Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/14 DIŞ HABERLER 1 ARALIK 1990
JKÖRFEZ'DE GERİYK SAYIŞ; 45 GIJM... KOKFKZ DE GERİYE SAYIŞ: 45 Gl \... KÖRFEZ DE GERİYESAY1Ş
Mekik diplomasisigündemdeABD Dışişleri Bakanı James Baker, Güvenlik Konseyi
kararırun askeri müdahale için yeterli olduğunu söylerken,
BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar, barış planı için
girişimlerde bulunacağını ve "gerekirse yeniden Bağdat'a
gidebileceğini" açıkladı.
ŞEBNEM ATtYAS
NEW YORK — Birleşmiş Milletler
Güvenlik Konseyi'nde önceki gün onay-
lanan ve Irak'a Kuveyt'ten çekilmesi için
15 ocağa dek süre tanıyan karardan son-
ra, önümüzdeki 45 günlük süre içinde
diplomatik temaslann yoğunlaşması bek-
leniyor. Kolombiya Dışişleri Bakanı Ltı-
is Fernando Jaramilio önümüzdeki haf-
ta başında bir "banş planı" girişiminde
bulunacağını belirtti. BM Genel Sekreteri
Perez de Coeüar, "Gerrkirse yeniden Bağ-
dat'a gitraeye hazır olduğunu" ifade et-
ti.
Diplomatlâr bir buçuk aylık süre için-
de pek çok arabulucunun, barış elçileri-
nin ve resmi görevlilerin "iki taraf" ara-
sında mekik diplomasisi sürdüreceğini
kaydediyorlar. Güvenlik Konseyi'nin 15
ocaktan sonra kuvvet kullanmaya izin ve-
ren kararına rağmen bütün dışişleri ba-
kanları "diplomatik çöziim" beklentisi
içinde olduklarını ifade ettiler ve askeri
müdahale durumunda nasü bir mekaniz-
ma kurulacağı yolundaki soruları yanıt-
lamaktan kaçındılar.
ABD ise Güvenlik Konseyi'nin kararı-
nı daha çok Irak'a karşı askeri güç kul-
lanımı için bir geriye sayma süreci olarak
görme eğiliminde. ABD Dışişleri Bakanı
James Baker'a göre BM Güvenlik Kon-
seyi'nin kararı, askeri müdahale için
"yeterii" bir karar. Baker, önceki gün BM
Güvenlik Konseyi'nde alınan karardan
sonra New York'taki basın toplantısında
15 ocaktan itibaren kuvvet kullanılması
ihtimali için "Bazı ülkelerie kumanda-
kootrol ayariamalan yaptıgını" açıkladı.
Baker, daha da ileri gitti ve "Kendi kuv-
vetlerimiz ile kumanda ve kontrolttmüze
verilen diğer kuvvetler için karariar ala-
biliriz. Bu karar cephedeki askeri görev-
lilerce alınmayacakiır tabii ki. Bu karar
bizim hükümetimizin en iist düzeyinde
alınmalıdır. diğer hükümetlerin de en iist
düzeyinde alınmalıdır" dedi.
Baker aynca "Körfez'de şu anda 26-27
ülkenin silahlı kuvveti var. Bu iilkelerin
bazılan operasyonun nasıl jünituleceği
konusunda ABD ile kumanda-kontrol
a>-arlamalanna girmiş bulunuyor" dedi.
ABD Dışişleri Bakanı hangi ülkelerle
kumanda-kontrol ayarlamalanna girdiği-
ni açıklamaktan kaçındı. Türkiye ile böy-
le bir ayarlamaya girip girmediği konu-
sundaki sor.uyu, "Askeri konularda hü-
kümetlerle yapmış olduğum göriişmele-
rin detaylarına girmek istemiyonım, ne-
den böyle bir şey yapmak istemediğimi
herhalde anlayışla karşılarsınız. Bu has-
sasiyet meselesidir" şeklinde cevapladı.
ABD'nin Irak'a karşı 15 ocağa dek hiç-
bir şekilde askeri harekâta girişmeyeceği
sözü olarak da yorumlanan karar hakkın-
da Baker, "Güvenlik Konseyi karan ken-
dine yeterlidir. Askeri güç kullanmak için
başka bir karara gerek voktur. İzin veril-
dlğine göre askeri kuvvet kulianma ka-
ran Körfez'de güç bulunduran ülkelerin
en üst düzeyde alacağı siyasi karara
bağlıdır" yorumunu yaptı.
Baker'ın bu yorumu Güvenlik Konse-
yi toplantısına katılan diğer dışişleri ba-
kanlannınkinden hayh' farkhydı. örneğin
Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevard-
nadze, "Irak'a karşı askeri bir müdahale
için Sovyet Yüksek Kongresi'nden iznin
gerekli olduğunu, Sovyet yönetiminin Af-
ganistan, Çekoslovakya ve benzeri dene-
yimleri nedeniyle bu karan tek başına
almayacağını" söyledi. Şevardnadze böyle
bir karara destek vermesinin "kuvvet kul-
lanma taahhüdü vermesi demek
oünadığını" kaydetti. Sovyet Dışişleri Ba-
kanı Irak'ta bulunan Sovyet vatandaşla-
nndan birine zarar getdiği takdirde Sov-
yet yönetiminin Sovyet Kongresi'ne baş-
vurmaya gerek duymayacağını da ima
etti.
Fransız Dışişleri Bakanı Roland Dn-
mas, yeni Güvenlik Konseyi kararı ile
Fransa'nın kuvvet kulianma ihtimali kar-
şısında ne tutum alacağını, "Daha bu so-
ruyu cevaplamak için 45 günümüz var,
düşüneceğiz" sözleriyle ifade etti.
Kanada Dışişleri Bakanı Joe Clark, ay-
nı sonıyu cevaplarken "Umanm böyle bir
ihtimali düşünmeye gerek kalmaz, banş-
çü bir çözüm bulunnr" dedi.
Güvenlik Konseyi'nde karann göruşül-
mesi sırasında savunma için söz alan Irak,
onaylanan kararın BM yasalannı çiğne-
diğini öne sürdü. Irak, BM'nin ancak üç
koşulda savaş kararı alabileceğini vurgu-
ladı. BM Yasası'nın 7. bölümü altında as-
keri müdahaleden bahseden 42. madde-
nin "Güvenlik Konseyi yönetimi altında
ortak kuvvet" gerektirdiğini vurgulayan
Irak BM Daimi Temsilcisi El-Anbari ka-
rann yeni bir ABD komplosu olduğunu
söyledi.
Buna karşın BM Genel Sekreteri Perez
de Cuellar, alınan karann BM Yasası'na
uygun olduğunu belirtti. Cuellar alınan
kararda "Doğnıdan askeri güç kullanımı-
na atıf yapılmadığını, her türlü araca
başvurulması" ifadesinin yer aldığını ha-
tırlattı. Cuellar, karann bütün ülkeleri
güç kullanmaya zorlamadığını kaydetti.
Ancak askeri kuvvet kullanılması iznini
verdiğini de doğruladı. '
İNCİRLİK ÜSSÜ
Hareket
arttıKonya'dan încirlik Üssü'ne
son üç gün içinde en az bir
filo Fantom uçağı ile 40'ın
üzerinde F-105 uçağı geldi.
ADANA (Cumhuriyet Gıiney DJeri Bü-
rosu) — BM Güvenlik Konseyi'nin, Irak-
ın 15 ocağa kadar Kuveyt'ten çekilmemesi
durumunda, "gereken her yolun
kullanılmasına" izin veren kararıyla böl-
gede bir sıcak savaşın başlaması olasılı-
ğının güçlenmesi, ıncirlik Üssü'nün de
Önemini arttırdı. Încirlik Üssü'nde bir sü-
redir görülen hareketliliğin son birkaç
gün içinde daha da arttığı bildirildi.
Edinilen bilgilere göre Konya'dan en az
bir filo Phantom uçağı ile 40'ın üzerinde
F-105 uçağı son üç gün içinde Incirlik'e
geldi. Uçaklann neden geldiği sorusuna
Türk askeri yetkilileri yanıt vermekten ka-
çınırken üste görevli kişiler "Konya'dan
daha önceleri de uçaklar gelir, eğitim ya-
parlardı. Ancak bu kez sayı oldukca.
kabarık" dediler.
öte yandan Ingiltere'den bir süre önce
;elen ABD Hava Kuvvetleri'ne ait uçak-
lann da üste bekletildiği öğrenildi. Adı-
nın belirtilmesini istemeyen bir kaynak,
ABD'li yetkililerin bir süre önce Ingilte-
re'deki bir NATO üssünden gelen uçak-
lar için "Türkiye'de bir süre daha kaJma
irni" istediklerini belirterek "Bu izin Ge-
nelkurmay Başkaniıgı tarafından verildi.
Uçaklar, ikinci bir emre kadar İnciriik-
te kalacaklar" dedi.
ABD yetkililerine yakın kaynak, ABD
Hava Kuvvetleri'ne ait F-16 ve F-l 1 'lerin
sayısmın en çok 30 olabileceğini söyler-
ken üste görevli bazı kişiler lncirlik'te ha-
len 20 kadar F16 ve 30'un üzerinde Flll
>avaş uçağı bulunduğunu söylediler.
Savaş olasıüğıyla birlikte Incirlik'in
kullandırılması da gündeme gelince
Harb-Iş Sendikası Adana Şube Yönetim
Kurulu olağanüstü toplanarak ABD'li
yetkililerden Türk işçileri için "koruyu-
cu elbise ve gaz maskesi" istenmesini ka-
rarlaştırdı. Sendika yönetimi tarafından
alınan karar öncesinde lncirlik'te görev-
li Amerikalı yetkililere "Savaş çıkarsa
elektrik, su, tamir, yemek, itfaiye işleri ça-
lışacak mı" sorusu yöneltildiği ve "Evet,
üs çalışmasına devam edecek" yanıtının
alındığı belirtildi.
ABD
Körfez'e
300 yeni
uçak
Los Angeles Times
gazetesinin haberine göre
ABD, hava gücünü arttırmak
için 10 bin kadar havacı ve
teknik uzmanı da Körfez'e
yollayacak.
LOS ANGELES (AA) — ABD'nin
Körfez'e 300 savaş uçağı daha yollayaca-
ğı ileri süriildü.
Los Angeles Times gazetesinin habe-
rine göre ABD, Körfez'deki hava gücü-
nü üçte bir oranında arttırmak amacıyla
önümüzdeki hafta 300 kadar uçağı 10 bin
kadar havacı ve teknik uzmanla birlikte
bölgeye gönderecek.
VVashington'daki kimliğini belirtmediği
kaynaklara dayanan gazete, gönderilecek
yeni uçaklar arasında F-117, A-10, F-15E,
F-16 ve RF-4C'lerin bulunduğunu yazdı.
F-117'ler radara yakalanmadıklan için
"göriinmez uçaklar" olarak adlandınlı-
yor. A-10'lar tanklara karşı kullanılıyor.
RF-4C'ler ise son derece geliştirilmiş ke-
şif uçakları.
Gazete, yeni uçaklarla birlikte ABD'-
nin Körfez bölgesindeki uçak sayısımn'
1.200*e yaklaşacağını belirtti.
Öte yandan ABD Savunma Bakanlığı
Pentagon, Körfez bölgesinde şu anda 240
binden fazla Amerikan askerinin bulun-
duğunu açıkladı. Reuter'in haberine gö-
re bu rakam ABD Başkanı George Bush-
un bu ayın başlarında açıkladığı sayıdan
10 bin fazla. Pentagon kaynakları, Kör-
fez'deki ABD askeri varlığının ocak ayı-
nın sonuna kadar 400 bine ulaşacağını
belirtiyorlar.
BİTMEK BİLMEYEN BEKLEYİŞ — Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin askeri müdahale karan alındıktan sonra Körfez'deki 300.000 asker teyakkuza geçti. (Fotoğraf: Reuter)
ANKARA
'BM'nin kararırsavaş demek değil'Bir cephe ülkesi olması nedeniyle Türkiye'ye yönelik 'baskı'
olarak yorumlanacak diplomatik girişimlerin önümüzdeki
hafta artması bekleniyor.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) —
BM Güvenlik Konseyi'nin Irak'a karşı
güç kullanılmasına kapıyı aralayan "678
sayılı" karan Dışişleri Bakanlığı'nda
"temkirüi" bir şekilde karşılandı. Bakan-
lık çevreleri kararın "savaş izni" olarak
yorumlanmasının hatalı olduğunu belir-
terek "Biz karan, gerçekçi olması için
Irak'a son bir çagn olarak görmeyi ter-
cih ediyonız" diye konuştular. Aynı çev-
reİCT, Güvenlik Konseyi karannm, 15 oca-
ğa kadar Kuveyt't<:n çekilmemesi duru-
munda Irak'a karşı "gereken her yolun
kullamlmasım" öngörmesine karşın bu-
rada takınılacak tutumun her ülkenin
kendisine bırakıldığını hatırlattılar. Öte
yandan 678 sayılı karann oylanmasından
önce bir konuşma yapan Irak'ın BM nez-
dindeki daimi temsilcisi Abdül Amir Al
Anbari'nin "Kıbns'ın da işgal altında
olduğunu" söylemesi Ankara'da tepki ile
karşılandı.
Diplomatik platformdan
askeri platforma
Dışişleri Bakanlığı çevrelerinin takın-
dığı temkinli tutumun altındaki nedenler-
le ilgili olarak yapılan "nabız yoklaması"
şu unsurlan ortaya çıkanyor:
1- Dışişleri Bakanlığı sıcak savaşın ya-
ratacağı acı ve kayıplar konusunda bugü-
ne kadar hükümetin diğer yetkili ağızla-
rına göre daha kaygılı açıklamalar yaptı.
Bizzat Dışişleri Bakanı Ahmet Kurtcebe
Alptemoçin, bütçe sunuş konuşmasında,
ekonomik ambargonun sonuç alması için
uzun süre beklenmesi gerektiğini ve bu
süre zarfında Irak'a karşı dayanışmanın
zayıflaması riskinin —savaşın yarataca-
ğı korkunç can ve mal kaybı
düşünüldüğünde— göze alınması gerek-
tiğini belirtmişti. Dışişleri çevreleri, çıka-
cak bir savaşm, Körfez krizinin diploma-
tik platformdan askeri platforma kayma-
sı anlamına geleceğini ifade ediyorlar.
Oysa 6 ağustostan bu yana başanlı bir şe-
kilde uygulanan ambargonun etkilerinin
görülmeye başladığına işaret ederek dip-
lomatik çabalann henüz tükenmediğinı
belirtiyorlar.
2- Ülke dışmda girişilecek askeri angaj-
manlann kamuoyu açısından konsensüs
gerektirdiğine işaret eden Dışişleri çevre-
leri, muhalefetin ve basının karşı çıktığı
bir ortp.mda Türk Silahlı Kuvvetleri'nin
veya Türkiye'deki askeri tesislerin bu bağ-
lamda devreye sokulmasının diplomatlara
büyük bir fatura çıkarabileceğini söylü-
yorlar. ABD'deki Vietnam örneği ile
Türkiye'deki Kore örneği "ders alınması
gereken deneyimler olarak" gösteriliyor.
Bu çerçevede, Körfez krizi konusunda
Türkiye'deki görüşlerin derin bir şekilde
birbirinden ayrıldığına dikkat çekiliyor.
3- Krizin başından beri Dışişleri yetki-
lilerinin ceşitli demeçlerindeki, "Onlar gi-
decek, bölgede kalan biz olacağız" söz-
leri dikkat çekiyor. Bölgedeki siyasi ya-
pılanmanın değişkenliğini çağnştıran bu
sözler, Türkiye'nin ABD ve İngiltere gibi
Batıh müttefiklerinin yanında yer alarak
yapacağı askeri girişimlerin, kriz çözüm-
lendikten sonra bölge ülkeleriyle yürüte-
ceği ilişkilerde olumsuz izler bırakması
kaygısını yansıüyor. Bu çerçevede Süveyş
krizi, 1958 Lübnan çıkarması ve bağım-
sızlık savaşı sırasında Cezayir'e karşı ta-
kınılan tutumlann etkileri hatırlanıyor.
Türkiye cephe ülke
Öte yandan bir cephe ülkesi olması ne-
deniyle Türkiye'ye yönelik "baskı" ola-
rak yorumlanacak diplomatik girişimle-
rin önümüzdeki haftalarda artması bek-
leniyor. NATO Genel Sekreteri Manfred
Wörner'ın önceki gün Londra'da "Türki
ye'nin dogrudan tehdit altında olduğunu"
söylemesi, bu çerçevede anlamlı bulundu.
Diplomatik gözlemciler, VVörner gibi et-
kin bir kişi tarafından dile getirilen bu gö-
rüşün arkasmda, Batı'run Türkiye'yi olası
bir Körfez savaşında dogrudan taraf du-
rumuna getirme eğiliminin yattığını ifa-
de ediyorlar. Ancak Köşk, hükümet, ge-
nelkurmay ve Dışişleri çevrelerindeki
farklı yaklaşımlar göz önünde tutuldu-
ğunda, Türkiye'nin "aktif katüunı" isten-
mesi durumunda Ankaxa'dan çıkacak ka-
rarın yönü şu anda tam olarak kestirile-
miyor. Buna rağmen Türkiye'nin sıcak ça-
tışma ortamında üstleneceği rolde
"aşamalı" bir stratejinin egemen olaca-
ğı, böylece katkının "lojistik destek" ze-
mininden başlayarak geliştirileceği tah-
min ediliyor.
Kıbns benzetmesi
Öte yandan Irak'ın BM nezdindeki da-
imi temsilcisi Abdül Amir Al Anbari'nin
678 sayılı karann oylanmasından önce
Güvenlik Konseyi'ni "tutarsız davran-
makla" suçlayarak "Filistin ve Kıbns'ın
da işgal altında olduğunu" söylemesi An-
kara'da büyük tepki yarattı. Bu konuda
görüş bildiren bir yetkili, Irak daimi tem-
silcisini "hedef sapürmakla" suçlayarak
şunlan söyledi:
"Türkiye'nin Kıbns harekâü BM'de
tescil edilmiş anlaşmalar çerçevesinde yü-
riitülen ve hukuku dayanağı olan bir ba-
nş operasyonuydu. Oysa Kuveyt'in işga-
li ve ilhakının bu tür bir dayanağı bulun-
muyor. Kuveyi ile Kıbns arasında benzer-
lik kuran Al Anbari, sözü, 'Oniar işgal
ettiyse ben de ederim' deme>e getiriyor.
Ancak Kıbns benzetmesi tümüyle hata-
lı. Benzetmenin tek yararlı tarafı var, o
da Kuveyt'i işgal ettikİerini dolay lı yoldan
doğrulamış oluyor."
Partilerden farklı tepkiler
ANAP'ın araştırma, planlama ve po-
litika tespitinden sorumlu Genel Başkan
Yarduncısı Metin Gürdere, Güvenlik Kon-
seyi karannı Türkiye açısından değerlen-
direrek "Türkiye, uzun vadeii çıkarian sa-
vaşı gerektiriyorsa, savaşacaktır" dedi.
Sorunun barışçı yoldan çözulmesinin ya
da Irak'ın Kuveyt'ten çıkmasının ABD-
ye yetmeyeceğini kaydeden Gürdere,
"Irak, askeri anlamda çok güçlü. Orta-
dogu'da böylesine güçlü bir Irak'ı Ame-
rika istemiyor. Dolayısıyla Irak'ın ileride
de potansiyel bir tehlike olarak kalması-
nı önlemek için ABD, Irak'ı vunnakta ıs-
rar edecek" dedi.
SHP Genel Başkam Erdal Inönü, Gü-
venlik Konseyi karannın "Türkiye'nin du-
rumunu hiçbir şekilde değiştirmeyeceği-
ni" söyledi ve "Bu karar gerekeni yapmak
isteyenlere izin veren bir karardır, bütün
ülkeleri savaşa çagıran bir karar degil" de-
di. Partisinin 1. partiiçi eğitim seminerin-
de konuşan İnönü, Türkiye için yapılması
gerekenin, "Birleşmiş Milletler'i destek-
lemek, ancak Irak ile bir savaşa hiçbir şe-
kilde girmemek" olduğunu söyledi. SHP
Grup Başkanvekili Onur Kumbaracıbaşı
da Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın gele-
ceğini kurtarmak için Körfez krizinı kul-
lanmak istediğini belirterek "Özal, sava-
şı kendi kişisel geleceğinin bir çıkışı, kur-
tuluşu olarak goruyor. Yıllar süren pis bir
savaşa bulaşabiliriz, ama halkımız savaş
istemiyor" dedi.
TBKP Genel Başkam Nihat Sargın da
bir açıklama yaparak partisinin BM ka-
ranyla da olsa her türlü askeri müdaha-
leye karşı olduğunu kaydetti. Sorunun ba-
rışçı yollardan çözülebileceğine işaret
eden Sargın, "Türkiye'nin Irak'a karşı as-
keri harekâta katılması, halka yalnızca
savaşın acı ve yokluklannı tattumayacak,
özgüriukJerin kazanılması ve demokratik
yeniden yapılanma konusunda sağlanmış
nlusal mutabakatın bozulmasına, milita-
rist ve otoriter güçlerin egemenliğinin pe-
kişmesine yol açacaktır" dedi.
IRAK BM KARARINIREDDETTİ
Başkentler: "Barış için son bir şans"Irak'ın resmi tutumunu belirlemek üzere Devrim Komuta
Konseyi ile iktidardaki Baas Partisi'nin dünkü toplantısından
sonra yayımlanan bildiride "Irak halkını oluşturulan
koalisyona tarihte şimdiye dek benzeri görülmemiş bir ders
verecektir" denildi. SSCB Dışişleri Bakanı Eduard
Şevardnadze ülkesinin Irak'taki vatandaşlannı korumak
için askeri güç kullanmakta tereddüt etmeyeceklerini
söyledi.
Dış Haberler Servisi — Irak, BM Gü-
venlik Konseyi'nin kendisine karşı kuv-
vet kullanılmasına olanak tanıyan kara-
nnı "reddettiği"ni resmen açıkladı. Bu
arada dünyamn değişik başkentlerinde,
BM Güvenlik Konseyi karan, değişik yo-
rumlarla destekleniyor.
BM Güvenlik Konseyi'nin Irak'a Ku-
veyt'ten çekilmesi için 15 Ocak 1991'e
dek süre tanıyan 678 sayılı kararı, Irak
radyo ve televizyonunda okunan kısa yo-
rumlarla "haksız, saldırgan, yasadışı"
olarak nitelendirildi. Irak'ın resmi tutu-
munu belirlemek üzere Devrim Komuta
Konseyi ile iktidardaki Baas Partisi dün
sabah ortak bir toplantı yaptılar. Toplan-
tıdan sonra yayımlanan bildiride, "Irak'-
ın karan ve tebditleri reddettiği, küstah-
lık ve terorizm karşısında boyun
egmeyeceği" belirtildi, "Irak halkının,
topraklarını savunmak için savaşmaya
hazır olduğu" kaydedildi. Güvenlik Kon-
seyi'ni bölgedeki sorunlann tümünü çöz-
mek için "tek bir kriter benimsemeye ve
adaletin yolunu izlemeye" çağıran bildi-
ride, ABD'nin bu kararın çıkması için
her çeşit baskı, terorizm ve rüşvet yolu-
nu denediği belirtildi. Bildiride, "Irak
halkın, oluşturulan koalisyona tarihte
şimdiye kadar benzeri görülmemiş bir
ders verecektir" dendi.
BM Güvenlik Konseyi'nin 678 sayılı
kararına diğer tepkiler ise şöyle:
Moskova-SSCB Dışişleri Bakanı Edu-
ard Şevardnadze, Sovyet resmi haber
ajansı TASS'a verdiği demecte, ülkesinin
Irak'taki 3300 vatandaşını korumak için
askeri güç kullanmakta tereddüt etmeye-
ceğini söyledi.
Kremlin daha once, Irak'taki Sovyet
vatandaşlarının zarar görmesi halinde,
bu ülkenin "çok ciddi sonuçlarla" yüz
yüze kalacağını bildirmişti, ancak bu so-
nuçların askeri müdahaleyi de kapsayıp
kapsamadığı konusunda bir açıklama
yapmamıştı.
Londra — Londra muhabirimiz Edip
Öymen'in bildirdiğine göre ingiltere Dı-
şişleri Bakanı Douglas Hurd, Irak'a karşı
kuvvet kullanılacaksa, bunun BM desteği
sağlanarak yapılacak olmasından mem-
nunluk duyduğunu bildiçli. BBC'ye ver-
diği demeçte Hurd, şunları belirtti: "Bu,
savaşa yeşil ışık değildir. Kararda da de-
ğinildiği gibi şimdi ile 15 ocak arasında
bir iyi niyet duraklaması söz konusu. Bu
süre içinde Kuveyt'ten çekilmesi gerek-
tiğini düşünmesi gerek. Bu olmadığı tak-
dirde, savaşın ne kadar sürede çıkacağı-
na artık BM Güvenlik Konseyi karar ver-
meyecektir. Üye ülkelere BM izin vermiş
olduğu na göre karan üye iilkeler alacak-
tır."
Paris: — Fransa muhabirimiz Sabetay
Varol'un bildirdiğine göre Fransa Dışiş-
leri Bakanı Roland Dumas, 678 sayılı ka-
rarı "barışa hizmet etmesi gereken bir
karar" olarak nitelendirdi, Fransa'nın 15
ocağa kadar olan süreyi "diplomatik yol-
ları açmak ve bu kördüğümden çıkmak
için" kuilanacağını kaydetti. Karann
"Son bir uyan" belgesi niteliğinde oldu-
ğunu belirten Dumas, "Bu aynı zaman-
da kuvvet kullanımına izin veren yasa gü-
cünde bir hukuki belgedir" şeklinde
konuştu.
Bonn — Almanya hükümet sözcüsü
Hans Klein, Güvenlik Konseyi'nin, 678
sayılı kararıyla Körfez krizini çözme az-
mini kanıtladığını söyledi. "Şimdi böl-
gedeki banş Irak'ın elindedir" şeklinde
konuşan Klein, Irak'ın ya 15 ocağa ka-
dar Kuveyt'ten çekilmek ya da savaşa gir-
mek ikilemi ile karşı karşıya bulunduğu-
nu söyledi.
Tokyo: Japonya hukümetinin. Irak'a
karşı guç kullanılmasına izin veren Gü-
venlik Konseyi karannı desteklediğini an-
cak banşçı çözüm umudunu sürdürdü-
ğü bildirildi.
Pekin — Çin Dışişleri Bakanı Kiyen
Kiçen Birleşmiş Milletler kamouyunu, so-
ğukkanlılıkla davranmaya çağırdı.
Tahran — Iran Devlet Başkanı Haşe-
mi Rafsancani, "Kuveyt'te karşı Irak sal-
dınsı kuvvet kullanmak da içinde, her
türlü araçla sona erdirilmelidir" dedi.
Kudüs — Israil Savunma Bakanı Mo-
şe Arens, BM Güvenlik Konseyi karan-
nın Irak'ın boynundaki ilrrriğı gerecek bir
karar olduğunu belirtti, ülkesine yöneük
bir Irak saldırısının hiçbir şekilde ceza-
sız kalmayacağını söyledi.
Cidde — Suudi Arabistan sözcüsü
Adil H Cebir, kararı memnuniyetle kar-
şıladıklannı bildirerek "Bu karar banşa
dogru bir adım, barış için bir şans. Bü-
tün dünya Saddam'a karşı" dedi.
Kahire — Mısır'ın Dışişleri ile görevli
Devlet bakanı Butros Gali, Güvenlik
Konseyi karannı "banş için bir zafer"
olarak nitelendirdi, bu karann uluslara-
rası hukuk kurallannın uygulanmasına
imkân vereceğini belirtti.