Katalog

7 ŞUBAT 1990 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 2 balıkçı döndü • AYVALIK (Cumhuriyet) — Çıplakada açıklarında avlanırken, bir Yunan hücumbotu tarafından "Yunan karasulannda avlandıkları" gerekçesiyle Midilli Adası'na götürülen iki Türk balıkçısı, 4 gün kaldıklan Yunanistan'dan dün Bahkesir'in Ayvalık ilçesine geürildiler. Haklannda verilen 25 günlük hapis cezası 100 bin lira paraya çevrilen Tuncay İerpiş ve Ahmet Erdinç, bu paranın daha sonra Ayvalık Balıkçılar Derneği'nce karşılanmak üzere Yunanlı bir balıkçı tarafından ödendiğini söylediler. îki balıkçı, Yunan polisinin önce kendilerine iyi davrandığını, ancak daha sonra 3 gün boyunca çıplak ayakla nezarette tutularak kendilerine baskı yapıldığını söylediler. Iran'dan mesaj • ANKARA (AA) — tran Cumhurbaşkanı Haşemi Rafsancani'nin uluslararası ilişkiler danışmanı Ali Rıza Muayyeri, bugün Ankara'ya geliyor. Dışişleri Bakanhğı'ndan yapılan açıklamaya göre Muayyeri, tran Cumhurbaşkanı Rafsancani'nin bir raesajını Cumhurbaşkanı Turgut özal'a iletecek. Macaristan'da kilise serbest • BUDAPEŞTE (AA) — Macaristan'da Katolik kilisesine 1950 yılında getirilmiş olan yasaklamalar kaldırıldı. Başbakan Miklos Nemeth ile Kardinal Laszlo Paskai, 30 Ağustos 1950 larihli kiliseye yasaklamalar getiren antlaşmayı iptal eden bir antlaşmayı dün imzaladılar. Macaristan, üç gün önce de Vatikan'la diplomatik ilişkileri yeniden kurmuştu. Lübnaıvda 7 günde 303 ölü • BEYRUT (AA) —. Lübnan'da Hıristiyan güçler arasında bir haftadır süren çarpışmalarda 303 kişinin öldüğü biMirildi. Hastane kaynakları, çatrçmalarda 1.215 kişinin de yaralandığını belirttiler. Dr. SadıkAhmet ve Ibrahim Şerifin tahliye istekleri bugün görüşülüyor Gözler yine GümülcinedeSadık Ahmet hakkında Gümülcine istinaf mahkemesinde 8 ve 15 şubat tarihlerinde görüleceği açıklanan 2 dava da, Mora'daki Agrinion kentine alındı. ANKARA/GÜMÜLCÎNE (Cumhuri- yet) — Batı Trakya Türk azınlığının ba- ğımsız eski Milletvekili Dr. Sadık Ahmet veeski milletvekili adayı tbrahim Şerifin "geçici olarak tahliye edilmderi" ile ilgili başvurulan bugün Gümülcine istinaf mah- kemesinde görüşülüyor. Türk ve Yunan hükümetleri arasında ocak ayı sonundaki mahkeme ve sonrasında gelişen "diptoma- tik kriz"in gelecegi açısından duruşmanın sonucu her iki bafkentte de dikkatle izle- niyor. Sadık ve Şerif, Yunanistan ceza ka- nununun 192'nci maddesini ihlal ettikleri gerekçesiyle 27 ocaktan bu yana Selanik Cezaevi'nde tutuklu bulunuyor. Gümülcine istinaf mahkemesinde görü- şülecek olan tahliye başvurulan Ahmet ile Şerifin Türk ve Yunanlı avukatları tara- . fından savunulacak. Kendileri Gümülci- ne'yegetirilmeyecek. Mahkeme oturumu- nu izlemek amacıyla Atina'dan özel bir yargıcın Gümülcine'ye gönderildift bildi- riliyor. Ahmet'in avukatlarından Sabahat- tin Emin, tahliye başvurularımn kabul edi- leceğine inandığını söylüyor. Gümülcine'- de bağımsız milletvekili Ismail Rodoplu'- nun bürosunda görüştüğümüz Sabahattin Emin, tahliye başvurularımn üç tez üzeri- ne oturtulduğundan söz ediyor. Bu tezler Ahmet ile Şerif'in, "yurtdışı- •a kaçmalannın söz konusu olmadıgı; tah- liyelerinin koşullu veya kefaletli olabilece- gi; aiielerinin geçimlerini temin elmeieri gerekliligi" gerekçelerine dayanıyor. Saba- hattin Emin bugünkü mahkemede Ahmet'- Bu arada Gümulcine'de hayat normale dönerken Türk azınlık üyeleri de Yunan- lılar da bugünkü mahkeme sonucunu me- rakla bekliyor. Çünku Gümülcine'deki fa- natik bir grup Yunanlınm adliye binası önünde toplanacağı ile ilgili "kulaktan ku- lağa yayılan tchdit yollu söylenüler" böl- ge halkını tedirgin etmeye yetiyor. Bu nedenle Gümulcine'de son bir haf- tadır alınan çok sıkı güvenlik önlemlerine karşın, halkın tedirgin olduğu gözleniyor. Öte yandan, Sadık Ahmet hakkında Gü- mülcıne tstinaf Mahkemesi tarafından acı- lan iki davanın, Mora'daki Agrinion ken- tinde görülmesi kararlaştınldı. Söz konu- su karar, GümUlcine tstinaf Mahkemesi Savcısı'nın isteğiyle Yargıtay tarafından alındı. Sadık Ahmet'in Agrinion'da görü- lecek davalarının tarihleri Vilayet Mahke- mesi tarafından belirlenecek. Gümülcine İstinaf Mahkemesi Savcılığı 8 ve 15 Şubat TüRKlYEAT in doktorluk, Şerif'in de çiftçilik yaparak tarihlerinde görülecek davaların, çıkabile- ailelerini geçindirdiklerinin belge ve gör- cek olası olaylar nedeniyle Gümülcine dı- gü tanıklanyla savunulacağını söyledi. Şina almmasmı istemişti. Trakya Militan- ları imzasıyla dün bölgede dağıtılan bildi- rilerde, Hıristiyan halk saat 09.00'da mah- keme binasının önünde toplanmaya çağrıldı. Ankara izliyor Bu arada Sadık Ahmet ve Ibrahim Şe- rifin haklarında verilen 18'er ay hapis ve 3'er yıl medeni haklardan mahruraiyet ce- zalanna itiraz duruşması Ankara'dan da dikkatle izleniyor. Dışişleri yetkilileri, Ah- met ve Şerif hakkında verilen "adaietsiz" karann bugünkü duruşmada bozulmaması halinde "Ynnanistan'ın insan haklan ve azudıklar politikası açısından son dönemde çizdigi karanJık tablonun daha da belir- ginteşecegini" ifade ediyorlar. lskeçe Müftüsü Mustafa Hilmi (94) Türkiye"ye getirilerek önce Keşan Devlet Hastanesi'ne, oradan da tstanbul Taksim Hastanesi'ne kaldınldı. Hastane doktorla- rından Orhan Çavdar, hastanın yoğun şe- ker ve yüksek tansiyonla geldiğini ve yaşlı olması nedeniyle tedavisinin güçleştiğini söyledi. GüNEYAFRİKA Ankara, Konsey kararuıdan memnun AT Bakanlar Konseyi'nin işbirliği paketini geliştirme kararını "memnunlukla" karşılayan Ankara, " 1993'ten sonra görüşmelerin başlayacağına ilişkin irade beyanı" istemini sürdürecek. ANKARA (Cumhuriyel Büro- sn) — AT Bakanlar Konseyi'nin Türkiye ile tam üyelik müzakere- lerini 1993'ten önce başlatmaraa yolundaki kararı Ankara'da "umutsuzlok" yaratmadı. Dışiş- leri çevreleri, Konsey'in Türkiye'- ye önerilen işbirliği paketini geliş- tirmesi için Brüksel Komisyonu'- na görev vermesini "Tnrkiye'nin, istedigini Ynnanistan'a ragmen d- de etmesi" olarak nitelediler. Konsey dönem başkanhğını hazi- randa devralacak olan ltaiya Dı- şişleri Bakanı De Micbelis'in "1993 sonrası için Türkiye'ye so- mul bir şey söylensin" yolunda- ki tutumu ise "ohımiu" kar- şılandı. Dışişleri yetkilileri, AT Bakan- lar Konseyi'nin Irlanda Dışişleri Bakanı Gerard Collins'in başkan- lığında yaptığı toplantıda alınan sonucun basına yansıdıg\ı biçimin aksine, "Torkiye'nin amaçlanna ulaşamaması" olarak değerlendı- rilemeyeceğini ifade ediyorlar. Yetkililer, AT Komisyonu'nun Türkiye hakkındaki mütalaa ra- porunun 13. maddesinde önerdi- ği "tffeirligi" pakedinin "$irad«n" bir paket olmadığım vurgulayarak, "Bu işbirliği, tam âyettğe haztriaama perspeklifi iee- Bana insanca yaşama yolunu açan kadınlık onurumu ve bugünkü mutiuluğumu borçlu olduğum değerli ağabeyim Prof. Dr. Muammer Aksoy u Atatürkçü beyinlere sıkılan her kurşunun geri tepmesi umuduyla yaşadığım sûrece mlnnet,şükran ve sevgiyle yûrekten anacağım. Nur içindesin. Rengin Nadir Önen KAMUOYUNA Gerçek Hukuk Devleti ilkesinin önderi, aydınhğını her zaman takip edeceğimiz, değerli büyüğümüz, hocamız Prof. Dr. MUAMMER AKSOY'u yitirmenin üzüntusü içindeyiz. Katledenleri kınıyor, ailesine, demokrasiyi sevenlere ve tüm Atatürk'çülere başsağhğı diliyoruz. SHP ÇORLU İLÇE YÖNETİM KURL'LU OLDÜRDÜLER GENÇ ARKADAŞLAR, CAN DOSTLAR Demokrasi Savaşçısı, Turk Hukuk Kurumu ve Ataturkçu Duşünce Derneği Başkanı. Değerli Buyüğumuz. Sevgili Ağabeyimiz Prof. Dr. MUAMMER AKSOY'u tıunharca öldurdüler. YASL1 ve DÜŞÜNCEL1YİZ. Biz biliyor ve diyoruz ki, Duşunce \e Fikirler silahla oldurülemez. Demokrasiyi yaşaımaya kararhyız. »KMOKRVrİk SOL PARTİ ANKARALI R AD1NA ALİ Tİ RKSOY Demokrasi, hukuk, laiklik ve insan haklarının onurlu savunucusu Prof. Dr. MUAMMER AKSOY'a kurşun sıkan karanlık gıiçleri nefretle kmıyoruz. Anısı onunde saygıyla eğiliriz. DEVLET DENETİM ELEMANLARI DERNEĞİ ren bir işbirtifi olacaktır. Biz An- kara Anlaşması ve Katma Proto- kol'ün getirdiginin çok ötesinde bir işbirliği istiyonız ' dedüer. Öte yandan, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı An' Bozer'in ocak ayı içinde beş Avrupa baş- kentinde yaptığı temaslarda sü- rçkli vurguladığı, "Bize 1993 son- rası için bir giivence verin" tale- binin karşılığını bulmamış olma- sı, Türkiye'nin ısrarını değiştirme- yecek. "Bu istegi dile getirmeyi sördiirecegiz" diyen Dışişleri yet- kilileri, ttalya'nın dönem başkan- hğında konunun Konsey'de yeni- den gündeme gelebileceğini belir- tiyorlar. Şu anda Konsey'i yöne- ten üçlü kurul (troika) içinde Fransa ve lrlanda ile birlikte yer alan ltalya'nın Dışişleri Bakanı De Michelis, dönem başkanlığını haziranda devralmadan önce Turkiye'ye gelecek. Ankara mart aymda gerçekleşecek ziyarete bü- yük önem veriyor. Dışişleri Baka- nı Mesut Yılmaz ile De Michelis arasında, Brüksel'deki NATO toplanuları sırasında gerçekleşen görüşmede karara bağlanan bu n- yaret, Ankara'da "Türkiye-AT ilişkilerinin 1990'ın ikinci yansın- da alacağı biçimi elkilejebilir" şeklinde değerlendiriliyor. G. Afrikalı siyahlar, olaganüstu hal uygulamasının kaldınlması için gösterilerini sürdühiyoriar. Beyazlardan De Klerk'e uyarı Dış Haberier Senisi — Güney Afrika'da geçen hafta hukümetin siyah çoğunlugu sıyasaJ yaşamdan dışlayan yasaların yürürlükten kaldınlması yönünde attığı adım, ülkedeki beyazlar tarafından tep- kiyle karşılamyor. Parlamentoda muhafazakâr kanat, hukümetin kararlanna karşı çıkarken ülkede- ki siyahlar, 27 yıldır cezaevinde bulunan Afrika Ulusal Kongresi (ANC) lideri Neison Mandela'nın derhal serbest bırakılması için gösteriler yapıyorlar. Buna karşı. lık hükümet, Mandela'nın çok ya- kın bir tarihte serbest bırakılaca- ğını yineledi. Muhafazakâr Parti lideri And- rges Treurnichl, önceki gün par- lamentoda bir konuşma yaparak hukümetin yumuşama kararını sert bir şekilde eleştirdi. Treur- nicht, konuşmasında, Güney Af- rikalı beş milyon beyazın, gerçekle yüz yüze geldiğini soyleyeıek par- tisinin, 15 şubat tarihinde beyaz- ların katılacağı bir protesto gös- terisi için resmi makamlara gerekJi başvurulan yapacagını duyurdu. Muhafazakâr Parti tarafından ya- yımlanan bir basın açıklamasın- da dâGûney Afrikâr daki beyazla- rın, ANC ydnetimi altında yaşa- maya hazır olmadıklan savunul- du.Bu arada siyah uder Mandela- nın serbest bırakılması, ANC ve dığer ırkçılık karşıtı örgütlerin ya- sallaştırılması, tüm siyasal tutuk- lulann salıverilmesi gibi üımlı ka- rarlar alan hükümet, yeni bir açık- lama yaparak, ülkede tüm vatan- daşlann etkin olarak katüabilecegj bir siyasal sıstemın arayışında ol- duklannı, ancak beyaz azınlığın ezilmemesi ve haklanru koruyabil- mesi için bazı formüller düşünü- lebileceğini duyurdu. Acıklamada,* beyazlar için özel koruraa önlenı- lerinin alınabileceği, beyazlara özel okullaruı ve yerleşim merkez- lerinin hükümet tarafından des- tekleneceği bdirtildi. Demokrasi ve İnsan Haklarının değerii savaşçısı MUAMMER AKSOY'un katledilişini kınıyor, tüm demokrasi güçlerinin acısını paylaşıyoruz. TÜDAY - Türkiye Demokrasi ve İman Haklan Dayanışma Derneği - Batı Almanya m KAMUOYUNA Çağdaş ve uygar insan, Atatürk Devrim ve llkderinin yılmaz * savunucusu, insan hak ve özgurlüklerinin vazgeçilmezligine kendini adayan, Büyük Hukuk Bilgini Prof. Dr. MUAMMER AKSOY'un laik ve aydın kişiliğinde, Türkiye'mizin demokratik gelecegi kurşunlanmıştır. Şiddete karşı en etkin çözümun gerçek demokrasiye işlerlik kazandınlması inancıyla, insan hak ve özgürlükleri ile çağdaş hukuk düzeninin savunulması çabalanmızda o hep yanımızda olacaktır. TMMOB TrabsoD tl Koordinasyon kurulu Trabzon tn^aat Mühendislrri Odası Trabıon Eleklrik MühcndİBİeri Odası Irabzon Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Tralnon Ecsacı Odaaı Trabzon Tabip Odası Trabzon üiş Hekinüeri Odası Trabzon Mimarlar Oda«ı Laiklik savunucusu, aydın insan Prof. Dr. MUAMMER AKSOY'a kurşun sıkan elleri lanetliyoruz. FİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI FST. TEMSİLCİLİĞİ ACI KAYIP Rumeli eşrafından, merhum Mustafa Ülker'in eşi.Nihat Ülker, Nihal Altındağ ve Meral Kurt'un sevgili anneleri, Aylin Kurt ve Yavuz Altındag'ın anneanneleri, HA1İCE ÜLKER6.2.1990 tarihinde vefat etnıiştir. Merhumenin cenazesi 7.2.1990 Çarşamba günü (bugüc) Ataköy Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip, Yeniköy Mezarlığı'nda topraga verilecektir. AİLESİ Elk. Müh. ULKUAKIN'(24.4.1956-1.2.1990) Genç yaşta anı bir hastalık sonucu, Almanya'nın Giessen şehrinde yitirdik. Aramızdan ayrılışının üzüntüsü sonsuzdur. Eşine, çocuklarına, ailesi ve dostlanna başsağJığı dileriz. DOFA KİMYA SANAYÜ TEŞEKKÜR Kızımız NİHAL ÇAKRAft'ın amelıyaunı başarı ile gerçekleştiren Opr. Dr. SÜMER KAYA'ya, Opr. Dr. NEDRET ÇETİNTÜRK'e Anestezist Dr. MİNE SUN'a Kadıoğlu Klınığı hemşire ve personeline teşekkür ederiz. AİLESİ bayragı Azerbaycan Işgali Yeni Bir Afganistan mı? • SB ve Doğu Avrupa: Nereden Nsreye- Garbis ALTINOĞLU • Ro- manya Sorunu Üzerine Bazı Tutumlar • Emperyalist Komplolar Sökmeyecek • Sosyalist Arnavutluk Yaşa- yacak • "Hem Kel Hem Fodul" Bir Bütçe • Güney'in Tüm Filmlerine Özgürlük • Maksut Tepeli Mücade- lemizde Yaşıyor • Özgür Basın'dan • Ferhat Tunç'la Müzik Üzerine Söyleşi • Man!ık ve Diyalektik Üzerine Bir Baş Kaldın Günü 8 Mart- OZEL EKI Operatör Doktor DÜNDAR ATİK Göz Hastalıkları Mütehassısı Muayrnrhane: 12.00-18.00 Ihlamurdere Cad \'o: 151/7 Beşiklaş-İSTANBUL TeL 158 03 01 Ev: 358 66 20 liilU-ıı rarıdou alınız. Demokrasiye sıkılan kurşunları şiddetle kınıyoruz. TMMOB FİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI ELEMAN ARANIYOR — Laboratuvarda çalışatak bay bayan — Bay bayan pazarlamacılar — Bay ilaçlama elemanı aranıyor Müracaatların sahsen Kapahçarsı Kürkçüler Kapısı Mesih Mehmet Paşa Sk. Kısmet Han k. 1 D. 4 Beyazıt. adresine yapılması rica olunur. DUNYADA BUGUN ALİSİRMEIV :uluk Despotik Tekılcilik... Hatırı sayılır bir süredir Türkiye'de olan, uluslararası üne sa- hip, gazeteci yabancı dostum: — Dünyanın her yanında hızlı bir değişim var. Bir tek Türki- ye'de hiçbir şey değişmiyor dedi. — Bunu bir iltifat olarak kabul etmiyorum doğallıkla, yanıtını verdim. — Sadece bir gözlemdi demekle yetindi. Gerçekten öyleydi. Her şeyın değıştiği bir dünyada Türkiye^ de hiçbir şey değişmiyordu, yalnızca rahata dönenler dışında. Onlar da erken çürümeyi ve kokuşmayı değişim erdemi olarak sunmanın kurnazlığı içindeydiler. Çürümeyi ve kokuşmayı değışmenin erdemi olarak gösteren- leri bırakalım bir yana. Ama her şeyin değıştiği bir dünyada de- ğişmeden kalmanın budalalığına ne demeli? Önceki gün yaptığı konuşmada Mihail Gorbaçov Leninizmin anavatanında, Komünist Parti'nin iktidar tekelinin sona ermest- nin sinyallerini veriyordu. Sovyetler Bırlıği de artık sosyalist çoğulculuğun uygulaması- nageçecek. Böylelikle geri kalmış ülkeler dışında, çağdaş dün- yamızda iki değişik çoğulculuk düşüncesi egemen olmaya baş- lıyor: Kapitalist çoğulculuk ve sosyalist çoğulculuk. Çoğulculuğun, ülkelerin sorunlarını otomatik olarak çözen si- hirli bir anahtar olduğunu sananlar, sosyaiist çoğulculuğa geçi- şin zorlukları ve geçtikten sonra karşılaşılacak olağanüstü bo- yuttaki sorunlar karşısında şaşkınlığa düşeceklerdir kuşkusuz. Çoğulculuk tüm çözümleri kendilığinden getirmeyecek, ancak çözümleri aramanın, bulmanın ve uygulamanın en az engelle- neceği ortamı oluşturacak, hepsi bu. Eğer gelişmeler bugünkü yolunu aynı hızla ızlemeyi sürdü- rürse 20O0'lı yıllarda dünya, sosyalist çoğulculukla, kapitalist ço- ğunluğun, bugünkünden belki de biraz daha değişik yaptlar için- de yarıştıklanna tanık olacak. Peki bu ortamda Türkiye'nin yeri ne olacak? Her şeyin değiştiği bir sırada değişmeden kaimakta direnen Türkiye (ki, iyimser yorumdur, kotümser yorum ise Türkiye'nin hızla kötüye doğru değıştiğidir) uzun yıllar aldatmaca bir çoğul- culuğun ülkesi oldu. Türkiye yıllar yılı çok partili tekilciliğin kâbelerinden biri ola- rak yaşadı. Özünde hiçbiri birbirinden ayrı çözümler üreteme- yen, üretmelerine izin verilmeyen. olanak tamnmayan partilerin birbirlerini izledikleri ülkemizde, hep aynı yöntemlerle üstesin- den gelınmeye çalışılan sorunlar, birike birike geometrik oran- da artmalarını sûrdürdüler. Türkiye'nin sozde demokrasısi, aldatıcı çoğulculuğu tıpkı son zamanlarda Yıldırım Gürses'in öncülüğünü yaptığı "çok sesli ala- turka"yı andırmaktaydı. Gerçekte tek sesli bir müziği çok ens- trümanla çalmakla nasıl çok sesli bir müziğe ulaşılamazsa, tek düşünceyi partilere parselleyıp, tek çozümün dışına çıkılması- na izin verilmeyen rejimi de çoğulcu olarak nitelemeye olanak yoktur. Birinci halde söz konusu olan çok enstrümanlı tek sesli müziktir, ikinci halde ise çok partili tekilcilik. İşte Türkiye'de rejimi her on yılda bir yazgıymışçasına çıkma- za iten de yapısındaki bu bozukluktur Yasaların, partilerin ço-' ğulcu bir politika izlemesine olanak tanımadığı (örneğin sosyal demokrat partilerin ışçi sınıfıyia sendikalar yoluyla doğrudan ilişki kurması yasaklanmıştır) bu sıstemde, partilerin kadroları dadü- zenin ana yapıstna uygun olarak çoğulculuğu yadsıyınca, ite kaka yürüyen çok partili tekilci rejim her on yılda bir çıkmaza sapla- nıp despotik tekilciliğe dönüşebilmektedir. Ne var ki heı şeyin hızla değiştiği bir dünyada, değişmemek- te direnen Türkiye bu tutumunu sürdürdüğü takdirde, bulundu- ğu yerden de daha çevreye doğru kaymak zorunda kalacak, bu kayrna bile rejimin çöküşüne neden olacak sancılı bir patlama- yı önleyemeyecektir. Değişmemekte direnenler ve yapay çoğulculuklarının kaçınıl- maz olarak on yılda bir despotik tekilcilik biçimde çınlçıplak or- taya çıkmasına tevekkülle boyun eğenler, sancılı patlamaların" sorumlularıdırlar. İLHAN SELCUK vegülmck 5000 lira (KDV içinde) Odemelı gönderilmez «f.Çağdaş Yayınları Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-İSTANBUL TÜRKİYE YAZARLAR SENDİKASI Ustalarımızla Birlikte -1 ÇEVDET KUDRET (1907) VE EDEBİYATIMIZDA YEDİ MEŞALECİLER Sunan: Nedret Güvenç Oktay Akbal. Anılarla Cevdet Kudret Panei: Prof. Dr. Cevat Geray, Ooğan Hızlan. Mücap Ofluoğlu, Hilmi Yavuz Katıian Sanatçılar: Erhan Abir, Selmi Andak, Tilbe Batum, Grup Çağrı, Deniz Gökçer, Sadık Gürbüz, Nurseli idiz, Toron Karacaoğlu, £rhan Yazıcıoğlu. İsa Çelik / Dia Gösterisi Gün: 12.2.1990 Saat: 18.30, Yer: Karaca Tiyatro-Tünel Ustalanmızla Birlikte -2 BURHAN ARPAD (1910) 26.2.1990 Ustalarımızla Birlikte -3 RIFAT ILGAZ(1911) 12.3.1990 Ustalarımızla Birlikte -4 VEDAT GÜNYOL (1912) 26.3.1990 ("Ustalarımızla Birlikte" toplantılarımız önümüzdeki aylarda, Fazıl Hüsnü Dağlarca (1914), Melih Cevdet Anday (1915), Peride Celal (1915), İlhan Berk (1916), Samim Kocagöz (1916), Cahit Külebi (1917) ile kendilerinden izin alınarak sürdürülecektir.) Davetiyeler: Karaca Tıyatro. Cumhuriyet Kitap Kulübü, Akademi Kitabevi, Gençlik Kitabevi ve TYS Genel Merkezi'nden (Tel: 145 08 02) sağlanabilır. İÇİ SEVDA DOLU YOLCULUK Cahil Külebi 2000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınları, Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğtu-tstanbul