Katalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumhunyet Matbaaalık \v Gazetecüık Turk Anonım Şırketı adına Nadır \«dl # Gcnel Yaym Madürtl. H«MH CnuL Mutsstıt Mudurü Emi« Ifakhgil. Yazı ISICTI Mudiırü Okay Gdnnniı. Q Habcr Mcrkezı Mudurü. Ydpa B«JCT. Sa>fa Chızenı YöMtmcnı All tor 0 Temsılaler ANKARA. Atnet T.n, İZMIR HiklBCt ÇrtMıajv. ADANA: ta k Polılıka Cdal BattapC Du Haberfcr ttfm Mn. Elononn C««fb Tarto, h Sendıka. Ş*toa> faaad. Killıilr Cdal U«tr, Isunbui H»t»lcn bnal Kaf>k, E|]lu>ı G<n) Şvlaa. Yım Kıbcrktı Necdcl Dop>. Spor Duu;ınaıu- AMdkadr VaotaM. Dızı tozıla* b » a ÇaJ^JıM. \r*surnu ŞaUa 4*ay. DluetınK AMlflaa YUKI £ Koordlıuıör 1fcT J Koratoaa 0 Mâl. ljl*î Ejol trhmt 0 Muha«be Bslcaı fav 0 Buifc Piantana Sevjj CkmıafccKotfei 0 Rekkm Anc Tanuı 0 EA Yayınlaı H.ly, Akrol A t<Urc Hnsnu C x ı 0 tjletroe Ömttt ÇtUk 0 Bujı-lı.™ S«i taX 0 Penond Sr>tl İMUnotla YnyiK Kundu BnkMH Nad* Naıli Oku, UM. Wpı Botr. H a ı rtul. HikaM ç a U ı n Ok» Gciataslı. Uf»r » a n bku Sdt"k. An S n s AkBM Tu Bttsm **ram. Cıunbonya Mutaacılık « Gazotahk TA_Ş Ttlrk Ocj* Cad. 39/41 34334 lıl PK 246 • lnutKll Td 512 M 05 (20 haı). Tda 2224», Fu (!) 526 60 72 £ «urcfar Aakaıs Zıyı Gokalp Blv lakjlap S. No 19/4,fct133 11 41-47. b 42344. Fu. (4) U3 05 65 0 faak- H. Zıya Bh 1352 S 2/3. Td: 13 12 30. lHn 52359, Fu (51) 19 53 60 0 /UUK lnftnü Cad 119 S No I K*l I. Td 19 37 52 (< tuı). Tdo. «215!. Fu (71) 19 25 71 TAKVİM: 28 KASIM 1990 hnsak: 5.28 Güneş: 6.58 öğle: 11.57 tkindi: 1473 Akşam: 16.44 Yatsı: 18.10 BBC televizyonunda konuştu Salman Rüşdü caıılı yayınla ortaya çıktı Salman Rüşdü, önceki gece BBC televizyonunda canlı yayında yer aldı. Rüşdü, 1988 sonbaharında yayımlanan 'Şeytan Ayetleri' adlı romanıyla kendini büyük bir tartışma içinde bulmuştu. EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA — "Şeytan Ayet- leri eski bir kitap. Artık buna bir nokta koymanın zamanı geldi. Bötük porçük yaşamımın parçalannı da bir araya getire- rek her şeye yeniden başlama zajnaoıın geldi." Salman Rüşdü, önceki gece BBC televizyonunda konuştu. Iki ay önce ilk kez ITV Televiz- yonu'nun sanat programında, daha önce banda alınan bir söyleşisi yayımlanmıştı. Bu kez Rüşdü, korumalan ile birlikte BBC stüdyosuna kendi gitti ve canlı yayında yer aldı. Yakla- şık iki yıldır saklanan Rüşdü'- nün Oxford ve Cambridge üni- versitelerindeki özel ve seçkin edebiyat sohbetlerine çok önce- den beri katıldığı biliniyordu. Saklandığı adresten radyoda da söyleşilere katılmış, gazetelere edebiyat eleştirileri ve makale- ler yazmıştı. Ancak şimdi ilk kez kamuoyu önüne, televiz- yon ekranında bile olsa, çıkmış oluyor. tki ay önceki görüntü- süne bakışla, çok daha sakin ve huzurluydu. Ingiltere'deki Iran yanlısı Müslümanlan temsil ettikleri söylenen bazı kişiler, Ruşdü'- nün "özür" niteliği tasıyan da- ha önceki ifadelerini kabul et- meyeceklerini söyleyip "Şeytan Ayetleri" piyasadan toplatılıp yok edilmeden sorunun kapan- mayacağında ısrar etmişlerdi. Rüşdü bu konuda da "Müslii- man liderler ile görüşiiyonım. Ve ortak bir zemin bulmaya ca- lışıyonım. Kanımca böyle bir zemin var. Önemii olan, bunu goçlendirmek" dedi. Ama kimlerle konuştuğunu açıkla- madı. Yapıtlan her zaman tartışma yaratnuş bir yazar olan Salman Rüşdü, 1988 sonbaharında ya- yımlanan "Şeytan Ayetleri" adlı romanıyla daha da büyük bir tartışma içinde bulmuştu kendini. Kitap, İngiltere'de Müslümanlann yoğun yaşadık- lan Leicester kentinde "tören- le" yakıldıktan sonra, Hindis- tan ve Pakistan'daki gösteriler- de ölümlere neden olmuştu. Daha sonra Türkiye dahil Mus- lüman ülkeler kitabı yasakladı- lar. Hayal ürünü romanın için- de kısa bir "rüya sahnesi"nin, tslama küfür niteliği taşıdığı öne sürülüyordu. tran'ın dini lideri Ayetuilah Humeyni, Rüş- dü için 1989şubat aymda "kat- PROF. GÜRÜZ H vaciptir" deyince, lngiliz Giz- li Servisi, Rüşdü ve kansmı Londra'daki evlerinden alarak bilinmeyen bir adrese götürdü. Göturüş o götüruş, Ruşdü gi- bi yazar olan eşi Marianne Wiggins, saklanarak yaşamaya tahammul edemeyince aynldı ve bu yıl başlannda Amerika'- ya gitti. Ingiltere'nin cüız fıkir haya- tı, Rüşdü olayı ile canlandı. Bir yanda, "Dine küfür, fikir ve ifade özgürliigü degildir" di- yenler, bir yanda da "Edebiyat ve fikir üriinlerine sansür uygu- lanamaz, beie yazariann görüş- leri başka bir kesime uymadı diye öliımle tehdh edilemezier" diyenler gazete ve dergi sutun- larında karşılıklı polemik yap- tılar. Rüşdü'nün saklanmaya bajladığı ilk aylarda dünya ça- pında bini aşkın yazar ve sanat- çı, 22 ülkede yayimlanan 62 ga- zete ve dergiye verdikleri ilan- da "Riışdü'ye İfade Özgürlu- gü"nden yana tutum takındı- lar. Bu arada "Şeytan Ayetle- ri"nin yayıncısı "Viking/Pen- guin", daha ucuza satılacak ye- ni baskısını yapamadı. Yayınevinin kapısında sürekli polis durur oldu. "Şeytan Ayetleri" aylarca en çok satan kitaplann başında kaldı. TUBrEVK bilimsel çalışmaya açık TAYFUN GÖNÜLLÜ ANKARA — Türkiye Bilim- sel ve Teknik Araştırma Kurumu (TÜBtTAK) Başkanı Prof. Ke- mal Güriiz, kuruma yeni bir şe- kil vereceklerini açıkladı. Temel bilimlere ağırlık verileceğini söy- leyen Prof. Gürüz, yaptığı kad- ro değişikliklerini savunarak "Kapımız sadece bilimsel çalış- malar yapmak isteyenlere açık" dedi. TÜBlTAK'ta eski Başkan Prof. Mehmet Ergin'in oluştur- duğu kadroyu değiştirmeye baş- layan Prof. Kemal Gürüz, şim- şekleri üzerine çektiğini belirte- rek "Ancak benim için hiç far- ketmez. Çok açık ve kesinlikle ifade ediyorum; atamalan yap- madan önce gorevde oian insan- lar bilimsel alanda Tiirkiye'nin en seçkin insanlan değillerdi" dedi. Amaçlannm TÜBİTAK- ın uluslararası bilimsel camiada hak ettiği yeri alması olduğunu ifade eden Gürüz, şöyle konuştu: "TÜBİTAK, Türkiye'nin en önemii kurumlanndan biridir. Bu kurumun kapılan evrensel ölçütler dahilinde bilimsel çalış- malanyla uluslararası alana te- mayiil etmis insanlara kapısı başka hiçbir şeye bakmaksızm açıktır." TÜBİTAK butçesinin 70 mil- yar liradan 152 milyar liraya çık- tığını bildiren Prof. Gürüz, Ge- liştirme ve Destekleme Fonu'na da ek madde koyularak ek mad- di gelir sağlanacağını kaydetti. Bütçedeki artışı "çok iyi" bul- duğunu belirten Gürüz, "Önü- mözdeki birkaç yıl içinde Turk bilim adamlanna özellikie ileri teknoloji ve temel bilimlerde araştırma vapanlara buyiik im- kflniar yaratmayı prensip edin- dik. TÜBtTAK bunu yerine •«recektir" dedi. Asya ve Afrikalı yazarlar, 'değişen dünya'daki konularını İstanbul'da tartışacak İ i dtinyada yazarınAsya ve Afrika'dan yazar ve şairleri bir araya getirecek sempozyumda "Değişen dünyamızdaki yazann konumu" ve "Telif haklan" gibi konular ele alınacak. 8 aralık günü "Aziz Nesin Gecesi" ile devam edecek etkinlikler Ankara'da sona erecek. Kttltür Servisi — 1958 yıhn- dan bu yana etkinliklerini sür- düren Asya-Afrika Yazarlar Birliği'nin (AAYB) bu yılki "buluşma yeri" Istanbul. Kül- tur Bakanlığı ile Türkiye Yazar- lar Sendikası'nm girişimiyle Türkiye'ye gelecek Asya ve Af- rikalı yazarlar 6-7 aralık tarih- lerinde gerçekleştirilecek iki günlük sempozyuma katüacak- lar, aynca yine Türkiye Yazar- lar Sendikası'nm duzenlediği "Aziz Nesin Gecesi"nde bulu- nacaklar. Son beş yılda dünyanın ben- zeri görülmeyen bir değişim sü- recine girdiğini söyleyen Asya- Afrika Yazarlar Birliği Sempoz- yumu Düzenleme Komitesi Ikinci Başkanı, yazar Demirtaş Ceytaun "Sistemler arası ilişki yogunlaştı. Devletkr, 21. yiizyı- la uygun model arayışlan içine girdi, duvarlar ytkıldı. 20. yiiz- yılın anafikrini oluşturan 'sosyalizm' kavramı yeni ifade arayışlanna neden oldu. Tüm degişimler sıçramalı bir şekilde gelişirken bir yandan da yeryii- züniin birçok bölgesinde yeni sömürgeci oluşumlara karşı sa- vaşımı devam etti" dedi. Türkiye Yazarlar Sendikası bu değişim sürecinde, yazarın "yeni dünya"daki konumunu tartışmayı amaçbyor. 6-7 aralık tarihlerinde Atatürk Kültür N ETKİNLtKLERİ — Gazetemiz yazarlarından tlhan Selçuk ve Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Oktay Akbal, Aziz Nesin için duzenlenen geceyekatılacaklar (Üsttesoldan sağa). GecedeTheodorakisdebulunacak (Alltasagda). Tunuslu TaharBekri ile Lüb- nanlı Venüs Huri Gata (altta solda ve ortada) sempozyuraa katüacak. Merkezi Konser Salonu'nda gerçekleştirilecek sempozyumda "Dunya nereye gidiyor, yazann yeni işlevi ve sorumluluklan ne olacak?" gibi sorulara yanıt aranacak. Asya-Afrika Yazarlar Birliği toplantısına 26 yazann katılaca- ğı kesinleşti. Bu yazarların ara- sında Hindistan'dan, Asya- Afrika Yazarlar Birliği'nin ede- biyat ödülü Lotus'u kazanmış, Delhi Üniversitesi öğretim üye- lerinden Bhisham Sahni ve Hin- distan AAYB Genel Sekreteri Balu Roa da bulunuyor. Top- lantıya ŞSCB'den şair Anar Rı- zaev, şair ve eleştirmen Y. Sida- MÜSLÜMANLKTA KADLN HAKLARI — Time dergisinde "MüslümanükU Kadın Haklan" konulu inceleme yayımlandı. Yazıda günömözde Islamın baskı anlamına geldigi belirtiliyor. Peçenin ardındaki yaşam Dış Haberler Servisi — Time dergisinde, 'Muslümanlıkta Kadın Haklan' konulu bir inceleme yayımlandı. Muhammed'in kadın haklarına önem verdiğinin ^oırgulandığı yazıda, günümüzde lslamın çoğunlukla baskı anlamına geldiği belirtiliyor. Lisa Beyer tarafından kaleme alınan yazıda Müslümanlann peygamberi olan Muhammed'in karılannın hayat dolu ve güçlü iradeli kadınlar oldukîan, ilk kansı Hatice'nin, onu kervan ticaretinin temsilcisi olarak görevlendiren zengin bir iş kadını olduğu, Ayse*nin ise siyasal yaşamda söz sahibi olup peygamberin ölümünden sonra onun öğretilerini savunup yaydığı açıklanıyor. Müslüman ulkelerde bugün de kadınların önemii pozisyonlara gelebildiklerinin belirtildiği yazıda, "Fakat eğer peygamberin kanlan çagdaş İslam dünyasında )aşasalardı, bağımsızlıklan için büyük bedeller ödemek zorunda kalacaklardı da" deniliyor. Müslüman partizanhğın gelişmekte olduğu her yerde, kadının baskı altında olduğunun açıklandığı yazıda, tran'da 1979 devriminin nasıl kanuni haklan silip süpürdüğü, bu tarihten sonra birçok Müslüman ülkede kadınların tüm yasal haklannın nasıl yontulmaya başlandığı anlatılıyor. Bu gelişmelere örnek olarak 1985 yılmda Mısır Yüksek Mahkemesi'nin, 1979'da çıkartılan ve kadına, kocasının ikinci bir kadmla evlenmesi halinde ondan boşanma hakkını veren kanunu yürurlukten kaldırması, Sudan'da 1989'da yönetime gelen askeri rejimin, yanında babası, kocası veya ağabeyi olmayan bir kadına bu üç kişiden birtnin Lzni olmadan yurtdışına çıkma hakkı vermemesi gösteriliyor. Cezayir'den verilen örnek ise 1984 yılında kabul edilen Medeni Kanun'la kocanın herhangi bir nedenden dolayı karısım boşayabilmesi ve onu aile yuvasından atabilmesi. Bu kanunun tasarı aşamasında ise yasa hazırlayacılarından birinin, kocanın karısım dovebileceği sopanın boyunun beUrlenmesi için teklifte bulunduğu da çarpıcı bir nokta olarak veriliyor. Cezayir'de hazirandaki yerel seçimlerde başanh olan Islami Kurtuluş Cephesi, kadının ev dışında çalışma hakkını elinden almaya çalışıyor. Muhammed kendi çağı için oldukça liberal bir kişi, kurduğu din ise, kız çocuklann eğitiminin kutsal sayıldığı ve kadına mülk sahibi olma hakkını veren bir din olduğu halde İslam dini kimi ayncalıkh uygulamaları da başlattı. Örneğin Kuran'da belirtildiği üzere bir kadının mahkeme önündeki şahitliği bir erkeğin yarısı kadar değerli, erkekler dört kadınla evlenirken kadınlar bir eşle yetinmek zorundalar. Müslümanlığın bu yorumlarına karşın bir çok kadın, çarşaf ve peçenin sadece Batı'run gözünde baskı sembolü olduğunu başını örtmenin her zaman aklını da örtmek anlamına gelmediğini söylüyor. Kolombiyalı yürekli gazeteci'Duzarv Sürekli ölümle tehdit edildimKolombiya'daki El Espectador gazetesi Dış Haberler Şefi Maria Jimena Duzan, "Hükümet tedhiş olaylarının önünü almak için çok çalışıyor. Ama bu yetmiyor. Askerler uyuşturucu şebekeleriyle fazla içli dışlı" diyor. "Benimki, Kolombiyalı diğer gazetecilerin öykülerinden çok farklı değil" diyor 30 yaşındaki Duzan. "Kolombiya bir mozaiktir. Sokaktaki adam, yaşam biçimi, siyasetçi, her şeyi bunun içinde var" diye konuşuyor. LEYLA TAVŞANOĞLU WASHINGTON — Ulusla- rarası Kadın Gazeteciliği Vak- fı'nın VV'ashington'da duzenle- nen "901ı Yülarda Haber" ko- nulu konferansı çerçevesinde "Yürekli gazeteci" ödülüne la- yık görülen Kolombiya "El Espectador" gazetesi Dış Ha- berler Şefi ve köşe yazarı Ma- ria Jimena Dnzan'la konuştuk. Maria Jimena ülkesindeki u^şturucu şebekelerinin peşine duşmesi yuzünden defalarca ölümle tehdit edildiğini, kontr- gerillanm evine bomba yerleştir- mesi sonucu yaralandığını söy- ledi. Kızkardeşinin uyuşturucu şebekeleri konusunda bir belge- sel film hazırlarken öldürüldü- ğttnü anlattı. 30 yaşındaki Ma- ria Jimena gazeteciliğe 16 yıl ön- ce başlamış, öyküsunü şöyle an- latıyor. "Benimki Kolombiyalı diğer gazetecilerin öykülerinden çok farklı degil. 16 yü önce gazete- ciliğe başiadıgımda ülkemde ne- ler döndüğünü, basit baberin al- ündaki gerçekleri öğrenmek için kollan sıvadım. Kolombiya çok canlı bir ülke. Gazetecilik mes- leğine yeni başladığımda ülke- deki 6 ayn gerilla örgutü konu- sunda bir çalışma hazırladım. Kendilerini siddet knllanarak ifade etmeterindeki anlamı kav- ramaya çalıştım. Kolombiya gi- bi bir ülkede ölmenin, insan ya- şamının ne kadar ucuz olduğu- nu da o sırada aynmsadım." 1980'lerin başında Kolombi- ya'da uyuşturucu madde şebe- keleri sorununun ortaya çıktığı- nı belirten Maria Jimena sözle- rini şöyle surdürdü: "Bu kez kendimi bu işi anla- maya adadım. Bu, nasıl ortaya çıkmıştı? Aslında Kolombiya'- yı tek bir açıdan goriip kavra- yamazsın. Kolombiya bir moza- iktir. Sokaktaki adam, yaşam biçimi, siyaseti, her şey bunun içinde var." 1983'de gerillalar tarafından kaçınldığını söyleyen Maria Ji- mena "Ellerinde bir ay kaldık- tan sonra serbest bırakıldığım gün kontrgerilla evime bomba yerieştirdi, yaralandım. 1986'da El Espectador'un genel yayın müdüru öldürüldü. Çünkü ga- zete o sırada uyuşturucu mad- de kaçakçüiğıyla ilgili bir yayın yapıyordu" dedi. Olaylan izleyen 6 gazetecinin daha öldürüldüğünü, avukatı- nın da vurularak ağır yaralan- dığını anlatan Maria Jimena'nın bundan sonraki öyküsu şöyle: "Bundan bir yıl önce El Espectador'da bomba patladı. O olayda da 4 kişi öldü. Bunun üzerine uyuşturucu madde ka- çakçılanmn bir karargâhını bas- tılar. Olaylar iyice tırmanınca gazeteyi kapattık. Başka çare- miz kalmamışü. El Espectador'daki patlama- dan sonra surekil olumle tebdit edildim. Artık telefonlara da ce- vap veremez olmuştum. Geçen şubatta kızkardeşimi öldürdü- ler. Kolombiya'da uyuşturucu madde kaçakçılıgı ve bununla bağlantılı olarak tedbişle ilgili bir belgeseli lngiliz televizyonu 4. kanalına hazırlıyordu. Hükümet tedhiş olaylannın önünü almak için çok çalışıyor, ama bu yetmiyor. Çünkü ordu büyük bir sonın. Askerler uyuş- tunıcu şebekeleriyle faziasıyla içli dışlı." Günün birinde Kolombiya'da tedhişin önünün alınacağı ve bundan sonra da yeniden yapı- lanmanın başlayacağına inandı- ğını söyleyen Maria Jimena, ay sonunda ülkesine dönmeyi planladığını belirtti. "Peki, nasıl döneceksin? Ar- tık tehlikede degil misin?" so- rumuza Maria Jimena şu karşı- hğı verdi: "Galiba bu yıl beni rahat bı- rakıp kendilerine yeni bir hedef bulmaya karar verdiler. Çünkü benimle çok uğraştılar." rov, telif haklan uzmanı A. Vaksberg ve Sovyetler'de AAYB Ulusal Komite Sekrete- ri Türkolog K. Hekimov katıla- cak. AAYB toplantısına en ge- niş katıbm, Mısır'ın edebiyat dünyasından Dr. G. Asfour, merkezi Kahire'de bulunan AAYB'nin Genel Sekreteri Lo- utfi Q Khonli, Nur El Bin Fa- rahat, Abmed Abdal, Hegazzi Hassan Talel ve Hüssein Shoa- lan. Japonya'dan da iki yazar katılıyor toplantıya: Edebiyat eleştirmeni • Yukio Kuribara ile romancı, eleştirmen ve yayın- cı Oda Makoto. Cezayır'den Tahir El Vuet- tar, Lübnan'dan Apollinaire ve Mallermee Şiir ödülleri sahibi Vanüs Huri Gata, Tunus'tan Tahar Bekri, Kenya'dan Kenya Yazarlar Birliği Sekreteri Jans Mure, Angola'dan Victor Jor- ge, Filipinler'den, ülkesinin en tanınmış şairlerinden Virgüio Almario, Afganistan'dan eleş- tirmen Gulam Sabi ve Moğolis- tan'dan, radikal nitelikli "Hal- kın Gıicü" dergisinin basyaza- n Baldorj ve bir başka edebiyat- çı, Purevdorj katılacaklar. Toplantının "son an konuk'Man ise kendi istekleri üzerine Türkiye'ye gelecek olan iki Iraklı yazar: Irak Türkmen Edebiyatı Birliği Başkanı Ab- dellatif Benderoğlu ve Irak Ya- zarlar Birliği Başkanı Abdül Amar. 6-7 aralık tarihlerinde gerçek- leştirilecek sempozyumlara De- mirtaş Ceyhun, Bekir Yıldız ve Ataol Behramoglu "Değişen Dünyamızda Yazann Yeri", Necati Cumalı, Aziz Nesin, Alpay Kabacalı, Adnan Özyal- çıner ve Osman Karacan da "TeUf Haklan" başlıkh toplan- tılara katılacaklar. öte yandan Türkiye Yazarlar Sendikası'nm gerçekleştireceği bir başka etkinlik, "Aziz Nesin Gecesi". Türkiye Yazarlar Sen- dikası eski Başkanı Aziz Nesin'- in 75. doğum günü nedeniyle duzenlenen geceye Asya ve Af- rikalı yazarların yanı sıra çeşit- li sanatçılar katılacak. İstan- bul'da Abdi Ipekçi Spor Salo- nu'nda 8 aralıkta yapılacak ge- ceye onur konuğu olarak Mikis Theodorakis, Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Oktay Ak- bal, tlhan Selçuk, şarkılarıyla Nükhet Dunı, Ayson ve Ali Ko- catepe, Deniz Türkali, skeçle- riyle Genco Erkal, Müjdat Ge- zen, Cibat Tamer, Ercan Yaz- gan, Dilek Türker katılacak. Antmaiçin taslak • ADANA (Cumhuriyet Bürosu) — Başbakanlık Çevre Müsteşarlığı'nca, antma tesislerini kurma zorunluluğu, istisnai durumlar ile konut ve işletmelerin kanalizasyon yatınmlanna katılma yükümlülüğü konusundaki görüşleri içeren bir taslak hazırlandı. Anakent belediyeleri, bazı bakanhklar, DSt ve tller Bankası genel müdürlüklerine gönderilen taslakta, öğütülmüş de olsa tıkanmaya yol açan moloz, hayvan dışkısı, kum, mutfak artığı, saman, katran, cam, plastik, tüy ve kıl gibi maddelerle, antma ışlemi sırasında atık sudan aynlan çamurlann kanalizasyon şebekelerine verilemeyeceği bildirildi. THYVleıı balayı indiriıni • İSTANBUL (AA) — THY, balayı ve evülik yıldönümlerinde uçakla yurtiçi seyahat etmek isteyenlere cazip bir imkân sunuyor. Balayı ve evliiik yıldönümünü kutlayan çiftlere yüzde 50 indirim uygulanacak. THY'den yapılan açıklamaya göre, 1 aralık cumartesi gününden başlayacak yeni uygulamaya göre çiftler, gidiş-dönüş düzenlenecek biletleri için tek kişilik ücret ödeyecekler. Balayı ücretinde, evliiik tarihinden itibaren bir hafta içinde ilk kuponun kullanılması, yani gidiş yolculuğunun yapılması gerekiyor. 'Daha yeşil bir • IZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — tZFAŞ'ın 'daha yeşil bir fuar' sloganıyla başlattığı çalışmalarda 2 gün içinde 110 kamyon beton, taş ve moloz Kültürpark dışına atıldı. Anakent Belediye Başkanı Yüksel Çakmur, amaçlannın yeni yeşil alanlar sağlamak olduğunu söyledi. Kültürkpark'ı yenileştirme ve yeşillendirme çalışmalannı sürdüren tzmir Fuarahk Hizmetleri Kültür ve Sanat Ticaret AŞ'nin (IZFAŞ) bir yıl boyunca yaklaşık 11 bin metrekare yeni yeşil alan sağladığı bildirildi. Ştfe'ye SİT koruması • ŞİLE (AA) — Şile sahillerinin korunabilmesi amacıyla SİT alanı içine alındığı bildirildi. Şile Belediye Başkanı Ihsan Çayıroğlu, göreve gelmelerinden bu yana Şile ve sahillerinin güzelliklerinin korunabilmesi amacıyla yürüttükleri calışmaların sonuç verdiğini söyledi. Çayıroğlu "Tüm sahillerimiz Kültür Bakanlığı'na bağlı Koruma Kurulu'nca doğal SİT alanı ilan edilmiştir. Merkezde ise tarihi yapılar olan Tahlisiye Binası, Fener, Cami, Ocaİdı Ada Kalesi ve Rokethane binası gibi tarihi özelliği olan binalar da korunmaya alınmıştır" dedi. Kayseri'de deprem • KAYSERt (AA) — Kayseri'de önceki gece saat 21.30 sıralannda hafıf şiddetli deprem oldu. Deprem, Sanz ve Pınarbaşı ilçelerinde hissedildi. Sanz . ilçesinin Tavla köyünde 8 evde hasar meydana gelirken, Dandere köyü öğretmen lojmanının duvan çatladı. Pınarbaşı ilçesinde ise depremin hasara yol açmadığı bildirildi. Bu arada, deprem sırasında panik halinde sokaklara fırlayan Pınarbaşı ve Sarızlılar uzun süre evlerine dönemediler. Birçok kişinin de geceyi sokakta geçirdiği öğrenildi. Oyun kâgıtlan • ANKARA (ANKA) — Sanayi ve Ticaret Bakanhğı ölçüler ve Kalite Kontrol Genel Müdürlüğü, oyun kâğıtlarıyla ilgili 'zorunlu standart'ta bazı degişiklikler yaptı. Resmi Gazete'de yayımlanarak yıirürlüğe giren değişikliklere göre oyun kartlannda 'dikdörtgen' olma zorunluluğu kaldınldı ve kartların boyutlan serbest bırakıldı. Yeni standart aynca laklı kâğıt ve plastikten oyun kartlarının dayamklıük ölçülerinde de aynm getirdi.