşın, Ankara'nın ortaya pek öyle anlamlı bir tepki koyduğu söylenemez. Çı- kan sesler cılız, âdet yerini bulsun türûn- dendir. ANAP iktidarının bu tutumunun temelin- de Çankaya'nın bakış açısı yatıyor. Cumhur- başkanı Ozal'ın, neredeyse her ne pahası- na olursa olsun, ABD ile iyi geçinmek politi- kası, bir bakıma Türk dış politikasının manev- ,/a alanını öteden beri daraltmaktadır. "Ben sana mahkûmum" dıye özetlenebi- lecek bu yaklaşımdan kim olsa yararlanır. Onun için Başkan Bush'un Yunan Başbaka- nı Mitsotakis'e Türkiye'nin »rtından bir çtçek atması şaşırtıcı değildir. Avrupa Topluluğu da (AT) Dublin Bildirisi ile Yunanistan'ın çiçeği burnundaki başba- kanına destek getirmiştir. Türkiye'nin Top- luluk'la ilişkilerini Kıbns'a baölayan bu bil- diri Atina'yı kuşkusuz memnun etmiştir. Kıbns Rum yönetiminin yaptığı tam üye- lik başvurusu karşısında alacağı tutum ise AT'nin Turkiye konusunda ne yapmak iste- diğini açıklığa kavuşturacaktır. ABD öyle... AT böyle... NATO eski NATO değil... Dışişleri Bakanı Genscher'in Kopen- hag'da meslektaşı Ali Bozer'e "eskiyi bıra- kalım artık!" demesine karşın Almanya'yla ilişkileri limoni... Yunanistan'la ilişkiler.. But- garistan'la sorunlar... iran... Irak'la Suriye; su sorunu... Sovyetler'le iyi, ama orada da ne olacağı belli değil... Kafkasya çok karışık... Kısacası, dış politika cephesinde gittikçe sıkışıyor Turkiye. Böytesi bir çember nasıl kırılabilir? Manev- ra alanı genişletiiip dengeler nasıl kuru- labilir? İçte, siyasal inandırıcılığa sanip gûçlü bir iktidar.... Bugün var mı? Yok. Demokrasi ve insan hakları... Geçerti mi? Çok çok yetersiz, Güçlü ekonomi... Ne gezer! Dış politikada yaratıcı çalışma yapacak odaklar... Var mı? Çok sınırtı. Bu siyasal iktidarla diplomatik alanda gol yemekten kolay kurtulamaz Turkiye. CÜNEYT ARCAYÖREK yazıyor îstaııbıılVla çatışma İZMİR'den HİKMET ÇETINKAYA BEHZAT ŞAHİN MUHARREM AYDIN ESAT PALA VEDAT YENERER Istanbul'un en yoğun yerleşim merkezlerinden Cihangir'de Dev- rimci Komflnist Partisi Silahlı HaJk BirükJeri DKP/SHB örgü- tüne ait olduğu belirtilen hücre evine önceki gece guvenlik güçle- rinin yaptığı baskjnda, 4 örgüt üyesinden biri kız ikisi 0lü, diğer ikisi de sağ olarak ele geçirildi. Polisle örgüt elemanlan arasında S saat süren çatışmada bir polis bacağından yaralandı. Polisin gözyaşartıcı bomba ve otomatik silah kullandığı operasyonda ör- güt elemanlan da bomba ve silah- la karşılık verdi. Çevrede oturan yurttaşlar olayi dakika dakika pencerelerinden izlerken Cihan- girlilerin onemli bölümü sabaha kadar korku dolu dakikalar ya$a- dı. Operasyondan sonra 0lü olarak ele geçirilen örgut üyelerinin bir süre önce bir komiser muavininin ölttmüyle sonuçlanan Ataköy bas- kını nedeniyle aranan Gülay An- a (20) Ue AJper Ersoy (20) olduk- ları açıklandı. Gülay Ancı'nın, ünlü Jokey Aykut Ancı'njn kızı olduğu öğrenildj. Siyasi şubeye bağlı tirnler, dün saat 01.30'da Cihangir Başkart Sokak 75 numaradaki Manço apartmanırun giriş katında bulu- nan ve DKP/SHB örgütüne ait olduğu bildirilen hücre evine bir operasyon düzenledi. Polise içe- riden ateşle karşılık verilmesi üze- rine binanın çevresine çok sayıda vurucu tim elemanı ile 2 polis panzeri getirildi. Binanın bir alt- taki Pünelaş Sokağı'na bakan ar- ka cephesinde bulunan örgüt ele- manları, polisin, "Teslim olun. Kan dökıilmesini istemiyonız. Ar- kadaşlanmz yakalandı. Silahlı Halk Birlikleri'nden oMoguntun biliyonız. Ya teslim olursunuz ya ölörsünttz" şeklindeki çağnlanna bomba ve silahla karşılık verdiler. Aralıklarla süren yüzlerce el ateşten sonra polis saat 06.00'da gözyaşartıcı bomba atarak bina- ya girdi. Gazetecüerin yaklastınl- macbğı binanın içinden otornatik- silah sesleri duyuldu. Polis saat 06.30'da içerden Gülay Ancı ve Alper Ersoy'un cesedini ambü- lansla Taksim Ilkyardım Hastane- si'ne gönderirken diğer iki örgut üyesini de sağ olarak bınadan çı- kardılar. Adlanrun Ali Çınar ve Veyis Deprem olduğu beürtüen iki örgüt uyesi sorgulanmak uzere si- yasi şubeye gölürüldü. Bina için- den çıkanlanlann fotoğrafını çek- mek isteyen gazeteciler, polis ta- rafından engellendı. Olaydan son- (Baftarafi 1. Sayfada) ojajanûstfi toplantı için birlikte yazdıklan basvuru önergesinın metni duruyordu. Cemil Çiçek'in verdiği bilgiler m noktada dikkati çekiyor. Hac dtayi nââıl olmuş, ögrenebi«d|gi kadarryla anlatryor. Tünele biz- den daha çok yaşlılar girmış, kar- SKJan ise genç, direnme gücû fazla zenci Mûslümanlar gelmiş. Çıkan panikte Türk hacılar ezil- mis. Kabaca bilgi bu. Sorun bir yerde tazmınata dö- nûşüyor. Fakat Suudiler, Devlet Bakanı'na olayda "kusur ve sorumlulukları" olduğunu kabul etmediklerini bildiriyor. 'TakdiN ilahi"den söz ederek yapılacak ckldi girişimleri öniüyorlar. Oysa Çiçek, kusur ve sorumlulugun e <ıudi Arabistan'a ait olduğunu lûyor. 6orun tazminata dayanınca Türk hükümerjnin nasıl davrana- cağı önem kazanıyor. Suudi, is- temleri reddedecek, o zaman hü- kürnet uluslararası başka plat- formlarda ölenlerın hakkını ara- yacak mı? Yoksa Suudi'nin tezi- ni kabul ederek "acıyı içimize gommek" savıyla sorunu ortbas etmeye mi çalışacak? Demirel, dün Cemil Çiçek'e Mtedis'ten kaçan hOkûmeti anım- satarak eleştırıler yöneltiyor. Mu- halefetten önce hükümetin Mec- lis'i toplantıya çağırması gereği- ni vurguluyor. Hatta "olaganüs- tütoplantryahükümetin karşı çık- masını anlamak mûmkûn değil- dir" diyor. Oysa hükümet, eski Ikterinden miras anlayışla "parlamentosuz demokrasi" fikrine sanlrmş. Mec- lis başkanlıgına çağrıyt yapar, Meclis'i toplarsa gelip gereken açıkJamalan hükümet adına yap- mayacağım Akbulut'a bildirmiş. Kapalı kapılar ardında iki lidere bikji verecek yerde, Mecfis'te mu- halefetin eteştlrilerryle birlikte olayın bûtün boyutlarını halkın duymasını istemiyor. SHP ile DYR 130 ımzalı öner- geyi dün Meclis'e verdiler. Zaten denizden başını çıkaramayan bü- yüklerimizden Kaya Erdem de dün "Bulsunlar 90 imzayı, Mec- lis'i çağırsınlar" buyurmuş. So- run kalmıyor ortada. Medis ge- lecek hafta tek maddelik gün- demle toplanıyor Sadece hac faciası değil, hü- kümetin hac politikasının da eni- ne boyuna eleştiri konusu olma- sı bekJeniyor. Hac, Meclis'e gi- derken, bir başka konu, Hodri Meydan skandalı dün siyasal çevrelerı uğrastırıyordu. TRT Yönetim Kurulu bir karar aldı ve yetkiyi yine TRT Genel MüdOrü Kerim Aydın Erdem'e verdi. Bir delinin kuyuya artığt ta- şı bin akıllının bir a/aya gelerek çıkaramayacağmı içeren ataso- züne benzer çalkantılı yeni bir durum ortaya çıktı. 22 hazirandaki TOIü Hodri Meydan'dan sonra TRT, iki mu- halefetle bir çeşit centilmen an- laşması yapmıştı. Partiler yasa- lara dayanarak cevap hakkı iste- meyecek, TRT yeni bir Hodri Meydan programında iki lidere yer vererek bir çeşit bu hakkın kullanılmastnı sağlayacaktı. Yu- kardan asagıdan gelen oaskıya dayanamayan TRT, seçim dedi, ATden Magîc Box (Baftarafı 1. Sayfada) acıkiamasına, Türkiye-AT Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşka- nı Bülent Akarcab büyük tepki gösterdi Türkiye-AT KPK toplan- tısı dolayısıyla Strasbourg'da bu- lunan Bülent Akarcab, Turkiye^ nin tam üyelik başvurusuna AT Konseyi ve Komisyonu tarafından verilen cevapta, "1993'len önce Avrnpa Topial^n'Biuı hiçbir fil- ke ile Um üyelik görüsmesi yapnuryacağıiB" açık bir biçimde ifade edilmiş olduğunu hatırlata- rak "Bo, Türkiye'ye karşı bir ta- ahbnttür. BD taahhüde uyulma- yorsa ya toptnluk Türkiye'ye ya- lan söyliiyor ya da luiymn Dışis- lcri Bakanı oporrÖBİst bir rnrum içiiKJe"dedi Bülent Akarcalı sozlerini şoyle sttrdOrdü; "B« açtUanuyı yapaa kişi de- «t ki kendini AT Komisyoau: a ve Konaeyi'nia astönde görö- yor. Çtt'nkii konisyon ve konsey Türkiye'ye vcrdJkleri cevapta 1993'ten önce hlcbir şekilde ber- hangi bir ölkeyle tam üydlk içİD- mazakerrye ba^aonuryscağı beür- tUyordD. Ya bn kisi komisyon ve koMeyinizeriadeyadakomteyon »<e koasey TnrUye^c dognryu söy- lememekte. Ben bagttnkü KEK iopbutısıtda Tttrldye'ııia $ündiye ksdar btttün ttahbüderiııe sadık kaldituu nnlatüm. Aynı aeJdlde Bab dnnyasının da UaUntkrine sadık kalnusı Rerekir." (Baftarafı 1. Sayfada) Toskay, kulüplerle imzaladıklan sözleşmede, lig karşılaşmalarının yanı sıra Avrupa Kupalan'ndaki karşılaşmalarının da yayın hakla- nnın şirketi tarafından satın alın- mış olduğunu, TRTnin bu karşı- laşmalan "keanlikle" yayımlaya- mayacağını soyledi. Tunca Toskay, Cumhuriyet muhabirinin sorula- nru yanıtlarken şu görüse yer verdi: "Sözleşmemizde kninplerin lig maçlanıun yanı sıra Avrnpa Ku- palân'ndaki karsılaşmalannın da yayn haklanaı satın aldıgunızı befirtir bir madde var. Biz bem lig maçjannı hem de Uüumlanmızın Avrmpa KnnaJan'Ddaki maçlaruu yayunlamayı taahhfit ediyoruz ve yayunlayacagız. Yurtiçiııde yapıte- cak kaışdaşmanın yayın nakla gözleşmeyle zaten bizde. Ynrtdı- jında gerçekleşecek karşılaşraaya gelince. EarovisJoa bn yayınlann yalnızca teknik yönaoden sornm- ludur. Ancak maçın cekimiai ve yayınını o ülkedeki bir TV şirketi ya da o alkeaJn tderizyonu ger- çekleştirir. Bagnne kadar TRTde maçtan yaymlarken yapnan ania$- ma o ülketeria Idevizyoalanyla oldo. Bannn karşıhguKİa ya o ül- kenin T\ sine belli bir para öder- sinu, ya da bn bedava gerçekleş- drihr. Şöyie ki sb onlara kendi ül- kenizden maç ysyınım verirsiniz, onlar da size kcodi nlkderiaddd maç yaymuı veririer. Bu da bu yıl yine bn şekOde gchşecek. TKTnia yasak dedi, iki liderin ekrana TÖ'nün hemen ardından çıkma- sını engelledi. Dünkü aşamada TRT, cevap hakkı dryemivor, seçkne giren, ya da muhalefettB oiup da basvuran öteki partileff yönetim kurulu ka- ranna göre dışlayamrvor. ANAP ile DSP iki partiyle başvurdukla- n için hak sahibi okjyor. Bunu işi- ten Sosyalisl Parti ile MÇP de "biz de vanz" diye dün atağa kal- kryor. Ola ki Dalan da çıkacak or- taya, Gökhan Eviiyaoğlu da par- ti, o da ekran hakkı isteyecek. Dört partiye verilecek olanak- la zaten bir saatlik süre kuşa dö- nüyor. TÖ yetmiş dakika konuş- muş, haftalar geçmiş, söyledik- lerini yanrtlamanın havası kalma- mış. Şayet yeni başvuruları da dikkate almak zorunda kalırsa TRT, bir saatlik süre her parti için üçer beşer dakikaya dönecek. ANAR SHP, DYPve DSP prog- rama alındığında yeterii olmayan süreye özellikle ıkı partinin karşı çıkması gerekmiyor mu? Sanki ekran sevdasına tutulmuş gibi havası gitmiş bir programa koşar adımlarla gjtmeterinin yaran ne olacak ki? Ulkenin içinde bulun- duğu koşulları dar zaman içinde ne kadanyla anlatabilir, iktidara getdiklerinde yapacaklannı hal- ka ayrıntılanyla indirmenin yolu- nu nasıl bulabilirter? TRT'nin programla ilgili kararı öğrenildikten sonra bu koşullar gerçekJeşirse, partiler aralannda ilişki kurarak bir karagöz perde- sine dönecek yayına katılmaya- caklarını bildirme becerisini ba- kalım gösterebilecekler mi? knlüpkrimiziıı Avrnpa Knpala- n'ndald karşılaşmalannı yayımla- ması söz konnsn değildir." Tunca Toskay, kulüplerin yur- tiçindeki ve yurtdışındaki tüm karşılaşmalarının yayın hakkıru Magic Box'a verdiğini tekrar ha- tırlatarak "Biz o ulkenin kulübüy- le anlaşamasak bOe TRT'nin bi- rim ruamız olmadan bn maçlan yayımlaması sdz konusn olamaz" dedi. Toskay, Cumhuriyet muhabiri- nin "Sahada çekimini yapacagınız yayının mobil yer istasyonn De ny- duya aktanlma» işi Turkiye sınır- lan dahiliade oiacak. Bonnn için Telsiz Işleri Genel Müdürinğü'nnn size frekans vermesi gerekmiyor mn" şeklinde sorusunu da şöyle yanıtladı: "O beni biç ilgilendiren bir konu degil. O konnda görevli olan PTrierdir. Haberlesmeden sornmln olan kuruluşlardır. Tnr- kiye'de de PTT'dir. Nitekim biz PTT Ue 3 yıllık anlaşma imzala- dık. Biz PTTye 72 saat veya 48 sa- at evvel diyecegiz ki tnönu Sta- dı'ndan şu gün, şu saatte şu maçı Türkiye'den Avrupa'ya nakletmek istiyorum. Kendi yayın kuruluşu- mun merkezine. PTT gelecek mo- bil yer istasyonunu kuracak, be- nim görüntümü başka bir uydu aracılığıyla benim stüdyoma ilete- cek. Ben onu belki kaydedeceğim, belki iki saat sonra vereceğim, bel- kı anında vereceğim, belki anın- da vereceğim arasına da aynı an- da reklamlanmı da koyup geri çe- vireceğim." 5 SAAT SÜRDÜ — Guvenlik knvvetleriyle örgüt elemanlan ara- sındaki çatışma 5 saat sürdn. (Fotograf: Behzat Şahin) Görgü tanıklan anlatıyor: Savaş sabaha kadar stirdüIstanbnl Haber Servisi — 65 ya- şındaki Sabahat Saner, örgüt üye- lerinin polise ateş ettiği ve bom- ba attığı Manço apartmanının ar- ka balkonunun tam karşısında otnruyor ve olayı şöyle anlatıyor: "Aşagı ynkan 2 aydır orada otnruyoriar. Gece gnndnz perde- leri kapalıydı. Çamaşırlannı büe gece asıyorlardj. Gözlükliı olanı geceferi balkonda 10 dakika kadar hava aimaya çıkardı. Hafta için- de bir kız bir erkek, hafta sonun- da 7-8 kişi göriiyordnn. Cunar- tesi-pazar günleri Idmsenin olma- dıgı valdtkrde artlan «hşanya dö- nük çay içer, hemen iceriye girer- lerdi. Dün gece de nam^yn kalk- mak için saati kurmnştnm. Bir patlamayla u>sndım. Pencereye koşrom, baktım kapının önü ka- labalık. Polis bana 'gir içeri' de- di. Sonra evime geldiler arka ta- raftan karşı balkona bakolar. 'Bu- radan çaiışamayız* deyip ynkan çıktdar. Ynkan kartakiler evde yoktn, kapıyı kınp içeri girdiler. Savaş gibiydi, sabaha kadar sür- dn. Hic korkmadım. Nasd olsa ih- tiyanm." Manço apartmanının arkasın- daki bir başka apartman dairesin- de oturan 16 yaşındaki Murat Al- kan da gördüklerini şöyle anlat- tı: "Pohsler Manço apartmaaını saat 00JO'da kuşatmaya başiadı- lar. Sonra birden karşıbkb ateş tt- tiler. Bir onlar ediyordu, bir po- lisler. Saat O&OO'te uykum geldi, onlan nenten hemen biç görme- düc Çünkü sadece çamaşır asma- ra örgüt evinde yapılan aramada 3 adet tabanca, 5 şarjör, ool mik- tarda mermi, bir adet el bomba- sı, bir adet bubi tuzağı, 8 adet, TNT kalıbı, 6 adet elektrikü fün- ye, 1 adet gözyaşartıcı sprey ele geçirildiği bildirildi. Olaydan 4,5 saat sonra saat 11.30'da Siyasi Şube Müdür Yar- dımcısı Ali Rıza Atak bir basın- toplantısı yaparak olay hakkında bilgi verdi. Operasyonu da yürü- ten Atak Devrimci Komünist Par- tisi Silahlı Halk Birlikleri adh ya- sadışı örgüt evinde ölü ele geçiri- len kişilerin, bir süre önce Ata- köy'de bir polis memurunun ölü- müyle sonuçlanan baskın sonra- sında aranan Alper Ersoy (20) ile Gülay Ancı (20) olduğunu açık- ladı. Aü Rıza Atak, operasyonla ilgili şu bilgileri verdi: "DKP/SHB örgütn üyelerinin Ci- hangir Başkart sokak 75/4 sayılı evde banndıklan belirlendikten sonra, özdUkle hafta sonlannda çok aayıda idşinin bu eve girip çık- nğı izlenmişti. Önceki gece ope- rasyon karan ahndıktan sonra ev- de sürekli kaldıklan belirlenen 4 kişiyi gözaltına almak için baskın düzealenmtştir. Baskın sırasında evde bnlunanlar şunlardır: tstan- bnl dogumlu Haluk Tekiner ve Nihat Tekiner sahte kimligini kol- lanan 'Baran' kod adlı Alper Er- soy. —Yine tstanbul dogiunhı Gün- seli Kalender sahte kimlikli 'Selma' kod adlı Gülay ATICT, Cengiz Aslantürk sahte isimli 'Mustafa• kod adlı 1965 Adıya- man dognmla Ali Çınar. 1967 El- bistaa dogumlu Veyis Deprem. Bu loşilerden İstanbul l niversitesi Basın Yayın Yüksekoknlu'ndan terk. AJper Ersoy ile Gülay Ancı çattşmadan sonra ölü olarak de geçirilıniştir. Ali Çınar Ue Veyis Deprem de hafif yaralı olarak gözaltıadadır." Bu arada siyasi şube yetkilileri, operasyon önce- si DKP/SHB üyesi olduğu belir- lenen 1968 Sıvas dogumlu Cemal Yaldınm'ın calışmakta olduğu iş- yerinde gözaltına alındığını bildir- diler. Yetkililer, Devrimci Komü- nist Partisi Silahlı Halk Birlikleri adlı yasadışı örgüt üyesi oldukla- n kaydedilen ölü ve yaralı militan- lann Halkalı lETT garajı ve Kâ- ğıthane Vergi Dairesi soygunu ile ilişkilerinin araştınldığım söyledi- ler. (Baftarafı 1. Sayfada) ğiştirdi. Hasan Celal Güzel'i des- tekleyen milletvekilleri, 'neler oluyor' sorusunu ortaya attılar. Çeşme'de örgütün önde ge- len adlan, gece yanlanna dek süren toplantılarda, genel bas- kanlık yanşında kimlerin şanslı otacağmı tartışnlar. Güzel'in parti tabanında gücünü yrtirdiğini, aday olursa şansının otmayaca- ğını öne sürdüler. Kısaca dokuz günlük tatilde hep politika yapıldı. ANAP'ın ge- leceği tartışıldı. Son olarak Hasan Celal Gü- zel'in Başbakan Akbulut'la gö- rüşmesi, ANAP içinde dengele- rin değiştiğinin ilk işareti olarak örgüt tabanına hızla yayılmaya başladı. Yaz aylannda durgun olan iç politika böyfece kızıştı. Ştmdl herkes birbihne soru- yor: —Ceşme'de Kaya Erdem, Ek- rem Pakdemirli ve Mesut Yılmaz beraberliği acaba yukanda otu- ranları rahatsız mı etti? Anımsayacaksınız, Çeşme'de bayram süresince olan beraber- lik, Marmaris'in Okluk koyundan izlenmişti. Cumhurbaşkanı özaJ'a yakınlığıyla tanınan Dev- let Bakanı Güneş Taner bir de- meç vermişti. Taner, Mesut Yıl- maz, Hasan Celal Gûzel, Ekrem Pakdemirli ve Mehmet Keçeci- ler'i eleştirmişti. Bakan Taner şöyle diyordu: "Hasan Celal Güzel, bakanlık yeptığı dönemde teşkılatla ılgi- lenmemiş, kapılarını kapatmış. Şimdi oy alamaz, aldığı oylar tepki oylarıdır. Partinin kurucu- suna, Cumhorbaşkanına birta- kım laflar soyieyerek lider oia- mazsınız. Güzel'in lider olma şansı yok. Mesut Yılmaz da bel- ki 2020 yılında lider olabilir. Su- sup engin engin bakmakla kim- se kimseye fiderliği vermez. Her- kes genel başkan adayı olabilir. Benim sozlerim buna ait değildir. Ancak iider olmak çok başkadır. Parti dışından bir lider bilemiyc- rum. Aydın Menderes hayatı bo- yunca lider olamamış ki şimdi gelip lider olsun. Benim de baş- bakan adayı gibi bir durumum var mı? Bende böyle bir durum görüyor musunuz? Ben rahat irv sanım. Öyle bir kaygım ve dü- şüncem de yok. Ben içimdekileri çok rahat soylerim, doğru bildi- ya çıkıyortardı." Örgüt üyelerinin kiraladığı da- irenin sahibi olan, ancak isminin açıklanmasını istemeyen S.B., da- ireyi nasıl kiraya verdiğini şöyle anlatıyor: "Yaklaşık 1 ^ ay önce iki kişi Almanya'dan geldiklerini ve kan- koca oldnklannı söyledUer. Aile- lerinin Duisburg'da yaşadıgıaı ve yaz aylannda tarile geleceklerini sdylediler. Önce vermek isteme- dim. Ancak birkaç kez gelip ısrar edince dayab döşeU 5 odab daire- yi aytak 1 miiyon 250 bin liraya Id- raya verdim." Ev sahibi S.B., kiraya verdiği apartman dairesinin hemen yanın- daki başka bir apartman kaünda oturuyor ve olay gecesini de şöy- le anlatıyor: "Saat 0130 sıralannda polisle- rin kapının önünde dolaşUgını fark ettim. Sonra saydan giderek çoğaMı. Zaten polisin çıkardığj güralrüye nyanmışok. Sonra bü- yuk bir paüama oldn. Sanırungaz boobası atnuslardı. Pollsler tes- lim ol çagnsı yapülar. lcerdeldler önce cevap vennediler. Polisler, 'AJper seni tanıyoruz. Teslim ol! Kim olduğunu biliyoruz, geçen se- fer arkadaşlanruz öldü. Sizi öldür- mek istemiyoruz, çüan konuşalun' diye sesleadiler. tçerdekiler de 'Bunu biliyoruz. Köpekler size tes- lim olmayacağız, gelin kendiniz alın' diye bagırdılar. Daha sonra silahlan duydnk. Devanüı olarak karfibJklı bagnştılar. Evim adeta harabeye döndü." Ünlüjokey Aykut Ancı'nın kızıydı Haber Merkezi — Cihan- gir'deki örgüt evinde ölü ele geçen 1Ü Hukuk Fakültesi 2. sınıf öğrencisi Gülay Ancı'nın ailesi, lozlannın öldüğünü öğ- renince sinir krizleri geçirdi. Tamnmış jokeylerden Ay- knt Ancı, yanşlar için gittiği Bursa'da, kıanın "yaralan- dıgı" haberi iletilince, derhal tstanbul'a geldi. Ataköy 9. Kısım A-4 Blok 106 numarada oturan ailesi- nin yamna gelen Aykut An- a, burada yakınlanndan kı- zımn öldüğünü öğrenince si- nir krizleri geçirdi. 13 ve 14 yaşındaki diğer iki kızı ve eşiyle birlikte Gülay'ın öldü- ğüne inanmak istemiyorlardı. Gülay Ana'mn en son 1 Kasım 1989 gunü "oknla gidiyoram" diye evden aynl- dığını belirten ailesi, daha sonra kendisinden bir tdefon ve geçen Ramazan Bayramı'nda imzasız kart al- dıklarmı belirttiler. Gülay Ana'mn 14 yaşında- ki kız kardeşi, ablasının üni- versiteye başlamasıyla birlikte Bakırköy Halkevi'ne gitmeye başladığıru belirterek, "Ken- disiyle neler yapbgı konusnn- da pek konnşmazdık. Fazla arkadaşı yokru. Daba sonra Balarköy Kültür ve Dayamş- ma Dernegi'ne gitmeye başla- dı. Babam ve biz kendisiyle kaç kez konnştnk, bn tnr si- yasetle ilgilenmemesi içia. Ama dinlemedi. Bize 'ilgUenmiyonum' derdi. Ba- bam kendisine âdeta yalvar- dı, ama olmadı. En son, ge- çen yıl 1 kasımda 'ben oknla gidiyoruın' diye evden çıktı ve bir daha kendisini görmedik" dedi. ğimi saklamam. Bu yüzden de çok kişi benden korkar. içinde- kileri söyieyen insanların başı ağrımaz. Ekrem Pakdemirli de Mesut Yılmaz ile el ele, kol kola fotograf çektirince lider olamaz." ANAP tabanı, anlatmaya çalış- tığımız gelişmeleri izliyor. Olup bitenleri milletvekillerinden öğ- renmeye çalışıyor. Akbulut ife Güzel'in başbaşa görüsmesi çe- şitli yorumlara neden oluyor. Bir ANAP'lı getişmeleri şoyfe değerlendiriyor: —Bizim sıkıntımız Akbulut'tan değil. Akbulut kötü bir insan ola- maz. Ancak toplumdaki ımajı bi- ze puan kaybettirıyor. Bu da Çankaya'dan kaynaklanıyor. Bir soru: —Akbulut-Gûzel görüşmesini nasıl değeriendiriyorsunuz? Yanrt: —ilginç buluyorum. Pakdemirli- Yılmaz yakınlaşma- sından önce oluyor görüşme. r^eler konuşuldu bilmiyoruz. Şu- nu belirteyim, Güzel ekibi Yıl- maz'a destek vermez. Aksine, Gûzel çekilirse Akbulut'a kayar. Güzel de adaylıktan çekilmez üstelik. Şu anda Güzelci ekipte bir bosluk var. Veysel Atasoy'un ANAP'tan aynlması onemli ölcû- de Gûzelcileri etkiledi. Çünkü Veysel Bey onların kalbi, atarda- manydı. Orgütçülüğü çok iyi bi- liyordu Atasoy. Evet, Güzel, Akbulut'la niçin görüştü ? Hasan Celal Güzel'le dün te- lefonla görüşürken Akbulut'u 3 Haziran seçimlerini kutlamak için ziyaret ettiğlni soyledi. Gü- zel, "Tek başıma kalsam, yine de adayım" diyordu tümcelerin üzerine basa basa. Sonra de- vam ediyordu: —40 gün önceki olayı ısıtıp tekrar sundular. Şunu söyteye- yim, ben adayım. Sonuna kadar aday kalacagım. Kongreye ka- dar herkesle işbirliği yaparım. Tabanda, grupta gücüm var. Bu, benim için hem avantaj hem de dezavantaj. Cumhurbaşkanı özai'ın ANAP'ta nüfuzunu bili- yorum. Her zaman bu nüfuzun hem ANAP'a hem de ülkeye za- rar verdiğini söylüyorum. Evet, ANAP'ta ilginç gelişme- ler oluyor. Bekleyip göreceğiz önûmüzdeki günlerde. 6 Hodri Meydan' arenası (Baftarafı 1. Sayfada) gnıbu bulunmayan, ancak seçım- lere katılmış olan RP, IDP, SP ve MÇP yetkilileri, TRTnin Hodri Meydan için kendilerine çağnda bulunmadığını belirterek "TRT, Hodri Meydan'a katüım içia bir bafvnnı takvimi belirlememiştir. KaJdı ki daha once de sadece TBMM'de grubn bulunan siyasi partiler söz hakkı verilecegiai belirtiyordn" görüşünü savundu- lar. RP, IDP, SP ve MÇP, Hodri Meydan'da söz hakkı istemiyle dün TRT'ye yazılı başvuruda bu- lundular. TRT yetkiüleri ise Hodri Mey- dan konusunda baştan bu yana "hata yapıldıgını" ifade ederek, yönetim kunılunun siyasi partüere olan "kosnlla" çağnsına anlam veremediklerini bildirdiler. Ko- nuyla ilgili görüştüpmüz bir üst düzey TRT yetkilisi, TRT Yönetim Kurulu'nun hiçbir hukuki dayana- ğı olmadığı halde "sadece başvu- ruda bolunan siyasi partileri çagırmanm" yanhş bir karar oldu- ğunu soyledi. TRT Başhukuk Müşaviri Akın Beşiroğlu ise, devlet memuru ola- rak bir siyasi partinin lideriyle tar- tışmaya giremeyeceğini belirterek şöyle konuştu: "Ancak zornnln bir açıklama yapmak darumnn- dayım. SHP'nin bize 2954 sayılı yasanın 24. ve 27. maddeleri uya- nnca 'cevap hakkı' talebi olmı- mışbr. Bu konuda DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel cevap hakkı istemiştir. DYP'ye, cevap hakkına gerek olmadıgını kendi- lerini zaten SHP ve Sayın Başba- kan'ın da katıldığı bir programla çıkaracagımızı sö)1edik. SHP'ye de aynı yanıtı gerek yazılı gerek- se şifai olarak Uettik. Önceki gün basında yer alan sozlerim de DYP'nin cevap hakkı başvurnsu- na dayanarak ve tüm siyasi par- tiler dikkate alınarak söylenmişür" diye konuştu. Diğer yandan, dün TBMM'de grubu bulunmayan siyasi partile- rin Hodri Meydan için yaptığı başvurunun TRT Yönetim Kuru- lu 'na götürüleceği öğrenildi. Yet- kililer, Yönetim Kurulu'nun bu başvuruları değerlendirmek ve ya- yınlarda dengeyi bozmayacak şe- kilde bir karara varmak zorunda olduğunu bildirdi. Bu arada TRTnin 24 temmuz-8 ağustos tarihleri arasında yayun- lamayı planladığı "Hodri Mey- dan"da 4 siyasi parti temsilcisine tek bir program içinde yer vereceği belirtildi. Programm süresi konu- sunda ise henüz bir karar alınrnadı. Öte yandan ANAP'm TRTye yazüı olarak başvuruda bulunma- dığı öğrenildi. 26 haziranda DYP'nin "cevap hakkı" istemine yanıtında, Başbakan Akbulut'un da programa katılacağı du- yuruldu. TRT, DYP'ye gönderdiği yazı- da cevap hakkına gerek olmadığı- nı belirterek, "Hodri Meydan programımızıa mütealdp yayınla- nnda, Sayın Başbakan ve Sayıa SHP ve DYP genel başkaalan fle benzer programlar yapılması karariaşünlnuştır" ibaresi yer ah- yordu. Ancak Başbakan Akbu- lut'un bu çağndan haberdar ol- madığı ve bayram mesajını ilet- mek için geldiği TRTde yetkilile- re, "Bizi de programa cıkannanız gereldrdl" dediği öğrenildi. TRT, Başbakan'ın bu sozlerini basvuru olarak kabul etti. Demirel, Erdem'i mah- kemeye veriyor DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel ise, Hodri Meydan prog- ramına davet ediidikleri halde er- teleyen TRT yönetimi aleyhine da- va açıyor. Demirel, TRT Genel Müduril Kerim Aydın Erdem hak- kında açacağı ceza ve maddi- manevi tazminat davalanmn bas- vuru düekçesini hazırladı Demi- rel, TRT Genel Müdürü Erdemi in "görevini kötüye kullaadıgı'' gerekçesiyle 1-3 yıl arasında hapis- le cezalandınlması isteminde bu- lunacak. Demirel, TRT Genel Müdürü Erdem hakkında aynca "jaasi haldanna tecavüz ertiği'' gerekçe- siyle maddi ve manevi ta/minat davalan da açacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle