Katalog

5 ARALIK 1990 CUMHURİYET/15 HAVA DURUMU TÜRKIYETJE BUGÜN D~vlet Me&oroloji Işlen Genel Mu- düriüğü'nden ahnan bügiye göre bü- tûn bölgelerimiz parçalı çok bulut- lu « yağışlı geçecek Yağışlar et- kili ve sürekli olmak iırere yağmur ve sağanak. Trakya'nın yüksek ke- simlerinde karta karışık yağmur ve kar şeklinde olacak. HAVA SICAK- UĞl:Birazaalacak RÜZGÂR Gü- ney « bab, yurdun kuzeybat kesım- lerinde kuzey ve batı yönlerden ha- fif ara sıra orta kuvvene, yurdun batı kesımlennde kuvvetlice esecek. De- mzferımizde1 Batı Karadeniz, Mar- mara ve Kuzey Ege'de yıldız ve poy- raz, diğer denizlerde kıble ve todos- tan 3-5, yer yer 6-7 kuvvetinde sa- atte 10-21, yer yer 27-33 deniz mili Y 2<° 12° DıyartHkif Y Y 12» 7°£dıme Y 16° 8°Erancan Y 9" 3°Erzurum Y 10» 3° Estoşrtır Y 10° 7»Gaziaı*p Y 25° 15* &resun 18° 10° Marısa 12° 3°k.Maraş 13° 5°Mersm 8° 3°Mu0!a 8° 5°Muş 17° 10° Mjde M°°0rt Y 16° 10° Gûmüshane Y hiîla esecek Dalga yûksekhği 0,5 ila 1 m.. yer yer 1,5 ıla 2,5 m dolayında oiacak Van Gölü'nde hava: Çok bulutlu ve yağrnudu geçecek. Rûzgâr gûney ve bato yönlerden orta kuv- vette esecek. Görüş uzaklığı 5-10 km. doiayında bulunacak. Balıkear Bıleok Bıngfil 8ı«ıs Bolu Burea ÇanaHale Çonım Denzt Y 13° 8°Ha*ân Y 16° 9°lspaf1a Y 14° 7°lsla<ıW Y 10° T°t2n»r Y 12° 6°Kare Y 13° «°Kastamonu Y«Kastamo Y 12° 6°taysen Y 15" e°KjrW«t Y 14° S°Kbnya Y 14° 6°Küt*¥a Y 16° 8°Malatya 13° T°Ka 9° 2°Samsun 12° 4°S«rt 14° 10° Sinop W10°S«as 8° 2°TelordaS 12° riraton 13° 4°TUncelı 10° 3°U$* 12° 3°Vw 10° 5°Yazsat 12° B°ZonğuWak Y 17° 10° Y 15° 9° Y 22° 14° Y 14° 7° Y 12° 5° Y 14° 6f Y 15° 12° Y 16° 12° Y 13° 10° Y 17° 8° Y 13° 10° Y 10° 6» Y 12° 4° Y 15° 12° Y 13° 6° Y 10° 4° Y 10° 4° Y 12° 4° Y 16° 12° £. açık 'yaOmurlu ç^sai /&*** A-apk B-Mutlu IHjuneş» K-tart S-ssk Y-yaOmurtu BULMACA SOLDAN SAGA 1/ Tiyatro ve sine- mada, konuşması olmayan ya da çok az olan rollere çıkan oyuncu. 2/ Yosunla- nn kökü andıran tu- tunma organı... Ki- tap getirmemiş pey- gamber. 3/ Hekim- likte kullanılan bir bitki... MUstahkem yer. 4/ Toksikoman- Lk derecesinde kul- lanüan eterin insan- da meydana getirdi- gi etkilerin tümü. 5/ înce ve parlak nakış... ;"Hiçbir zaman" anlamında kullanılan bir sözcük. 6/ Müzikte "yapıt" anlamın- da kullanılan terimin kısa yazılışı... Genellikle yakmak için kullanılan iri saman... Tarla sının. 7/ Üflemeli bir çalgı... Pirinci kabuğundan ayırmak ya da bulgur dövmek için kullanılan dibek. 8/ Ağzı geniş tek kulplu su kabı. 9/ Dükkân sahiplerinin kendi- lerine yeni müşteri getiren kimselere verdikleri komisyon... Kükürtle demir bileşimlerinden biri. YUKARIDAN AŞAĞIYA 1/ Hayvanlar arasındaki cinsel çekicilikte rol oynayan doğal ko- ku. 2/ Kinaye... Alünkökü de denilen kusturucu bir kök. 3/ Kitre denilen zamkın çıkarıldığı dikenli bir çah... Taraf. 4/ Şalvann üstüne giyilen ve önde uzun iki parçası olan giysi... Japon lirik dramı. 5/ Neon elementinin simgesi... tlgeç. 6/ Koku ve duman çıkarmadan büyük bir ısı vererek yanan bir cins taşkömürü. 7/ Bir soru sözü... Duman lekesi... Işve. 8/ Türk halk müziğinde bir uzunhava türü. 9/ Bankacılıkta bir hesaptan başka bir he- saba para aktarımı... Yiyecek bulamayan, yoksul kimse. 60 YIL ÖNCE Cumhuriyet Tütüncülerin durumu 5 ARALIK 1930 Izmir gazeteleri Akhisar'dan ahnan şikâyetlerle doludur. Bu haberlere, şikâyetlere göre Akhisar tütüncüleri çok fena bir vaziyete düşmüşlerdir. Buna da sebep memaliki ecnebiyeye ihraç edilmek üzere muhtelif tütün kumpanyaları tarafından satın ahnan tütünlerin fiatlarında yapılan insafsızca iskontodur. Bir parti tütünde sekiz-on dengin iskartaya çıkanlması suretile yapılan iskonto ile rnüstahsilin canını çıkarmak arasında hiç bir fark yoktur. Çünkü kumpanya eksperleri alacakları tütünleri daha vaktinde tarlalarda görmüşler, beğenmişler iken şimdi binbir bahane ile bunların hatta yüzde ellisini beğenmiyorlarmış. Asıl garibi ziraatin ihtiyacını. parasızhğını yakmdan bilen bu insafsız adamlann tütün sahiplerine: —Isterseniz paramızı veriniz, tütünlerinizi geriye alınız, demeleridir. Bu şikâyetlerden çıkanlan netice şu oluyor ki zürraı himaye edecek bir kuvvet yoktur ve zavallı çiftçi kendi talihine bırakıhnış muhtaç bir zümredir. O zümre ki onun sâyi, harice sevkedilecek ve iktisadî vaziyeti lehirnize çevirecek mahsulleri yetiştirmektedir. O zümre ki bugiin insafsız eksperler elinde bir şaşkına dönmüştür. Acaba bu eksperler kimlerdir? Hangi millete mensupturlar? Bir adamın mensup oiduğu müesseseye iyi hizmet etmesini biz de alkışlanz. Fakat vatandaşlarını merhametsizce, mürüvvetsizce ezenler, kınp geçirenler bunu niye ve niçin yapıyorlar? Tütüncülerimizin mukadderatile istenildiği gibi ve bilâmerhamet oynanacak, buna kimse ses çıkarmıyacak mıdır, diye soruyoruz? 30 YEL ÖNCE CumhuriYet Gürserin sıhhati 5 ARALIK 1960 iTürk Hükümetinin dâveti üzerine lAmerika'dan Türkiye'ye gelen |Harward Üniversitesinin mütehassıs lasabiye doktorlanndan donyaca Itanınmış Prof. Raymond de Lacy JAdams bu sabah, Gürsel'in ikamet letmekte oiduğu Hariciye Köşkünde • Türk doktorlanyla Başkana bir Cemal Giirsel konsültasyon yapmıştır. Konsültasyonda Ankara ve İstanbul'dan bazı doktorlar da hazır bulunmuşlardır. Prof.Dr. Şükrü Yusuf Sanbaş, Prof.Dr. Selâhattin Doğulu, Dr. Mustafa Bilhan, Dr. Reşat Yaşat, Dr. Fahir Eryetişir. Dr. lsmet Ervetişir. Dr. Doçent, Fevzi Renda, Dr. lsmet Karacan, Dr. Bülent Tkrcan, Dr. Sabahattin Kerimoğlu. Dr. Nedim öncüler ve Dr. Turan Almat'ın iştirak ettiği konsültasyon sonucunda Başkan Gürsel'in fazla yorgunluk neticesinde damar spazmmdan müstarip oiduğu ve fakat bunun tamamiyle geçtiği, ancak kendisinin birkaç gün daha istirahatinin yerinde olacağı kanaatine vanlmıştır. Bu arada tanınmış Amerikah doktor R.L. Adams'm da birkaç gün Ankara'da kalması kararlaştvrılmıştır. Yeni rampalar NATO savunma programı çerçevesinde /nemleketimizin bazı bölgelerinde yeni füze rampalan inşa edilecektir. Kısa menzilli füzelerin atılmasında kullanılacak olan bu rampalann inşaatma ocak ayı içerisinde başlanacaktır. Inşaat işi tanınmış birkaç firma arasında eksiltmeye konmuş ve iş bir Amerikan fırmasma ihale edilmiştir. Rampalann inşaatı tamamen NATO tarafından Fınanse edilmektedir. 'GEÇEN YIL BUGÜN Cumhuhyet İsyan bastırılamıyor 5 ARALIK 1989 Filipinler'de Devlet Başkanı Corazon Aquino'ya karşı başlatılan ayaklanma, hükümet birlikleri ile isyancılar arasında meydana gelen şiddetli çatışmalarla sürüyor. Dünkü çatışmalarda en az 10 kişi öldü, 15 kişi yaralandı. Filipinler hükümeti, turistlerin boşaltılması için cuma günü başlayan darbe girişüninden bu yana devam eden çatışmalarda ilk kez geçici ateşkes ilan edilmesi çagnsında bulundu. Helsmkı e ^ ^ Lenıngrad Moskova • Sam Kafiıre • DÛNYA'DA BUGÜN Amslentam Amman Auna Banatona B*Mİ Botgnd Berfn Bonn Brûknl Budıpeşi» CCmm Caayir Cıdde Oub* Frmkhbt Srne Hösmta Un Kopnhag KHn B 9° A 22° Y 15° A 26° B 15° B 6° S 7° Y 8° Y 8° B 10° S 5° B 8° A 15° A 24° A 23° Y 10° Y 2T" Y 6° A 21° B 9° Y 8° Y 22" Lenngmt Londra MMnd MHano Momrm M O S M M Mûrati N«* Yort Osto Pms PHB Ronv Solya Şam Vtm Tunus VBradik Viyana B 7° B 10° B 13° B 6° Y 8° B 4° Y 6° Y 10° Y 8° B 12» S 4° A 23° A 12° B 3° A 18° A 26° A 21" Y 9° B 5° TABÜSMA Bursa Cezaevi ? Ne Değildir? Burada dikkati çeken olayların başında Bursa'da, Çekirge gibi yıllardır karar bekleyen ve vatandaşı sıkıntıya sokan konularda koruma kurulu yetkisini kullanmaktan çekinirken cezaevi konusunda olağanüstü bir hızla davranması gelmektedir. Cumhuriyet Gazetesi'nin geçen aylar içindeki bir sayısında, Taşınmaz Kültür ve Tabiat Variıklan Bursa Bölge Koruma Ku- rulu'nun bu kentteki tarihi cezaevi binası- nı önce korunması gereHİ kültür varlığı ola- rak tescil edip çok kısa bir süre sonra da tescilden düştüğünü okuduk. Korunması gerekli taşınmaz kültür ve ta- biat varlıklan ile ilgili tanımların belirlen- mesi yapılacak işlem ve uygulamaların dü- zenlenmesi ve bu konudaki ilke ve uygula- ma kararlarını alacak teşkilatın kuruluş ve görevleri 2863 ve 3386 sayıh kanunlarla be- lirlenmiştir. Kanunda kültür varlığı kavram ve kapsamı belirgin değildir. Altıncı mad- de içinde korunması gerekli insan eli ile ya- pılmış nesnelerin listesi mevcut olup bun- ların arasında cezaevi türünden bina yok- tur. Ancak bir ünlü kişinin yaşadığı veya içinde önemli bir olay geçen binalar, ayrı- ca bir dönemin yapı üslûbunu ve teknolo- jisini yansıtan mimari yapıtlar da kültür varlığı olarak tescil edilirler. örneğin Ata- tttrk'ün oturduğu evler, Aşiyan köşkü, Sait Faik'in evi. Korunması gerekli taşınmaz kültür ve ta- biat varlıklan ise yine aynı kanunlara göre koruma kurullannca tescil olunurlar. Ko- ruma Kurulu, tercihan bölgedeki yüksek öğretim kurumlannın, arkeoloji, mimar- hk, sanat tarihi, şehircilik, peyzaj mima- risi bilim dallarından YOK tarafından seçilecek üyeler ile doğai üyelerden oluşur. Koruma Kurulu'nun görevleri arasında, ta- şınmaz kültür varlıklanndan özelliklerini kaybetmiş olanlann tescilini kaldırmak da vardır. Bursa cezaevi binasının korunması gerek- li kültür varlığı niteliği.ıaşıması için iki özel- liği bulunmaktaydı. Bunlardan birisi bina- nın İkinci Meşrutiyet dönemi yapılarından olması ve yeni siyasi rejimin o zamanki res- mi binalar için aramakta oiduğu üslûbun örneklerinden birini oluşturmasıydı. Diğe- ri ise bu cezaevinde şair Nâzım Hikmet'in bir süre yaşamış olması ve bazı yapıtlannı burada meydana getirmesidir. Nitekim bir başvuru üzerine, Bursa Ko- ruma Kurulu binayı XIX. yüzyıl mimarisi özellikleri taşıyan, (binanın yapım tarihi 1910'dur) bir dönemin yapı sanatı ve üslû- bunu yansıtan örnek oiduğu gerekçesi ile ve yasal yetkisini kullanarak tescil etmiştir. Diğer kriter ise gerekçe olarak seçilmemiş- tir. Her şeyden önce, birey kim olursa ol- sun, onunla ilgili anıların bir cezaevi ile anıtlaştmlması insan onumna aykındır. Bundan sonra ne oldu ise Bursa Koru- ma Kurulu bu alanda ender görülen bir hız- la konuyu yeniden görüşmüş ve Kültür Ba- kanlıgı Hukuk Müşavirligi'nin yorumu doğrultusunda binayı tescilden düşmüştür. Birkaç gün sonra da buldozerler binayı aynı hızla yerle bir etmiştir. Burada dikkati çeken olayların başında Bursa'da, Çekirge gibi yülardır karar bek- leyen ve vatandaşı sıkıntıya sokan konular- da koruma kurulu yetkisini kullanmaktan çekinirken cezaevi konusunda olağanüstü bir hızla davranması gelmektedir. Kurullar- dan beklenen adil ve tutarlı kararlar alma- lardır. Kararları ve tutumlan başkentte Ulus Meydanı civarından esen rüzgâra gö- re değil, üyelerin taşıdıklan akademik ki- şiliklerinin kendilerine sağladığı kutsal bi- limsel cesaret ve teslimiyetsizlik duygusu- na göre olmalıdır. Ancak bu suretle politi- ze edilmek istenen kültürün önemli bir kıs- mı kendileri sayesinde kurtulabilir. Önem- li olan kendilerine güvenerek kültür mira- sımızı emanet euiğimiz ve cesur davranışlannı beklediğimiz koruma kurul- larının tutumlarıdır. Çünkü onları ileride daha zor günler beklemektedir. Bursa Cezaevi olayı sadece kendi boyut- ları içinde bir Örnektir. Nitekim bir Bursa hemşerisi tescilden düşme konusu ile ilgili olarak İdari Mahkeme'ye dava için başvur- muş, mahkeme de davayı kabul etmiştir. Ne var ki buldozerler yürütmeyi durdurma kararından önce davranmışlardır. Cezae- vinden arta kalan arsaya Adliye Sarayı ya- pılacakmış. Müteahhit fırma da yüklü bir avans almış. Bir taraftan adliye sarayı in- şaatı, diğer taraftan da bir hemşerinin da- vası devam ediyor. Gelecek günler adale- tin hangi yoldan yerini bulduğunu göstere- cektir. PROF. HALUK SEZGİN Mimar Sinan Üniversitesi Ögretim Üyesi ASYA VE AFRİKALI YAZARLAR İSTANBULLULARLA BULUŞUYOR! A S Y A - A F R İ K A YAZARLAR BİRLİĞİ İSTANBULSEMPOZYUMU "Değişen Dünyamızda Yazar" "Telif Hakları SorunIarı" O T U R U M L A R 6 ARALIK;PERŞEMBE:9.30-1 3.00/1 5.00-1 8.00 7 A R A L I K ^ UM A: 9. 3 0-1 3.00/15.00-18.00 A t a t ü r k K ü l t ü r M e r k e z i G İ R İ Ş S E R B E S T T İ R ! KURS DERSANE EĞİTİM ÇANAJANS 1510044 FAXISI415S K A D I K LISKUR SÜRÜCÜ KURSU Devr»lor: Haftalçi : 5 Aralık HaftaSonu : 15Aralık KAOKÖY (SöğûtUçeşmeCamiiyanı) 349 18 24-349 18 25 336 02 06-336 02 79 "STOP EVERYTHING START ENGLISH" KONUŞARAK GİRİN K A D I K O Y HM'de INGBLIZCE CAMBRIDGE Üniversitesi Şınavlan PET-Cre - GENEL İNGİLİZCE Yüksek Standart Ekonomlk Flyat L I S K U R I İNGİLTERE'DE İNGİLİZCE IUTnln ÜCRETSİZ yurtdışı hlzmetlerl AU-PAIR'Hk (lng.aieyanındaanneyardırncılığı) KAMPLAKDA öğrencilere çalışarak para kazanma ve tngilizce geHştirme lmkanı ISTANBULLISAN MERKEZİ Gencturk Cd. Ko. 50 LALELJ Teî: 5 2 0 8 1 9 9 12 Kişilik sınıflar Hatta içi: 10 Aralık KADKÖY 349 18 24-349 18 25 336 02 06-336 02 79 way toleam English Başlangıç düzeyi. Orta düzey. İleri düzey. Proficiency. Toefl. Kurumlara özel dersler. BESTsize Inailizcevi sevdirir, en ivı öâretir. Alı Samı Yen Sok. No:2 Kat 3 4 Gayrettepe 174 28 SO 91 Buyük Sı>rrreiıOte!'karşis İNGİLİZCE 6-11 Kişllik gruplarla * Başlangıç * O r t a * llerl * Toefl dCrzeyl Ingilizce ZŞZLDAR SADECE İNGlÜZCE ÖĞRETİR 583 13 59-542 63 14 • Ingifcce, • TOEFL, C hazıriık kursları, •k Tatil kursu, •k Ünrversite, 'Master' Eğtoıi. eğitim fdanışmanlık Itd. 16626 72-teWl» FOCİ6İ3129 POLTT1KA VE OTESI MEHMED KEMAL Ateşin Düştüğü Yer... Ünlü bir dize vardır, "Hazır ol cenge eğer isterisen sulh-ü salâh" der. Anlarnı, "Banş istiyorsan savaşa hazırlan"dır. Mil- let olarak bu söze uyduk mu? imparatorluğun son yıllarında hangi savaşa girişsek hazırlıklı değildik. Şöyle bir geriye dö- nüp de bakarsak 93 harbi, Trablusgarp, Balkan Savaşı, Bi- rinci Dünya Savaşı, hepsine hazırlıksız girmişizdir. Birinci Dünya Savaşı'na girilirken Osmanlı kabinesindeki bakanla- nn hiçbirinin haberi yoktur. Maliye Nazın Cavit Bey sorar, "Sa- vaşa mı giriyoruz?" Yanıtı, "Enver'e sor!.." olur. İki savaş gemisi Sıvastopol'u bombalar, biz de savaşa gir- miş oluruz. Ittihat ve Terakki'nin komutanları kurtuluşu sa- vaşta bulmuşlardır. Bir savaş ki ancak vatanı ve imparatoriu- ğu kurtarabilir. İttihat ve Terakki'nin son paşalan yurttan ka- çarkan artlannda saldırıya uğramış topraklar bıraktılar. Bu top- raklann bir bölümü Kurtuluş Savaşı sonrasında kurtanlabil- di. Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlan bir ülkeyi kurtarırken bunun bir sayaştan geçtiğini çok iyi biliyoriardı. Onun için Atatürk olsun İnönü olsun bir savaş serüveninden özenle çe- kinmişlerdir. Savastan çekinmenin en son ömeği Müttefiklerin Kahire Toplantısı'dır. Roosevvelt, Churchill, Stalin buluştuklannda İnö- nü'den bir savaşa katılmasını istemişler, İnönü de bu isteği, gerekli silah donanımı yok diye sürekli savsaklamıştır. Nite- kim savaşın bittiğine yakın, silah atmadan savaşa girilmiştir. Bu da sembolik bir katılmadır. Hatay savaşsız alınmıştır. Kore Savaşına girişimiz de bir serüvendir. Batı'ya yakın olacağız diye bir savaşı göze almışızdır. Her ulus araç, ge- reç, sembolik kuvvet gönderirken bizim Batı tutkunu yöneti- cilerimiz donatılmış bir tümen göndererek bınlerce gencimizi telef etmişlerdir. Bu savaş kararına doğrudan doğruya karşı çıkamayan İnönü, ahnan karann Meclis'ten geçmediğini eleş- tirmiştir. Bir eleştiri, ama sorunun özüne değil, biçimine yo- neliktir. Hazine döviz doluyken bir Kıbrıs çıkarmasına bizi itenle- rin gücüne hâlâ şaşarım. Kıbrıs'a çıkılmıştır ama Hazine de tamtakır olmuştur. Kuvey'ten çıkmak istemeyen Saddam Hü- seyin, işgallerden söz ediürken Kıbrıs çıkarmasının bir işgal olduğunu ileri sürer. Başka sürenler yok mudur? İkinci Dünya Savaşı sonrasında sahipsiz kalan adalan ku- şatmamız önerilirken İnönü, böyle bir saldından çekinmiştir. Nedeni fırsatçı kesilip toprak işgal edenler, başka bir fırsat çıktığında toprak vermek zorunda kalırlar. Bir yandan "Kim- senin bir karış toprağında gözümüz yok" derken, öte yan- dan toprak vurgunculuğuna kalkmak, başkalan için fırsat düş- tüğünde toprak isteklerine kucak açmak olur. Bu yüzden İs- met Paşa'yı. "Milletin erkekliğini öldürdü" diye kınayalar hak- sız çıkmışlardır. Ne denli haklı olduğumuzu kamtlamaya ça- lışırsak çalışalım Kıbrıs Barış Çıkarması kimilerince hep bir saldırı olarak anılmıştır. Kuveyt tartışmalarında da böyle ol- muyor mu? Birleşmiş Milletler, Kuveyt işgalinin 15 ocağa kadar brtiril- mesi kararını vermiştir. Erinde gecinde bü karar alınış biçi- mine göre uygulanacaktır. Çok yakınımızda oluşacak ve ge- lişecek olaylara, bütün dileğimiz, cumburcop atlamamamız- dır. Hele Amerika'nın çok çekici gibi görûnen vaatlerine hiç aldanmamamız gerekir. Her işin bir başı, bir de sonu vardır. Çıkacak bir savaşta bizim sonu iyi değerlendirmemiz gere- kir. İç poiitika kargaşaları içinde söz dinlemez, başkaianna da söz vermez siyasal iktidarın sonu iyi hesaplaması gere- kir. Son Ortadoğu için yıkım oiduğu gibi, iyi düşünmezsek bizim için de biı yıkım olabilir. Olaytarı çözmek için alınmış olan BM karart, İyi hesaplan- mazsa, ortalığı karıştırıcı da olabilir. Kuveyt ve Irak bize çok yakın, Amerika'ya ise çok uzaktır. Ateş düştüğü yeri yakar, belki de kül eder. Genelkurmay Başkanı Torumtay'ın istifası iyi değerlendirilmelidir. ÇAUŞANLAR1N SORULARI/SORUNLARI Y1LMAZŞİPAL "Yedi Yd Uğraşüktan Sonra" SORU: Bir bölnm öfretirn üyesi özel yüksekokuHard»n get- dik. Hizmet yıllanmız ücretimize ve emeklilik dere- cemize değişik yansıdı. Ben emeklilik derecetni hmk ettigira yere gerJrebUraek için yedi yıl ugraştıkUın son- ra, sonuçta "Yaa, evet >tınılmışız" dedirtip kazand- mış hakkımı saydırabildim. Bilirsiniz, kadro bir türlü çıkmaz, çıkan öç beşini İse eşe dosta dağıtırlar. Bizler de hak ettigimiz kad- roların altında çalışmak zorunda kalınz. Şimdi ise bir yetkilinin yonımuna dayanarak tam beş yü sonra üniversite öğretim üyelerinin 243 sayüı KHK'nın 10. maddesinden >ararlanamayscagı diişö- niilmüş ve bizim emeklilik derecelerini dttşürmüşler. Verilen iiç beş kunışu geri alacaklar. Yorumunuz nedir? Bizler de 657 sayılı Devlet Me- murian Yasaa'na bağlı çalışanlann aldıklan haklar- dan yararlanamaz mıyız? YANrii 243 sayıh yasa hükmünde kararnamenin 10. maddesi ile 657 sayıh yasanra "kadrosuzluk sebebiyle derece yükselme- si yapamayanlann aylıklan"na ilişkin 67. maddesi şöyle değiş- tirilmiştir. "Madde 67- Diğer şartlan taşımakla birlikte üst derecelerde boş kadro olmadığı için derece yükselmesi yapamayan memur- lann kazanılmış hak ayiıklan, öğrenim durumlan itibanyla yük- selebilecekleri dereceyi aşmamak sartıyla işgal etmekte olduklan kadrolann bir üst derecesine yükseltilebilir;' Sayın yetkili yorum yaparken 2914 sayüı Yüksek öğretim Per- sonel Yasası'nın "Uygulanacak diğer kanun hükümleri"ne ili§- kin 20. maddesini gözden kaçırmış olmalıdır. "Madde 20- Bu kanunda hüküm bulunmayan hallerde 2547 sayıh Yükseköğretim Kanunu ile 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu hükümleri uygulanır!' Bu maddeye göre 657 sayılı yasanın 67. maddesinin, 2914 sa- yıh Yükseköğretim Personel Yasası kapsamında çahşânlara da uygulanması görüşümüze göre gerekmektedir. 2914 sayıh yasamn 10. maddesi de "haklardan yararlanma"- ya ilişkindir. "Madde 10- öğretim elemanlan, 657 sayüı Devlet Memur- lan Kanunu'nun 187-213'üncü maddeleri ile düzenlenen sos- yal hak ve yardımlardan faydalanırlar!' Devlet Memurlan Yasası'nın "emeküük haklan" ile ilgili 187. maddesinde şöyle denilmektedir: "Madde 187- Devlet memurlannın emeklüik ve malullük hak- lan kendilerinin, ölümleri halinde dul ve yetimlerinin sahip bu- lunduklan haklar emeklilik kanunlanyla düzenlenir!' Devlet memurlannın emeklilik haklan da 5434 sayıh TC Emekli Sandığı Yasası ile sağlanmaktadır. Böylece, 5434 sayıh yasa hükümleri, Yükseköğrenim Perso- nel Yasası kapsamında da çahşânlara eksiksiz uygulanacağı tar- tışmasızdır. T.C. ŞARKÖY SULH HUKUK HÂKİMLtĞt'NDEN Dosya No: 1988/209 Davacılar Ahmet Tekin Keresteci ve Ahmet Ziya Keresteci tarafın- dan davalı (Rıfat kızı) Saniye aleyhine açüan Şarköy ilçesi Camike- bir mahallesi Çayırardı mevkiinde tapunun ada 193, parsel 35'te ka- yıtlı taşınmazın ortakhğın giderılmesi davası müracaata kalmış olup, davacılar 20.9.1990 tarihli dilekçe ile davayı yenilemiş olduklanndan, verilen tensip ara karar uyannca: Davalı (Rıfat kızı) Saniye'nin adresinin meçhul oiduğu gönderilen davetiye ve zabııa araştırmasından anlaşıldığından yenileme dilekçe- sinin ilanen tebliğine karar verilmiş olup duruşmanın atılı bulundu- ğu 6.2.1991 günü saat ll'de mahkeme>'e gelmediğiniz takdirde veya temsilen yetkili bir vekil de göndermediğiniz takdirde gıyabınızda yar- gılama yapılıp bitirileceği, dava yenileme dılekçesi ve davetiye yerine geçerli olmak üzere davalı (Rıfat kızı) Saniye'ye ilanen duyurulur. Basın: 49044