23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 3 MAYIS 1990 uımHastalaııan Isçini Yaşama Hakkı... Göze batan bir husus, devlet ana tarafından bu feci akıbete terk edilmeye mustehak gorulenlerin 'geçimıni emeğı ıle kazananlardan sadece işçiler' olması, tnemur, esnaf vesaireye ise suresiz tedavi olanağı sağlayan bir sosyal guvence şemsiyesi altında sadece ve sadece işçilere bir 'uvey evlat' muamelesi uygulamak istenmesinde bir beis gorulmemiş olmasıdır. Aynı hal işçi emeklileri, eş ve çocukları için de geçerlidir. BEDİ YAZICI Eski Istanbul Ticaret Odası Meclisi Başkanı Bazı hastalıklar, bunlara tutulanlan yaşam bo- yu tedavıye devama zorlar Böyle vapmazlarsa \ a- kıtsız olurler örneğın, 'şeker hastalığı' dedığımız dıabet böyle bir hastalıktır Kroner arter, kronık bronşıt, romatoıd artnt ve ulseratıf kolıt hastalık ları gıbı daha bırçok sağlıksal bozukluklara duçar olanlar ancak aralıksız (sureklı) tedavıye devam su retıyle yasamlannı sürdurebılırler Ancak yunirlük- te bulunan kanunlar gereğı, genç yaşında bu has- talıklardan bınne tutulan sıgortalı bir ışçı -taş çatlasa- on sekız aydan uzun bir süre ıle Sosyal Sı gortalar Kurumu'ndan sağlık yardımı alamaz Bu bıle ancak kanunun koyduğu sınırları bir haylı zor- lamakla olabılır Aslında bu tedavi suresı alu a> - dan ıbarettır (506 sayıh kanunun 32 33 ve 34 maddelerı) Kanun ne diyor: 506 sayılı Sosyal Sıgortalar Ka- nunu'nun 'Hastalık Sıgonası' başlıklı uçuncu bö lumu sağlanan yardımların, nelerden ıbaret oldu- ğunu, bu vardımların ne suretle ve ne sureyle ya- pılacağını, yukarıda yazılı üç madde ıle belırlemış bulunmaktadır 32 maddenın 'A' fıkrası, 'sağlık yardımı yapıl- ması'nı öngörmekte, 33 madde yardımm 'kapsa- mı'nı saptamakta, 'A' fıkrasıyla sıgortalının 'te- davısmın sağlanması' hususunu ' C fıkrası ıle de 'gereklı ılaç'ların sağlanmasını öngörmekte ve son bendı de yapılacak yardımın 'sıgortalının sağlığını koruma' ve 'çalışma gucunü kazandırma'nın, yar- dımda guduien amaçlardan olduğunu açıkça belırt- mektedır 34 madde ıse yardımların suresıne de- ğınmekte ve bırıncı fıkrası ıle "Sağlık yardımları sıgortalının lyıleşmesıne kadar sürer" hukmunü koymaktadır Anlaşılamaz bir kısıtlama 506 sayılı kanunun bu noktaya kadar ıçerdığı ıl keler, aynı sos>al amaçla duzenlenen, bırı daha ön ce, öburu daha sonra şekıllenmış olan ve 'memurlar ıle 'bağımsız çalışanlar'a sosyal guven- lık sağlama mekanızmaları oluşturan Devlet Me- murlan Kanunu ve buna bağlı >onetmelıkler ıle ba- ğımsız çalışanlarla ılgılı 'Bağ-Kur' Kanunu ıle bu kanunlara kıyasla esasta hıçbır farklıkk gösterme- mektedır Kanun koyucu, nedenını anlamak mumkun ol- ma>an \e aşağıda aynen tekrarlanan ıkı fıkraya 34 madde ıçınde yer \ermemış olsaydı 'hasta ışçının vaşama hakkım' baltalamamış olacaktı Bu ıkı fık- rayı dıkkaıle okumakta yarar vardır "Ancak bu vardımlar sıgortalının kurumca te- davi altına alındığı tarıhten başlavarak altı a\ı ge- çemez." "Şu kadar kı tedavı>e devam edilırse malollok halimn onlenebılecegı veya onemlı oranda azaltı- labileceğı sağlık tesıslen sağlık kurulu raporları ıle anlaşılırsa, bu sure 18 aya kadar uzatılır". 'Bu yardımlar' deyışınden 32 maddede de \, B, C, D ve E başlıklan altında sayılan ve 33 madde- de kapsamları belırtılen (gereklı ılaçlann sağlanması gıbı) 'sağlık yardımları' anlaşılmak gerektığı açık seçık bellıdır Başvurular ve uygulama Yazımızın bırıncı paragrafında değınılen çeşıtlı hastalıklardan hıçbınnın altı ayhk bir tedavi sonucu gıderılemeyeceğı, tedavıye 12 ay daha de\am edıl- dığı takdırde de bunun mumkun olamayacağı ve hatta etkılennın onemlı oranda azaltılamayacağı tartışma gotürmez Buna karşın kanun koyucu bu gıbılen kendı dertlen ıle baş başa bırakmayı, uc- ret dışı kışısel ve özel gelın olup da aralıksız ve sü- rekh tedavıye devam etme olanağı bulamayanlan ölüme terk etmekte bir sakınca görmemış bulun- maktadır Ancak göze batan bir husus, devlet ana tarafın- dan bu fecı akıbete terk edilmeye mustehak göru- lenlerın 'geçıminı emegı ıle kazananlardan sadece ışçıler' olması, memur, esnaf vesaıreye ıse suresiz tedavi olanağı sağlayan bir sosyal guvence şemsi- yesi altında sadece ve sadece işçilere bır 'üvey evlat' muamelesi uygulamak istenmesinde bır beıs görül- memış olmasıdır Av.ru hal ışçı emeklılen, eş ve ço- cukları ıçın de geçerlıdır Bu durumun, anayasanm temel ılkdermden olan 'hak eşıtlığı'nı ne denlı hıçe sayıcı bır nıtelık taşı- dığını, hukuktan en ufak behresı olanlann bıle kav rayacağından kuşkuya yer yoktur En yetkılı ve konuyla en yakından ılgılenmesı ge- ireken makam olarak gorulen Çalışma Bakanlığı' na yapılan başvuruya verılen yanıtta "behrttığımız konular kanun calışmalannda değerlendırılmek üzere not edümıştır" derulmekle yetınılerek herhan gı bır ıvedı durum ya da açık bır haksızlık ımajı görulmedığı, sadece ışın sıradan ve basıt bır konu olarak nıtelendınldığı anlaşılmıştır Ne de olsa kev fiyet not edılmış, zamanı gelınce değerlendırılece- ğı vaat buyurulmuştur' Bu başvunmun bır suretı, aynı tanhte, oluşunun tek nedenı ışçılenn hak ve çıkarlannı korumak olan en buyuk ışçı kuruluşuna, Türk-lş Genel Başkan- lığı'na da ıletılmış ve ılgılen nca edılmıştı. Bu yön- den alınan yanıtta "önenruz uzennde konfederas- vonumuzca da değerlendırme yapılacaktır" derul- mekle yetınılmıştır1 \radan ıkı vıl geçıp de her ıkı yonden ses seda çıkmayınca konu bu kez bakanın kendısme ve Turk-tş Başkanı'na yenıden ammsatılmışüı Bu ıkıncı başvuruya bakanhkça, durumun ıncelendı- ğı ve "Sıgortalının teda\ı suresı sonunda ılaç ve te- davının devamı ıle ılgılı muracaatta bulunması ha hnde taleplerının karşılandığı, konu ıle ılgılı hıç bır sorun ıle karşılaşılmadığı anlaşılmıştır" denıl- mekle kanunun emır ve nehıylennın bakanhğa "vız geldığı" kanısına varmak durumunda kalınmıştır Turk-Iş Genel Başkanı'ndan alınan >anıt ıse "ge- reklı gınşımlerde bulunulacağı", "dokuman (') toplamanın zamana ıhtıyaç göstereceğı", sozu edı len surelerın her hastalık ıçın ayrı avrı uygulanır olduğu, "çalışmalarımız devam etmektedır" gıbı sadra şifa verme>ecek bıldınmler ıçermektedır Aradan ıkı yıl daha geçıyor Çalışma Bakanı da değışmıştır Butun vazışmaların fotokopılerı ken- dısıne gonderılerek gerekh kanun değışıklığımn ele alınması rıca olunuyor Bu başvuruya, muhatabı bakanlık değıl, SSK'ran, konuyla ılgısı anlaşılama- van 'tş Kazaları Daıresı Başkanhğı' yanıt venyor Yanıtın ıçenğıne bundan sonrakı uygulama bölü- münde değınılecektır Ancak konu 506 sayılı ka- nunun ıkıncı bölumünu oluşturan 'tş Kazaları Mes- lek Hastalıklan Sıgortası' ıle değıl üçuncü bölumun kapsadığı 'hastalık sıgortası1 ıle ılgıhdır 'Meslek Hastalıklan Sıgortası' ıle 'Hastalık Sıgortasf nın ay- n ayn konular olduğunu, üçuncü bölumün ılk mad desının (M 32) ılk tumcesını okuyan bır ılkokul öğrencısının dahı anlayabıleceğı açıktır Zıra ıkın- cı bölumün başlığı 'lş kazaları ve Meslek Hasta- lıklan Sıgonası' suretınde ıken III bölumün baş- lığı ıle ılk maddesının ılk tumcesı avnen şöyle Bolum III: Hastalık Sıgortası. Sağlanan Yardım- lar- Madde 32- 'Sıgortalıya, ış kazalarıyla meslek hastalıklan sıgortası kapsamı dışında kalan hasta- lıklara da aşağıda yazılı yardımlar sağlanır " Kanunun III bölumu konusu 'Hastalık Sıgortası' ve bu kapsamda sağlanan yardımlar ko- nusundakı uygulama hakkmda 'lş Kazalanyla Mes- lek Hastalıklan Sıgortası' başlıklı II bölümun ıçer- dığı konularla, yanı başka bır türden sıgorta ıle ıl- gılenmesı ve hatta ne turden olursa olsun hastalık kavramı ıle ılgısı bulunmaması doğal olmak gere- ken, SSK tş Kazaları Daıre Başkanlığı'nca yapılan açıklamalarda örneğın şeker hastalığına tutulan bır ışçımıze yapılacak 'ılaç sağlama yardımı' aşağıda yazılı şekılde cereyan edıyor ve böyle olması da ge- rekıyormuş a "6-18 aylık tedavi sürelen, her hastalık vaka- sı ıçın belırlenmıştır " b- "Şıfa karan alındıktan sonra aynı ve başka bır hastalık sebebıyle yenıden 6-18 ay tedavi mum- kündür " Bu noktada bıraz duralım "Ben hadımım dıyo- rum, o bana kaç çocuğun var dıye soruyor", ör- neğı, tıp bılımının, bazı hastalıklar vardır kı bun- larda "Şıfa olanaksızdır £ncak aralıksız ve stireklı tedavıve devamla yaşam surdürülebılır" demesı karşısında, bu uygulamanın nasıl yapılabıldığı her- kesı hayret \e dehşet ıçınde buakmak gerekır Hangı hasta ışçı, yakalandığı şeker hastalığından şıfa bulduğunu, ancak hemen ardından >enı bır şe- ker hastalığına tutulmak durumuna konu olduğun- dan yenıden kanunun (') tanıdığı surelerle tedavı- sının devamını ısteyebıhr ya da "Bu sefer romato- ıd artrıde yakalandım Bır yandan bu yenı hastalı- ğımın tedavısını sağlayuı bır vandan da geçmesı za- ten olanaksız olan şeker hastalığımın tedavısı ıçın dıyabet ılaçlanmn venlmesıne gızlıce devam edın" dıyebüır1 Ve bu komedyayı her 6 ya da 18 a>da bır, ömrünün sonuna kadar çaresızlık ıçınde, ezıle büzule, utanarak tekrar tekrar sergıleyebılır'' Böyle harekete zorlanan kışı haysıyetınden bır şeyler yı- tırmez rta> Hangı tabıp ya da sağlık kurulu bu masalı onay- lar da cıddıyet ve yetenek eksıklığınden kuşku du- yulmaz7 SSK tş Kazaları Daıre Başkanlığı bununla da ye- tınmıyor ve buyük bır ders verıcı edasıyla ekhyor "Tedavi surelen konusunda Avrupa ulkelerınde de bellı kısıtlamalar bulunmaktadır" Bu tumcedekı 'AvTupa' sözcüğunun 'uygar' anlamında kullanıl- dığı tahmın olunur Bahsı geçen 'bellı kısıtlamalar'dan herhangı bı- rmın bu yazı konusu kısıtlamaya benzetılebıle- ceğı konusunda kamu efkârının aydınlatılması ıyı olur Gene, söz konusu ve sırf hasta ışçı ve ışçı emek- lılenne has bu kısıtlamalar öyle makbul \e uygar ulkelerde de rastlanan turden ıse neden devlet me- murları ve bağımsız çalışanlar gıbı öbür emekçıle- n de bu hıtuftan yararlandırmak cıhetıne gıdılmez1 Sonuç Yapılacak ış gayet açık olarak bellıdır "506 Sa- yılı Sosyal Sıgortalar Kanunu'nun 34 maddesının ıkıncı ve üçuncü bentlen yürürlükten kaldırümıştır" yollu bır tek tümcelık bır kanun ya da kanun huk- münde kararname cıkanlarak emekçıler ıçın düzen- lenmış çeşıtlı sosyal güvenhk şemsıyelerı altında- kıler arasındakı uyumsuzluk kaldınlmalı, ışçüer de ışçı emeklılerı de devlet memurlan ıle bağımsız ça- lışanlara tanınan ve ınsan olmanın en doğal ıcap- lanndan olan, anayasanın da eşıtlık ılkesının em- rettığı 'kanun karşısında farklı tutulmama' olana- ğına kavuşturulmalıdır Böylece Sosyal Sıgortalar Kanunu ıle ılgılı hem ışçılerle emeklılerın hem sağlık personel ve kurum larının haysıyeunı rencıde edıcı uygulamalara da hacet kalmamış olur EVET/HAYIR OKT4YAKBAL Kutlu Sargın Konuşuyor ' Sıyası mahkûmlarda ahlak dışılık yoktur Suç bır kanaat uğ- runa ışlenmıştır Suçluyu mahkûm etmek demek kanaatı mah- kûm etmek demektır" Bu söz Anayasa Profesorü Alı Fuat Baş- gıl'ın "Sıyasal suç sosyal gelışme ıçın yararlıdır" Bu söz de Fran- sız toplumbılımcısı Durkheım'ın Haydar Kutlu (Nabı Yağcı), Ankara DGM'sındekı sorgusunda bu ıkı örneğı vermış şunları eklemış ardından "öteden ben ılerıcı düşunceler, gerıcı, tutucu düşûnce ve po- lıtıkaların saldırısına uğramış, ama yok edılmek ıstenen bu dü- şünceler uygaıiığın gelışmesınde ıtıcı rol oynamışlardır öyle ıse doğması gereken sonuç eğer çağdaş bır hukuk anlayışı ıle ha- reket edılecek olursa şudur Yasaya göre bır düşünceyı ya da fıılı, suçu kabul etmek zorunda kalsanız bıle, bu fıılı ve düşün- ceyı 'toplum düşmanf olarak saymak yargının görevı değıldır Bu, hukuk düşüncesı, sezgısı ve en azından 'dürüstlük' ılkesı ıle bağdaşamaz Bu tur suçlamaları 'polıtıkacılara' bırakmak ge- rekmez mı' 1 Kutlu ve Sargın, ölüm orucundan belırtı bır süre ıçın vazgeçtı- ler Iyı yaptılar ölümu seçmek, hangı düşünce adına olursa ol- sun ölümü seçerek topluma örnek olmak yanlış bır tutumdur Karşınızdakıler sızın ölmenızden etkılenecekler mı, bır uzüntü duyacaklar mı? Hıç ummayalım Sık sık yıneledığımız gıbı,' As- mayalım da besleyelım mı?" özdeyışı dun de bugün de yurûr- lüktedır Kutlu ve Sargın'ın üç yıla yaklaşan hapıshklerını ölüm orucuyla noktalamak ıstemelerı bır çıkış yolu, bır çözüm olabılır mıydı? Gördunuz, olamadı Ulkenın aklı başında ınsanları ör- gütlerı 'vazgeçın bu olüm orucundan' dıyerek ıkı solcu lıderı şım- dılık tuttukiarı yoldan gerı çevırdıler Adalet önünde görulen bır dava konusunda yorum yapmanın yanhşlığını bılıyorum Ne var kı Kutlu-Sargın olayı tüm topluma mal olmuştur, butun dunyanın dılıne duşmüştür Yabancı dergı- lerde gazetelerde sütun sutun yazılar çıkıyor bu konuda Ul- kemız adına hıç de ıyı bır görünum vermıyoruz Ustelık de AT ye gırmek ıçın kapt önünde bekleştığımız gunlerde' Yoruma da gerek yok kı> Amaç Yayınlan'nda çıkan "Kutlu- Sargın Sorgu' kıtabı ortada ışte1 Ikı solcu lıder bu sorgulamada söylenecek hemen her şeyı belırtmışlerdır Okurlarımın hepsı sor- gu sırasında söylenenlerı okumamış olabdırler Sıze Haydar Kutlu ıle Dr Nıhat Sargın'ın mahkeme önünde yaptıklan konuşmalar- dan bırkaç belgesel parçayı sunmakla yetınmek ıstıyorum " bız sansasyon peşınde olmadık Bızım gürültülü konuşma- lara da gereksınımımız yok Çünkü haklı olduğumuza ınanıyo- ruz Dahası, yargılanan düşuncelerımızdır Bız duşuncelerımızı ortaya koymaya çalışıyoruz Düşüncenın gurültüye gereksınımı yoktur Basına yaptığımız açıklamalarda defalarca altını çızdık kı bız ûlkeye dönuşumuzle gergınlık yaratma peşınde değılız Doğru olduğuna ınandığımız bır adımı atıyorduk Yaptığımız ışın zoriuğunu çok ıyı bılıyorduk Bu nedenle herkesı hukumetı dev- letı soğukkanlı olmaya çağırıyorduk. Ne var kı koskoca devlet (Arkası ü. Sayfada) \\\ ki Doğduııuz Sayın Doğramacı Değersizliğin "değer", erdemsizliğin "erdem" olduğu bir ortamdan ûniversitelerin aldıkları çok şey, sizin de bu alanda sanırım hiç de kuçumsenemeyecek bir payınız var. Doç. Dr. YAMAN ÖRS Bıraz gecıktı, ama yıne de görevımızı yen- ne getırelım Nıce yıllara Sayın Doğramacı. Neredeyse benzen her sözün Amenkanca söy- lendığı bjr ortamda,t>eayıne de sıze "doğum gununünüz kutlu olsun" drçorum Hacettepe Unıversıtesı Ankara Devlet Konservatuvan'n- dakı bır yönetıcı, bunun "mılh bır gün" ol duğu ya da olması gerektığı gıbı bır söz söy lemış Bu ünıversıteden, bır başkasından, ge nelde de toplumun ıçınden böyle duşünecek başka kışıler de çıkabıhr Sızın gıbı uluslara rası tanışıklıklan \e ünü, büyük becerılerı bu lunan bınsı ıçın belkı de çok yennde bır öne n Ben burada ulusal günlenn yalnız kutlan mak ıçın değıl, daha başka amaçlarla da ko- nulduğunu anımsatmakla yetıneceğım Öncelikteki beceriniz... Sızın öğrencıruz olamadım Ancak Anka- samnm bu günûn gelışınden haftalarca önce başlayıp bıtmışü Yanlış anımsamıyorsam, da- ha sonra ülkemızde tıp, genellıkle de ünıver- sıte eğıtımının duzeyının yükseltılmesmde öy- lesrfıe etkılendığınız Amenka ıle ıhşkılennızı azahıp Fransa'ya yerleştınız; kuşkusûz vme ûl- kemızdekı yuksek eğıümın sorunlanyla ılgı- lenmek üzere. Derken 12 Eylul günü geldı ve hemen ardından sızı tek bır ünıversıtenın de- &ıl, tüm yükseköğretımın başında bulduk YÖK olayı ıle ılgılı olarak onu onaylayan, ama daha çok da ona karşı çıkanların söyle dıklen, yazdıklan çok şey oldu Kuşkusuz an- latılacaic daha pek çok şey olacaktır Ancak şu sırada ben, sızın (ve hıç kuşku yok kı ya- kın çevrenızın) özelhkle sevıneceğıru duşündü- ğüm bır haberı duyurabılırım Sanınm sızın de bıldığınız gıbı öğretım üyelenmız arasında raTıpFakultesı'ndebıtınşsmavlannınyapıl- çahşmalannıza buyük ügı gOsterenler var On- ^ ^ n n dığı yerlenn önünde bekleyerek saptadığımz lardan bır bölümü ıse bununla da yetınmeye- l a n h e geçeceKI yan bır düşünür ve akademısyen olarak benı çok mutlu ettı, önumde yepyenı ufuklar açtı Bılmıyonım, bu gelışmeyı en başta sizin ça- banıza mı borçluyum, daha doğnısu borçlu- yuz"> Sızın gerçek değenruz, çalışmalarmızın de- ğerı gelecekte kuşkusuz çok daha ıyı anlaşı- lacaktır. Izın venrsenız ben buradakı sınırla- nm ıçınde bır karşılaştırma yaparak bu değe- re belkı şımdıden bır boyut katmak ıstıyorum Bu yolla da sıze yapıldığını duşünebıleceğımz haksazükları bir ölçüde de olsun dengeleyebı- lırım dıye duşündüm Olkemizın en eskı, en kö'tlü geleneğe sahıp olan tstanbul Ünıversıtesı'run o zamankı yö- netıcılen, bır öncekı cumhurbaşkanına "onur sal hukuk doktoru" samnı vermışlerdı Öyle görünuyor kı onlann bu tutumlarında temel olçüt, kendısuıın ülkemızın hukukuna, hukuk sıstemıne, hukuk anlayışına yaptığı kuramsal, belkı aynca uygulamadakı katkıları olmuştur Yıne olabılır kı burada, ne olduğu bır türlü açıklanmayan, dolayısıyle ıçenğını, hangı öğe- lerden oluştuğunu bızım bugün de anlayama- dığımız (ancak o yönetıcılere anlatılmış ola- büecek) "Atatürkçü Görüş'un" onemlı bır payı bulunabıhr er! yetenekh arkadaşlarımızı kuracağımz Hacet- rek, sıan bu ulkeye gehşınızden başlayarak ı^e b u o l a y dan esınlenılerek, sıze de (şu ana tepe Tıp Fakültesı'nın öğretım uyesı adayları «im yas*"» ^ u İra? öykunüzu araştırmak, bu- d e k ai^kianmza e k olarak) bır "onursal etık olarak seçışınızı çok ıyı anımsıyorum O za- n u değerlendırmek, gelecek kuşaklara güve- ^101^5,» venlebıhr kamsındayım Çünkü sı- mandanben bu fakültemn, daha sonradaona *bwbıçımdeaktarmak tasanmmdalar Ne nn< ö r n e ğ l n b u ^^^gyapay dıyebıleceğımız dayanarak ortaya çıkardığınız Hacettepe Üm- m u t < u s ı z e ' B« n k e n d l adıma, bu arada bır tıp y o U a r ı a v e neredeyse ne pahasına olursa ol- versıtesı'nın gelışmesını kesmtısız bıçımde ol- tanhçısı olarak bu çalışmaların ürünlennden s u n g e ıı ş t l r ı imeye çalışüan (ancak gehşüğı de masa da yakından ızledığımı söyleyebuırım Çok yararlanacağımı duşünüyorvım. ^ söyıenemeyecek) kapıtalızme "adam zen- Yıne kendı açımdan, YÖK duzenının gel- gm etme" vb yoUarla olan katküarınız, top- mesmden etkılendığımı, ama bundan yatan- luma başka hızmetlennızın yanında, bır öğ- maya pek hakkım olmadığını söyleyebılınm Bu kurumlardan, bırlıkte çalıştığımız arkadaş- lanm, gençler, öğrencıler oldu, bugün de var Aynca onlann kıtaplıklanndan bır zamanlar çok vararlandım, artık (devlete bağlı) ünıver- sıtelerde bu olanağı pek bulamıyorsak da Hayranlannızın girişimleri Yıne bır zamanlar sızın Hacettcpe Unıver sıtesı'ne nasıl sahıp çıktığınızı bılenlerdenım Ömejhn 12 Mart'ı ızleyen gunlerde başka yük sekoğretım kurumlarında gerçekleştırılen "temızlık" ışı, sızın bu ünıvenıtedekı rektör- lüğünüz sırasında ve büyük çapta olmasa da Küçük, ama tatlı serüvenlenm oldu Atanmış ümversıte yönetıcılennden bır bölümünü ya- kından tanımak olanağını buldum YÖK dü- zenıne çok uygun ya da bu düzenın öne çıkar- dığı öğretım üyelennın düşUncelenm, anlayış- lannı tanıdım, davranışlannı gözledım Yaşa- mım varsıllaşt], büyük deneyım kazandım Bu arada ülkemız yönünden de çok olumlu bır ge- hşme olarak tıbbı etık konusunun üp eğıtımıne gırmesı, dıyebıünm kı felsefeye büyük ılgı du- POLAR Bıçak, 72 standart SATILIK 9(1)520 75 30 ÖNALCİMİT Seramik Heykel Sergısı TOPRAĞI SEVGİLEDİM Metropol Galensı MERSİN 3-18 Mayıs 1990 "Içai Sanat K D W M " PENCERE retım üyesı olarak yaptıklannız var Değersiz- liğin "değer", erdemsizliğin "erdera" olduğu bır ortamdan ünıversıtelenn aldıklan çok şey, sızın de bu alanda sanınm hıç de kuçumse- nemeyecek bır payınız var Yaş gününüzün parlak bır törenle kutlan- masım sağladıklan anlaşüan Hacettepe ve Bıl- kent uruversıtelenrun değerlı yönetıalen böyle bu- atıhmda bulunurlarsa bır yandan sızın ba- şanlanma gercekten taçlandırmış, öte yandan kendılerı de tstanbul Ünıversıtesı'ndekı arka- daşlan gıbı tarıhe geçmış olacaklardır Tarihin Fotoğrafı!'Gazete, tarıhın karalama defterıdır" derler ya, Cumhunyet- ın 2 Mayıs 1990 günlu sayısı bu özdeyışı doğrular gıbıydı, bırın- cı sayfadakı ınlı ufaklı başlıklar ışçı bayramının Turkrye'dekı se- ruvenını sergılıyordu "Gergın 1 Mayıs'ta gösterıcılerle polıs çatıştı / Buyük gözalt 12000'ı aşkın kışı gozaltında I Istanbul'da ıkısı tabancayla 40 kışı ve 7 polıs yaralandı I Başta Taksım Meydanı olmak üzere krıtık yerterde on bmlerce kışı tepeden tımağa arandı I Merkezden ekıp- lere Gözattına alınanlan karakolda tutun l Gayrettepe'de yer kal- madı I Bazı ışyerlennde ışçıler üretımı durdurdu" Istanbul Haber Servısı'nın 1 Mayıs'a ılışkın gözlemlerınden tnr- kaç satır "Taksım dün 'ölü meydan' görûnûmûndeydı Geceden getınlen /andarma komandolan, Gezı Parkı'nda sılahlannı çatıp saf tutu- yorlardı Polıs panzerien, ekıp otoları alanı kuşatmıştı Kasklı, çe- lık yeleklı, otomatık sılaNı, kopeklı, coplu, sopalı polısler köşe bas- laımı tutmuslardı Polıs herkesı anyordu Istanbul ne bu kadar polls gormüş ne de bu kadar aranmışb Istanbul didık dıdık edılıyor- du" 1 Mayıs 1990'ın tarıhın albümüne geçecekfotoğrafınıgazete- cı böyle çekmıştı Pekı 1 Mayıs 1990 günü dunyanın sıyah beyaz fotoğrafında ötekı göruntüler nasıldı? Cumhurıyet Haber Merkezı şöyle özet- lıyordu Sovyetler ' Moskovada Komünıst Partısı tarafından düzenlenmeyen ılk 1 Mayıs gösterılerı sonunda Gorbaçov ve ötekı Sovyet yönetıa- lerını protesto eylemıne dönüştû Gösterıcıler ellerındekı Çarlık Rusyası ve Lrtvanya bayraklarını sallayarak, Gorbaçov ıstıfa' dıye bağırdılar' Macansran "1 Mayıs, Budapeşte nın en büyük parkında sendıkalann dü- zenledıklerı bır pıknıkle kutlandı1 Çekoslovakya 'Başkent Prag'da 1968'de sınır dışı edılen Amerıkalı mılıtan Allen Gınsberg, 22 yıllık bır aradan sonra duzenlenen gösterı- lerde alkışlandı" Ingıltere "Güneşlı bır günde ışçıler 1 Mayıs gösterılerı ve yürüyüşlerı yerıne parklarda pıknık yapmayı yeğledıler" Romanya "Geçıcı Devlet Başkanı lon llıescu'yu protesto gösterılerı Bük- reş'te yapıldı" Amavutluk '1 Mayıs törenleri her zamankı gıbı geleneklere uygun olarak askerı geçıt törenıyle yapıldı" Fransa "1 Mayıs Işçı Bayramı, son bırkaç yılda olduğu gıbı haylı sö- nük geçtı Genel Işçı Konfederasyonu Bastılle Meydanı'yla Cum- hunyet Meydanı arasında geleneksel gosterı yuruyuşünu düzsn- ledı" Almanya "1 Mayıs, Federal Almanya'da yıne sendıkalann çağrısıyla ül- ke çapında yüz bmlerce kışının katıldığı mıtıng ve gosterı yürü- yüşlerıyle kutlandı Güneşlı hava dolayısıyla tüm gösterıler bı- raz da aıle şenlığı görünümü aldı, çoluk çocuklu eğlencelerie sürdû Sendıkal mücadele tartışmaları ve eğlenceler bırbırını ız- ledı En kalabalık mıtıngler Berlın, Hannover ve Bochum'daydı Bertın, 44 yıldan bu yana ılk kez 1 Mayıs'ı Doğu ve Batı olarak kutladı" Yunanıstan "1 Mayıs her yıl olduğu gıbı dün de ışçı ve memurların goste- rılerıyle kutlandı Yunan Işçı Sendıkalan Konfederasyonu ve Yu- nan Devlet Memurlan Sendıkası'nın öncüluğunde duzenlenen göstenler, hükûmetın ekonomık önlemlerıne protesto nıtelığme dönüştü, kızıl ve mavı-beyaz bayraklar dalgalandı" ispanya "Ispanyol ışçıler her zaman olduğu gıbı 1 Mayıs'ı canlı bır bı- çımde kutladılar ülke çapında ve her özerk bolge başkentınde ayn ayn duzenlenen törenlere gerçek bır bayram havası ege- men oldu, yalnız Madrıd'dekı gösten yuruyuşüne 100 bın dola- yında ışçı ve partılı katıld*;' , „ u ., ^ ısveç a , ~ •-, j • "1 Mayıs Işçı Bayramı dün Isveç Sosyal Demokrat Işçı Partisi, Isveç Işçı Sendıkalan Konfederasyonu Isveç Komünıst Partısı ve çeşıtlı sol örgütlerın düzenledıklen gösterılerle butün ülkede kutlandı 400 bın dolayında katılım oldu " Japonya 'Sendıkalann çağrısı uzenne dört mılyonu aşkın kışı, ülke ça- pında gösterıler yaptı" Pekı, onlar neden böyle Ve bız neden böyleyız? Soruların yanıtını bır yana bırakalım tarıhın 1 Mayıs 1990'dakı fotoğrafına bakalım Ne görüyoruz'' Çağ mı atlamışız 7 Kım 9 Bız mı' Haydı canım sen de 10. EV• ACABSOY EV AİTTLERI TİCARET LIMITEO Ş1RKETI • AKAN LTD ŞTI • AKÇASAN METAL SAN LT) ŞTl • AKEH^Ç KAB N JRETIM VB PAZARLAMA LTD ŞTI .AKSUTESSATMALZEMELERIPAZAHLAMAITD $TI •ALULUX(Baı Almanya •AtLYEOONAT • AUERIMALAT A Ş •AYBATICABET • BAHÎE 'AR M VE SUUMA ARAÇLARIT CARET A Ş • BEK ULUSLARARASI TLıRIZM SAHAV VE T C \ Ş • BEBSAT DOĞAN OZROOOP JVDU ANTENYAYlNSSTEMLERirr-IAUT MONTAJ MALAT • 9RUK MENSUCAT SAN T)C SL A Ş • BLACK1 DECKER (U S A • BCYJT AVCHNLATMA • BOYUT YAYIN GRUBU • B R E ^ INC MOBILYA DÖŞEME SAN T1C A Ş • BJRAK HAVUZVE SAUNA SAKAYI LTD ŞTI • CANSL ELEKTRIKLI EV ALETLERI • CASTEL GAftDE\ taiya • COŞKUN THALAT HRACA* TİCARET LIMITED ŞIRKET • COŞKUN PAZARLAMA • D und W Pooi (Bab Almanyal • DEVMETAL ÇEL *. SAÇ MAMULLER SANAY LTO ŞTI • DILHAN TEKSTIL SANAY VE T CARET LTD ŞTI . DOGA MADENCILIK ENDUSTRI VE T.CARET «.NONIM ŞIRKET . ECETAJ SANAY1 VE "ICARE* • EGE YILDIZ PLAST < PAZARLAMA T1C VE SAN A Ş • ENKAP ÇELIK KAPILARISANAY1 VE TICARET L MITED Ş RKETI • EPOCA (Italya) • ERRE ELEKTHONIKIMAW PAZ VE TIC • FLASH ORGAN ZASYON TURIZM VE TCARET A Ş • FON ELEKTROMK SANAYI /E TICABE' A Ş • FUJIWARA CHEM CAL X LTD (^ponya • GAMAŞ GAZET; aL K /E UATBAACtLIK ANONIM S<RKET lOfilENTAL COA1 • GARDE>4A lAlmanya • GEM1N Ç VE DŞ TICARE^ LT) ŞTI • 3E PA GENEL PA2ARLAMA TURI2M VE DIŞ TİCARET A Ş • GENERAL ELECTRIC COMPANY USA • GÖflKEM AV ZE AYOINLATMA SAN TtC LTO ŞTI • GÖZDE KITAPÇILIK LTD ŞTI • GÖZDE ŞIRKETLER GRLBU • G JNEŞ KRISTAL MESUT GUHEŞ • GUNEŞ ME*AL I ARMAN NERSESYAN • GLNEY MOBILYA SAMAYII • HASSAS »ANCUP VE ALUM NYUM DOĞRAMA SANAYI • IKILER T CARET SANAYI MAMULLER URET1M >/£ PAZARLAMA A Ş • KALE K LIT VE KALIP SANAYII A Ş . KARATAŞ TİCARET KOu ŞT ULTRA MAD6N EŞYA FASRIKASI • KONFOR YAY YATAK VE PENBURAJ FABRIKASI A Ş • MAKEL IMALAT SANAY VE TİCARET • MEHTAP MJTFAK EŞYALARI SANAYI VE TİCARET A Ş • MEKAN YATAKLARI DAĞflM PAZARLAMA VE T CARET A Ş • MERBAN MERMER BANYO SANAYI VE TİCARET A Ş • MERKIM KIMYASAİ MERMER SAN VE TIC A Ş • MESTO (A manya) • METEBRONZ MOB LYA AKSESUAP AKSAM SANAYI VE T CARET A Ş • METRO EV ALETLERI SANAYI VE T CARET A Ş • M LANO MERMER DEKCRASYON • MINISAN 0TOMOTIV MAKINA SANA y l VE TİCARET A Ş • NEXUS TRAD NG I ngı ete; • SURIŞ NECDET GIRGIN VE OGULLAR! MUTFAK EŞYALARI SAN VE TIC LTD ŞTI • OYA TEKSTIL • CZDERICM.ER A.Ş • OZLEM MUTFAK URET1M VE AKSESUAR SANAYI • ÖZTIRYAKILER MAOEM EŞYA SANAY .ETCARETAŞ • PAHLEN (Isnç) • PASA PANCUR SANAY rTHALAT IHRACAT VE TİCARET A Ş . PANORAMA LEISURE (ng ere -RAKS SANAYI URUNLERI DAĞ T M A Ş • RAS RASYONEL IHRACAT ITHALAT LTD ŞTI • RASYONEL »AZARLAMA ..TD ŞT • REMPA LFD ŞTI (RE CARC • REMO (U 5 A • RENK MENSUCAT . RE^A INŞAAT DANIŞMANLIK TİCARET LTD ŞT • SABAM YATAK SANAYII VE T CARET A Ş • SEELEY INTERNATONAL |AvustLratya • SEREN AHŞAP MUTFAK DOLAPLAR • SOLAR SAUVA /E HAVUZCULJK SAN VE TIC • SOMFY (Ftansat . STUDYO TEK MUTFAK VE SANAT ESERLER SAN ^E T C LTJ ŞT • SAHIN AHŞAP VOBILYALI ÇE.K DAIRE KAPILAR • ŞENMAN PANCUR SAN VETIC AŞ • T ILSIW MAD€N EŞ V A SANAY ;E TİCARET LTD ŞT • TUP MA NSAAT A Ş • UNELKO CCflPOfiATION U S A ) • UNAŞINŞAAT MALZEMELERI URET M YE PAZARLAMA A Ş . / E S ^ L ELEKTRON K 3EREÇLER TİCARET LT) ŞTI • YAKUP GULER VE SABIT GULER KOLL ŞTI • YAPTES V API TESISAT VE MUHENDtSL K H ZMETLERI SAN VE TIC A Ş • YATAŞ YATAK VE YORGAN SANAY VE TİCARET A Ş Anneler günü öncesi İDEAL EVFUARI'nda 92firma sizi bekliyor. 92 ünlü firma bir yıl boyu bu 5 gün için hazırlandı. Evimizin renklenmesi, salonların süslenmesi, yaşamınızın kolaylaşması, bahçelerin canlanması, mut- fakların değişmesi, banyolannferahlaması için tasarlanmış tüm yerii ürünleri izlemek üzere bu yıl 10. ÎDEAL EV FUARVna mutlaka zaman ayırın. 2-6 Mayıs 1990 YIL Seçkın fuarlar Seçkın zıyaretçıler Zıyaret saatlerı Hergun 11 00 - 20 00 TÜYtsP İSTANBUL SERGİ SARAYI T E P E B A Ş I . I S T A N B U L
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle