26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 DİZİ-RÖPORTAJ 24 OCAK 1990 Sokaktaki Demokratik Alman vatandaşının yaklaşan 6 mayıs seçimlerine ilişkin değerlendirmesi: Komünistler kazanırsa, biz gideriz Duyahn Doğusundan DİLEK ZAPTÇIOĞLU Halk öfkeli, kararlı ve ayakta. Her köşebaşmda küçük gruplarla karşılaşıyoruz, lokanta mütfaklarından seçim tahminleri işitiliyor, alanlar her fırsatta göstericilerle dolup taşıyor; kiliselerde dııalar bile demokrasi, reform, refah ve barış için. — 2 — Konuştuğumuz bir otelcı kırık dokuk binasında es- kiden 15 oda olduğunu, gerekli onanmı yapamadıkla- n içın bınanın doğu odasınm oturulmaz hale geldığinı ve sadece 7 odaya muşteri aldıklannı anlatıyor. Bina- yı konut olarak kiralasa da durumu duzelmeyecek. Çünku kiralar sabıi ve olağanustu düşuk. Bu gelırle bı- nanın onanm işlerini bıle halletraek ımkânsız. Slralsund'daki bu otelci de pek çok kişi gibi umu- dunu Batı sermayesine bağlamış. Federal Almanya'- dan bir turizm şîrketi temsilcılerinin yakında kendini ziyaret edeceğinı, eğer anlaşırlarsa oteli onların serm? yesıyle restore ettireceğıni anlatıyor. Tabiı Batılı şirket bunu "babasının haynna" değil, kendi kârınj duşune- rek yapacak. Belkı otele ortak olacak, belki uzun va- deti bir anlaşroa yaparak oda fivatlarını kendısi belir- 'teyecek. Ekonomik iflas ve Batı yardımı Turkiye'deki turizm sektorünun somnlanm anımsa- tan bu koşullar, D.Almanya'nın geleceğini tayin ede- cek gibi görünuyor. Stralsund'dakı evsahibimiz de kay- gılı. "Ekonomimiz 40 yıllık bir >anlış planlama sonu- cu mahvedildi" dıyor ve devam ediyor: "Şimdi Demorkalik Almanya neredeyse iflas bay- ragını çekecek duruma geldi. Dilenci konumuna duş- mek çok acı, ama ekonomimizi duze çıkartmak için Ba- tı'nın, özellikle Federai Alman\a'nın yardımına muh- tacız. Batı sermayesi vatınm yaparken elbetle ilk once kendi çıkannı düşünecektir. Örneğin SED hukumeti- nin ongorduğu gibi yabancı serma>e>e en çok yuzde 49'luk pay \erme fikritıi kabul elmeyeceklerdir. Parayı \eren duduğu çalar." Almanya'nın birleşmesı Doğu'daki sosyal demokrat- ların programlannda yer alıyor. Pagelsler de D.Alman- ya'nın ekonomik durumunu duzelttikten sonra bırleş- meyi ülke için daha hayırlı göruyor, ama bunun ger- çekçi olmadığını bılıyorlar. İMF bile kapıyı çaldıktan sonra... Batı Alraanlann gozünde "fakir akraba" ol- mak ağırlarına gidiyor, ama bunu eskı rejımin deva- mına yeğliyorlar.- Buyuk bir tevazu içindeler. îteçimler ve muhalefet D. Almanya'da göruştüğümuz herkes gibi Pagels aı- lesi de 6 mayıstaki genel seçımlerde Komunist Partisı SED'nin yuzde 20'den az oy olacağına ınanıyor. Önu- muzdeki haftalarda çıkacak olan yeni seçim yasası bu- yuk olasılıkla yüzde 5'lik bir baraj getırecek. "Veni Fo- rum", "Birleşik Sol" gibi muhalif gruplann barajı aşa- mavacağına kesin gözüyle bakılmakta. Çunku gruplar "Sosyalizmi insancıl hale getirraek", "Sosyalizmi re- forme etmek" gibi amaçlar taşıyor ve "jeniden bir- Demokratik Almanya'da sosyaJ demokratlar, yüz yıllık Alman sosyal demokrasi gelenefine, Lkbknechtlere, Bebel'lere, Luxembourg'lara sahip çıkmak istiyor. niden sahip çıkmak istıyorlar. 1946 yılında Sovyet ışgali aJtına alınan Doğu Alman- ya'da SPD ve KPD'nin zorla birleştirilerek SED hali- ne getirilmesini unutmuyor ve şimdiki reform huküme- tınin şiari haline gelen "demokratik sosyalizm" mira- sına bizzat sahip çıkıyorlar. Her ne kadar Federal Al- manya'daki partilerin buradaki seçim kampanyasını desteklemesi yasaklandıysa da Batı'daki siyasi parti- ler Doğu'daki "kardeş partilere" tnaddi ve manevi yar- dımda bulunuyorlar. Pagelsler 9 kasımda sınırlar açıldıktan sonra Batı'- ya geçmişler. Tabii her şeye şaşkınlıkla bakmış, yep- yeni makineler, mallar, eşyalar görmüşler. "Batı'da kendilerini kövden şehire inmiş gibi hisseden" Pagels- ler'e Turkıye'yi nasıl tanıdıklarını, Turkler hakkında ne bildiklerini soruyoruz. Doğu Alman televizyonu Tev- fik Başer'in "40 Metrekare Almanya" adlı fılmini gös- termiş geçenlerde. Almanya'da kocası tarafmdan dört duvar ara sıra hapsedilen bir Türk kadınımn dramını anlatan filmden çok etkilenmişler. Tabii Türk'ü tanı- madıkları ve Baltık Denizi kıyılanna pek Türk gelme- dıği için Almanya'daki çoğu Türk'un ailelerine böyle davrandığına kani olmuşlar. Federal Almanya'daki Türk düşmanlığı Doğu'daki herkes tarafmdan biliniyor. Hatta "Biz Batı'nın yeni Turkleri olmak islemiyoruz", "Bizim Türklerimiz Polonyalılardır" gibi cümleler gunlük dilin bir parça- sı haline gelmış. D. Alman okul kitaplarına bakılırsa Türkiye "Kapitalist bir tanm sanayi ülkesi" ve "ABD ile Batı Avnıpa ulkelerine bağımlı az gelişmiş bir'eko- nonıiye sahip". D. Almanya'da neredeyse her köşe ba- şında bulunan kitapçı dukkânlannda "IsJam ülkelerin- de irticai akımlan" inceleyen kıtaplar görüyoruz. Bun- larda da Turkiye, "Muslümanlann devleti ele geçinneye çalıştıklan memleketlerden biri" olarak geçiyor. DEMOKRATİK AlJVf ANYA'DA SOSYALİZMİ SAVUNAN MUHALİFLER 'BİRLEŞMETE KARŞI ÇIKIYOR YeniForum: Ülkemizi sattırmayızLeipzig'ın guneydoğusunda, Polonya sının yakımnda bir zamanlar Saksonya Krallığı'mn başkenti Dresden'deyiz. 18. yuzyıldan itibaren burası Saksonya krallık hanedanı tarafmdan muhteşem barok yapılarla donatılmış. Ancak eskinın ıhtişamından geriye kalan miras hüzun verıci. Once 13 Şubat 1944'te, savasın bitimine çok az kala kenti bombardıman eden Amerikan ve tngılı? uçakları, savaştan sonra da SED rejimi Dresden'i tanınmayacak hale getırmişler. Demokratik Almanya'da "sosyalizmin inşası". tarihi kent dokularının korunması, eski binaların reslorasyonu gibi "liks" işlerin ıhmal edilmesine yol açmış. Olağanustu güzellikte, eski Beyoğlu apartmanlanna benzeyen binalar çökmeye terk edilmiş. Çöküş aşamasına kadar devlet tarafmdan konut olarak dağıtılan bu evler sonradan yıkılarak yerlerine "sosjalist gerçekçi" binalar oturtulmuş. Hâlâ ayakta kalmış eski yapılar, Istanbul'da dahi gormediğimiz ölçüde harap, yıkık. Çoğunun banyosu yok, tuvaletler ıki kat aşağıda ortak kullanılıyor. Altyapı yetersiz olduğu için aynı anda ikı elektrikli eşya çalıştıramıyorsunuz. Özellikle dış basında adından çok söz ettiren 'Yeni Forum' Dresden'de önce böyle bir "harabenin" ikınci katında çalışmaya başlamış. Sonradan kendilerine gosterilen başka bir binaya taşmmış. "Yeni Forum"dan Michael Franke bize hedeflerini şoyle anlatıyor: "Biz Almanya'nın birlesmesi lartışmalannın, bu denli ön plana çıkmasına karşıyız. Yapılmak islenen, ülkemizin iki paraya satılmasıdır." "Satılmak nasıl olacak?" diye soruyoruz. "Bizde ranlabl çalışmayan şirketler çoğunluktadır. Örnegin parca bulunmadığı için bir fabrika günlerce uretim yapamaz. işçiler sabit ücret aldıklan için yavaş calışırlar. Şimdi birleşmekten bahsedilip bunun bedeli olarak fabrikalarımızın, işyerlerimizin Batı sermayesine peşkeş çekilmesi planlanıvor. Duşıik fiyatla Batı'ya satılacak olan şirketlerde iiretim daha rantabl hale gelecek, ama iiretim araçlan halkın mulkiyetinden çıkıp Batı tekellerinin mulkiyetine girecek. Biz buna şiddetle karşıyız." "Sosyalizmi insanilestirmek". "gerçek sosyalizmi inşa etmek" ısteyen genç Yeni Forum'culann orgütlenme yapısı, idealleri, üye kar^kteri Batı'daki Yeşıl Parti'yi çok andınyor. Örneğin "hareket olarak kalmak, profesyonelleşmemek" içın parti kurmuyorlar. Parti programlan hâiâ yazılamamış. Kendilerini "alternalif bir hareket", bir platform olarak niteliyorlar. Goruştuğumuz halktan kişiler ise Yeni Fcfrum'a sempatiyle baksa da onların iktidara alternatif olamayacağını duşunuyor. Özellikle birleşmeye karşı çıkmalan tepki yaratıyor. Eski bir SED uyesi, yani "partili", bize Yeni Forum'un işlevini 6 mayısa kadar yitireceğini söyledi. Hukumeti birçok kararı değiştirmeye zorladığı için şimdiye kadar "başarılı" addedilen Yeni Forum, eğer partileşmezse genel seçimlerde gerçekten süpüruleceğe benziyor. lesme"yi istemiyorlar. Ancak halkın çoğunluğu daha once sozunu ettiğimiz gibi "sosyalizmins'sini bileduy- mak islemiyor" ve birleşmeyi arzu ediyor. Bu grupla- nn uyeleri halkın gozunde biraz "sakallı entelektuel- ler", programlan net değıl, hedeflerı belirsiz, kısacası guven aşılamıyorlar. Sosyal demokratların üye sayıst ise giın geçtikçe art- makta. SPD'nin önundeki en büyuk handikap buro- larının olmayışı, her şeyi kendi çebinden finanse etme zorunluluğu. basın yayın imkânlarına sahip olmayışı. Örneğin Stralsund'daki SPD'liler seçimlerde gösterdik- lerı adaylardan çok daha fazla sandalye elde edecekle- nne inanıyorlar. Şimdiden belediyelerde eski SED uye- lerinin istifası sonucu koltuklar boşalmış. Ancak SPD adam ve uzman yokluğundan bu koltukları doldu- ramıyor. D.AImanya'da ülke çaptnda dağıtılan komunist parti yayın organı "Yeni Almanya" Gazetesi'nin yanı sıra her kentte verel gazeteler var. Bunlar şimdiye kadar "uydu parti" olarak hukümete ortak edilen "Blok Par- tileri"nin resmi yayın organlan. Bunun yanı sıra her yerde "Sovyet Kadını" gibi SSCB'den gelen Almanca dergilere rastlanıyor. Bir dukkânda guniük gazetelerin sabahın erken saatlerinde tükendiğini oğreniyoruz. tn- sanlar gazete almak için kuyrukta bekliyor. TV dergi- sı olarak tek bir yayın var, o da neredeyse karaborsa- da satılacak kadar az tirajlı. Oysa D.AImanya'da bü- tun hanelerde televizyon var; çoğu hanede Batı yaym- ları ızlenebiliyor. Kontenjana bağlı oluşu, özel matbaalara izin veril- meyişi basının çeşitlerunesini engellemiş. Buna karşı- lık kitap piyasası çok canlı, halk eğlence imkânları ol- madığı için kitap okumaya batıdakinden çok daha fazla ağırlık veriyor. Kitapçı dükkânlan hep dolu; "sahaflara" ayrılan dukkânlarda kitaplar çok ucuz. Bizdekı "üçüncii hamura" basılı olsa bile... Hıristiyan Demokratlar, Liberaller, Millıyetçi Par- ti, Köylü Partisi gibi partıler şimdi SED'nın dumen su- yundan ayrılıp seçimlere hazırlanıyorlar. Eski rejime ortak olmuş olan bu partilere halk pek guvenmıyor. Sosyal demokratların sicili daha temiz. Dolayısıyla si- yaset tecrubeleri noksan. Parti çalışmalarını mesai sa- atleri dışında. akşamları evierde yürutuyorlar. "Eğer kendi gazetemizi çıkaracak olsak, bu işi bilen kadro- larımız olmadığı için zorlanırdık" diyorlar. Demokratik Almanya'daki sosyal demokratlar, yuz- yılük Alman sosyal demokrasi geleneğine. Karl LJebk- nechflere, August Bebel'lere, Rosa Lu\embourg'lara ye- Seçimlerden sonra elveda D.Almanya'daki en çarpıcı gozlemimiz şu: tnsanla- rın büyük çoğunluğu 40 yıldır aldatıldığına, hayalinin heba edildiğine inanıyor. özellikle yolsuzluk olaylan- nın ortaya çıkarılmasından sonra hiç kımsenın Komu- nist Parti'nin samimiyetine inancı kahnamış. örneğin yıllardır Nıkaragua'daki devrimi desteklemek için ma- aşlarından fon kesilen emekçiler, yonetimin bu süre içinde Nikaragua'daki Contralara silah sattığını öğre- niyor. Halk öfkeli, kararlı ve ayakta. Her köşe başın- da tartışan kuçük gruplarla karşılaşıyoruz; lokanta mut- faklarından seçim tahminleri işitiliyor, alanlar her fır- satta göstericilerle dolup taşıyor; kiliselerde dualar bi- le demokrasi, reform, refah ve barış için. Ver elini Federal Almanya! "6 mayısta oyumuzu verdikten sonra radyonun ba- şına oturacağız. Eger >ine komunist Parti iktidar olursa yanm saat içinde bavullan topladıgımız gibi ver elini Federal Almanya!" Dresdenli bu sanayi işçisi, iktida- nn değışmesi halinde doğup buyuduğu vatanım terk et- memeye kararlı. Yıllardır günluk hayatın ufak tefek iş- lerini halletmek için burokrasinin kapısını aşındırmak- tan bıksa bile. Ama gücü kalmayanlar da var. Hâlâ her gün 2 bin Doğu Alman, Batı'ya goç ediyor. Gelenlerin hiçbir gü- vencesi yok. Altı ay, sekiz ay kamplarda kalıyorlar. Hatta kapasite yetmediği için kapalı yüzme salonları bile göçmenlere ayrılıyor. Banyo kabınlerinde küvet- lerin uzerine bırer sunta atılarak kurulan "vataklarda" yatan, beş kişilik aile halinde kuçucük odalara sıkışan bu insanlar Doğu'da kunılu düzÇnlerini, sosyal güven- celerini, eş, dostlarını bırakıyor, gözunu kırpraadan. Eğer yine "Niçin" diyecek olursak yanıtı gayet açık: "Bize 40 yıldır 'Çalışın, çalışın ki, yeni dıizenimizi kuralım' dediler. Kırk yıldır çalışıp çabaladık, asgari düzeyde yaşadık. Kendiınize ait hiçbir malımız mulku- miiz olmadı. Şimdi yeni hukumet bize yine 'Aman ça- lışın ki duzeni degişlirelim' diyor. HayaUmızın geri ka- lan yıllannı biraz daha mureffeh bir ortamda geçirmek istiyoruz. Bu suç mu?" BİTTİ SÇVI-TUR SÖMESTRE'DE KAPADOKYA-GAP Yeraltı Şehırlerı - Perı Bacaları - Nemrut Dağı - Tanrının Heykellerı - Malabadı Koprusü - Atatürk Barajı - Keban Baraj Gölü - Urfa Tunelı - Balıklı Gol - Harran Ovası Çevre Gezılen - 302 S V6 Otobüslerie Ula$ım - Rehberlık + İkramlar Dahıl 9 Gece-10 Gün Y P (Yol Dahıl) C C C C C C . * * * ve * * Yıldızlı Otellerde Konaklama W Ü U . Ü W U . Seyahat Acentası Tesısın Adı Kaplıca Gönen Park Yalo»a Gokçedere Bolu TermaJ P.O Y P Y P YP Pz-Per 198 500 - 182 5 0 0 - 305 0 0 0 - Cuma-Pz. 90 5 0 0 - 98 5 0 C - 160 0 0 C - Sömeslre de 3 Gece-4 Gun 174 500 — 1/2 5 0 0 - 265 0 0 0 - Kuşdili Cad. Mekan İşhanı No 31/3 KADIKOY-İST Tel: 337 90 09 SÖMESTRE'DE PAMUKKALE-KAPADOKYA Hıerapolıs - Şıfalı Su Kaynağı - Cın Deliğı - Apollon Mağbedı - Yeraltı Şehırlerı - Avonos Çömlek Atölyesı - Göreme - Ürgup Ihlara Vadısı - Derın Kuyu - Kaymaklı Yeraltı Şehırlerı Gezıieri Çeyre Gezılen - 302 S V6 Otobüslerie Uiaşım - Rehberlık Hız + İkramlar Dahıl 7 Gece-8 Gün Y P (Yol Dahıl) Q f 7 C Q 7 C * * * Yıldızlı Otellerde Konaklama Olü.OfÜ* Tesısın Adı Bursa Akdoğan Bursa Kırcı BL'saKervansaray P.O. YP YP YP Pz.-Per. 212 5 0 0 - 238 500- 237 0 0 0 - Cuma-Pz 113500 — 126 5 0 0 - GÜNUBIRLİK ULUDAĞ-ABANT-GÖKÇEDERE TURLARI 125 700 - Sömcstre de 3 Gece-4 Gun 225 0 0 0 - 244 5 0 0 - 243 0 0 0 - C /MELIKE DEMIRAĞ S4NM? YURDM4PAN AdaYayıncüıkve MüzikTic.Ltd.Şti. MCSB.No 5322 Unkaparn-İST Tel. 513 00 64 ĞHümünün btnncı yılında daima kalbimizdesin. S«nı hasretle ann yoruz. Mtrıi, Zübeyda, Ztynep, Manol- ya, Aylı, NUgün,S«pil. Nüfus cüzdanımı, TSYD kartımı, sigorta kartımı yitirdım. Hükümsuzdur. CELAL ŞAHtN BAŞSAĞLIĞI Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. NURETTtN SÖZEN'in babası, değerli insan HACI RIFAT SÖZEN'invefatını derin üzüntü ile öğrenmiş bulunmaktayız. Saym Başkanımız ve Sözen Ailesi'nin acılarını gönülden paylaşır, merhuma Allah'tan rahmet dileriz. SUSER ÇAUŞANLARI BAŞSAĞUĞI ve Spor ll Mudürluğü Koo Çağman'ın ağabeyı BAHADDİN ÇAĞMAN'ın vefatı nedeniyle Çağman ailesine başsağlığı diler, acısını paylaşınz. CUMHURİYET SPOR SERVİSİ İstanbul Gençlik ve Spor ll Mudürluğü Koordinatöru Behçet Çağman'ın ağabeyı BURDUR KADASTRO MAHKEMESİ'NİN 1984/253 ESAS, 1989/193 KARAR SAYILI DOSYASINDA YARGI DUYURUSUDUR Burdur Merkez Kılavuzlar Kovu'nun Kamerovası mevkiınde bu- lunan 592, 593, 594, 595, 596, 601, 602, 603, 604, 605, 606, W , 608 ve 609 sayılı taşınmazların tapulama tespıtine ıtıraz ıstemı ile Hazıne tarafmdan mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonunda mahkememizin yetkısızlıgıne karar verilmiştır. Burdur Merkez Kılavuzlar Koyü'nden Mehraet kızı, 1968 D.lu, SE- VİM KUŞTU'nun tüm aramalara rağmen kesin adresi saptanama- mıştır. Burdur Merkez Kılavuzlar Koyü'nden Mehmet KJZI, 1968 D.lu, SE- VIM KUŞTU'nun tum aramalara rağmen kesin adresi belırleneme- diğınden pa?ete lic rehlığ vapılmasına karar verilmiş, kararın gazetede ya)inlar.Tia>;rıdaıı ıııbarcn 15 gun içerisınde temyız etmediği takdir- de kesınieieteûi açıkja teblis olunur. 3.1.1990 KEPSUT SULH CEZA HÂKİMLİĞİNDEN Esas No: 1989-144 Karar No: 1989/170 Saruk: Cavit Parnuk, Ömer oğlu, 1962 doğumJu, thsaniye Mh. Har- manlar Sk. No. 28 - KEPSUT. Suç' Gıda Maddeleri Tuzuğu'ne muhalefet. Suç Tarıhı: 21.8 1989 Karar Tarihi: 07.11.1989 Karar Ozeti: Sanığın, Gıda Maddeleri Tüzüğu'ne aykın höşmelım ımal etmek suçundan; TCK.nun 398, 647 S.K.'nun 4 ve TCK'nun 72. maddeleri uyarınca 470.000 lira ağır para cezası ile cezalandırıl- masına, TCK.nun 402/1. maddesi uyarınca; sanığın curmüne vasıta kıldığı höşmelim ıraalatçılığı mesleğının 3 ay sure ile tatilıne, ışyeri- nin 7 gun sureyle kapatılmasına. aslı ve fer'ı cezaların 647 sayılı ka- nunun 6. maddesi uyarınca ertelenmesıne karar verildiği, TCK.nun 402/2. maddesi uyarınca ılan olunur. 07.12.1989 Basın: 15383 T.C. BURDUR KADASTRO MAHKEMESİ BURDUR KADASTRO MAHKEMESİ'NİN 1983/128 ESAS, 1989/267 KARAR SAYILI DOSYASINDA YARGI DUYLRUSUDLR Burdur Merkez Beşkavak köyunun Ahmutpınan mevkiinde bulu- nan 530 sayılı taşınmazın tapulama tespitıne ıtıraz ıstemi ile Orman Idaresı tarafmdan mahkememize açılan davanın yapılan yargılama sonunda, davalı parselin Htıseyin Demir ve arkadaşları adına tapu siciline tesciline İcarar verilmiştir. Burdur Merkez Beşkavak köyünden Mehmet kızı Feriha Karagöz, Mehmet oğlu 1960 d.lu, Rifat Karagoz, Mehmet kızı 1961 d.lu Nefi- se Nesrin Kılıkçı, Mehmet oğlu 1963 d.lu, Fatih Karagoz'un tum ara- malara rağmen kesin adresi saptanamamıştır. Orman İdaresı tara- fından dava temyiz edimiştir. Burdur merkez Beşkavak köyünden Mehmet kızı, 1942 d.lu Feri- ha Karagöz, Mehmet oğlu 1960 d.lu, Rifat Karagöz, Mehmet kızı, 1961 d.lu Nefıse Nesrin Kılıkçı, Mehmet oğlu 1963 d.lu Fatih Kara- goz'un tüm aramalara rağmen adreslerı belirlenemediğinden verilen karar ilan tarihınden itibaren 15 gun içerisınde kararın kesınleşeceği ve alman karar Orman tdaresi tarafmdan temyiz edıldiği, mahkeme- mizden verilen 1983/128 esas, 1989/267 sayılı karar ile temyiz dilek- çesi tebliğ olunur. 1.1.1990 Basın: 15614 TAZİYET Derneğimiz kurucu üyesi, îstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Prof. Dr. Nurettin SÖZEN'in kıymetli babalan HACI Rirar SÖZEN'in vefatından büyük üzuntü duyduğumuzu bildirir, derin taziyetlerimizi sunarız. REStM VE HEYTCEL MÜZELERİ DERNEĞİ VEFAT Merhum Rasim Kaplangı ve merhume Muzaffer Kaplangı'nın kızı; \uU, Suat, Mete. Gulşen. Guner, Nebıhe ve merhum Rifat, Rafet Kaplangı'nın ablası; E. Alb. Muzaffer Öner'in eşi; Işık Oner, Işın Bengı, Teoman öner, Işıl Isolabella, Alev Oner Ayşe Erben'ın annesı, Oğuz Bengı, Carol Onev, Rodolfo Isolabella, Vk'ılhelm Erben'ın kaymvalidesı; Begum Bunhan, Tumay, Aprıl, Mert ve Inci'nin anneannelerı, çok sevgıli varlığımız NERMEN ONER22 Otak 1990 tarıhınde vefat etmıştır. Cenazesi 24 Ocak 1990 Çarsamba günu Teşvikive Camiı'nde kılınacak oğle namazını muteakıp Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecekıir. Tanrı'dan rahmet dılenz. AİLESİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle