25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 16 ŞUBAT 1990 FEDERAL ALMANYA KohPden NATO'ya bağlılık mesajıFederal Almanya Başbakanı Helmut Kohl, dün parlamentoda muhalefetin yoğun eleştirileri arasında yaptığı konuşmada, iki Almanya'mn birleşmesi halinde kesinlikle askerden arındınlmayacağını ve NATO'dan çıkmayacağını söyledi. Sovyetler Birliği'nin, iki Almanya'mn birleşmesi tartışmalarında öteden beri savunduğu "tarafsız konumda bir birleşme" fikrini terk ettiği gözleniyor. SSCB Dışişleri Bakanı Şevardnadze, "İdeal olan bu, ancak pek gerçekçi sayılmaz" dedi. DİLEK ZAPTÇIOĞLÜ BONN — Alman birliğine doğru giden kısa yolda Sovyetler Birlrği, tahmin edildi- ğinden daha büyük tavizler vermeye haar- lanırken Federal Almanya Başbakanı Hel- mut Kohl, dün parlamentoya son gelişme- ler hakkında bilgi verdi. Kohl, muhalefet- teki Sosyal Demokvat Parti ve Yeşiller ta- rafından ağır bir dille eleştirildiği konusun- da birleşik bir AJmanya'run NATO'ya bağlı kalacağını soyledi. Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher, "birleşmenin asıl DIŞBASIN îpler Kohl'ün elinde mi? THE i:\DEPE\DENT Federal Almanya, Cntawa'da kararlaştı- rılan '2 artı 4* formülünden mernnun. tki Almanya için bu formülün alternatifı, '4 ar- tı 2' formülü olabilirdi; önce müttefikler toplanıp bir karara vanr ve iki Almanya'ya da bu karara uymak kalırdı, ki bu da iki ta- rafın hoşuna gitrtıeyecek bir çözümdü. An- cak Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl'ün, Demokratik Almanya Başbakanı Hans Modrow'a karşı yeterince duyarlı dav- ranmadığı bir gerçek. Modrovv, Bonn tara- fından küçük ve çok önemsız bir işletme- nin müdüruymüş gibi algılanıyor. ffîtit Htotlg <£elegraph Yanlış ortamlarda, yanüş kararlar alınırsa yeni bir Alman devletinin doğuşu, Avrupa 1 nın diğef ülkelerinde olumsuz ve kasvetli bir havanın esmesine yol açacaktır. Diğer Av- rupa ülkeleri, iki Almanya'mn birleşmesi olayında gönülsüz birer konuk olma goruıı- tüsünden kaçınmalıdırlar. Aynı zamanda, Almanlar da Doğu ve Batı Avrupalılann Al- man milliyetçiliği yuzünden üç çeyrek yüz- yıl boyunca gördükleri karabasanları bir çırpıda unutmalarını bekleyemeyeceklerini bilraeliler. Alman halkının duyarlı olduğu iki konu var şimdi: NATO üyeliği ile taraf- sızlık arasında yapıiacak seçim ve birleşme- nin ekonomik sonuçları. FINANCIALTTMES Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze, birleşik Almanya'mn tarafsız olması konusunda ısrar etmekten vazgeçe- ceğe benziyor. Polonya Başbakanı Mazowi- ecki'nin, Almanya'mn, şu anki Avrupa sı- nırları içinde, 'genel Avrupa sistemi' içinde yer alması önerisi, Şevardnad2e için oldukça akla yakın görünüyor. Mazowiecki'nin öne- risi, NATO ve Varşova Pakü'nın, varhğını sürdürmesi ve iki paktın da Almanya'nın çe- şitli bölgelerinde asker bulundurmaya de- vam etmesini öngörüyor. POLONYA Reformların faturası halka çıktı Resmi İstatistik Bürosu'nca yayımlanan verilere göre Polonya'da ekonomik kemer sıkma programımn ytirürlüğe girdiği 1 ocaktan bu yana, halkın reel gelirlerinde % 43.3 azalma oldu. Tüketim mallarının fiyat artışı ise % 7C'i aştı. VARŞOVA (AA) — Serbest piyasa eko- nomisine geçiş sürecinde radikal reformlar gerçekleştiren ilk Doğu Avrupa ülkesi olan Polonya'da, ekonomik reformların maliyeti halka çıktı. _^ ^_ Polonya'da Resmi tstatistik Bürosu'nca yayımlanan verilere göre ülkede yeni eko- nomik kemer sıkma programımn yürürlü- ğe girdiği ocak ayında, tüketim mallarının ortalama fiyat artışı yüzde 70'i aştı. Polonya'da fıyatlardaki artış ve ücretler- deki durgunluk göz önüne alındığında. hal- kın reel gelirlerinde yüzde 43.3 oranında bir azalma oldu. Polonya'da 1 ocakta yürürlüğe giren eko- nomik kemer sıkma programı, ülkede ka- mu işletmelerinin, devlet sübvansiyonlan al- madan kendi kendilerine yeterli olmayı öğ- renmelerini öngörüyor. Finansman sorunu içinde bulunan kamu kuruluşlannın yaptıkları zamlarla da ocak ayında gıda ürünlerinin fiyatları ortalama yüzde 79, diğer kalemierdeki fiyatlar da or- talama yüzde 72 oranında yükseldi. Fiyat artışlarının, lıizmetler sektöründe ise yüz- de 149'a ulaşüğı belirtiliyor. Ayrıca ocak ayında ülkede 1.7 milyon iş- siz kaydedildi. Öte yandan yüksek enflasyonun yanın- da 40 milyar dolarlık dış borcunu azaltma mücadelesi de veren Polonya hükümeti, Pa- ris'te Batılı kreditörlerle borç ındirimi gö- rüşmelerini sürdüruyor. Polonya Başbakanı Tadeusz Mazowiec- ki, Paris Kulübü üyesi kreditör ülkelere olan toplam 30 milyar dolarlık borçlann geri ödemelerinin dondurulmasını istiyor. Bu arada Dünya Bankası'nın yan kuru- luşu Uluslararası Finans Kurumu'ndan (IFC) bir heyetin de Polonya'ya giderek hü- kümet yetkilileriyle "kredi açılabilecek olası projeler" üzerinde gorüşmeler yaptığı bil- diriliyor. mimarı" olarak bütün partiler tarafından alkışlanıyor. Başbakan Kohl dun akşam Fransa Cumhurbaşkanı François Mitter- rand'a bilgi vermek uzere Paris'e gitti. Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevard- nadze, önceki gün Ouawa'daki "Açık Semalar" toplantısında "Almanya yansız kalmalıdır" derken dün bu görüşunü de- ğiştirebilecegini ima etti. Kanada Başbakanı Mulroney ile görüşmesinde Şevardnadze, "Hiçbir ittifaka dahil olmayan bir Almanya ideal çozümdür, ama bu formülün ne ka- dar gerçekçi olduğu kuşkuludur" dedi. Şevardnadze, "Birleşik bir Almanya hem NATO hem de Varşova Paktı ile işbirliği içinde olabilir" dedi. Alman birliğinin kurulmasında "Gens- cher Planı" giderek ağırlık kazanıyor. Bi- lindiği gibi Genscher, Almanya'nın NATO içinde birjeşmesini, ama NATO'nun şim- diki D. Almanya topraklarına asker ve üs yerleştirmesini önermişti. Bu öneri ABD Başkanı George Bush tarafından kabul edil- mişti. Siyasi gözlemciler Moskova'nın ya bu öneriyi kabul edeceğini ya da D. Alman- ya'nın geçici bir süre için Varşova Paktı içinde kalmasını önereceğini belirtiyor. Bonn'da parlamento, dün Almanya Ol- çeğinde "göriilmemiş" söz düellolarına sahne oldu. Hükümet ve muhalefet parti- leri dünkü oturumda, seçim havasına gir- diklerini belli ettiler. Bonn'daki bütün si- yasi partiler 18 manta D. Almanya'da ya- pıiacak genel seçimlere "kardeş partileri" aracılığıyla katılıyorlar. Başbakan Kohl parlamentoya Moskova ziyareti ve D. Almanya Başbakanı Hans Modrovv'la goruşmeleri hakkında bilgi ver- di. "Parasal birlik ve ekonomik yardım, an- cak D. Alrnanya serbest pazar ekonomisi- ne geçtikten sonra gerçekleşebilir" diyen Kohl, Almanya'nın NATO'dan çıkmaya- cağını tekrarladı. K"ohl, iki Almanya'nın birleşmesi halin- de askerden arındırılmayacağı gibi tarafsız kalmasının da söz konusu olmadığını bil- dirdi. NATO'nun, bu durum karşısında siyasi hedeflerinin güçlendirilmesi gerektiğini sa- \unan Kohl, Batı ittifakına bağlı hiçbir as- keri birlik ve tesisin bugünkü Demokratik Almanya topraklarına kaydırılmaması için yeni siyasi hedefler belirlenmesi gereğine de- ğindi. İki Almanya'nın birleşmesi konusunda somut görüşmelerin, Demokratik Alman- ya'da yapıiacak seçimlerden sonra başlatı- lacağını kaydeden Kohl, "Demokratik Al- manya'da 18 mart larihinde yapıiacak se- çimlerden sonra iki hükümet arasında gö- hişmelere başlanacaktır. tki Alman>a, bir- leşme konusunda karar alacak ve bu karar hakkında İngiltere, Fransa, ABD ve Sov- yetler Birliği'ne daha sonra bilgi verilecektir" diye konuştu. Ana muhalefet partisi SPD (Sosyal De- mokrat Pani) Genel Başkanı Hans - Joc- hen Vogel ise Kohl'ün birleşme politikası- nı çok sert bir dılle eleştirdi. Kohl'ü "Al- man uhısunu ilgilendiren konularda tek ba- şına hareket etmekle" suçlayan Vogel şöy- le dedi: "Başbakan Kohl D. Almanya hüküme- tini Bonn'dan elleri boş yollamıştır. Oysa D. Alman halkı Batı'ya goç etmemek için somut yardımlar gdrmek istiyordu. Kohl'- ün politikası yanlıştır \e tehlikelidir." Vogel, Almanya'nın daha birleşmeden önce Avrupa'daki sırurları değiştirmeyeceği yolunda güvence vermesi gerektiğini söyle- di. Başbakan Kohl, sınırlar meselesini bir- leşmeden sonraya bırakıyor. Kohl'ün Mos- kova gezisinin de "tarihi anlam taşıma- dıgını" belirten Vogel, "Kohl ulusal birlik konusnnu seçim malzemesi yapıyor" şek- linde konuştu. Mitterrand-Kohl görüşmesi Öte yandan Fransa muhabirimiz Sabetay Varol'un bildirdiğine göre, Fransa Cumhur- başkanı François Milterrand ve Federal Al- manya Başbakanı Helmut Kohl dün akşam bir araya geldi. tki lider Avrupa ulkelerinin önümüzdeki aylarda olağanüstü bir zirve toplantısı yapmaları konusunda görüş bir- liğine vardılar. Olağan zirvenin haziran ayında yapılması gerekirken Helmut Kohl iki Almanya'mn birleşmesi konusunu ele alacak olağanüstü zinenin nisan ayında ya- pılması gerektiğini düşündüğünü vurguladı. Çarşamba gunu Avrupa Parlamentosu'n- da birçok parlamenter Bonn'u iki Alman- ya'nın birleşmesi konusunda aldığı karar- larda diğer AT üyesi ortaklara danışmadı- ğı için eleştirmişti. Avrupa Parlamentosu li- beral grup başkanı ve eski Fransa Cumhur- başkanı Valery Giscard D'estaing, 12'lerin tıpkı ABD ve SSCB gibi gelişmelerden ha- berdar edilmeleri gereğini vurgulamıştı. Döjı nem başkanı Irlanda'nın Avrupa işlerinden sorumlu bakanı Maire Gesghean, konuyla ilgili olağanüstü zirve toplanması fikrini be- lirterek kararın hükümetlere ait olduğunu söylemişti. • Fransa ve Federal Almanya liderlerinin Paris'te Elysee SarayVnda gerçekleşen ve iki saatten fazla süren akşam yemeği sonunda "Her iki liderin böylesi bir zirvenin topian- masından yana olduklan" açıklandı. TACİKİSTAN Halk, 'özsavımma' gruplan oluşturuyor Başkent Duşanbe'de geçen pazar gününden bu yana süren şiddet olaylarının yatışmaya başladığı bildiriliyor. Halkın, fanatik çetelerin olası eylemlerine karşı özsavunma grupları oluşturduğu ve sokaklara barikatlar yerleştirdiği bildiriliyor. Demokratik Alman Başbakanı Hans Modro» ve Batılı meslektaşı Helmut Kohl. (Foıoğraf: Reuter) ROMANYA Subaylar uzlaşmıyorDış Haberler Servisi — Romanya'da or- dunun üst kademelerinde temizlik yapılma- sını isteyen ve bu amaçla başlattıkları gös- terilerini sürdüren 2 bin dolayında subay ile hükümet arasındaki anlaşmazhk giderek büyuyor. Başbakan Petra Roman'ın once- ki gün sorunun çözümüne ilişkin yaptığı öneriyi reddeden gösterici subaylar, devlet başkanlığı önceki gün onaylanan Ion Ilies- ciı'nun savunma ve içişleri bakanlanm bir an önce görevden almasını istiyorlar. AA'nın AFP kaynaklı haberine göre hu- kümet binası önünde gösterilerini sürdüren ve siviller tarafından da desteklenen subay- lar, savunma ve içişleri bakanlannın görev- den almması konusunun bir komisyon ta- rafından incelenmesi yolunda Petra Ro- man'ın yaptığı uzlaşma önerisine tepki gös- teriyorlar. Subaylar, Devlet Başkanı Ilies- cu'yu kastederek "Diyalogu reddediyor. oy- sa devrim sırasında biz onu korumak için çarpıştık" diyorlar. Romanya'daki yeni yönetimin yasalanna göre bakanlan gore\'den alma yetkısı yal- nızca devlet başkanında bulunuyor. Aralannda tüm ülkedeki birliklerden temsilciler bulunduğunu öne süren ve ha- reketin genişlemesini isteyen gösterici subay- lar, Savunma Bakanı Nikolae Militanı'yu beceriksizliği yuzünden orduda düzeni boz- makla suçluyorlar. Moskova'da eğitim gören ve lliescu'nun eski dostu olan 74 yaşındaki General Mili- taru, 13 yıl süren emeklilikten sonra yeni yö- netim tarafından bakan yapılmıştı. İçişleri Bakanı General Mihail Chitac ise göstericiler tarafından Temeşvar'daki kanlı olaylara "doğnıdan kahlmskla" suçlanı- yor. Romanya'nm baskenti Bükreş'te hükümet binası önünde toplanan bir grup subay, sa- vunma ve içişleri bakanlannın görevlerin- den alınması ve ordunun üst kademelerin- de temizlik yapılması amacıyla geçen pazar günü gösteri başlatmışlar, daha sonra ulke- nin diğer kehtlerinden gelen subaylar ve sı- vil halk da gösterilere destek vermişti. Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birli- ği'nin Tacikistan Cumhuriyeti'nin başken- ti Duşanbe'de geçen pazar gününden bu ya- na süren şiddet olaylarının yatışmaya baş- ladığı bildiriliyor. Kentte, halkın Tacik gös- tericilere karşı "özsavunma gruplan" oluş- turduğu ve sokaklara barikatlar yerleştirdiği haber ve-iliyor. Duşanbe'de eylemci Tacik- ler ile güvenlik güçleri arasında çıkan ça- tışmalarda ölenlerin sayısı hakkında da çe- lişkili bilgiler veriliyor. AP'nin haberine göre önceki gece Tacik eylemciler ile yönetim arasında varılan an- laşma gereğince Tacikistan Devlet Başkanı, Başbakan ve KP Genel Sekreteri'nin istifa etmesinden sonra, yeni "özsavunma gruplan" kurduğunu ve sokaklara barikat- lar yerleştirildiğini duyurdu. Duşanbe hal- kının büyuk çoğunluğunun işlerine gideme- diğini kaydeden ajans,,Tacik eylemcilerin hâlâ tehditlerini sürdürdüğünü haber ver- di. Sovyetler Birliği'nde yayımlanan çeşitli gazetelerde Tacikistan'daki olaylara geniş yer ayırdılar. Sovyet basınında dün yer alan haberlerde Duşanbe'de yiyecek sıkmtısı çe- kildiği, olaylar nedeniyle kapanan bazı iş- yerlerinin yeniden çalışmaya başladığı be- lirtiliyor. Sovyet gazeteleri, Duşanbe kent merkezinde güvenlik güçlerinin kontrolü ta- mamen elde bulundurduğunu da büdiriyor- lar. AA'nın haberine göre de Sovyet ba- sınında, eylemci Tacik gruplanyla hükümet temsılcileri arasında yapılan görüşmelerde bir komisyon kurulduğu belirtilirken Taci- kistan haber ajansı yetkilileri, Duşanbe'de kent içi ulaşımın yeniden başladığını bil- dirdiler. Komsomolskaya Pravda gazetesi, eylem- cilerin sorunlarının ve isteklerinin ele alın- masını sağlayacak bu komitenin başkanlı- ğına Tacikistan Planlama Örgutü (Gosplan) Başkanı Kerimov'un getirildiğini bildirdi. Eylemci Tacik gruplan arasında saygın MOSKOVA Parlamentoda mülkiyet tartışmasıSSCB Başbakan Yardımcısı Leonid Abalkin tarafından parlamentoya sunulan özel mülkiyete hak tanıyan yasa tasansı tartışmalara yol açtı. Tasan onaylanırsa ülkenin özel mülkiyet yasası niteliğini kazanacak. MOSKOVA (Ajanslart — Sovyetler Bir- liği'nde özel mülkiyete hak tanıyan 35 mad- delik bir yasa tasansı parlamentoya sunul- du. SSCB Başbakan Yardımcısı Leonid Abalkin tarafından sunulan tasan onaylan- dığı takdirde, ülkenin özel mülkiyet yasası nıteliği kazanacak. Sovyet yönetiminin ra- dikal ekonomistlerinden olan Abalkin, ta- sarının ilerıye dönük önemli bir adım ol- duğunu bildirdi. Abalkin, "En önemli sey. kişisel mülki- yet de dahil olmak üzere her türlu mülki- yete aynı yasal zemini yaratmaktır" diye ko- nuştu. Tasarıda "özel mülkiyet" yerine "kişisel mülkiyet" teriminin kullanılmasının karar- laştınldıgını da bildiren Abalkin, bunda özel mülkiyet kavramının toplumda yarat- tığı olumsuz imajın etkili olduğunu belirtti. Tasan, bireylerin yasal olarak kendi ko- nutlarına. diğer kişisel mallara, tanrnsal makine ve ekipman gibi bazı üretim araç- larına da sahip olabilmelerini öngörüyor. Ancak, tasarıda, temel üretim araçlarmdan toprağın mülkiyetinin kişilerin eline geçip geçemeyeceği yolunda kesin bir açıklık ge- tirilrniyor. Tasan, aynca, kamu kuruluşlannın his- se senedi çıkarmalarına izin vermekle bir- likte, bu hisselerin sadece o kuruluslann ca- hşanlan tarafından satın alınabilmesıni de hükme bağlıyor. Tasan, yabancılara da SSCB'de ozel mül- kiyet edinebilme olanağı tanıyor. Mülkiyet yasası tasansı, Sovyet parla- menterler arasında ateşli tartışmalara yol aç- tı. Özel mülkiyetı, 'Bireysel mülkiyet' etike- tiyle yasallaşlırmayı öngören tasarının mi- marı saynlan başbakan yardımcılanndan Le- onid Abalkin'in, geçen çalışma döneminde sunulan metin üzerinde yapılan değişiklik- lerden sonra yeniden sundugu tasan üzerin- de söz alan işçi kökenli Yüksek Sovyet üye- leri, tasanyı "aJarm verici' bulduklarını soy- lediler. Bu yöndeki eleştirilerin sahibi olan Yük- sek Sovyet üyeleri, tasannın yasalaşması ha- linde, bugunkü mafya tipi örgütlerin 'göl- ge ekonomiden' yasadışı yollarla kazandık- ları paralar sayesinde ekonomide yasal iş- ACI KAYBIMIZ Av. MUAMMER AYDINOL SHP Eminönü Bld. Mec. üyesi 15.2.1990 günü Hakkın rahmetine kavuşrnuştur. Cenazesi 16.2.1990 Cuma günü Yeşilköy Mecidiye Camii Şerifi'nden kaldırılacak. Öğle namazına müteakip Topkapı eski mezarlığında defnedilecektir. Duyurulur. AİLESİ VEFAT Baromuzun 3340 sicil sayısında kayıtlı - AVUKAT MUAMMER AYDINOL vefat etmiştir. Aziz meslektasımızın cenazesi cuma günü (bugün) Yejilköy Mecidiye Camii'nde kılınacak oğle namazını müteakip Topkapı Aile Kabristanfna defnedilecektir. Merhuma Tann'dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlanmıza bassağlığı diletiz. İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI Av. KAYIP Eminönü Belediye Meclisi SFIP üyesi MUAMMER AYDINOL'u kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Cenazesi 16.2.1990 tarifıinde (bugun) Yeşilköy Mecidiye Camii Şerifi'nden (Arif Şenel llkokulu karşıst) kılınacak öğle namazım müteakip Topkapı Eski Mezarlığı'na defnedilecektir. Merhuma Tann'dan rahmet, kederli ailesi ve yakın çalışma arkadaşlanna, camiamıza bassağlığı dileriz. AHMET NACİ AKGIUS EMtNÖNl BEI.EDİYE BAŞKANI BAŞSAĞUĞI Aziz dostumuz, sevgili kardeşimiz Av. MUAMMER AYDINOL'u kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Ailesine ve tüm sevenlerine bassağlığı dileriz. DOSTER AİLESİ verenler haline geleceklerini savundular. Bu üyeler. tasarının mutlaka halkoyuna sunulması gerektiği yolunda görüşler ileri sürdüler. Ancak tasarının destekçileri, bu yasayla "çalışan kazanır' ilkesinin geçerli hale gele- ceğini ve ekonomideki 'asalak' unsurlann ortadan kalkacağını belirttiler. Leonid Abalkin, tasarının yeni biçimini Yüksek Sovyet'e sunduktan sonra düzenle- diği basın toplantısında, bu yasanın öngor- düğü düzeltimlerin gerçekleşmesi halinde, Sovyetler Birliği'nde halen kamu kesimin- den maaş alan 17 milyon kişinin işini kay- bedeceğini söyledi. Abalkin, ancak bu yasanın. bu kişilere ye- ni istihdam olanağı da sağlayacağını belir- tirken, ülkede çok kısa bir süre içinde 300 tane ticari banka kurulmuş olmasının ileri sürdüğü görüşlerin delili olarak görülebi- leceğini belirtti. Bu arada, Sovyet lideri Mihail Gorba- çov'un bir an önce uygulanmasım istediği halde. Yüksek Sovyet'in beklenmedik ölçü- de sert bir muhalefetle belirsiz bir süre için ertelediği başkanlık sistemi konusunda da çeşitli görüşler ortaya atılıyor. Yüksek Sovyet üyelerinin, niteliği, kap- samı ve nasıl uygulanacağı konusunda ken- dilerine hiçbir bilgi verilmediğinden yakın- dıklan başkanhk sistemine ilişkin olarak bir açıklama yapan Yüksek Sovyet'in yasama ve hukuk komitesi başkan yardımcısı Yuri Kalmikov, ongorulen sistemin Fransa'daki başkanlık sistemine benzeyeceğini bildirdi. Yeltsin eleştirdi Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nin ra- dikal muhalif üyesi Boris Yeltsin, "Krenı- lin'in halka devredilmesini" istedi. Üçüncü, dön jm çalışmalarına önceki gün başlayan Yüksek Sovyet'in lobisinde dün ya- bancı gazetecilerle konuşan Boris Yeltsin, lider Mihail Gorbaçov'un başkanlık siste- mine hızla geçilmesini öngören reform prog- ramını eleştirdi. Yapılan reformların Kremlin t daha faz- la güç vermeyi değil, güç odaklarının çoğal- masını sağlarnası gerektiğini söyleyen Yelt- sin, Kremlin'in elinde yalnızca ülkenin stra- tejik yönünün belirlenmesi ve bunun plan- lanmasından başka yetki olmaması gerek- tiği görüşunü savundu. I bir yere sahip olduğu anlaşılan Kerimov, ey- lemlerin ilk başladığı gün ayaklanan genç- ler tarafından Tacikistan BaşbakanlığVna aday gösterilnüşti. önceki gün başlatılan görüşmelerde bir sonuç alınıp alınmadığının bilinmemesine karşın, Tacikistan'ın baskenti Duşanbe'den gelen haberlerde, gergin ortamın yumuşa- maya başladığı kaydediliyor. Sovyetler Birliği İçişleri Bakanlığı'mn bir sözcüsü de yaptığı açıklamada, önceki gün "Dnşanbe'de pogroralar meydana gelmediğini" söyledi. Sözcu, dün Tacik ey- lemcilerle halkın kurduğu "özsavunma gruplan" arasında çatışmalar olduğunu bil- dirdi. Bu arada, Tacikistan Yüksek Sovyeti, dünden başlayarak cumanesi günü akşamı- na kadar, olaylarda hayattnı kaybeden ki- şiler anısına yas ilan etti. LETONYA Bağımsızlık için halkoylamasıMOSKOVA (AA) — Sovyetler Birliği'nin Baltık Denizi kıyısındaki cumhuriyetlerin- den Letonya'nın Yüksek Sovyeti, Letonya- nın 1940 yılında, Sovyetler Birliği'ne katıl- masıyla sonuçlanan kararı hukuk dışı ve ge- çersiz sayarak, Letonya'nın bağımsızlığına kavuşturulması amacıyla halkoylaması ha- zırlıklarına başlanmasım kararlaştırdı. Letonya Yüksek Sovyeti'nin dün başlayan yeni çalışma döneminde gündemin ilk mad- desini oluşturan bu konu üzerinde yapılan oylama sonucunda, Yüksek Sovyet, 14 çe- kimser ve 48 ret oyuna karşılık 177 oyla, ko- nuya ilişkin karar tasarısını benimsedi. Buna göre, 1940 yılında, dönemin Leton- ya Parlamentosu tarafından, "halkın sesi- ne kulak verilmeden" alman Sovyetler Bir- liği'ne katılma kararı kınamyor ve geçersiz ilan ediliyor. Kararda, geçen yılın haziran ayında, SSCB'nin yeni parlamentosu Yüksek Sov- yet'in aldığı ve birlik cumhuriyetlerinin ege- menliğini vurgulayan karara atıfta bulunu- larak, Letonya Yüksek Sovyeti'nin bu ege- menlik hakkı çerçevesinde, Letonya halkı- nın bağımsızlığı için halkoylamasma gitme- yi benimsediği ilan ediliyor. Buna göre, Letonya Yüksek Sovyeti, top- lumun tüm kesitlerinden temsilcilerin ka- tılacağı bir komisyon kurulmasını ve bu ko- misyonun, Yüksek Sovyet adına halkoyla- ması için gerekli hazırlıkları yapmakla gö- revlendirilmesi de benimsenmiş oluyor. ERMENtSTAN Karabağ yeniden ısıtılıyor MOSKOVA (AA) — Ermenistan Yüksek Sovyeti, üzerinde hak iddia ettiği Dağlık Ka- rabağ bölgesini Azerbaycan'a bağlayan 1921 tarihli kararı, hukuk dışı ve geçersiz ilan etti. Ermenistan Yüksek Sovyeti'nin önceki geceki toplantısında oybirliğiyle kabul edi- len karar uyannca, Dağlık Karabağ'ın, nü- fusunun çoğunlugunu Ermenilerin oluştur- ması dolayısıyla Ermenistan'a bağlanması gerektiği ileri sürülüyor. Sovyetler Birliği lideri Mihail Gorbaçov, Yüksek Sovyet'in üçüncü dönem toplantı- sını açarken yaptığı konuşmada, Yüksek Sovyet'in geçen kasım ayı sonunda aldığı ve Dağlık Karabağ'ın Azerbaycan toprağı ol- duğunu vurgulayan kararın doğru olduğu- nu ve bu karardan geri adım atılmasının söz konusu olamayacağını bildirmişti. Yüksek Sovyet'in, Dağlık Karabağ soru- nunu ve buna bağlı olarak Azerbaycan'a ya- pılan askeri müdahaleyi pazartesi günü ka- palı bir oturumda görüşmesi bekleniyor. Ermenistan Yüksek Sovyeti, ayrıca Mos- kova'da çalışmalarını sürdüren SSCB Yük- sek Sovyeti'ne gönderdiği mesajda, Bakü- de geçen ay meydana gelen olaylann 'soykınmı' olduğunu iddia etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle