07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 ARALIK 1990 1991 'E GİRERKEN TEKSTİL EKONOMİ CUMHURİYET/13 Sağlık hizmetiııe zanı • ANKARA (UBA) — Türk Tabipler Birliği, illere göre özel hekimlerin muayene, tedavi ve ameliyat ücretlerini yeniden belirledi. İllere göre doktor tedavi, ameliyat ve muayene ücretlerine 1 Ocak 1991'den geçerli olmak üzere yüzde 35 ile yüzde 160 arasında zam yapıldı. Uzman hekimin vizite ücreti yeni zamla Ankara'da 58 bin 800 liraya çıkarken tstanbul'da vizite ücreti 60 bin 200 lira, Izmir'de de 63 bin lira oldu. Gümrük birligine dogru • ANKARA (ANKA) — Avrupa Topluluğu'na karşı gümrük vergisi ile eş etkili vergilerde yapılması gerekirken Türkiye tarafından ertelenen vergi indirimlerinin bir kısmı 1991 yılında uygulanacak. Bakanlar Kurulu kararına göre kattna protokol uyannca 12 yıllık listede 1981 yıünda yapılması öngörükn, ancak ertelenen yüzde 10 oranındaki indirim 1 Ocak 1991'de gerçekleştirilecek. Bu indirimle, 12 yıllık liste kapsamında gerçekleştirilen toplam indirim yüzde 60'a ulaşacak. Defter tutnıa hadleri • ANKARA (UBA) — Vergi Usül Yasası'nda yapılan bir düzenleme ile mükelleflerin defter tutma bakımından sınıflan yeniden belirlendi. Emtia ticareti ile uğraşanlann işletme hesabına göre defter tutma haddini belirleyen alış tutan 200 milyon liradan 300 milyon liraya, 240 milyon liralık satış tutarı da 360 milyon liraya çıkanldı. \feniçeltek'te faciaya kdpayı • MERZİFON (AA) — Amasya'nın Merzifon ilcesi Yeniçeltek Kömür tşletmesi'nde yeni bir grizu faciası, can kaybı ve patlama olmadan önlendi. Yeniçeltek Kömür tşletmesi'nin 26. ayak bölümünde çalışan işçiler, önceki akşam saat 19.30 sıralarında ocakta karbonmonoksit gazının yükselmesi üzerine hızla bulunduklan yerden uzaklaştılar. Mevdııat nııınzam karşılıklan • ANKARA (AA) — Merkez Bankası'nın dünkü Resmi Gazete'de yayunlanan tebliği ile munzam karşıhk oranlan kademeli olarak vadesiz ve bir ay vadeli mevduata yüzde 17.50'ye, 3 ay ve 1 yıl vadeli medvuatta ise yüzde 8.25'e çeküecek. Tebliğe göre bankaların yabancı para cinsinden mevduatta ayıracaklan munzam karşılıkların Türk lirası olarak yatırılan kısmı için de söz konusu oranlar kademeli olarak vadesiz ve bir ay vadeli mevduatta yüzde 6.50, 1 aydan fazla vadeli mevduatta ise yüzde ° 1.50'ye yükseltilecek. labancı mallarda bandrol • ANKARA (UBA) — Bakanlar Kurulu yurt- dışında ticari ithalat dışında yolcu beraberinde getirilecek renkli-siyah- beyaz televizyon, radyo, video ve birleşik cihazlarla radyo-televizyon yayınlarını almaya yarayan her türlü cihaz için alınacak bandrol ücretlerini yeniden belirledi. Bakanlar Kurulu kararına göre renkli televizyonlarda ekran boylanna göre 80-120 mark karşılığı Türk lirası, siyah-beyaz televizyonlarda 30-45 mark karşılığı Türk lirası, radyo ve pikaplarda 30-50 mark karşılığı Türk lirası, video ve birleşik cihazlarda 250-300 mark karşılığı Türk lirası bandrol Ücreti alınacak. Tfeni hisse seneüeri • ANKARA (UBA) — Sermaye Piyasası Kurulu hafta içinde 10 kuruluşun 106 milyar 110 milyon liralık hisse senedi ihracını onayladı. Pınar Süt'ün 15 miyar liralık tahvil ihracını da onaylayan Sermaye Piyasası Kurulu, Lever temizlik maddeleri fırmasının 22 milyar, ÇBS'nin de 5 milyar liralık finansman bonosu ihracını kabul etti. Tekstilkendiniyenileyecek thracatm gözbebeği sayılan tekstil sektörünün Batı'ya yetişebilmesi için 5-6 milyar dolarlık teknolojik yenileme yatırımı yapması gerekiyor. Japonya'dan alınan 400 milyon dolarhkkrediyleABD Eximbankı'ndan alınması planlanan 1 milyar dolarhk kredinin bu amaçla kullanılması bekleniyor. Tekstil sektörü panoraması (milyon Tü ESİN SUNGUR Ihracatın lokomotifi olan tekstil sektörü 1991 yüını yeni- leme ve modernizasyona ayırdı. Uzakdogu'dan yapılan ithalatın dokuma ve hazır giyim arasın- da yarattığı çatışmayı büyük öl- çtide çözen sektör, yeni yüda teş- vik ve dış kredi kullanımı ile tek- noloji yenilemesini ön planda tutacak. Dokuma sektörünün 1989'da girdiği bunalımın ağırlaştığı 1990 yılında tekstilde en çok tar- tışılan, konu antidamping uygulamalan oldu. Dokumada- ki bunalıma karşıhk 90'da âde- ta altın yılını yaşayan hazır gi- yim sektörünün Hindistan ve Pakistan'dan ucuz hammadde ithal etmesi sektörde antidam- ping tartışmalannı başlattı. Do- Malar —Pan* —fisknaa • Pamuk ipiiğî • Pamukiu dokuma 1 •YönıpHöi • Yûniû öokuma • Suni.Sen.ipek ipligf • Sum 3en.ip.Doku. • Kord bezi • Keten Ken.JütS.ip. • Ket.Ken.J.S.Dok. • Elhahsı • Makine halıst • Tafl.Kece.KiNm • Örme eşya • DSerteri • İhraç edifen spiik —•Hazv stfyfsi Tapfea UttttH 1.143.450 1.528.920 1.162.960 610.080 928.984 375.342 361.422 225000 16.758 418 398.875 332.232 274.794 1.431.449 210.658 406.737 3.324.510 10 651.489 1.143.450 1.594.664 1.658.697 631.160 964.600 397.573 373.935 260.000 17.052 450 429.370 356.400 289.497 1.505.152 225 850 473666 3580.972 11 262.039 teatat 1İM 177.531 135.876 53.661 28134 8.531 24.644 80.742 25 22.071 6.845 1.605 1.187 15.446 6.234 105.135 — 2.407 670.074 Uİ1*. 201.208 147.692 59.027 56.268 11.374 35.205 97.146 - 24.523 6.963 3.211 1.978 18.535 9.067 111.054 _ 2.643 785.894 1 İ N 136.180 398.993 214.040 4.498 8.495 173.960 154.462 108.866 116 1.123 147.372 30.090 62.662 L 1.824.457 61.680 — 1.896.673 5.223.667 162.486 474.098 235.444 6.229 13.129 195.705 182.546 113.740 175 2.457 155.730 37.312 72.254 1.899.582 68.146 — 2.078.572 5.697.605 * 1991 yılı program hedefi kumacılar Uzakdogu'dan getiri- len malların dampingli olduğu- nu öne sürerek tedbir ahnması- , nı isterken konfeksiyoncular yü- lardır korunan dokuma sektörü- nün zamlanna karşı koyabihnek için "terbiyevi" ithalat yaptıkla- nnı belirterek dış alımın engel- lenmesine itiraz etmişlerdi. 1990'ın sonunda, ihraç edilmek kaydıyla yapılan ithalatın anti- damping dışında kalması konu- sunda anlaşan sektör temsilcile- ri, Hazine'nin Uzakdoğu kay- naklı tekstil ithalatına antidam- ping soruşturması başlatması üzerine ateşkes imzaladı. Antidamping sorununu çözen sektörü 1991'e daha umutlu bak- maya iten diğer bir gelişme de son yülarda ağırlığını hissettiren teknoloji yenilenmesi gereğinin hukümet duzeyinde ele alınarak sonuçlandırıhnaya çalışılması oldu. 1991 yıh teşvik politikasını ye- nileme ve modernizasyon yatı- nmlanna ağırhk verecek biçim- de belirleyen hükümet, sektörün teknoloji değiştirmesi için ihti- yaç hissettiği dış krediyi de te- min etmeye başladı. Devlet Ba- kanı Işın ÇelebPnin açıklamala- nna göre Japonya'dan alınan 400 milyon dolarlık kredi ile ABD Eximbank'ından alınma- sı planlanan 1 milyar dolarlık kredi, tekstil sektörünün tekno- loji yenilemesine kullanılacak. Sektörün gelişmiş Batı ülkele- rinde başlayan atağa yetişebil- mesi için 5-6 milyar dolarhk ye- nileme yatırımı yapması gerek- tiği hesaplanıyor. İhracattaki lokomotif rolü nedeniyle özel önem taşıyan teks til sektörü Körfez krizi ile ilgüi belirsiz durumundan da önem- li ölçüde etkileniyor. Kriz kozu- nu kullanarak ABD ile olan ko- ta sorununu Türkiye lehine çö- zen sektör, Avrupa Topluluğu üe 1991'in ilk ayına kalan kota gö- rüşmelerinde de güçlü bir pozis- yonda bulunuyor. Ocak ayında yapılacak görüşymelerde kota- larda yüzde 35'ük artış talebiy- le başlayacak olan pazarlığın, Türkiye'nin kota dışına çıkarıl- masının kapsadığı da ifade edi- liyor. Tekstil sektörünün 1991'de gündeminde olan diğer konular da serbest bölgeler, kur politika- sı, enflasyon ve maliyet artışla- n olarak belirleniyor. Ticaret serbest bölgesinden sonra ima- lat serbest bölgesine de başvu- racak olan sektörün 1991 yılın- da hem üretim hem de ithalat aşamasında bu bölgeleri çok da- ha yoğun kullanması bekleni- yor. Kur politikası ve maliyet ar- tışlaruun aşüması konusunda da dış ticaretin serbestleştirilmesi- ne güveniliyor. Teknoloji yenile- me yatınmlannın somut sonuç- larının 1992'den itibaren alına- cağını öngören sektör temsilci- leri 1991'e ilişkin tahminlerinde "Kötii degil, ama çok da parlak olmayacak" ifadesini kullanı- yorlar. ABD'de korku: Fiyatlar düşüyor 1940'tan beri ilk kez ABD'de deflasyon yaşanıyor. tktisatçılar gelecekten endişeli ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK — ABD'de, bir süredir yaşanan durgunluk endişesine, bir baş- ka korku daha kanştı. Ulkede fıyatla- nn düşmeye başlaması, gelecek için alarm sinyali veriyor. 1940'tan beri ilk kez ABD'de deflasyon (fiyat düşüşü) ya- şamyor. Iktisatçılar, deflasyonun son derece tehlikeli olduğunu, durgunluğun olumsuz etkilerini daha da arttıracağı- nı belirtiyorlar. Son yayınlanan endeksler, ABD'de başta gayrimenkul olmak Uzere, çelik, alüminyum, plastik ve benzeri madde- lerde, otomobil, ev ve mutfak eşyalann- da fiyatların düştüğünü gösteriyor. Bu- na karşm hizmet sektöründe, sağlık ve eğitfm alanında fiyat artışlan sürüyor. Deflasyonun etkisi en fazla gayri men- kulde hissediliyor. Bankalar başta ol- mak üzere finans şirketleri, son iki yıl- dır büyük bir patlama yaşayan gayri- menkul piyasasıyla ilgilenmiş, bu alan- da önemli yatınmlar yapmışlardı. Şim- di emlak fiyatlarının tepetaklak gitme- si, bankalan yakından etkiliyor. Emlak- çılar ve finans şirketleri, ellerindeki gayri menkulleri satma çabası içindeler. Bu çaba, fiyat düşüşünü daha da hızlandı- nyor. Öyle ki, bir zamaniar 300 bin ya da 400 bin dolara satılan kooperatif ev- leri açıkarttırmalarda ancak 100 bin do- lara alıcı bulabiliyor. İktisatçılar, deflasyonun, özellikle ABD gibi borçlu bir ekonomide durgun- luğun olumsuz etkilerini arttıracağını be- lirtiyor. İlk bakışta, daha az dolarla da- ha fazla mal almabileceği ızlenimini uyandıran deflasyonun uzun dönemli et- kileri tam tersi yönde. Fiyatlar düştük- çe, borçlu şirketlerin kârlan da azalacak. Borçlaruu ödemekte daha da zorluk çe- kecekler. Işyerleri, bu baskı sonucu kapanırsa, işsizlik de artacak. Ücretliler, ancak işlerini kaybetmedik- leri sürece, deflasyondan 'kâr' edebile- cekler. Ancak fiyat düşüşü hızlanır, iş yerleri düşen kârlar nedeniyle kapanmak zorunda kalır ya da işçi çıkartmak, üc- ret düşürmek gibi önlemler alırlarsa, 1940'larda yaşanan ekonomik krizin ye- niden gündeme gelebileceği de söy- leniyor. İktisatçılar, bugünkü durumun 1940'tan farkh olduğunu belirtiyor. Farklılığın temel nedeni günümüzde ABD'de devletin ekonomiye çok daha fazla müdahale etmesi. Bugiln ABD Merkez Bankası, faizlerle oynayarak ekonomiyi az çok yönlendirebiliyor. Ay- nca banka mevduatlan da devlet güven- cesinden yararlanıyor. Harvard Üniversitesi öğretim üyele- rinden ünlü iktisatçı Jîobn Kenneith Galbraith şöyle diyor: "Bu kez çok daha geniş bir deflasyon yaşanacak. Ancak Amerikan ekonomi- si, 1930'lara göre çok daha dayanıklı. Durum iyice kötüleşirse, devlet müda- hale etme hakkına da sahip. O zaman- iar devletin böyle bir yükiimlülügü yok- to." Bankacılar 1930'larla yaptıkları karşılaştırmalarda, bugün o dönemde- ki koşullar geçerli olsaydı, nonnal ola- rak mevduat sahiplerinin bankaların önünde kuymklar oluşturması gerekti- ğini belirtiyorlar. 1930'larda bir banka battığında, mevduat sahibinin parasını kurtarma şansı yoktu. Bugün ise, mev- duatlar devlet güvencesi altında oldu- ğundan, kimse parasını çekmek için bankalara koşmuyor. 1991'în düııyası bulutun ardında Gezegenimiz yeni yıla sorularla giriyor: Durgunluk tehlikesi aşılacak mı? Doğu Avrupa'da reformlardan somut sonuçlar alınacak mı? Borsalar toparlanacak, petrol fiyatı normalleşecek mi? Ekonomi Servisi — Dünya ekonomisi 1990 yılında durgun- luk korkusuna girdi, Körfez kri- zi nedeniyle sermaye piyasala- nnda olağandışı iniş-çıkışlar ya- şadı, iki Almanya'nın birleşme- siyle yeni bir süper güce kavuş- tu, Doğu Avrupa ve SSCB'de ise tam bir kargaşa ve belirsiz- lik ortarruyla karşılaştı. Yeni bir jUnuya: İki Almanya temmuz başında para- sal birliği sağladı, 3 ekimde de resmen birleşti. Ahnanya'nın nüfusu 80 milyona çıktı. Dur- gunluk çemberine girmiş büyük ekonomiler arasında eski Batı Almanya, soluk alabileceği ye- ni bir "yaşam alanı" buldu. Es- ki Doğu Almanya'nın Bau'yla entegrasyon süreci başladı. 8000 Doğu Alman şirketinin "özel- leştirilmesi"ne girişildi. Bu bü- yük avdan, en çok Batı Alman- ların yararlanacağı iyice anlaşıl- dı. Avrapa: 1990'da Nra Torfc borsssı (Dow Jones Endeksı hafta sonlan) deniZİ petrolÛ (Vanl başına dolar) İMrsaSI (Nıkkeı Endeksı. haftalık ortalama) ,rnrrMTHTTIATE^EU l b l M l N I M I H I T I A I E l f c l K I A Doğu Avrupa ülkeleri serbest piyasaya geçiş yolunda reform- îara giriştiler. Polonya, Çekos- lovakya ve Macaristan'da bu anlamda önemli adımlar atıldı, IMF reçeteleri uygulanmaya ba- landı. Çekoslovakya ve Bulga- ristan, IMF'e girmek için baş- vurdular. Bu arada Doğu Avru- pa'mn finansmanı için Avrupa Imar ve Kalkınma Bankası ku- ruldu. Ancak banka faaliyetle- rine henüz yoğun biçimde baş- lamadı. SSCB, geçen yıh ekono- mik reform tartışmalan içinde geçirdi. Özel mülkiyete geçiş alanında bazı adımlar atıldı. .Doğu Avrupa ve Sovyetler Birliği, 1991'e gerçek anlamda belirsizliklerle giriyor. Cçöncû petrol şekn: 2 ağustosta Irak'ın Kuveyt'i işga- liyle başlayan Körfez krizi, yı- hn ikinci yansında petrol piya- salannı allak bullak etti. 21 ha- ziranda petrol fiyatı, varil başı- na 15 dolar düzeyindeyken, kriz başlar başlamaz hızla urmanışa geçti. Petrolün hisse senedi, pa- ra ya da altın gibi alınıp satıldı- ğı, spekülasyona konu olduğu borsalarda inanılmaz tırmanış- lar yaşandı. 10 ekim tarihinde Kuzey Denızi türü ham petrol, Londra borsasında, son 10 yı- lın en yüksek düzeyi olan 41.15 dolara yükseldi. Ancak kasım başında düşuş başladı. Nihayet aralığm ikinci haftasmda 26 do- lann bile altına indi. T i c a r e t i n gelecegi: Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT) gö- rüşmelerinin bu yıhn arahk ayı sonunda tamamlanması bekle- niyordu. Ancak ABD ile AT arasında, tanm sübvansiyonla- nnın azaltılması konusunda uz- laşılamaması nedeniyle görüş- meleT 1991 yıhnasarktı. Resesyoa korkasn: ABD, Kanada, Avustralya ve İngiltere başta olmak üzere Ba- tılı gelişmiş ülkeler, 1991'e dur- gunluk korkusuyla giriyor. ABD'de bütçe ve dış ticaret açı- ğınm inanılmaz boyntlara var- ması, büyümenin yavaşlaması, son olarak deflasyon tehlikesi- nin ortaya çıkması, doların de- ğerinin olumsuz yönde etkilen- mesi, 1990'ın önemli sorunları arasındaydı. Japonya'da da üçüncu petrol şoku nedeniyle sermaye piyasalannda kriz ya- şandı. Yen çekiciliğini yitirdı. Ingiltere'de 11 yıllık Thatcher iktidan son bulurken Sterlin de Avrupa Kur Mekanizması'na katıldı ve değer kazandı. Borsalar sÖHdii: Büyük dünya borsalan yeni yıla yükse- lerek girdi. Endeksler rekorlar kırdılar. Ancak daha sonra ABD'de ekonomik kaygılar (re- sesyon beklentisi, bütçe ve tica- ret açığı, vb.), Dow Jones en- deksini olumsuz yönde etkiledi. 27 Şubatta Tokyo Borsası kü- çük bir çöküş yaşadı. Nikkei Endeksi, bu çöküşün etkisini üzerinden hiç atamadı, tarihsel rekorlar kırarak düşmeye de- vam etti. New York Borsası ise baharda toparlandı, ancak tem- muz ayından itibaren şirket kâr- lanndaki düşüşlere bağlı olarak inişe geçti. 1991 YILININ TOPRAK GİBİ BEREKETLİ ANA GİBİ SICAK SİGORTA GİBİ GÜVENLİ OLMASINIDİLERİZ... SİGORTA aracıhk bizraefclepi a.ş. Ana Sigorta Aracıhk Hizmetleri A.Ş. Bir Halk Sigorta Acentesidir. DENTAŞ ve ÇünCer (DÜeriz. DENTAŞ OLUKLU MUKAVVA SAN. ve TÎC. A.Ş. MERKE2: AnKara Ka/ayolu 7 Km. Tel" 22100 5Hal - DENİ2Lİ * * * * * , * * , ^ Ü R O L A R I M I Z . - „ , . - - , * + Uanbui :Tel: 1722767-1673B14 Bursa :Ta:14l<00 Anluva :Tel: 1257647-1251682 Adana :Tel. 111868 kmir: Tel: 220462 • 226549 EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY Yılbaşını Kutlarken... Alışılagelmiş dileklerin yanı sıra bir mesaj Içeren tebrik kart- ları hoşuma gidiyor. Bu tür kartlar gönderememenin eksikli- ğini de hep duyuyorum. Şu ana kadar elime geçen yılbaşı tebrikleri içinde bana göre en ilginç mesajı PİAR'dan gelen kart içeriyor. Kartın ka- pağında "91 Yılı Nasıl Olacak" sorusu yer alıyor. İç kısmın- da ise 1990 aralık ayında Türkiye genelini temsil eden 1380 kişiden alınan cevaplara göre Türkiye'de yaşayan insanların 1991 yıltna ilişkin beklenlileri oranlar halinde belirtiliyor. Bu- na göre; 1991 yılı "daha iyi olacak" diyenler : %22.6 1991 yılı "daha kötü olacak" diyenler : %48.9 1991 yılı "aynı kalacak" diyenler : %10.9 "Bilmiyorum" diyenler : %17.6 Bu sonuçlar Türkiye insanının 1991 yılına pek de iyimser beklentilerle girmediğini ortaya koyuyor. Acaba insanlanmız mı haddinden fazla karamsar, yoksa Türkiye'deki ve dünya- daki gelişmeler mi "1991 daha kötü olacak" diyenlerin sayı- sının kabarmasına yol açıyor? PİAR'ın yöneticileri Bülent Tanla ve Temel Aksoy bu ilginç rakamları içeren kartın diğer yûzünde "1991 yılının 1990'dan 'daha iyi' bir yıl olmasını ve tüm umutlarınızın gerçekleşme- sfni dileriz" diyoriar. Sibel ve Alaeddin Asna'nın yeni yıl tebriğinde ise şöyle bir mesaj var: "1991 'le gelen on yılın 2000'lere temiz, yeşil, nüfusu gü- cüne göre artan, insanları birbirine saygılı, güleryüzlü bir Tür- kiye; barışa ve sevgiye kavuşmuş bir dünya bırakması umu- duyla yeni yılınızı kutlar, sağlık ve başarı dilekleriyle saygı ve sevgiler sunanz." Sibel ve Alaeddin'in dileklerine katılmamak mümkün mü? Eminim onlar da akşamüstü Nişantaşı'na çıktıklarında bu- runlarına mendil tutarak yürüyorlar, bir demet yeşile kavuş- mak için hafta sonunu bekliyorlar, insana saygı diye bir kav- ramdan habersiz insanların açıp da kapatmadığı çukurlara girip çıkıyorlar, asık suratlı insanların kabaca davranışlarına hedef oluyortar, savaş histerisine tutulanları ibretle izliyortar. Buna karşın umutlarını tam yitirmemişler, tüm bu olumsuz- lukların on yıl içinde aşılması umudunu dile getirmişler. Reuters'in Türkiye bürosunda çalışan arkadaşlardan ge- len kartın üzerinde de dünyamızı çevreleyen kurdeleyi be- yaz bir güvercinin ağzında gösteren hoş bir desen var, altın- da "Barış dünyayı kuşatsın" deniyor. Yanı başımızda savaş tamtamları çalarken dünyayı barışa taşıyan beyaz güvercini düşünmek kolay değil, ama bazen de zor olanı yapmaya ça- lışmak lazım galiba. Biz de düşgücümüzü biraz zorlayarak farkh bir Türkiye'yi, farklı bir dünyayı düşünebilir miyiz 1991'e girerken? Sonunda akıl ve sağduyu ağır basmış ve Körfez krizi kan dökülmeden çözümlenmiş. Çevremizı saran savaş bulutları dağılmış. Türkiye, sorunun barışçı yollardan çözümlenmesi- ni kolaylaştırmada önemli rol oynayarak itibar kazanmış. Tek adam'lığa, kurtarıcılığa heves edenler bu tür özlem- lerin demokrasiyle bağdaşmadığını kavrayarak Türkiye'de er- ken seçim ortamını oluşturmak için kollarını sıvamışlar. On- ların tavrındaki bu değişiklik kendilerine karşı duyulan tep- kiyi bir hayli yumuşatmış, ülkedeki gergin hava da birden yu- muşamış. Muhalefet partileri, artık temcit pilav haline gelen eleştiri- leri tekrarlamaktan vazgeçmişler, Türkiye'nin bugünü ve ya- rını için ilginç ve inandırıcı çözüm önerileri ortaya atıyorlar. Sosyal demokrat çizgideki parti, eğitime ve teknolojik ge- lişmeye büyük önem vererek yarının ileri ve dinamik Türki- yesini nasıl gerçekleştireceğini, bunu yaparken sosyal den- geleri nasıl gözeteceğini ortaya koyuyor. Orta sağı temsil eden parti sosyal dengeleri düzeltme açı- sından sosyal demokrat partiden geri kalmayacağını iddia ederken bir yandan da piyasa ekonomisini nasıl daha etkili işleteceğini anlatıyor. Her iki partinin görüşlerindeki ortak rtoktalar, seçimler son- rasında başka çare kalmaması halinde bu iki partinin bir ko- alisyon hükümetı kurabileceği izlenimini veriyor. Bütün partilerde geleceğe ilişkin umutlar yeşertebilen ye- ni isimlerin öne çıkmaya başladığı görülüyor. Kendi kulvar- larında başarılı, dünyaya ve çağın gelişmelerine açık insan- lar için politika, korkulan alan olmaktan çıktyor. Bu ortamda akılcı ve kalıcı çözümler için toplumsal uzlaş- ma sağlama şansı artıyor, enflasyon gibi kronikleşmiş sorun- ların çözümü bile mümkün görünüyor. Kısa vadeli, köşe dön- rneci anlayışın çıkar yol olmadığını görenlerin sayısı artıyor insanlar, özgürlük ortamında karşılıklı saygının ve diyalogun önemini kavramaya başlıyor... Evet, beyaz güvercinin ağzındaki kurdeleye takılıp uçma- ya başladım galiba. Dilerseniz siz de deneyin, fena olmuyor. Her şeye karşın güzellik ve sevgiyle örülmüş bir 1991 dile- rim sevgili okurlar. DÖVİZ KURLARI 31 ARAUK 1990 Oövızın Cmsı 1 ABOOolar, 1 B.AIman Maria 1 Avustralya Oolan 1 Avusturya Sıl"11 1 Betçfca Frangı 1 Danımarka Krontı 1 Fm Marttkası 1 Fransc Franjı 1 Hottanda Florini 1 Isveç Kronu 1 Isviçre Frangı 100 Italyan Liretı 1 Japon Yeni 1 Norveç Kroou 1 Sterlin 1 S Aratnstan Rryalı Alış 2927.13 1947.53 2255 94 27719 94.27 504 94 805 27 573.10 1728 46 518.40 2283.25 258.87 2169 497 39 5612 78 780.32 Dövız Saos 2933 00 195143 2260 46 277 75 94.46 505.95 806 88 574 25 173192 519 44 2287 83 259 39 2174 498 39 5624 03 78188 Efektıf Mı; 2924.20 1945 58 2217 59 276 91 92 67 79158 572 53 1726 73 513.22 2280 97 254 47 2148 492 42 560717 767 05 Efektrf Satış CtfMZKlM 294180 1957 28 2267 24 278 58 94 74 507 47 809 30 575 97 173712 521 00 2294 69 26017 2180 499.89 5640.90 784.23 S 1 5030 Wman Maricı S 5 1075 Fr Frangı $ 1 6934 Hol.Fkmrtı $ 1 2820 Isv Frangı $ 1130.72 Ital Liretı $ 134 93 Japon Yeni $ 3 7512 S.Arab Rıya* £ 1 9175 $ 3 OCAK İÇİN ÇAĞRI Bizler KAM-SEN'Iİ öğretmenler, Maliyeciler, PTT'ciler, mimar-mühendisler, Karayolları çalışanları, üniversite, SSK ve adliye emekçileri; BEM-DER'li, BEM-SEN'li memurlar; THD'li hemşireler, Sağlık-Sen'li emekçiler olarak, Temmuz eylemlilıkleriyle memura yeni bir kimlik kazan- dırdık. Susan değil, konuşan memur, sadaka değil, eme- ğinin hakkını isteyen amirler-memuriar tipini yarattık. Onbinlerle sokaklarda "Sendika hakkımızı söke söke alırız" deyip mücadelemizle KAM-SEN'i, Sağlık-Sen'i, BEM-SEN'i yarattık. Kurulan sendikalarımızla Türkiye ge- nelinde örgütlenirken mücadeleyi de örgütledik. Yemek boykotlarıyla, işyeri protestolarıyla, 6 kasımda iş bırakma eylemiyle, 23 aralıkta Meclis direnişimizle hak al- manın mücadele etmekten geçtiğini savunduk. TÜM MEMUR ARKADAŞLAR; Şimdi de bizi bekleyen önemli bir görev var. Bizimle aynı koşulları yaşayan işçi arkadaşlarımızın 3 ocakta iş bırak- ma eylemini destekleyelim... Biz de "İşçi-memur el ele, genel greve" deyip 3 ocakta çalışmayalım. YAŞASIN KAM-SEN, BEM-SEN, SAĞLIK-SEN! YAŞASIN 3 OCAK İŞ BIRAKMA EYLEMİMİZ! YAŞASIN DAYANIŞMA EYLEMİMİZ! YAŞASIN GENEL GREV! ALİYE KAŞKIR ELMAS YALÇIN FATMA PATLAR KAM-SEN Başkanı BEM-SEN Başkanı Sağlık-Sen FJşk. HAN RESTAURANT Konuklannı, TARIK ÖCAL'ın gitan eşliğinde Yılbaşı Gecesi'nde ağırlayacak. Rezervasyon: 165 29 68
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle