06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 DİZİ-RÖPORTAJ 28 KASIM 1990 YokluklarülkesiKuba'nın lideri, KomünistPartisi'nin vekarizmasının gücüyle ayakta duruyor Castro'nungeleceği ne olacak? Perestroyka sonrası Küba GENCAY ŞAYLAN —4— HAVANA — Castro ve Kuba, son 30 yılhk dönemın en ilgi çeken konularından biri olmuştur. Kuba ıle Latın Amerika ül- kelerindeki devrimcı hareketler arasındaki ilişki, "ABD'nin arka bahçesinde" bu bu- yuk deve meydan okuma, Afrika'dakı anti- emperyalıst mucadelelere doğrudan ve et- kin müdahale CdStro'yu da Kuba'yı da diınya basınının ilgi odağında tutmuştur. Şimdı sosyalist ulkeler kampında va da belki daha doğru bır ifade ile "Ikinci Dünya'da" çok buyuk bir donuşüm yaşa- nırken, Kuba \e onun karizmatik lideri yi- ne uluslararası medya için ilginç bir haber aJanı olarak gozükmektedir; çunku Küba, hem sozu edilen dönuşumün dışında hem de geleneksel desteklerden yoksun kal- maktadır. Kuba'nın ve Castro'nun geleceği konu- sundaki tartışmalara ışık tutmak için dun- yanın en onde gelen basın ve yayın organ- lan uzun bir süreden beri Kuba Devlet Baş- kanı'nın peşindedır ve herkes onunla ko- nuşmaya uğraşmaktadır. Örneğin Kuba yetkililerine "Castro ile kohuşmamın müm- kün olup olraayacağım" sorduğum zaman bu talebim tebessum ile karşılanmış ve ulus- lararası medyanın en buyuk devlerinin "yaklaşık bir yıldır randevu talebi ile sıra- da bulunduğu" belirtilmışti. Castro'nun sonu geldi mi? Kuba devrimı lıderınin kışılıği, bu dev- rımin ıster yandaş ıster karşıt olsun, son otuz yıhn kusaklannı etkılemiş olması, içer- diği romanüzm, "perestroyka ile beraber Castro'nun sonu geldi mi" sorusunun her yerde sorulmasına yol açmış gözukmekte- dir. Yani azalan Sovyet desteğı gerçeği kar- şısında, Kuba'nın ağır ABD baskısına da- yanıp dayanamavacağı her yerde bir mera- ka yol açmış denebilmektedir. Kuşkusuz Castro ve Kuba'nın geleceğı- ni belirleyecek en önemlı faktor, rejıme kar- şı muhaiefetin gucu ve yaygınlığı olacaktır. Yakın zamanlarda Kuba'yı zıyaret eden ve Castro rejimine karşıt olan gözlemciler bi- le etkın ve yaygın bir muhaiefetin söz ko- nusu olmadığından yakınmaktadırlar. Örneğin goruş ve yaklaşımları bırbirin- den çok farklı olan ve Castro rejimine sem- pati ile bakmayan ıkı kişinin, muhaiefetin yaygınlığı ve etkınlıği konusunda benzer yargılara ulaştığı gorulmektedır. Sozu edi- len bu iki kişi unlu Arjantınli yazar Timer- ! man (The Man VVıthout A Name, A Cell Without A Number kıtabının yazarı) ve Amerikalı sıyaset bilimcısi Halpern'dir. Jacobe Timerman. Arjantın'de Cunta donemınde ışkence görmuş, hapis yatmış, sosyal demokrat gorüşlu bir gazetecidir; so- zu edilen acılı deneyimıni, çok un yapan kı- tabında anlatmaktadır. Timerman, 2 yıl once Kuba'ya yaptığı ge- zi ile ilgilı ızlenımlerıne "Cuba: A Journey" adlı kitabında yer vermektedir. Yazar bu kitabında Kuba'da bir polıs, baskı ve kor- 1979 yılında Başkanlık Sarayı önunde Castro lehine gösteri yapan Kubalı askerler Ileride bir gün mutlaka 'Venceremos'Kuba'nın bağımsızlığı için mutlaka sosyalizm içinde kalınması gerektiği topluma aşılanıyor. Böylesi bir misyonun getirdiği ağır sonuçlara katlanmak da ancak gelecekte kazanılacağı inancı ile mümkün. Kuba'da dikkatı çeken şeylerden biri Castro uzerinde bır "lider kültii" oluşturmada en azından çok dikkatlı davranıldığı. Kuba'da Castro'nun heykeh yoktur, onun "yaşavan kişilerin heykelinin yapılmasına karşı oldugu" soylenmekte. Havana'da, Dışişleri BakanlığYnda bır oda- nın dışında, Castro'nun resım ya da posterinı goreme- dım, sorduklarım da olmadığını soyledi. Buna karşılık hemen hemen her yerde Che Guavera'riın resim poster- lerine rastlanıyor, bina yüzlerine, meydanlara ondan alın- tı sozler kazılmış. Guavera'dan sonra resim ve posterle- rine en çok rastlanan kişi Camillo Cıenfueges. Batista yönetimine karşı Sıerra Maestra'da surdurulen savaşın kahfamanlanndan Comaadante Cienfueges, zaferden he- men sonra bir uçak kazasında ölünce rejim tarafından yaşatılmış. Castro'nun önemli özelliğı sık sık halkın arasına ka- rışması olarak tanımlanmaktadır. Sık sık yapılan fabri- ka, okul, kolektif çiftlik ziyaretleri, konserlerde, tiyat- rolarda, spor musabakalarında bo> gosterme ve butun bunlann gayri resmi bir hava ıçınde gerçekleştırılmesi Castro'nun Jiderlik uygulaması içinde onemlı bir yer tut- maktadır. Söylendiğine gore bu tur davranışlar ile top- lumdaki "Castro karizmasının" canlı tutulmasına çalı- şılmakta ve bunda başarılı da olunmaktadır. Kuba'da dıkkat çeken, dışarıdan gelen bir yabancı ta- rafından hemen fark edilen ilginç bır ozellık, toplumda "biz faerkesten farklı bir halkız" turunden bır kültürun gelişmiş olmasıdır. Rejime hoş bakmayan Kubalıların bıle bu kulturden etkilendiklerı so>lenebilmektedir. Kuçuk ve yoksul bır ada halkının, otuz yıldır. burnunun dibinde- ki dunyanın en guçlu ülkesı ile sert bir duşmanlığı sur- durmesi, bu tur bir değer vargısının gelışmesıne katkıda bulunmuştur. Rejımın hemen hemen her fırsatta ve her yerde one çıkarıian temel sloganları da bu temayı işle- mektedir. "SodaoNsmaa Muerte" (sosyalizm va daolum), "Pat- ria o Muerte" (vatan ya da olum), "Venceremos" (ka- zanacağız) rejimin temel sloganları olarak tanımlanabil- mektedir. Castro yönetimı tarafından surekli kullanılan bu sloganlar ile Kuba'nın o güçlu, dev komşudan tam anlamı ile bağımsız yaşayabilmesı için mutlak olarak sos- yalist bir duzen içinde kalması gerektiği topluma aşılan- makta; sosyalizmden vazgeçme halinde bağımsızlığın da adım adım yıtirileceği vurgulanmaktadır. Doğal olarak boylesine bır misyonu yuklenmenin ağır sonuçlanna kat- lanmak, ancak gelecekte kazanılacağı inancı ile mümkün olmaktadır. Bu nedenle "Venceremos", her yere, âdeta ınsanların beymne kazılan bir sözcuk oiarak kullanılma eğılımı gostermektedir. Sadece resrru görevlilerin değil, ortalama Kubalının da bu farklı ve misyon sahibi bir halk olma değer yargısını paylaştıklan söylenebilmektedir. Örneğin Havana'da ah- baplık ettiğim birçok Kubalının, sporcularının bende bu- yuk hayranlık uyandıran başan ya da şampiyonlukları- nı olağan, âdeta sıradan bir iş olarak değerlendirmeleri- nı gormek çok şaşırtıcı olmuştur. Ortalama, sıradan Ku- balı, bır vatandaşının dunyanın en ıyikrinin yarıştığı bir spor karşılaşmasında birincı ya da şampiyon olmasını çok doğal karşılamaktadır. Izleyebildiğim kadan ile bu, "biz Kubalıyız ve farklıyız" kulturunun yansıması olmakta- dır. ku rejiminin egemen olduğundan söz edip Amerika'ya karşı direnmesinden dolayı Castro'ya sağlanan desteğin yanlışlığını tar- tışmakta; çok partinin katıldığı serbest bir seçimde oy alamayacağına inandığı Fidel'e karşı, toplumda etkin bir muhaiefetin oluş- mamasmı anlaşılması guç bir olgu olarak nitelemektedir.' Tanınmış bir Amerikalı sosyal bilimci olan Maurice Halpern de 30 yılhk bir ara- dan sonra bu yıl Kuba'yı zıyaret etmiş ve ulkede geçirdiği 1 ayın izlenımlerini Nevv York Times'ın "Kitap Eki"nde yayımla- mıştır Profesör Halpern'e gore Castro'nun karizması ve geniş toplumsal desteği hâlâ surmektedir. Profesor Halpern, bu yazısın- da ABD yonetiminı uyararak ekonomik ço- kertme politikası ıle Castro'nun ıktidardan uzaklaştırılmasının çok zor olduğunu ileri surmektedir. 600.000 uyesi bulunan Kuba Komunist Partısi, ulkenin tek ve en etkin politık gu- cü sayılmaktadır. Parti, Doğu Avrupa ko- munist partilerine oranla belli farklılıklara sahip gozükmektedir. Bunlann başında partı orgutlenmesinın devlet orgütlenmesi dışında tutulmasıdır. Başka bir deyişle parti ile devlet arasında, Doğu Avrupa ulkelen- nin eski duzenlerinde gozlenen bıre bır uy- gunluk söz konusu olmamaktadır. Partinin daha çok toplum içinde, toplumun devlet hiyerarşisi dışında kalan yarı-sıvil orgütle- ri içinde etkili bir konuma sahip olduğu söylenebilmektedir. Bunun partiye, belli öl- çude dinamizm kazandırdığı duşünulebil- mektedir. Kuba Komiinist Partisi'nin diğer bir özel- liği, orgutsel yapı içinde, toplumsal pres- tijleri oldukca yüksek, silahlı devrimi ba- şarmış kadroların hâlâ kosebaşlannı tutmuş olmalandır. Örneğin partinin birinci baş- kanı olan Fidel Castro'nun baş yardımcı- sı, yani fiılen partiyi yoneten Jesus Mon- tane Moncada saldınsından beri mucade- lenin içinde ve on saflannda yer almış bir kişidir. Örneğin Montane, Küba Komunist Partisı'ni Doğu Avrupa eski partileri ile karşılaştınrken şöyle bir değerlendirme yap- maktadır: "Biz Kiıbalıyız ve sadece bize özgii bir sistem içinde işlerimizi yürutuyoruz. Bize neden sosyal demokrat olmadıgımuı soru- yorlar. Bu mumkun değil, yoksul bir Üçiin- cu Dunya ulkesinde, hem de Amerika'nın burnunun dibinde iki karşıt sınıfın siyasal dengesi anlamına gelen sosyal demokrasi- yi hiç gerçekçi bulmuyonız. Biz Lçüncıi Dünyalıyız ve Karavipliyiz. Hiçbir ulkenin deneyimi, başka bir ulkeye transplante edi- lemez; Sovyetler'deki ya da Doğu Avrupa'- daki uygulama ve anlavış tabii çok farklı olacaktır. Bizi, örneğin Romanya ile kar- şılaştırıyorlar. Biz sosyalizmi bir dış güciin silahlı kuvvetlerine, bir ozgurleştirici işga- le dayanarak kurmadık. Kendi uJkemiz içinde, kendi gucumuzle devrimi başardık. Bu bakımdan hiçbir dış gucun ne yapma- mız gerektiği konusundaki uyarılanna ku- lak asmayız. Bizi devirmek isteyenlerin sa- vaştan geldiğimizi unutmamaları gerek, Doğu Avrupa ulkeierine hiçbir yonden ben- zemiyoruz." Partinin toplumsal yaşam içinde etkin bir bıçımde orgütlenmesi hiç kuşkusuz rejimin devamı için onemli bir faktordür. Ancak belki bundan da önemli olan nokta, parti ile toplum arasındaki yabancılaşmanın de- rinleşmemesidir. Bugünun Kübası bir yok- iuklar ulkesi olarak tanımlanabilmekted-.r ve bu nedenle partilı olmanın yaşam düze- yinde bir ayncalık sağlaması, toplum ile partinin arasmdaki uçurumu derinleştirebi- lecektir. Butün bu goruşler, en azından söy- lem duzeyınde resmi kişiler tarafından sık sık dile getırilmektedir. Ancak bunun ne öl- çude başarılı olduğunu tartışmak kolay gözukmemektedir ve ancak zaman içinde bu soruya bir cevap çıkacağı söylenebil- mektedir. Kuba Komunist Partisı, siyasal yaşama toplumsa! katıfımı olabildiğince arttırmak istemektedir. Örneğin Kuba'da oy verme yaşı 16, seçilme yaşı 18'dir. En yüksek si- yasal organ sayılan ve yasama gucunü elin- de bulunduran "Halk tktidannın Ulnsal Meclisi"nde partilı uyelenn çoğunlukta ol- madığı soylenmektedir. Ancak yıne de par- tinin bütün siyasal yaşamı yakından izlediğı ve etkin bir denetim uyguladığı bilinmek- tedir. "Castro'nun geleceği" sorusu, genel ola- rak siyasi gözlemciler ve politikacılar tara- fından pek kolay cevaplandırılamamakta- dır. Fidel'in toplumdakı etkisi ve karizma- sının surdüğune kuşku yoktur. Ancak aza- lan Sovyet desteği karşısında ABD'nin bas- kısına nereye kadar dayanılabileceği de açık uçlu bır soru özelliğı taşımaktadır. —BİTTİ— IV E T TI BttGBAYM TEKNOLOJKI UMDOGU FİYAM1NA MEYDAN OMOR! PCS Serisi, ustün nıtelıkli bir bilgisayann sahip olabileceğı bütiin özellikleri taşıyan, şık bır ltalyan... ve tam bır Olivetti. Kalıtelı. dinamik ve güvenli... PCS Serisi, robotik üretımın getirdiği ekonomiyle, uzakdoğu fıyatlanna bile meydan okuyor. İleri teknolojiyı herkesin kullanabileceği bir kolaylıkta sunuyor. Ve ışte PCS 86... • 27 ms disk erişim hızı, • VGA grafık kalitesi, • Metal muhafazası,# Ve ergonomık boyutlanyla., Avrupa'nın en büyıik bilgisayar üreticisi olan Olivetti'den... PCS 86, üretimi robotik, fıyatı ekonomik, kullaoışh ve pratik... NEC V30 (8086 MUADİLİ) 10 MHZ MİKROÎŞLEMCİ * 640 KB HAFIZA * 20 MB DİSK * 3,5" FLOPPY DİSK BİLSER (1 )175 00 00 • DENDATA (1)148 08 48 • ELSAN (1)1724944 •HAYTEK (1) 179 29 40 • İNCOM (1) 369 60 78 • PRES(l) 583 67 43 • PROBIL( l> 145 43 34 • SISPA(l) 15649 94 • TEKNOSAN(1)149 17 66 • VATAN ( 1 ) 1 3 4 4 8 0 0 l H 3 Q 3 BEKOBİM (51)19 83 47 • BİLSA(51) 21 69 71 • GILTAŞ (51)22 6966 • SOZER (51) 130809 8 1V1!€1:W RlinF.S U\ nt 0090 • CEN (4) 223 64 08 • İNCOM <41167 93 04 I d l H f f l ERTUNÇ (24)21 71 65 • KAVRAM (24)15 11 29 • MAKRODATA (24) 22 18 18jMjJV|İELSAN (71) 14 05 24 • MODEV1 (71)17 21 39 İSABİM (261) 31 288 H U M ^ O l Ş E L (31) 18 34 28 QUJlWJHnTr (469) 17 326 HÜVİMjlBI Gl NfiOR (011 )21 763 ^ ^ ^ ^ Q 3 TEKNOVETTİ (22)11 64 17 •HMMfcVmiii BIEM (85)117179 IMAKROBtM (33) 12 14 9 4 l f l m W n W EKOM (821) ?STS7Bnn1SnMtKwnKOM )7S57BT«1lfcl BETA (61111 11 81 ADAPA/AKI KONV \' ALTLN (36)14 18 31 I İAKADEMI (031)12 989 ollvelliTel: 175 08 10(15hat)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle