25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 DİZİ-RÖPORTAJ 1 EKİM 1990 B Ü Y Ü K G E N C L İ K AN K E T1 ( Cumhuriyet - veri Üniversite gençliği ne düşünûyor? ŞAHİN ALPAY IstanbuVdaki öğrenciien üniversitelerde verilen eğitimi büyük çoğunluklayetersiz buluyor Verilen eğitimden hoşnutsuzluğun en yüksek / İstanbul'da okuyan öğrencilerin ankete % d i k l i ğretim 'yüksek' d/ %f verdikleri yanıtlar, yeni kuşaklar arasında ahlak değerlerinin köklü bir biçimde değişmekte olduğunu gösteriyor. Öğrencilerin r orana Yıldız Üniversitesi'nde ulaştığı görülüyor. Bu üniversitedeki öğrencilerin yaklaşık üçte ikisi, verilen eğitimi yetersiz »^»«.v.nv ~^B~^ B W U . . ,>*,.. ^ . . v u u m buluyor. Hoşnutsuzluk oramnın en düşük olduğu yüzde 65'i kadın ve erkeğin birlikte oturmalan için üniversite Boğaziçi Üniversitesi. Buradaki evlenmeyi zorunlu görmüyor, yüzde 67'si evlilik öğrencilerin yüzde 24'ü eğitimi yetersiz bulmakta. öncesi cinsel deneyimin gerekli olduğuna inanıyor. / Anket sonucu ortaya çıkan bulgular, daha iyi /Anket sonuçlan, gençler arasında sinemaya W eğitimli, görece daha iyi okullardan gelen ve W çok büyük ilgi olduğunu gösteriyor. Sinemaya • ailelerinin yanında oturan gençlerin, aldıklan T duyulan ilgi, spor ve müziğe duyulan ilgiyi de eğitimden daha hoşnut olduklarım gösteriyor. Bu geride bırakmakta. Sinemadan sonra, toplum daeğıtimın yetersiz olarak algılanmasında, sosyo- bilimleri vespor ilgi duyulan konuların ekonomik koşulların etkili olduğunu gösteriyor. başında geliyor. Tablo 5 "Okumakta olduğunuz fakürte veya bölümde verilen eğitimi, iyi bir yükseköğreniro görmeniz açısııtdan yeterii buluyor ımısunuz?" Sayı Evet, tümüyle yeterli 86 Evet, kısmen yeterli 856 Rkri yok 77 Hayır, oldukça yetersiz 962 Hayır, tümüyle yetersiz 391 Gemt . 2372 Yûato 3.6 36.1 3.2 40.6 16.5 100J — 2 — Üniversiteli gençler arasında "yetertf" bir eğitim görmedikleri inancı oldukça yaygın. "Oku- aukta olduganuz fakiille veya bölömde verilen egitimi, iyi bir vükseköğrenim görmeııiz açısın- dan yeterii buluyor musunuz" şeklindeki soruya olumsuz yanıt verenlerin oranı yüzde 57. Tab- lo 5'te görüldüğü üzere, aldıklan eğitimi "oldukça yetersiz" bu- lanlar yüzde 41, "tümüyle yetersiz" bulanlar yüzde 16 do- layında. Soruya olumlu yanıt ve- renlerin oranı ise yüzde 40. Bun- lann çok büyük bölümü (top- lam öğrencilerin yüzde 36'sı) ve- rilen eğitimi ancak "kısmen yeterii" görüyor. Çeşitli üniversitelerin öğrenci- leri karşılaştırıldığında, verilen eğitimden hoşnutsuzluğun en yüksek orana Yıldız Üniversite- si'nde ulaştığı görülüyor. Yıldız Üniversitesi öğrencilerinin yak- laşık üçte ikisi (yüzde 65), bu üniversitede aldığı eğitimi "yetersiz" buluyor. Hoşnutsuz- ların oramnın en düşük olduğu üniversite Boğaziçi Üniversitesi. Bu üniversitede öğrencilerin dörtte birinden az bir bölümü (yüzde 24) aldığı eğitimi "yetersiz" bulmakta (Bkz. Şekil 4.) Verilen eğitimi "yeterii" bu- lan öğrencilerin çoğunlukta (yüzde 76) olduğu tek üniversite de yine Boğaziçi Üniversitesi. öğrenim gördükleri dallara göre karşılaştınldığında, en hoş- nutsuz öğrenciler hukuk ve siya- set bilimi öğrenciteri. Bu dallar- da okuyan öğrencilerin yüzde 71 gibi büyük bir bölümü aldıkla- n eğitimi "yetersiz" buluyor. Edebiyat ve güzel sanatlar eği- timi gören öğrenciler arasında hoşnutsuzlar en aza inmekte. Ama bu dallarda da aldıklan eğitimi yeterli bulmayanlar, öğ- rencilerin yansı (yüzde 50). öğrencilerin sosyo-ekonomik özelliklerine göre karşılastınl- maları da anlamlı farklılaşma- ların varhğına işaret etmekte. Aldıklan eğitimi "yeterii" bu- lanlann oranı erkeklere nazaran kızlar arasında (yüzde 37/42); ailelerinden uzak olanlara naza- ran ailelerinin yanında olanlar arasında (yüzde 36/44); genel li- selerde okuyanlara nazaran ya- bancı dilde eğitim yapan liseler- de okuyanlar arasında (yüzde 36/59); nihayet, anababaları en çok lise öğrenimlilere nazaran yüksek öğrenimli olanlar arasın- da (yüzde 36/48) belirgin bir şe- kilde daha yüksek. Daha yüksek eğitimli, görece daha iyi okullar- dan gelen ve ailelerinin yanında oturan gençlerin aldıklan eği- timden daha hoşnut olduklan- nı gösteren bu bulgular, üniver- sitelerde verilen eğitimi yeterli ya da yetersiz olarak algüamalann- da öğrencilerin sosyo-ekonomik koşullanmn da hayli etkili oldu- ğuna işaret ediyor. İstanbul'da okuyan üniversi- teli gençler arasında yapılan araştırma, yeni kuşaklar arasın- da ahlak değerlerinin köklü bir biçimde değişmekte olduğunu da göstermekte. "Sizce bir ka- dıola bir erkegin birlikte otur- malan için evlenmeleri zorunlu mudur" sorusuna "hayır" yanı- tını veren, "libend" görüşlü di- yebileceğimiz grup, öğrencilerin yüzde 65'ini oluşturuyor. Daha ilginç olanı, bu konuda kız öğ- rencilerle (yüzde 66), erkek öğrenciler (yüzde 64) arasında önemli bir fark görülmeyişi; hatta "tiberaT görüşlükrin kız- lar arasında bir miktar daha yaygın olması (Şekil 5). Liberal eğilimliler yabancı dilde öğretim yapan lise mezunlan arasında (yüzde 79) ve yüksek eğitimli ai- lelerden gelen gençler arasında (yüzde 73) çok daha yaygın. An- cak genel lise mezunlan arasın- da (yüzde 62) ve yüksek eğitim- li olmayan ailelerden gelen genç- ler arasında da (yüzde 61) "liberaller" büyük çoğunlukta Beklenebileceği üzere, sol partilere yakınlık duyduk- İannı belirten öğrencilerle, sağ partilere yakınlık duyduklannı belirten öğrenciler arasında önemli bir fark gözlenmekte: Sol eğilimlilerin yalnızca yüzde 19'u bir kadınla bir erkeğin bir- likte oturmalan için evienmele- rinin zorunlu olduğunu düşü- nürken, sağ eğilimliler arasında ^bu oran yüzde 56'ya kadar yük- 'seliyor. Aynı "Uberal" eğilim, "Evli- lik öncesinde cinsel dene\imin gerekli olduğuna inanıyor musunuz" sorusuna verilen ya- nıtlarda da ortaya çıkmakta. Gençlerin yüzde 67'si bu soru- ya olumlu yanıt vermekte. Bu soruya verilen yanıtların dağıh- mında erkek ve kız öğrenciler arasında fark görülüyor; ancak her iki kesimde de "Uberal" eği- limliler büyük çoğunlukta: Er- kek öğrencilerin yüzde 70"i, kız iöğrencilerin yüzde 62'si soruyu olumlu yanıthyor. (Bkz. Şekil 6) Bu soruda da yabancı dilde öğ- retim yapan liselerden mezun olanlar ve yüksek eğitimli aile- lerden gelenler, çok daha "libe- ral" tutum gösteriyor. Ama öte- kiler arasında da liberaller bü- yük çoğunlukta. Bu soruda en büyük fark, yine sol ve sağ par- tilere yakınlık duyduğunu belir- ten öğrenciler arasında gözlen- mekte: "LibenıF'lerin oranı sol eğilimliler arasında yüzde 77'yi bulurken sağ eğilimliler arasın- da yüzde 49'da kalıyor. Araştırma üniversiteli gençle- rin boş zamanlannda en çok hangi konulara ilgi duyduklan hakkında da bilgi vermekte. Çe- şitli konulan içeren bir listeden en çok üçünün işaretlenmesi is- tenilen soruya verilen yanıtlar, gençler arasında sinemaya çok büyük bir ilgi olduğunu göste- riyor. Sinemaya duyulan ilgi spor ve müziğe duyulan ilgiyi de geride bırakmakta. Sinemadan sonra toplum bilimjeri ve spor en çok ilgi duyulan konular. Ancak kız ve erkekler, sosyal bilim oku- yanlarla fen bilimleri okuyan öğrenciler arasında tercihler önemli ölçüde değişiyor. Kızlar arasında en popüler konu sine- ma iken, erkekler arasında bi- rinci sıraya spor yükseliyor. Top- lum bilimleri okuyan öğrenciler arasında toplum bilimlerinin en biiyük ilgiyi çekmesi şaşırtıcı de- ğil. Fen bilimleri okuyan öğren- ciler arasında ise sinema yine bi- rinci sırada (Bkz. Tablo 6). —BİTTt— Yüksek öğrenimde ders başı1990-91 öğretim yılı bugün Akdeniz, Atatürk, Bilkent, Boğaziçi, Cumhuriyet, Çukurova, Dicle, Ege, Gaziantep, tstanbul Teknik, Karadeniz ünıversitelerincfe düzenlenecek törenlerle açılacak. Haber Merkezi — Üniversite- ler yeni öğretim yılına giriyor. Bugün 18 üniversitede 1990-91 öğretim yılı düzenlenen törenler- le başhyor. Bu yıl toplam 29 üni- versitede yaklaşık 900 bin öğren- ci öğrenim görecek. 1990-91 öğretim yılı bugün Akdeniz, Atatürk, Bilkent, Bo- ğaziçi, Cumhuriyet, Çukurova, Dide, Ege, Gaziantep, tstanbul Teknik, Karadeniz Teknik, Mar- mara, Mimar Sinan, ODTÜ, 19 Mayıs, Selçuk, Yüdu ve 100. Yü üniversitelerinde düzenlenen tö- renlerle açılacak. Yeni öğretim yılına Ankara ve Hacettepe Uni- versiteleri 2 ekimde Anadolu, Dokuz Eylül ve tnönii üniversi- tanbul universiteleri 4 ekimde, Erciyes ve Trakya universiteleri ise 8 ekimde girecek. Uludag Üniversitesi ise 2$ eylülde yeni öğretim yılına başlamıştı. Bu öğretim yıünda yaklaşık 900 bin öğrencinin öğrenim gö- receği 29 üniversitede 33 bin öğ- retim elemanı görev yapacak. Ege Üniversitesi, bugün TBMM Başkanı Kaya Erdern^ in de katılacağı bir törenle yeni öğretim yılına başlıyor. Ege Üni- versitesi Atatürk Kültür Merke- zi'nde yapılacak törende Rektör Sermet Akgün'ün konuşmasın- teleri 3 ekimde ftrat, Gazi ve İs- dan sonra TBMM Başkanı Ka- ya Erdem onur konuğu olarak kürsüye çıkacak. Daha sonra EBSO Başkanı Lğnr Yiicel, işa- damı Bahattin Tatts ve Türk Yunan Dostluk Derneği Başka- nı Andreas Politakis'e fahri doktora unvanlan verilecek. Bugün Erzurum Atatürk Üni- versitesi'nde yapılacak açılış tö- renine ise Akyol katılacak. Bu arada dün bir açıklama yapan Öğretim Üyeleri Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ta- hir Hatipoglu, üniversitelerin ye- ni öğretim yılına iflas etmiş bir biçimde girdiğini öne sürdü. UBA'nın haberine göre öğretim üyelerinin aldıklan ücretlerin de çok düşük olduğuna işaret eden Hatipoğlu, bir milletvekilinin, profesörden 8 kat fazla maaş al- masını eleştirdi. Hatipoğlu, "Üniversiteler tükenişinin son noktasına gelmiştir" dedi. Öğretim üyesi açığının gide- rek büyüdüğünü, bilimsel araş- tırmalann durduğunu, Türkiye^ nin bilimsel araştırma alanında dünya sıralamasında 41.'likten 46. sıraya indiğini anlatan Ha- tipoğlu, YÖK Yasası kaldırılıp yeni bir yasa hazırlanmadıkça üniversitelerin sonınlanna çare bulunamayacağını öne sürdü. Şekil 4 Üniversiteye göre verilen eğitimi yetersiz bulanlar İ*M) Yetersiz Yeterli Yıldız Üniversitesi Istanbul Ûnrversitesı Marmara Üniverstesi Genel İstanbul Teknik Üniversitesi Mimar Sınan Üniversitesi Boğaziçi Üniversitesi 35 37 38 MMp. ' " '•' • ll'llliilıti 43 52 78 Şekil 5 "Sizce bir kadınla erkeğin birlikte oturmalan için evlenmeleri zorunlu mudur?" (%) Hayır Evet Rkri yok KIZLAR ERKEKLER 68 28 64 31 '/'/'//// ''(/{L///IL Şekil 6 KIZLAR ERKEKLER 'Evlilik öncesi cinsel deneyfm gerekli midir?" Fikri yokEvet Hayır [ 62 28 78 24 TablO 6 En çok ilgi duyulan konular GENEL (N = 2372) t. Sınema H 18 2. Toplum bilimleri % 16 3. Spor % 15 4. Mûzik *k 12 S. Bılım-teknik S 11 6. Edebiyat %16 7. Felsefe H 8 8. Tiyatro 9. Plastık sanatlar H 2 KIZLAR (N = 920) 1. Sirtema H 23 2. Toplum bimleri % 15 3. Müzik *h 13 4. Edebiyat H 12 5. Fıyatro H 11 6. Bilim-teknik % 8 7. Felsefe *k 8 8. Spor H 7 9. Piastik sanatlar ERKEKLER (N= 1452) 1. Spor % 20 2. Toplum bilimleri % 17 3. Sinema *k 16 4. Bilim-teknik % 12 5. Müzık % 12 6. Felsefe % 8 7. Edebiyat % 8 8. Tiyatro *k 4 9. Plastik sanatlar SOSYAL BİLİMLER ÖĞREMCİLERİ (N=1134) 1. Toplum bilimleri % 18 2. Sinema % 18 3. Spor % 13 4. Edebiyat *k 12 5. Mûzık H 11 6. Felsefe % 10 7. Tiyatro % 8 8. Biim-teknik 9. Plastik sanatlar H 3 FEN B4ÜMLERİ ÖĞRENCİLERİ (11 = 1238) 1. Sinema % 18 2. Spor % 17 3. Bilim-teknfc % 16 4. Toplum bilimleri % 14 5. Müzık % 15 6. Edebiyat H 7 7. Felsefe *k 7 8. Tiyatro 9. Plastik sanatlar HABERLERİN DEVAMI Eylülde enflasyon yüzde 6 arttı Mutfakta yüksek ateşEkonomi Servisi — Son bir- kaç aydır yerinde sayan ve ge- çen ay düşen mutfak enflasyo- nu sonbaharda isyan etti. Kri- zin getirdiği zam furyasıyla ey- lül aymda yüzde 6 artan, Istan- bul'daki dört kişilik ailenin ay- hk mutfak harcaması 704 bin 602 liradan 746 bin 202 liraya çıktı. Böylece ağustos aymda temmuza göre yüzde 1 düşen mutfak enflasyonu, eylül ayın- da yeniden yükselmeye başladı. Geçen yıl da aynı eğilim gözlem- Ienmiş, eylül 89'da mutfak enf- lasyonu yüzde 7.1 olmuştu. 1990 yüımn ilk 9 ayında mutfak harcaması yaklaşık yüzde 57 ar- tarken, 12 aylık artış da yüzde 70 olarak gerçekleşti. Mutfak harcamalarındaki bu artışa paralel olarak eylül ayı enflasyonunun da ağustosa gö- re fulayacağı öngörülüyor. Ağustosta yüzde 2.5 olan tüke- tici fiyatlanndaki artışın, eylül- de yüzde 10'a kadar çıkabilece- ği kaygısı daha önce de basına yansımıştı. Eylül ayında ele aldığımız toplam 22 temel gıda maddesin- den 13'ünün fiyatı yükseldi, sa- dece iki üründe fiyat düşüşü ya- şandı Bu ayın en çok zam gö- ren temel gıda maddesi ise ek- mek sldu. Ekmekte uzun za- mandr beklenen zam geçen ay etiketere yansıdı. Bu yıl buğday tabanfiyatlanmn yüksek olması un fVatlannı körüklemiş, son iki ayia üç kez zam gören akar- yakıtfiyatlan da buna eklenin- ce eknekte büyük bir zam bek- lentis doğmuştu. Ve eylül ayın- da eknekteki zam istekleri, so- nundı kâğıda döküldü. Böyle- ce Istmbul'da serbest bırakılan fiyatkr, şu anda lstanbullula- rın elmeği 600 liradan yemesi- ne nden oldu. Geen ay yumurtadan da yOzât25'lik zam çıktı. Yumur- tadal bu artışı yaz aylafında boşain Istanbul'un okulların açılmsı sonucu ve yeniden ka- labiklaşmasıyla artan talebe bağlayan yumurta satıcıları, sonbahar nedeniyle üretici böl- gelerinde alımlann ve ihalelerin artmasına dikkat çekiyorlar. Üreticiler ise yumurta fiyatlan- nın 350 liraya dek çıkmasının kaçımlmaz olduğunu kaydeder- ken tstanbul'un bazı semtlerin- de şu anda bir yumurta fiyatı- nın 330 liraya çıktığı gözleniyor. Eylül ayında sebze fiyatlann- da da yüzde 23'lük artış göze çarpıyor. Geçen ay sebze fiyat- lanndaki bu artışı ise piyasa çev- releri, ürünün azalması ve nak- liye ücretlerinin artmasıyla açık- hyorlar. Ağustos ayında kriz ne- deniyle Ortadoğu'ya yapılan ih- racat bağlantılannın kesilmesi ve bunun da ürünün bol oldu- ğu bir döneme rastlaması sebze- meyve fiyatlannda yüzde 30'luk bir düşüşe neden olmuştu. Yaz- hk sebzelerin artık son demlerini yaşadığı şu günlerde sebze fiyat- Iarırun bir ayda ortalama kilo- da 400 lira arttığı gözleniyor. Eylül sonlanna doğru çıkan ve enflasyon hesaplamamızda yer almayan kışhk sebzelerin ise bu yıl oldukça düşük fiyatlardan yeni sezona merhaba dediği göze çarpıyor. örneğin ıspanak, lahana, pırasa 2 bin, kereviz ise 3 bin liradan satılıyor. Geçen ay meyve fiyatlannda ise sebzen.n tersine düşüş gözleniyor. Eylül- de meyve fiyatlanndaki düşüş yüzde 5'e varıyor. Krizle gelen fıyat artışlan süt- te de geçen ay kendini gösterdi. SEK ürünlerine ay başında ya- pılan zam yüzde 17.6 olarak gerçekleşti. Süte yapılan zam- mın tereyağı ve yoğurda da yan- sıdığı dikkat çekiyor. Geçen ay tereyağı fiyatlan kiloda yüzde 7.5 yükseldi. Yaklaşık 6 aydır sürekli artan et fiyatlan eylül ayında yavaş- ladı. Kasaplar, bu düşüşü eylül ayında azâlan talebe bağlarlar- ken, özellikle son aylarda ithal etin bollaşmasının da düşüşte etkili olduğu vurgulanıyor. Benzine (Baştaraft 1. Sayfada) Daha önce TUPRAŞ'ın kriz öncesi ham petrol stokJan ile ar- tışlann tüketiciye düşük oran- larda yansıtıldığını vurgulayan Savran, Bakanlar Kurulu'nun da akaryakıt tüketim vergisi oranlannda yüzde 4-1 l'lik indi- rimlerle, artışlann tüketiciye da- ha düşük oranlarda yansıması- na yönelik önlemler aldığını be- lirtti ve şunları kaydetti: "Son 1-2 haftadır 30 dolar ci- vannda seyreden hampetrolün varil fiyatı anormal bir artışla 40 doları gecmiştir. Bu durum da fiyatlan yeniden ayarlama gere- ğini ortaya çıkardı. Ancak dün- ya piyasalannda petrol fiyatla- nnın gerilemesi durumunda bu arttşlar aynı oranda geriye çeki- lecektir." İstanbul'da benzin fiyatlan Petrol Ofisi Genel Müdürlü- ğü'nden bildirilen ve İstanbul'- da bugünden itibaren geçerli olacak satış fiyatlan şu şekilde- olacaktır: Eski Yeni Fakirlîğin nedenleri İstanbul'da yaşayan 4 kışılık bir a;lenın aylık mutfak harcaması (TL) Orâninadı Peynir Zeytın Seker Çay Et Ekmek Sût ı Yumurta ! Yoğurt Un Makarna Pirınç Bakliyat Patates Soğan Sebze Meyve Margann Aycıçekyağı Zeytınyağı Tereyağı Tûpgaz 12 kg TOPLAM Aîustos fiyatı 15667 17000 3235 11833 16500 400 1700 250 3333 1500 1833 3800 3040 1167 1150 1774 2113 3733 3567 8167 16333 16000 Eyttl fiyatı 15667 17000 3300 11933 16667 600 2000 312 3500 1500 1833 3800 3028 1267 1200 2178 2000 3733 3567 8500 17000 17200 Aylık Afustes mktar 4 kg. 15kg. • 6 kg. 0.8 kg. 15 kg. 72 adet 15 It. 90 adet 15 kg. 3 kg. 2 kg. 4 kg. 4 5 kg. 8 kg. 6kg. 30 kg. 30 kg. 2 kg. 1 kg. 1 kg. 0 5 kg. 1 adet utısn 62668 25500 19410 9467 247500 28800 25500 22500 50000 4500 3667 15200 13 680 9333 6900 53220 63390 7467 3567 8167 8167 16000 704603 EyHI tutan 62668 25500 19800 9546 250005 43200 30000 28080 52500 4500 3667 15200 13.626 10136 7200 65340 60000 7467 3567 8500 8500 17200 746202 Süper benzin Normal Motorin Fuel oil Fuel oil benzin I No: 5 No: 6 2295 2065 1656 829 709 2648 2367 1903 914 748 Bu arada rafineri çıkış fiyat- lanndaki son ayarlamadan son- ra aralannda, Shell, DP, Mobil Türk A.Ş.'nin bulunduğu dağı- tım firmalannın bugün yürürlü- ğe girecek yeni Akaryakıt Tüke- tim Vergisi oranlan ve 15 ekim- de yürürlüğe girecek yüzde 11 'lik katma değer vergisi ora- nını dikkate alarak pompa sa- tış fiyatlannı yeniden belirleme- leri bekleniyor. TÜPRAŞ zam yapmasa Tüpraş rafineri çıkış fiyatla- rını değiştirmeseydi bugün yü- rürlüğe girecek yeni ATV oran- lan ile akaryakıt pompa satış fi- yatlan litrede süper benzinde 182 lira, benzinde 164 lira, mo- torinde 141 lira, 6 numaralı fu- el oilde de 39 lira ucuzlayacak- tı. (Baftarafi J. Sayfada) Güvence Altına Alınması" baş- lıklı oturumda Turkiye adına Cumhurbaşkanı Turgut Özal, 4 dakikalık bir açıklamada bulun- du. Bu bölümün açıhşmı ABD Başkanı Bush yaptı. Özal, New York'ta BM Ço- cuk Zirvesi'ndeki konuşmada, milyonlarca çocuğun her yıl kı- zamık veya ishaiden öldüğünü belirterek eğer dünya liderleri var olan teknolojiyi kullanır, halklarını seferber eder ve sağ- hk hizmetlerini koruyucu he- kimlik yönünde yeniden şekü- lendirirlerse her yıl ölen 14 mil- yon çocuğun üçte ikisinin kur- tarılabileceğini söyledi. Cumhurbaşkanı Özal, Türki- ye'nin 1985'te başlattığı aşı kampanyası sayesinde bütün ço- cuklann aşıyla önlenebilen altı hastalığa karşı korunur hale gel- diğini söyledi. Bilim adamlarının geçen ay New York'ta birkaç hastalığa karşı kullamlmak üzere bir "sü- per aşı" üzerinde tartıştıklannı belirten Özal, askeri hazırlıklar için milyarlarca dolar harcama- ya yeniden başlayan uluslararası camianın, bu aşırun geliştirile- bilmesi için gereken maddi kay- naklannı sağlamaya çaüşması- nı istedi. Cumhurbaşkanı Özal, Türkiye'nin aşı araştırma kay- naklarını bu alanda seferber et- meye hazır olduğunu belirtti. Özal, 2000 yılına kadar dün- ya çapında yok edilmesi hedef- lenen çocuk felci hastalığını, Türkiye'nin en geç 1988'de kö- künden kazıyacağını sözlerine ekledi. BM Çocuk Zirvesi dün gece geç saatlerde tamamladığı çalış- malannın sonunda "Çocuklann Yaşamı, Korunması ve Gelişnıe- si Dünya Deklarasyonu"nu ya- yımladı. Zirvede a>Tica çocuk- ların yüz yüze kaldığı sorunlar- la mücadele edilmesi için mil- yarlarca dolar tutannda bir *'ey- lem planı" da kabul edildi. Deklarasyon, çocuklann kötü beslenmesinin engellenmesini ve sağlık güvencesinin sağlanması- nı ilk hedef olarak saptıyor. Eğitim koşullanmn geliştirilme- sini, sağlıklı bir annelik ortamı- run yaratılmasmı temel görevler olarak nitelendiriyor. Deklaras- yon, bütün ülkeleri taahhütlerin yerine getirihnesini öncelikli gö- rev olarak değeriendirmeleri şartım koyuyor. Çocuk Zirvesi bir deklarasyonun daha ya- şama geçirilmesi planmı oluştur- du. Çocuk haklan, çocuk sağ- lığı, çocuk bakımı ve beslenme- si, kadının rolü ve aile, eğitim, çocuklann silahlı catışmalardan korunması, çevre, fakiriiğin or- tadan kaldınlması gibi konula- ra hükumet programlannda ön- celik verilmesi ve somut adım- lar atılması deklarasyon planın- da yer ahyor. Cumhurbaşkanı Özal dün BM'de ayrıca Güvenlik Kon- seyi daimi üyesi olan İngilte- re'nin BM binasındaki ofisin- de tngiliz Başbakanı Margaret Thateher ile başbaşa bir görüş- me yaptı. OKURLARA. OKAYGÖNENSİN (Baştarafı 2. Sayfada) Arcayürek, Frankfurt Fuan'ndaki Cumhuriyet Kitap Kulübü standında 6 ekim cumartesi ve 7 ekim pazar günleri kitaplannı imzalayacaklar; yazarlarımız ayrıca 6 ekim günü aynı kentteki Alman Sendikalar Birliği (DGB) salonunda yapılacak "Körfez Bunalımı, Dünya ve Türkiye" konulu bir açıkoturuma katılacaklar. • Geçen cumartesi günü İletişim Araştırmaları Derneği (İLAD) İstanbul'da bir panel düzenledi: "İletişimde Maxwe!l-Murdoch Olayı." Uluslararası medya devlerinin Türkiye'ye ilgi duymasının bir yanı doğal; doğal olmayan yanı ise dar bir kesim dışında yaygın duyarsızlık. Bu çerçevede Ispanya'da bir süre önce yaşanan ilginç bir örneği aktarabiliriz. İspanya'nın köklü gazetelerinden Diario 16 hisselerinin % 12'sini Fransız medya "lordu" Robert Hersant'a satınca çok okur kaybetti, çok sayıda gazeteci ayrıldı ve El Mundo adında yeni bir gazefa kurarak başanlı oldular. Bu duyarlığı Türk kamuoyu da gösterebilir, gerçek bir denetim sağlayabilir. Neden olmasın? Saddam barış diyaloğu istedi (Baftarafi 1. Sayfada) mayacağız." Reuter'in haberine göre Fran- cois Mitterrand'ın banş girişi- mini bazı itirazların olmasına rağmen olumlu karşıladıklannı söyleyen Saddam, ancak Kör- fez'den yabancı birliklerin çekil- mesi ve Irak'a uygulanan eko- nomik ambargonun sona erdi- rilmesine ilişkin şartlannda ısrar ettiğini belirtti. Mitterrand, geçen hafta BM Genel Kurulu'nda yaptığı ko- nuşmada, Irak'ın Kuveyt'ten çekihnesi gerektiğini söyledikten sonra şöyle devam etmişti: "Eğer Irak, Kuveyt'ten ceki- leceğini açıklar ve rehineleri ser- best btrakırsa, her şe> mumkün olabilir." Saddam, dün akşam Irak te- levizyonunda okunan mesajın- da şöyle dedi. "Yabancıların olumlu giri- şimlerini teşvik etmeliyiz. Ama bu arada hedeflerimizden ve il- kelerimizden taviz vermekten de kaçınmalıyız." Saddam, Müslümanlara tek- rar cihat çağrısı yaptıktan son- ra "Kuveyt'in her zaman Irak'- ın bir parçası olarak kalacağını" yineledi. Saddam, şöyle dedi: "Irak Silahlı Kuvvetleri, her ko- şulda ülkenin diğer vilayetleri gibi, Kuveyt vilayetini de savun- maya hazırdır." AP, Saddam'ın dun akşam- ki mesajında ilk kez, tehditlere başvurmayıp yumuşak konuştu- ğuna dikkat çekti. Fransa'nın yanıtı Fransa, Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'in yayımladı- ğı mesajda, Fransa Devlet Baş- kanı François Mitterrand'ın Körfez krizi konusundaki öne- rilerine ilişkin olarak Paris hü- kümetinden açıklayıcı bilgi iste- diklerine ilişkin sözlerini ya- nıtladı. Dışişleri Bakanhğı'nca ya- yımlanan açıklamada, "Körfez konusunda diplomatik girişim- lerde bulunulmasına ilişkin ola- rak Irak ile özel bir temaslan- nın bulunmadığı" belirtildi. Konuya ilişkin olarak bir açıklama yapan Fransa Savun- ma Bakanı Jean-Pierre Cheve- nement da Irak'ın Kuveyt konu- sunda Fransa ile Batılı ülkeleri karşı karşıya getirmesi türunden çabalara kalkışması halinde bu politikaların başarısızlıkla so- nuçlanacağını söyledi. AP'nin haberine göre Şevard- nadze, Amerikan NBC Televiz- yonu'na verdiği demeçte, Birleş- miş Milletler catısı altında alına- cak her karara uyacaklarını be- lirterek, "Bu durum Sovyet as- kerlerinin BM bayrağı altınd* Irak'a karşı girişilebilecek bir hareket için gönderilmelerini de içeriyor" dedi. Beyaz Saray sözcülerinden Roman Papadiuk, SSCB Dışiş- leri Bakanı Eduard Şevardnad- ze'nin söz konusu açıklamasını "memnunluk verici" olarak ni- telendirdiklerini kaydederek, ABD'nin de BM'nin Irak'a kar- şı suç kullanılmasını benimse- . mesi durumunda buna uyacağı- nı söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle