22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 HAZİRAN 1990 CUMHURİYET/7 ÎNSANLAR F Ü S U N Ö Z B İ L G E N GO R UŞ ^ s Yaşayan Kadın Bir kadın ya kendi yaşamını sürmek için yaşar ya da yaşayamadığma yakınmak için. O.H. Umrrence BUNDAN BÖYLE DÜSÖMEREK ATIN AMMLARINIZIII.. Demirel de çağ atlıyorDYP tstanbul İl Örgütü'nün düzenlediği "Hiir Basın, Hür Kalem" davetindeyiz. Sheraton Oteli'nin tepesindeki davet ön- ce bir kokteyl ile başlıyor. Sii- leyman Demirel ve eşi Nazmi- ye Demirel, gazete ve dergile- rin yöneticileri ile yazarlannı kapıda ellerini sıkarak karşılı- yorlar. Nazmiye Demirel kırmızı minik çiçekli bir emprime el- bise giymiş. Boynuna, üç sıra incinin ortasına pırlantalı bir gerdanlık takmış. Kokteyl sıra- sında bir ara Nazmiye Hanım1 ın takısı konuşuluyor, bir ga- zeteci şöyle diyor: — Nazmiyanımın pırlanta- lan Semranımınkilerle yarışa- Bir başka gazeteci yanıtü- yor. — Tabii yanşamaz, çiinkü Nazmiye Hanım hediye kabul etmiyor... Demirel bir ara karikatüris- timiz Ali Ulvi ile sohbet edı- yor. Bir süre önce Ali Ulvi'nin çizdiği bir "çan" ve üzerinde klozet olan karikatürü hatırla- üyor şöyle diyor: "Eger o çanın yanına rakım 984 yazmış olsaydınız cura- hur başkanına hakaretten içe- ri girerdiniz." Sonra Çankaya'nın rakımı- nın 984 olmadığını anlatıyor. Eski Ulaşurma Bakanı Ekrem Ceynun Ankara Garı'na tele- fon edip garlarda saptanmış bulunan rakımı sormuş. 864 metre olduğunu öğrenmiş. Sonra gar ile Çankaya arasın- daki rakım farkını hesaplamış- lar ve böylece Çankaya Köş- kU'nün yüksekliğinin 1100 metre olduğunu saptamışlar. Nelerle uğraşıyor DYP'liler halen... Leman Sam ve Neco gecede konser verdi. Horizon Salonu'nda düzen- lenen yemeğe geçiliyor. Gaze- telerin genel yayın yönetmen- leri, yaa işleri müdürleri ve ya- zarları var. Tek patron Sabah gazetesi sahibi Dinç Bilgin. Demirel'in yanında otunıyor ve uzun uzun sohbet ediyorlar. Demirel bir konuşma yapı- yor ve neden "Hür Basın ve Hiir Kalem" daveti verdikleri- ni anlatıyor : "Eger çok partiyi yaşata- mazsanız biır basını da yaşa- tamazsınız. Basın her zaman vardır. Tek parti döneminde de vardır arha hiir degildir, gü- dümlü basındır... Bugiin DVP'nin 7. yaşgününü kutlu- yornz. Eğer yaşasaydı AP'nin 29. yaşını kutlardık. Keşke ka- patıimasaydı da DP'nin 44. va- şını, CHP'nin 57. yaşını kut- lasaydık. Partimiz 7 yaşında, Türkiye'de ferl başına diişen milli gelir 1250 dolar. 50 yaşın- da partileri olan ülkelerin milli geliri adam başına 10 bin do- lar." Sonra gazete ve dergi yöne- ticilerine "Hiir Basın Hür Kalem" plaketleri veriliyor., Gazeteciler Cemıyeti adına Nazlı Dıcak, TGS adına Orhan Erinç, Gazete Sahipleri Sendi- kası adına Özcan Ertuna, Ka- rikatürcüler Derneği adına Ne- har Tüblek, Türkiye Yazarlar Sendikası adına Orhan Dunı, Cumhuriyet Gazetesi adına Okay Gönensin, Sabah Gaze- tesi adına Güngör Mengi diye sıra ile anons edilerek plaket- ler dağıtıhyor. Dergilere sıra TURK KOREGRAFISINDEN SEÇMELER İstanbul Konservaluvarı ogrencileri dans etti. (Fotoğraf: Muharrem A>dın) Duygu'yu bedenlerinde yaşattılar GENÇ yaşta yitirdiğimiz koregraf Duygu A>- kal, geçen cumartesi akşamı İstanbul Resim ve Heykel Müzesi'ndeki çağdaş bale ve dans gos- terisi ile anıldı. Türk koregraflannın eserlerinin sunulduğu, Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvan ile İstanbul Üniversitesi Konser- vatuvarı öğrencilerinin dansettiği çağdaş bale gösterisinde Aysun Aslan, Binnaz Aydan. Sel- çuk Borak, Cem Ertekin, Dilek Evgin, Yavuz Özdel, A\dın Teker ve Figen Yücel'in koreg- rafilerinden örnekler sunuldu. Aşırı sıcağa karşın bahçeyi dolduran sanat- severler zevkli bir gösteri izlediler. Duygu, ölümunden sonra ilk kez Türk koreg raflarını bir araya getirmişti ve dansçıların be- denlerinde yaşıyordu. İHDVEZORAKİEYLEMCİLER Insan hakları 'Aclıkevi' İNSAN Hakları Derneği 36-37 ilde şubesi ve yurt dışın- da saygınlığı, etkinliği olan bir aktif dernek. Ankara'daki merkeze bağlı olarak çalışan şube yönetimkri deraekler sta- tüsüne göre iki yılda bir kong- re ile yöneticilerini seçiyorlar. İstanbul Şubesi Başkanı Emil Galip Sandalcı. Yönetim Ku- rulu üyeleri Esra Koç, Nimel Tannkonır, Melahat Sarptu- nalı, Levent Tüzel, Filiz Koça- li ve Emel Ataktürk. Derneğin çalışmalannın he- defı her çevreden ve kesimden insanın uygar dünyada kabul edilmiş tüm haklarını koru- makvesavunmak. tHDTürkiye 1 deki çifte standart gösterme- yen anlayış tarzı ve objektif davranışlan ile yurtdışından gelen insan haklan ile ilgili çevrelerin de ilk başvurdukla- n ve bilgi aldıklan orgütlenme. Ne var ki son zamanlarda İHD İstanbul şubesinin bir kısım üyeleri yönetime rağmen zoraki eylemler koyup yöneti- me karşı bildiriler yayımlama- ya başladılar. Olay şöyle gelişti: Güneydoğu Anadolu ile il- gili olarak yayımlanan ve her kesimden geniş eleştiri alan 413 sayılı yasa gücündeki kararna- meyi protesto etmek üzere İHD'nin azınhklar komisyonu üyeleri bir "açlık grevi" yap- mak istediler. İHD yöneticile- ri ise şöyle dediler: "İHD her kesimden insanın açlık grevi yapmasını ve hak- kinı aramasını savunur. Ancak açlık grevi hakkını savunmak Oe bu eylemi bizzat dernek ola- Emil Galip Sandalcı rak düzenlemek ayn seylerdir. Biz bu konuda dernek biinye- si içinde açlık grevi eylemini uygun görmüyoruz. Kaldı ki bn karamame ile ilgili olarak yıırt dışında ve içinde Güney- doğu'daki durumu anlatan et- kili çalışmalara katkıda bulu- nuyoruz. Aynca bu dernek bi- nası açlık grevcilerinin eylem yerine dönuşlürulmemelidir. Aksi halde bu bina insan hak- lannı savunan bir derneğin ca- lışma yeri değil her kesimden ve göriişten gruplann açlık grevi \e eylem yapmak için kullandıklan bir 'açlıkevi'ne dönuşiir. Bu da yanlıştır ve izin vermiyoruz." Bu kesin tavra rağmen bir kısım uye ve azınlık komisyo- nunu oluşturan bazı üyeler, yo- neticilerin bulunmadığı bina- ya girerek 5 gün süre ile açlık grevi yaptılar. Bu arada gaze- telere de ilan verdıler. İHD yöneticileri, açlık grev- cilerini zorla dışarı çıkartmak gibi bir duruma düşmemek için kamuoyuna bir açıklama yaparak durumu kınadılar. Emil Galip Sandalcı şöyle dedi: "İHD tstanbnl şubesindeki açlık grevi ile şubenin bir ilgi- si yoktur. İHD Yönetim Kunı- lu bö\le bir karar almamıştır. Aynca binada açhk grevi yapıl- masına da izin vermemiştir. Derneğin adını kullanarak bu eyleme girişenlerin herhangi bir yetkisi yoktur. İHD İstan- bul şube binasında İHD adına organizasyon yapmaya kalkı- şanlar, kamuoyn karşısında kimlik, sıf at ve yetkilerini açık- lamak zorundadırlar." İHD'nin bu kesin tavrı kar- şısında şimdi bazı uyeler imza toplayarak yönetimin kendile- rine açlık grevi izni vermeme- sini kmıyorlar. İHD yönetimi- ni "insan haklannın karşısın- da olan güçlere davetiye çıkannakla" suçluyorlar. Emil Galip Sandalcı ise bu görüşlere karşı şunları söylüyor: "Bizim etkinligimiz saygın- lığımızdan gelir. Insan hakla- rını savunmak her eylemin pe- şine takılmak degildir. Eylem yapmak isteyenler kimi temsi- len hareket ettiklerini açıkça ortaya koyarak eylemlerini yapsınlar, biz onların eylem yapma hakkını destekliyoruz, ama İnsan Hakları Dernegi- nin arkasına saklanarak eylem yapmalarını savunmak duru- munda değiliz." Demokratik örgutlenmeler- de "açıklık politikası'nın sı- kıntıları yaşanıyor. geldiğinde bir kıpırdanma olu- yor. Nazlı Ilıcak yanındakile- re diyor ki: — 2000'e Doğru dergisine vermeyecekler herhalde... O sırada 2000'e Doğru da anons ediliyor ve halen hak- kında gıyabi tutuklama kara- rı olduğu için pek ortalarda gözükmeyen Dogu Perinçek adına eşi Şule Perinçek plake- tini alıyor. Tavuklu ve mantarlı krep servisi başladığında oldukça şaşınyoruz. Eski AP ve daha sonra DYP gezilerinde "Ced- din Dede, Ceddin Baba" diye Mehter Marşı dinlemeye alış- tığımız DYP ve Demirel de "Çağ atlamış." 4 kişilik oda orkestrası Büyük Vals Ue açı- lış yapıp lspanyol parçalan ile devam ediyor. Bonfıle servisi tamamlandı- ğmda ışıklar karanyor. Orkest- ra değişiyor ve karşımızda... Leman Sam ile Neco... Verdi'nin Aida Operası'n- dan bir parça ile başlıyorlar programlarına. Sonra Leman Sam bu geceye eski GS yöne- ticilerinden DYP'li Ergin Gür- soy ve eşi A>şe Gürsoy'un is- teği üzerine katıldığım söylü- yor. "Dostlan dostlanmdır" diyor. Neco ise şöyle konuşuyor: "Ben ise gönülden geldim. Sayın Başbakanım, sizi ve de- ğerli eşinizi gönülden selamlı- yorum." Salon alkışa boğuluyor. Leman Sam ve Neco, geçen mevsim Günay Kulübu'nü tık- lım nklım her geçe dolup taşı- ran programlarını Demirel ve basın önunde tekrarlıyorlar. DYP'lilerin alaturka şarkılı, türkülü ve dansözlü eğlence gecelerinde bulunmaya alışık olan Demirel, bu konseri ön- ce biraz şaşırtıcı buluyor, ama sonra ilgi ile dinleyip alkışla- maya başlıyor. Neco, Demirel'in etrafında dönerek söylüyor şarkılannı: — Bundan böyle düşttnerek atın adtmlarınızıu, Elbet bir gun mutlulnktan yana alırız payımızuı.. • Sonra "aşk" hakkındaki dü- şüncelerini soruyor Demirel'e mikrofonu uzatıp. Demirel'in tanımı şöyle: — Aşk çok yöce bir duygu- dur. Nazmiye Demirel de şöyle tanımhyor: — Aşk sonsuza kadar mut- luluktur. Leman ve Neco birlikte ta- nımlıyorlar aşkı: — Aşk eski bir yalaaan Ademle Havva'dan kalaaan. Sonra Demirel'in gözlerine bakarak yeni bir şarkı: — Kolay kolaaay, üzülmem bir dahaaa.. Masamızda oturan İsmet Sezgin'e soruyoruz: — DYP ve Demirel çağ mı atladı? Ne oluyoruz? İsmet Sezgin keyifli: — Yapmayın, biz her zaman çağdaştık, ama sizler bizi baş- ka gösteriyorsunuz. Davetten ayrılırken yine DYP'nin önde gelen bir yöne- ticisi ile konuşuyoruz: (Adım vermeyelim). — Ok kez bir DYP gecesin- de sıkılmadık, eğlendik. Peki, ama "baba" bizi ne zaman kurtaracak. Kulağınııza eğilip yanıtlıyor: — Dur hele baba önce bir kendioi kurtarsm da? SİZE DE ÇIKABİLİR Marifetli posta kutuları ESKİ Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Necdet Ünığ açıkhyor: — MİT raponınn posta ku- tumda buldum. Hangi MİT raporunu? Dev- letin en üst kademelerinde gö- rev yapanlann kaçakçüarla ve- ya ses sanatçılan ile ilişkileri olduğunu öne süren MÎT'in gizli özel çalışma etüdunü. Sonra bu rapor için dava açıyor. Başbakanlığı 40 mil- yon lira tazminat ödemeye mahkûm ettiriyor. Dışişleri Müsteşan Tugay Özçeri açıklama yapıyor: Hangi kriptoyu? Cumhur- başkam ile ABD Başkanı Bush arasında geçen görüşmenin gizli tutanağînı. Kimileri de posta kutulann- da Atatürk düşmanı kitapçık- lar buluyorlar. Posta kutulanmız çok ma- rifetli olmaya başladı. Posta kutusundan ne çıkacağı hiç belli değil. Posta kutusu değil milli piyango. Dikkat edin, bir posta kutu- su da siz edinin. Belli olmaz. Size de çıkabi- lir. PIKNIK PIYALE MADR.4 CAMIM SlüUNCA UCAESIN SEH fflZU GAZETECİ NECDET ŞE\ ?: u&cu eetiiş OLAMLAJ? BU BİLE UOŞ ANLAR ÇIKARTABİÜI? . UİÇ ÖİLB ÇIL6INUKLÛİ&NIZ OLMAVI MI ?. 6ÛM ALACAKARANUK Kv$l\GihlOA M&IL TY MUSUMU7 ? BUHA MAC6RA 1URİZMİ tf Ki Tv ANTEÜifJİ dO/LB GÜZEL 0ig MANZÜRAMil 2LDUGUHU NERPEN BİLECEkcTİK ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACl AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GİRSEŞ GARFIELD jm DAVIS YERLB& BUZ GİBİI J?M RAVT5 TARtHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 26 Haziran AVROKOMUNIZM ANLAYIS/.. BUGUAl, YuGOSLAV GAZETECtSt FgANE BAB.81B&, YAZOISt BrtS MAİC4LEPE, ILK. K£2. "AV&O/COMuMtZM" 'ERİ/l>fMI AC.ULLAHAAfŞT/ ANCAK, "AVRuPA KOMÜ- NıZMl " ANtAAAtHA S£Câ/V SU TERtKıfl TUM OUN- YAYA DUYU/2AN V£ 8ENIMSETEM K'ft. İTALYAN KOMUNIST PAHTı GEMEL SEK/ZETElBl EN&ICO İE&.W<SVE/e OLMUÇTU 1373 TEKı Ş'Cı DAggESı- UıN AHOINOAN "TK&HSEL UZLAŞIMA"FOdMULUNCI ORJAYA KOYAM BERUNGUEg, AV/ZuPA'DA P/SOi-E- MIŞTI. soSYAusr ıtcrrpAR, ANCAK fflP 7 » TERjÇoĞULCU PEMOK&4r/tC SfSTt lll V ^> "^^ 6E&Ç.E£LEÇTTetLEB(U/eC» : . SU AMAÇtA PA, II \/\ MUHAFAZAKAE PAfS.TtLE#LE rARlHSEL SlR TURK VE DUN\A KARİKATURÜNDEN *: >. •*ıt.'?-^ VAZISIZ' Metin Gökçe (Akbaba/1960) tfte Arpma fmii buldu aradıgmı. (1875/tmz4isız) İLAN SOLHAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davacı Turkiye Ekktrik Kurumu Elaağ Muessesesi vekili Av. Sıtkı Çan tarafından davalılar Hadi Gulaçtı ve diğerleri aleyhinde acılan tazroinat davasının yapılmakta olan duruşmaları sırasında: Davalılar Solhan ılçesi Dılektepe köyunden Cevdet Uçar ve Yu- suf Uçar'ın yapılan tüm aramalara rağmen adreslerinın tespıtı mum- kun olmadığından, dava dilekçesi ve duruşma gununun gazete ile ilanına karar verilmiş olup. karar gereğince adı geçen her ıki dava- hların 11.7.1990 gunu saat 9.30'da bizzat veya bir vekılle temsilen duruşmada haar bulunmalan. aksi halde duruşmaya yoklukların- da devam olunacağı ve hukum verileceğı dava dilekçesi ve duruşma gününün ılanen tebliğ olunur. Baan: 47028 İLAN MUDURNU ASLİYE CEZA MAHKEMESİ'NDEN ESAS NO: 1988/91 KARAR NO: 1989/6 Zina suçundan sanık Mudurnu Gökören köyunden lrfan ve Ne- bahat'ten olma 1962 D.'lu tfagat Gören hakkında mahkememizin 21.2.1989 tarih ve 1988/91 E., 1989/6 K. sayıb karan Ue hakkında açılan kamu davasının TCK'nın 99 ve CMUK'nuı 253. Mad. göre düşürulmesıne dair gıyabında karar verilmiş, yapılan aramalara rağ- men karar teblığı yapılamamış bulunduğundan hükmün ilanen teb- liğine karar verilmekle ilan masrafımn kendisinden tahsil edileceğı hususu ilanen tebliğ olunur. Basın: 27837
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle