22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibi: Cumhurivet Matbaacıtık vc Gazeıecilık Türk Anonim Şirktıı adına N«dir >«li # G«ıd Yayın Mudıiru: K ı u ı Ccmtl, Muessese Müduru: EmiBt L'şıklıgil. Yazı Işlcri Müduru: Okay Gonmsın. 0 Habcr Merkezı Müduru: Yalçm Bayer, Sayfa Düzcni Yoneımcni: Aii Aor. • Temaialer ANKARA: AhnKt T«t IZMIR H 1; Poliüka: Otal B^MgK. Dıs Haberier: Eıjmı Bafcı EJıonomi: OMjfc Dvtaa, 1; SCTdifca: Şukna b u o . KüMr CcM Osler, Ejjum: Ga«r Şaytn, Haber Arajünna. bâo Roku, Yurt Habcrlen: Ncofct Dotpn, Spor Dınısmanj: Abdâkadk- Ytectuu. Dız Yazılar: Kcmn Çık*M. ArajUnna; ^Mn AJpo. Duzritmc Abdakb VUKL # Kooniınatar: Aknet Kanku. • Maü Ijier EroJ Ertırt. • Mutasebc Byfcnr « w • BUtve-Pianiamı: Snfi OmMhtyofl» • Rrkiam: Ayy Tonm, # Ek "lavjıu.' Hnfc» Altyol • Idur H n n ı Ginr, • lsleDnc: Öodtr Çdfc. • BUff-lşton M l a l | Pmonet: Sp?l Buaaootla. &HO» -e Yayan. Cumhun)« Muba*ahi w Gazcunlın TA.Ş. TUrk O o * Cad. 39/41 U334 Is PK: Kfrlsunbui Td: 512 05 05 (20 hal). Wtx ZB46 Fu. (1) 526 60 72 4 Buraar A^anc Zıya üoulp Blv Iniutop S No: !9'4. Td. 133 I] 41-47. TetCL 42344 F«t 14) 13 05 65 # Umir H. Zı>a Blv 1352 Sl'J. W: 13 12 30, Tdct 52359 Fıx (51) 19 53 6 lnoou Od 119 & No: 1 Kn 1. Td: 19 J~ 52 (4 haıj. Tde». 62155. Fajc (71) 19 3? 5 TAKVİM: 27 OCAK 1990 tmsak: 5.44 Güneş: 7.12 öğle: 12.21 Ikindi: 14.57 Akşam: 17.20 Yatsı: 18.43 | Ava Gardner beyazperdede erkeklerin başını döndüren, ama aslında aşkı arayan mutsuz kadın rolündeydi Olümde oıııuıcazibesîne kapıldıMermerden oyulmuşa benzeyen kusursuz güzelliği.erkeklere mutlulukmu felaket mi getireceği belli olmayan "femme fatale" rolünü oynamaya onu sanki tnahkûm eden, iç dünyasının kırılganlığmı ortaya vuran ürpertili bakışlan ile sinemanın efsane kadınlarından biriydi. Klimanjaro'nun Karları ve Çıplak Ayaklı Kontes gibi filmlerle sinema dünyasının tanrıçaları arasına katıldı. ATİLLÂ DORSAY Ava Gardner, ya da bir zaman- lar dendiği gibi "dunyanın en gü- zel hayvanı." Bu "hayvan" sözcü- ğü, onun hayvanlar da dahil, do- ğanın en güzel yaratıklanndan biri olduğu için mi kullanılmıştı? Yok- sa bu inanılmayacak kadar güzel kadının ürkek, sihirli, kimi zaman istekli, her halde çok etkileyici tav- rının doğanın kimi hayvanlarını (ömeğin bir ceylanı veya 'dişi' par- sı) çağrıştırmasından öıüru mü? önceki gün ölen Ava Gardner, sinemaya kadın oyunculann en "mitik" olanlannın (Garbo, Di- etricb, Cnmford) ortalardan çe- kildiği veya yaşlandığı bir dönem- de geldi. Degeri hemen bilinme- di, nitekim 1942'den 46'ya bir seri Önemsiz filmde anlamsız roller üstlendi. Ama 1946'daki "Katil- ler-The Killers" fîlmi, Gardner'- in âdeta "hipnotik" çekiciliğini, perdede görünür görünmez seyirci üzerinde kurduğu egemenliği ka- nıtlayan ilk film oidu. Gardner, soğuk, kayılsız, ama aslında ürkek, kolayca incinebilir "vamp" rolüyle, bu polisiye filmc çok şey kattı. Perdedeki kişiliği, bundan sonra da bu çizgıde geli- şecektir. Mermerden oyulmuşa benzeyen sanki kusursuz güzelli- gı, erkeklere mutluluk mu felaket mi getireceği belli olmayan "fem- me fatale"ları oynamaya onu san- KATtLLER'LE Lancaster'la payla^tıgı ki mahkûm ederken o, kimi za- man belli belirsiz bir ürperme, ki- mi zaman ürkek bir bakış, kimi zaman bir damla gözyasi ile iç dünyasını, duygusaJlıgıru, zayıflı- ğını yine de dışan vurmaktan ka- çınamayacaktır. 1940'ları, komediye de yatkın- lığını belirten "Modern Veniis- ÜNLENMtŞTt — Ava Gardner, 1946 yılında çevrilen "Katiller" adb filmJe büvük bir üne erismisli. Gardner, basrolierini Burt "Katiller'de belki de ilk kez beyazperdede baştan çıkancı, "tehlikeli" kadın kimligiyle gonınmustu. One Touch of Venus" ve uzaktan uzağa bir Dostoyevski uyarlama- sı olan "Bıiyük Günah-The Great Sinner" ile kapatan Gardner için, asıl başarı yıiları, 1950'Ier ola- caktır. 1922 doğumlu Gardner için, 1950'Ier güzelliğiııin doruk yılla- rıdır. Gizemli yönetmen Albert Lewin, sanki ona adadığı "Pandora" adlı ünlü filmınde, Gardner'i, erkeklerin uğnında öl- düğü, ama kendisi de gerçek aşk için ölmekten çekinmeyen bir ef- sane kadın olarak sunar, tüm gü- zelliği ıçinde... George Sidney'in müzıkali "Eglenceler Gemisi - Show Boat'daki melez güzeli ro- lü, bir müzikal içinde inanılmaz bir dramatik güç laşır. Sonra o görkemli Hollywood melodramlan: Henry King, 2 He- mingway uyarlaması, "Kilimanja- ro'nun Karlan" ve "Göneş de Doğar" için elbette ki ilk onu dü- sünecektir: Gardner de güneşine, torerolarına ve bitip - tükenmez geceJerine âsık olduğu Ispanya'yı en az Hemingway kadar sevmemiş midir? Kontratla bağlı olduğu MGM için kaçınılmaz olarak "tür fUnı- leri"nde oynar Gardner, Vincent Sberman'ın "Yalnı/ Adam- Lone Star" (TV'de "Tek Yıldız'IJohn Ford'un "Mogambo", John Far- row'un "2 Aşk Arasında-Bide Vaquero" (TVde "Ölüm - KaJım Savaşı") gibi filrnlerinde Clark Gable veya Robeıt Taylor'un ba- şını döndürür... "Kraliçenin Fedaisi- Knights of the Round Table" veya "Çıplak Maya"da ta- rihsel filmi, "Kiiçiik Kulübe"de (yeniden) komediyi dener. Ama o bir karakter oyuncusu değil, bir "star"dır. Rollerinde hep kendisinden, kendi kişiliğinden bir şey (çok şey) vardır. Bunu en iyi kavrayan ve Ava'nın en iyi Ava'yı canlandıra- bileceğini anlayan yönetmenlerden biri olan Joseph Mankiewicz, görkemli 'Çıplak Ayaklı Kontes- de Ava'ya tıpatıp kendisine ben- zeyen bir rolü oynatır: Erkeklerin başını döndüren, ama aslında tek aradığı gerçek aşk olan mutsuz, yainız ürkek bir kadını. Filmi baş- yapıt düzeyine yükselten şeylerin başında ise kuşkusuz Ava'nın ala- bildiğine patetik ve inandıncı var- (ığı gelmektedir. 3 evliliğin, Ispanya gecelerinin "sefahat âlemleri"nin yıpratmaya bajladığı (ama "mihrabı" hep ye- rinde kalacak olan) güzelliği, Ava'yı 1960'larda kompozisyon rollerine kaydınr: Stanley Kra- mer'in bilimkurgusaj 'Komsalda- sı, Nicholas Ray'in göstehşli epi- ği "Pekin'de 55 Gün"ü, Frankeıı- heimer'in siyasa-kurgusal "Majıs- la 7 GiiıTü, John Muston'jn Ten- nessee W illiams uyarlaması 'Aieşli Geceler-The Night of the Iguana- sı... Filmlerinin araları gitgide uzar: Ava, Hollywood'u çoktan bırakmış, Avrupa'da (özellikle Ispanya ve Londra) "kendi haya- ünı yaşamaya" başlamıştır. 1970'Ierdeki rolleri, "konuk oyuncu" düzeyindedir. Huston'un "Yargıç Roy Bean", Mark Rob- son'un "Deprem", Cukor'un "Ma- vi Kuş", George Pan Cosmatos- un "Kassandra Geçidi", Alvin Ra- koffun "Yangın- City on Fire" gi- bi filmlerinde, yüreğimiz yine me- şum kadını veya i>ilik perisini oy- nayan, bir deprem ve>a yangından kurtulmaya çalışan Ava için çarpar. Ava Gardner, 1980'lerde pek film çevirmez. En azından o yıl- lara dek koruduğu güzelliğinin anısını bizim gibi ayranlarının ha- yaünde hep yaşatmak incdiğini gösterir böylece... Aralarında be- nimkinin de bulunduğu birçok kuşağırj. yüreği Ava Gardner de- nince hep "cız" edecek, "dünya- nın en güzel hayvanı"mn görün- tüsü gözlerimizden hiç siliıı- meyecek... Hukumetten destek Üç büyük üe 1200 otobüs ahnıyor Istanbul, Ankara ve İzmir belediye başkanları, dün Başbakan Yıldırım Akbulut tarafından kabul edildiler. Akbulut, Macaristan'dan 1200 körüklü otobüs alımı ve gümrüksüz getirilmeleri için yardımcı olacaklannı söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Başbakan Yıldınm Ak- bulut, dün Ankara, İstanbul ve İzmir belediye başkanlarını ka- bulünden sonra üç büyük kente Macaristan'dan 1200 adet kö- rüklü otobüs alımı konusunda yardımcı olacaklannı ve otobüs- İerin gümrüksüz olarak Türki- ye"ye getirilmelerinin sağlanaca- ğını bildirdi. Ankara Belediye Başkanı Mu- rat Karayalçın, İstanbul Beledi- ye Başkanı Nurettin Sözen ve İz- mir Belediye Başkanı Yiiksel Çakmur, dün saat 10.00'da Baş- bakan Yıldırım Akbulut'la gö- rüştüler. Yaklaşık 1.5 saat suren toplaniının öncesınde belediye başkanlarının Macaristan'dan körüklü otobüs aima isteklerine karşı olduklannı belinen Başba- kan Akbulut, görüşme sonunda belediye başkanlannın kendisi- ni ikna ettiklerini vurgulayarak otobüslerin alımı ve Türkiye'ye gümrüksüz olarak getirilmeleri konusunda hükümetin her tür- lü yardımda bulunacağını açık- ladı. Üç büyük kentin belediye baş- kanı ile Başbakan Akbulut'un görüşmesine, Başbakan Başda- nışmanı Ertekin Karakaş da ka- tıldı. Akbulut, toplantının so- nunda yaptığı açıklamada, oto- büslerin, Türk sanayicileri tara- fından yapılmasından yana ol- duklannı, ancak kapasite yeter- sizliği ve körüklü otobüs üreti- mi konusunda yerli sanayinin yeterli olmaması nedeniyle oto- büslerin yurtdışından getirilme- sine destek olacaklannı söyledi. Belediye başkanları, Akbulut'a kararı dolayısıyla üç büyük kentte yasayan vatandaşlar adı- na teşekkür ettiler. Kaya Köy projesi LONESCO'ya gidiyor TÜREY KÖSE İZMİR — Trakya'daki Türkler ile Anadolu'daki Rumların değişimi sırasında 1924 yılında boşaltı- lan, daha sonra yerleştirenlerin de terk etmesi so- nucu boş buJunan 3 bin evi, kiliseleri, dükkânları ve sokaklarıyla "hayalet kent" görünümüne sahip Kaya Köyü'nün "Tiirk-Vunan Banş ve Dostluk Köyii" yapılması için UNESCO'dan yardım istene- ceği bildirildi. TMiMOB Mimarlar Odası Ikinci Başkanı Oktay Ekinci, "Küitürel Kalkınma Fonu'ndan yararlan- mak için bir dosya hazırlayıp UNESCO'ya gönde- recegiz" derken, Fethiye Belediye Başkanı Özer Ol- gun da "Kaya Köyü'nün bizim mücavir alanımıza alınması için uğraşıyoruz. O zaman, bu kültiir mi- rasından biitıin bölge yararlanır, sadece bir şirke- tin gelip el koyması engellenir" dedi. 19. yüzyılda Türk ve Rum nüfusuyla yörenin en büyük yerleşim alanı olan Kaya Köyü, 1924 yılın- da Trakya'daki Türkler ile Anadolu'daki Rumların değişimi sırasında boşaltıldı. Yeni yerleştirilenlerin de evleri terk etmesi nedeniyle bugün Kaya Köyü 3 binden fazla evi, iki büyük kilisesi, dükkânlan, sokakları ile tam bir "bayalet kent" görünümün- de. Zaman zaman buranın "49 yıllığına holdingler tarafından kiralanıp tatil köyü yapılması" gibi pro- jeler gündeme geldi. Ancak Mimarlar Odası ve Türk-Yunan Dostluk Derneği yöneticilerinin çalış- malan sonunda "Kaya Köyü Türk-Yunan Banş ve Dostluk Köyü o4sun" kampanyası başlatıldı. Bayın- dırhk Bakanhğı öneriye katıldığını bildirdi. Kaya Köyü'nün bir "hayalef kent" olmaktan kur- tarılıp bir "banş ve dostluk köyü"ne dönüştürül- mesi için çalışmalar sürdürülürken, Mimarlar Odası Köy Daimi Komitesi ile Fethiye Belediyesi arasın- da çaiışmaları birlikte yürütmek amacıyia bir pro- tokoi imzalandı. TMMOB Mimarlar Odası 2. Baş- kanı Oktay Ekinci, bu protokol çerçevesinde yürü- tülen çalışmalar konusunda şu bılgileri verdi: "Belediye ve oda olarak, Kaya Köyü'nün Dost- luk ve Banş Köyü olarak yaşama kavuşturulması projesini, içerdigi küitürel öz ve açınımlarıyla Bir- lesmiş Milletlerce kabul edilen ve UNESCO'nun destcgiyle başlatılan 'Küitürel gelişmenin dünya on yılı' (1988-1997) programının lemel ilke ve hedefle- riyle tam bir koşutiuk ve özdeşlik içinde olduğunu saptadık. Bunun için bir dosya haarlıyoruz. Bu dos- >«yı UNESCO'ya yollayaca|ız." Fethiye Belediye Başkanı Özer Olgun da Kaya Kö- yü'nü kendi mücavir alanlarına almak için çalıştık- larını belirterek şunları söyledi: "VUayete başvurumuzu yaptık, ama ilgili köyle- rin ihtiyar beyetlerinin görüşlerini almadan gönder- diğiniz kararlan Ankara'ya yollamayız, denildi. Bu- nun için uğraşıyoruz. Fethiye, Göcek hassas yerler. Bir ara Kaya Köyü'nün tatil köyü haline getirilme- si projesi vardı. Belediye olarak kendimiz burası için bir şey yapamayız, çok büyük yatırıra gerekir, ama bizim mücavir alanımız olursa, buranın ortak mi- rasından bütün bölgenin yararlanması saglamr. Bir şirket gelip buraya el koyamaz, lüm çevreye yaran olur. UNESCO'yu da devreye sokabilirsek, yeni kre- di kaynaklan açılır." KARNE GÜNÜ — İlk ve orta dereceli okullarda dagıtılan karnelerle kimi üzüldü, kimi sevindi. (Fotoğraf: Erdogan Köseoğln) Karneyi kapan 'ödevsiz' tatile!Eğilim Serrisi — Okullarda dün sevinç ve hüzün bir arada ya- şandı. Karnelerini alan 10 milyonu aşkın ilk ve orta dereceli okul öğrencisi, "ilk defa ödevsiz" yarıyıl tatiline başladılar. öğrenciler, 16 gün sürecek tatillerinden sonra 12 şubatta yeniden ders başı ya- pacaklar. Çırakhk ve meslek eğitimi çerçevesinde, Milli Eğitim Ba- kanlığı'na bağlı Endüstri Meslek Liseleri'nde eğitim gören öğrencilerin tatil şansı olmayacak. Bu öğrenciler, tatil boyunca pra- tik eğitim görecekler. Yarıyıl tadli nedeniyle dün bir mesaj yayımlayan Milli Eğitim Ba- kanı Avni Akyol, öğrencilere şöyle seslendi: "Karnenizde kınk not olabiiir. Bunlar sizi gerektiğinden fazla üz- memeli; mutsuzluğa ve huzursuzluğa düşürmemeli. Sizler, bizlerin, ailelerinizin mutlulugu, gunıru. yannlanmızın iimidi ve güvenisi- niz. Sizleri başarılı görmek en büyük dilegimiz. Atatürk'ün 'Başa- n, ba$aracağım diyenlerindir' sözünü hiç unutmayınız. Tatilinizi dinlenerek, eglenerek en iyi sekilde degerlendiriniz." Özel okullarda sınav karmaşası FİGEN ATALAY HAKAN AYGÜN İSTANBUL/ANKARA — Özel okulların sınav ve kayıt sistemle- rinde yapılan değişiklik ve düzen- lemeler, veliler tarafından kuşkuy- la karşılandı. Özel Okullar Derne- ği Başkanı Dündar Lçar, "En az bakanlığuıki kadar saglam bir sis- tem getireceğiz. Velilerin endişe- lenmelerine gerek yok" derken, veliler endişelerini "Sınavlar adil yapılmazsa, parası olan istediği okuia girecek. Rüşvet, lanıdık çar- kı işleyecek" biçiminde dile ge- tirdiler. Milli Eğitim Bakanüğı'nın Ana- dolu Liseleri ile özel okulların sı- nav ve kayıt sistemlerinde yaptığı değişiklik ve düzenlemeler çerçe- vesinde özel okullara merkezi sı- navla öğrenci alınması uygulama- sından vazgeçilmesi ve kontenjan- dan fazla başvuru olması halinde okulların sınavlarını kendileri ya- pacağı biçimindeki yeni düzenle- meler, ilgili çevrelerin değişik tep- kilerine neden oldu. Özel Okullar Derneği Başkanı Dündar Uçar, bundan önceki sis- temi, "suni" ve "karmaşık" ola- rak nitelendirerek "Bu sistemle okullan, velileri, öğrencileri peri- şan ettik. Bunlan bir daha yaşa- maya gerek yok. Devlet yapınca yanlışlık olrauyor da okullarda ne- den olsun? Yine devletin gözeti- mi ve denetimi altında, en az ba- kanhğınki kadar sağlam bir mtem getiririz. Velilerin endişelenmele- rine hiç gerek yok" dedi. Özel okullar için merkezi sınav uygulamasının kaldınlmasına tep- ki gösteren çok sayıda veli, bu ko- nuda ciddi kuşkulan olduğunu söylediler. "Bakanlık, maddi kül- fet getirdiği için özel okullan ba- şından atmak istiyor" diyen veli- ler, endişelerini şöyle dile ge- tirdiler: "Sınavlan özel okullar kendileri yapacaksa soruların mutlaka ba- kanlık tarafından hazırlanması gerekir. Sınaviar adil ysptlmazsa, parası olan istediği okıila gider. Rüşvet, lanıdık çarkı işlcr. Her milli eğitim bakanı yeni bir sistem geüriyor. Çocuklanmızın üstünde büyük bir oyun oynanıyor. Eski sistem, aksaklıklan giderilerek uy- gulamada kalmalı. Smavlar özel okullara bırakılmamalı." Kullamlmış piller • İZMtR (AA) — Ege Üniversitesi Mühendislik Bilimleri Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü öğretim görevlisi Prof. Dr. Ertuğrul Erdin, çöpe atılan kullanılmış pillerin, içerdikleri civa ve kadmium gibi ağır metallerin zehirlenmelere neden olduğunu söyledi. Prof. Dr. Erdin, kuilarulmış pillerin tehlikeli bir biçimde çevre kirlenmesine yol açtığını da kaydederek "içerdikleri ağır metallerin yeraltı sularına katılmaması için bu tür pillerin, ayrı olarak toplanıp yeniden değerlendirilmesi yoluna gidilmelidir" dedi. Boğaziçi nasıl kurtulur? • İSTANBUL (AA) — Nüfus patlaması vedüzensiz gelişmenin, Istanbul'da, özellikle de Boğaziçi'nde küitürel veekolojik açıdan olumsuz sonuçlara yol açtığı bildirildi. Amerikan Kültür Merkezi'nde düzenlenen, "Dünya Kültürünün Bir Parçası Olan Boğaziçi Nasd Kurtulur?" konulu konferansta konuşan Amerikalı gazeteci Charles Adelsen, kente insan akımını önlemenin savunulduğu gibi, anti demokratik bir davranış olmadığını söyledi. Adelsen, "Düzensizliğj önlemenin tek yolu kontroldür. Aksi halde, îstanbul'un dünyaya armağanı olan Boğaziçi yok olacaktır" dedi. By passh pilota uçak yok • KASSEL (AA) — Federal Almanya'da Kassei Idare Mahkemesi, kalp krizi veya by pass ameliyatı geçiren bir pilotun uçuş ehliyetinin alınması gerektiği karanna vardı. altında rekor • Dış Haberier Servisi — Fransız balıkadam Claude Champuis, önceki gün Fransız Rivierasfndaki Nice kentinde bir dünya rekoru kırdı. Champius, sualtında nefesini 5 dakika 24 saniye ve 40 salise tutarak yeni rekorun sahibi oldu. Şeytanca ayetler • A.NKARA (AA) — Danıştay, Salman Ru^dü'nün bütün dünyada geniş yankılar uyandıran Şeytanca Ayetler adlı kitabının yurda sokulmasını yasaklayan Bakanlar Kurulu kararı aleyhine açılan davayı, yürütmenin durdurulması istemiyle birlikte esastan reddetti. Ret kararında, "Kitabın yurda girişinin yasaklanmasında davacının aktüel bir menfaatinin bulunraadığı" belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle