Katalog

CUMHURÎYET/18 SPOR 20 HAZİRAN1990 E Almanya karşısında uzatma dakikasında attığı golle sevindi Kolombiya son aııda F. Almanyu: 1 - Kolombiyu: 1 HAKEMLER: Snoody (K. trlanda) (S), Mandi (Bahreyn) (5), Lane- se (ltalya) (5) F. ALMANYA: /- tllgner (5), 2- Reuter (5), 5- Augentaler (5), 6- Buch- wald (S), 14- Berthold (5), 19- Pflügler (6), 8- Hassier (6), (20- Olaf Thon ?), 10- Matthaus (6), 1S- Bein (S), 7-İLittbarski (6), 9- Voller (6), 18- Klınsmann (6) KOLOMBİYA: Higuita (7), 2- Escobar (S), 3- G.B. Gomez (5), 4- Herrera (6), 15- Perea (5), 8- G.J. Gomez (6), 14- Alvarez (7), 10- Val- derrama (7), 20- Fajardo (6), 7- Estrada (7/, 19- Rincon (7) SARIKARTLAR: Herrera, G.J. Gomez. Alvarez (Kolombiya), Bert- hold (F. Almanya) GOLLER: Dk. 88 Littbarski, Dk. 92 Rincon MİLANO (Cnmnuriyet) — 14. Dünya Futbol Şampiyonası fınaJ- lerinde (D) grubunda oynanan maçta, şampiyonlukta ıddıalı F. Almanya, son maçında Kolom- biya ile 1-1 berabere kalarak gnıp birincisi oldu. Karsılıklı ataklarla geçen kar- sılaşmada, F.Almanya, gnıp bi- rincüigini daha önce garantiledi- £ için oyunda fazla riske girme- di. Kolombiya ise, güçiü rakibi karşısında en azından bir beraber- lik alarak 2. tura kalma isteği için- deydi. 10. dakikada Voeller'in önüne düşen lopa bu oyuncunun yaptı- ğı hamleye karşın Kolombiya ka- leci'si Higuita, göğsüyle topu ce- za sahası dışında kontrol edip Al- manya'ya gol şansı vermedi. 19. dakikada Matthaus'tan aldığı pasla ceza sahasına giren Klins- mann direk kaleye vurdu. öne çı- kan kaleci Higuita, kaleye git- mekte olan topu son anda kornere çelerek üzaklastırabildi. 27. dakikada ise Rincon sol ta- rafta topla buluştu. önce Reuter sonra da Berthold'u geçtikten sonra yaptığı ortada Estrada'nın kafası dışarı^itti. tlk yansı golsüz kapanan maç- ta goller, son 3 dakikada oldu. 88. dakikada Voeller'in pasııu yakalayan oyuna ikinci yanda gi- ren Littbarski, çaprazdan kaleci- nin ttzerinden fiteleri gördü: 1-0. Maçın son saniyelerinde, Val- derrama'run uzun pasıyla F.Al- manya cezaalanına giren Rincon, tllgner'in bacaklarının arasından topu filelere göndererek skoru be- Ürledi: 1-1. Bu sonuçla F.Almanya, 5 pu- anla grup birincisi olurken, 3 pu- ana yükselen ve artı bir averajı buiunan Kolombiya da 2. tura ge- çen ekip oldu. Takımlar O G B M A V P F.Almanya 3 2 1 — 10 3 5 Yugoslavya 3 2 — 1 6 5 4 Kolombiya 3 1 1 1 3 2 3 BAE 3 3 2 11 — MAÇIN ELEŞTİRÎSt Ilk ve son adam CUMHUR CANBAZOĞLU MİLANO — Futbolda ilk ve son adam olan kalecinin birinci görevı ellerini de kullanarak 3 direk arasını golden korumaktır. Ka- leci, bu görevi gereği pasif adamdır. Topu keser ve oyunu başlatır. Giyirni de diğerlerinden farklı olan bu futbolcu reflekslerine ve çe- vikii|ine-göre ıtibar görür. Bu Dıinya Kupası'nda futbolseverler, kaieciliğe yeni bir yonım getiren Higuita ile karşılaştılar. Kolom- biya kelecisı Higuita, liberonun sırtında ikinci bir libero gibı oy- nayarak ceza sahasının dısına çıkıyor, kendınden emin hareketler- le oyun kuruyor ve kalecinin 11. adam olarak hücuma kaulabile- ceğini kanıtlıyor. Belki de ltalya 9û'dan akıllarda kalacak en ilgınç anı, Higuita'nın kalecılik dersi olacak. Kolombiya, İtalya 9C'da F. Almanya'nin ilk ciddi rakibiydi. Sa- ha markajı ve preste çok usta olan Kolombiyalılar, 4-5-1 oynaya- rak orta sahaya adam yığdılar. 31 derece sıcaklıkta kalabalık orta sahada kısa üçgenlerie F. Almanlar'a top göstermeyen Kolombiya karşısında Beckenbauer neye uğradığını şaşırdı. Sol kanatta Breh- me'nın yerini doldurmaya çalışan Pruffer ve sol kanatta Hassier, akın yaratmak yerine Voeller ve Klinsmann'a derinlemesine pas- lar attılar. İyi futbol oynamakla yıldız olunmuyor. Büyük futbol- culuk için öncelikle centilmen olmavı bilmek, sporculuk ruhunu içine sindirmek gerekiyor. Kalan maçlannı Roma'da oynamak isteyen ltalya Çekoslovakya'yı rahatyendi Evsahibinin istediği oldu îtalya: 2 — Çekoslavakya: 0 STAT: Roma HAKEMLER: J.Quiniou (Fransa) (4), Langenhove (Belçika) (4), Smith (tskoçya) (5). İTALVA: /- Zenga (6), 2- Baresi (6), 3- Bergomi (6), 6- Ferri (5), 7- Maldini (6), 10- Berti (6), 11- De Napoli (5), (8- Vierchwod 4), 13- Giannini (6), 15- Baggio (7). 17- Donadoni (6), (4- De Agostini (6), 19- Scnillacci (7). ÇEKOSLOVAKYA: Stejskal (7), 3- Kadlec (5), 15- Kinier (5), 4- Ha- sek (6), 7- Bilek (6), 8- Kovanec (5), 11- Moravcik (5), 14- Weiss (4), (19- Gnga (5), 20- Nemecek (4) (2- Bielik (5), 10- Skuhravy (6), 17- Pfeifenberger (4). SARI KARTLAR^bvanec; Skuhravy (Çekoslavakya), Berti (ltalya) GOLLER: Dk. 9 Scnillacci, Dk. 77 Baggio. ROMA (Cumhuriyet) — DüNya Kupası fînallerinde A grubunda dıin gece 2. tura yük- selmeyi garantileyen ev sahibi ltalya ile Çekoslavakya karşı karşıya geldiler. Evsahibi ltalya, 27 yıldır yenemediği Çekoslavak- ya'yı Schillacci ve Baggio'nun goüeriyle yenip grubunda lider olarak 2. tura çıktı. Maça hızlı başlayan ltalya ilk dakikalarda rakip kalede gol ara- dı. 9. dakikada grupta yapılan maçlann biçbirinde yer almayan ve Italyan seyircilerin devamlı te- mpo tutup oyuna girmesini iste- dikleri Baggio'nun yerden sekti- rip vurduğu şuta dışarı çıkmadan Schillacci'nın kafası ile top ağa- lara giderken ttalyan taraftarlar da erken gelen golü kutluyorlar- dl - 41. dakikada Dona- doni'den gelen topla ceza saha- sına giren Berti topu kaleciye ni- şanlayarak takımını bir golden daha etti. 2. yanda Italya'nın üs- tünluğu devam ederken Çekosla- vakya'da 1 gol atabilmek için ra- kip kalede tehlikeler yarattı. 56. dakikada Schillacci'nın ceza sa- MAÇINELEŞTTRÎSÎ Olimpiyat Stadı'nda karnaval METİN TÜKENMEZ ROMA — Roma Olimpiyat Stadı ltalya için çok büyük avantaj. Bu stada gelen ko- nuk takımlar halya ve seyirci baskısından âdeta kayboluyorlar. ltalya ve Çekoslovak- ya, ikinci maçlarnıdan sonra bir ust grubu garantilemişlerdi. Bu maç grup birincisini belirlemek ve birinci olan takımuı yine Ro- ma'da oynaması bakımından onemliydı. Olimpiyat Stadı'ndaki maçlannı karnaval havasmda oynayıp kazanan ltalya doğal ola- rak çok hırsuydı ve Roma'da oynamanın avantajını da biliyordu. Bu nedenle ttalya mutlak kazanmak için çıktığı sahada çok saldırgan ve tempolu bir maç oynadı. Van pas yapmadan sttrekli dikine oynayarak Çekleri kendi alanlanna hapsettiler. Çekos- lovak fut,bolcular çok daha fızikli olmala- rına karşın ttalyan futbolcuların hırs fak- törlerinden otiiru bire birde miicadeleleri kaybettiler. En önemlisi de ttalyanlar çok akıllı bir taktik uyguladılar. Çekoslovak ce- za alanı çevresinde topu kaldırmadan aya- ğa ve dikine paslarla oynadılar. Ağır Çekos- lovak savunması bu tür toplarda çaresiz kal- dı. 3-4 kez de kaleci ile karşı karşıya kalma- lanna rağmen, son vuruşlan yapamadı Ital- yan futbolcular. Çekoslovakya ise bir üst tura çıkmanın ra- hatlığı ile oynadı. Kendisini hiç zorlamadı. Daha onceki maçlarda en büyük kozları olan Bilek ve Moravçjk, bu maçta hiçbir var- lık güsteremedi. Çünkü takım olarak atağı düsunrnediler. Zaten bu futbolcuların etkin- liği de atakta ortaya çıkıyor. Kupada bugun Torino'da (Brezilya-lskoçya) hası içerisinde Skuhravy tarafın- dan düşürülmesine hakem "devam" dedi. 60. dakikada Schillacci'den gelen pas ile top- la buluşan Giannini'nın çapraz- dan şutunu kaptan Hasek çizgi- den kornere çıkardı. 67. dakika- da Skuhravy'nin ortasında Gri- ga'mn kafa golunü ofsayt gerek- çesiyle saymadı. 71. dakikada Baggio'nun ortasında Berti topu eli ile ağalara gönderdi ve ha- kemden sarı kart gördü. 78. da- kikada Baggio soldan daiıp sıra- sıyla Kinier, Hasek ve Bielik'i ge- çip kalecinin sağmdan topu ağ- lara gönderirken klas bir oyun- cu olduğunu ve rekor transferi hakettiğini açıkça gösterdi. Ma- çın kalan bölümünde iki takım da atak gelişürmeyince maç 2-0 sona erdi. Avusturya galip Bu arada grupta oynanan diğer maçta Avusturya, ABD'yi 2-1 yendi. A grubunda bir üst tura çıkma şanslarmı maç oncesi yiti- ren iki takımın maçında goîleri 49. dakikada Ogris, 62. dakika- da Roda ve 78. dakikada Murray kaydetti. F. ALMANYA'DAN İLK BERABERLİK — D Grubu lideri F. Almanya. Kolombi>a karşısında son 2 dakika içinde attıgı golle galip duruma gecti, son dakikada vedigi golle ise beraberliğe razı oldu. F. Alraan Matthaus, onceki maçlann aksine bu maçta rakip fileleri bavaiandıramadı. Yugoslavya fark attı Yugoslavyn: 4 B.A.E.: 1 HAKEMLER: Takada (Japonya 6), Vautrout (Fransa) (5), Mikkel- sen (Danimarka) (5) YUGOSLAVYA: /- tvkovıç(6), 2- Stanojkoviç (6), 3- Spasiç (5), 5- Hedzibegiç (6), 6- Joziç (6), 7- Bronoviç (6), 16- Sabanadzoviç (7). (15- Prosineckı (7), 8- Susuç (6), 10- Stajkmiç (7), 10- Pancev (7), 11- Vujoviç (6) (4- Vuluç (7). RARAP EMİRLIKLERİ: 17- Fa- raj (5), 2- K.GMubarek (5), 15- Abdulrahman (6), 19- E-Abdul- rahman (6), 21- Al Haddad (6), 3- Jumaa (7), 6- A.Mah. Abdullah (5), 12-Abbas(5), 14- NKMuba- rek (5), (5- Sultan (5,, 8- K.L.Mu- barek (6), 10- Al Talyani (6). GOLLER: Dk. 4 Susiç, Dk. 8 Pançev, Dk. 47 Pançev, Dk. 90 Prosineckı (Yugoslavya) Dk. 21 Jumaa (BAE). BOLOGNA (Cumhuriyet) — Dünya Kupası finalleri D grubu- nun son maçında BAE'yi 4-1 ye- nen Yugoslavya, grup ikineisi oİa- rak çeyrek final elıminasyonuna çıkma hakkını eldeetti. Yugoslav- ya'nın daha başarılı bir futbol ser- gilediği maçtan 4-1 mağlûp ayrı- lan BAE, kupanın en fazla gol yi- yen takımı oldu. Yeni bir Brezilya••• Çtyrek fînale gel- çehresini olusturmîÇfj gel- meyi garantileyen Bre- V # * *zilya, bu maçta Mül- • / ler'in yerine mart ayın- 0 dan bu yana maça çık- mayan Romario'yu oynatıyor. Carreca, Moller'in yedek kulu- besinde kalmasından hosnut de- gil. Üç açıkla daha başanlı oy- nayabilecekJerini söylüyor. Be- beto^a da oyunun gidişine gö- re ikinci yanda Carreca'nm ye- rine şans verilebilir. Çift san kartlı Moser'in yerine Rocha ya da Aldair, Jorginho'nun yerine Mazinkho forma yiyecek. Tek- nik direktör Lazarooi eleştiriler- den yılmadan Brezilya'nın yeni çehresini olu$tunnakla meşgul. Iskoçlar öncelikle beraberlik alıp üst tunı garantilemeyi urnu- yorlar. Teknik Direktör Rourgh, Brezilya'yı kanatlardan çökert- meye çalışacaklannı söyledi. ts- koçya'da sakat yok. Brezilya'yı iki farklı yenmeleri halinde grup şampiyonluğu şanslan doğacak. Puan durumu CGRUBU TAKIMLAR Brezilya Iskoçya Kostarika lsveç O G BM A Y P 2 2 0 0 3 1 4 2 1 0 1 2 2 2 2 1 0 1 1 1 2 2 0 0 2 2 4 0 Cenova'da (İsveç-Kostarika) Tam bir puan maçıIsveç'in en iyi puan ve averajı olan dört ta- lam arasına girip çey- 0 rek final elemelerine m kalması için bu maç- tan farklı galip çıkması gereki- yor. Geçilmez denilen tsveç sa- vunması iki maçta dört gol ye- di. Bu savunma, Kostarikalı Ca- yasso'yu durdurmakta zorlana- cak. Teknik Direktör Nordin, defansa fazla önem vermeyip sü- rekli saldıracaklannı ve bu maç- ta kaleye 'şut atma' rekoru kıra- caklannı açıkladL Isveç'te kritik maçlann adamı Magnusson yok. Roland Nilsson iyileşti. Kostarika Teknik Direktöni Mi- litonovic, sıfır averaj ve alacak- ları bir puan ile Brezüya'nın ar- dından grup ikineisi olacaklan- nı söylüyor. Kostarika atak oy- nayacak, lsveç*e karşı bu maçta kaleci Conejo, çift stoper Mon- tero ve Marchena, libero Flores1 den oluşan bloka güveniyor. Tam bir puan maçı izleyeceğiz. TVde bugun Brezilya-lskoçya (TV-l'den Naklen yayın), 00.15 tsveç- Kostarika (TVl'den bant yayın) TVde yann Belçika-lspanya (TVl'den naklen yayın), 21.50 Irlanda- Hollanda (TV-rden naklen ya- yın), 24.00 Özet görüntüler (TV2'den bant yayın). TJÜNÜN İÇÎNDEN • TRABZONSPOR, MALATYASPORLU ÜNAL İLE 3 mılyar 250 milyon liraya 2 yıllık sözleşme imzaladı. Trabzonspor Başkanı Mehmet AJi Yılmaz, eski takımıyla sözleşmesini feshenıği Ünal'a 1 milyar 750 milyon lira, Malatvaspor'a ise 1.5 miiyar iira verecek. m BEŞİKTAŞ DIŞ TRANSFERDE Rumen Popa Marian ve Yugoslav Cevdet Marici ile gdrüştü. Rumen Popa iki yıllığına 500 bin dolar, Yugoslav Marici ise 250 bin dolar istedi. • TANJU'YA CEZA YOK — Galatasaray basın sözcüsü Do- ğan Hasol, son günlerde sanatçı Hülya Avşar ile adı aşk skan- dallarına kanşan Tanju'ya, kesinlikle ceza verilmeyece|ıni soyledi. Hasol, "Bir futbolcuya ceza verilmekle tüm sorunlar halledilmez" dedi. •BASKETBOLDA KURALAR — Basketbol Avrupa Kupala- rında Türk takımlannın rakipleri dun yapılan kura çekımi ile belli oldu. Buna göre (ig şampiyonu Galatasaray Arnavutluk şampi- yonu ile karşılaşırken, Kupa Galipleri'nde Paşabahçe - Kızılyıl- dız (Yugoslavya), Koraç Kupası'nda ise Fenerbahçe - Pass Pepinler (Belçika), Efes Pilsen-Tungsram (Macaristan) Tofaş S-^S - Pho- nola Caserta (ltalya) Çukurova - Honved (Macaristan) ile mu- cadele edecekler. Bayanlarda ise Galatasaray - Polisportiva (ltal- ya), İUSBK - BSE (Macaristan) Yukseliş ise Sarabon (Yugoslav- ya) ile eşleşti. MARADONA VE CONEJÖ — Arjantin'in 30 yaşındaki büyük umudu Maradona ve Kostarika'nm aym yaştaki file bekçisi Conejo ilerlemiş >aşlanna ragmen gençlere Uş çıkartıyoıiar. ltalya 90'da 628futbolcu içindeyaşı 30 ve 30'dan yukarı lOOfutbolcu var 30luk gençlerin kupasıSpor Servisi — Yaşlı deyip geç- meyin.. Evet 1990 ttalya Dünya Kupası, 30'luk "genç"Ierin kupa- sı haline dönüşüyör.. 38'lik Mil- la, Kamerun'u; 36'lık Gerets ve 33'lük Ceulemans Belçika'yı; 34'lük Hadzıbegiç de Yugoslav- ya'yı sırtlarken, kupanın "panzeri" Federal Almanya da yaşlan 30'u asan Matthaus, Vo- eller, Augenthaler ve Litbarski ile hedefe yûrüyor... Dünya Kupası'nın en yaşlı oyuncusu ise 120. kez tngiüz mUii takım formasım gjyip dünya re- korunu eu'ne geçiren Peter Shil- ton... Tecrübeli file bekçisinin ya- şı tamı tamına 42... 20'lik takım arkadaşlan ile takımınm başansı için koşturan Shilton, ilerleyen yaşına karşın hâlâ kalede güven veriyor... Dünya Kupası'nda mücadele eden 628 futbolcu içinde yaşı 30 ve 30'dan fazla tam 100 futbolcu var. Kupa'nın en yaşlı oyuncula- nna sahip ekibi 10 futbolcu ile S. trlanda olurken, F. Almanya'da yaşı 30 sınınnı asan 8 futbolcu bu- lunuyor. Bu ekibi, yaşı 30'u aşan 7'şer futbolcusu olan Çekoslovak- 42'lik Shilton Ingiltere kalesinde görevini başarıyla sürdürürken Kamerunlu 38'lik Milla, Belçikalı 36'lık Gerets ve 33'lük Ceulemans, Yugoslavyalı 34'lük Hadzıbegiç, F.Alman 30'luk Matthaus, Voeller, Augenthaller ve Litbarski kupanın flaş isimleri. ya ve Arjantin izfiyor... Kupada 30'luk futbolcusu bu- lunmayan ekipler ise Birleşik Arap Emirlikleri ve Amerika Bir- leşik Devletleri. Bu iki ülkenin yaş ortalaması 25-26 sınınnı asmı- yor... ttalya: Zenga (30), Baresi (30), Vierchovod (31), Ancelotti (31), Tacconi (33), Serena (30). Avusturya: Lindenberger (32). Çekoslovakya: Stejkal (30), Bi- lek (30), Kocian (32), Staraka (32), Chovanec (30), Kinier (30), Baluch (32). Arjantin: Pumpido (32), Bau- za (32), Calderon (30), Marado- na (30), Giusti (33), Olarticoecha (31), Simon (30). SSCB: Dassaev (33), Bessenov (32), Knidiatulin (31), Damianen- ko (31), Chanov (31), Gorlukoviç (30). Romanya: Lung (30), Klein (30), Andone (30), Camatanı (32), Liliac (31). Kamerun: N'Kono (34), Bell (35), Kunde (34), Milla (38), Eke- ke (30). Brezilya: Acagio (31), Tita (32). Isreç: Hysen (30), Stromberg (30), Ravelü (30). tskoçya: Leighton (31), McLe- ish (31), Aitken (31), Bett (30). Kostarika: Conejo (30), Oban- do (30), Chavez (30), Chavarria (31), Guimaraes (30), Jara (30). F.Ahnanya:Augenthaller (33), Littbarski (30), Völler (30), Matt- haus (30), Mill (31), Bein (30), Steiner (33), Pfugler (30). Yugoslavya: Hazdıbegiç (34), Josiç (30), Susiç (35), Vujoviç (32). Kolombiya: Aranga (30), Go- mez (30), Iguaran (33). Belçika: Ceulemans (33), Cljters (33), De Wolf (32), Gerets (36), Preud'Home (31). Ispanya: Gorriz (32). Urnguay: Alvarez (30), De Le- on (32), Alzamendi (33), Paz (30), Revelez (30). G. Kore: Chtıng (30). tngUtere: Shilton (42), Butcher (33), Robson (33), VVaddle (30), Lineker (30). Hoilanda: Van Breukelen (33), Tiggelen (33), Rutjes (30), Hiele (31). S. trianda: Bonner (30), Mc Carthy (31), Moran (34), Mc Grath (30), Aldridge (31), Sheedy (30), O'leray (32), Hughton (31), Stapleton (34), Peyton (34). Mısır: El Gani (30), El Battal (33). HAFTALIK ABDÜLKADÎR YÜCELMAN Kupada Türkiye yok "56 milyonluk TürkJye'de profesyonellik var, milyarlık transferler var, yeşil sahalar var, çöplüklerde ayak topu ile büyüyen mflyonlarca çocuk var, futbol çıkjını bir halk var, futboldan gayrı sporu dışla- yan basın var, gece gündüz maç yayımlayan televfzyon var; ama Ofinya Futbol Kupa- sı'nda Türkiye yok. Hülya-Tanju askını durma- dan mansetlere geçireceği- mize, bu sorun üzerine kafa yorsak daha İyi olmaz mı?" d/yor sevgılt İlhan Selçuk Ağa- beyim. Kafa yormaz olur muyuz II- han Ağabey. Nicelerimiz çıktı yıllardır içlmızden, futbolun, sporun içinden niceleri. Ama kafa yorduğunu, kafasındakileri biraz uygulamaya koyduğunu görenler hemen önüne bir set çektiler o kafa yoranların. Hem öyle bir set koymakla da kalma- dılar, ayaklannın aJtına birer karpuz kabuğu koydular, şimdi kimileri Anadolu'nun ücra bir köşesinde beden eğitimi öğret- meni olarak yaşamını sürdürü- yor, kimi de lanet edip egitim gordûkleri Avrupa ülkelerıne döndüler. Konumuz futbol olduğuna göre futbolun birimlerini teker teker irdeleyelim. önce kulüp- ler; bunlar tam anlamıyla kao- su yaşıyorlar Beden Terbiyesi: ne bağlı, Dernekler Yasası'na tabi, SSK uygulamasının kap- samı içinde ve özerk Futbol Fe- derasyonu'nun organizasyonu içinde bir birim. Şimdi kulüpler sistem olarak hangi yasa ve yö- netmeliklerle yürûtülecek belli değil. Ne tarafa çeksen oraya gidiyorlar Amaç ve yöntem bü- tünlüğünden yoksun, sanki arapsaçı. Futbolcuların profesyonellik yöntemleri içinde birer amatör olmakta ısrarlı kalmaları futbo- lun kalkınmasında en büyük et- ken. Teknik direktörlerimiz hâlâ yerli-yabancı kavgası verirler- ken Yugoların ıstilasından bir türiü kurtulamayan futbol piya- samızda simsarlar cirit atıyor. Bu simsarların içinde yine fut- bolun içinden gelmiş, hatta ba- sının arasına sızmış olanların da etkisı ile yeterii ve yetenekli yabancılardan çok, işsiz güç- süz, ununu elemiş eleğini du- vara asmış olanların gelmesi ile Türkiye dış piyasadan ne bek- leyebilir ki. Ama bu düzen böy- le kurulmuş. Bu düzeni boz- mak isteyen kendisini hemen bu dünyanın dışında bulur. Ve İlhan Selçuk Ağabey'in sözünü ettiği milyarlar her yıl katlanır da katlanır. ve futbolda neden Dünya Kupası'nda olmadığımı- zın nedenı için kafa yoranlar da bu bozuk düzene uzaktan bak- mak zorunda ka/ır. Afrika uyandı. Futbolda da ayak seslerj artık Avrupalardan duyuluyor. Biz hâlâ AT'çıları kız- dırmamak için ayak uçlarımıza basa basa yürüyoruz. Vurdeyinceöldürdük Bugünlerde burnumuza ya- nık kokuları gelirse hiç düşün- meyin, amatör kulüplerden ge- liyordur. Amatör kulüp yöneticilerin- den sitem üstüne sitem: "Bir Oünya Kupası'na kaptırmışız kendimlzi her seyi unuttuk. Siz bile amatör kulüpleri unuttunuz. Bu karambol İçin- de her gün amatörlerle ilgili bir yönetmelik değlşiyor. Ne olacak halimiz, battık." Evet 2 yıl için geçerli olan amatörlerin transferi 1 yıla in- dirilince şimdi sporcular bay- ram ederken kulüpler "yandık" diye feryat ediyorlar. Yıllarca emek verip yetiştirdikleri spor- cuları parayı bastırıp alanlara karşı savaş veremeyen amatör spor kulüplerinin tam belinin ortasına inen yeni yönetmelik, bazı kulüpleri liglerden çekil- meye götürebilir. Bu da sporun geleceğini kuşkusuz etkiler. Danışma kurulunun 2 yıl önce- ki bir kararına göre sporcuyu yetiştiren kulübe yeni kulübü tazminat gibi bir para odemek zorundaydı. Sonra bu işin cılkı çıktı ki yönetmelıklerde değişik- liğe gidildi. Ama bu işin mutla- ka bir ortası bulunmalı. Bir yan- da sporcu bir yanda onu yetiş- tiren kulüp. Bunun ortasını bul- mak danışma kurulunun göre- vidir ve hatta sorumluluğu altın- dadır. Bir tarafı yaparken öbür tarafı yıkmaya/ım. Sayın Bakan Avni Akyol'a Ligdi, kupaydı derken arka- sından Dünya Kupası gündeme gelince daha önce değınmek istediğimiz bir konuya ancak sı- ra geldi. Bu da öğrenci sporcu- lar konusu. Mayıs ve haziran ayian ge- nellikle sınav ayıdır. Oysa tüm Türkiye şampiyonaları da hep nedense bu aylara rastlar. Bu sorun yıllardır çözülemedi. Sporcu yaşı ile öğrenci yaşı he- men hemen hep aynıdır. Bu so- runun çözülecegine inandığı- mız günler oldu. Özellikle Gençlik, Spor ve Milli Egitim bakanlıklarının tek bakanlıkta birleştikleri dönemde. Ama tek bakan bile bu soruna çözüm getiremedi. Çünkü bürokratlar vardı bakanın önünde. ve yine bürokratlar var şimdi de. Ba- kanlıklar birleşmiş, aynlmış, ba- kanlar degişmiş, farketmedi, sorun devam ediyor. Şimdi spor yapan öğrenciler sınavlara hazırlanıp eğitime mi önem versinler, yoksa bağlı ol- dukları kulüpler adına müsaba- kalara mı girsinler? Seçmek o kadar zor ki. Ama bizde neden- se para getiren futbol, basket- bol ve voleybol sporu yapanlar genellikle sporu tercıh etmek, eğitimi ikinci plana atmak zo- runda kalıyorlar. Oysa milli eği- timci bürokratlar bir öğrencinin şu ülkeye kaça mal olduğunun nesabını kuşkusuz bilirler. Bi- lirler de neden hâlâ sınavlarla müsabakalan birbırleri ile ça- kıştırırlar, anlamak olası değil. Ya bu ülkenin gençlerine egitim yaptırmamak istiyorlar ya da kafalarında başka planlar var. Bilmem anlatabildik mi Milli Egitim Bakanımız Sayın Avni Akyol. Siz ki spordan gelmiş, sporun inceliklerini bilen, spor- da zamanlamann önemini an- layan kışisiniz. "Siz de Sayın Akyol" diyoruz. Çünkü sporfa ilgili olduğunuz dönemde ça- balarınızı biliyoruz, hâlâ unut- madık. Ama şimdi Milli Eğitimin başındasınız. Sayın Akyol spor- culann sesıne ve sorununa lût- fen eğiliniz. Lütfen.