25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/14 DIŞ HABERLER 1 ARALIK 1990 JKÖRFEZ'DE GERİYK SAYIŞ; 45 GIJM... KOKFKZ DE GERİYE SAYIŞ: 45 Gl \... KÖRFEZ DE GERİYESAY1Ş Mekik diplomasisigündemdeABD Dışişleri Bakanı James Baker, Güvenlik Konseyi kararırun askeri müdahale için yeterli olduğunu söylerken, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar, barış planı için girişimlerde bulunacağını ve "gerekirse yeniden Bağdat'a gidebileceğini" açıkladı. ŞEBNEM ATtYAS NEW YORK — Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde önceki gün onay- lanan ve Irak'a Kuveyt'ten çekilmesi için 15 ocağa dek süre tanıyan karardan son- ra, önümüzdeki 45 günlük süre içinde diplomatik temaslann yoğunlaşması bek- leniyor. Kolombiya Dışişleri Bakanı Ltı- is Fernando Jaramilio önümüzdeki haf- ta başında bir "banş planı" girişiminde bulunacağını belirtti. BM Genel Sekreteri Perez de Coeüar, "Gerrkirse yeniden Bağ- dat'a gitraeye hazır olduğunu" ifade et- ti. Diplomatlâr bir buçuk aylık süre için- de pek çok arabulucunun, barış elçileri- nin ve resmi görevlilerin "iki taraf" ara- sında mekik diplomasisi sürdüreceğini kaydediyorlar. Güvenlik Konseyi'nin 15 ocaktan sonra kuvvet kullanmaya izin ve- ren kararına rağmen bütün dışişleri ba- kanları "diplomatik çöziim" beklentisi içinde olduklarını ifade ettiler ve askeri müdahale durumunda nasü bir mekaniz- ma kurulacağı yolundaki soruları yanıt- lamaktan kaçındılar. ABD ise Güvenlik Konseyi'nin kararı- nı daha çok Irak'a karşı askeri güç kul- lanımı için bir geriye sayma süreci olarak görme eğiliminde. ABD Dışişleri Bakanı James Baker'a göre BM Güvenlik Kon- seyi'nin kararı, askeri müdahale için "yeterii" bir karar. Baker, önceki gün BM Güvenlik Konseyi'nde alınan karardan sonra New York'taki basın toplantısında 15 ocaktan itibaren kuvvet kullanılması ihtimali için "Bazı ülkelerie kumanda- kootrol ayariamalan yaptıgını" açıkladı. Baker, daha da ileri gitti ve "Kendi kuv- vetlerimiz ile kumanda ve kontrolttmüze verilen diğer kuvvetler için karariar ala- biliriz. Bu karar cephedeki askeri görev- lilerce alınmayacakiır tabii ki. Bu karar bizim hükümetimizin en iist düzeyinde alınmalıdır. diğer hükümetlerin de en iist düzeyinde alınmalıdır" dedi. Baker aynca "Körfez'de şu anda 26-27 ülkenin silahlı kuvveti var. Bu iilkelerin bazılan operasyonun nasıl jünituleceği konusunda ABD ile kumanda-kontrol a>-arlamalanna girmiş bulunuyor" dedi. ABD Dışişleri Bakanı hangi ülkelerle kumanda-kontrol ayarlamalanna girdiği- ni açıklamaktan kaçındı. Türkiye ile böy- le bir ayarlamaya girip girmediği konu- sundaki sor.uyu, "Askeri konularda hü- kümetlerle yapmış olduğum göriişmele- rin detaylarına girmek istemiyonım, ne- den böyle bir şey yapmak istemediğimi herhalde anlayışla karşılarsınız. Bu has- sasiyet meselesidir" şeklinde cevapladı. ABD'nin Irak'a karşı 15 ocağa dek hiç- bir şekilde askeri harekâta girişmeyeceği sözü olarak da yorumlanan karar hakkın- da Baker, "Güvenlik Konseyi karan ken- dine yeterlidir. Askeri güç kullanmak için başka bir karara gerek voktur. İzin veril- dlğine göre askeri kuvvet kulianma ka- ran Körfez'de güç bulunduran ülkelerin en üst düzeyde alacağı siyasi karara bağlıdır" yorumunu yaptı. Baker'ın bu yorumu Güvenlik Konse- yi toplantısına katılan diğer dışişleri ba- kanlannınkinden hayh' farkhydı. örneğin Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevard- nadze, "Irak'a karşı askeri bir müdahale için Sovyet Yüksek Kongresi'nden iznin gerekli olduğunu, Sovyet yönetiminin Af- ganistan, Çekoslovakya ve benzeri dene- yimleri nedeniyle bu karan tek başına almayacağını" söyledi. Şevardnadze böyle bir karara destek vermesinin "kuvvet kul- lanma taahhüdü vermesi demek oünadığını" kaydetti. Sovyet Dışişleri Ba- kanı Irak'ta bulunan Sovyet vatandaşla- nndan birine zarar getdiği takdirde Sov- yet yönetiminin Sovyet Kongresi'ne baş- vurmaya gerek duymayacağını da ima etti. Fransız Dışişleri Bakanı Roland Dn- mas, yeni Güvenlik Konseyi kararı ile Fransa'nın kuvvet kulianma ihtimali kar- şısında ne tutum alacağını, "Daha bu so- ruyu cevaplamak için 45 günümüz var, düşüneceğiz" sözleriyle ifade etti. Kanada Dışişleri Bakanı Joe Clark, ay- nı sonıyu cevaplarken "Umanm böyle bir ihtimali düşünmeye gerek kalmaz, banş- çü bir çözüm bulunnr" dedi. Güvenlik Konseyi'nde karann göruşül- mesi sırasında savunma için söz alan Irak, onaylanan kararın BM yasalannı çiğne- diğini öne sürdü. Irak, BM'nin ancak üç koşulda savaş kararı alabileceğini vurgu- ladı. BM Yasası'nın 7. bölümü altında as- keri müdahaleden bahseden 42. madde- nin "Güvenlik Konseyi yönetimi altında ortak kuvvet" gerektirdiğini vurgulayan Irak BM Daimi Temsilcisi El-Anbari ka- rann yeni bir ABD komplosu olduğunu söyledi. Buna karşın BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar, alınan karann BM Yasası'na uygun olduğunu belirtti. Cuellar alınan kararda "Doğnıdan askeri güç kullanımı- na atıf yapılmadığını, her türlü araca başvurulması" ifadesinin yer aldığını ha- tırlattı. Cuellar, karann bütün ülkeleri güç kullanmaya zorlamadığını kaydetti. Ancak askeri kuvvet kullanılması iznini verdiğini de doğruladı. ' İNCİRLİK ÜSSÜ Hareket arttıKonya'dan încirlik Üssü'ne son üç gün içinde en az bir filo Fantom uçağı ile 40'ın üzerinde F-105 uçağı geldi. ADANA (Cumhuriyet Gıiney DJeri Bü- rosu) — BM Güvenlik Konseyi'nin, Irak- ın 15 ocağa kadar Kuveyt'ten çekilmemesi durumunda, "gereken her yolun kullanılmasına" izin veren kararıyla böl- gede bir sıcak savaşın başlaması olasılı- ğının güçlenmesi, ıncirlik Üssü'nün de Önemini arttırdı. Încirlik Üssü'nde bir sü- redir görülen hareketliliğin son birkaç gün içinde daha da arttığı bildirildi. Edinilen bilgilere göre Konya'dan en az bir filo Phantom uçağı ile 40'ın üzerinde F-105 uçağı son üç gün içinde Incirlik'e geldi. Uçaklann neden geldiği sorusuna Türk askeri yetkilileri yanıt vermekten ka- çınırken üste görevli kişiler "Konya'dan daha önceleri de uçaklar gelir, eğitim ya- parlardı. Ancak bu kez sayı oldukca. kabarık" dediler. öte yandan Ingiltere'den bir süre önce ;elen ABD Hava Kuvvetleri'ne ait uçak- lann da üste bekletildiği öğrenildi. Adı- nın belirtilmesini istemeyen bir kaynak, ABD'li yetkililerin bir süre önce Ingilte- re'deki bir NATO üssünden gelen uçak- lar için "Türkiye'de bir süre daha kaJma irni" istediklerini belirterek "Bu izin Ge- nelkurmay Başkaniıgı tarafından verildi. Uçaklar, ikinci bir emre kadar İnciriik- te kalacaklar" dedi. ABD yetkililerine yakın kaynak, ABD Hava Kuvvetleri'ne ait F-16 ve F-l 1 'lerin sayısmın en çok 30 olabileceğini söyler- ken üste görevli bazı kişiler lncirlik'te ha- len 20 kadar F16 ve 30'un üzerinde Flll >avaş uçağı bulunduğunu söylediler. Savaş olasıüğıyla birlikte Incirlik'in kullandırılması da gündeme gelince Harb-Iş Sendikası Adana Şube Yönetim Kurulu olağanüstü toplanarak ABD'li yetkililerden Türk işçileri için "koruyu- cu elbise ve gaz maskesi" istenmesini ka- rarlaştırdı. Sendika yönetimi tarafından alınan karar öncesinde lncirlik'te görev- li Amerikalı yetkililere "Savaş çıkarsa elektrik, su, tamir, yemek, itfaiye işleri ça- lışacak mı" sorusu yöneltildiği ve "Evet, üs çalışmasına devam edecek" yanıtının alındığı belirtildi. ABD Körfez'e 300 yeni uçak Los Angeles Times gazetesinin haberine göre ABD, hava gücünü arttırmak için 10 bin kadar havacı ve teknik uzmanı da Körfez'e yollayacak. LOS ANGELES (AA) — ABD'nin Körfez'e 300 savaş uçağı daha yollayaca- ğı ileri süriildü. Los Angeles Times gazetesinin habe- rine göre ABD, Körfez'deki hava gücü- nü üçte bir oranında arttırmak amacıyla önümüzdeki hafta 300 kadar uçağı 10 bin kadar havacı ve teknik uzmanla birlikte bölgeye gönderecek. VVashington'daki kimliğini belirtmediği kaynaklara dayanan gazete, gönderilecek yeni uçaklar arasında F-117, A-10, F-15E, F-16 ve RF-4C'lerin bulunduğunu yazdı. F-117'ler radara yakalanmadıklan için "göriinmez uçaklar" olarak adlandınlı- yor. A-10'lar tanklara karşı kullanılıyor. RF-4C'ler ise son derece geliştirilmiş ke- şif uçakları. Gazete, yeni uçaklarla birlikte ABD'- nin Körfez bölgesindeki uçak sayısımn' 1.200*e yaklaşacağını belirtti. Öte yandan ABD Savunma Bakanlığı Pentagon, Körfez bölgesinde şu anda 240 binden fazla Amerikan askerinin bulun- duğunu açıkladı. Reuter'in haberine gö- re bu rakam ABD Başkanı George Bush- un bu ayın başlarında açıkladığı sayıdan 10 bin fazla. Pentagon kaynakları, Kör- fez'deki ABD askeri varlığının ocak ayı- nın sonuna kadar 400 bine ulaşacağını belirtiyorlar. BİTMEK BİLMEYEN BEKLEYİŞ — Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin askeri müdahale karan alındıktan sonra Körfez'deki 300.000 asker teyakkuza geçti. (Fotoğraf: Reuter) ANKARA 'BM'nin kararırsavaş demek değil'Bir cephe ülkesi olması nedeniyle Türkiye'ye yönelik 'baskı' olarak yorumlanacak diplomatik girişimlerin önümüzdeki hafta artması bekleniyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — BM Güvenlik Konseyi'nin Irak'a karşı güç kullanılmasına kapıyı aralayan "678 sayılı" karan Dışişleri Bakanlığı'nda "temkirüi" bir şekilde karşılandı. Bakan- lık çevreleri kararın "savaş izni" olarak yorumlanmasının hatalı olduğunu belir- terek "Biz karan, gerçekçi olması için Irak'a son bir çagn olarak görmeyi ter- cih ediyonız" diye konuştular. Aynı çev- reİCT, Güvenlik Konseyi karannm, 15 oca- ğa kadar Kuveyt't<:n çekilmemesi duru- munda Irak'a karşı "gereken her yolun kullamlmasım" öngörmesine karşın bu- rada takınılacak tutumun her ülkenin kendisine bırakıldığını hatırlattılar. Öte yandan 678 sayılı karann oylanmasından önce bir konuşma yapan Irak'ın BM nez- dindeki daimi temsilcisi Abdül Amir Al Anbari'nin "Kıbns'ın da işgal altında olduğunu" söylemesi Ankara'da tepki ile karşılandı. Diplomatik platformdan askeri platforma Dışişleri Bakanlığı çevrelerinin takın- dığı temkinli tutumun altındaki nedenler- le ilgili olarak yapılan "nabız yoklaması" şu unsurlan ortaya çıkanyor: 1- Dışişleri Bakanlığı sıcak savaşın ya- ratacağı acı ve kayıplar konusunda bugü- ne kadar hükümetin diğer yetkili ağızla- rına göre daha kaygılı açıklamalar yaptı. Bizzat Dışişleri Bakanı Ahmet Kurtcebe Alptemoçin, bütçe sunuş konuşmasında, ekonomik ambargonun sonuç alması için uzun süre beklenmesi gerektiğini ve bu süre zarfında Irak'a karşı dayanışmanın zayıflaması riskinin —savaşın yarataca- ğı korkunç can ve mal kaybı düşünüldüğünde— göze alınması gerek- tiğini belirtmişti. Dışişleri çevreleri, çıka- cak bir savaşm, Körfez krizinin diploma- tik platformdan askeri platforma kayma- sı anlamına geleceğini ifade ediyorlar. Oysa 6 ağustostan bu yana başanlı bir şe- kilde uygulanan ambargonun etkilerinin görülmeye başladığına işaret ederek dip- lomatik çabalann henüz tükenmediğinı belirtiyorlar. 2- Ülke dışmda girişilecek askeri angaj- manlann kamuoyu açısından konsensüs gerektirdiğine işaret eden Dışişleri çevre- leri, muhalefetin ve basının karşı çıktığı bir ortp.mda Türk Silahlı Kuvvetleri'nin veya Türkiye'deki askeri tesislerin bu bağ- lamda devreye sokulmasının diplomatlara büyük bir fatura çıkarabileceğini söylü- yorlar. ABD'deki Vietnam örneği ile Türkiye'deki Kore örneği "ders alınması gereken deneyimler olarak" gösteriliyor. Bu çerçevede, Körfez krizi konusunda Türkiye'deki görüşlerin derin bir şekilde birbirinden ayrıldığına dikkat çekiliyor. 3- Krizin başından beri Dışişleri yetki- lilerinin ceşitli demeçlerindeki, "Onlar gi- decek, bölgede kalan biz olacağız" söz- leri dikkat çekiyor. Bölgedeki siyasi ya- pılanmanın değişkenliğini çağnştıran bu sözler, Türkiye'nin ABD ve İngiltere gibi Batıh müttefiklerinin yanında yer alarak yapacağı askeri girişimlerin, kriz çözüm- lendikten sonra bölge ülkeleriyle yürüte- ceği ilişkilerde olumsuz izler bırakması kaygısını yansıüyor. Bu çerçevede Süveyş krizi, 1958 Lübnan çıkarması ve bağım- sızlık savaşı sırasında Cezayir'e karşı ta- kınılan tutumlann etkileri hatırlanıyor. Türkiye cephe ülke Öte yandan bir cephe ülkesi olması ne- deniyle Türkiye'ye yönelik "baskı" ola- rak yorumlanacak diplomatik girişimle- rin önümüzdeki haftalarda artması bek- leniyor. NATO Genel Sekreteri Manfred Wörner'ın önceki gün Londra'da "Türki ye'nin dogrudan tehdit altında olduğunu" söylemesi, bu çerçevede anlamlı bulundu. Diplomatik gözlemciler, VVörner gibi et- kin bir kişi tarafından dile getirilen bu gö- rüşün arkasmda, Batı'run Türkiye'yi olası bir Körfez savaşında dogrudan taraf du- rumuna getirme eğiliminin yattığını ifa- de ediyorlar. Ancak Köşk, hükümet, ge- nelkurmay ve Dışişleri çevrelerindeki farklı yaklaşımlar göz önünde tutuldu- ğunda, Türkiye'nin "aktif katüunı" isten- mesi durumunda Ankaxa'dan çıkacak ka- rarın yönü şu anda tam olarak kestirile- miyor. Buna rağmen Türkiye'nin sıcak ça- tışma ortamında üstleneceği rolde "aşamalı" bir stratejinin egemen olaca- ğı, böylece katkının "lojistik destek" ze- mininden başlayarak geliştirileceği tah- min ediliyor. Kıbns benzetmesi Öte yandan Irak'ın BM nezdindeki da- imi temsilcisi Abdül Amir Al Anbari'nin 678 sayılı karann oylanmasından önce Güvenlik Konseyi'ni "tutarsız davran- makla" suçlayarak "Filistin ve Kıbns'ın da işgal altında olduğunu" söylemesi An- kara'da büyük tepki yarattı. Bu konuda görüş bildiren bir yetkili, Irak daimi tem- silcisini "hedef sapürmakla" suçlayarak şunlan söyledi: "Türkiye'nin Kıbns harekâü BM'de tescil edilmiş anlaşmalar çerçevesinde yü- riitülen ve hukuku dayanağı olan bir ba- nş operasyonuydu. Oysa Kuveyt'in işga- li ve ilhakının bu tür bir dayanağı bulun- muyor. Kuveyi ile Kıbns arasında benzer- lik kuran Al Anbari, sözü, 'Oniar işgal ettiyse ben de ederim' deme>e getiriyor. Ancak Kıbns benzetmesi tümüyle hata- lı. Benzetmenin tek yararlı tarafı var, o da Kuveyt'i işgal ettikİerini dolay lı yoldan doğrulamış oluyor." Partilerden farklı tepkiler ANAP'ın araştırma, planlama ve po- litika tespitinden sorumlu Genel Başkan Yarduncısı Metin Gürdere, Güvenlik Kon- seyi karannı Türkiye açısından değerlen- direrek "Türkiye, uzun vadeii çıkarian sa- vaşı gerektiriyorsa, savaşacaktır" dedi. Sorunun barışçı yoldan çözulmesinin ya da Irak'ın Kuveyt'ten çıkmasının ABD- ye yetmeyeceğini kaydeden Gürdere, "Irak, askeri anlamda çok güçlü. Orta- dogu'da böylesine güçlü bir Irak'ı Ame- rika istemiyor. Dolayısıyla Irak'ın ileride de potansiyel bir tehlike olarak kalması- nı önlemek için ABD, Irak'ı vunnakta ıs- rar edecek" dedi. SHP Genel Başkam Erdal Inönü, Gü- venlik Konseyi karannın "Türkiye'nin du- rumunu hiçbir şekilde değiştirmeyeceği- ni" söyledi ve "Bu karar gerekeni yapmak isteyenlere izin veren bir karardır, bütün ülkeleri savaşa çagıran bir karar degil" de- di. Partisinin 1. partiiçi eğitim seminerin- de konuşan İnönü, Türkiye için yapılması gerekenin, "Birleşmiş Milletler'i destek- lemek, ancak Irak ile bir savaşa hiçbir şe- kilde girmemek" olduğunu söyledi. SHP Grup Başkanvekili Onur Kumbaracıbaşı da Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın gele- ceğini kurtarmak için Körfez krizinı kul- lanmak istediğini belirterek "Özal, sava- şı kendi kişisel geleceğinin bir çıkışı, kur- tuluşu olarak goruyor. Yıllar süren pis bir savaşa bulaşabiliriz, ama halkımız savaş istemiyor" dedi. TBKP Genel Başkam Nihat Sargın da bir açıklama yaparak partisinin BM ka- ranyla da olsa her türlü askeri müdaha- leye karşı olduğunu kaydetti. Sorunun ba- rışçı yollardan çözülebileceğine işaret eden Sargın, "Türkiye'nin Irak'a karşı as- keri harekâta katılması, halka yalnızca savaşın acı ve yokluklannı tattumayacak, özgüriukJerin kazanılması ve demokratik yeniden yapılanma konusunda sağlanmış nlusal mutabakatın bozulmasına, milita- rist ve otoriter güçlerin egemenliğinin pe- kişmesine yol açacaktır" dedi. IRAK BM KARARINIREDDETTİ Başkentler: "Barış için son bir şans"Irak'ın resmi tutumunu belirlemek üzere Devrim Komuta Konseyi ile iktidardaki Baas Partisi'nin dünkü toplantısından sonra yayımlanan bildiride "Irak halkını oluşturulan koalisyona tarihte şimdiye dek benzeri görülmemiş bir ders verecektir" denildi. SSCB Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze ülkesinin Irak'taki vatandaşlannı korumak için askeri güç kullanmakta tereddüt etmeyeceklerini söyledi. Dış Haberler Servisi — Irak, BM Gü- venlik Konseyi'nin kendisine karşı kuv- vet kullanılmasına olanak tanıyan kara- nnı "reddettiği"ni resmen açıkladı. Bu arada dünyamn değişik başkentlerinde, BM Güvenlik Konseyi karan, değişik yo- rumlarla destekleniyor. BM Güvenlik Konseyi'nin Irak'a Ku- veyt'ten çekilmesi için 15 Ocak 1991'e dek süre tanıyan 678 sayılı kararı, Irak radyo ve televizyonunda okunan kısa yo- rumlarla "haksız, saldırgan, yasadışı" olarak nitelendirildi. Irak'ın resmi tutu- munu belirlemek üzere Devrim Komuta Konseyi ile iktidardaki Baas Partisi dün sabah ortak bir toplantı yaptılar. Toplan- tıdan sonra yayımlanan bildiride, "Irak'- ın karan ve tebditleri reddettiği, küstah- lık ve terorizm karşısında boyun egmeyeceği" belirtildi, "Irak halkının, topraklarını savunmak için savaşmaya hazır olduğu" kaydedildi. Güvenlik Kon- seyi'ni bölgedeki sorunlann tümünü çöz- mek için "tek bir kriter benimsemeye ve adaletin yolunu izlemeye" çağıran bildi- ride, ABD'nin bu kararın çıkması için her çeşit baskı, terorizm ve rüşvet yolu- nu denediği belirtildi. Bildiride, "Irak halkın, oluşturulan koalisyona tarihte şimdiye kadar benzeri görülmemiş bir ders verecektir" dendi. BM Güvenlik Konseyi'nin 678 sayılı kararına diğer tepkiler ise şöyle: Moskova-SSCB Dışişleri Bakanı Edu- ard Şevardnadze, Sovyet resmi haber ajansı TASS'a verdiği demecte, ülkesinin Irak'taki 3300 vatandaşını korumak için askeri güç kullanmakta tereddüt etmeye- ceğini söyledi. Kremlin daha once, Irak'taki Sovyet vatandaşlarının zarar görmesi halinde, bu ülkenin "çok ciddi sonuçlarla" yüz yüze kalacağını bildirmişti, ancak bu so- nuçların askeri müdahaleyi de kapsayıp kapsamadığı konusunda bir açıklama yapmamıştı. Londra — Londra muhabirimiz Edip Öymen'in bildirdiğine göre ingiltere Dı- şişleri Bakanı Douglas Hurd, Irak'a karşı kuvvet kullanılacaksa, bunun BM desteği sağlanarak yapılacak olmasından mem- nunluk duyduğunu bildiçli. BBC'ye ver- diği demeçte Hurd, şunları belirtti: "Bu, savaşa yeşil ışık değildir. Kararda da de- ğinildiği gibi şimdi ile 15 ocak arasında bir iyi niyet duraklaması söz konusu. Bu süre içinde Kuveyt'ten çekilmesi gerek- tiğini düşünmesi gerek. Bu olmadığı tak- dirde, savaşın ne kadar sürede çıkacağı- na artık BM Güvenlik Konseyi karar ver- meyecektir. Üye ülkelere BM izin vermiş olduğu na göre karan üye iilkeler alacak- tır." Paris: — Fransa muhabirimiz Sabetay Varol'un bildirdiğine göre Fransa Dışiş- leri Bakanı Roland Dumas, 678 sayılı ka- rarı "barışa hizmet etmesi gereken bir karar" olarak nitelendirdi, Fransa'nın 15 ocağa kadar olan süreyi "diplomatik yol- ları açmak ve bu kördüğümden çıkmak için" kuilanacağını kaydetti. Karann "Son bir uyan" belgesi niteliğinde oldu- ğunu belirten Dumas, "Bu aynı zaman- da kuvvet kullanımına izin veren yasa gü- cünde bir hukuki belgedir" şeklinde konuştu. Bonn — Almanya hükümet sözcüsü Hans Klein, Güvenlik Konseyi'nin, 678 sayılı kararıyla Körfez krizini çözme az- mini kanıtladığını söyledi. "Şimdi böl- gedeki banş Irak'ın elindedir" şeklinde konuşan Klein, Irak'ın ya 15 ocağa ka- dar Kuveyt'ten çekilmek ya da savaşa gir- mek ikilemi ile karşı karşıya bulunduğu- nu söyledi. Tokyo: Japonya hukümetinin. Irak'a karşı guç kullanılmasına izin veren Gü- venlik Konseyi karannı desteklediğini an- cak banşçı çözüm umudunu sürdürdü- ğü bildirildi. Pekin — Çin Dışişleri Bakanı Kiyen Kiçen Birleşmiş Milletler kamouyunu, so- ğukkanlılıkla davranmaya çağırdı. Tahran — Iran Devlet Başkanı Haşe- mi Rafsancani, "Kuveyt'te karşı Irak sal- dınsı kuvvet kullanmak da içinde, her türlü araçla sona erdirilmelidir" dedi. Kudüs — Israil Savunma Bakanı Mo- şe Arens, BM Güvenlik Konseyi karan- nın Irak'ın boynundaki ilrrriğı gerecek bir karar olduğunu belirtti, ülkesine yöneük bir Irak saldırısının hiçbir şekilde ceza- sız kalmayacağını söyledi. Cidde — Suudi Arabistan sözcüsü Adil H Cebir, kararı memnuniyetle kar- şıladıklannı bildirerek "Bu karar banşa dogru bir adım, barış için bir şans. Bü- tün dünya Saddam'a karşı" dedi. Kahire — Mısır'ın Dışişleri ile görevli Devlet bakanı Butros Gali, Güvenlik Konseyi karannı "banş için bir zafer" olarak nitelendirdi, bu karann uluslara- rası hukuk kurallannın uygulanmasına imkân vereceğini belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle