23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 MAYIS 1990 HABERLER CUMHURlYET/ll 2 kaza: 9 ölü • BOLU/KAYSERİ (Cumhuriyet) — Bolu yakınlannda ve Kayseri-Malatya yolunda meydana gelen iki kazada 9 kişi oldu, 33 kişi de yaralandı. Emın Bozkurt'un kullandığı özel otomobille İstanbul yönune giunekte olan Necmi Kaya yonetımındeki 33 DP 592 plakalı taksi Bolu yakınlarında çarpıştı. Kazada Emin Bozkurt, Necmi Kaya, Hatice Şeker, Ahmet Canbolat ve Şefika Böylo olay yerinde can verdı, iki kişi de yaralandı. Ikinci kaza da Malatya'dan Kayseri yönune gelmekte olan Mehmet Şirin yönetimındeki 34 JFZ 35 plakalı yolcu otobüsünün yolun kaygan olması nedeniyle devrilmesi sonucu meydana geldı. Kazada yolculardan Habibe Eskiyecek, Suphiye Yurdan, Murat Taşyıldız ve Abdulrezzak Geyit yaşamını >itırdı. Yaralanan 31 kişinin Kayseri'de tedavi altına ahndığı bıldirildi. Yunanlılar el kovdu • ÎSTANBUL (AA) — Batı Trakya Turkjerinin Gümülcine'deki bağımsız güven listesi adayı ve Milliyet Gazetesı muhabin Mustafa Hafız Mustafa'nın pasaportuna, Ipsala-Kipi sınır kapısından Türkiye'ye girerken Yunan makamlannca elkonulduğu bildırildı. Batı Trakya Turkleri Danışma Derneği Genel Başkanı Tahsin Salihoğlu dun dernek merkezinde duzenlediği basın toplantısında, Hafız Mustafa'nın pasaportunun aünması olayını, seyahat ozgurluğunu engelleyicı, antidemokratik bir uygulama olarak nıteledı. Salihoğlu, "Bu olay ınsan haklarının açık bir şekılde ihlalinden başka bir şey değildir. Miçotakis hukumetinirl demokrasıye ve insan haklarına saygılı olmasını istıyoruz" dedi. PKK, 1 köyltiyü öldürdü • DİYARBAKIR (Cumhuriyet) — Mardin'in Midyat ilçesi Yemişli köyunde bir eve kapıyı kırarak giren PKK militanları bir kişiyi öldürdu, iki çocuğu da yaraladı. Alınan bilgiye göre önceki gece 24.00 sulannda Midyat'a bağlı Yemişli koyune gelen PKK militanları Gevriye Bulut adlı bir köylunün evine giderek yiyecek ve içecek maddeleri istediler. Ev sahibinin isteklerini kabul etmemesi üzerine kapıyı kırarak içeri giren teröristler Gevriye Bulut'u otomatik silahlarla yaylım ateşine tutarak öldurduler. Teröristlerin açtıgı ateş sonucu evde bulunan iki çocuk da yaralandı. Olayın ardından kaçmayı başaran PKK'hların yakalanabilmesi için geniş çapta operasyonlann başlatıldığı bildirildi. Evren Askeri Müze'de • tSTANBUL (AA) — Eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren, Harbıye'dekı Asken Muze'yi gezdi. Evren, Muze'de Atatiırk Salonu'nu gezerken kendisini izleyen gazetecılere, "Şöyle bir gezeceğim. Ne değişiklikler olmuş, benim otekı eşyalanmı da çaldırdılar mı, çaldırmadılar mı?" dıyerek, espri yaptı. Kenan Evren, daha sonra Genelktsrmay Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı gorevlerinde bulunduğu dönemlerde, kendisine hediye edilen eşyaların sergılendiği bölüme giderek, incelemelerde bulundu. Sahte polisler soygun yaptı • İstanbul Haber Servisi — Fatih'te kendılerini polis olarak tanıtan kımlıği beiırsız kişiler, evlerınden aldıklan 3 kişiyi silah tehdıdıyle soydular. Polis yetkililerinden • edinılen bilgıve gore kimlikleri henuz belirlenemeyen 3 kişi, Fatih Ahadamıye Sofular Mahallesi Yeni Orta Sokak Geçım Apanmanı 12 numaralı daireye saat 02.00 sıralarında gelerek, polis olduklarını soyiediler. Kendilerine kapıyı açan Yusuf Akbulut, Mehmet Yıldırım ve Alaattin Tekeli'yi "hakkınızda şikâyet var" dıyerek evden alan soyguncular daha sonra emniyete gitme bahanesiyle bu kişileri Topkapı Mezarlığı'na goturduler. Soyguncular, burada 3 kışıden silah tehdidiyle toplam 870 bın lıra gasp ederek kaçtılar. Soyguncuların kimliklerinin belirlenerek yakalanmalan için soruşturmava başlandığı bildirildi. . * * Ozal'ın İıız merakı' tartışıldı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Cumhurbaşkanı Turgut Ozal'ın "hız merakı'" TBMM'de tartışıldı. SHP İzmir Milletvekili Turan Beyazıt, Ozal'ın Antalya'da kendi kullandığı makam otosuyla 170 kilometre hız yapmasını eleştırirken, olayın devlet ciddıyetıyle bağdaşmadığını soyledi. Devlet Bakam Guneş Taner de Ozal'ın "Sırça köşkte oturan bir cumhurbaşkanı olmadığını" savundu, ANAP Genel Başkan Yardımcısı Galip Demırel ise Ozal'ın hız sınınnı aşmasının suç olduğunu belirterek "Ben trafik polisi olsaydım ceza yazardım" dedi TBMM Genel Kurulu'nda gundem dışı bir koıjuşma yapan Beyazıt, trafik kazalan ve alınacak önlemlerle ilgılı konuşmasında, "Acaba sağ tarafta Turk oayrağı, sol larafta Cumhurbaşkanlığı forsu, şoför mahallinde cumhurbaşkanı oturan göruntüyü Turk vatandaşı nasıl değerlendirecektır" dedi. Trafik cezası 10 milyar • ANKARA (ANKA) — Dokuz gunluk bayram tatili sırasında çok savıda ölumle sonuçlanan kazaya neden olan trafik anarşısine yılın ilk üç ay;nda 30 milyar liraiık ceza kesildi. Bu rakam, geçen yılın aynı döneminde tahakkuk eden 16 milyar liraiık trafik cezasına göre yiızde 87.5 arttı. Tahakkuk eden bu cezanın sadece yüzde 33.3'üne karşılık gelen 10 milyar lirası tahsil edilebıldi. Geçen yılın ilk uç ayında ıse tahsilatın tahakkuka oranı yüzde 50 olmuş ve 8 milyar liralık ceza tahsil edilmişti. Tahsilatta yılın ilk uç ayında geçen yılın aynı dönemine 0ore yuzde 25 oranında bir artış sağlanabildi. Öte yandan butçede trafik cezalarıyla birlikte tahakkuk eden toplam ceza tutarı geçeri yılın ilk üç ayına göre yüzde 7.5 oranında artarak 633 milyar liraya ulaştı. Kanuı personel maaşlan • ANKARA (AA) — Kamuda çalışan tum personelin ucretleri, talep edilmesi halinde bankalar aracıhğıyla odenecek. Uygulama 1 hazırandan itıbaren başlayacak. Maliye ve Gumrük Bakanlığı'nın Resmi Gazete'de yayımlanan tebhğine gore tnaaşının bankalardakı hesaplarına yatırılmasını ısteyen kamu personeli, bu talebıni dilekçe ıle bağlı olduğu kurumun tahakkuk dairesıne bıldirecek. Marksist sol nasılparti istiyor? 'Demokrasinin güvencesi'Kemal Anadol: Kurulacak yasal sosyalist parti, artık kendini muhalefet sınırlan içine hapsetmeyecektir. Kesinlikle iktidarı hedefleyecektir. Çünkü bugün Türkiye'de sadece solda boşluk yoktur. Açık seçik muhalefet boşluğu vardır. Imnr Coşkun: Kurulacak partinin daha başında bir r TBMM grubuna sahip olması olasılığını herkes çok önemsiyor. Bu kuşkusuz yerindedir. Bu durumda yaratılan olanak tüm devrimci, ilerici, sol.özgürlükçü çevrelere açık tutulmahdır. İç Politika Servisi — Sosyalfet- lerio Biriik Partisi surecınde yer alanlar gırişimlerının onemli bir işlevini de "toplurau özgürleştir- me ve demokralikleştirme" hare- ketinde goruyorlar. SHP kökenli bağımsız mılletvekillerinin tumuy- le ortak hareket etrnede çıkabile- cek guçlüklerin de "TBMM'de oluşacak gruplarca özgurieşme hareketine sunulacak bir olanak" platformunda aşılabıleceğını be- lirtiyorlar. "Marksist sol nasıl parti isti- yor?" "Sosyalıstlerin Bırlık Partisi" surecınde yer alanlardan Gencay Gursoy, Umur Coşkun, Kemal Anadol ve Atılla Coşkun 1 un göruşlerıyle surduruyoruz. "Sosyalistleria Biriik Partisi" için oluşturulan "Yürıitme Kunı- la"nda yer alan Gencay Gursoy "nasıl bir parti?" sorusunun ya- nıtına "nasıl bir parti degiT'den varmak amacında. Ama Gursoy bunu "Hem kısa ve net formulas- yonlar bnlmak açısından guç, hem de sosyalizmin kendisinden çok, namusuna duşkun sosyattst- lerin gazabına ugramak açısından da tehlikeli olduğunu bili>orurn" diye değerlendirdıkten sonra, "yi- ne de kestirmeden giderek" kunı- luş süreci başlayan partinin ne ol- maması gerektığini şöyle anlattı: "Sosyalist parti 'devnmın şanlı yolunda', 'ıdeolojik biriik ve butunluk' içinde ilerieyen, 'çelik disiplinlı, tek vfıcut bir savaş aygıtı' asla olmamalı diye diisü- YAREV YAPILACAK 32. DURUŞMAYI ÇOK SAYIDA GÖZLEMCİ İZLEYECEK Kutlu-Sargın yarııı yargıç öntinde Kutlu ve Sargın'ın duruşmasını izlemek için Ankara'ya gitmeye hazırlanan bir grup TBKP'li kente girişlerinin "güvence altına alınması amacıyla" resmi makamlara başvurarak "seyahat belgesi" talebinde bulunacaklar. Aralannda Haydar Kutlu (Nabi Yağcı)'nun eşi Çiçek Yağcı'nın da bulunduğu 60 TBKP yönetici ve üyesinin yargılanmasına dün Ankara DGM'de. başlandı. Mahkeme tutuklu olan 10 sanığın tahliye istemlerini reddetti. ANKARA (Cumhuriyet Buro- su) — TBKP hderlerı Haydar Kut- lu ve Nihat Sargın yarın 32. kez yargıç onune çıkıyorlar. Bu arada TBKP'nin "yer ustune" çıkış ka- rarının ardından hakiarında dava açılan 60 TBKP yoneticı ve uyen Ankara DGM'de dun yargılandı. Kutlu ve Sargın'ın 32. duruşma- sını izlemek ıçın Ankara'ya gitme- ye hazırlanan bir grup TBKP'li de kente girişlerinin "guvence altına alınması amacıyla" resmi makam- lara baş\ urarak "seyahat belgesi" talebinde bulunacaklarını açıkla- dılar. Bu arada Kutla ve Sargın'm du- ruşmalarını izlemek uzere yurt ıçı ve yurt dışından kalabalık bir top- luluğun da Ankara'da olacağı öğ- renıldı. Yurt dışından heyetlenn yanı sıra İstanbol, Ankara, İzmir, Kocaeli, Edirne, Gazıantep, Diyar- bakır, Bursa ve dığer kentlerden TBKP heyetlerıyle birlikte çok sa- yıda yazar, sanatçı ve bazı dernek- lerin temsilcılerının de yann An- kara'da bulunacakları oğrenıldı: Kutlu ve Sargın'ın 32. duruşma- sını izlemek uzere oncekı gun Türkiye'ye gelen Avrupa Paria- mentosu Karma Komisyonu eski Başkanı Luc Beyer de Ryke de Bakanlar Kurulu 141,142 ve 1639 e çözüm haftaya kaldı ANKARA (Cumhuriyet Buro- sn) — Turk Ceza Yasası'nın 14 i, 142 ve 163'uncu maddelerinde de- ğişiklik yapılması konusunda Ba- kanlar Kurulu kararı gelecek haf- taya kaldı. Bakanlar arasındakı gorüş ayrılıkiarını Başbakan V ıl- dınm Akbulut'un çözmesı karar- laştırıldı. Taslağa son bıçıminın verilmesi ve bu konuda açıklama yapılması için halen Antalya'da tatilini geçirmekte olan Cumhur- başkanı Turgut Ozal'ın önümuz- dekı hafta Ankara'ya dönuşunun beklenmesi kararlaştırüdı. Bakan- lar Kurulu'nun dunku toplantı- sında super emeklilık konusunun ele alındığı, ancak konunun Mec- lıse se\k edılecek kadar "olgun- laşmadığı" açıklandı. Bakanlar Kuruiu'nun dun saat 20.30'da başlayan toplantısı yak- laşık 4 saat surdu. Devlet Bakam Mehmet Yazar, toplantıdan son- ra gazetecilere. yaptığı açıklama- da, super emeklilik konusunun goruşulduğunu kaydettı. Yazar, TCK değışikliğıne sıra gelmedığı- ni belırterek, "Super emeklilik konusunda da bakan bilgi verdi. Ama henuz Meclise sevk edilecek kadar olgunlaşmadı. 141, 142 ve 163 konusuna da hiç sıra gelme- di" dedi Başbakan Yıldınm Akbulut da gece 01.00 sıralannda başbakan- lıktan a>rılırken, gazetecilerin TCK'daki değişiklikler konusun- dakı sorulanna, "Gelecek hafta bir karara varacagız, bitirecegiz" yanıtını verdı. Bayram oncesinde yapılan Bakanlar Kurulu toplan- tısında Adalet Bakam Oltan Sun- gurlu hazırladığı dosyayı bakan- lara "basına stzacağı" gerekçesiy- le dağıtmak ıstememiş ancak bu tavrının bazı bakanların tepkıle- rıne yol açması uzerine metnı da- ha sonra bakanhklara gondermış- ti. Adalet Bakam Oltan Sungurlu, Başbakanı uğurluktan sonra, "Sayın başbakanımız önumuzde- ki hafta bizzat kendisi sonuçlan- dıracak" açıklamasında bulundu. 141, 142 ve 163 konusunun top- lantıda goruşulmedığinın vurgu- lanmasına karşın bakanların top- lantıda bu konuda "tek ctimle bi- le söylememek" ıçın soz verdık- lerı belırlendı. Bır bakan, Cum- huriyet muhabirının sorusuna "Ben soz verdim hiçbir şey soy- lemem. Başbakan ne dediyse o dogrudur" dıyerek konunun top- lantıda gundeme geldığını de dog- rulamış oldu. Bakanların bu ko- nuda soz vermelerınin Adalet Ba- kanlığı tarar'ından hazırlanarak bakanlara gönderılen değışıklık metınlerının bır gazetede aynen yayıınlanmasından kaynaklandı- ğı belırtılıyor. "Kutlu ve Sargın'ın davası ideolo- jik bir davadır. Ne Avrupa'da, ne de başka ulkelerde artık bo>k da- valara rastlanıyor" dıve konu^tu. Luc Beyer de Ryke ayrıca Turkı- >e'de ınsan hakları ve teror konu- lannda genleme gördüğunu ve bu- nun "uziicıi bir durum" olduğu- nu sözlerıne ekledı. 60 TBKPMi yargılandı Öte yandan 60 TBKP yönetici ve uyesınin yargılanmasına dun Ankara DGM'de başlandı. TBKP lıderlerınden Haydar Kutlu'nun eşi Çiçek Yağcı'nın da aralannda bulunduğu ve 3 5 aya yakın bir su- redir tutuklu olan 10 sanığın tah- lıye istemlerini mahkeme reddetti. Yılbaşında Türkiye'ye dönuşün- de II gun emniyette, ardından da 101 gundiır Ankara Merkez Kapa- lı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Ayşe Çiçek Yagcı durumunu dü- şunce suçunun açık bir orneği ola- rak niteleyerek, "Türkiye'ye ken- di istegimle geldim, ama tuluklan- dım. Bunu adil ve hukuka uvgun bulmuyorum" dedi. Ankara DGM'de alışılmışın dı- şında, yoğun guvenlık önlemlerı- nin alınmadığı bır salonda dun başlayan davanın ilk duruşması- nı, yarın yapılacak Kutlu-Sargın duruşmasını izlemek uzere Anka- ra'da bulunan Luc Beyer de Ryke, Fransız gazetecı Françoise Car- men Robin, Uluslararası Af Orgu- tu Turkiye Sorumlusu Helmuth Oberdiek ıle Sargın'ın eşi Yıldız Sargın da ızledı. Duruşmaya, ha- len tutuklu bulunan 10 sanığın ya- nı sıra 10 da tutuksuz sanık katıl- dı. Uç avukatın hazır bulunduğu duruşmada davanın dığer 11lerde bulunan sanıklarırun sorgulannın bulundukları yerlerden talimatla alınması kararlaştınldı. Duruşmada sanıkların kimlık- lennin saptanıp iddianamenın okunmasından sonra avukat Veli Devecioğlu'nun, Ayse Çiçek Yağ- cı'nın İstanbul DGM'de yargılan- ması gerektığı yonundekı ıtırazı ele alındı. Bu ıtiraz mahkeme he- yetince, bır uyenın muhalefet et- mesıyle reddedıldı. Ardından sor- gulara geçıldi. Davanın 1 numaralı sanığı Nev- zal Deringöl, 13 ocakta duzenle- dıklerı basın toplantısı sonunda gözaltına alındıklan gunden ıtiba- ren emniyette kendilenne yöneltı- len baskıyı, uyguianan şiddeti bir duşunce suçlusu olarak yadırgadı- ğını soyledi. Deringöl, dava ıddı- anamesının "İçinde yaşadıgımız dönemi yansıtmadığını, zaman za- man bir bilimkurgu mctni okudu- gu kanısına kapıldığım" belırttı Deringöl, TBKP'ıun bolucu bır parti ve de orgut olmadığını soz- lerıne ekledi. Bu arada avukat Veü Devecioğ- lu tutuklu sanıkların tahliyelerını isteyerek Turkıye'nın de imzaladığı Avrupa Insan Hakları Sözleşme- si'negore 141 ve 142. maddelerden kışıler hakkında dava açüamaya- cağını savnudu. TAHLİYE tSTEMt REDDEDİLDİ - 10u tutuklu olmak uzere, 60 TBKP'linin yargılanmalarına dun Ankara DGM'de başlandı. TBKP Genel Sekreteri Haydar Kutlu'nun eşi Ayşe Çiçek Yağcı'nın da tu- tuklu olarak yargılandığı davada, tahliye istemleri reddedildi. (Fo- tograf: Barış Bil) Seçkm Türk sanatçısc Gil«r öktan ve İstanbul Turk-lngılız Kûdûr Demegı'nrn Genel Sekreten YJda Arda. Gvfw Ökt»n Ingilızceyı buroda ogrendı The British Council celebrates 50 years in Turkey • OO«OO« o»o«o«o ••••••• Rrıtisn omomomo • ootoot Kültürel. eğitsel ve teknik işbirliği yoluyla İngiltere için kalıcı biranlayış ve takdir ortamı yaratma çabasinda Türkiye'de elli yıl. FOTOA8T PdOOUKSfrOh nüyorum. Sadece bu merkeziyet- çi yapı ve partiyi siyasal işlevinin ötesinde kuUallaştıran, farklıhk- lan ortadan kaldıran, bireyin ko- Jektif içinde silinmesine yolaçan getoıeksel pariı kulturu degi, her- kes tarafından anlaşdabilecek karşılıklan yerine, yuz yıl onceki otanrJk sozcükleri bir kimlik sim- gesi gibi ısrarla kulianan hamasf jargon da terk ediüneli diyorum. Birleşerek yeni bir parti oluştur- maya çalışan sosyalistkr kendile- rini, en sade ifadesiyle, elde hiç- bir hazır şablon, yonlendirici hiç- bir uluslararası otorite bulunma- dıgını bilerek dunyayı ve içinde yaşadıklan toplumu yorumlama- ya ve onu daha iyiye dognı degiş- tirmeye çalışan, belirsiz ve soynt bir gelecekte degil, hemen bugun, kendileri ve başkaları için, mut- lu, keyifli, rahat ve dost bir ya- şam ozleyen, gerçek kişiJer olarak tanınlamalıdırlar.'' Kadınlara aynmcıük "Sosyalıstlerin Biriik Partisi" ıçın vapılan toplantıyı "pratik nedenlerie sımrh kabhmlı" olarak değerlendiren Yurütme Kurulu uyesı Umur Coşkun», "yapılanraa- sına çalışılan iş"e ılışkın olarak "toplunıdaki özgurieşme bareke- tinia örgatsel yapılanmasında bir adım" nıtelemesını yaptı. "özgürieşme hareketi"ni "Bi- reysel ve loplumsal içeriklere sa- hip, çok taraflı ve çok boyutlu bir eylemdir. Tek bir orgute ihale edOme imkânı olmayan, ozguriiik yanlısı tum çevrelerin karşılıkh, eşit ve oluralu etkiieşimi yoluyla politikaya agırlık koyma işidir. Bu işin yığınsal dinamizmini ya- ratmaya katkıda buiundugu oraa- da, ortaya Turkiye için öaendi bir parti çıkacaktır" diye anlattı. Coşkun içinde bulunulan süreçte önem taşıyan noktaları şu biçım- de sıraladı: "Kurulacak partinin daha ba- şında bir TBMM grubuna sahip olması olasılığını berkes çok önemsiyor. Bu kuşknsuz yerinde- dir. Fakat ben, TBMM grubunu, ilgili milletvekillerinin genel ola- rak ozgurleşrae hareketine suna- caklan bir olanak şeklinde gor- mekten yanayun. Bugun bizim gi- risimimizde yer alan milletvekil- leri yeni oluşum çahşmasına ka- tılanlar ve varsa diğerieri, aynı partinin programını beniraseyerek bir araya gelebilecekleri gibi, yal- nuca bu olanagı yaratmak için de bu sınıriı fakat onemli amaç bir- ligi iie de aynı çatı altında topla- nabflirier. Bu durumda, yaratılan olanak tum dorimci, Uerici, sol, özguriiikçu çevrelere açık tntnıa- hdır. Parti kuruluş sured, bugun için surece katılmayan, sol, çevreci, feminist ve benzeri akımlann gö- niş ve onerilerine açık tululmalı- dır. ÖzelUkle sol içinde ilerideki daha geniş biriik imkânlanm sö- rekli araştırmalıyız. Bu baglamda 'bırlık tartışmalan' sonunda ya- pılan 'sosyalist forum' önerisine sahip çıkılmalıdır. Kuruluş surecinde ve sonrasın- da, erkek egemen Uiskilerden he- nuz sıynlamadıgımızın bittndyle, kadınlar lebine pozitif aynmcılık yapmalıyu." Hedef iktidar SHP'den ıstifa ettikten sonra "Yeni Demokratik Oluşum" ha- reketine katılmayan ve bundan sonra kurulacak partinin Marksist nitelikli oiması gerektiğinı savu- nan İzmir Milletvekili Kemal Anadol, "Sosyaustlerin birtifc partisi" iie ilgili değerlendirmesin- de "Kurulacak yasal sosyalist par- ti artık kendini mnhaJefei sımrian içine hapsetmeyecektir. Kesinlikle ikridan hedefleyecektir. Çunku bugun Türkiye'de sadece solda boşluk yoktur. Açık seçik bir mu- halefet boşluğu vardır. Bo parti bir yandan ciddi çozumler onerir- ken, diğer yandan toplumu de- mokratikleştirmeye çalışacak, bu konuda gostermelik ve gancel muhaiefet yerine kalıcı, inandın- a ve etldS savaşım vfreceknr" de- di. Kurulacak partıyı "demokratik kurallan isleten, tularlı ve inan- dına" olarak tanımlayan Ana- dol, "Artık ortodoks anlayışla kurulan partiler kendilerini tasfîye ediyorlar. Parti örgatlerini emir kumanda zinciri içinde çalışOrma tarihe kanştı. Örgutleri partinin en küçük birimlerini, en yaşam- sal kararlara ortak eden katılım- a ve çofuku bir yapılanmaya ge- reksiıdm var" goruşunu savundu. Anadol, "Emekçi halkın yığınsal partisinde" çevrecıler, kadın ha- reketi, gençler ve aydınlann olma- sı gerektiğinı de anlattı. "Şiddetin toplomsal yaşamın her alanından dışlanması, ulasal bağunsızlıgımızın titizlikle savu- nulması ve militarizme karşı odunsnz savaşım bizi halkımızla butünleştirecek en guvenilir par- ti konumuna getirecektir" diyen Anadol kendi içinde demokrasi iş- leten, Türkiye'yi demokratik bir ülke haline getirmekte kararlı ve ürettiği çözumlerle halkına güven veren bir partinin marjinal olama- yacağını, tersine böylesi yığınsal bır sosyalist partınin yakın gele- ceğin ıktidarını mUjdeleyeceğini soyledi. SÜRECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle