25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 NİSAN 1990 KÜLTUR-SANAT CUMHURİYET/5 Paulette Goddard öldü • Küllur Servisi — Perdenin en guzel kadınlarından. Amerikalı yıldız Paulette Goddard 78 yaşında oldü. 30'lu ve 4O'lı yıllann en tanınmış yüzleri arasında yer alan Goddard, Isviçre'deki evinde yaşıyordu. 30'larda bir "Goldwyn kızı" olarak girdiği sinemada Charlie Chaplin'Ie evlendikten sonra bir "yıldız" olan Paulette Goddard, daha sonra aktor Burgess Meredith, yıldızının söndüğu günlerde ise Alman romancı Erich Maria Remargue'la evlendi. 50'lerin başında uzaklaştığı sinemaya 1966 ve 1972'de birer küçük dönüş yaptı. 30'larda "Şarlo - Modern Zamanlar", "Kadınlar", "Kedi ve Kanarya", 40'larda "Şarlo Diktatör", "Sokak Kızı Kitty", "Anna Lucasta", 50'lerde "Bağdat Perileri", "Paris Modeli", "Jesabel'in Günahları" gibi filmlerde rol aldı. Broy'un nisan sayısı • Kiiltiir Servisi — Broy Şiir Dergisi'nin nisan sayısında "Şiir ve Devrim" konusuna ağırlık verilerek dunyada ve Türkiye'de şiir-politika ilişkileri irdeleniyor. Dıinya Şiiri bölumunde Suphi Aytimur'un Türkçesiyle E.E.Cummings'in şiirleri yer alıyor. Fahrettin Demir'in sosyaiist gerçekçiliği tartışan yazısının yanı sıra Halit Çelenk'in "Hasan Hüseyin'in Kızılırmak Şiiri dolayısıyla yargılanmasına" ilişkin anıları, Zübeyir Kındıra'nın şiir okurları arasında yaptığı bir anketin sonuçları, Erdoğan Alkan'ın "Ondalıkh Şiir ve Yenibütün" yazısı, Ahmet Necdet'in "Şiir GünJüğü", İrfan Yıldız'ın "Şeyh Galip'in Hikâyet-i Esran" ve Yusuf Alper'in "Şiir Oluşum Süreci" yazısı dergideki diğer ya/Jİar arasında. Yenibütün ekinde ise F. Erbulak, Ferhan Şensoy, Tarık Akan, Ezginin Günlüğü muzik topluluğuyla yapılan konuşmaları; Şahika Tekand, Selin Dilmen, Ferhan Şensoy, Nuran Oktar, Veysel Çolak, Hakan Sonok, Onat Kutlar, Cem Şen, Akın Ok'un yazıları ve Seyyit Nezir'in siiri izliyor. "Şiirin Ölümsüz Kadınları" yazı dizisinde Erdoğan Alkan, "Verlaine'nin Rimbaud ve Kadınlarla Birlikte Aşkı"nı, Agâh Özguç "Bir Sinema Günluğünden Aykırı Notlar"da, "Elia Kazan'ın Ayıplan"nı konu alıyor. Karga Tbpluluğu Kumkapı'da • Kültiir Servisi — Çağdaş tiyatro sanatının deneysel nitelikteki gösterilerini kitlelere ulaştırmayı amaçlayan Karga Topluluğu 'Yansıma' konu başlıklı yeni bir happening (oluşum) göstergesi ile 28 nisan cumartesi günü saat 15.OO'te Kumkapı Balıkçılar Çarşısı'nda. Daha önce Istiklal Caddesi'nde "Film Çekimi" İstanbul Hızlı Tramvayı 'Ulubath' istasyonunda "Etkileşim" isimli gösteriler yapan topluluk Adnan Tönel, Sevan Ataoğlu, Ilhan Babaoğlu, Burçin Özdemir ve Cem Çaltuluoğlu'dan oluşuyor. Topluluk adına açıklama yapan Adnan Tönel "Happening gösterilerimizle bir yandan da Sokak Tiyatrosu'nun sondaj çalışmalannı yapıyoruz. Yakında Istanbul'un sokak ve caddeleri tiyatro ile, lstanbullu da sokak tiyatrosu ile tanışacak" dedi. \ Neşe Erdok sergisi • Kültiir Servisi — Neşe Erdok resimlerini 1 mayıstan başlayarak 22 mayıs ta-ihine dek İstanbul Urart Sanat Galerisi'nde sergileyecek. 1940 yılında İstanbul'dâ doğan Erdok, istanbul Devlet Guzel Sanatlar Akademisi Resim Bölüniü'nü 1963 yılında bitirdi. Burs alarak İspanya'ya giden, yine burslu olarak Fransa'da resim çalışmalannı sürdüren sanatçı daha sonra mezun olduğu akademide Neşet Günal atölyesinde asistanhk yapmaya başladı. 1986 yılında Sedat Simavi Vakfı Görsel Sanatlar Ödülu'nü alan Neşe Erdok, 1981 yılında da Vakko Resim Yarışması Büyiik Ödiilü'nü kazanmıştı. Halk Müziğı ve Deyiş sevenlere OZGU MUZİK YAPIM VAHİT UÇ sızler ıçın süper bir yapıl sunmakîan gurur duvar OZLEM ÖZGÜR ÇELTEKFACİASITnnı pUk ve ka*etçilerde ÖZGÜ MÜZIK YAPIM M Ç 6 Btok No 6643 Unkapanı - Isl • Tel 513 05 50 ILAN TOKAT 1. SULH CEZA MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1989/221 Karar No: 1989/902 Sanık: Ahmet Turan Ercins. Memet Zeki ve Nezihe'den olma, 196J D.lu. Sıvas ili Çayyurt Mah. nut'usuna kayıtlı olup, halen Tokat ili Sıvas Cad. Ercins Apt. No: 5'te oturur, Suç: Gıda Maddeleri Nizamnamesi'ne aykırılık. Suç tarihı: 14.3.1989 Karar tarihi: 14.12.1989 Yukanda açık kimliği ve müsneı suçu yazılı sajıığın Tokat ili G.O.P. Bulvarı No: 16'da bulunan ekmek fırınında pişen ektneklerin etiket- siz olduğu ve tuz oranlarının fazla olduğu, ooylece Gıda Maddeleri Nizamnaraesi'ne muhalefet ettiği anlaşıldığından TCK'nın 398, 647 S.Y. 4. ve 5. m.'si ile TCK.'nın 402. maddeleri gereğince 470.000 li- ra ağır para cezası ile 3 ay muddetle meslek ve sanatının ve ticareti- nin tatili ve 7 gun süreyle işyerinın kapaıılmasına karar verilmiştır. Hukumlu tarafından temyiz edilmekle kesinleşen kararın TCK.'nın 402/2. maddesı ve fıkrası gereğince ilan olunur. 3.4.1990 Basın 2308) Iskoçyah iki sanatçı, İstanbul Cankurtaran'da birproje gerçekleştiriyor Uçların bîrleştiği yerdeVVendy Gunn ve Gavvin Ren\vick sanatla mimarlık arasında bir iletişim projesi gerçekleştiriyorlar. Glasgovv'dan başlayan, Atina, Belgrad, Budapeşte, Pragve Berlin'dengeçip İstanbul'dâ noktalanan bir proje. BERAL MADRA Londra'dan sonra Ingiltere'nin ikinci kultür kenti olan Glasgovv; Atina, Floransa, Amsterdam, Batı Berlin ve Paris'ten sonra Avrupa Konseyi tarafından 1990 Avrupa Kultür Başkenti olarak seçildi. Müzik, tiyatro ve zengin bir sergi etkinliği, ocak ayından başlayarak yılın sonuna değin sürecek. Bu amaçla yeni bir konser salonu da yapıldı. Önemli sergilerden birisi olan "The Britisb Art Show" yak- laşık 40 genç sanatçının resim, heykel, film, video, enstalasyon ve gösterilerini sunuyor. Mimar ve tasanmcı Chartes Rennie Mackin- tosh'un (1868-1928) yapılarından birisi olan Glasgovv School of Art'ta onun çalışmaları ve yapıt- lan sergileniyor. Aynca Degas, Pi- sarro ve 100. olüm yıldonumü do- layısıyla buyuk bir Van Gogh ser- gisi de düzenleniyor. MİMARİDEİNSAN DL YARLILIĞI — Wend> Gann ve Ga»in Renwick, günümuz mimarlık anlayı- şında insan duvarlılığına önem verilmediği kanısındalar. İki sanatçı, insan du>arlılığının mimaride önem kazanmasının ancak sanal-mimarlık bireşiminde gerçekleşebileceğine inanı>or. (Fotoğraf: Uğur Gunyiiz) Bu kutlamalar kapsamında Bri- tish Council (tngiliz Kültiir Heye- ti) ile Türk hükümetinin araştır- ma bursunu alarak sanat ve mi- marlık arasında bir iletişim pro- jesi gerçekleştirmek isteyen lskoç- yalı sanatçı VVendy Gunn ve mi- mar tasanmcı Gawin Renvvick ekim ayından bu yana tstanbul- da çalışmalannı sürdüruyorlar. Kutlamalar Glasgovv"daysa bu iki genç sanatçı-tasarımcı istanbul- da ne yapıyor diyebilirsiniz? Baş- langıçta ben de Avrupa'nın en ba- tısındaki Glasgovv ile en doğusun- daki İstanbul arasında nasıl bir iletişim kuracaklar diye düşün- düm, onları kuşkuyla dinledim, yapacaklan işin önüne çıkacak en- geller birer birer gözümün öniin- den geçti. Ama onlar kararlı, ti- tiz, ısrarlı bir çalışmayla hedefe doğru ilerliyorlar. Bu iki uç kent arasında başka bağlantı kentleri de var: Atina, Belgrad, Budapeşte, Prag, Berlin. Ocak ayında VV. Gunn ve G. Ren- vvick bütün bu kentleri dolaşıp bağlantılırını kurarak etkinliğin altyapısını hazırlayarak yine îstan- bul'a döndüler. Şimdilerde yoğun bir çalışma içinde etkinliğin baş- langıcı olan İstanbul bölümunü TurkuazModern Dans Topluluğu gösterilerinisürdürüyor Özgür ve yürekli adımlarlaSes Tiyatrosu'nda 30 nisan pazartesi günü bir gösteri sergileyecek olan Turkuaz Modern Sanat Topluluğu yeni kuruldu. İstanbul Devlet Opera ve Baleşi sanatçılarıyla MSÜ İstanbul Devlet Konservatuvan öğrencilerinden oluşan topluluğun sanat yönetmeni Aysun Aslan, genel koordinatörü İzzet ŞEBNEM AKSAN Sanatın fazla rahat ortamlar- da yaratıcı ve verimli olduğu pek görülmemiştir. Çelişki gerek, dürtü gerek. Sıkacaksın ki patlak versin. Süs bitkilerinde olduğu gi- bi suyunu azaltacaksın ki çiçek açsın. Tavuklara da böyle bir uy- gulama yapıldığını duymuştum; hücrelerini yenilemek için bir süre gıdalannı keserlermiş, tam ölecek hale geldiklerinde tekrar gıda ver- meye başlarlarmış ve böylece muthiş bir yumurtlama ve uretim sağlamrmış tavuk çiftliklerinde. Tabiatın ne kadar acımasız olabildiğini biliyoruz, ama ne- dense insanoğlunun kötü niyeti ve cehaletini anlamak çok zor ge- liyor. Oysa bu gerçeği de olumlu kılacak bir gorıiş açısı getirmek mumkün. Her zaman iki yoldan biri vardır seçilecek ya telef olur- sun ya mücadele verirsin. Telef olursan yapılacak bir şey yok, mücadele vereceksen gene iki yol vardır ya yapıcı ya yıkıcı olur- sun... Soylemek istediğim, Turkuaz gnıbunu oluşturan bu bir avuç sanatçı görülüyor ki yapıcı mü- cadele verme yurekliliğini göste- ren az rastlanırlar arasındalar. Omidimiz bu mücadelenin altın- da cidden araştıran, kendini ye- nileyen, değersahibi kabiliyetler olması ve yılmadan , durmadan, dinlenmeden çalışmalandjr. Eğer * ortaya çıkaracakları çalışmalar bir değer taşırsa mutlaka gerekli yardımı görecekleri aşamasına gelindiğine inanıyorum. Tarih olumsuzluklara rağmen verici ve yapıa olanlann etkinlikleri ile va- DÖRT ÖZGİ \ Y APIT — Turkuaz Modern Dans Toplulugu'- nun programında 4 ozgun vapıt jer alı>or. Avdın Teker'in "Tan- gomania" ve "1/2 = 2'1", A>sun Aslan'ın "Agıl" ve "Bir Riıya Gördum" adlı yapıtları. (Fotoğraf: Yaşar Saraçoglu) zılmıştır. Turkuaz grubunun bu progra- mında yer alan ilk parça, öğreüın üyesi koregraf Doçent Aydın Te- ker'in Mimar Sinan Cniversitesi Devlet Konservatuvan öğrencileri için 1987 yılında İskoçya turnesi için hazırladığı "Tangomania" adlı eseri idi. Arjantin'de 30'lu yıllarda ortaya çıkarak Avrupa dans pistlerinde uzun süre popu- lerliğini koruyan dansın iç dun- yasına açılan bir pencere bu eser. İlk bölüm tath ve hafif alayla tangonun doğduğu ortamlarda ikili ilişkilere dışarıdan bir bakış getiriyor. Sessiz oynanan 2. bo- lum süs ve püsten arınmış olarak iki insanın yabancılıâ ve beraber dans etmelerinin absurdlüğünü dile getiren bir düet. 3. bölüm tûm kadronun çıplak duyguları- na, ruh haline inmeye çalışıyor. Birinci bölümdeki erkeklerin ma- çoluğu urkekliğe, kadınların umursamaz, kendinden emin ta- vırları nefrete, pişmanlığa dönu- şüyor. Oyun giderek bir arayışa, belki gerçekleşebilecek, duyula- bilecek hakiki bir sevgi, bir do- kunuşa hasretle noktalanıyor. Aydın Teker'in 80'li yıllarda tekrar popülerleşen tango üzeri- ne gerçekleştirdiği bu eser, içeri- ği, dinamiği, formu ve stili ile fev- kalade kendine öz bir anlatım ve bütünluk taşımakta. Programın 2. bolümunde yer alan "1/2 = 2/1" adlı parçada da izlendiği gi- bi Aydın Teker, anlatım özgürlü- ğüne sahip, kompozisyon olgusu- nu geliştirmiş, bu konuda epeyi yol almış değerli bir koregraf. Programın 2. bolümunde yer alan "Agıt" ve "Bir Röya Gördiim" adlı son parça, İstan- bul Devlet Opera ve Bak ,i koreg- raflarından Aysun Aslan'a an. Kendisini en son AKM'de oyna- nan "Askerin Öyküsû" adlı oyu- nun başarılı dans kompozisyon- lanndan tanıyoruz. "Agıl" ilk olarak 1982 Bodrum Festivali'nde yer almış. Form oğesinin ön pla- na alındığı parçada Aysun Aslan, yas duygularını jest, tavır ve şe- killerle bir heykeltıraş gibi işlemiş sahneye. Muzikle aynı duyguları paylaştığı kanaatinde değılsem de etkileyici resimler ve geçişler var eserde. "Bir Rüya Gördüm" adlı parçada ilkel güdülerden yola çı- kılmış, çok hareketli, canlı ve oyalayıcı bir dans. Ancak oyunun başında yarattığı yoğunluk ve beklenti gelişmiyor. Stil ve içerik olarak sürekli fikir değiştiren, ne- den, niçin, nereye gittiği anlaşr- lamayan bir boşluk ve kopukluk yaşanıyor. Aysun Aslan, koregraf kadro- suna atandığından bu yana ne kadar çalışma ortaya koyabildi, bilemiyorum. Şüphesiz yapabile- ceğinin çok azını uretebilmiştir. Haftada bir temsil verebilen, 70-80 kişilik bir grupta kendini geliştirmesine olanak sağlanama- maktadır. Bu sanat dalında da grup dışına çıkarak tek başına bir şeyler yapmak ne dansçı ne ko- regraf için mumkün değildir. Tek çıkar yol çaiışmak isteyenlerin şevkini kırmamak ve müsaade et- mektir. Turkuaz topluluğunu başta ku- rucuları Aysun Aslan ve İzzet Öz olmak üzere bu çok özveri ve ce- saret gerektiren başlangıçlann- dan dolayı kutlamak isterim. Siz- leri bu noktaya getiren ne olursa olsun, önemli olan hayallerinizi sürekli geliştırmek, beslemek ve uygulamaya koymaktır. Bundan önce de dans topluluğu kurmak üzere bazı girişimler olmuştu, hiçbirirün arkası gelmedi, bir he- ves gibi dağılıp gittiler. Ümidimiz artık bu aşamada Türkiye'de te- atral dans sanatının bir varlık göstermesidir. T.C. GÖLKAYA SULH CEZA MAHKEMESİ Esas No.: 990/12 — Karar No: 990/4 Bolu ili Düzce ilçesi Kırkharman köyu nüfusunda kayıtlı olup Bolu ili Gölyaka ilçesi Sarıdere köyunde oturur, Kadem ve Hanife oğlu, 1%2 doğumlu Çahm Çakmakcı'nın Gıda Maddeleri Tüzuğü'ne muhalif ekmek imal etmek suçundan dolayı TCK.nın 398, 647 S.K.nın 4/1, TCK.nın 402 maddeleri gereğince 470.000 TL. ağır para cezası, 3 ay muddetle sanığın curme vasıta kıldığı meslek, sanat ve ticaretinin tatilıne, aynca 7 gun işyerinin kapatılmasına Gölyaka Sulh Ceza Mah- kemesi'nin 15 3.1990 tarih ve 1990/12-4 sayılı karan ile karar verilerek kesinleştiği, masrafı bilahare sanıktan alınmak uzere ilan olunur. 11.4.İ990 hazırlıyorlar. Gunn ve Renvvick'in deyişiyle "uçların birieştiği yer" ozelliği ta- şıyan bu kentlerde son yıllarda siyasal-ekonomik sistemlerin yeni- den gözden geçırilmesi, yapılan- ması, kulturler arasında coğrafi sı- nırların yok olmaya başlaması, bilgüenmenin insanlar arasındaki iletişim ağının altyapısını oluştur- ması da bu projeye güncel bir bo- yut kazandırıyor. Gunn ve Renvvick her kentte mimari ve topluınsal karşıtlann bir arada var olduğu halkın sürek- li kullandığı bir alan seçmek ve izin almak için öncelikle o kentin belediyesi ile ilişki kuruyorlar. Bu yer saptandıktan sonra yaklaşık on kişinin bir açıkoturum yapabi- leceği ozel bir yapının tasanmına girişiyor, bu >apının uygulanma- sı için gerekli çevrelerle örneğin üniversitelerin mimarlık ve tasa- nm bölümleriyle ilişki kuruyoriar. Ahşap, hafif madeni boru ve yel- ken bezi gibi malzemelerden ku- rulacak olan bu yapının, halkın rahatlıkla izleyebileceği, dahası benimseyeceği bir düzeni olacak. "Yapının lasanraı ve kurulma- sında önemli olan, yalnız estetik bir butünliik oluşturraak degil, kullanacak kişilerin yapıyla işlev- sel ve duvgusal yönden bütünleşmesidir" diyor Gunn ve Renvvick. Bu yapı, Doğıi ve Batı'nın top- lumsal ve kultürel konuları ve so- runlarının tartışıldığı bir bilgi de- posu işlevini gorecek. Tartışmalar sanat, mimarlık, şehir planlama- cılığı, mühendislik, sosyal bilim- ler alanlannda profesyonel grup- lar arasında yapılacak. Bu etkin- liğin bütün gelişim aşamalarının ve tartışmaların video çekimi ya- pılacak. Belgesel malzeme Glas- govv'da Taşımacalık Müzesi, Kış Sarayı ve Glasgovv Camisi'nde halka gösterilecek, daha sonra da ABD'de yapılacak deneysel proje- lerde de kullanılacak. Projenin gerçekleştirileceği kentlerdeki izlenimlerini anlatıyor Gunn ve Renvvick, "Söz konusu kentlerde yapıyı kuracağımız yer- leri seçtik. jnpının kurulraası ve gerekli hazırlıklar için üniversite- lerin ilgili bölümleriyle işbirligi sagladık. Herkesten bü>ük ilgi ve katılım göhiyoruz. Bildiğiniz gi- bi bu üikelerce siyasal değişim ve kanşıklık var. Bu bir yerde, yakın- da >eni bir >^şamın kurulması an- lamına geldiği için projemiz özel- likle benimsendi." Seçilen yerler şöyle: Berlin'de Mariennenplatz, Prag'da Narod- ni Metrosu'nda "Mayem", Buda- peste'de Florian Ter, Belgrad'da Manjez Park, Atina'da Özgürlük Alanı. Seçilen bu alanlarda genel- likle tarihsel ve modern mimari karşı karşıya yer alıyor. tstanbul- da seçtikleri yer ise halkın benüz bilmedigi, ama çok yakında tanı- yacagı bir yer Cankurtaran'da kı- yı yolu üstünde Bizans duvarlany- la çevrili geniş bir alan. Eminönü Belediyesi bu alanın onanmını bi- tirmiş durumda. Bu projenin, ta- rih ile bugunün iç içe olduğu bu bolgede gercekleştirilntesi, turizm ve kültiir arasındaki ikilemin ger- çekçi bir biçimde ele alınması, tar- tışılması açısından son derece önemli. Gunn ve Reırokk, "Çagdaş bir mimari dilin, insanlar arasında diişünce iletişiminin kunılmasın- da bir işlevi olduguna inanıyoruz. Günümuz mimariık anlayışında insan duyarlıgına onem verilme- diğini gözlemliyoruz. Özellikle İn- giltere'de mimarlar ve sanatçılar arasında ilişki kopukluğu var. İn- san duyarlığının mimaride önem kazanması ancak sanat mimarlık bireşiminde gerçekkş«bilir" diyor- lar. Proje, bu yedi kentte mimari ve insan arasındaki ilişkiyi yeniden kurmayı amaçlayan bir deney or- taya koyarken aynı zamanda ulus- lararası ortak bir mimari dilin olup olmadığını da araştırmış ola- cak. Garbo'nıın arkadaşı • NEW YORK (AA) — Kısa bir süre önce ölen ünlü film yıldıa Greta Garbo'nun -"yürüyüş arkadaşı" olduğunu söyleyen sinema yazarı Raymond Daum, Garbo'nun fîlmlerinden söz etmeyi sevmediğini kaydetti. ABD'de yayımlanan "Peole" dergisine göre Daum, ünlü yıldızla arkadaşlığını "Garbo ile YUrümek" adlı kitabında anlattı. Göçer'în keramikleri • Kiiltiir Servisi — SerpiJ Göcer, keramik deri dizaynı çalışmalanndan oluşan yapıtlannı 26 Nisan 1990 tarihine kadar Galleria Ataköy'de sergiliyor. Davul derisiyle afora, Hitit tstisi, kupa, ibrik ve kalemlik gibi 32 ayrı türde 300 parça .yapıtı sergileyen Serpil Göcer, çalışmalarında Inegöl, Adapazan, Izmir ve Nevşehir yörelerinden yararlanmış. Anvers'te Türk afişlerî • ANVERS/BELÇtKA (AA) — Izmir - Alsancak ve Belçika'nın Anvers kenti soroptimist demeklerince ortaklaşa düzenlenen Türkiye'yi Tanıtıcı Afişler Sergisi, Anvers'tek i Kraliyet Guzel Sanatlar Akademisi'nde açıldı. Turkiye'nin Anvers Başkonsolos Yardımcısı Serap AtaJay'ın da hazır bulunduğu açılışta, Belçika Kraliyet Sanat Akademisi Müdürü Gerard Gauden ile Alsancak Soroptimist Kulübü Başkanı Ayla Selçuk birer konuşma yaptılar. £1 yazmaları tehlikede • BURSA (AA) — Bursa tl Halk Kütüphanesi Müdurü Neval İnan, el yazması kitapları sağlıksız ortamlarda korumaya çaJıştıklarını belirterek "Inebey El Yazması ve Eski Basma Eserler Kütüphanesi'ndeki 16 bin kitap rutubet nedeniyle bozulma tehlikesiyle karşı karsıya" dedi. 'Merhaba' Avrupa'Via • Kultür Servisi — Önceki yıl ilk kez Avustralya'nın Sydney ve Melbourne kentlerinde sergilenen Genco Erkal'ın tek kişilik gösterisi "Merhaba" adlı oyun, 28-29 nisan tarihlerinde ls\içre'nin Bern ve St. Gallen kentlerinde, 5 mayıs 1990 tarihinde ise Batı Almanya'nın Berlin kentinde sergilenecek. Nâzım Hikmet, Aziz Nesin, Haldun Taner ve Bertolt Brecht'in şiir, şarkı, öykü ve oyunlarından oluşan 'Merhaba', mayıs ayında Ankara'da sergilenecek. BüGÜN • İstanbul Üniversitesi'nde konferans Bilimsel ve Kultürel Etkinlikler programında psikologlar Nalan Babür "Erickson'a Göre Çocukta Gelişim" konulu konferansını saat 14.30-16.00 arasıÇapa Bilim Dalı Kıtaplığı'nda verecek. ISUNAR Hekimoğlu İsmail'in satış rekorlan kıran romanı MİNYELİ ABDULLAH S İ N E M A L A R D A YÖNETMEN: YÜCEL ÇAKMAKLI OYNAYANLAR: PERİHAN SAVAŞ, BERHAN ŞİMŞEK ANKARA MALTEPE ADANA MALATYA ZONGULDAK ERZURUM DİYARBAKIR UŞAK ELAZIĞ AKSAIL^Y CÖLBAŞI LÂLE RENK KONAK DADAŞ EMEK SAN GÖLCÜK EMEK m> Çetinkaya Plak sunar "Kanadım Değdi Sevdaya" FERDA EREREN ÇIKTI Tüm kasetçilerde Çstlnkay* Plak «e Kasetçilik I M Ç Blok No 6420 Unkapanı/istanbul Telefon 511 91 84-512 32 81
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle