Katalog

I KASIM 1990 KEYKÂŞAM CUMHURÎYET/9 STANBUL'DA BUGÜN • 10-17 Kasım Dünya Genclık ve Öğrenci Haftası etkinlikleri çerçevesınde "Gençlik Haftası'nda 68 Değerlendirmesi" paneli saat 15flO'de MülkiyeUler Birliği toplantı salonunda. Konuşmacılar: Prof. Toktamış Ateş, Sıtfcı Coşkun, Hasan Yblçın ve Ragıp Zaratolu. • SP Kâğıthane ilçesi tarafından düzenlenen "Türkrye'de Sosyal Demokrasi ve Sendikalar" konulu toplantı, saat 13.00'de Çağlayan Düğün Salonu'nda başlayacak. Panele Cevdet Selvi, Prof. Alpaslan Işıklı, Çetin Uygur, Şükran Ketenci, Mukbil Zırtıloğlu ve Süleyman ÇeJebi konuşmacı olarak katılıyortar. *İR MEKTUP İstiklal Caddesi artık açılmalı • tstikla) Caddesi'ndeki yaya düzenleme ve tramvay çalışmaları ne zaman bitirilecek? Belediye daha önceden açıkladığı tarihleri devamlı erteliyor. Çalışmalar nedeniyle vatandaşlar caddeden geçmez oldular. Bir çok esnaf tadilat yapıyor. Esnafı ve caddede rahatça yürümek isteyen vatandaşlan, bu sıkıntılardan kurtarmak için Belediye'nin çalışmaları hızlandırarak bir an önce bitirmesini istiyoruz. HASBİ KARA AKSARATDAN Minibüs yolu kullanümıyor • Aksaray'da bir sure önce yapüan minibüs yolu, bazı minibüs sürüculeri tarafından kuUamlmıyor. Minibüsler için özel olarak yapılan bu yolu minibüs şoförlerinin kullanmalan zorunlu olduğu halde kullanmamalanm, yasalara uymamak olduğunu söyleyen yurttaşlar, trafik ekiplerinden bu kanuda gerekli tedbirleri almasını istiyorlar. SuGÜNLÜĞÜ İstanbul'a verilen su tSTANBUL (AA) — Istanbul'a su sağlayan 7 barajda, toplam 79 milyon 506 bin 500 metreküp su bulunduğu bildirildi. tSKI'den yapılan açıklamaya göre, son 24 saat içinde, tstanbul'a 817 bin 720 metreküp su verildi. Kente su sağlayan barajlardan ömerli'de halen en büyük rezerv bulunuyor. ömerli'nin dün ölçülen rezervi 37 milyon 171 bin 200 metreküp, maksimum rezerve göre doluluk oranı ise yüzde 13.89. ömerli'yi 21 milyon 054 bin metreküp rezervle Darlık Barajı ve 10 milyon 537 bin metreküp rezervle Terkos izliyor. Doluluk oranlan ise Eski Elmalı'da yüzde 54.07, Yeni Elmalı'da yüzde 21.14, Darhk'ta yüzde 18.63, Terkos'ta yüzde 6.49, Alibey'de 4.41, Büyükçekmece'de de yüzde 4.37. Barajlann dün ölçülen seviyeleri de Yeni Elmalı 52.43 metre, Ömerli 49.13 metre, Darlık 32.14 metre, Eski Elmalı 28.43 metre, Alibey 12.91 metre, Büyükçekmece 0.42 metre, Terkos —1.38 metre. Stitten sonra bedava ekmek • tstanbul Haber Servisi — Fatih Belediyesi, tstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce başlatılan Bebe-Süt projesi çerçevesinde günde 500 kilogram süt dağıtıldığmı bildirdi. Fatih Belediye Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, "önce lnsan" ilkesiyle başlatılan Bebe-Süt projesinde ayda 0-1 yaş arasmdaki 1011 çocuğa ücretsiz süt dağıtımının sürdüruldüğü kaydedildi. 8 Şubat 1990 tarihinden itibaren 150 milyon liraJık süt dağjtıldığı belirtilen açıklamada, Has-Ekmek projesinin de yürürlüğe konduğu, muhtarlıklardan alınan belgelerle 6 kişilik ailelere günde 2'şer ekmeğin ücretsiz verileceği bildirildi. İstanbuTda Hakkâri sergisi • İSTANBUL (AA) — Hakkâri El Sanatlan ve Fbtoğraflan Sergisi, tçişleri Bakanı Abdülkadir Aksti tarafından açıldı. Yıldız Sarayı Sergi Salonu'ndaki açüış töreninde konuşan Bakan Aksu, Hakkâri'de geniş bir hayvancılık potansiyeli bulunduğunu belirterek, daha önce kurulan E- Balık kombinası, iplik fabrikası gibi tesislere yenilerinin eklenmesi çabasmda olduklannı kaydetti. Hakkâri Valisi Şahabettin Harput da sergiyle, Hakkâri'yi daha iyi tamtmayı amaçladıklarını belirterek bölgede güvenlik sorunlarının bulunmadığını söyledi. Sergide, Hakkâri'den görüntüleri içeren bir slayt gösterisi de sunuldu. Hakkâri'deki tezgâhlarda dokunan kilimlerin, el emeği çorap, dantel ve öteki eşyanın yanı sıra, mahalli giysiler de sergileniyor. Kadın fuannda imza günleri • tstanbul Haber Servisi - FS Fuarcüık tarafından iüzenlenen Kadın '90 Fuan Istanbul Mecidiyeköy'deki FM Fuar merkezi'nde dün 11.00'de açıldı. Kadınm günlük yaşammı kolaylaştırmak için geliştirümiş araç gereç ve hizmetlerin sunulduğu fuarın açılışmı sinema sanatçısı Türkan Şoray yaptı. Sabah gazetesinin katkılanyla gerçekleşen fuara yüze yakın fırma katıhyor. Kadın '90 Fuan'nda kozmetikten, kitaba, ev eşyasmdan aksesuara kadar çeşitli ürunler sergileniyor. Fuarda kadın konusunun ele alindığı etkinlikler de yer ahyor. Bu çerçevede, Cumhuriyet Kitap Kulübü standında kadın yazarlann katıldığı imza günleri ile yine kadın ressamlann katıldığı resim sergisi düzenleniyor. Fuar boyunca sürecek olan imza günlerinin ilkinde gazetemiz vazan Mine G. Saulnier ile Suna Tanaltay kitaplarını ımzaladılar. Mine G. Saulnier okurlanyla söyleşisinde "Çoğunlukla yurtdışında olduğum için okurlanmla karşüaşamıyorum. Okurlarımla karşı karşıya olmaktan çok mutluyum" dedi. Fuar 25 kasım pazar günü sona erecek. (Fotoğraf: Nilgün Toptaş) Kayseri ve Sıvaslılar gecesi • tstanbul Haber Servisi — 'Sıvas Lisesi Mezunları Gecesi' Ramada'da, 'Kayserililer Gecesi' Baltalimam Grand tesislerinde yapıldı. Sıvashlar Gecesi'ne lisenin eski mezunları katılırken, Kayseriler Derneği'nin düzenlediği geceye Kayseri mîlletvekilleri Mehmet Kaşıkçı, Irfan Başyazıcıoğlu ve Mustafa Şahin (ANAP) ile bağımsız Servet Hacıbaşıoğlu katıldılar. Davetliler arasmda Kayserili işadamlarının yamsıra tstanbul Vali yardımcılanndan Necati Devecioğlu ve Dedeman Oteli zincirlerinin sahibi Mustafa Kemal Dedeman da bulunuyordu. (Fotoğraf: Alaattin Çiftçi) Boğaz'ayapılan köprüler ve otoyollar kaçakyapılaşmayı arttınyor Yapılaşma kuzeyde yoğunlaşıyor tstanbul'da daha önce Marmara Denizi'ne paralel olarak gelişen yapılaşmanın köprüler ve otoyollann yapümasıyla yön değiştirdiği gözleniyor. Kentin kuzeyindeki bu gelişmenin kamu arazilerinin ışgal edilmesine neden olduğu belirtiliyor. REMZİ GÖKDAĞ Fatih Sultan Mehmet Köprü- sü ve buna bağlı otoyolun hiz- mete girmesiyle Istanbul'da ya- pılaşmanın kuzeye doğnı kaydı- ğı, bunun düzensiz yapılaşma- yı da beraberinde getirdiği be- lirtiliyor. Kent planlamacılan, çarpık ve kaçak yapılaşmanın yaratacağı olumsuzluklara karşı önlem alınması konusunda be- lediyeyi uyardılar. Az yatırımlı ulaşım olanağı sağlaması nedeniyle bugune dek Marmara Denizi'ne paralel ola- rak gelişen yapılaşmanın son yülarda yön değiştirdiği gözle- niyor. Boğaziçi su yolu ile de- miryolu ulaşımının etken oldu- ğu Doğu-Batı doğrultusundaki bu gelişme, Fatih Sultan Meh- met Köprüsü ile bağlı otoyolla- nnın hizmete girmesiyle kuzeye yöneldi. Kent planlamacılan, Is- tanbul'da bu gelişmeler doğrul- tusunda yeni köprü ve otoyol- ları çevresinde çarpık yapılaş- manın meydana geleceğine dik- kat çekerek belediyeyi uyanyor- lar. Uzmanlar, yol çevresinin hızlı bir yapılaşmaya sahne ol- duğunu, bu nedenle ulaşım ta- lebinin de kuzeyde yoğunluk ka- zanmaya başlayacağım belirti- yorlar. Ancak bu gelişme, kamu ara- zilerinin kaçak olarak işgal edil- mesine neden oldu. Bu konuda henüz geç kahnmadığını belirter İTÜ Mimarlık Fakültesi öğre- tim üyesi Prof. Dr. Ahmet Kes- kin, Kamu kuruluşlanmn, oto- yol boyunca kaçak yapılaşma yı önleyebilmeleri için sıkı biı denetim gerektiğini söyledi. Be- lediye ve merkezi hükümetin yo- lun çevresindeki arazileri kamu laştırarak soruna çözüm bulu nabileceğini belirten Prof. Dr Ahmet Keskin konuşmasını şöyle sürdürdü: "tstanbul'un en çok koran- maya mahtaç bölgesi olan Bo- ğaz svtlannda yol boyunca ka- çak yapılaşma görüHiyor. Bu dunımun geltcekte önöne geç- mek mümkiın olmayacaktır. Otoyol bir ihtiyaçtır. Ancak bu ifctiyacın kentleşme modeline ve arazi kulianımına oiumsuz etki- leri de söz konusu. Memleketi- mizde yoUarın doğurdufu plan- az gelişme bir çok örneklerle doğrnlanmış olduguna göre, böyle bir gelişme kentin kuzey bölgesinin tahribine neden ola- caktır. Büyük ulaşım yatınmia- nmn doğal sonncu olan (stimü- lasyon etkisi) kentin mevcut yer- leşme sınırlannın kuzeyindeki bölgelerinin arazi kullanımım arzu edilmeyen bir şekilde etki- leyecekür." Istanbul Büyükşehir Beledi- yesi tmar Daire Başkanı Meh- met Yıldız ise kaçak yapılaşma- nın özellikle otoyol çevresinde olmadığını, yol bulunmayan pek çok bölgede de kaçak yapı- laşmanın söz konusu olduğunu böyledi. Otoyol çevresindeki ya- pılaşmanın ulaşım kolaylığı ne- deniyle tercih edildiğini beürten Yıldız, "Kaçak yapılaşmanın te- meUnde göç yatıyor. Istanbul'a ydda 500 bin kişi geliyor. Bu da ortalama yüz bin konut demek- tir. Ne belediye, ne de merkezi hükümet bu talebi karşılayacak giiçte degil. Bu talep karşılan- madıgı sürece kaçak yapılaşma- ya neden otuyor" diye konuştu. ATATÜRK. tNÖNÜ ÎLE HAVDARPAŞA GARI'NDA-Toprak ve taş sansı renkli ey koskoea kunt yapı! Bayram günlerlnde dlzi dizi pencerelerini süsleyen al bayreklan bir düşun. Ankara'dan her gelışinde onun için senin rıhtımlanna al halılar serilen o gonlümüzün ölümsüz sahibi Ataturk'ü nasıl unutacaksın? KöNUK YAZAR Haydarpaşa Garı'na sitem ÇELİK GÜLERSOY tlk karşüaşmamızı ben hatırlayamıyo- nım, sen nereden bileceksin? Hatırlaya- mıyorum, çünkü 3 yaşını kimseler bile- mez. lnsan zihni o yaşına kadar tumüy- le bilinç dışında kalır. Sisli ve puslu bir liman denizinin ufuklan gibidir o yıllar. Mütekait kıdemli Yüzbaşı Âkif Bey, 1933 yılı ekim ayında 3 çocuğu ve genç eşiyle yıllar sonra seni tekrar gördüğün- de, gençlik ve öğrenim yıllannı yaşar gi- bi olmuştu. Uzun bir hizmet dönemin- den, Anadolu'nun çeşitli dağlarında sa- vaştıktan, eşkıya izledikten sonra, senin eteklerinde nazh mavi sulara yeniden ka- vuşmak, butün tükenmişliğine ve yor- gunluğuna karşılık, ona bir gençlik aşı- sı gibi gelmişti. Genç, çekingen eşi Mü- nevver Hanım, hiç tammadığı bir büyük kente gelmenin heyecanını ve bütün sev- dikleriyle ailesinden kalabilen herkesi, Erzurum'da, Elazığ'da bırakmanın hüz- nünü yaşıyor olmalıydı. öbür 3 çocuğun duygulannı bilemem. Ama kendimi o sahnenin içine oturtabüiyorum. Ben, biç- bir şeyin farkında değildim, çünkü ola- mazdım. Üç gün süren uzun yolculukta yorulmuş, bıraktığım rahatı ve yatağı öz- lüyor olacaknm. Onu, amcamın Sultan Selim'deki büyük bahçeli, bahçesinde si- yaha bakan güller açmış konağında bul- dum da. Sonra Kariye'ye, ardından Yıldız'a ta- şınmışız. Yıldız'da, Beyoğlu'nda geçen yıllanm. Sen Istanbul'un bir ucunda, ko- ca bir amt gibi. Ben, öbür yanda, boy atan çocuk. Aklım erer çağa "geldiğim- de, savaş içinde Istanbul boşaltılırken, üç Astsubay Hazırlama 100. yıh kutlama tSTANBUL (AA) — Deniz Astsubay Hazırlama Okulu'nun 100. yıh dün törenle kutlandı. Törene katüan Deniz Kuvvet- leri Komutam Oramiral trfan Hnaz, bir asırhk mazisi olan eği- tim ynvasmın, Deniz Kuvvetle- ri'nin ve Türk denizciliğinin bu- gün ulaştığı çağdaş düzeyin el- de edilmesine çok büyük katkı- Iarda bulunduğunu belirtti. Deniz Kuvvetleri'ndeki çahş- malar hakkında da bilgi veren Oramiral Tınaz, 6 adet ay sınıfı denizaltılara ek olarak kızağa konan TCG Preveze'nin 1994, TCG Sakarya'mn ise 195 yıhn- da hizmete gireceğini, bunun ya- m sıra hücumbot, mayın avlama gemisi, mayın dökücü gemilerin inşasımn devam ettiğini, yenile- rinin de planlandığını söyledi. Oramiral Tınaz, 1983 yılında yapımına başlanan Aksaz- Karaağaç Deniz Üssü'nün de önümüzdeki yıldan itibaren fa- aliyete geçirilmesinin planlandı- ğmı ve bu projeye şimdiye kadar 390 milyar lira harcandıgını bil- dirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral trfan Tmaz, öğrenci- lere de hitap ederken "Atatürk rehberiniz olsun" dedi. 100 Yıl Müzesi'nin Oramiral Tınaz tarafından açılmasından sonra davetliler, Deniz Bando- su'nun konseri ile 100 Yıl Koşu- su'nu izlediler. ayhğma Malatya'ya, sonra genç delikanlı olarak, iki kez Söke"ye, Köy Enstitüsü'n- de yönetici olan teyze oğlum Kemal Ağa- beyler'e gidişlerimde, sonra 50'ler geldi- ğinde birkaç ayda bir, kâğıt alımı için (o zamanlar serin çarşılı, yeşil ve sakin bir köye benzeyen) îzmit'e her gidişimde, sonra Ankara'ya, uçak yokken, "hökii- mata her vartşımda", ben hep sana gel- dim, senden geçtim, seni selamladım, sa- na veda ettim. Askere gidişimi de ammsamazsın sen. Yalnız kalan anamı, koca konakta el elinde bırakıp, bir gece gözyaşlanmı ışık- buk yabancılaşmıştı? "Kâh olur gorbet vatan, gâhi vaUn gurbetleşir!" Dönüşüm, bir buçuk yıl sonra, yine seninleydi. Taşhkları geçip nhtıma çık- tığımda, bozkırlardan sonra, önümde çırpmıp duran masmavi denizdn, konup kalkan, uçup gjden bembeyaz martıla- nn, alnımı okşayan serin rüzgârın, yine bir tstanbul tangosunu çalıyordu, kula- ğımda. 1937'nin bir kemanı eşliğinde: "Martılaar, uçuyor etrafımda, baak saankii, seni karşılıyorlar. Gunrbetin o acı gunlerinii unut artık da dön diyor- lar!" Sen, îstanbul'un bir ucunda koca bir anıt gibi. Ben, öbür yanda boy atan çocuk. Îzmit'e her gidişimde, Ankara'ya her varışımda hep sana geldim. Senden geçtim, sana veda ettim. Askere gidişimi de ammsamazsın sen. Dönüşûm 1.5 yıl sonra yine seninleydi. Dönmüştüm işte tekrar tstanbul'a. Bir anlamda da sana dönmüştüm. Çünkü sen, bizim gözümüzde bir yerde İstanbul demektin. Daha kimbilir kaç kişinin anıları var sende. lannla yıkaya yıkaya ve Erenköy'ün köşklerini bir bir arkalarda bırakıp, ge- rilerde kalan gençlik umutlanm gibi ka- ranlığa terk ederek Ankara'ya yollandı- ğımı, onca insanın içinde, nereden bile- ceksin? O yazın şarkısını hatırlar mısın? Pe- ron onunla yankılanıyordu ya: "Kapıl- dım, gidiyorum, bahtımın rüzgânna. Ey ufuklar diyonım, yolculuk var, yanna!". Yolculuk yarına kalmamıştı. Anam yal- nız, ben yalnız, kapılmış gidiyorduk. ts- tanbul, bir gecenin içerisinde, ne de ça- Dönmüştüm işte, tekrar tstanbul'a. Bir anlamda da sana dönmüştüm. Çünkü sen bizim gözümüzde, bir yer- de, İstanbul demektin. Senin nereden geldiğini, ya da kimle- rin, Asya toprağırun başına seni koca bir anıt gibi neden gelip diktiğini kimimiz bilmiyordu, kimimiz unutmuştu. 1920'ler ile SO'ler arası, dile kolay, 60 yıl, Liman von Sanders'leri, Von der Goltz1 ları, (Drei B-Politik: Berlin-Bosphorus- Bağdad'ı) ya bilmedik ya unuttuk. Seni bağnmıza bastık. Tramvaylar kitabımda yazdığım gibi, sen de ihtidâ etmiş, Os- manh'ya katılıp, bir yere damat girmiş, çoluk çocuğa karışmış bir Frenk paşası gibiydin. X) kadar bizden olmuştun ki. Kubbeler ve minareler yanmadasının karşıdan seyrettiği, toprak ve taş sanşı renkli, ey koskoea kunt yapı! Bayram günlerinde, dizi dizi pencerelerini süsle- yen al bayraklan bir düşün! Ankara'dan her gelişinde onun için senin rıhtımlan- na al halılar serilen, o gonlümüzün ölümsüz sahibi Ataturk'ü, nasıl unuta- caksın? Bunca yıllar sonra yine, doğduğun ye- re dönmen gerek miydi? Aslına geri dön- men, bizi bırakıp unutman, apart-hotel mi derler, business-center mi, her neyse, bu yaştan sonra bu "yeni izdivaç" sana yakışır mı yani? Yıllar boyu bağrında, gelen giden on- ca insan, sende aynhklarla ağlayan, sen- de kavuşmalarla gülen, mutlu mutsuz, onca adam, içinde, seksen yıldır, ırmak- lar gibi akmış milyonlaaca yolcuların anılan, duyguları, yaşamlan, sana sln- miş seninle bütünleşmiştir. Son onlardın, onlar, sendi. Beni hatırlayamazsan bile, ağabeyimi düşün! Edip Bey, tam 30 yıl, senin için- de yaşadı. O derya gönüllü adam, o Mü- nir sesli âşık, bir gün mutsuzluktan, o upuzun koridorlannda düz yolunu şaş- mıştı. Onun bütün dünyası, mavi sular kenanndaki san taştan koskocaman, kunt yapındı. Daha kimbilir kaç kişinin, işte böyle taşlanna sinmiş anılan var sende. Olsun, pekiyi, geldiğin diyara dön gene. Fakat Mevlana'nın dediği gibi, "Ama bari bizi urjutma, hatırla ama!". Kadınca bir Fuar**. GÎYİM, KUŞAM, AKSESUAR veEVEŞYASIFUARI 17-25 Kasım İstanbul BU F U A R D A . . . • AKSESUAR •SAAT •MÜCEVHERAT • GÖZLÜK • HEDİYELİKEŞYA •HAZLR GİYİM •TEKSTİL •KÜRK •AYAKKABI • DERİ •KOZMETİK • SAĞLKLIYAŞAM VE SPOR MALZEMELERİ • HAZLR MUTFAK - BANYO • ELEKTRİKLİ EV ALETLERİ • TEMİZLİK MALZEMELERİ • MOBİLYA •İÇDEKORASYON EŞYALARI SERGİLENİYOR... FM FUAR VE KÜLTÜR MERKEZİ Ortaklar Cad. No: 17 Mecidiyeköy-İst. Fuar ve Seni Hinnetieri KS. YIMB PocuCıl Akm Sileâ 10/47 80280Gtyreuepe - lst Tel; 174 23 85-86-87 FK: 173 27 24 r EREKLÎ TELEFONLAR 055 İIMIKOOO 056 172 13 73 -74-75 ve 088 • tadana:068 527 57 00 «ifc : 077 511 89 18 ClMaUH T * 588 48 00 Çapi TME 525 92 30 Hanam T * 340 01 00 H f t o y H •—lWK 345 46 80 «•*• B M : 131 22 09 Tatataı fekfmtaK 152 43 00 SU tmttl». 588 44 00 m 0fi|<ı«ı 132 30 00 SU MltapK 358 67 60 • TMfk: Tnlk 9*ı m.: 176 24 14 (tst), 356 04 85^6 (Kadıkfly) BMft Trafik: 377 22 07 (E-5), 356 04 86 (Şehınçi), 314 36 (B.Çekmece) • THT: Içltaltar 573 13 31, Dn HaHar: 573 04 33, 574 73 00, 573 35 25 • ••T: 527 00 50, 338 30 50 • VAPMI: 9Mr tettorc 526 40 20, 144 42 33, M z Yttan (Acırtı); 145 53 66, 144 25 02, 149 18 96 M z SttfeM: 543 05 25 • M.UHHUIJİ. (Hava tahmni öirenme) 573 89 80 - 91. 526 62 74. 150 83 50, 348 71 40 • TB: 069 SAZUDA: 585 19 90 T j 152 10 15, Ka*ktr 339 46 48 • » AMZA: 522 97 03, 147 51 10, r- 391 14 82, • fcTT «m. mt.: 145 07 20 (17 hat) • PTT: t11 (Bıhnmeyen numara/ar ve nöbetçı eczane sorma). 021 (anza), 026 (danışma), Keçeli: Ekmek fiyatları artabilirtstanbul Haber Servisi — tstanbul Ekmek Sanayi Işve- renler Sendikası Başkanı tsma- il Hakkı Keçeli, Toprak Mah- sulleri Ofisi'nin (TMO) fıyat- lanna yaptığı zammı eleştire- rek, "Zam ekmek fiyatlannın yeniden artmasına neden ola- caktır" dedi. lsmail Hakkı Keçeli, dün yaptığı açıklamada, TMO'nun 1 çuval unun fıyatını 36 bin li- radan 53 bin liraya çıkardığını beürterek, yapılan zammın ek- mek fıyatlannı körüklediğini söyledi. Keçeli, "Ofis, 1 çuval onun satış flyatına yüzde 42J! oranında zam yapmışür. Biz sendika olarak ekmek zamnu- nı aklımıza getirmiyorduk, an- cak un fiyaüannın siirekli art- Unlması ekmek ammını kacı- nılmaz hale getirecektir" dedi. TMO'nun bu tavrına dur denihnesi gerektiğini söyleyen Keçeli, "Ofıs'in bu tavnna dnr diyecek bir makam olmalı. Halkın ekmegi ile oynayan bu devkt kurumuna Fıyatlanm sa- bit tutmasını tavsiye ederim" biçiminde konuştu. PERPA Sade açılış tstanbul Haber Servisi — Dünyanın en büyük iş merke- zi PERPA, iki yılhk bir gecik- meden sonra dün hizmete açıl- dı. Karaköy'deki hırdavatçıla- rı bir araya toplamak arnacıy- Ia 198S yılında temeli atılan PERPA'mn açüış töreninde bir konuşma yapan Yönetim Ku- rulu Başkanı Ünal Mısırlıogta, hukuki sorunlar nedeniyle acı- lışın geciktiğini belirtti. Ünal Mısırhağiu'nun açüış ko- nuşmasından sonra 45 kilo- metre yaya yolu bulunan dev iş merkezinde milli atletlerin de katıldığı yaşam koşusu düzen- lendi. Koşuyu Balkan şampi- yonu Zeki Oztürk kazandı. "Yasal sakıncalar" olmasına rağmen 26 Mart yerel seçimle- rinin öncesinde görkemli bir törenle açılan PERPA dün ya- pılan ikinci açılış töreninden sonra hizmete başladı. Tören öncesi tstanbul Devlet Opera- sı'nın Yiicel Elmas yönetimin- deki Gençlik Korosu üe Türk Folklor Kurumu'nun folkloı ekipleri çeşitli gösterüer sundu. Gösterilerden sonra bir konuş- ma yapan PERPA Yönetim Kurulu Başkanı Ünal Mısırlı- oglu PERPA'mn Türk tüccar ve mütesebbisinin gücünün bir simgesi olduğunu beürtti. Per- şembe Pazan adlı ekonomik örgütlenmenin Türk ticaret ve sanayiinde bir ekol olduğunu söyleyen Mısırlıoğlu, şöyle de- di: "Yüz yılhk bir geçmişe sahip Perşembe Pazan, yerleşnıe ala- mndaki çamnrlu daracık so- kakları, ulaşım, yükleme- boşaltma, haberleşme güçlük- leri, çağdaş anlayıştaki insan- huin özelliklerine cevap vermi- yordu. Bu yokluklar ekonomik kayıplara neden oluyordu. Bu da sonuç olarak ekonomik bü- yümeyi engelliyordu. Yeni ya- püan PERPA binasıyla çağdaş dünya ekonomisine seslenece- giz."