Katalog

CUMHURÎYET/10 HABERLER 1 ARALIK 1990 P A B L A M E N T O D A N Selvi'nin ö Selvı, SSK'nın aslı gorevlerını yapraayıp vakjf gıbı dolaylı yoüara gırdığını öne surerek bunun gerekçesının açıklanmasını ıstedı Selvı, Çalışma ve SosyaJ Guvenlık Bakanı Imren Aykut'un yazılı olarak cevaplaması ıstemıyle TBMM Başkanlığı'na sunduğu soru önergesınde tstanbul'da SSK tarafından 3 mılyar hraya yaptırılan bınanın vakfa devn ıle ılgılı ıddıalara açıklık getırılmesı gerektığıru kaydettı Selvı, "SSK'nın bılgısayar ıhaiesını alan Kaiafat Fınnası adına TMO'da çalışan bır kışının SSK'da daıre başkanlığına getınlme ısteğı doğru mu 9 " dıye sordu Selvı, SSK Genel Mudürü ve IBM Daıre Başkanj'nın görevden alınma nedenının de açıklanmasını ıstedı (AA) Kontrgerilla görüşmesi 532ES araştınlmasına yönelık SHP'lı Denız Baykal ve Ahmet Ersın ıle HEP'ın Meclıs araştırmaJarı ıle DYP'nın genel görüşme ıstemının önumuzdekı hafta TBMM Genel Kurulu'nda ele alınması konusunda Danışma Kurulu'nda ANAP'ın karşı çıkması sonucu anlaşma sağlanamadı Bu durumda Kontrgerilla ıle ılgıü onergeler Mecüs'te en eîken 40 hafta sonra ele alınabılecek TBMM Danışma Kurulu'nda anlaşma sağlanamaması nedenıyle SHP grup yönetımının konuyu, salı gunu toplanacak genel kunı) gundemıne getıreceğı oğrenıldı i S H P H a t ay Mıiietvekıiı Doç D r Alı Uyar, geçen pazar gunü Atatürk Anıtı onunde çocuklarıyla bırlıkte "Savaşa hayır" dövızlen caşırken gozaltına alınan Edıp Oral'la ılgılı olarak TBMM'ye bır soru önergesı verdı Uyar'ın tçışlen Bakanı Abdulkadır Aksu'nun yanıtlaması ıstemıyle verdığı önergede şu sorular yer aldı "Iskendenın'da "Savaşa hayır" dıyen ve masurn çocukların öldurulmesıne engel olunmasını ısteyen bır baba 3, 5, 7 ve 9 yaşlanndakı çocuklan ıle ıçerı aJındı rru 7 Sızın hukuk anlayışınız bu çocukların ıçerı alınmasına musaade edıyor mu 7 Savaşa taraftar mısınız' Bır babanın çocuklarını katlıamdan korumaya çalışması suç mudur, gırmeye çalıştığınız AT ulkelerınde bu yaştakı çocuklar savaş ıstemedıklerı ıçm ıçen alınır mı? AT'ye bu kafa ıle mı gıreceksınız 7 "Savaşa hayır" dıyen bır baba ve çocukJarını gozaltına almak, "Şerıat partısı kurulmalı" dıyen beledıye başkanımn ıfadesıne dahı başvurmamak laıklık ve çağdaşlıkla ne denlı bağdaşır?" (lskenderun / Cumhurıyet) S H P Tuncelı Mıiietvekıiı K a m e r G e n ç M a r d ı n l h Derık ılçesınde gozetım altına alınan 6 kışıden 25 yaşındakı Yakup Aktaş adlı gencm ışkenceyle öldurulduğu ıddıalarını bır soru önergesıyle TBMM gundemıne getırdı SHP'lı Genç, başbakan tarafından yanıtlanmasını ıstedığı soru önergesmde, Yakup Aktaş'ın gözetım altına almdıktan 4 gun sonra cesedının aılesıne teslım edıldığını belırterek, "Gözaltında bulunan bu kışı hükumetın guvencesı altında bulunduğuna ve sızın namusunuza emanet edıldığıne göre nasıl oldu 9 " dıye sordu Olayla ılgılı olarak savcılıkça soruşturma açılıp açılmadığını soran Genç, gozetım altında bulunan dığer 5 kışının akıbetmın açıklanmasını ıstedı (ANKA) P A R T İ L E R D E N Ecevit'in açıklaması Ecevıt, Köln Radyosu Turkçe Yayınlar Mudurü Yüksel Pazarkaya'nın Almanya'ya donerken Ataturk Havahmanfnda "sakıncalılar" lıstesmde adı var gerekçesıyle yurt dışına çıkmasına ızın \erılmemesını eleştırdı Ecevıt açıklamasında ozetle şunları söyledı "Sınır kapılarımızda zaman zaman hâlâ rastlanan uzucu olavlar yalnız dışarda çalışan yurttaşlarımız arasında huzursuzluk bazen de kırgınhk yaratmakla kalmıyor, aynı zamanda Türkıye'nm dunyadakı saygınlığını da zeüelıyor Buna son ornek de Pazarkaya'dır Ankara'da Devlet Tıyatrosu'nda pıyesı oynanırken sakıncasız olan Pazarkaya, geçen gunlerde bırden 'sakıncalf oluverdı Bu olay sınır kapılarındakı sakıncalılar veva yasaklılar lıstesının ne kadar sorumsuzca hazırlandığını gösterıyor." X7|l/-r*o lÎTPf"îTIP ANAP'ın araştırma ve A 1X11 Cl UlV^LlllV po htıka uretmekten sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Metın Gurdere, "karıkatürlerle" başlattı|ı sıyası mucadelesıne bır yenısını daha ekhyor Gürdere'nın başkanlığında kurulacak FÜM (Fıkra Üretme Merkezı) SHP Genel Başkanı Erdal Inönu ve DYP Genel Başkanı Suleyman Demırel'ı konu alan fıkralar uretecek Fıkraların oluşumunda bu konuda yeteneğı olan kışılerden de yararlanıiacak Fıkralarda Demırel ve Inonu'nun gunluk sıyası gelışmelere konu olan sözlen, davranışları ve eleştırılerı kullanılacak "Kadın ve laiklik" Bakanlığı'nca hazırlanan laıklık raporunda, kadınlann şerıat çemberı ıle kuşatılmış, antı laık bır akınun hedefi olduğu savunuldu Genel Başkan Erdal Inonu, partı mechsı ve merkez yurütme ? kurulu uyeleruıe dağıtılan raporda, şıddet İ3İ ve dayak, sozlu ve hareketlı saldırının '/ sokakta, evde toplumun her kesımınde kadını bekledığıne dıkkat çekıldı Çalışmada özetle şu göruşlere yer verıldı "Eğıtımde cmsle, arası fırsat eşıtlığı saglanamamış yenı kuşaklar yetıştırecek kadınlanmız koyu bır habersızlığe mahkûm edıJerek şenat çemberı ıle kuşatılmış ulkemızde antı Atatürkçu, antı laık bır akımın hedefi olmuşlardır Kutsal dın duyguları dın ıstısmarcıları ve bu gerıcı akımı, kendılenne geçım aracı yapan fırsatçılar tarafından alabıldığıne sömurulerek Turkıye'mızı Ataturk'ten öncekı döneme gerı çekmektedır Şıddet ve dayak, sözJu ve hareketlı saldın, sokakta, evde toplumun her kesımınde, kadını beklemekte, onu çaresız bırakmaktadır" "Hülle"cilere yeşil ışık ıstıfa ettıkten sonra Doğru Yol Partısı'ne geçebılmek ıçm Demokratık Mucadele Partısı'nı kuran 6 mılletvekılıne DYP Genel Başkanı Suleyman Demırel, yeşıl ışık yaktı Hullecı mılletvekıllerı, 8 araiık ı cumartesı gunu DYP'ye katılabılecekler DEMP MJletvekılIerı Veysel Atasoy, Akın Gönen, tlyas Aktaş ve Nurhan Tekınel, pazartesı gunu DYP Genel Başkanı Suleyman Demırel'ı TBMM'dekı çaJışma odasmda zıyaret ettıler Mılletvekıllen gorüşmede, bırleşmenın ne zaman gerçekleşebıleceğını sordular 'GlK'inprofiliE3 'run 3 Olağan Buyuk Kongresı'nde seçılen GlK'te 10 uyenın hukukçu, 9 uyenın ıkhsatçı, 9 uyenın mımar- muhendıs, 1 uyenın sıyasal bılımcı, üç uyenın eğıtımcı, 2 üyenın tıp dalmda görev yaptığı tespıt edıldı GİK'te bın çıftçı, bırı tüccar, bırı sanayıcı, bırı eczacı ve ıkı de müteahhıt olmak uzere toplam 6 uye de serbest meslekle uğraşıyor Öte yandan GÎK üyelennın eğıtım durumlarına bakıldığında da ortaya çıkan tablo şöyle "Yukseköğrenımlı 35 uye, lıse mezunu 3 uye, ortaokul mezunu bır uye, ılkokul mezunu bır uye. Üyelerden 3'u profesör, 2'sı doçent, 14'ü yüksek bUrokrat, 21'ı de serbest meslek kanyerıne sahıp ANAP, 1 9 araiık tanhlerı arasına toplam 322 ılçenm kongresınj sıgdırdı TBMM Genel Kurulu'nda butçe göruşmelerı başlamadan ılçe kongrelerının bır kısmını • ^Mfj^m.—*) tamamlamak amacıvla hafta ıçerısınde de P ^ / ^ y ^ V yoğun kongre trafiğı yaşanacak Onumüzdekı hafta başından ıtıbaren 3 aralıkta 45, 4 aralıkta 15, 5 aralıkta 17, 6 aralıkta 13, 7 aralıkta 25, 8 aralıkta 13, 9 aralıkta ıse 18 ılçede kongre heyecanı yaşanacak Kongre hazırlığını surduren yaklaşık 500 kadar ılçenın kongresı de araiık a>ı sonundan başlayarak 15 günlük surede tamamianmaya çalışılacak (ANKA) Inönüy "Anayasa değişikliği ve başkanhksistemV'ni eleştirdv Özal'ın önerisi ciddi değüSHP lideri, curnhurbaşkanlığı tartışmalarının Özal'ın kişiliği iJe ilgili olduğunu belirterek "Özal'ın goruşleri mızah konusu olur" dedi. tç Politika Servisi — SHP mak diye de niteliyor. Bu konu- Genel Başkanı Erdal tnonu, da hiçbir yoruın yapmak istemi- Cumhurbaşkanı Ozal'ın "anaya- sa değişikliği ve başkanlık sisfemi" ıle ılgılı göruşlennın, ancak "mizah" konusu olabıle- ceğını söyledı tnönu, bugunku cumhurbaşkanlığı tartışmaları- nın Ozal'ın kışılığı ıle jlgılı oldu- ğunu behrttı Partısının yenı bır anayasa (aslağı hazırlamakta ol- duğunu ıfade eden tnonu, bunu seçıme gıderken kamuoyuna açıklayacaklannı ve anlatacak- lanm bıldırdı SHP hden Erdal lnönu, Mul- kıyelıler Bırlığı Jstanbul Şubesı- nın "Yeniden Yapılanma ve De- mokratık Katılım" konulu sem- pozyumunda konuştu Erdal yor. Çunku bugun anayasaya uymayan bir davranıs. o zaman nasıl nıtelenecek? Onun içın ben bu onerilen cıddite almakta zorhık çekiyonıra. Hiç konuş- mak istemhorum. Lugatlarda açıkça tanf edıJen tarafsızük ke- limesının anlamını değiştinnek gırişimını kamucnunun sağdu- yusuna karşı çıkan boyle bir gi- nsımı, ancak mızah konusu ya- pabiliriz." Inonu, her görevın ınsanlara bellı sorumluluklar ve davranış- lar getırdığım de belırterek "Kal- dı ki zaten eğer ıstisnaı olarak bir insan yapısını değıştırecek gorev varsa, o zaman o ınsan, yapısına aykırı bir ise talipİnonu konuşmasında, Cumhur- başkanı Türgut özal'ın "anaya- olmasın" dıye konuştu sa değısıklığı ve başkanlık siste- mi" ıle ılgılı önerılerını eleştır- dı, partısının bu konuda ne du- şundüğunu anlattı Cumhurbas- kanı özal'ın "tarafsız olamavacağı" göruşünü eleştıren tnonu, Özal'ın bugüne kadar yaptıklanna "yasal bir çerçeve" arayışında olduğunu behrttı İnonu bu konuda şöyle dedı "Onun için laraflı cumhur- başkanını kabul eden bir siste- me geçmelıviz diyor. Hatta bu yaklaşımı, namusluca davran- Cumhurbaşkanı seçımı ıle bırlıkte mıllettekılı ve yerel se çımlenn bırlıkte yapılması goru- şune karşı olduğunu da vurgu- layan tnönu, bu yolda daha on- ce referandum yapıldığını ve hal- kın bunu kabul etmedığını an- lattı tnönu, mıiietvekıiı ve verel secırrdenn aym anda yapılmasmı demokrası açısından yanlış bul- duğunu bıldırdı Konuşmasının son bölumun- de, "yeniden yapılanma" konu- suna değınen SHP hden, Turkı- ye'de bu konunun gundeme gel- mesının ıç ve dış sorun ve gelış- melerden kajTiaklandığını söyle- dı fnonu, dunyada yaşanan bu- yuk değışım anlayışı yanında, yurtıçınde kamu yonetunmdekı sıstemın tutarhlığını kaybettığı- nı anJatarak bu konuda şöyle dedı "Dış dunyada yaşanan onemlı degişiklikkr var. Bılımsel ve tek- nolojik alanda. Bılgi toplumu- na geçılıyor. Tum toplum duze- nını etkıleyecek bır yeni devrim. Daha onceleri geçen yuzyılda yaşanan sanayı devnmının dışın- da kalmış olmasının Turkıye'ye neye mal olduğunu biliyonız. Şimdi yaşanan devrimin dışında kalınmasının maliyeti de aynı olacaktır. Turkıye'nin gunde- mındekı bır onemli sorun, yaşa- nan bu gelişim devrimınin bir parçası halıne gelebılmektir. Eğilim sısteminden uretım sıste- tnıne kadar buvuk bır yeniden yapılanma gereklıdir." Dunyadakı gelışıme ayak uy- durabılmek ıçın ozgur duşunce- nın hâkım olması gereğmı vur- gulayan tnonu, bu konuda da "Ozgur duşuncenın olmadığı bir ulke ne kadar bılgısayar ithal ederse etsın, bılgılı bır toplum olamaz" dıye konuştu tnonu, laıklık konusuna değınırken de bu ılkeye karşı uluslararası sıya- sal bır hareket oluştuğuna dık- kat çekerek buna karşı mucadele edılmesını ıstedı Erdal tnonu, laıkhğı halka karşı savunmadık- Ianru, teokratık duzem Türkıytf ye yerleştırmeye çalışan sıyasal bır harekete karşı laıkhğı koru- maya çalıştıklannı bıldırdı Diğer panelistler Sempozyumun oğleden son- rakı bölumunde, İstanbul Bu- yukşehır Beledıye Başkanı Nurettin Sozen, ışadamı Ishak Alaton, gazetecı - yazar Guneri Civaoğlu, Doç. Dr. Bulent Ta- nor ve Türk tş'ten Gultekin Oz- dener panehst olarak konuştular Prof. Dr. Guogör Uras'ın yö- nettığı panelde ük söza alan Nu- rettin Sözen, yemden yapılanma surecınde yerel yönetımler ko- nusundakı gorüşlennı anlattı Yerel seçımlerle ışbaşına gelen makamlarla, tayınlerle oluştu- rulan kummlar arasındakı ılış- kılerde yasalardan kaynaklanan sorunlar olduğunu belırten Sö- zen, yerel yönetımlerın yetkıle- nnın arttınhnasını ve vesayetten kurtarılmasını ıstedı Gazetecı-yazar Gunen Civa- oğlu ıse 1990 yüındakı en dık- kat çekıcı olayın çok partıh düzen ıçındekı sosyal demokra- sının, komunızme karşı aldığı galıbıyet olduğunu behrterek bu gehşmelerın ışığmda SHP ıle DSP'ye sosyal pıyasa ekonomı- sını ortaya koymak gıbı çok önemlı bır mısyonun düştuğunu belırttı. Civaoğlu, "SHP faalka yeni mesajlar goturmelıdır. ANAP yakın zamana kadar bu- nu >apı>ordu Şımdı bu rolu SHP ustlenmelı Başkanlık tar- tısmalan bazı kesjmlere kuvvef şınnga eden bir tur tuzaktır. Amacı gundemın saptırılma- adır" dedı Işadamı İshak Ala- ton ıse devletın uretımdekı payı açısından Turkıye'nin Kuba ve Burma'dan sonra dunyada uçuncu geldığım vurgulayarak malı açıdan guçlu ancak uretım- dekı payı az olan bır devlet ya- ratabıldığımız takdırde 2000'lı yıllarda Turkıye'nin Avrupa'yı yakalayabıleceğını anlattı Türk-lş adına konuşan Gul- «ekin Ozdener ıse 1982 Anaya- sası'nın ulke sorunlanna cevap veremedığını behrterek "tşçiler olarak ne tarafa başımızı don- dursek yasak tevhasıyla karşdaş- maktan bıktık usandık" şeklınde konuştu özgurlukçu, çağdaş, katılımcı vasıfları onde olan bır anayasamn hazırlanma- sı gerektığme ışaret eden Özde- ner "Hatasız bır anayasa bazırianırsa geçmışteki malum kazalara uğramayız" dedı Doç Dr Bulent Tanör ıse yarı baş- kanlık sıstemının Turkıye ıçın tehlıkeh bır yontem olacağını behrterek "Cumhurbaşkanının tarafsızlıgını saglamak ıçın ba- sıt yol bu makamı yetkisız kılmaktır" dedı Tanor şunları söyledı "Yurntmenin guçlendi- nlmesı istenijorsa başbakan guçlendınlmelidir. Yurutmede ikinci bir baş yaratmanın fayda- sı yoktur. Davul ve tokmak ay- nı kışıde olmalıdır. Klasik parlamentenzm Tnrkiye için en u)gun vönterodir." İnonü soruları yanıtladı Panelden sonra tekrar kürsu- ye gelen SHP Genel Başkanı Er- dal Inönu dınleyıcıler tarafından yöneltılen soruları yanıtlandı lnönu, "DYP ile bırlıkte bir kampanya başlata- rak sıne-ı mıllete gıtmeyı duşu- nuyor mnsunuz" sorusuna şu karşılığı verdı "DYP ile biriikte barekel edersek hem bizım bem onlann oyu azalır. Kendı gucumuzle ik- tıdara geldığimızde daba iyı bir anayasa hazırtayabıunz. Anaya- sa değışiklığı ıçın ortak hareket etmeye luzum \ok Tummuba-' lefet partılen anavasanın değiş- tinlmesı konusunda goruşbirliği içındeler. Ancak Meclıs anlme- tığının buna dvermedığı bır or- (amda ortak bır metın hazır- lamak yararsız olur. Meclisle şu anda 11 boş sandalye var. Bu durumda onumuzdeki 7-8 ay ıçınde ara seçım yapılması gere- kıyor. AVAP >a ara seçım ya- pacak ya da erken genel seçim. Şovle ya da boyle onumuzdeki yıl mutlaka bir seçim olacak." NOTLAR Demirerin parmak izi CELAL BAŞLANGIÇ da, kursudekı lamba Demırel 1 m elıne takıldı O da yanjndakı Demirel'ın elınde beyaz plas- görev lıye seslendı tık kaplı kucucuk bır anavasa _ Alın kardeşım şunu Zatenkaplı kuçucuk bır anayasa vardı Aynı kursuden bu- gun önce konuşan Ozal'ın elındekı anayasa da aynı boyuttaydı, ama kabının rengı kırmızıydı Aynı kursuye bırer gun arayla çıkan Özal'Ia Demırel'm anayasaya yaklaşımları da farklıydı Özal 1982 Anayasası'nın savfalarını çevırıyor, cumhurbaşkanının yetkılerıne ılışkm maddelen ta- ne tane okuyordu Dun Demı- rel yaklaşık bır saa" suren ko- nuşmasında anayasanın kapağı- nı açmadı, nedenını de açıkladı. A — Bu anayasa, halkm tasdık etmek mecburıyetınde olduğu anayasadır Içınde ne olduğu önemlı değıl Sırf bunun ıçın ye- nı bır anayasa lazım Şurasını burasını değıştırmekle duzel- mez Bu anayasa lekelı kâğıda >azılı Bırtakım parmak ızlerı Bır var DEMtREL — Mulkıjelıler Birligi'nde konuşan Demırel, ısmarlama rejimın dokuntuleri toplanmaya çalışılı>or dedi. DYP GenelBaşkanı 82Anayasası'nın değişmesinisavundıu Anayasa lekeli kâğıtta"Herkesle birleşip mumkun olduğu kadar buyuk bir konsensus sağlayarak yeni bir anayasa yapacağız" diyen Demırel, Ozal'ın anayasa dışı yetkiler kullandığını soyledi. tç Politika Semsı — DYP Genel Başkanı Suleyman Demı- rel, toplumun butun kesunlerı- nın katılımı ıle sağlanacak bır konsensusle venı bır anayasa ya- pacaklarını söyledı 1982 Ana- yasası'nın "lekelı kâğıda" yazıl- dığını ıfade eden Demırel, "Boy- le bir anayasada ne kadar i>i şeyler yazılırsa yazılsın. çırkin duracaktır" dedı DYP lıderı, anayasanın cumhurbaşkanına verdığı yetkılerın "başkanlık sıs- temindeki kadar olduğunu" söylemenin "safsata" anlamına geleceğını bıldırdı Mulkıyehler Bırlığı istanbul Şubesı'nce duzenlenen "leniden Yapılanma >e Demokratik Ka- ölım" konulu sempozyuma dun de devam edıJdı DYP lıdennın konuşmacı olduğu oturumda, TÜSES Vakfı Başkanı Korel 1975'te Helsmki Nihaı Senedı^ nı ben imzaladım. O gunku cumhurbaşkanı 'ben ımzaJayacağım' dese ve oraya gıtmeye kalksaydı ben gonder- mezdim. Sonra sorariar adama, 'bu senın neym' djye. LHkemizi boyle gulunç durumlara duşur- meye kimsenin hakkı yoktur." Demırel, anayasa konusunda DYP'nın yapacaklarını anlatır- ken de "Önce millet ıradesı>le bir seçim yapanz. Ancak şunu soyleyeyim, bu seçım kanunu ıle (emsılı bır rejım kurmak mum- kun değıldır Rejımın lemsılı ol- madığı bır ulkede de vatandaşın soz hakkı yoktur" dedı Cum- hurbaşkanını halkın seçmesıne taraftar olduklarmı ıfade eden Demırel, bunun "başkanlık ya da yarı baskaıüık sistemini savunduğu" anlamına gelmedı- ğını, "başkanlık ya da yan baş- kanlık sısteminın Meclıs'e hakaret" olduğunu belırttı Cumhurbaşkanı Özal'ın kul- landığı yetkılerın anayasada başbakana tanındığına dıkkat çeken DYP lıderı Demırel, Cumhurbaşkanı'nın "canım, Akbnlut'u ben tayin ettım, ne çıkar bundan" dıyemeyeceğını söyledı Turkıye'dekı çarpıklığın bu- gunku parlamento zemınınde çözulemeyeceğını one suren De- mırel, ulkenın "surmezur bır ıs- raariama rejimin" dokuntulerı- nı toplamaya calıştığım ıfade et- tı Yeniden yapılanmada zıhın- lenn değışmesı gerektığı goruşu- nu savunan DYP hden, "Ne ka- dar tyi anayasa ve yasaiar yapar- sanız yapın, eğer onlar uygula- namazsa ne anlamı vardır" dı- ye konuştu Demırel'den sonra söz alan panelıstlerden İstanbul Barosu Başkanı Turguf Kazan da "Ana- >«sa Mahkemesı'nin, yurutme- nin danışma organı haline getı- rildigıni" söyledı Kazan, cum- hurbaşkanını halkın seçmesı gö- rüşunu savunmanm mümkün olmadığım da ıfade ederek, "Ataturk'e bile verilmeyen yetki- leri kimseye veremezsimz" dedı TÜSES Vakfı Başkanı Korel Goymen ıse Turkıye'de sorunla- nn, sıvıl toplumun yetennce yer- leşememesınden kaynaklandığı- nı anlattı Goymen, ayrıca mer- kezı hukumet ve yerel yönetım- ler dengesımn, yerel yönetımler tarafına değıştırümesı gerektiü- nı söyledı Bu arada, DYP Genel Başka- nı Suleyman Demırel'ın sem- pozyumun soru - yanıt bölumu- ne katılmayıp salondan aynlma- sı protesto edıldı Doç. Gungor Uras ve eskı rmlJetvekılı Turkfln Arıkan, Demırel'm davranışını "demokratık anlayış ve çoğulcu- lukla bagdaştıramadıklarını" behrterek salondakılere saygısız- lık olarak değerlendırdıler Mulkıyehler Bn-hğı İstanbul Şubesı'nın yaptığı duzenlemede konuşan Ozal'dan Akbulut'a, Inönü'den Demırel'e kadar her- kes 1982 Anayasası'nın değışme- sı gerektığını vurguladı "Nasıl degişmelı" sorusuna herkes farklı yanıt \erse de Demırel'm yaptığı saprama geçerlılığım ko- ruyor — Ortada herkesın dıdıkledı- ğı, kımsenın savunmadığı bır durum var Demırel "yeniden vapdanma"nın zorunJuluklarını anlatırken, 12 Eylul "oluştunılan" sıyasal yaşamı "30 melrelik daire içınde kuru- lan uç parti". "memur tayın eder gibı parti tavın etmek", "çarpık rejim", "ısmarlama rejim", "sur- mezur rejim" gıbı anlatımlar kullandı Sonra da TBMM'nın denetleme hakkından başlayan, yargının bağımsızlığma, bılım özgurluğune, orgütlenme ve ha- ber alma hakkına dek uzanan bır çızgıde bugunu eleştırdı, ge- lecekte nasıl olması gerektığını anlattı Çözum olarak da "ulke- yı seçıme goturmeyı" ve "seçim sonrası çok genış bır konsensus- le yeni bır anayasa yapılmasmı" ve "başkanlık sıstemıne şıddet- le karsı olsa da halkın seçeceğı bir cumhurbaşkam"nı onerdı Demırel, sıyasal yapılanmadakı engellerı anlatırken, bugun bıle AP ya da CHP adlarıyla partı kurmanın yasak olduğunu, ka- dın ve gençlık kollarının kuru- lamamasından yakındı Bu ara- dunya kadar engel var ^ bunu koymuşlar Gunun ıkıncı konuşmacısı olan lnönu de partıleşmenın önundekı engellerden Demırel'e koşut bıçımde yakındı tnönü başkanlık sıstemıne karşı çık- makla, aynı noktada bırleşıyor Demırel'le. Ama lnönu, cum- hurbaşkanını halkın seçmesıne karşı Ayrıldıklan noktalardan bırı de buydu Ancak lnönu de Demırel de Özal'ın neden seçım- Iı bır yarı başkanlık sıstemı ıs- tedığı konusundakı teşhıste bır- Ieşıyorlar Demırel, "Dunımunu meşrulaştırıyor" yaklaşımında İnonü ıse "Başkanlık sıstemi ijfin hıçbır ciddı gerekçe >ok. Ozal 'ben başka turlu olamam, anayasayı bana gore uydunın' diyor" göruşunde tnönu dunku konuşmasına iyı hazırlanmıştı Nasıl bır ana- yasa gerektığını anlattı once. Sonra da somut hedef gösterdı SHP, yapılacak ılk seçımlerde halka bır anayasa taslağı önere- cektı Halk bunu onaylarsa se- çım sonrası 1982 Anayasası de- ğıştırılecektı Demırei fazla hazrrlanmamış- tı Bıraz da zamanın kısalığın- dan olsa gerek konuşmasını faz- la derınleştınp boyutlandırma- dı Dun Demırel'ı dınleyenler de soru sorma olanağı bulamadı- lar Konuşması bıter bıtmez fır- sonrası tına gıbı gıttı Dermrel Dun gün- lerden cumaydı ve namaz saatı gelmıştı Bu nedenle de panelde söz alan Turkân Ankan ve Gun- gör Uras tarafından protesto edıldı Erken gıtmesı nedenıyle de Arıkan'ın "Acaba bu anaya- sada Sayın Demırel'in de par- mak izi yok mu" sorusunu du- yamadı Prof Bahri Savcı da Demırel'ın "Herkese soru>orum" sözunu, gıyabında yanıtladı Savcı'mn yanıtı "Halk vuzde 78 reddıyesinı verdi bu ik- tıdara, daha ne yapabılır? Bun- dan sonrası orgutlu siyası dına- miklere duşer" bıçımınde>dı Dun sabah ılk konuşmaa De- mırel'dı Konuşması bıter bıt- mez, sorular sorulamadan erken çıkmak zorunda kaldı Öğleden sonra konuşan lnönu de Anka- ra'dakı ışlerı nedenıyle salona 15 dakıka geç gırdı IzJeyıcıler "Bu muhalefetle yandık Biri erken gider, diğerı geç gelır" tebessu- mundevdı rosu Başkanı Turgut Kazan ^ m açıkladılar DYP hden Suleyman Demi- rel, konuşmasında anayasa de- ğışıklığı uzerındekı göruşlerını açıklarken, ı982 Anayasası'nın "lekeli kâğıda yazıldıgım" söy- ledı Demırel, "Herkesle birleşip mumkun olduğu kadar buyuk bir konsensus sağlayarak yeni bir anayasa yapacağız. Boyle bir anavasada degışıklık yaparsanız, ne kadar iyı şeyler yazarsanız ya- zın, çırkin duracaktır" dedı Cumhurbaşkanı Ozal'ın ana- yasa dışı yetkiler kullandığını one suren DYP lıderı Demirel, Cumhurbaşkanı'nın dış polıtı- kadakı gore\ının, "sefîr tayin et- mek ve yabancı sefırleri kabul etmek olduğunu" söyledı De- mırel bu konuda şoyle konuştu "Yoksa, Paris'te AGIK Anlaş- ması'nda, Başbakan'ı sol tarafı- na oturtup 'ışte canım ben ım- zalıyorum, sana ne hacet var' gi- bi, dunvanın bıçbır memlekeli- nin yapmadıgı ışı vapamazsınız. Sempozyuma çağrılması genelmerkez^ istanbulşubesinin arasını açtı Mulkıyelilenn Ozal kavs asıANKARA (Cumhuritet Bu- rosu) — Cumhurbaşkanı Turgut Ozal'ın Mulkıyehler Bırlığı is- tanbul Şubesı'mn duzenledığı sempozyumdakı cumhurbaş- kanlığına ılışkın değerlendırme- lerı hukukçulann tepkısıne yol açarken, Ozal'ın sempozyuma çağrılması da Mulkıyehler Bır lığı Genel Merkezı'yle istanbul Şubesı'nın arasını açtı Bırlık Başkanı, "Mulkiye'nin padişah- lık donemınden bu yana azınlık temeline dayalı kişı veya bane- dan sultasına kolaylık sağlayıcı davranışlar içınde olmadığım" soy ledı Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın sempozyumda cumhur- başkanının tarafsız olamayaca ğına ıhşkın sözlenm değerlendı ren Turk Hukuk Kurumu Baş kanı Kâzım Yenice şunlan söy- ledı "Cumhurbaşkanı, anayasava gore devletın başıdır. Turkıye Cumhurıyeti'nı ve Turk milleti- nın birliğıni temsil eder. Goreve başlarken bu gorevı tarafsızlık- la yerine getiımek ıçın butun gu- cuyle calışacağına buyuk Turk mılleti ve tarıb huzurunda na- musu \e şerefi uzerine ant içmiş- tir." Anayasa ve yasalara uymanın herkesın, ozellıkle de devletı yo netenlerın görevı olduğunu ha tırlatan THK Başkanı Yenice, anayasaya gore seçılmış bır cum- hurbaşkanının, Anayasa Mah- kemesı'nin kararlannı eleştırme- ye hakkı olmadığım vurguladı Yenice, anayasanın temel kural- lanna devletın başındakıler ta- rafından uyulmaması halınde hukuk devletınden değıl hukuk anarşısınden soz edılebıleceğını sövledı Mulkıyehler Bırlığı tstanbul Şubesı Başkanı Huseyin Ergun, bır gazetedekı "Ozal, Mulkiye- lilerle barıştı" başlığj hakkında göruşunu soran gazetecılere, "Başlıgı başarılı bir gazetecilik olarak degerlendınyonız" dıye- rek şunlan söyledı "Daha once kurulan cunihu- riyet hukumetlennde olduğu gi- bi Sayın Ozal'ın kurduğu huku- medenn hepsınde de en az dort- beş Mulkıyeb yer almıstır. Çeşit- li partılerde etkin rol alan çok sayıda Mulkiyelı arkadaşımız bulunmaktadır. Herhangi bir polıtık kadro veya lıderın Mul- kiyelilere kuskunlugunden bah- setmek, ancak çarpıcı bır haber başlıgı olarak deger taşır. Mul- kiyelıler Bırlığı Istanbul Şubesi olarak butun toplumsal vesiya- sal kesımlere açtıgımız plat- formlann topiumumuzun banş içinde vaşama ozlemıne bır kat- kı olduğunu duşunuyoruz. Bu- gune kadarkı butun konferans, açıkoturum, panel ve toplantıla- nmıza konuşmacı, panelist ve dinleyıcı olarak katılıp bîzi onurlandıran herkese şukranla- runızı sunuyoruz." Bırhğın Genel Başkanı Alpas- lan Işıklı ıse İstanbul Şubesı'nın Özal'Ia ılışkılennın sadece şube yönetıcılennı bağladığını, bunu da o şubenın uyelennın değer- lendıreceğını bıldırdı Işıklı, Özal'ın çok ıhtıyaç duyduğu bır sırada kendısıne Mulkıve'ye aıt bır platformda konuşma olana- ğı sağlandığını, bunun sorumlu- luğunun şube yonetımını seçen uyelerı ılgılendırdığını söyledı Mulkıyelılenn, toplumun oz gurleşmesı ve demokratıkleşme- sme açık bır topluluk oiduğunu vurgulayan Işıklı, "Mulkıve bır butun olarak ele alındığında, padişahlık donemınden bu vana hiçbır donemde azınlık temeli- ne dayalı kışı veya hanedan sul- tasına kolavlık saglayacağı dav- ranışiar içinde olmamışür" dedı Eğitimde laîklik kaygısı ANKARA (Cumhuriyet Bu- rosu) — Turk Eğıtım Derneğı (TED) Vakfı'nın duzenledığı "Eğitimde Laiklik" toplantısın- da, butun eğıtım kurumlarına "dınsellik karakteri" verılmeye çalışılmasının kaygı vencı bu- lunduğu kaydedıldı / "Eğitimde Laiklik" toplan /• sının dun sona eren ıkmcı gü- nunde, eğıtımı hedef alan antı- laık gınşımler, dın eğıtımı ve la- ıklık ıle Ataturk ılkelerı ve laık- lık konuları ele alındı Yıldız Ünıversıtesı öğretım uyesı Prof Dr Ozer Ozankaya, demokratik eğıtımın başta gelen özellığının "laik" olması olduğuna ışarel ederek "Oyleyse berşeyden on- ce laiklik kavramını tanımlayıp demokratik duzenle zorunlu bağlannı gostermek, ondan son- ra da laık eğıtımın nelen vapma- yı ve nelerden sakınma>ı gerek- tirdiğini belırtmek gerekmektedir" dedı