Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 23ŞUBAT1990
Moskova tzleııîıııleri I
MELİH CEVDET ANDAY
Moskovahlar, tekerlemeyı ya da bılmece> ı andı-
ran bır soz oyunu duzmuşler son zamanlarda
lşsizlik yok, ama kimse çalışmıyor
Kimse çalışmı>or ama butun plânlar gerçek-
leşıyor
Butun plânlar gerçekleşiyor ama hiç bır >erde hıç
bir raal yok
Hıç bir yerde hiç bir mal yok ama herkeste her
şey var
Herkeste her şe\ var ama kimse durumundan
memnun degil
Kimse dunımundan memnun degil ama o> bır-
ligı ile kararlar çıkıyor.
Bu ıkıncı Moskova yolculuğumdan edındığım ız-
lenımlen okurlanmıza aktanrken, sanıyorum kı, bu
söz ovunu bana yol gösterecek
Moskova'ya ılk gıdışımın (ıstunden yırmı dört vıl
geçtı Bu ılgınç başkentı o zaman çok az gorebıl
mıştım, bıze venlen ızleğe uyarak ^zerbaycan'a ve
Özbekıstan'a gıdecektık, gıttık, donüşte ıse, Turkı
ye'den gelen, ış durumumla ılgılı bır haber uzerıne
Sov-vetler Bırlığı'ndekı eğleşmemı yanda kesmek zo-
runda kaldım Bu volculuğuma ılışkın anılarım es-
kı bır kıtabımdadır
Bu kez on dört gun geçırdım Moskova'da, tıyat-
rolara, muzelere gıttım, eskı ve venı Rus tanışlarla
uzun uzun konuştum, kentın caddelerınde, sokak-
larında dolaştım Sonra da hastalandım, tansıyo-
num yukseldı, bana bakmaya gelen guçlu kuvvetlı
bır doktor harumın verdığı ılâcı aldım, ıyıleştım Bu
doktor hanıra, kalbımı de dınledıkten sonra, çok
yaşayacağımı ve Moskova'ya bır kaç kez daha ge-
leceğımı söyledı bana, bır de şu öğudu verdı Tan-
sıyon yükselmesının ılâcı "votka" ıle "kadın"mış,
unutmamalı ımışım Eksık olmasın'
Evet, tanıdıktı beram ıçın Moskova, Kızıl Mey
dan'ı, bu meydandakı o masalsı, o buyuleyıcı kılı-
se>ı, Kremlın'ı bılıyordum, bu vuzden Genco Er
kal'ın,
— Bız Kızı! Meydan'a çıkıyoruz, sız de gelmez
mısınız sorusuna,
— Gezın görün, yanıtını vermekJe >etındım ve
Rusya Otelı'run on ıkıncı katındakı odamda dın-
lenmeye çekıldım Otelımız Kızıl Meydan'a bakıvor-
du Kremlın ve kılıse ışıklar ıçındeydı, gece karan-
lığı ıvıce bastırmıştı
Gorevimız, Moskova'da Lerungrad'da tıyatro gör-
mek ve bır ya da ıkı oyunu Istanbul Festıvalı'ne ça-
ğırmaktı Istanbul'dakı konuşmamızda Aydın
Gun'e,
— Rusça bılmeyen bızım seyırcıye bu oyunlar ya-
bancı duşmez mı dıye sormuştum
O da,
— Eşzatnanlı çevın vereceğız, dıye yanıtlamıştı
benı
Işı çıktığı ıçın bu yolculuğa katılraayan Aydın
Gun yerıne Cevza Hanırn gelmıştı bızımle, kımı
konser anlaşmaları yapacaktı, >aptı da Bu>uk ar-
tıstımız Yıldız Kenter'le "eşzamanh çevın" konu-
suna değınmek aklımıza bıle gelmedı bu yolculuk-
ta Çunku Rusça oyun seyretmeğe gıdıyorduk \e ıçı-
mızde Rusça bılen yoktu Yerı geldığınde belkı av-
nntılı olarak anlaunm, burada şuncasını sövlemekle
yetıneyım, bılmedığım bır yabancı dılde oyun sey-
retmek benı hıç yadırgatmadı Gerçı bunların ıçın-
de bıldığım oyunlar vardı, Vanya Dayı gıbı, sankı
kendı dılımde oynanıyormuşçasına ızlemıştım onu,
dahası sadece oynanışı görme olanağına kavuşmuş-
tum Bu deneyımımı hıç unutmayacağım Konusu
nu bılmedığım oyunlara gelınce. Bunların hıç bı-
rınde sıkılmadım, hatta Genç Oyuncu Tıyatrosu'n-
da seyTettığım oyun benı heyecan ıçınde bıraktı
Konusunu sonradan öğrendım
Ertesı gun sabahleyın, her halde gazetelenmızde
okumuş olduğunuz, o buyuk yuruyuşle karşılaştık
Moskova'da Gorkı Caddesı kı kentın en büyuk, en
uzun caddesıdır, taşıyordu kalabalıktan Ikı gun
sonra gorduğum eskı dostum Radı Fış de katılmış
yurüyuşe, onun dedığıne gore, uç yuz bın kışı var-
mış Moscovv Nevvs gazetesı bunu ıkı yuz bın ola-
rak verdı Ellerde taşınan levhalarda yazılanlann kı-
mını, konukçumuz Vladımır'e çevırttım, bır kaçını
yazavım "Sağa donıiş vok", "Lıgaçev emeklıye",
"Gorbaçov trafık ışaretlerıne dıkkat et", "Mafya-
mn sonu" Moscovv Nevvs gazetesının yorumundan
şu satırları aktarayım "Bu gerçekten ıyı duzenlen-
mış vurüyüş gösterdı kı, ozgur bır topluma doğru
daha ılerı adımlar atmağa hazınz artık" Nasıl nı
teleyeceğız bu özgur toplumu9
Yanıtı gene o gaze-
teden alıyorum "Humane democratıc socıalısm"
Moskova'da bu kez yenı bır toplumsal-sıyasal ter-
mınolojı ıle karşılaştım dersem pek de yanlış olmaz
Bu termınolojıye göre, "sağcı, faşıst" sözcüklen
Brejnev zamanında köşeyı dönmuş, hıç bır şeyın de-
ğışmesını ıstemeyen, eskı yönetımı destekleyen, Sta-
lıncıhğı tutan anlamına gehyor "Mafya" sözcuğü
nun ıkı anlamı var, bırı eskı donerade yukünü tut-
muş olan, ötekı ıse, karaborsacılık yapan
Moskova'da karaborsacılık nedır, nasıl yapılır1
'
Akşam hava alanından yorgun argın Rusya Ote-
h'ne vardığımızda, odalanmızın saptanması ışlemını
beklemek uzere Iobıde dınlenıyorduk Yanımda uç
delıkanlı oturuyordu, bunlardan bın dolar bozdur
mak ısteyıp ıstemedığınıı lngılızce olarak sordu ba-
na, olumsuz yanıtım üzerıne, bıleğındekı saatı gös-
tererek, "Bunu satavım sıze" dedı Benzen olaylarla
bır çok kez karşılaştım Moskova'da Dolar ve saat
Ve bu tur alışverış sırasında gızlılığe hıç de aldınş
edümedığıru şaşarak gördum Doların resmı kur-
dan karşıhğı yedı ruble ıse karaborsada on beş rub-
l<">e kadar çıkıyor bu Şımdı lırayı dolar aracılığıy-
la kara rubleye vurursanız göreceksınız kı, Mosko-
va bızler ıçın dunyanın en ucuz kentlerınden bırı-
dır, öyle kı bır kan kocanın ı>ı bır lokantadakı ve-
mek gıderı altı bın lırayı bulur bulmaz, ıçkısıyle. Sa-
at konusuna gelelım, yenı öğrendığıme göre Rus sa-
atlerı şımdı Avrupa'da çok aranıyormuş, saat ka-
raborsacılannın bu ışten ne kazandıklarını, ne bı-
çım kazandıklarını bılmıyorum, bır şey dıyemem
Moskova'da bülunma nedenımız, demek kendı
ışımız.açısından prograrnlamanın hıç de ı>ı olma-
dığını ılk gunden anladık, gunlerımızın boşboşu-
na geçebıİeceğı kaygısına kapıldık Hatta Yıldız Ken-
ter, "Bu böyle gıderse ben çarşamba günü tstan-
bul'a dönenm" demeğe kadar vardırdı ışı Neden
dersenız, Moskova Tıyatrocular Derneğı Türk Tı-
yatrosu Masası Şefı Bayan tdılya gorunurlerde yok-
tu Butun ezıyetımızı çeken zavallı Vladımır ıse, bu
konudakı sorulanmızı anlamazlıktan gelıyordu öy-
le kı, Azerbaycan konulu Istanbul gösterılerı nede-
nı>le sıyasal bır kabalıkla karşı karsıya bulundu-
ğumuz kuşkusu bıle doğacaktı nerdeyse. Ama bu
arada Cevza Hanım konser konulu temaslarmı yıi-
rutüyordu pekâlâ Neyse, tdılya Hanım ortaya çı-
kıverdı de ışlenmız duzenıne gırdı Meğer ışı başın-
dan aşkın olduğu ıçın bızımle bır ık- gün ılgılene-
memış, hepsı bu
Tam Rus tıpı bır guzel olan Bayan Idılya, çok ıyı
Fransızca konusan, cıddı, ağır bır kadındı. Bıze ça-
hşma yerınde çeşıtlı oyunlann kaset fılmlennı gös-
terdı Tıyatrocular Derneğı Lokalı'nde bır öğle ye-
meğı verdı Bu yemekte, Argo gemısı söylencesını
canlandıracak bır denız yolculuğu ışıyle ılgılı bır Uk-
ra>nah da vardı Sofrada benım yanıma düşen bu
adam yabancı dıl bılmı>ordu, çantasından ıkıde bır
konyak şışelen çıkanp masaya koyuyordu Çaresız,
gtizelım votkayı bırakıp onun konyaklannı ıçmeğe
başladık masanın bu ucunda Konuşamadığı ıçın
sıkılan Ukraynalının çok neşelı bır ruhu vardı, ba-
na kendı dıiınde fıkralar anlatmağa basladı Ben
de kafa patlatıp bunlan sökmeğe çalışıyor ve öbür
yanımda oturanlara çevınyordum Bunu gören Gen-
co Erkal uzaktan
Rusçamzın zayıf olduğunu bılırdım ama, Ukray-
nacamzın bu kadar kuvvetlı olduğunu bılmezdım,
dedı
Ukraynalı bu arada benı boyuna Ukrayna'ya da-
vet edıyordu, ben "Burada ışımız var" dedıkçe,
— Ukrayna'da da tıyatro var, dıyordu
Gogol gülümsemeğe başladı hayalımde.
Ukraynalıyı şaşırtmak ıçın,
— Ama Moskova kızları çok güzel, buradan ay-
rılamam, dedım
Ukraynalı elını sallayarak,
— Moskova kızları kaç para eder, dedı, Çerno-
bıl patlamasından sonra bızım kızların hepsı azdı
Inanmazsanız gelın, görun
PENCERE
ARADA BIR
MAHMUT YAĞMUR Eğitimci
Halk Bilgesi Anam...
Öğrenım gormuş ve yüce orunlara (makamlara) yukselmış nıce
kışı tanıyorum Bunların tutum ve davranışlarına baktıkça, yu-
reğım burkuluyor Çunkü kışısel çıkarlannı ve onurlannı korumak-
tan başka bır kaygı duymuyorlar Ulkemızde kol gezen kötulük-
lerle savaşmayı, dupeduz ahmaklık sayıyorlar Bukalemun gıbı,
bulundukları ortama gore renk değıştırıyorlar Güçlü kışılenn kar-
şısında tespıhböceğı gıbı ıkı buklum oluyorlar Güçsuzierı ıse,
acımasızca ezıyorlar Toplumsal sorunları çozecek ve dünyayı
guzelleştırecek hıçbır duşünce uretmıyorlar Kısır döngunun çev-
resınde, gözlerı kapalı olarak dönuyorlar Arkalarında saygıyla
anılmalannı sağlayacak bır ız bırakmadan, gomütluğe doğru yu-
rüyorlar
Bu kışılerle karşılaştığım zaman, okuryazar olmayan anama
duyduğum saygım çoğalıyor Anamın, bır halk bılgesı olduğuna
değgın ınancım pekışıyor Çunkü anam, toplumsal olayları dos-
doğru yorumluyor Kötulüklere ve haksızlıklara başkaldırıyor
Umutsuzluğu, karamsarlığı ve korkaklığı, ınsan onurunu kırle-
ten suçlardan sayıyor llenenlerı, yakınanları ve ağlayanları kını-
yor Toplumun yazgısını değıştırmek ıçın savaşanları gönülden
kutluyor Gözlerını, ayçıçeklerı gıbı güneşten ayırmıyor Elınden,
yaşamın yekesını hıç bırakmıyor
Anamın kışılığı, yaşamın örsünde dövüle dovüle bıçımlenmış
Bu yüzden, dünya goruşu çok yalındır Yolunu, acı çekerek oluş-
turduğu şu ılkelerle aydınlatır Anama gore yaşam, sonsuza de-
ğın sürecek bır savaştır Onurlu yaşamak zorluklardan yılma-
yanların hakkıdır Acı çekmeden elde edılen haklar değıl, acı çe-
kerek kazanılan haklar kutsaldır Korkaklık, daha buyuk haksız-
lıklara çağrı çıkarmaktır Çağımız, örgutlenme çağıdır Bıreysel
çabalarla, mutluluğu yakalamak olanaksızdır Emeğı sömurülen
ve ınsanlık hakları çığnenen her bırey uyesı olduğu toplumu
esenlığe çıkaracak sıyasal ımecelere katılmalıdır "Bana dokun-
mayan yılan bın yaşasın" felsefesıne sığınmak, utanç verıcı bır
aymazlıktır
Sızlere anamla ılgılı bır anımı aktarmak ıstıyorum Köy Enstı-
tüsü çıkışlı oğretmenlere, saldırıların yoğunlaştığı yıllardı Doğup
bûyudüğum koyde gorev yapıyordum Yoksul koylulerıme, yok-
sul kalmalarımn nedenlerını oğretmeye çalışıyordum Onları,
emeklerını aracılara sömürtmeyecek kooperatıfler kurmaları ıçın
örgutluyordum Bu gırışımım emek ve ınanç somürucülerını ür-
kuttü Ulkemı ve halkımı sevmem, bağışlanmayacak bır suç sa-
yıldı Alnıma "sakıncalı kışı (')" dıye damga basıldı Hakkımda,
şeytanın bıle usuna gelmeyecek soylentıler çıkarıldı Bır süre son-
ra da, gerçek dışı savlarla gorevden uzaklaştırıldım
O dönemde, ejanek ve ış aslanın ağzındaydı Haksızlığa uğ-
rayanları savunacak orgutler de yoktu Bu yuzden, dımdızlak or-
tada kalmıştım Acımı paylaşacak ve ıçımı dökecek dostlardan
dayoksundum Bır köşeyeoturup kara kara duşünuyordum Benı,
ortasında çırpındığım umutsuzluk burgacından anam kurtardı
Bır gûn, ıhlayarak yanıma oturdu Sırtımı, nasır bağlamış elle-
rıyle sıvazladı Elıme, bıryorgan ığnesı tutuşturdı Iğneyı, gozle-
rımı dort açarak ıncelememı ıstedı Isteğını, ses çıkarmadan ye-
rıne getırdım Buışbıtınce koyun kıyısındakı Çorak Pınar'agon-
derdı Pınarı da tıtız bıçımde ıncelememı dıledı Bu ısteğını de
yerıne getırıp gerı döndüm Harıl harıl soluyarak yanına çoktum
Pırıltılar saçan ela gözlerıne, 'Anlatmak ıstedığın nedır' ' der-
cesıne baktım Halk bılgesı anam, yorgan ığnesı ve Çorak Pı-
nar'la ılgılı gozlemlerımı sordu Iğnenın delığının ve ucunun aşın-
mış, pınarın önundekı taş yalağın da oyulmuş olduğunu açıkla-
dım Anam bır sure anlamlı anlamlı gulumsedı Bundan sonra
dıngın bır seste, "Benı can kulağıyladınle" dıyerek yıllardan ben
yolumu aydınlatan şu açıklamayı yaptı
"Yörgan ığnesını, gelın olduğum gun anam armağan etmıştı
Bu ığneyle sayısız sokük dıktım ve yama yaptım, Iğnenın delığı-
nı, pamuk ıplığı aşındırdı Ucunu da bez parçalan ıncelttı Çorak
Pınar da, çocukluk dönemımde yapılmıştı Pınarın serçeparmak
kalınlığında akan suyu, önundekı taş yalağı oymayı başardı Eğer
düşunen bır beynın, duyartt bır yureğın ve gerçeklen gören goz-
lenn varsa, bu ıkı olaydan yararlanacağın sonuçlar çıkarmalısm
Uğradığın haksızlığı abartarak urkuye (panığe) kapılmamalısın
Çelık ığneyı aşmdıran pamuk ıplığı gıbı dırençlı ve taş yalağı oyan
su gıbı sabırlı olmalısın Önunde aydınlık gunler olduğuna ınan-
malısın Hıç zaman yıtırmeden ulkemızt kötulûklerden ve haksız-
lıklardan anndırmak ıçın savaşan yığıOerın arastna katılmalısın
Bu öğüdümü tutarsan, yolun düzlüğe çıkacaktır Kördüğum ol-
muş sonınlann bırer bırer çözülecekür Ulkemızde, hakça bır dü-
zen kurulacaktır Topraklanmızı banş, özgûrlük, erdem ve bılım
çıçeklen donatacaktır"
Anamın verdığı çarpıcı öğutten sonra, umutsuzluktan kurtul-
dum Yaşama dort elle sarıldım Çelık ığnelerı aşmdıran ıplık-
ler gıbı dırençlı ve taş yalakları oyan sular gıbı sabırlı oldum Kı-
şısel sorunlarımı abartmadım Geçıcı unlulerın ve kırlı çıkarla-
rın albenısıne (cazıbesıne) kapılmadım Halkımın mutluluğu ıçın
çalışmayı, tapınçların (ıbadetlerın) en kutsalı saydım Emeğı en
ustun değer sayanların ve çağdaş uygarlığa kavuşmamızı sağ-
layacak yolları açmak ıçın her acıya katlananların arasından ay-
rılmadım Soluğum kesılınceye değın de ayrılmayacağım
Sozlerımı, sıyasacılara seslenerek bağlıyorum Ulusça, tarı-
hımızın en bunahmlı dönemlennden bırını yaşıyoruz Laık Türkı-
ye Cumhurıyetı nın temelı artan bır hızla oyuluyor Üstumuze
çullanan bağnazlık karanlığı, günden gune yoğunlaşıyor Emek-
çılerın ve aydınların orgütlenmelerı engellenıyor Çocuklarımızın
beyınlerı ve yüreklerı, çağdışı düşuncelerle kısırlaştırılıyor Bu
korkunç gıdışe seyıra kalmaya ve kısır çekışmelerle zaman ol-
dürmeye hakkınız yoktur Sızlerı, halk bılgesı anamın verdığı öğut-
ten ders almaya ve devınıme geçmeye çağırıyorum
YATIRIM ÇOCUKLAR
HASAN KIYAFET
(cıktı)
Insanca Yayınlan
ısteme adresı PK 10 Acıbadem-KADIKOY
Siyasal Katılını Için Kota ve Sonra»
Kadınların siyasete katılımları, yalnız siyasetin niteliğini
değiştirmekle kalmayacak; aynı zamanda kamu gorevlerinde
eşit hizmet anlayışını geliştirip toplumdaki demokratik
sureçlerin guçlenmesine de yol açacaktır.
Prof. Dr. NECLA ARAT îst ÜnL Kadın Sorunları
Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü
Geçen avlarda Türk sıyasal yaşamında ye-
nı ve ılerıye yönelık bır adım olarak nıtelene-
bılecek bır oluşum gerçekleştı Sosyal Demok-
rat Halkçı Partı, kadınlara partı organlannın
tümu ıçınde alt sının % 25 olan bır kota ola-
nağı tanıdı Kanımızca kota, kadın sorunla-
rırun çözumlenmesınde, eşıt hakların olgusal
değer kazanmasında önemlı bır rol oynayacak-
tır. Çunku, her duzeydekı sıyasal karar me-
kanızmalannda kadınların da hakları olan yen
alabılmelen ıçın geçıcı bır önlem ışlevı göre-
cek ve sıvasal yaşama kadın bakış açısını ta-
şıyacaktır
Gelecege yönelik yatınm
Bu nedenle, kota, bır ayrıcalık değıl, kadın-
lara sıyasette daha çok etkmlık kazandıracak
bır duzenleme, sıyasal katılımı özendıncı bır
dürtü, bınlerce yıldır sürup gıden evrensel bır
haksızlığı duzeltebılecek, gelecege yönelık bır
yatınmdır Bılındığı gıbı sıyaset, bınlerce yıl-
dır hep erkeklenn uğraşı olmuştur Kadın ıse
kendısıne karar alanı olarak yalnız ev ve aıle-
ye ılışkın sorunlar bırakıldığı ıçın siyasetin kı-
yısında yasayıp sıyasal alana ıyıce yabancılaş-
mıştır Ne var kı günumuzde kadınlar, artık
kendı yaşamlannı etkıleyen sıyasal sureçlere
kayıtsız kalamayacaklarını anlamış bulunu-
yorlar Nüfusunun yansını oluşturduklan top-
lumda eşıt hak ve eşit katılım olanaklarının
bulunması, artık yaşamsal önem taşıyor On-
lar, eşıt hak ve eşıt katılım ölçutlerı olgusal
olarak sağlanamadığı, >aşama geçınlmedığı
zaman, kalkınma, geiışme ve çagdaşlaşmadan
söz edılemeyecegını çok ıyı bılıyorlar Aynca,
programlannda kadınların kıtle olarak gelış-
tınlmesıne vönelık önlem ve stratejılere yer
vermeyen sıvasal partılere oy vermemeye de ke-
sınlıkle kararhlar Demokrasılerde yurttaşla
nn toplumsal yaşamın tum alanlanna tam an-
lammda katılımları bır temel ılkedır Bu te
mel ılke, yurttaş olarak kadınların sıyasete et-
kın katılımlarını da ıçermektedır Toplumu-
muzdakı aydın kadınlar, her toplumsal duzev
dekı kadına ılışkın guncel yaşam sorunlannın
ve bu sonınlann çözümlerının temelde siya-
sal olduğunu bılmektedırler, siyasetin şu an-
<iakı ve gelecektekı bıreysel yaşamlarında ta
şıdığı önemı, kendı katılımlannın siyasetin
özunu değıştırmede oynayacağı rolü ve kendı
gızılgüçlerım (potansıyellennı) açık seçık bır
bıçımde algılamaktadırlar Kadınların siyasete
katılımları, yalnız siyasetin nıtelığım değıştır-
mekle kalmayacak, a>nı zamanda kamu gö-
revlerınde eşıt hizmet anlayışını gelıştınp top-
lumdaki demokratik sureçlenn guçlenmesine
de yol açacaktır Bu bağlamda, kadınlann eşıt
hak ve eşit katılımlanndan yana olmak, de-
mokrasiden yana olmak demektır Çunkü,
gerçek demokrası, tanım gereğı, yönetım kad-
rolannda toplumun kompozısyonunu yansıtır
Hıç kuşku yok kı kadınların bınlerce yıllık
cınsıyetçı - aynmcılık sonucu yıtırdıklen za-
manı gıderek etkılı önlemler alınmadan, sıya-
sal yaşama, kendılennı etkıleyen genel sıya-
salann ve ulusal kadın sıyasalarının bıçımlen-
dınlmesıne katkılan tam olarak gerçekleşeme-
yecektır tşte kota, bu anlamda, söz konusu
etkılı önlemlerden yalnızca bır tanesıdır Ama-
ca gıden yolda kotadan sonrası başarıyı be-
lırlemesı açısından büyuk bır önem taşımak-
tadır Kadınlar, kötu maddı koşullannı ve ıkın-
cıl konumlannı değıştırmek ıçın bırbırlerıne
yardım etmelı, desteklemelı, bırleşmelıdırler
Sıyasal yaşama katılım ıçın gereken zaman,
enerjı ve deneyımı elbırlığıyle sağlamalıdırlar
Eşit bak, eşit katılım olayına partılerustü bır
tutumla yaklaşıp farklı partılerden bıle olsa-
lar, bu konuda bır konsensuse varmalıdırlar
Çunku, farklı partıler ıçınde bıle olsa, sıvasal
karar mekanızrnalannda öncekınden daha çok
yer alabılmelen. onlara ortak paydalan oian
kadın sorunlarına ılışkın toplumsal, ekono-
mık, hukuksal ve külturel koşulları gelıştınp
ıyıleştırme olanağını sağlayacaktır
Doğal ve saglıklı bilinç için...
Kotadan sonra ızlenecek stratejı ve yöntem,
kadınlann kıtle olarak sıyasal bılınce ulaşma-
larımn koşullannı ıçermelıdır Bu sıyasal bı-
hncın köklü, doğal ve sağhklı olması ıçın şun-
lar yapılmalıdır
1 Kadınlann okur - yazarlık oranlannı ve
temel becenlerını gelıştırecek önlemler alın-
malıdır
2- Resmı ve özel eğıtım sıstemlennde hu-
kuksal ve sıyasal bıhnçlenmeyı vurgulayan, ka-
dınlann eşıt katılımlannı ıçeren Yurttaşlık Bıl-
gısı egıtımıne öncelık verılmelıdır
3- Her duzeydekı karar verme konumunda
(Bakanlar Kurulu'nda, Parlamento'da, danış-
ma kurullarında, özerk örgütlerde, yerel yö-
netımlerde) kadınların sayılannı arttırmayı
amaçlayan bır cmslerin eşıtligı sıyasası berum-
senmelıdır
4- Kadınlann karar verme süreçlenne ka-
tılmalannı kolaylaştıracak toplumsal güven-
ce ve destek sağlanmalıdır
5- lletışım organlanmn kamu yaşamında-
kı kadımn yaşamına ılışkın yanlış mesaj ve ım-
geler vermelennı engellemek ıçın gerekırse ya-
sa çıkarmak da dahıl olmak uzere etkıl ön-
lemler alınmalıdır
6- Kamu görevlenne atamalarda denge oluş-
turulmalıdır
7- Sıyasal partı üyelerını kadın üyelerın po-
tansıyellenne ve gereksınmelenne duyarlı kı-
lacak eğıtım etkınlıklen düzenlenmelıdır
8- Seçım sıstemı gerektırdığınde partıler, ge-
çıcı bır önlem olarak kadın üyelenn göreve gel-
melen ıçın malı olanak saglamak konusunda
yardımcı olmalıdır
9- Partı kadın kolları yenıden değerlendı-
nlmelı, bu kollar partı sıyasasını etkıleyecek
ve kadın adaylar çıkaracak şekılde güçlendı-
nlmelıdır
10- Kadınlann sıyasette gerek aday gerekse
seçılmış ya da atanmıs partı görevhsı olarak
çalışrnalarını kolaylaştıracak, sıyasal ve ıdan
becenlennı arttıracak eğıtım programlan ge-
hştuTİmeü, bu konuda kamu görevlennde ba-
şanlı olmus kadınlann deneyımlennden yarar-
lanılmalıdır
11- Potansıyel kadın adaylara ılışkın bılgı
toplanmalı, adaylık ve atama söz konusu ol-
duğunda bu bılgılerden yararlanmalıdır
12- Kadın örgütlen yurttaşlık bılgısı ve de-
mokrası eğıtımı konusuna ağırlık vermeh, ka-
dınlann çıkariannı etkın bır bıçımde savuna-
cak gruplar oluşturmalıdır
Sonuç
Göruldüğu gıbı kota, uzun ve guç bır yo-
lun başlangıcıdır Bu yolun sonundakı ama-
ca ulaşmak ıçın alınan önlemlerın yaru sıra
benal ve öznel duyguları da aşabılmek gerek-
mektedır Kotalardan yararlanacak olanlar,
kadınların çoğunluğunun şu andakı aşağı ve
sömurülen konumlannı değıştırmek tunlnden
bır öncülük görevını ustleneceklerı ıçın seçım-
lerınde tek ölçut, alanlarındakı bılgı, becerı
ve yeteneklen olmalıdır Gelecege karşı sorum-
luluğumuz yuzünden bu tanhsel fırsatı gere-
ğı gıbı değerlendırmek hepımızın ortak
ödevıdır
9 YIL 2 AY 5 GÜN ayn kalmanın arasına...
YILMAZGUNEY'IN
y
ÇIKARTMASINIVERİYOR
bayinizden mutlaka isteyiniz
/> GIRGIR NASILMIŞ GÖRÜN
S HAFTA BOYUNCA doya doya GÜLÜN
LISKUR
SÜRÜCÜ KURSU
Surucu belgesi
bızden alınır
Kadıkoy: 336 02 79
Erenkoy: 359 30 68
Maltepe. 352 24 21
StDE'de
Bır tunstık motelın bannda
program yapacak
JAZZ-BLUES veya
ÖZGÜN MÜZÖt
gruplan aranıyor
Tel: 9 321 31038
SEFAKOY
AKBANK USTUNDE
DOKTORA KIRALIK
MUAYENEHANE
Tel: 580 81 48
KAMUOYUNA
Sağmalcılar Cezaevı ne sıyası tutukluların sevk edıldığ Mayıs
1989 tarıhınden bu yana sıyası tutuklulara karşı ardı arkas.
kesılmeyen provokasyon ve saldırılara yenı halkalar eklenmek
ıstenmektedır
Son gunlerde yenıden yoğunlaşan Sağmalcılar Cezaevı ne
ılışkın asılsız yalan ve spekulasyona dayalı haberler bu amaca
yönelıktır Cezaevınde yenı bır tünel bulunduğu tutukluların
ısyan hazırlığı ıcerısınde bulunduğu vb temalar uzerıne
oturtularak anlatılan çeşıtlı senaryoların gerçeklıkle hıçbır
ılışkısı yoktur Konuyia ılgılı en kucük bır araştırma gerçeğı
ortaya koyacaktır
Bu konuda kamuoyunu duyarlı olmaya ve sıyası tutuklulara
karşı tezgâhlanmaya çalışılan provokasyon ve saldırılara tavır
almaya cağırıyoruz ,
DEVRIMCI SOL TUTUKLULARI ADINA
ASLAN TAYFUN ÖZKÖK
GEBZE'DEN KAMUOYUNA
DUYURU
7 Şubat 1990 tarıhınde Merzıfon Yenıçeltek'tekı
grızu patlaması sonucu ışçılerımızın olumune
neden olan ıhmalı kınıyor, bu ınsanlık suçunu
ışleyenlerden hesap sorulmasım ıstıyoruz
Gebze Beledıye Başkanı Mehmet Emin Akın ve Belediye
Meclis uyelen, Darıca Belediye Başkanı Zihnı Topçu ve
Belediye Meclis uyeleri, SHP Gebze llçe Örgutu Başkanı
Gulabı Kaya, DYP Gebze llçe Örgutu Başkanı Cavıt
Kahvecıoğlu, DSP Gebze llçe Örgutu Başkanı Mehmet
Doğan, Petrol-lş Sendikası Gebze Şube Idarı Sekreteri
Mustafa Avcı, Krlstal-lş Sendikası Gebze Şube Başkanı
Cemal Sımliova, özdemir Iş Sendikası Gebze Şube Başkanı
Sertif Kahraman, Gebze Kadın Kultur Derneğı Başkanı Av
Güner Anlar Baş, inşaat Muhendisleri Odası Gebze
Temsilcıllği Bşk. ismaıl H San
"Adli Hata" mı?..
Öğretmen
Sevgılı saygılı, gızemlı, albenılı, sıcak bır sözcuk öğretmen
Kım olursa olsun, cumhurbaşkanı, başbakan, general, ışada-
mı, gazetecı, yazar, ev kadını, sen, ben, palavraya gelınce öğ-
retmenı göklere çıkarırız
— Hocam ver elını opeyım
Kışısel yaklaşım afılıdır, ama Turkıye'de kaç öğretmen var? 400
bını aşkın öğretmen ordusu ne yıyor, ne ıçıyor, nasıl yaşıyor? De-
mokratik haklarına sahıp mıdır? Ozgur müdur7
Baskı altında mı-
dır^ Kısacası bu düzende oğretmenlere hayat hakkı var mı'
•
1961 Anayasası öğretmene sendıkalaşma hakkını tanımıştı;
gerçı koşullar yıne kısrtlıydı, ama, demokrası yolunda bır adım
atılmıştı 12 Mart bu adımı gerı aldı, öğretmenler ancak demek
kurabıleceklerdı
Ve kurdular
Töb-Der (Tüm Eğıtım ve Oğretım Emekçılen Bırleşme ve Da-
yanışma Derneğı) 650'nın ustunde şubesı ve 200 bın üyesıyle
buyuk bır etkınlık sağladı hem oğretmenın demokratik hakları-
nı savundu hem ekonomık durumlarını duzeltmeye çalıştı
Ancak 12 Eylul darbesı gundeme gırınce Töb-Der de payını
aldı 12 Eylülculerın ılk ışı Derneğın kapısına kılıt vurmak oldu
Ardından "Ankara Stkıyönebm 3 numaralı Asken Mahkemesı"nde
Töb-Der yönetıcılerı hakkında 141-142'ncı maddelere aykırılıktan
ötürü dava açıldı Töb-Der yonetıcılerınden 62 kışı 8 yıla varan
ağır hapıs cezalarına çarptırıldılar Dernek kapatıldı, mallarına
el kondu, yüzbınlerce oğretmenın nafakalarından keserek ver-
dıklerı paralarla sağlanan taşınır taşınmaz malların zoralımına
gıdıldı Mahkeme kararı Asken Yargıtay'da onaylandı
Tob-Der yönetıcılerı 1980'lerde cezalarını çektıler, hapıshanede
yıllarca yattılar ve çıktılar
Ancak bu da yetmedı
•
Töb-Der ıçın 1986 yılında Ankara Ikıncı Ağır Ceza Mahkeme-
sı'nde "aynı ıddıa ve kanıtlarla" bır dava daha açıldı
Ne var kı bu kez Töb-Der "sıvıl" bır mahkemede yargılanıyor-
du Ağır Ceza Mahkemesı derneğın yasadışına dönüp dönüş-
medığı konusunda bılırkışı ıncelemesı yoluna gıttı ve sonuçta Töb-
Der'ın etkınlıklerınde 141 ve 142'ncı maddelere aykırı bır nıtelık
görmeyerek sanıklann aklanmasına karar verdı
"Sıvıl yhrgıtay" bu kararı onayladı
*
Sonuç
"Töb-Der ve yönetıcılen hakkında aynı ıddıa ve aynı kanıtlarla
açılmış ıkı dava sonunda bınsı asken mahkemece venlmış
'mahkûmıyet' ve otekı sıvıl mahkemece venlmış 'beraat' olmak
üzere ıkı kesın karar ortaya çıkmıştır"
Töb-Der'ın avukatları "bu, adalet tanhımızde görulmemış bır
olaydır" dıyorlar
Bılmem kı dunya adalet tarıhınde görülmüş bır olay mıdır?
Töb-Der'ın avukatları Asken Yargıtay'a basvurarak "davanm ye-
nıden görulmesı" ve "adlı hata"nm "duzeltılmesı" ıçın gereklı gı-
rışımlerı yapmışlardır
Ama buna "adlı hata" denebılır mı?
"Hata" bılmeden yapılandır oysa burada "kasıf yok mu?
"Taammud" yok m u '
*
Sen kalk, bır darbeyle ıktıdarı ele geçırır geçırmez 650 şubelı
ve 200 bın uyelı öğretmen derneğının kapısına kılıt vur
Öğretmenlenn boğazlarından kestıklen paralarla sağlanan der-
nek mallarına el koy
Yönetıcı öğretmenlerı gözaltına al, ışkencelerden geçır
Haksız yere cezalandır
öğretmenler cezaevlerınde yıllarca çürüsünler
Evet, sen şımdı Marmarıs'te anılarım-yazıyorsun, "sakın ola
kı" Töb-Der'ın başına gelenlerı unutmayasın
Çünkü sen unutsan bıle, ne yıllarca mahpushanede haksız
yere yatanlar unutabıhr
Ne de tarıh baba
FrtaTeknik
KURULUŞ 1952
MENFEZ-ANEMOSTAT-FİLTRE
VANTİLATÖR SANAYİ
Belgeli Ürünlerimiz:
MENFEZ, ANEMOSTAT, SLOT DIFUZOR
HAVA VE YANGIN DAMPERLERI
KLAPELER
ISITMA-HAVALANDIRMA SANTRALLARI
MADENI VE SENTETIK HAVA FILTRELERI
ALÇAK BASINÇLI RADYAL VE AKSIYAL
VANTILATORLER
100 YIL DENEYIMLI S İ K Î İ
FIRMASI LISANSI ILE BILGISAYAR SEÇIMLE
OZEL MAKSATLI VANTILATORLER
38 Yıldır Ülkemizin
Okul, Hastane, Otel, Fabrika,
Milli Savunma ve Çeşitli
Hizmet Binalarında,
Aynca 3 Kıtada
KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ
SUUDİ ARABİSTAN
IRAK, LİBYA, BOTSVVANA,
AVUSTURYA ve
SOVYETLER BIRÜĞİ'nde
Kullanılmaktadır.
Şimdi de Büyuk Önderimizin
Adım Taşıyan Dev Eser:
ATATÜRK BARAJI'NDA
'Bu en büyuk kıvancımızdır'
Ahmet Vefikpaşa cad No 36 Capa Istanbul
Tcl 586 32 44 586 46 13 ta\ 588 15 00
ANMA
Prof. Dr.
KENAN URAL
ıle ayn bırlıktelığımızın uçuncu yılı doldu.
Eçi TU>A K. URAL
Bugun saat 12 30'da Edırnekapı-Sakızağacı Şehıthkte
anılacaktır