Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26ŞUBAT1990 HABERLER CUMHURİYET/U
20 aile çöplükten geçiniyor
• VAN (AA) — Van'ın özalp llçesi yolu üzerinde
bulunan belediyeye ait çöplükten 20 aile geçiraini
sağlıyor. Yaşları 10 ile 15 arasında değişen çocuklar,
Van'dan gelen çöp arabalarına birbirleriyle yarışarak
saldınyor ve en iyi çöpleri ayıklamaya çalışıyorlar.
Belediye çöplüğünde kâğıt, naylon, tahta, kemik, demir
ve giyecek esyası topladıklannı belirten çocuklar,
bunlardan aemir, naylon ve giyeceklerden bir kısmını
sattıklannı söylüyorlar. Gunde ortaJama 6-7 bin lira
arasında para kazandıklarını ve çöplüğun yasaklanması
halinde aç kalacaklarını da sözlerine ekliyor.
Lice'de çatışma
• DİYARBAKIR (Cumhuriyet) — Diyarbakır'ın Lice
ilçesinin kıral kesiminde guvenJik güçleriyle silahlı
çatışmaya giren PKK militanlarından biri ölü olarak ele
geçirildi. Çatışmada bir er de şehit oldu. Diyarbakır'ın
Lıce ilçesine bağlı Banaz mezrası yakınlannda arama ve
operasyonlar yapan güvenlik güçleri, önceki gece 22.45
sıralarında bir grup silahlı PKK militanı ile karşılaştı.
Güvenlik güçlerinin "teslim ol" çağrısına PKK
militanlarının ateşle karşılık vermesi üzerine çıkan
çatışmada Hacı Varol adlı militan ölü olarak ele
geçirildi. Çatışmada jandarma eri lhsan Mutlu da şehit
oldu. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan
açıklamada, öldürülen PKK militanıyla birlikte bir
tabanca ve çok miktarda tıbbi malzeme ele geçirildiği,
gece karanlığından yararlanarak kaçan militanların
yakalanması için de arama ve operasyonlann
sürdürülduğu bildirildi.
Dil Dernegi ve özleşme
• ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) — Turk Dil
Kunımu'nun 12 Eylül'den sonra kapatılmasıyla birlikte
kurulan Dil Derneği, Türkçenin Özleşmesi yolunda
etkinliklerini sürdürecek. Ankara Valiliği tarafından 22
Nisan 1987'de kurulması yasak derneklerden olduğu öne
sürulerek etkinlikleri durdurulan Dil Derneği, valiliğin
karannı iptal ettirdi. Danıştay 10. Dairesi, valiliğin bu
karannı geçersiz sayarak Dil Derneği'nin idare
mahkemesinde açtığı davada verilen iptal kararını
onayladı.
Kutlu-Sargın'ın şikâyeti
• STRASBOURG/ANKARA (ANKA) — Turkiye
Birleşik Komünist Partisi'nin iki lideri Haydar Kutlu ve
Nihat Sargın'ın Avrupa Konseyi Insan Haklan
Komisyonu'na yaptıklan başvuru, yeni bir aşamaya girdi.
Kutlu ve Sargın'ın şikâyeti
ile ilgili kanıt toplamak ve
ifade almakla
göreylendirilen komisyon
üyesi üç yargıcm
çahşmalarını tamamlayarak
dosyayı 23 yargıçtan oluşan
komisyona teslim ettikleri
oğrenildi. însan Haklan
Komisyonu'nun dosyayı
değerlendirdikten sonra dosyanın eksik olduğu kanısına
varması halinde yeni bir soruşturma yapılmasına karar
verebileceği belirtiliyor. Yetkililer, komisyönun bu yönde
bir karar alması olasılığının yuksek olduğunu
söylüyorlar. Bu arada TBKP liderleri Kutlu ve Sargın,
gözetım altında kaldıkları süre ile ilgili ilk şikâyetlerinden
sonra şubat ayı ortasında yargılanma ve tutukluluk
sürelerinin uzamasına ilişkin ikinci bir şikâyet
basvurusunda bulundular.
Türkiye-Çin vize anlaşması
• ANKARA (AA) — Türkiye ile Çin Halk
Cumhuriyeti, karşılıklı olarak resmi pasaport sahiplerine
vize uygulamasının kaldmlması konusunda anlaşmaya
vardı. Çin ile Türkiye arasındaki mevcut vize
uygulamasının iyileştirilmesini öngören anlaşma, Rçşmi
Gazete'nin dünkü sayısında yayımlandı. Anlaşmaya göre
Çin HaJk Cumhuriyeti, "Diplomatik, hususi ve hizmet
pasaportu" taşıyan Türk yurttaşlannı, Çin'e giriş, çıkış ve
transit geçişlerinde vizeden muaf tutacak. Aynı şekilde,
Türkiye'de "diplomatik, hizmet ve umurr.a mahsus"
(kamu hizmetleri için) pasaport taşıyan Çin
yurttaşlarından vize istemeyecek.
Buca Cezaevi
• tZMİR (Cumhuriyet Ege Burosu) — Buca
Cezaevi'nde bazı hükümlu ve tutukluların, işkence yapan
görevliler hakkında soruşturma açılması istemiyle
başlattıkları iki günlük açlık grevi sürüyor. Hükümlu ve
tutuklular önceki gun başlattıkları açlık grevini, dün öğle
yemeklerini de yemeyerek sürdurdüler. Bu arada Dev-Yol
davası sanığı 5 tutuklunun aynı gerekçelerle 2 şubatta
başlattıkları açlık grevi de devlet hastanesinde sürüyor. 5
tutuklu tuz ve şekerden başka bir yiyeceği kabul
etmiyoriar.
Madencilerden uyan
• TAVŞANLI (AA) — Maden-İş Sendikası Batı
Anadolu Şubesi Başkanı lhsan Dokur, Yeniçeltek'te
meydana gelen faciadan sonra, Tunçbilek linyit kömürü
ocaklarında her şeyin "güllük gülistanhk" gösterilmesine
karşı olduklannı belirterek "Yeni facialar yaşamak
istemiyoruz. Insanı malzemeden, araç - gereçten üstün
tutmalıyız" dedi. TKl Tavşanlı Garp Linyitleri İşletmesi
(GLİ) Tunçbilek bölgesi 6 numaralı yeraltı ocağı girişinde
işçilere hitap eden Dokur, işveren ve yetkilileri uyararak
her zamankinden daha dikkatli ve tehlikelere karşı
"uyaruk" olunmasını istedi.
Kavas Şahin serbest
• BEYRUT (AA) — Lubnan'ın başkenti Beyrut'taki
Turkiye Buyukelçiliği'nin çarşamba günü kaçırılan kavası
Mehmet Şahin serbest bırakıldı. Güvenlik kaynaklan dün
yaptıkları açıklamada, Şahin'i kaçıranların kimliklecinin
bilinmediğini, ellerinde tuttukları süre boyunca da gözlerî
bağlı olarak kendisini sorguladıklannı belirttiler. Batı
Beyrut kaynakiı radyo haberlerinde, Mehmet Şahin'in
kaçırılmasının siyasi bir yönunun bulunmadığınm
anlaşıldığı, olayırı bir isim benzerliği yüzünden meydana
geldiği bildirildi.
Mobilya atölyesi yandı
• fstanbul Haber Servisi — Bakırkoy'de bir mobilya
atölyesinde başlayan yangın, çevrede heyecan yarattı.
Yenimahalle Cevizliyah Sokak'ta Şaban Eskiçınar'a ait
mobilya atelyesinde, dün 19.00 sıralarında elektrikli
aletlerin şerare yaparak döşeme pamuklarını tutuşturması
sonucu başlayan yangın, kısa sürede yayıldı. Sungerleri
de saran yangında meydana gelen yoğun duman, itfaiye
ekiplerinin çalışmalarını engelledi. Oksıjen tupleriyle
içeriye girebilen itfaiye ekipleri yangını fazla buyümeden
söndurdü. Yangın sırasında içeride bulunan Halii Şenel
adlı çırağın pencereden atlayarak kurtulduğu belirtildi.
Bakanlar arası anlaşmazhk kabineyi olumsuz etkiliyor
Hükümette sancıANAP Genel Başkanlığı yarışına girmeye
hazırlanan Mesut Yılmaz'ın "Detay detay
anlatırsam hükümet zor duruma düşer" diyerek
istifasına yol açan gelişmeleri ayrıntılarıyla
anlatmaması "sorunun önemli boyutlarda
olduğu" biçiminde yorumlanıyor.
FARUK BİLDİRİCİ
ANKARA —
Mesut Yılmaz'ın
Dışişleri Bakan-
lığı'ndan istifası
Akbulut kabi-
n e s i n d e k i
"uynmsuzlıık"
sorununu ön plana çıkardı. Yıl-
maz'ın istıfasının kabinedeki
uyumsuzluk sorununu çözmediği,
bakanlar arası anlaşmazlıklann
hükümetin çalışmasını etkilediği
belirtiliyor. Aynca kabinenin ku-
ruluş biçimine ilişkin "yapısar so-
runiann da bakanlar arası sürtüş-
melerin artmasına yol açtığı ifa-
de ediliyor.
Akbulut kabinesinden ilk isti-
fanın yankılan, aradan beş gün
geçmesine karşın hâlâ ANAP çev-
relerinde tartışılmaya devam edi-
yor. Yılmaz'ın istifasında
"uyumsuzlnğıın" gerekçe gösteril-
mesı, bakanlar arasındaki anlaş-
mazlıklann da yeniden gündeme
gelmesine neden oldu.
Yılmaz'ın istifasını, kabinede-
ki "uyumsuzluk" un sadece küçük
bir bolumunun su yuzüne çıkma-
snı sağladı. ANAP Genel Baş-
kanlık yanşına girmeye hazırlanan
Yılmaz'ın "Dela> deuy anlabrsam
hükümet zor duruma duşer" di-
yerek istifasına yol açan gelişme-
leri ayrıntılarıyla anlatmaması da
"uyumsuzluk sorununun daha
önemlj boyutlan olduğu" biçimin-
de yorumlandı.
ANAP çevrelerine göre kurul-
duğu günden bu yana hükümette
uyumsuzluk sorunu yaşanmaya
başlandı.
Kabinedeki "uyumsuzluk
soranu" ve bu sorunun yol açtığı
olumsuzluklar şu noktalarda top-
lanıyor:
Bakanlar arası anlasraazhklar:
Liberal-muhafazakâr çekişmesi,
kişisel anlaşmazlıklar biçiminde
ortaya cıkıyor. Milü Eğitim Baka-
nı AVBİ Akyol, son günlerde ka-
binenin muhafazakâr ekibinin
şimşeklerini üzerine çekiyor. Ni-
tekim bakanlıkta yaptıgı atamalar
nedeniyle Akyol, muhafazakâr
bazı milletvekilleri tarafından
ANAP gmbunda da eleştirildi.
Eski Tarım Bakanı Hüsnü Doğan
ile şimdiki Tarım Bakanı Lütful-
lah Kayalar arasında da atamalar
nedeniyle bir gerginlik yaşanıyor.
Benzer tepkiler Fahrettin Kurt'un
icraatları için de gösteriliyor. Bu
anlaşmazlıklann en çok bilineni
meyve sebze ithalatı kararnamesi
nedeniyle Güneş Taner ile muha-
fazakâr Hüsnü Doğan, Ekrem
Pakdemirli arasında çıkan
sürtüşme.
Çahşma ve Sosyal Güvenlik Ba-
kanı Imren Aykut ise başta eski
bakan Mükerrcm Tasçıoglu ol-
mak üzere Cemil Çiçek, Ekrem
Pakdemirli ve Halil Şıvgın ile ka-
muoyuna da yansıyan tartışmalar-
da bulundu. ANAP kökenli olma-
yan bakanlar Imren Aykpt, Meh-
met Yazar, Kâmran Inan ve Ali
Bozer'den kabine ile uyum halin-
de olan ve tepki duyulmayaru ise
Bozer.
Yapısal sorun: İlk özal kabine-
sinin kuruluşu sırasında bakanlık-
ların sayısının azaltılması amaç-
lanmıştı. Ama Akbulut kabinesi-
ne gelindiğinde artık ANAP'ın
seçtiği model yine "kalabalık
kabine" biçimine donüstü. Ancak
bakanlık sayısı arttınhrken sayı-
nın azaltılması sırasında kullanı-
lan yöntem uygulanarak bu kez ic-
racı bakanlık çoğaltılmadı.
Bunun sonucu olarak devlet ba-
kanlanrun sayısının 15'e çıkanl-
ması yolu seçiiince, idari yapı sa-
yısal artışa denk düşrnedi. Böyle-
ce koordinasyon sorunlan ile beş
devlet bakanı yaraühnış oldu. Ba-
zı devlet bakanlan genel müdür
gibi çahşırken ekonomi, aûe, işçi
sonınları, dış politika gibi bazı ko-
nularda yetkili bakan karmaşası
yaşandı.
Hassas dengder: Uyumsuzluk
sorununa rağmen kabinenin,
özal'm da katkısıyla oturtulduğu
hassas dengeler, Akbulut'un deği-
şikliklerde zorlanmasına neden
oluyor. Bu yuzden başbakan yar-
dımcısı atamakta güçlük çeken
Akbulut, uyumsuzluk sorununu
daha da büyütmemek için çaba
harayor. Akbulut'un başbakan
yardımcısı atamasında bir süre da-
ha beklemekten yana olduğu be-
lirtiliyor. Başbakan yardımcüığı-
na en yakın aday olarak görunen
Mehmet Keçeciler'in bu göreve ge-
tirilmesinin "kabineye muhafaza-
kâr bir görünüm verecegi" ve bu
yuzden Akbulut'un bu konuda te-
reddütlü davrandığı kaydedüiyor.
Bu göreve adı gecenlerden biri de
Devlet Bakanı Kemal Akkaya.
Akkaya'run başbakan yardımcüı-
ğının ise ekonomi yönetimine iliş-
kin yeni uyumsuzluklar getirebi-
leceği ifade ediliyor.
özal ile ilişkl: Kabine içinde
Başbakanın dışında güç odaklan-
nın bulunması Akbulut'un koor-
dinatör Başbakanlık yapmasını
zorlaştırıyor. Akbulut'un özal'm
etkisinde olduğu yorumlan da ba-
zı bakanlann, hatta burokratlann
Çankaya'dan işaret beklemelerine
yol açıyor. Bayındırlık ve lskân
Bakanı Ceogiz Tuncer Altınkaya1
ya da ANAP grubunda müteah-
hitlere yapılan ödetnelerin arttın-
labilmesine ilişkin kararnamenin
kendisinin dışında Özal - Karayol-
ları Genel Müdüriı görüşmesi ile
hazırlanması iddialan ile eüştiril-
di.
Güneş Taner'in tran'dan Cum-
hurbaşkanını araması gibi bazı
bakanlann Başbakan yerine doğ-
rudan Özal'a akıl danışması da
kabinenin çalışmasım etkileyen
unsurlardan biri.
Devlet Bakanı Mustafa Taşar,
Cumhuriyet muhabırinin "Kabine-
de uyumsuzluk var mı?" sorusu-
na, "Hayır. Kabiııede yer alao bö-
tiin bakanlann her konuda aynı
şekilde düşüaecekleri mecburiye-
ti yok" yamtını verdi. Taşar, bü-
tun konuların bakanlar kurulun-
da görüşuleceğini, bakanlann da
bu kararlara "kendi diisunceleri-
ne ters bile olsa uyacaklaıuı"
söyledi.
ANAP'tan istifa eden parti ku-
rucusu ve tstanbul Milletvekili
Doğancan Akyürek ise kabinedeki
uyumsuzluk sorununu şöyle de-
ğeriendirdi:
"Kabinenia uyamlu olması
miimBün degil. Çünkü hizip bas-
lan kabinede. Tiırgut Özal, başba-
kan adayı olarak tanıttıgı sekiz ki-
şîyi de kabineye akh. Yılmaz'ın da
baştan kabinede bulunmaması ge-
rekiyordu. Herkes birbirinin ku-
yusunu kazıyor"
H a f t a s o n u n u
Isunbul'da geçiren Başbakan Yıldınm
Akbulut, Ümraniye ANAP ilçesindepartililere hitaben
yaprığı konusmada, sokaklarda şiddetli hak arama devrinin kapandıgını soyledi. Akbulut, "Birlik
ve beraberliğimizi bozmak iste>enlere fırsat vermeyeceğiz" dedi. Dün saat 16.00Ma özel uçakla Anka-
ra'va donen Akbulut, Esenboğa'da bir gazetecinin sorusunu cevaplandırırken 27 şubat - 2 mart tarihleri
arasında >apacagı lran gezisi sırasında Başbakanlığa Mehmet Keçeciler'in vekalet edecegini soyledi.
ÜĞÜGUNLERÎN KÖPÜĞÜ
AHMETT4N
Yılmaz'ın İstifası
İSTANBUL — Başbakan Akbulut da "siyasal raklM" Mesut
Yılmaz'ın neden istifa ettiğıne akıl erdirmiş değil. Istifanın za-
manlamasının mantığını da anlamış değil.
Akbulut, "Ortada istrfayı gerekiirecek ciddl bir sorun ol-
duğuna Inanmıyorum. Hele de hükümette bir uyum mese-
lesi olduğunu da kesinlikle kabul etmiyorum" diyor.
Akbulut ile "en büyük Erzincanlı konuk" olarak çağrılı ol-
duğu İstanbul'da, Boğaziçi'ni yüz seksen derece gören Tarab-
ya Oteli'nin geniş bir odasında baş başa görüşüyoruz. Bir bu-
çuk saatlik bu göruşme dereden tepeden bir söyleşı oluyor.
Başbakan da Yılmaz gibi basında "istifa olayının fazla abartılı
ya da eksik verildiği" görüşünde. Yılmaz da önceki gün tele-
fonda bize, kendisi ile ilgili kimi haberlerin hayal ürünü ya da
eksik, abartılmış verildığınden söz etmışti. Örneğın arkadaşları-
na, "Kesinlikle Güzelci milletvekilleri ile görüşmeyin" diye
bir söz söylememıştı Ama habeıier bu yönde çıkmıştı.
Başbakan'la eksik bılgilenmeden doğan bazı haberterden söz
ettik. Örneğin Yılmaz'ın istifa haberını Başbakan'dan önce du-
yan ve bilen bakanlar olduğu söylenıyordu. Bunlardan birisi de
Ulaştırma Bakanı Cengiz Tuncer.
Akbulut'a btınu sorduk. "Evet" diye sorumu doğruladı.
Gerçekten de "Yılmaz"a yakınlığı ile bilınen Cengiz Tuncer,
o gün bir rastlantı sonucu Mesut Yılmaz ile Başbakan arasında-
ki istifa ile sonuçlanan görüşmeden sonra bakanlığını ılgilendi-
ren bir görüşme yapmak ıçın Başbakanlığa geldığınde Yılmaz-
ın istifasından haberli imiş.
Bu durumda Yılmaz'ın yaptığı, "İstifamı gizli tutun, kimse
persembe gününe kadar bilmesin" yolundaki isteğı geçersiz.
Öteki bakanlann bildiğı ve kapıda gazetecilerin "Mesut Yıl-
maz istifasını verdi mi?" diye soru sorduğu bir durumda, Baş-
bakan'ın ıstıfayı gıziemesı hem yersiz hem de sakıncalı olacak-
tı, çünkü "istifalar tek taraflı ve şarta bağlı olmayan kişisel
bir tasarruf."
Dış polıtıka genel görüşmesine, bir hükümetin "şartlı istifa
etmis" bir bakanla katılması muhalefet karşısında büyük bir po-
litik risk olacaktı.
Başbakan'm düşüncesi bu. Yoksa konu gazetelere yansıdığı
gibi gazetecilerin sıkıştırması değil.
Liberal son tango
ANAP'ta uyumsuzluk olduğunu Akbulut kabul etmıyor.
Görüşme ve karşılıklı "müzakere" ile partinin de hükümetin
de her konuda "tttifak" sağlayacağını ve "memlekete hizme-
ti siirdüreceğine" ınanıyor.
ANAP ıktidarının bir "koalisyon" olduğu ve "dört eğillmin
biraraya gelmesinden olustugu" biliniyor. Ancak 7. yılını dol-
duracak olan ANAP'ta bu eğilimler arasında bir denge ve uyum
çok zor hale geliyor.
Bunda eğılımlerden "muhafazakâr" kanadın gıderek ağırlık
kazanmasının payı büyük. Hareketçi kanadın eğitim, laiklik ve
dış politika gibi konularda muhafazakârtar ile birleşmesi, liberal
kanadın erimesine yol açıyor.
Akbulut da Özal da bu'gelişmenın çok farkında. İkisinin de
örneğın, Ayasofya konusunda ödün vermemelerı ANAP'taki
"muhafazakâr" rengin keskinleşmesınden. Şimdi de "Mehmet
Keçeciler'e başbakan yardımcılığı gündemde. Eğer muhafaza-
kariar bunu da başarıriarsa ANAP'ın peteklerinde muhafazakârlar
egemenlıklerinı ilan etmış ojacaklar.
Akbulut bu nedenle yarın iran'a giderken, başbakan yardım-
cılığı koltuğuna atama yapmayacak.
Soruyoruz:
"Atamayı ne zaman yapacaksınız?"
"Dur bakalım, acelemiz yok. Bir gidip gelelim..."
"Acelenin olmaması", acele ışe şeytanların karışmasından
çok, muhafazakârlann ve partının karışmaması için.
Çünkü bu "tehlıkenin" en güçlü ıkı sınyalı bir hafta ıçınde or-
taya çıktı. Liberal "lider adayı" Mesut Yılmaz, hükümetten ve
liberallerin önde gelenlerinden Doğancan Akyürek partıden is-
tifa etti.
Şimdi ANAP'ta liberaller için son tango çalmaya başlayacak
gibi... Tüm bakışlann sahneye çıkmast beklenen Mesut Yıl-
maz'a çevrilmesmin nedeni bu.
Size
u
automobile'ler öneriyoruz
Üstelik Japonya'nınenbüyükotomotivüreticisinden
Toyota'dan
CORONA 2.0 XL - CORONA 2.0 XL (air conditioned)
CORONA 2.0 XL / automatic (air conditioned) - CORONA 2.0 GL (full accessory)
CORONA 2.0 GL / automatic (full accessory) - COROLLA XL
COROLLA XL (air conditioned) - COROLLA XL / automatic (air conditioned)
COROLLA LIFTBACK
CORONA 2 0 GL
Full accessory
2000 cc yeni molor
Hepsi anı kavrama, güç ve yakıt ekonomisi sağlayan16 subaplı titreşimsiz motorlu
Hepsı bozuk yol donanımı (raugh road package) ile güçlendinlmış
Hepsı özel boyama tekniklen ile pasa ve çevre koşullarına karşı korunmuş
Hepsinde takviyelı ön dısk frenler
Hepsi takviyelı servo ve ayarlanabilır tilt direksiyonlu
TO YOTA
TURKİYE DİSTRİBUTORU
TOKSAN DIŞ TİCARET A.Ş.
Setahamn Pınar Sokak. No 4/A-B MecK*y«köy. IslatıOuJ Ttt (1} 175 28 30 (4Hat) Fax 11) 172 96 84 Tta 30208 loyo ır
TOYOTA YETKİÜ SERVİSLERİ TOYOTA SATIŞ BAYİLERİ
(STAHBUlyAIUıniud.-J34 M « 9 ISTANBUUEIırodaj U 0 15 84 ISTANBUU Ftory• 579 30 25
IS- fANBUL>Uya«rp«H 349 16 24 AOANA 22 06 88 ADAPAZARI 55 071
ANKARA.Gü ,.rcinlık 278 22 78 AHKARA-Y«nl Sanayl 311 01 96 ANTAKYA 12234
ANTALYA 56 851 BU RSA -4 59 38 DENI2U 38 743 ESK1ŞEHİB '2 394 OAZİANTEP 11 B31
İZMİR 16 09 77 KAYSCRİ 61297 KONYA 32 328 MARDİN 51244 MERSİN 11365
SAMSUN 16 428 TRABZON 12 739 VAN 11687 ZONGUIDAK 81656
ISTANBUUAItunlZMla OPA$ OTOMOTİV TtCARET 334 14 49
BTANBUüEnnttp» GUÇLUOTO TICARET 175 71 90
ISTANBUtjTopkapı OTOMOTİV SANAY1 VE TİCARET S67 47 22 ADAMA ARUA OTOUOTIv 14 3e 65
AOAPAZARI TUZCDOâi-U TICARET VE SANAYİ A Ş 20 174 ANKARA OTO GUÇLU 229 SS 47
ANKARA OZVARDAR OTOMOTİV 229 37 24 BURSA. MERT TICAfiET 14 30 28
I M R . OTO KARDEŞ 22 26 62 KONYA DOĞAN OTOMOTİV 13 50 14
SAMSUN DERİNOERELER OTOMOek.CU.lK 16 143 VAN. M£CATİ YORUK 16 515
DYFnin
demokrasi
hamlesi
baharda
ANKARA
(Comburiyet
Bürosn) —
DYP Temsücüer
Meclisi, arka-
sjnda halk des-
teği kalmarruş
bir siyasi heyetin hoyratça gaspet-
tiği hakları geri almanın yolunun,
demokratik tepkiyi ortaya koy-
mak olduğunu belirterek, "B« ilk-
bahann DYP'nin demokrasi bam-
lesine tanık olacağını ve 1990 yı-
lında rnilletin demokratik bakla-
nnı aJacagıu" ileri sürdü.
DYP Temsilciler Meclisi'nin
dün yayımladığı bildiride, "Hak
kullanılmasıu önleyecek tebdit ve
sindinne melodlan ile zihİD bo-
landıncı saptırmalar. rejimi yeri-
ne oturtma gayretlerini engeikye-
meyecektir. DYP'nin meşnı siya-
si mücadelesinin mihverini, ülke-
oin. çarpık bir rejime alkjş tutan-
lann baş egdiği bir keyfı idare ye-
rine millet iradesi ve hukokan as-
tıinlüğune dayalı gerçek demokra-
si ile idare edilmesi teşkil eder"
denıldi.
Türk demokrasisinin önünün,
rasllantılann ürünü yapay bir ço-
ğunlıik tarafından tıkandığının
kaydedildiği bildiride, demokratik
kavramları göz ardı eden ve halk
desteğinden yoksun bir idarenin,
ülkenin hayati ve uzun vadeli so-
runlan üzerine siyasi damgasım
vurma gayreti ve inadı içinde ol-
duğu ifade echldi. Bu idarenin,
"Do|rnyu egriden ayırmaktan
aciz, kraatının sebep olduğu fer-
yatlar karşısıoda kayıt»ız, iakrim
doldunnaktan başka bedefi otnıa-
yan bir siyasi loplutagtın" eseri ol-
duğunun vurgulandığı bildiride
şöyle denildi:
"Bu idare, Türkiye'de mutlaka
doldunılması gereken bir iktidar
boşluğu dogurmuştur. Bu idare,
kendi üyelerioe bile ciddiyet ifa-
de etmeyen, milletle ilgisi kalma-
mıs hukümeti ile demokratik hu-
kuk devleti semasının hiçbir tara-
fında yer almamaktadır. Bu ida-
re, sivil rejim goriiatiisü veren ça-
rpık bir rejimin bir ülkeyi manız
bırakabilecegi en buyuk lahriba-
bn sorumlusudur. Devlet, biirok-
rasiden ibaret kalımstır. Millet sa-
hipsizdir. Çaresiz kalan toplumun,
iktidar bosluğu >uzıinden. devle-
tine kuskun hale gelmesinden en-
dişe dnyanz."
Boyle bir idareyı, rejimi ne olur-
sa oisun dünyanın hiçbir Ulkesin-
de, hiçbir rnilletin sırtında taşıma-
yacağının öne sürüldü-